Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 'para kasası' olduğu iddia edilen Naksan Holding'e yönelik davada 25 sanığın yargılanmasına başlandı. 7-8-9 Kasım tarihinde yapılan ilk duruşma 2.5 günde tamamlandı. Tahliye talebinde bulanan sanıkların bu talebi mahkeme tarafından kabul edilmedi. İşadamı Cahit Nakıboğlu ve oğlu Taner Nakıboğlu'nun yakınları kararın açıklanmasının ardından göz yaşlarına boğularak sinir krizi geçirdi.
12.11.2017 13:30 Gaziantep'te Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 'para kasası' olduğu iddia edilen Naksan Holding'e yönelik davada 4'ü firari 25 sanığın yargılanmasına başlandı.
07.11.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada, 'Silahlı terör örgütü yönetme, terörizmin finansmanı hakkında kanuna muhalefet, suç gelirlerinin önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerini aklama ve vergi usul kanununa muhalefet' suçlarından cezalandırılması talep edilen Naksan Holding'in eski yönetim kurulu başkanı Cahit Nakıboğlu, oğlu Taner Nakıboğlu ile diğer sanıklar ve avukatları hazır bulundu. Dosya kapsamında aranan 4 sanığın da halen firarda olduğu belirtildi.
Duruşma, sanıkların kimlik tespitiyle başladı. Duruşma nedeniyle adliye çevresinde güvenlik tedbiri alındı.
Kimlik tespitinde Cahit Nakıboğlu ve oğlu Taner Nakıboğlu, gelirlerinin olmadığını belirtti.
HASAN HÜSEYİN NAKIBOĞLU
İddianamenin özetinin okunmasının ardından duruşmaya İstanbul'dan Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanan tutuksuz sanık Hasan Hüseyin Nakıboğlu, suçlamaları kabul etmeyerek, daha önce de benzer bir soruşturma geçirdiğini ancak beraat ettiğini anlattı.
Yeni bir suç unsuru olmamasına rağmen dosyaya adının girdiğini kaydeden Hasan Hüseyin Nakıboğlu, örgütle ve Naksan Holding ile ilişkisinin olmadığını sadece soy isminden dolayı karışıklık yaşandığını savundu.
Kuruculuğunu ya da yöneticiliğini yaptığı 25 derneğin kapanmadığını hala aktif olduğunu dile getiren Nakıboğlu, Bank Asya ile hesabının da sembolik olduğunu ve bazı müşterilerin özel talebi nedeniyle açık kaldığını belirtti.
CAHİT NAKIBOĞLU
Savunmasını oturduğu yerden yaptı
Cahit Nakıboğlu da ayakta durmakta zorlandığı için mahkeme başkanı Murat Çolak'ın müsadesiyle oturarak savunmasını yaptı.
Suç işleme kastıyla hareket etmediğini, terör örgütünün üyesi ya da yöneticisi olmadığını iddia eden Nakıboğlu, şunları söyledi:
'HÜRSİAD üyeliğim bilgim dışında olmuştur. ByLock kullanmadım. İddianamede, Naksan Holding'in 51 şirketi olduğu belirtilmiş. Holdingin sadece 26 şirketi vardır. 20 şirketin bizim ve ortaklarımızla ilgisi yoktur. Oğlum Taner'in kurduğu şirkettir. Diğer 5 şirket de kardeşim Osman (firari sanık) ve ailesinin şirketidir. İddianamede, bizimle ilgili olmayan şirketler ilgiliymiş gibi gösterilmiş. Ortağım olduğu şirketin örgüte para aktarmadığı sabittir.'
Ev hapsi talep etti
Mal varlığının 1960'lı yıllardan bu yana yaptıkları çalışmalar sonucu oluştuğunu ve 2000'li yıllarda Türkiye'nin en büyük sanayi kuruluşları içine girdiklerini anlatan Nakıboğlu, 2006 yılında annesinden kalan arsayı, dönemin Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in referansıyla Güney Eğitim Kurumlarına (KHK ile kapatılan) okul yapılması için bağışladığını, okula isminin verilmesinden haberinin olmadığını savundu.
Örgütü o dönem, 'yurt içinde ve dışında memleket için faydalı işler yapan cemaat' olarak bildiğini kaydeden Nakıboğlu, '2012 yılında örgütün gerçek yüzünü gördüm, aldatıldım. Bunun üzerine bölge imamı Mehmet Kocatürk ile il imamı Murat Elması kovdum. Örgüte karşı tavır aldım. Bu yapının devlete millete zararlı olduğunu söyledim. Çocuklarımın uzaklaşması için baskı yaptım. Oğullarım Taner ve Emre'nin, Zirve Üniversitesindeki mütevelli görevlerinden istifa ettirdim.' dedi.
Nakıboğlu, bu duruma Gaziantep'in önde gelen isimlerinin şahit olduğunu öne sürdü.
Umre organizasyonları düzenlediğinin de asılsız olduğunu aktaran Nakıboğlu, sağlık sorunları nedeniyle şirketin işleriyle kendisinin ilgilenmediğini kaydetti.
Son yıllarda şirketin zorluk yaşadığını ve mal varlıklarını satarak şirkete finans sağladığını aktaran Nakıboğlu, şirketin içinin boşaltıldığı iddiasının ise asılsız olduğunu savundu.
Hakkındaki beyanların husumetten kaynaklandığını öne süren Nakıboğlu, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi başkanlığı döneminde usulsüzlükleri nedeniyle su ya da elektrik kestiği şirket çalışanlarının bu yönde beyanda bulunduğunu dile getirdi.
72 yaşına kadar ilk defa yargılandığını, sağlık sorunları yaşadığını, ellerinin titremesine engel olamadığını aktaran Nakıboğlu, kalan zamanını torunlarıyla geçirmek istediğini, bu nedenle ev hapsiyle tahliyesini talep etti.
TANER NAKIBOĞLU
'Başıma gelenler şirket isminden kaynaklı'
Tutuklu sanık Taner Nakıboğlu ise terör örgütü üyeliği ya da yöneticiliği suçlamasının kendisini ve ailesini çok şaşırttığını ve üzdüğünü belirterek, örgüt elebaşının yönlendirmesiyle hareket etmediğini, şirket yöneticileriyle kararlar aldıklarını anlattı.
Etkin pişmanlık kapsamında ifade veren sanıkların kendilerini günah keçisi seçtiklerini iddia eden Nakıboğlu, hakkındaki aleyhte beyanları kabul etmediğini, örgütün mütevelli heyetinde bulunmadığını, bunun da etkin pişmanlık kapsamında ifade veren sözde mütevelli heyetindeki sanığın ifadesinden anlaşıldığını kaydetti.
Taner Nakıboğlu, 'Başıma gelen bu olaylar şirketimin isminin paralel yapı olmasıdır. Başarımızdan dolayı kıskanılıyorduk. Bizim de şaşırdığımız iddialar ortaya atıldı. O kaçırdığımız paralar nerede. Söyleseler de biz de bilsek. Suçsuzum. Annemin emekli maaşına kaldık. Çok üzülüyorum ama eşim devletten fakirlik belgesi almış. Biz bu duruma düştük. Ben beratımı ve tahliyemi talep ediyorum' dedi.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, 'silahlı terör örgütü yönetme, terörizmin finansmanı hakkında kanuna muhalefet, suç gelirlerinin önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerini aklama ve vergi usul kanununa muhalefet' suçlarından cezalandırılması talep edilen Naksan Holding'in eski Yönetim Kurulu Başkanı tutuklu sanık Cahit Nakıboğlu ve oğlu Taner Nakıboğlu ile tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.
EMRE NAKIBOĞLU
Cahit Nakıboğlu'nun diğer oğlu tutuksuz sanık Emre Nakıboğlu, atılı suçlamaları kabul etmeyerek şirketin sıkıntı yaşaması üzerine taşınmazların bankaya ipotek gösterilip kredi çekilerek şirkete aktarıldığını söyledi.
Mahkeme Başkanı Murat Çolak'ın hangi tarihte sorusuna sanık, '2015 yılı içerisinde 20 milyon lira değerinde taşınmazı ipotek verdim. Malları kaçırmak gibi bir amacım olsaydı ipotek vermek yerine satardım. Amcamlar da benzer şekilde taşınmazlarını bankaya ipotek gösterip kredi çekerek şirkete aktardı.' dedi.
Silahlı terör örgütüyle bağlantısı olmadığını savunan Emre Nakıboğlu, 'Örgütün silahlı terör örgütü olduğunu da 15 Temmuz darbe girişimiyle öğrendim. Bizi de kullanıp kandırdıklarını fark ettim. Suçsuzum.' dedi.
FERHAN NAKIBOĞLU
Cahit Nakıboğlu'nun eşi tutuksuz sanık Ferhan Nakıboğlu, 1972 yılında Cahit Nakıboğlu'yla evlendiğini, 4 çocuğu olduğunu ve eşinin işlerini evde hiç anlatmadığını ifade ederek, şöyle devam etti:
'Cahit, 1991 yılında şirketin anonim şirket olacağını, kanun gereği 5 ortak olması gerektiğini ve sayı yetmediği için birinin de benim olacağımı söyledi. Ortaklık ilişkim bundan ibarettir. Ben ne hisse miktarını bilirim ne de ortaklığımın hangi şirkette olduğunu bilirim. İşlerin hepsine eşim karar verir. Daha sonra sağlık sorunları nedeniyle işleri önce kardeşi Osman'a (firari sanık), sonra da Amerika'da okuyan Taner Nakıboğlu'na devretti.'
Sanığın, eşinin sağlık sorunlarını anlatması üzerine Mahkeme Başkanı Çolak, kendisini uyararak üzerine atılı suçlar yönünden savunma yapmasını istedi.
Taşınmazların satış geliri Bank Asya'ya
Ferhan Nakıboğlu, 2014 yılında ailesinden kalan taşınmazı 50 bin liraya sattığını anlatarak, parayı farklı bir bankaya yatıracakken yanında kimliği olmadığı için yatıramadığını ve ertesi günü tesadüfen Bank Asya'ya yatırdığını, bu nedenle kira ve benzeri gelirlerin bu hesaba geldiğini söyledi. Sanık, bankanın terör örgütü elebaşına ait olduğunu bilmediğini savundu.
DİĞER SANIKLAR
Tutuksuz sanık Hakan B, Taner Nakıboğlu'nun yanında çalıştığını ve hesabındaki 'burs' olarak belirtilen 300-400 lira tutarlarındaki para transferlerinin Taner Nakıboğlu adına öğrencilere gönderilen burslar olduğunu ifade etti.
Kendi hesabı masrafsızlık tanımlı olduğu için bu transferlerin bu hesaptan yapıldığını ileri süren Hakan B, hesaba yatırılan paraların da şirket çalışanları tarafından yapıldığını ileri sürerek, suçsuz olduğunu söyledi.
Arif Ç. ise daha önce Naksan Holding'de dokumacı olarak çalıştığını ve güvenlik sertifikası olması nedeniyle daha sonra Osman Nakıboğlu'nun (firari sanık) villasında özel güvenlik olduğunu dile getirdi.
Ferhan Nakıboğlu'na ait taşınmazların devri
Kendisinden istenen getir götür işlerini yaptığını belirten Arif Ç, Ferhan Nakıboğlu üzerindeki 9 taşınmazın devrini gerçekleştirdiğini söyledi.
Mahkeme başkanının devir işlemlerinin hangi tarihlerde yapıldığını sorması üzerine sanık, 2016 yılı içerisinde olduğunu ancak tam tarihlerini hatırlamadığını ifade ederek, 'Bana satışın yapılacağı söylenir, ben de gider devir işlemini yaparım. 'Kaça satıldı?' ya da 'Arsanın yeri nerede?' Bilmem.' dedi.
Tutuksuz sanık Ali T, iddianamede bahsi geçen havale işlemlerini işverenin talimatıyla yaptığını kaydederek, şunları ifade etti:
'Benim maaşım asgari ücretin üç katıydı ancak bankaya 2015 yılında bin 600 lira, 2016 yılında 2 bin 200 lira yattı. Geri kalanını elden alıyordum. Bu nedenle anlaşmazlık nedeniyle ayrıldım. Bununla ilgili açılan dava da devam etmektedir.'
Başkan Çolak'ın sanığın ikametinde ele geçirilen evrakı sorması üzerine Ali T, yaptığı her işlemin kaydını tuttuğunu, Osman Nakıboğlu'nun hesap sorduğunu ve ele geçirilen evrakın da şirket evrakları olduğunu öne sürdü.
Cahit A. da askerden dönünce Taner Nakıboğlu'nun sekreteri olarak işe başladığını ve hesabına yatırılan paranın noter işlemleri için olduğunu öne sürdü.
Kod ismi iddiası
Kod ismi iddialarına ise Cahit A, Cahit Nakıboğlu ile aynı ismi taşıdığı için iş yerinde sorun yaşandığını ve bu nedenle Nakıboğlu'nun isteği üzerine şirkette 'Samet' ismini kullandığını söyledi.
Bunun üzerine söz alan Cahit Nakıboğlu, Cahit A'nın dedesinin, babasının yanında çalıştığını, isminin de kendisinden dolayı verildiğini ancak sorun yaşanınca bu şekilde çözüm bulduğunu savundu.
Kamil A. da atılı suçlamaları reddetti. Mahkeme Başkanı Çolak'ın Cumhurbaşkanı ve hükümeti karalamaya yönelik paylaşımlarını sorması üzerine sanık Kamil A, paylaşımları kendisinin yapmadığını öne sürdü.
Naksan Holdingin eski çalışanı diğer tutuksuz sanıklar da suçsuz olduklarını ve hesap hareketlerinin verilen talimatlar gereği olduğunu iddia etti.
Duruşma yarına ertelendi.
08.11.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
9. Ağır Ceza Mahkemesinde dün görülmeye başlanan davanın duruşmasında 'silahlı terör örgütü yönetme, terörizmin finansmanı hakkında kanuna muhalefet, suç gelirlerinin önlenmesi hakkındaki kanuna muhalefet, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerini aklama ve vergi usul kanununa muhalefet' suçlarından cezalandırılması talep edilen Naksan Holding'in eski yönetim kurulu başkanı tutuklu sanık Cahit Nakıboğlu ve oğlu Taner Nakıboğlu ile tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.
Kimlik tespitinin ardından söz alan tutuksuz sanık Mehmet K, Ocak ayında evinde örgütün elebaşı Fetullah Gülen'e ait CD'nin ele geçirilmesine ilişkin, 'Evimde geniş kütüphane var, binden fazla kitap bulunuyor. Arasında çıkan söz konusu CD'yi ne gördüm ne de izledim. Promosyon ürünüydü. Kitapların arasına sıkışmış, unutmuştum.' diye konuştu.
Sanık, 'himmet' topladığı yönündeki beyanların gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Fabrika defterini tuttuğunu ifade eden Mehmet K, 'Bütün giderleri ve faaliyet dışı gelirleri bu defterde tutardık. Sonra satışları, borçları ve alacakları yazarız. Cahit Nakıboğlu, esnaflıktan geldiği için bu şekilde hesap tutardık.' dedi.
Resmi kayıt dışında ikinci kayıt
Mahkeme Başkanı Murat Çolak, 'resmi kayıtların haricinde ikinci bir kayıt tutuyorsunuz yani?' sorusuna sanık, 'hemen hemen öyle' diye yanıt verdi.
Defterde 'himmet' başlığı olmadığına işaret eden Mehmet K, 'zekat ve sadaka' başlığının olduğunu bu hesapta da yardımların yer aldığını kaydetti.
Mehmet K, flaş bellekte 'himmet' hesabı tutulduğu iddiasını ise yalanladı.
Ne iş yaptığının sorulması üzerine sanık, muhasebeden ziyade ön muhasebe ve hesap kitap işleri yaptığını söyledi.
Bu sırada söz alan Cahit Nakıboğlu, bilgisayardan anlamadığını ve hesapları kontrol ettirmek için basit defter hesabı tutturduğunu öne sürdü.
Menderes U, şirketin banka işleriyle ilgilendiğini, çek ve senetleri takip ettiğini ve idarecilerin talimatları doğrultusunda para gönderip çektiğini belirterek, yurt dışına para gönderip görmediğini hatırlamadığını iddia etti.
Savcı Cem Saklıca, haklarında yakalama kararı bulunan Osman, Bahaddin, Beyhan ve Mehmet Hilmi Nakıboğlu'nun yakalama müzekkeresinin beklenmesine, ifadelerde ismi geçen AK Parti Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer, Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Durdu Yetkinşekerci'nin ile etkin pişmanlık kapsamında ifade veren sanıkların ve gizli tanıkların duruşmada dinlenmesine, sanıkların mal varlığı tedbirinin devamına, sanıklar Cahit ile oğlu Taner Nakıboğlu'nun tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep etti.
Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan Cahit Nakıboğlu, savunmasında şunları söyledi:
'Cezaevine kalmaya devam edersem çok yaşamam ölürüm. Çok ciddi sağlık sorunlarım var, prostat rahatsızlığım nedeniyle çok sık tuvalete gitmem gerekiyor. Psikiyatrın yazdığı ilaç nedeniyle çok derin uyuyorum, bu nedenle altımı pisletiyorum. Büyük hasta bezi kullanıyorum, 16 ayda 16 yaş yaşlandım. Hakkımda ciddi bir suçlama yoktur. Kaçmadım, kaçacak olsam kaçardım. Çok şükür o imkanımız da vardı. Ben ve 2 oğlum da burada. Ev hapsiyle de olsa tahliyemi talep ederim.'
Taner Nakıboğlu da amcası Osman Nakıboğlu'nun (firari) yurt dışına çıkmasının ardından yurt dışı çıkış yasağı getirildiğini ancak daha önce eşiyle yurt dışına defalarca çıktığını kaçma niyetinin olmadığını savundu.
Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını belirterek üzerlerine atılı suçlamaları reddetti.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde avukatlar savunmalarını yaptı.
Sanıkların suçlamaları kabul etmediğini, dosyada somut delil bulunmadığını savunan avukatlar, iddiaların asılsız olduğunu, müvekkillerinin terör örgütüyle bağlantısı bulunmadığını ifade etti.
Duruşmada Savcı, Cahit Nakıboğlu'nun talebi üzerine AK Parti Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer ve Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Durdu Yetkinşekerci'nin tanık olarak dinlenmesini istedi.
Cahit Nakıboğlu ve Taner Nakıboğlu'nun yanı sıra ifadesi alınmayan sanıkların ifadeleri alındı. İfadelerin tamamlanmasının ardından savcı mütalaasını verdi. Savcı Cahit ve Taner Nakıboğlu'nun tutukluluklarının devamını istedi. Ayrıca Cahit Nakıboğlu'nun talebi üzerine AK Parti Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer ve Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Durdu Yetkinşekerci'nin tanık olarak dinlenmesini istedi.
Cahit Nakıboğlu, savunmasında, ciddi sağlık sorunlarının olduğunu belirterek, '16 ayda 16 yaş yaşlandım. Hakkımda ciddi bir suçlama yoktur. Kaçmadım, kaçacak olsam kaçardım. Çok şükür o imkanımız da vardı. Ben ve 2 oğlum da burada. Ev hapsiyle de olsa tahliyemi talep ederim' dedi
Taner Nakıboğlu da amcası Osman Nakıboğlu'nun (firari) yurt dışına çıkmasının ardından yurt dışı çıkış yasağı getirildiğini ancak daha önce eşiyle yurt dışına defalarca çıktığını kaçma niyetinin olmadığını savundu. Taner Nakıboğlu, kaçmak isteseydi kaçabileceğini ama kaçmadığını ifade ederek tahliyesini istedi. Diğer sanıklar da suçsuz olduklarını belirterek üzerlerine atılı suçlamaları reddetti.
Tanık beyanlarının duyum üzerine olduğunu iddia eden avukatlar, müvekkillerinin beraatını talep etti.
Mahkeme Başkanı Murat Çolak, avukat savunmalarının ardından, ara kararı yarın açıklayacağını belirterek, duruşmayı erteledi. Davada tüm sanıkların savunmaları alınmış oldu.
09.11.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
FETÖ'nün 'para kasası' olduğu iddia edilen Naksan Holding'e yönelik davada 25 sanığın yargılanmasına devam edildi. 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen mahkeme ileri bir tarihe ertelendi. 2.5 gün süren ilk duruşmada tahliye olmadı.
Mahkemede, Cahit Nakıboğlu'nun talebi olan Ak Parti Gaziantep Milletvekili Ahmet Uzer'in tanık olarak dinlenmesine yer olmadığı belirtilerek, talebin reddi kararı alındı.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet durdu Yetkin Şekerci lise bir sonraki duruşmada tanık olarak dinlenmesi kararı da alınan davada, tutuklu sanık Cahit Nakıboğlu'nun etkin pişmanlık yasasından faydalanıp faydalanamayacak konusunda Gaziantep KOM Şube ve Ankara KOM Daire Başkanlığı ile yapılacak müzakereler sonucunda karar verileceği açıklandı.
Tutuklu sanık Cahit Nakıboğlu'nun adli tıp raporlarının sonuçlarını da değerlendiren mahkeme, Nakıboğlu'nun cezaevinde kalmasına herhangi bir engel olmadığı ve tutukluluk halinin devam etmesi kararını aldı
Cahit Nakıboğlu ve oğlu Taner Nakıboğlu, kararın açıklanmasının ardından göz yaşlarına boğularak, sinir krizleri geçirdi.
Duruşma mevcut delillerin incelenmesi, tanıkların dinlenmesi için ileri bir tarihe ertelendi.
İDDİANAME
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Organize Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan 628 sayfalık iddianamede, Naksan Holding bünyesinde 51 şirketin bulunduğu, yapılan inceleme sonucunda bu şirketlerin FETÖ/PDY terör örgütünün sermayesi ile ticari alanda faaliyette bulunmak üzere kurulduğu ve örgüte ait bir iktisadi işletme olduğu belirtildi. Nakıboğlu ailesinin, şehrin çeşitli yerlerindeki iş yeri, konut, iş hanı gibi taşınmazları satarak yaklaşık 2 milyon lirayı başka bir hesaba aktardığına işaret edilen iddianamede, kayyum atanmasından önce de holdingin içinin boşaltıldığı bilgisine yer verildi. İddianamede ayrıca, holdingin yöneticilerinden tutuklu sanık Taner Nakıboğlu'nun, örgütün sözde 'bölge abisi' firari sanık Mehmet Kocatürk ile sık sık toplantılar yaptığı ve il mütevelli heyetinde bulunduğu aktarıldı.
Paralel yapı-20 Ağustos (2017) 'Gaziantep 25 sanık Naksan Holding Yapılanması/örgüte finansal destek' davası
(12 Kasım 2017, 13:30)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: