Sakarya 64 sanıklı Bylock davası

Sakarya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 'ByLock' kullandıkları iddiasıyla dava açılan 45'i tutuklu 5'i firari 64 sanığın yargılanmasına devam edildi.

16.09.2017 18:57 Sakarya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 'ByLock' kullandıkları iddiasıyla dava açılan 45'i tutuklu 5'i firari 64 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Sakarya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, haklarında 'ByLock' kullandıkları iddiasıyla dava açılan 45'i tutuklu 5'i firari 64 sanığın yargılanmasına devam edildi.

12.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları ve sanık yakınları katıldı.

Ayrıca bazı sanıklar, duruşmaya tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) katıldı.

Kimlik tespitinin yapılması ve Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen iddianamenin okunmasının ardından tutuklu sanıkların savunmaları alındı.

Tutuklu sanık Adem Murat Olcay, savunmasına hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini söyleyerek başladı.

Olcay, özel bir lisede öğretmenlik yaptığını, iddianamede belirtilen telefon numarasının kendisine ait olduğunu dile getirerek, 'Ancak ByLock indirmedim ve kullanmadım. İlk kez darbe girişiminden sonra duydum. Çalıştığım okul Bank Asya'da ödeme yapıyordu. Maaş hesabımda bulunduğu için bu bu bankayı rutin bankacılık işlemlerinde kullandım. Suçsuzum, uzun süredir tutukluyum, tahliyemi istiyorum.' dedi.

Tutuklu sanık Burak Kılıç da 2014 yılında çalıştığı firma ile Türkmenistan'da iş yaptıklarını söyledi.

Türkmenistan'da WhatsApp programının yasak olduğunu öğrendiğini ve bununla ilgili bir araştırma yaptıklarını belirten Kılıç, 'Türkmenistan'da Line ve Tango'nun serbest olduğunu fark ettik. Türkmenistan'a gidecek olan ekip orada bir ay kalacaktı. Onlarla irtibata geçebilmek için bu tarz programlar indirdim. Bu programları indirirken yanlışlıkla ByLock indirmiş olabilirim. Yine de emin değilim. Türkmenistan'a iş yaptığımız dönemler 2014 Eylül ve Ekim aylarıdır. ByLock tespit tarihi de bu tarihe denk gelmektedir. Tahliyemi talep ediyorum.' şeklinde konuştu.

Diğer tutuklu sanık Özkan Aydın da 2007'den beri Bank Asya'da hesabının olduğunu kaydetti.

17-25 Aralık'tan önce ve sonra birçok bankacılık işlemlerini Bank Asya hesabı üzerinden gerçekleştirdiğini belirten Aydın, 'Tarihini tam hatırlayamadığım bir zaman diliminde eşimin altınlarını bozdurup buradaki hesabıma yatırdım, kısa bir süre sonra da çektim. Kesinlikle bankaya destek amaçlı para yatırmadım. Talimat üzerine para yatırmadım. Tahliyemi talep ediyorum.' ifadelerini kullandı.

Diğer tutuklu sanıklar da 'ByLock' indirmediğini ve kullanmadığını savunarak, tahliyelerini talep etti.

Sanık avukatları da müvekkillerinin savunmalarına katıldıklarını ifade ederek, tahliyelerini istedi.

Mahkeme heyeti, diğer sanıkların savunmalarının alınması için duruşmaya yarın sabaha kadar ara verdi.

13.09.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce özel olarak hazırlanan Ferizli Spor Salonu'nda yapılan duruşmada, tutuklu ve tutuksuz sanıklar, avukatları ile sanık yakınları yer aldı.

Ayrıca bazı sanıklar, duruşmaya tutuklu bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) katıldı.

Duruşmanın ikinci gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi.

Tutuklu Sanık U.D. Anafen Koleji'nde 2008 yılından itibaren 1,5 yıl çalıştığını söyledi.

Zaman gazetesine zorunlu olarak abone yapıldığını savunan U.D, 'Kavgalı bir şekilde ayrıldım. Bu şekilde ayrıldığım için şahsıma yönelik tazminat açabileceklerini söylediler. 'ByLock' kullanmadım ve telefonumu ikinci el aldım. Anafen Koleji'nden kavgalı bir şekilde ayrıldığım için örgüt tarafından cezalandırıldığımı düşünüyorum.' dedi.

Tutuksuz sanık B.B. de Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde araştırma görevlisiyken Kanun Hükmünde Kararname'yle (KHK) ihraç edildiğini belirtti.

Sakarya Üniversitesi'nde yüksek lisans yaptığını aktaran B.B, şunları kaydetti:

'Daha önce iki kere gözaltına alındım. Etkin pişmanlıktan faydalanmak için dilekçe verdim. 'ByLock' programını kullandım. Erzurum Atatürk Üniversitesi'nde doktora yapmak istiyordum. Bu konuyla ilgili edebiyat fakültesinde doçent olan S.M'ye danıştım. Bana orada kalacak yer için yardımcı olacağını söyledi. Kendisinden irtibat numarası istediğimde '17/25 Aralık sürecinden sonra sana telefon numarası vermem senin için sıkıntı doğurur.' dedi. Kendimin veya onun yükleyip yüklemediğini hatırlayamadığım 'ByLock' telefonuma kuruldu. ByLock programı üzerinden Beyza adlı kişiyi ekledik, kendisiyle barınma amaçlı birkaç mesajlaşma sürecim oldu. Ben bu yapının sadece barınma ve yurt gibi bölümlerinde yer aldım. Örgütsel anlamda hiçbir girişimde bulunmadım.'

Tutuksuz sanık U.C.S. de emniyette samimi olarak ifade verdiğini dile getirerek, 'İfadelerimin arkasındayım. 'ByLock' programını kullandım. Ben evde ADSL üzerinden kullanıyordum. Ağabeyimin interneti üzerinden 'ByLock' programına bağlanıp birkaç mesaj attım. Teyzemin evinde de birkaç kez ADSL ile WIFI'ye bağlanıp ByLock kullandım, pişmanım.' diye konuştu.

Mahkeme heyeti, duruşmaya yarına kadar ara verdi.

İDDİANAME

Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan ve 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede aralarında hemşire, esnaf, mühendis, öğretmen, memur, güvenlik uzmanı ve akademisyenin de bulunduğu 64 sanık hakkında 'ByLock' kullandıkları iddiasıyla 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçundan 7 yıl altışar aydan on beşer yıla kadar hapis cezası talep ediliyor.

Ayrıca bir sanık hakkında 'anayasayı ihlal' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen iddianamede, bazı sanıkların mesleklerinden Kanun Hükmünde Kararname'yle (KHK) ihraç edildiği bildirildi.

İddianamede, tüm sanıkların örgütün haberleşme programı 'ByLock'u kullandığının tespit edildiği belirtilerek, bazı şüphelilerin Zaman gazetesi aboneliklerinin bulunduğu aktarıldı.

Bazı sanıkların adreslerinde yapılan aramada örgütün elebaşısı Fetullah Gülen'in kitap ve CD'lerinin bulunduğu anlatılan iddianamede, ayrıca bazı sanıkların terör örgütünün evlerindeki sohbetlere katıldığı aktarıldı.

İddianamede, sanıklardan bir kısmının KHK ile kapatılan Kimse Yok Mu Derneği'ne bağış yaptığının belirlendiği, sanıkların adreslerindeki aramalarda ele geçen materyaller ve dokümanların içeriğinden, diğer deliller incelendiğinde, 'FETÖ/PDY silahlı terör örgütü' ile süreklilik, çeşitlilik ve yoğunluk arz eden organik bağ kurduğu, üzerlerine atılı 'silahlı terör örgütü üyeliği' suçlarını işlediklerinin anlaşıldığı vurgulandı.

(16 Eylül 2017, 18:57)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=11248