FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında örgütün okul-yurt yapılanmasını sağlayan Aziziye İnşaat Şirketi'nin yönetim kurulu başkan yardımcısı Yaşar K. hakkında 10.5 yıldan 22 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianamede, SODES projeleri ticari şirketler tarafından kurulamadığından şüphelinin yetkilisi olduğu dönemde Aziziye İnşaat tarafından paravan olarak Umut Derneği'nin kurulduğu, bu dernek kullanılarak devletten alınan hibelerin aynı şirkete aktarıldığına vurgu yapıldı. İddianamede yer alan tanık ifadesinde Gülen cemaatine ait yurtlarda kalan PKK yanlısı öğrencilerin 'düşüncelerini düzeltmek' için daha düşük ücret ödedikleri ve onlara burs verildiği yer aldı.
02.07.2017 10:48 FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında örgütün okul-yurt yapılanmasını sağlayan Aziziye İnşaat Şirketi'nin yönetim kurulu başkan yardımcısı Yaşar K. hakkında 10.5 yıldan 22 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
25 Haziran'daki gelişmeye göre, FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında örgütün okul-yurt yapılanmasını sağlayan Aziziye İnşaat Şirketi'nin yönetim kurulu başkan yardımcılığını yapan Yaşar K., 7 Mayıs 2016'da tutuklanarak cezaevine kondu. 'Silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşlar aleyhine dolandırıcılık' suçlarından 10.5 yıldan 22 yıla kadar hapsi istenen Yaşar K. hakkında hazırlanan iddianamede, SODES projeleri ticari şirketler tarafından kurulamadığından şüphelinin yetkilisi olduğu dönemde Aziziye İnşaat tarafından paravan olarak Umut Derneği'nin kurulduğu, bu dernek kullanılarak devletten alınan hibelerin aynı şirkete aktarıldığına vurgu yapıldı.
Erzurum 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede, gerçek amacın örgüte para sağlamak olduğu halde göstermelik olarak kar amacı gütmeyen dernek kurmak ve bu dernek üzerinden örgüte para sağlamak suretiyle Yaşar K.'nın kamu kurum ve kuruluşları aleyhine dolandırıcılık suçu işlediğini tespit edildiğine işaret edildi. İddianamede 13 Ağustos 2015'de Erzurum Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'ni arayan kimlik ve telefon bilgilerinin gizli kalmasını isteyen bir kişinin, 'Örgütün okullarına ve dershanelerine son zamanda yaptığınız operasyondan dolayı bu okullarda bulunan laptop ve hard disklerin M.H.Y.'ın evine sakladılar. Bu hard disklerde tüm para transferleri kaçırılan vergiler ile ilgili kayıtlar mevcut' diye ihbarda bulunduğuna yer verildi. İhbar üzerine M.H.Y.'nin evinde yapılan aramada bir çok bilgi ve belge ele geçirildi. M.H.Y.'nin evinde yurtta kalan öğrencilere ait 241 senet bulundu. Senetlerde ıslak imzaları bulunan öğrencilerin soruşturma kapsamında bilgi sahibi olarak ifadesine başvuruldu.
Bilgi sahibi olarak ifadesi alınan üniversite öğrencilerinden S.S., örgüte ait Sadi Mazlumoğlu Erkek Öğrenci Yurdu'na, 2012 yılında kayıt yaptırdığını bildirdi. Sadece 3 bin 500 lira değerindeki senedi imzaladığını, diğer 950 lira değerindeki senedi imzaladığını hatırlamadığını belirten S.S. yurtta yaşanan olaylarla ilgili ilginç bilgiler verdi. Borcu 10 taksit şeklinde ödemesi için yurt müdürü ile anlaşma yaptıklarını söyleyen S.S., şunları anlattı:
'Bu senedin yaklaşık 5 aylık taksit tutarını ödedim ve geriye kalan 1750 liralık taksitler halinde ödeme isteğimizi müdür M.K. bu şekilde ödeme yapmayı kabul etmedi. Babam da kendilerine 'Ben devlet memuruyum, bir seferde bu kadar parayı size ödeyemem' dedi. M.K. 'Biz o parayı kendi yöntemlerimizle almasını biliriz' dedi ve senedi bize vermedi. Biz de oradan ayrıldık ve arkadaşlarımla yurdu bırakarak eve çıktım. Öğrencinin velisi zengin ise bu çocuklara yönelik özel bir terapi uygulanırdı. Bu öğrencilerin odaları tek kişiye kadar indirilebildiği gibi, yurt müdürü, belletmenler bu öğrencilerin giriş çıkış saatlerine dahi karışmazlardı. Ben yurtta kaldığım birkaç ay sonrası yaz dönemine girdik. Dönüşümde beni gözlemlediklerini ve olumlu olarak gördükleri için yurtta belletmenlerin sorumlusu olarak bulunan Orhan isimli kişi bana belletmenlik teklif etti.16-17 kişilik bir öğrenci grubunun abisi olmamı istedi. Ben bunu kabul etmedim. Ancak 'yapmak zorundasın' diyerek beni zorladı ve bir şekilde yapmak zorunda kaldım.'
Yurttaki belletmenler olarak, üst düzey 'abiler' geldiğinde bütün yurdu toplayıp sohbet yaptırdıklarını anlatan S.S., 'Bu şahısların yaptıkları sohbetlere katılmak zorunluydu. Katılmayanlar olduğu durumlarda bu öğrenciler yurttan atılmak ve senetlerinin verilmemesi şeklinde tehdit ediyorlardı. Çok iyi olan belletmenlerin Amerika'ya dil öğrenmeye gönderileceği, hocaefendi ile birebir tanışma fırsatı olacağı, kamu kurumlarında üst düzey yerlere getirileceğimiz, okulu bitirdiğimizde istediğimiz yere gelebileceğimiz şeklinde vaatlerle gözümüzü boyuyorlardı. Hatta bu şekilde yapılarak kamu kurumlarına yerleştirilen kişileri de örnek olarak gösteriyorlardı' dedi. Belletmenlik yaptığı dönemde çok şeyi öğrendiğini anlatan S.S. ifadesini şöyle sürdürdü:
'Dediklerini yapsaydım, üst düzey pozisyonlara gelmemem için hiçbir neden yoktu. Belletmenlik yaptığım süre içerisinde, ben hep sorgulayıcı pozisyondaydım. Ondan dolayı beni pek sevmezlerdi. Bana 'söylediklerimizi yapacaksınız, itaat edeceksin' derlerdi. Ben de tam tersini yaptığım için uyuşamazdık. Öğrenciler arasında PKK sempatizanı olarak gördüğüm, ellerinde PKK kolyeleri ile gezen kişileri yurt idaresine bildiriyordum. Bu konu üzerine beni uyarmaya başladılar. 'Onların düşüncelerini düzelteceksin' dediler. Yalnız böyle söylemelerine rağmen bu öğrenciler herkesten daha düşük ücretlere yurtta kalıyorlardı, bu öğrencilere burs veriliyorlardı. Daha iyi davranılıyordu. Böylelikle düşünceleri değiştirileceği söyleniyordu. Ancak herhangi bir değişme görmedim.'
Ablalara, 'Fetullah Gülen gay mi?' diye sormuşlar
Erzurum'da görülen FETÖ/PDY davasında cemaat yurtlarında kalan ve ıslak imzalı senetleri iade edilmediği için bilgi sahibi olarak dinlenen üniversite öğrencilerinin ifadeleri de, iddianamede delil oldu. Bilgi sahibi olarak ifadesi alınan Kimya Mühendisliği bölümü öğrencisi R.K., 'Fetullah Gülen'in hayatı ve hizmet harekatını övgü ile anlatırlardı. Bir keresinde birisi, 'Fetullah Gülen neden evlenmedi, gay mi?' diye sordu. Ablalardan biri Fetullah Gülen'in bir hanımla tam evlenecekken rüyasında Peygamberi gördüğünü ve Peygamber Efendimizin sırtını döndüğünü ve bundan dolayı evlenmediğini anlattı' dedi.
Erzurum'da FETÖ/PDY soruşturması sürdürülürken 13 Ağustos 2015 günü Erzurum Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'ni arayan kimlik ve telefon bilgilerinin gizli kalmasını isteyen bir kişi, 'Örgütün okullarına ve dershanelerine son zamanda yaptığınız operasyondan dolayı bu okullarda bulunan laptop ve hard diskleri M.H.Y.'ın evine sakladılar. Bu hard disklerde tüm para transferleri, kaçırılan vergilerle ilgili kayıtlar mevcut' dedi. İhbar üzerine M.H.Y.'nin evinde yapılan aramada bir çok bilgi ve belge ele geçirildi. M.H.Y.'nin evinde, yurtta kalan öğrencilere ait olan ve sahiplerine iade edilmeyen 241 senet bulundu. Senetlerde ıslak imzaları bulunan öğrencilerin soruşturma kapsamında bilgi sahibi olarak ifadesine başvuruldu.
2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan bir çok davada bilgi sahibi olarak ifadeleri alınan üniversite öğrencilerinin anlatımları delil oldu. Bu ifadeler son olarak FETÖ/PDY terör örgütünün okul-yurt yapılanmasını sağladığı gerekçesiyle Aziziye İnşaat şirketinin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı tutuklu Yaşar K.'nın 22 yıla kadar hapis cezası istenen 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede yeraldı.
FETÖ yurtlarında kalan kız öğrenci R.K. Atatürk Üniversitesi Kimya Mühendisliği bölümünü kazandıktan sonra Erzurum'a geldiğini anlattı. Kredi Yurtlar Kurumu'na ait yurtların listesinde adı çıkmayınca 1 yıl Gülen cemaatine ait evde kaldığını ifade eden R.K., daha sonra cemaate ait İffet Kız Yurduna aylık 400 TL'den 10 aylık süre için 4 bin TL'ye kalmaya karar verdiğini bildirdi. Senedi borcu bitmesine rağmen geri iade etmediklerine işaret eden R.K., cemaat yurtları ile ilgili şu bilgileri verdi:
'Yurt içerisinde müdüriyet bölümünün karşısında bulunan büyük bir salon vardı. Burada haftanın bir günü muhakkak sohbet olurdu. Bazen dışarıdan ablalar gelirdi, bazen de yurtta bulunan ablaların yaptığı sohbet toplantılarına katılmak mecburiydi. Sohbetin içeriğinde Fetullah Gülen'in hayatı ve hizmet dedikleri şeyleri övgü ile anlatırlardı. Bir keresinde birisi 'Fetullah Gülen neden evlenmedi, gay mi?' diye sorduğunda ablalardan biri 'kesinlikle bu iddia doğru değil' dedi. Fetullah Gülen'in rüyasında bir hanımla tam evlenecekken Peygamberimizi gördüğünü ve Peygamber Efendimizin sırtını döndüğünü ve bundan dolayı Fetullah Gülen'in evlenmediğini anlattı. Toplantılarda Fetullah Gülen'in video kasetlerini izletirlerdi. Ben anlamazdım çünkü hep ağlıyordu, zorunlu olduğu için katılıyordum. Yurtlarda kalan herkesten para alırlardı. Gül isimli bir bayanın o yurtta belletmenlik yaptığını ve çatı katında kaldığını biliyorum. Kendilerini sevmem, sevmedim de... Çünkü bunlar dini istismar ederek, insanların zaafını bularak haksız kazanç elde ettiklerini düşünüyorum. Bu yapı içerisinde menfaati için bulunan herkesten nefret ediyorum. İffet yurdunun bir hayırsever tarafından bağış yapıldığını ve kızının sürekli olarak gelip gittiğini söylüyorlardı, ancak gerçek bu değilmiş. Bu tarz hikayeler istismar amaçlı anlatılıyordu.'
FETÖ SANIĞI HAMİLE BAYAN'A DOĞUM TAHLİYESİ
Öte yandan yine Erzurum'da yaşanan diğer olayda, Erzurum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde FETÖ/PDY terör örgütüne üye olmak suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemi ile tutuklu yargılanan Fatma G., doğumuna 1 hafta kaldığı için tahliye edildi.
30 Haziran'daki gelişmeye göre, Erzurum'daki FETÖ'ye ait Hadise Kız Yurdunda 2013- 2014 yıllarında müdürlük yapan Fatma G., FETÖ/PDY soruşturması kapsamında eşi ile birlikte tutuklandı. Fatma G. hakkında 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemi ile dava açıldı. 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianamede Fatma G.'nin, örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock'u kullandığına yer verildi.
Erzurum 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen ilk duruşmaya tutuklu sanık Fatma G. Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile Balıkesir L Tipi Cezaevi'nden bağlandı. Örgütle bağlantısı olmadığını savunan Fatma G., ByLock programını kullanmadığını ileri sürdü. Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesini 2008 yılında kazandığı için Erzurum'a geldiğini anlatan Fatma G., 26 Aralık 2013'de Hadise Kız Yurdu'nda müdür olarak işe başladığını belirtti. Bir yıl kadar müdürlük görevi yaptığını belirten Fatma G., şunları söyledi:
'Ben vatanımın, milletimin birlik ve beraberliğini tehdit eden tüm terör örgütlerini, hain darbe girişimini lanetliyorum. O tarihte bu yurdun FETÖ'ye ait olduğunu bilmiyordum. Evlendim ve eşim başka şehirde çalıştığı için kendi isteğimle 2014 yılı Eylül ayında işten ayrıldım. Görev yaptığım sürede yurtta Fetullah Gülen'in kitapları okunup veya videoları izlenip toplantılar yapılmadı. 23 aylık bir kız çocuğum var, 9 aylık da hamileyim. Bebeğim 50 gün cezaevinde benimle kaldı, çocuğumu cezaevi şartları ve hamile olmam nedeniyle bir hafta önce kayınvalideme bakması için verdim. 1 hafta sonra sezaryen ile doğum yapacağım.'
Mahkeme heyeti, Fatma G.'nin eşinin Kars Cezaevi'nde tutuklu bulunması, 23 aylık çocuğu ve 9 aylık hamile olması, orantılılık ilkesi uyarınca ileride telafisi zor zararlara yol açmamak amacıyla ve tutuklanmanın tedbir oluşu, bu tedbirden elde edilmek istenen maksadın adli kontrol hükümleri ile de sağlanacağı anlaşıldığından tahliyesine karar verdi. Heyet, Fatma G.'nin yurt dışı yasağı ve Pazartesi ile Cuma günleri imza verme koşulu ile tutuksuz yargılanmasını kararlaştırdı.
(02 Temmuz 2017, 10:48)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: