Sakarya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) il yapılanmasına ilişkin 39'u tutuklu, 4'ü tutuksuz, 29'u firari 72 sanığın yargılanmasına devam edildi.
24.09.2017 12:01 Sakarya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) il yapılanmasına ilişkin 39'u tutuklu, 4'ü tutuksuz, 29'u firari 72 sanığın yargılanmasına devam edildi.
18.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmaya, tutuklu ve bazı tutuksuz sanıklar ile sanık yakınları katıldı.
Kimlik tespiti ve iddianamenin özetinin okunmasının ardından, sanık savunmalarına başlandı.
Tutuklu sanık Ali Hacıeyüpoğlu, savunmasında örgütle bağlantısı tespit edilen ve Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Sakarya Girişimci Sanayici İş Adamları Derneği'ne (SAGİAD) 2011'de üye olduğunu söyledi.
Derneğin popülaritesinin yüksek olduğunu belirten sanık Hacıeyüpoğlu, "Ticari ve sosyal açıdan faydalı olacağını düşünerek, üye oldum. Bunu yaparken, hedefim başkan olmaktı. 2013 ve 2015 döneminde yönetim kurulu başkanlığı yaptım. 2015'te genel kurul yaptım, başkanlığı bıraktım. 2015 Aralık ayında da istifa ettim." diye konuştu.
Sanık Hacıeyüpoğlu, Bank Asya'nın kredi kartını kullandığını fakat talimatla para yatırmadığını savunarak, "Eşimin çalışıyor olması sebebiyle çocuklarımı okula ben getiriyor ve götürüyordum. İş yerime yakın ve tek özel okul olan Erenler Fatih Koleji'ne çocuklarımı kayıt ettim. Sohbet ortamı benim yaşadığım kültüre ve yaşam tarzıma uygun değildir. Sohbetlere katıldığım iddiası doğru değildir." dedi.
Tanık E.B'nin "14-15 Ocak 2016 tarihinde Ali Hacıeyüpoğlu başkanlığında yönetim kurulu üyeleri, yönetim kurulu odasında toplanmıştı. Benden çay servisi yapmam istendi. İçeriye çay dağıtmak üzere girdiğimde Ali Hacıeyüpoğlu'nun 'Hoca efendiden gelen notları size okuyacağım.' deyip elindeki notlardan 'Hiç sıkıntı yapmayın yakında hükümet yıkılacak, feraha ereceksiniz.' şeklinde cümleler okuduğunu duydum." şeklindeki beyanlarını reddeden Hacıeyüpoğlu, şöyle konuştu:
"Tanık derneğin çalışanıydı, kendisinin kişilik problemleri vardı. Şahıs zimmetine para geçirdi. Delillendiremediğim için savcılığa müracaatım olmadı. Şahsım olarak Zaman gazetesine abone olmadım. Şirketime müşterilerimin okuması için birçok gazete alıyordum. Zaman gazetesi de bunlardan biriydi. 2013'ün sonuna kadar aldım fakat ayrıştırıcı dil, yayın politikası nedeniyle bıraktım. Suçlamaları kabul etmiyorum, tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum."
"1 ABD doları yurtdışı gezisinden kalma"
Tutuklu sanık Ayhan Genç de SAGİAD'a ticari faaliyetlerini geliştirmek için üye olduğunu savundu.
Derneğin hiçbir yurtdışı gezisine katılmadığını söyleyen Genç, "23 Temmuz 2016'da evim ve iş yerimde yapılan aramalarda cebimde bulunan cüzdanım, görevli memur tarafından incelendi. Cüzdanımda bulunan 40 avro ile ilgili işlem yapılmazken, cüzdanda bulunan 1 ABD doları ile alakalı tutanak tutuldu. Emniyete verdiğim ifadede yer aldığı gibi dövizler 2016 Nisan ayında turistik amaçlı yaptığım yurtdışı gezisinden kalan paralardır. Kosova'ya iş ortağımla gitmiştim. Dönüşte alışveriş yaptım, para üstü olarak kalan paralardır. Manevi herhangi bir değeri yoktur. Seri numaralarını bakmadan aldığım için bilmiyorum." ifadelerini kullandı.
Sanıklardan 6'sının daha savunmasını alan mahkeme heyeti, duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verdi.
19.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları ve sanık yakınları yer aldı.
Duruşmanın ikinci gününde, sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık Hasan Tarhan savunmasında, Amerika'da FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile bağlantısı olduğu belirtilen "ForAlliance" derneğine bağışta bulunduğu iddiasına ilişkin, reklam bedeli olarak 25 bin dolar ödeme yaptığını öne sürdü.
Amerika'da ihracatını arttırmaya yönelik girişimi olduğunu iddia eden Tarhan, "Amerika'ya ihracat yaptığım bir firmanın tavsiyesi üzerine, reklam amaçlı bu derneğe 25 bin dolar ödeme yaptım. Ben bu kurumun FETÖ/PDY silahlı terör örgütü ile ilişkisi olduğunu bilmiyordum." dedi.
Tarhan, sahibi olduğu firmanın devlete zarar verecek faaliyette bulunmadığını savunarak, "Ben mütevelli heyeti olduğu iddia edilen yapı ile geziye gitmedim. Sakarya Girişimci Sanayici İş Adamları Derneği'ne (SAGİAD) 2005 yılında üye oldum. 2011 yılında ticari beklentilerimi karşılamadığı için istifa ettim." diye konuştu.
Tutuklu sanık Halil İbrahim Ocak da örgütle bağlantısı tespit edilen ve Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan SAGİAD'a ticari faaliyetlerini geliştirmek için üye olduğunu ileri sürdü.
Derneğin hiçbir yurtdışı ve yurtiçi gezisine katılmadığını söyleyen Ocak, "2013-2014 yılında SAGİAD'a üye oldum. İşim gereği derneğin Sakarya Akyazı Şubesi'nin halıfleks işini yapmıştım. Ona mukabil dernek üyeliğim oldu. Aidat ödemedim." ifadelerini kullandı.
Ocak, Özel Sedat Eğitim İşletmeleri Ortaklığı AŞ'nin yönetim kurulu başkanı olduğu iddiasını kabul ettiğini söyleyerek, "Yaptığımız çalışmalarda Sakarya'nın Akyazı ilçesinde dershane olmaması hasebiyle piyasadaki boşluğu gördük. O yıllarda popüler olan FEM dershanesinin Akyazı şubesini açarak on yıl kadar dershanecilik yaptım. 2014 yılı sonunda dershaneyi kapattık." ifadelerini kullandı.
Tutuklu sanık Serdar Tarhan, görevli memurların cüzdanında bulduğu 1 dolar ile ilgili tutanağa ilişkin, eşi ile balayı için gittiği Maldivler'de yapmış olduğu alışverişlerden para üstü olarak kaldığını öne sürdü.
Tarhan, 1 doların kendisi için manevi hiçbir değeri olmadığını dile getirerek, "Görevli memurların cüzdanımda 1 Amerikan Doları birden fazla 10 ve 20 Amerikan Doları değeri cinsinden paralar vardı. Görevli memurlar 1 ve 100 Amerikan Dolarını tutanak tuttular." dedi.
Sanıklardan 5'inin daha savunmasını alan mahkeme heyeti, diğer sanıkların savunmalarının alınması için duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verdi.
20.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmada, tutuklu sanıklar, avukatları ile sanık yakınları yer aldı.
Duruşmanın üçüncü gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık Osman Baysal savunmasında, 2011-2012 yıllarında vergi dairesinin iş yerlerinde pos cihazının zorunlu hale getirmesiyle birlikte Bank Asya'dan pos cihazı aldığını söyledi.
Katılım hesabı olmadığını belirten Baysal, "Sadece ticari hesabım vardır. Pos cihazı kampanyası diğer bankalardan daha cazip olduğu için Bank Asya'dan aldım. İşlerini yaptığım birkaç şirket ödemelerini Bank Asya'dan yapıyorlardı." dedi.
Baysal, 2012 yılında Amerika Birleşik Devletleri'ne gittiğini, FETÖ/PDY silahlı terör örgütü lideri terörist başı Fetullah Gülen'i ziyaret ettiğini belirterek, "Pensilvanya'ya protokol heyeti ağırlıklı olarak gittik. ABD'nin Kentucky eyaletinden, kara yolu ile yolculuk yaptık. 2 saat kaldık. İddianamede yer alan tutuklu sanıklardan Halil İbrahim Ocak ve Metin Sert, bu ziyarete katılmamıştı." ifadelerini kullandı.
Baysal, Pensilvanya'ya yapılan bu ziyaretin 2012 yılında Sevgililer Gününe denk gelmesi hasebiyle ulusal ve yerel basında yer aldığını ileri sürdü.
Tutuklu sanık Ömer Özsoy da Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Sakarya Girişimci Sanayici İş Adamları Derneği'ne (SAGİAD) 2012'de üye olduğunu söyledi.
SAGİAD üyesi olan ve olmayan iş adamları ile yurt içi gezilerine katıldığını belirten Özsoy, "Üyelikten çıkmak için uğraştım. Dernek binasına gittiğimde dernek binası bomboştu." şeklinde savunma yaptı.
Özsoy, Bank Asya'ya talimatla para yatırdığı iddiasına ilişkin, Bank Asya'da katılım ve yatırım hesabının olmadığını ifade ederek, "Kızımı Fatih Koleji'ne kayıt yaptırdım. Okuldaki yetkililer Bank Asya'ya ait kredi kartının, okul taksitlerini daha fazla arttırabileceklerini söylediler. Ben de bu bankadan kredi kartı aldım. Talimatla para yatırmadım."şeklinde konuştu.
Sanıklardan 6'sının daha savunmasını alan mahkeme heyeti, duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verdi.
21.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmaya, tutuklu sanıklar, avukatları ile sanık yakınları katıldı.
Duruşmanın dördüncü gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık Remzi Çinemre savunmasında, 2012 yılında düzenlenen gezi organizasyonuyla, Amerika Birleşik Devletleri'ne (ABD) gittiğini söyledi.
ABD'ye yapılan gezinin gezinin dördüncü gününün serbest olduğunu belirten Çinemre, "Böbrek rahatsızlığımdan dolayı otelde kaldım. Uçak dönüşünde Pensilvanya ziyareti konuşuldu. Ben Pensilvanya'ya gidenlerden değildim. Suçlamaları kabul etmiyorum, tahliyemi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.
Hiç kimseye Bank Asya'ya para yatırma tavsiyesinde bulunmadığını belirten Çinemre, bu bankada kredi kartının dışında başka hesabının olmadığını ve buraya talimatla para yatırmadığını kaydetti.
Tutuklu sanık Sadık Koçak da dosyada yargılananları tanımadığını öne sürdü.
Kanun Hükmünde Kararname'yle (KHK) kapatılan Kaynarca Eğitim, Kültür ve Kişisel Gelişim Derneği'ne 2007 yılında üye olduğunu ifade eden Koçak, "Dernek yerel bir dernektir. 2009 yılında eşimin rahatsızlığı nedeniyle, derneğin hiçbir faaliyetinde yer almadım. İddianamede geçen Kaynarca ilçesindeki Işık Yüksek Öğrenim Öğrenci Yurdu'nda kalan öğrencilere burs verdiğim iddiasını reddediyorum. 2009 yılında Kaynarca ilçe müftüsü tarafından yurt öğrencilerine Kur'an-ı Kerim öğretimi hususunda görevliydim. Resmi görevlendirme değildi. Ben şifahi görev yaptım. Ücret almadım, talep etmedim. Suçlamaları kabul etmiyorum, tahliyemi talep ediyorum." şeklinde savunma yaptı.
Sanıklardan 6'sının daha savunmasını alan mahkeme heyeti, duruşmaya yarın devam edilmek üzere ara verdi.
22.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Sakarya 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmada, tutuklu tutuksuz sanıklar, avukatları ile sanık yakınları yer aldı.
Duruşmanın beşinci gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.
Tutuklu sanık Halis Aygün, savunmasında, özel bankada bulunan 3,5 milyon Türk Lirasının 1,5 milyonunu, o bankada memur olarak çalışan ve daha sonra Bank Asya'nın Erenler Şubesine müdür olan H.O. isimli şahsın ricasıyla Bank Asya'ya yatırdığını söyledi.
Transfer işleminin 2014 yılında gerçekleştiğini belirten Aygün, "Başbakanımızın 'Bu banka battı' sözüne istinaden, Bank Asya'da kredi kartı ödemelerine yetecek kadar, para bıraktım. Geri kalan paramı, Bank Asya'dan çektim. Bank Asya haricinde birçok bankayla çalışıyorum. Çektiğim paramı, başka bir bankaya yatırdım. Size göre bahse konulu paralar, büyük görünebilir, fakat bu paralar büyük bir meblağ değildir." ifadelerini kullandı.
Aygün, savunmasının sonunda mal varlığına konulan tedbirin kaldırılmasını talep etti.
Tutuksuz sanık Z. T. de kendi bilgisinin dahili dışında, Sebat Eğitim Anonim Şirketine, hissedar olduğunu öğrendiğini öne sürdü.
N.B. isimli şahsın her sene ramazan ayında talebelere yardım amaçlı para isteğini iddia eden Z. T. "İftarlar Işık Lisesi'nde gerçekleşiyordu. N.B. isimli şahıs, 2010-2012 yılları arasında üye lazım dedi. Ben de beni okula üye yapacağını düşündüm. Meğer beni, Sebat Eğitim A.Ş'nin yönetimine almış. Hisse vermiş." şeklinde konuştu.
Para ile hisse almadığını, hissedar olduğunu 2013 yılında öğrendiğini savunan Z.T, "N.B'ye 'beni hissedarlıktan çıkar' dedim. O, bana 'Başka güvenebileceğim kimse yok' dedi. Ben, hissedarlıktan çıkmayı diretince, 'Çıkarırsam seni mahcup ederim, senin yüzünü kızartırım' şeklinde beni tehdit etti." savunmasında bulundu.
Sanıklardan 9'unun daha savunmasını alan mahkeme heyeti, duruşmaya erteledi.
İDDİANAME
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 4 bölüm ve 959 sayfadan oluşan iddianamede, örgütün "himmet" yolu ile sağladığı gelirlerin, genel olarak mütevelli heyetleri vasıtasıyla toplandığı belirtilerek, "Örgütün sohbet gruplarında yer alan kişilerden, sohbet toplantılarına düzenli olarak katılıp verilen görevleri yerine getiren, örgütün verdiği talimatları sorgulamaksızın itaat eden ve maddi gücü yerinde olan kimseler seçilerek mütevelli heyeti üyesi yapıldığı belirlenmiştir." denildi.
Her üç mütevelli heyetinden bir mali heyet teşekkül edecek şekilde isimler seçildiği aktarılan iddianamede, "Mali heyetler yurtdışında bulunan örgüte ait yurt ve okulların yapımı için ihtiyaç duyulan paranın, hangi mütevelli heyetinden ne kadar toplanacağına karar vermektedir. Mali heyet toplantıları, dünyanın her yerinde salı günleri sabah namazından sonra gerçekleştirilmekte ve bu toplantılara mütevelli heyet sohbet hocalarının da katıldığı anlaşılmıştır." ifadeleri kullanıldı.
İddianamede, "üst mütevelli ve mütevelli heyeti, il, bölge, özel sektör imamları ve il imam yardımcıları"nın da arasında bulunduğu 72 sanık hakkında "anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 7 yıl altışar aydan onbeşer yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Ayrıca, iddianamede örgüt elebaşı Fetullah Gülen için "anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan 15 yıldan 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep ediliyor.
Paralel yapı-16 Eylül (2017) 'Sakarya 72 sanık İl Yapılanması' davası
(24 Eylül 2017, 12:01)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: