Ordu'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin soruşturma kapsamında ik ayrı davada 13 sanığın yargılanmasına başlandı.
03.06.2017 19:15 Ordu'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) ilişkin soruşturma kapsamında iki ayrı davada 13 sanığın yargılanmasına başlandı.
1) 10 SANIKLI DAVA
30 Mayıs'ta Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanıklar ile yakınları ve avukatları katıldı.
Tutuklu sanık A.Ç, savunmasında, örgüte ait sendikanın Fatsa ilçe temsilcisi olduğu iddiasını kabul etmedi.
Kardeşi S.V ile hakim karşısına çıkan tutuklu sanıklardan İ.V, Bank Asya'nın kapatılmaması için protestoya katıldığı iddiasının doğru olmadığını öne sürerek, "Tanık olarak protestoya katıldığım yönünde beyan verilmiş. Bahsedilen tarihte bakkalda çalışıyordum. Bank Asya'nın Fatsa Şubesi iş yerime yakındı. O esnada bir kalabalık gördüm ve merak ettim. Maksadım bankadaki paramı çekmekti. Eyleme veya protestoya katılmak amacım değildi." şeklinde savunma yaptı.
S.V de Bank Asya'yı savunmak amacıyla protestoya katıldığı yönündeki beyana ilişkin, "Abimin 'banka kapatılıyor' demesi üzerine bankada bulunan paramı çekmek üzere oraya gittim. Bu sırada oradaki bir kişi Türk bayrağını bana uzattı ve 'tutar mısın' dedi. Ben de gayri ihtiyari bayrağı aldım ancak bu protesto amaçlı değildi." diye konuştu.
Öğretmenlikten ihraç edilen tutuklu İ.M de 25 yıl boyunca Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenliği yaptığını söyledi.
Birkaç defa kandil gibi önemli günlerde tamamen dini içerikli sohbet verdiğini anlatan sanık, Fatsa'da "ilçe abisi" olarak görev aldığı yönündeki beyanı reddetti.
Üniversite öğrencisi 23 yaşındaki M.Ş.A da "ByLock" kullanıcısı olduğu ve örgütün elebaşı Fetullah Gülen'e ait kitapların evinde bulunduğu iddiasıyla savunma verdi.
Açıktan üniversiteyi okuduğu sırada İstanbul'da yapıya ait evlerde kaldığını ifade eden sanık, "Kalacak başka yerim yoktu. 2014 yılında ilk kez orada kalmaya başladım. Maksadım derslere çalışıp sınava girip kendi evime dönmekti. Bu evlerde iki sene içerisinde toplamda 4 ay kalmışımdır." dedi.
Evinde yapılan aramada Gülen'e ait kitap ve dergi bulunduğunu aktaran M.Ş.A, söz konusu dergi ve kitapları öğretmenlerin kendilerine hediye ettiğini kaydetti.
M.Ş.A, örgütün gizli haberleşme programı "ByLock"u kullanmadığını ileri sürerek, "Bu hattı öğrencilikte kaldığım evde bir başka öğrencinin talebi üzerine aldım. Bu hattı belirttiğim şahıs kullandı." şeklinde konuştu.
Tutuklu R.Y de yapıya ait etüt merkezinde müdür olarak görev yaptığını ve o dönemde terör örgütü faaliyetine ilişkin herhangi bir şey görmediği savundu. Sanık, tanıkların, "Akkuş ilçe abisidir, bize bluetooth aracılığıyla ByLock programından bahseden ve yükleyen kişidir." şeklindeki beyanlarının doğru olmadığını iddia etti.
Tutuklu sanıklar G.A, H.A, A.A ve H.H de üstlerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
Mahkeme heyeti, İ.V ile S.V'nin tahliyesine, diğer sanıkların ise tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
2) 3 SANIKLI DAVA
1 Haziran'da Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanıklar ile yakınları ve avukatları katıldı.
Meslekten ihraç edilen eski polis memuru M.P, örgütün gizli haberleşme programı Bylock'u turuncu yoğunlukta kullandığı iddialarını kabul etmeyerek, "Gizli bir şekilde hiçbir programı kullanmadım. Kakao Talk isimli programı kullandım. Yurt dışında çalıştığım dönemde tanıştığım kişilerle görüşmek üzere kurdum ancak kısa bir süre sonra kaldırdım." dedi.
Sanık A.Ö. ise Aktif Eğitimciler Sendikası'na üye olduğunu ancak mesleği nedeniyle bu üyeliğini gerçekleştirdiğini belirterek, bir dönem Zaman gazetesi abonesi olduğunu ifade etti. A.Ö, 2013 yılında birkaç ay sohbetlere katıldığını aktararak, hakkındaki "ByLock" tespitini ise kabul etmedi.
Ordu'nun "akademi abisi"
Örgütün "il akademi abisi" olduğu iddia edilen eski öğretim görevlisi V.T, suçlamaları kabul etmeyerek, örgüte ait hiçbir haberleşme programını kullanmadığı iddiasında bulundu. V.T, emniyet mensuplarından da sorumlu imam olduğu yönündeki bilgiyi ise ilk kez duyduğunu, tanık beyanlarının da gerçeği yansıtmadığını savundu.
Tanık A.M.V. ise kapatılan Anafen derhanesinde kayıt memuru olarak çalıştığını belirterek, "Dershanede çalışanlar kendisini 'abilerdendir' derdi. Dershanedeki sohbetlere de katılıyordu. Çocuğunun askeri liseye girmesi için önce bizim dershanedeki ismini değiştirdi. Sonra da çocuğunu başka bir dershaneye kaydettirdi." diye konuştu.
Tanık M.E.K. ise 2013 yılının yaz aylarında katıldığı sohbet toplantılarında sanığı gördüğüne işaret ederek, "Kendisi de o toplantının bulunduğu yere gelip kontrol ederdi. Ona hürmet ve saygı gösterilirdi. Bunun sebebi de kanımca cemaat içerisinde bulunduğu konumdu." ifadesini kullandı.
Tanıklardan M.K. da sanığın daveti üzerine 5-6 kez sohbetlere gittiğini söyledi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.
(03 Haziran 2017, 19:15)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: