Aydın'ın Nazilli ilçesinde, Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) öğretmen yapılanmasına yönelik soruşturmada 27'si tutuklu 87 sanığın yargılanmasına başlandı.
22.07.2017 13:21 Aydın'ın Nazilli ilçesinde, Fetullahçı Terör Örgütü/ Paralel Devlet Yapılanması'nın (FETÖ/PDY) öğretmen yapılanmasına yönelik soruşturmada 27'si tutuklu 87 sanığın yargılanmasına başlandı.
19.07.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince, Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Tiyatro Salonunda görülen davanın duruşmasına bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve sanıkların yakınları katıldı.
Duruşma öncesinde salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, sanıkların yakınları X-ray cihazından geçirilerek mahkeme salonuna alındı.
Mahkeme başkanının "Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir öğretmenini FETÖ'cü olarak yargılamak ne tuhaf. Siz cumhuriyete değil de FETÖ'ye mi hizmet ettiniz?" şeklinde soru yönelttiği tutuksuz sanık R.Ö, savunmasında, "Ben hiçbir şekilde FETÖ'ye hizmet etmedim. Her şartta devletime hizmet ettim. Bu suçlamaları asla kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.
"10 metre yükseklikten düştüm. O yüzden bazı şeyleri hatırlamıyorum"
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) savunma yapan tutuklu sanıklardan Fatih Özarslan ise örgüt üyesi ile örgütün Nazilli polis yapılanmasındaki "Mahrem imamı" olduğu ve ByLock kullandığı yönündeki iddiaları kabul etmediğini söyledi.
Kendisinin sıradan bir öğretmen olduğunu aktaran Özarslan, "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olmam sebebiyle Kur'an öğrenmek isteyen komşularıma ve esnaflara Kur'an öğrettim. Nazilli'de bu işin asıl sorumlusu yani "Mahrem imam" bulunamadığı için benim adımı verdiklerini düşünüyorum. Benim ismimi verenlerin ise Kur'an-ı Kerim öğrettiğim için verdiklerini düşünüyorum." şeklinde savunma yaptı.
Mahkeme başkanının "Kur'an öğrettiği kişiler ve Nazilli'de tanıdığı polis memurlarının isimlerini biliyor musun?" sorusu üzerine Özarslan, "Yaklaşık bir yıldır kurs vermiyorum. 2015 yılında ise 10 metre yükseklikten düştüm. O yüzden bazı şeyleri hatırlamıyorum. Nazilli'de hiçbir polis memurunu tanımıyorum." yanıtını verdi.
Bunun üzerine mahkeme başkanı "Sen şimdi 10 metre yükseklikten düştün. O yüzden hiçbir şeyi hatırlamıyorsun. Birilerine Kur'an okumayı öğretiyorsun fakat bu kişilerin kim olduğunu isimlerini de bilmiyorsun öyle mi? Demek ki bu salonda kimse FETÖ'cü değil." ifadelerini kullandı.
Duruşma yarın devam edecek.
20 Temmuz'da Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince, duruşma salonuna dönüştürülen Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Tiyatro Salonu'nda görülen davanın bugünkü oturumuna, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve sanıkların yakınları katıldı.
Duruşma öncesinde salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, sanıkların yakınları, polis kontrolü ve üst aramasının ardından salona alındı.
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) savunma yapan tutuklu sanık Mehmet Arslan, FETÖ üyeliği ve örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandığı yönündeki iddiaları kabul etmediğini belirterek, "İtalya'daki ablamla görüşmek için bir sürü program indirdim. Ama bunlar arasında 'ByLock' yoktu. Bu programdan haberim yok. Ben 'ByLock' kullanıcısı değilim. Hayatım boyunca milletime ve vatanıma hizmet ettim. Bu suçlamalar çok ağır. Kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.
Tutuklu ve tutuksuz sanıkların özellikle mağduriyetlerini ön plana çıkarak savunma yapmaları üzerine mahkeme başkanı, "Birinizin ağzından da 'Cemaatin, FETÖ'nün Allah belasını versin' diye bir şey duymadım. Ülkeye darbe yapan bir yapıyı kimse lanetlemiyor." diye konuştu.
Tutuksuz sanıklardan Selma A. eğitimin tam gün olması nedeniyle çocuğunu FETÖ'nün kapatılan okullarından Özel Aydınlık Koleji'ne gönderdiğini, buranın örgütle bir bağlantısının olduğunu bilmediğini anlattı.
Mahkeme başkanının, Bank Asya'daki hesabını sorması üzerine Selma A. "Komşumun evine hırsız girmişti. Bizim de altınlarımız vardı. Bir bankaya yatırmayı düşündük. Sonra Bank Asya'da altın günleri olduğunu gördük. Altınlarımızı buraya yatırdık. Ben kesinlikle FETÖ üyesi değilim. Bu örgütle de bağlantım yoktur." yanıtını verdi.
Aynı "Bank Asya savunması"
Tutuksuz sanıklardan Sevgi Ç. de "ByLock" kullandığı yönündeki iddialara ilişkin, "ByLock programının adını medyadan öğrendim. Dolayısıyla bilmediğim programı indirmem mümkün değildir. Ben, internet ve telefonlardan çok anlamam bu tür şeylerle genelde eşim ilgilenirdi." dedi.
Bank Asya'daki hesabı sorulan Sevgi Ç, "Arkadaşımın evine hırsız girdi. Ben de bu yüzden altınlarımı Bank Asya'ya yatırdım." cevabını vermesi üzerine Mahkeme başkanı, "Herkes de aynı savunmayı yapıyor." ifadelerini kullandı.
Etkin pişmanlıktan yararlananlar kafir ilan edilmiş
Etkin pişmanlıktan yararlanan Coşkun Binektaş, ifadesinde FETÖ'nün Nazilli'deki yapılanması hakkında bilgiler verdi.
Mahkeme başkanının "FETÖ'den tutuklu ve tutuksuz yargılanan sanıklar mağdur olduklarını söylüyor fakat hiçbiri etkinlik pişmanlıktan yararlanmıyor. Bunun için ne söyleyeceksin." şeklindeki sorusuna Binektaş, şu yanıtı verdi:
"Cezaevinde tutuklu kaldığım 7 aylık süre zarfının dördüncü ayında etkin pişmanlıktan faydalanmaya karar verdim. Ceza evinde kaldığım sürede örgüt üyelerinin bazıları 'etkin pişmanlıktan faydalananların hem dünyasını, hem de ahiretini kaybedeceği ve davaya ihanet etmiş sayılacağı' yönünde konuşmalar yapıyordu. Ben etkin pişmanlıktan yararlandıktan sonra dışlandım, hatta küfür derecesine varan hakaret edenler oldu. Hatta 'kafir' bile ilan edildim."
Bunun üzerine mahkeme başkanı, "İslam dininde kimse kimseyi kafir ilan edemez. Birini kafir ilan etmek bir kişinin yapabileceği bir şey değildir. Dinimizde bu çok net belirtilmiştir." diye konuştu.
Mahkeme başkanının "Türkiye Cumhuriyeti devletinin bir öğretmenini FETÖ'cü olarak yargılamak ne tuhaf. Siz cumhuriyete değil de FETÖ'ye mi hizmet ettiniz?" şeklinde soru yönelttiği tutuksuz sanık R.Ö, savunmasında, "Ben hiçbir şekilde FETÖ'ye hizmet etmedim. Her şartta devletime hizmet ettim. Bu suçlamaları asla kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.
"10 metre yükseklikten düştüm. O yüzden bazı şeyleri hatırlamıyorum"
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) savunma yapan tutuklu sanıklardan Fatih Özarslan ise örgüt üyesi ile örgütün Nazilli polis yapılanmasındaki "Mahrem imamı" olduğu ve ByLock kullandığı yönündeki iddiaları kabul etmediğini söyledi.
Kendisinin sıradan bir öğretmen olduğunu aktaran Özarslan, "Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olmam sebebiyle Kur'an öğrenmek isteyen komşularıma ve esnaflara Kur'an öğrettim. Nazilli'de bu işin asıl sorumlusu yani "Mahrem imam" bulunamadığı için benim adımı verdiklerini düşünüyorum. Benim ismimi verenlerin ise Kur'an-ı Kerim öğrettiğim için verdiklerini düşünüyorum." şeklinde savunma yaptı.
Mahkeme başkanının "Kur'an öğrettiği kişiler ve Nazilli'de tanıdığı polis memurlarının isimlerini biliyor musun?" sorusu üzerine Özarslan, "Yaklaşık bir yıldır kurs vermiyorum. 2015 yılında ise 10 metre yükseklikten düştüm. O yüzden bazı şeyleri hatırlamıyorum. Nazilli'de hiçbir polis memurunu tanımıyorum." yanıtını verdi.
Bunun üzerine mahkeme başkanı "Sen şimdi 10 metre yükseklikten düştün. O yüzden hiçbir şeyi hatırlamıyorsun. Birilerine Kur'an okumayı öğretiyorsun fakat bu kişilerin kim olduğunu isimlerini de bilmiyorsun öyle mi? Demek ki bu salonda kimse FETÖ'cü değil." ifadelerini kullandı.
Duruşmaya yarın devam edilecek.
20.07.2017 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
Aydın 2. Ağır Ceza Mahkemesince, duruşma salonuna dönüştürülen Aydın Gençlik Merkezi Fethi Sekin Tiyatro Salonu'nda görülen davanın bugünkü oturumuna, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve sanıkların yakınları katıldı.
Duruşma öncesinde salonun çevresinde yoğun güvenlik önlemleri alındı, sanıkların yakınları, polis kontrolü ve üst aramasının ardından salona alındı.
Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) savunma yapan tutuklu sanık Mehmet Arslan, FETÖ üyeliği ve örgütün şifreli haberleşme programı "ByLock"u kullandığı yönündeki iddiaları kabul etmediğini belirterek, "İtalya'daki ablamla görüşmek için bir sürü program indirdim. Ama bunlar arasında 'ByLock' yoktu. Bu programdan haberim yok. Ben 'ByLock' kullanıcısı değilim. Hayatım boyunca milletime ve vatanıma hizmet ettim. Bu suçlamalar çok ağır. Kabul etmiyorum." ifadelerini kullandı.
Tutuklu ve tutuksuz sanıkların özellikle mağduriyetlerini ön plana çıkarak savunma yapmaları üzerine mahkeme başkanı, "Birinizin ağzından da 'Cemaatin, FETÖ'nün Allah belasını versin' diye bir şey duymadım. Ülkeye darbe yapan bir yapıyı kimse lanetlemiyor." diye konuştu.
Tutuksuz sanıklardan Selma A. eğitimin tam gün olması nedeniyle çocuğunu FETÖ'nün kapatılan okullarından Özel Aydınlık Koleji'ne gönderdiğini, buranın örgütle bir bağlantısının olduğunu bilmediğini anlattı.
Mahkeme başkanının, Bank Asya'daki hesabını sorması üzerine Selma A. "Komşumun evine hırsız girmişti. Bizim de altınlarımız vardı. Bir bankaya yatırmayı düşündük. Sonra Bank Asya'da altın günleri olduğunu gördük. Altınlarımızı buraya yatırdık. Ben kesinlikle FETÖ üyesi değilim. Bu örgütle de bağlantım yoktur." yanıtını verdi.
-Aynı "Bank Asya savunması"-
Tutuksuz sanıklardan Sevgi Ç. de "ByLock" kullandığı yönündeki iddialara ilişkin, "ByLock programının adını medyadan öğrendim. Dolayısıyla bilmediğim programı indirmem mümkün değildir. Ben, internet ve telefonlardan çok anlamam bu tür şeylerle genelde eşim ilgilenirdi." dedi.
Bank Asya'daki hesabı sorulan Sevgi Ç, "Arkadaşımın evine hırsız girdi. Ben de bu yüzden altınlarımı Bank Asya'ya yatırdım." cevabını vermesi üzerine Mahkeme başkanı, "Herkes de aynı savunmayı yapıyor." ifadelerini kullandı.
-Etkin pişmanlıktan yararlananlar kafir ilan edilmiş-
Etkin pişmanlıktan yararlanan Coşkun Binektaş, ifadesinde FETÖ'nün Nazilli'deki yapılanması hakkında bilgiler verdi.
Mahkeme başkanının "FETÖ’den tutuklu ve tutuksuz yargılanan sanıklar mağdur olduklarını söylüyor fakat hiçbiri etkinlik pişmanlıktan yararlanmıyor. Bunun için ne söyleyeceksin." şeklindeki sorusuna Binektaş, şu yanıtı verdi:
“Cezaevinde tutuklu kaldığım 7 aylık süre zarfının dördüncü ayında etkin pişmanlıktan faydalanmaya karar verdim. Ceza evinde kaldığım sürede örgüt üyelerinin bazıları 'etkin pişmanlıktan faydalananların hem dünyasını, hem de ahiretini kaybedeceği ve davaya ihanet etmiş sayılacağı' yönünde konuşmalar yapıyordu. Ben etkin pişmanlıktan yararlandıktan sonra dışlandım, hatta küfür derecesine varan hakaret edenler oldu. Hatta 'kafir' bile ilan edildim."
Bunun üzerine mahkeme başkanı, “İslam dininde kimse kimseyi kafir ilan edemez. Birini kafir ilan etmek bir kişinin yapabileceği bir şey değildir. Dinimizde bu çok net belirtilmiştir." diye konuştu.
Duruşmaya yarın devam edilecek.
(22 Temmuz 2017, 13:21)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: