İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'nün finans yapılanmasına yönelik Kaynak Holding bünyesinde bulunan İsim Tescil İnternet Teknolojileri isimli şirketle ilgili fezleke hazırladı ve Basşavcılığa gönderdi. 32 şüpheli hakkında hazırlanan fezlekede 1 numaralı şüpheli Bulgaristan tarafından iade edilen İsim Tescil firmasının sahibi olan FETÖ imamı Abdullah Büyük oldu. Büyük'ün 'Ferhat Tunalı' kod ismini kullandığı belirlenirken, firmanın Türkiye'de ilk 5'e girdiği, firmada 'himmet' toplantıları yapıldığı kaydedildi. Fezlekede, şirketin isminin Ferhat Bilgisayar Sistemleri (FBS) olarak da geçtiği ancak orijinal isminin Fetullah Bilgisayar Sistemleri olduğu tespitinde bulunuldu. İnternet alan adı konusunda 'İsim Tescil' firması üzerinden, kişi ve kurumlara ait tam 600 bin hesap bilgisinin, Pensilvanya'ya aktarıldığı ortaya çıktı.
20.05.2017 16:25 İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı FETÖ'nün finans yapılanmasına yönelik Kaynak Holding bünyesinde bulunan İsim Tescil İnternet Teknolojileri isimli şirketle ilgili fezleke hazırladı.
17 Mayıs'taki gelişmeye göre, Başsavcı Fehmi Tosun tarafından onaylanan fezleke İstanbul Cumhuriyet Basşavcılığı'na gönderildi. 32 şüpheli hakkında hazırlanan fezlekede 1 numaralı şüpheli Bulgaristan tarafından iade edilen İsim Tescil firmasının sahibi olan FETÖ imamı Abdullah Büyük oldu. Büyük'ün 'Ferhat Tunalı' kod ismini kullandığı belirlenirken, firmanın Türkiye'de ilk 5'e girdiği belirlendi. Fezlekede, şirketin isminin Ferhat Bilgisayar Sistemleri (FBS) olarak da geçtiği ancak orijinal isminin Fetullah Bilgisayar Sistemleri olduğu tespitinde bulundu.
TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜĞÜ OLDU
Fezlekeye göre, 2006-2007 yıllarında mütevazı çapta olan şirket, 2010'dan sonra dikkat çekici bir hızla büyüdü ve Türkiye'nin en büyük alan adı firması durumuna geldi. Kayıt ettirdiği alan adı sayısı yaklaşık 600.000'i buldu.
MAHREM BİLGİLER FETÖ ARŞİVİNE
Firma 600 bin web sitesinin sahibi ve yöneticilerine ait kimlik, banka hesap bilgileri gibi özel bilgileri örgütün talimatları ve menfaatleri doğrultusunda kullanıldı. Tüm bilgiler ABD ve KKTC'deki paravan şirketler aracılığıyla Pensilvanya'daki bilgi havuzuna aktarıldı.
FUAT AVNİ'YE BİLGİLER BÖYLE AKTI
Fezlekede şirketin emniyete depolama hizmeti verdiğinde, emniyet içerisinde yapılacak operasyonların tümünden de haberdar olduğu, bu bilgilerin Fuat Avni olarak bilinen kişi ya da birime ulaştırıldığı değerlendirilmesi yapıldı.
PARA AKLAMA NOKTASI
Fezlekede, şirket sunucularının yurt dışında olduğu, bu nedenle firmanın örgütün para aklama noktası haline getirildiği, 'himmetlerin' de bu yolla sağlandığı belirtildi. Salı ve çarşamba günleri toplanan mütevelli heyetinin örgüte finansal kaynak sağlamak için himmet toplantısı yaparken 1 Eylül 2015'te suçüstü yakalandığı vurgulandı. İsim tescil şirketinin Türkiye'de elde ettiği geliri KKTC ve ABD'deki paravan şirketlere gönderdiği ve bu paraların örgüte aktarıldığı MASAK tarafından belirlendi.
KKTC ÜZERİNDEN PENSİLVANYA'YA
Soruşturma kapsamında firma çalışanı Ertuğrul kod isimli gizli tanığın da ifadesi alındı. Ertuğrul ifadesinde, Abdullah Büyük'ün 'Ferhat Tunalı' ve bazen 'Zeki Yıldız', 'kod ismini kullandığını, şirketin yıllık cirosunun 15-20 milyon TL arasında değiştiğini söyledi. Şirketin KKTC üzerinden devleti her yıl ortalama 4 Milyon TL zarara soktuğunu söyleyen gizli tanık, 'Bu miktar muhtemelen K.K.T.C yurtdışı ayağı üzerinden örgütün üst aklı olan Fetullah Gülen'e ya da onun finansını yürüten kişilere aktarılmaktadır' dedi.
Kaynak Holding'e yönelik 2015'te başlayan soruşturma kapsamında, söz konusu şirkete de o tarihte kayyum atanmıştı.
'2006-2007'DE MÜŞTERİ ARARKEN, 2010'DAN SONRA HIZLA BÜYÜDÜ'
Fetullahçı terör örgütünün, cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, devlet otoritesini yıkmak veya ele geçirmek, devletin iç ve dış güvenliğini kamu düzenini bozmak amacıyla kurulmuş silahlı terör örgütü olduğu belirtilen fezlekede, şüpheli Abdullah Büyük'ün sahibi olduğu İsim Tescil firmasının 2006-2007 yıllarında, MSN messenger üzerinden müşteri desteği sağlarken, 2010 yılından itibaren dikkati çekici şekilde hızla büyümeye başladığı ve Türkiye'nin en büyük alan adı firması durumuna geldiğine dikkat çekildi.
'CEP TELEFONLARI HİMMET TOPLANTILARININ YAPILDIĞI SALONA ALINMADI'
Fezlekede, İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'ye 1 Eylül 2015 tarihinde düzenlenen operasyonda, örgütün mütevelli heyetlerinden birisinin himmet toplantısı yaparken suçüstü yakalandığı anlatıldı. Abdullah Büyük'ün başkanlığında İsim Tescil şirketinde her hafta salı ve çarşamba günleri toplanan bu mütevelli heyetinin, örgüte finansal kaynak sağlamak için Zaman, Bugün ve Meydan gazete aboneliği, himmet parası, öğrenci bursları, kurban paraları adları altında toplanacak paraların organizasyonunu yaptığı belirtilen fezlekede, şüphelilerin toplantı öncesinde bütün cep telefonlarını toplantı salonunun dışına bıraktıkları kaydedildi. Şüphelilerin ifadelerinde toplantının ticari bir toplantı olduğunu iddia ettikleri aktarılan fezlekede, 'Hiçbir ticari toplantıda cep telefonları dışarıda bırakılmayacağını esasında kendileri de bilmektedirler. Ancak üç maymunu oynamak bu örgütün üyelerine terörist başının talimatı olduğundan buna riayet etmek görev kabul edilmektedir' denildi.
Şüphelilerin silahlı terör örgütü olduğu sabit olan FETÖ/PDY isimli örgütün üyesi oldukları aktarılan fezlekede, şüphelilerin bu örgütün emir ve talimatlarıyla hareket ederek örgüte insan ve para kaynağı sağlamak maksadıyla şirketler kurdukları, bu şirketler aracılığıyla finans temin ettikleri, bu iş ve işlemler yapılırken gizli, sistematik ve organize hareket ettikleri, operasyon sırasında, ifadeler ve sorgu aşamasında da örgütsel tavırlar sergiledikleri aktarıldı.
'Abdullah Büyük, Örgütün Bilgi Arşivinin Önemli Elemanlarından'
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) adına faaliyette bulunduğu gerekçesiyle kayyum atanan İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'de örgüte 'himmet' adı altında finansal destek sağlamak için toplantı yapmak üzere bir araya geldikleri iddia edilen şüphelilere yönelik hazırlanan fezlekede, örgütün üst düzey yöneticisi olduğu öne sürülen Abdullah Büyük ile ilgili çarpıcı detaylara yer verildi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü, Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu savcısı Hüseyin Önelge tarafından hazırlanan fezlekede, soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra adli kontrol kararıyla serbest bırakılan ve daha sonra kaçtığı Bulgaristan tarafından sığınma talebi reddedilerek Türkiye'ye iade edilen Abdullah Büyük'ün örgüt içindeki faaliyetleri anlatıldı.
Fezlekede, Büyük'ün İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ, KKTC'de faaliyet gösteren FBS İnternet Teknolojileri Uluslararası İşletme Şirketi ve ABD'de bulunan FBS INC şirketinin yetkilisi olduğu anlatıldı.
KKTC'de ve ABD'de kurulu görünen iki firmanın paravan firmalar olduğu kaydedilen fezlekede, Büyük'ün de bu firmaları vergi kaçakçılığında ve yurt dışına para transferi amaçlı kullandığının, vergi denetmenlerinin incelemesi sonucunda tespit edildiği vurgulandı.
Mütevelli heyetine başkanlık etmiş
Abdullah Büyük'ün İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ unvanlı firmada, periyodik olarak toplanan mütevelli heyetine başkanlık ettiği aktarılan fezlekede, 'Mütevelli heyetindeki toplantılarda örgüte finans toplama faaliyetleri yürütmüş, bu faaliyetleri mütevelli heyeti üyeleri ve şirketinde çalışmadığı halde sigortalı gösterdiği hizmet elemanları ile birlikte organize ederek elde ettiği paraları örgüte aktarmıştır. Yine yetkilisi olduğu şirketler üzerinden yurt dışı para transferleriyle örgüte finans temin ettiği gibi örgüte ait toplanan kurban, himmet, burs ya da abonelik paralarının sisteme sokulmasında şirketini aracı olarak kullanmış ya da kullandırmıştır.' ifadelerine yer verildi.
Fezlekede, şüpheli Büyük'ün duruma göre 'Ferhat Tunalı, Zeki Yıldız ve Metin' gibi isimleri kullandığı belirtilerek, sosyal medyada da Ferhat Tunalı ismiyle hesabının bulunduğu, buradan örgütün tüm paylaşımlarını yaptığı gibi diğer örgüt üyelerinin terörist başı Fetullah Gülen, Bank Asya, Zaman Gazetesi, hizmet hareketi ile ilgili yazılarını da beğenerek paylaştığı anlatıldı.
Büyük'ün soruşturma kapsamında 1 Eylül 2015 tarihinde yapılan ilk operasyonun ardından, adli kontrol ile serbest kaldıktan sonra bir süre Türkiye'de 'Zeki Yıldız' ismini kullanarak diğer örgüt üyelerince saklandığı belirtilen fezlekede, kendisine başta Ercan Babacan, Murat Büyük, Gülşen Kaya, Hikmet Çelik ve Coşkun Can olmak üzere örgüt üyelerince bilgi akışının sağlandığı ifade edildi.
Siyasi partiye üye yapılmaya çalışarak iadesi engellenmek istenmiş
Fezlekede, Büyük hakkında yurt dışına çıkma yasağı bulunmasına rağmen, illegal yollardan Bulgaristan'a kaçtığı ve iltica etmeye çalıştığı belirtilerek, şunlar kaydedildi:
'Ancak 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Bulgaristan yetkili makamlarınca ülkemize iade edilmiştir. Bulgaristan'da bulunduğu sırada ilk yakalanmasında Bulgaristan yetkili makamlarından iadesi talep edildiğinde Ercan Babacan, Gülşen Kaya, Murat Büyük başta olmak üzere örgütün önemli ve yetkili yöneticilerinden olan şüphelinin iadesinin engellenmesi için yoğun çaba harcadıkları hakimlik kararıyla yapılan telefon dinlemelerinden anlaşılmıştır. Bu kapsamda şüphelinin sanki Türkiye'deymiş gibi muhalif bir siyasal partiye üye yapılmak suretiyle, olayın ve suçlamaların sanki siyasi olduğu algısı yaratılarak, Bulgar adli makamlarını yanıltarak iadesinin engellenmeye çalışıldığı belirlenmiştir. Bulgaristan'da bulunduğu süre zarfında işlerini, hem orada kurduğu şirket üzerinden hem de Türkiye'deki diğer şüpheliler vasıtasıyla internet üzerinden yaptığı görüşmelerle yürütmüştür.'
Abdullah Büyük'ün, örgütün üst düzey yöneticilerinden ve önemli finansörlerinden olduğunun kesinlikle sabit olduğu vurgulanan fezlekede, şüphelinin tedbir ve gizliliğe azami riayet ettiği, diğer şüphelilerden Gülşen Kaya ile uzunca süredir birlikte yaşamasına ve müşterek 2 çocuklarının olmasına rağmen, örgütten ve özellikle terörist başından aldığı talimat doğrultusunda resmi evlilik yapmadığı, bunun da manidar olduğu vurgulandı.
Fezlekede, şu bilgilere yer verildi:
'Şüphelinin, sahibi olduğu şirketi örgütün mütevelli heyetinin toplanma merkezi olarak kullandığı, örgütsel kararların alındığı, birden fazla kod adı kullandığı, örgütün sözde imamlarını şirkette çalışmadıkları halde çalışmış gibi işlemler yaptırdığı, şifreli konuşmalarla toplantılar yaptığı, himmet toplantılarını tertip ettiği, örgütün propagandasını yaptığı, Atılım İş Adamları Derneğinin üyesi olduğu, mütevelli heyetinin hem üyesi hem de organizatörü olduğu, örgüte her alanda finans temin ettiği, örgütün bilgi arşivinin önemli elemanlarından olduğu, yaptığı bu işlemler nedeniyle örgütten takdir ve teşekkür belgeleri aldığı hususları dikkate alındığında şüphelinin silahlı terör örgütü olan FETÖ/PDY örgütünün üst düzey yöneticilerinden olduğu, örgüt adına eylemlerde bulunduğu ve örgüte finans temin ettiği hususunda hiç bir tereddüt bulunmamaktadır.'
İmam nikahlı eşi de örgüt adına faaliyette bulunmuş
Büyük'ün gayri resmi eşi Gülşen Kaya'nın da 15 Temmuz hain darbe girişiminden hemen sonra illegal yollarla diğer örgüt yöneticileri ve üyelerinin yaptıkları gibi yurt dışına kaçmak üzere Bulgaristan'a geçtikten sonra Bulgar makamlarınca Türkiye'ye teslim edildiği belirtilen fezlekede, Kaya'nın da hiçbir neden yokken, darbe girişimini yaşadıktan sonra yurt dışına hem de illegal yollardan kaçmasının ise manidar olduğu vurgulandı.
Fezlekede, Gülşen Kaya'nın da örgüt adına eylemlerde bulunduğu ve örgüte finans temin ettiği savunularak, şöyle denildi:
'Şüphelinin örgüt yöneticilerinden Büyük'ün gayri resmi eşi olması, tüm örgütsel faaliyetlerde ona yardımcı olması, eşinin iş yerinde mütevelli toplantıları yaptığı sırada onun da evinde aynı mahiyette toplantılar tertip etmesi, örgütün sözde imamlarını şirkette çalışmadıkları halde çalışıyormuş gibi göstermeleri, şirketten kayıt dışı olarak paralar çekmesi, bu paraların gittiği yeri kimseye bildirmemesi, 15 Temmuz hain darbe girişiminin başarısız olmasından sonra diğer örgüt üyeleri gibi illegal yollarla Bulgaristan'a kaçmaya tevessül etmesi gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde müsnet suçları işlediği hususunda hiç bir tereddüt bulunmamaktadır.'
'İsim Tescil' Firması Üzerinden İstihbarat Arşivi Oluşturulmuş
Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) adına faaliyette bulunduğu gerekçesiyle kayyum atanan İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'nin Üsküdar'daki merkezinde örgüte 'himmet' adı altında finansal destek sağlamak için toplantı yapmak üzere bir araya geldikleri iddia edilen şüphelilere yönelik hazırlanan fezlekede, bu şirketin basit bir iş yeri olarak ticari amaçla kurulmadığı, hizmet verilen tüm şahıs, özel ve kamu kurumlarının bilgi ağının bu şirkette mevcut olduğu belirtildi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosu savcısı Hüseyin Önelge tarafından hazırlanan fezlekede, FETÖ/PDY'nin İsim Tescil isimli firma üzerinden yürüttüğü faaliyetlere ilişkin bilgilere yer verildi.
Fezlekede, bilgi teknolojilerinin çok hızlı bir şekilde geliştiği global dünya düzeninde, FETÖ/PDY'nin bilgiyi elde etme, elde edilen bilginin güvenliğini sağlama noktasında İsim Tescil şirketinin örgütün en önemli yapı taşlarından birisi durumuna geldiği belirtildi.
İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'nin bilişim dünyasındaki adıyla 'İsimtescil.net' şirketinin, ticari hayata FBS Bilişim Çözümleri AŞ. unvanıyla 1998 yılında başladığı ve 2011 yılından itibaren İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ. olarak devam ettiği aktarılan fezlekede, firmanın Türkiye'de dalında faaliyet gösteren ilk büyük 5 şirketten birisi olduğu, faaliyet konusunun da domain (alan adı) ve hosting (sunucu hizmeti) satışı olduğu kaydedildi.
Fezlekede, şirketin faaliyeti itibarıyla bilişim dünyasında önemli bir yeri ve işlem hacmi bulunduğu vurgulanarak, şöyle devam edildi:
'FETÖ/PDY silahlı terör örgütü elemanlarının Türkiye piyasasında çok farklı ve önemli alanlarda şirketler kurarak iş hayatında aktif yer aldıkları, şirketler sayesinde elde ettikleri finansal gücü örgütün kullanımına sundukları artık bilinen bir gerçektir. İsim Tescil şirketine kayyum atandıktan sonra bu şirketle bağlantısı olduğu tespit edilen FBS, Fins, Ölçü, BS, İnforcept, Vizyon, Inseptra ve Omnitel firmalarının faaliyetine bakıldığında Türkiye'de çok sayıda resmi kurum ve özel şirketlere hizmet verdikleri tespit edilmiştir. İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ. firmasının tesadüfen kurulmadığı ve seçilmediği, yapmış olduğu önemli ticari faaliyetlerden anlaşılmaktadır.'
Farklı sektörlerden kişiler bir arada
Fezlekede, İsim Tescil firması ile ilgisi olmayan, faaliyet konuları da değişik sektörlerden insanların bir arada toplantı halinde bulunmasının olağan bir durum olmadığına işaret edilerek, 'Bu şahısların örgüt için bir araya gelen mütevelli heyeti olduğu anlaşılmaktadır. Yine iş yaptıkları sektörler incelendiğinde İsim Tescil ile mütevelli toplantısı dışında bir bağlantılarının da olmadığı barizdir. İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ. unvanlı firmanın, dosya kapsamında yapılan araştırma ve sonrasında, vergi denetmenlerince hazırlanan vergi suçu raporunda ve kayyumlarca hazırlanan raporda ticari faaliyetinden elde ettiği geliri, KKTC ve Amerika'da paravan olarak kurulan şirketler üzerine para transferleri yaptığı, bu yollarla paraların örgüte aktarıldığı da belirlenmiştir.' değerlendirmesi yapıldı.
İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ. firmasının ticari hayatta önemli bir sektörde yer aldığı ifade edilen fezlekede, şunlar aktarıldı:
'Şirket merkezinde mütevelli heyeti toplantıları ve faaliyetleri yapıldığı, örgüt hizmet abilerini bünyesinde barındırdığı ve koruduğu, vergi kaçakçılığı ve yurt dışı para transferleriyle tüm bu sayılanlardan elde ettiği geliri örgüte aktardığı gibi toplanan himmet ve diğer paraların da sisteme sokulmasında önemli rol oynadığı tespit edilmiştir. Ayrıca bu şirket kamu kurumlarına da hizmet vermektedir. Kamudaki kendi elemanları vasıtasıyla işleri aldıktan sonra hizmet vermekten ziyade bir istihbarat arşivi oluşturmaktadır. Bu arşiv ise tehdit ve şantaj dahil örgütün tüm işlemlerinde kullanılmaktadır. Yine Kıbrıs'ın seçilmesi önemlidir. Çünkü buradan tüm Avrupa'ya terör örgütünün lideri ve yetkililerinin talimatları doğrultusunda arşivlenen bilgiler aktarılmaktadır. Aynı şekilde ABD'de bir paravan şirket kurmak suretiyle de terörist başının da burada bulunduğu düşünüldüğünde Pensilvanya'da oluşturulan bilgi havuzuna akışın daha kolay sağlandığı da anlaşılmaktadır.'
'Asıl adı 'Fetullah Bilişim Sistemleri'
FETÖ/PDY'nin uluslararası alanda kullanılan istihbarat örgütü olduğu da düşünüldüğünde bu firmanın öneminin arttığı vurgulanan fezlekede, şunlar kaydedildi:
'Çünkü hizmet verilen tüm şahıs, özel ve kamu kurumlarının bilgi ağı bu şirkette mevcuttur. Bu şirket basit bir iş yeri olarak düşünülerek ticari amaçla kurulmuş değildir. Tedbir ve gizlilik bu silahlı terör örgütünün dolayısıyla da örgüt üyelerinin ve kısmen de sempatizanlarının ruhuna ve damarlarına işlemiştir. Abdullah Büyük esasında ilk şirketini 'Ferhat Tunalı' adına kurmuştur. Abdullah Büyük'ün kod adı olarak 'Ferhat' ismini seçmesi de tesadüf değildir. Çünkü şirketi bu adı ile kurduğu, kısaltma yaptığında FBS olarak adlandırdığı, görünüşte Ferhat Bilişim Sistemleri olarak söylense de esasında şirketin ya da şirketlerin isimlerinin Fetullah Bilişim Sistemleri olduğu belirlenmiştir.
Daha sonra İsim Tescil firmasını kurduktan sonra buraya aktarmıştır. Bu da gösteriyor ki burası örgütün emir ve talimatları doğrultusunda örgütün tüm gizli toplantılarının yapılacağı, kararların alınacağı ve uygulanacağı bir yer olarak düşünülmüş ve o amaçla açılmıştır. Şirkette çalışmadıkları halde sanki orada çalışıyormuş gibi örgütün sözde imamlarının maaşlarının ödenmesi ve sigorta kayıtlarının yapılması da halkın masum duyguları sömürülerek çeşitli adlarda toplamış oldukları yardım paralarının örgütün amaçları doğrultusunda kullanmaktan çekinmediklerini göstermektedir. Esasında bu gizli eylemlerle 15 Temmuz hain darbe girişiminin temelleri de atılmış oluyordu.'
Kurumların bilgileri arşivlenerek Pensilvanya'ya servis edildi
Şüphelilerin silahlı terör örgütü olduğu sabit olan FETÖ/PDY isimli örgütün üyesi oldukları savunulan fezlekede, bu örgütün emir ve talimatlarıyla hareket ederek örgüte insan ve para kaynağı sağlamak maksadıyla şirketler kurdukları, bu şirketler aracılığıyla finans temin ettikleri, bu iş ve işlemler yapılırken gizli, sistematik ve organize hareket ettikleri, operasyon sırasında, ifadeler ve sorgu aşamasında da örgütsel tavırlar sergiledikleri aktarıldı.
Fezlekede, silahlı terör örgütünün emir ve talimatlarıyla kurulan ve işletilen, bu bağlamda bu örgüte sürekli insan ve finans kaynağı temin eden, yine yapısı itibarıyla hosting ve domain satışı yaptıkları özel ve kamu kurumlarının bilgilerinin arşivlenerek başta terörist başının bulunduğu Pensilvanya ve diğer yerlere servis eden, Sulh Ceza Hakimliği kararıyla kayyum ataması yapılan, yetkili ve sahiplerinin de mal varlıkları üzerine tedbir kararı konulan İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ, FİNS Bilişim Hizmetleri Sanayi Ticaret ve Limited Şirketi, Ölçü Bilişim Limited Şirketi, BS Bilgi Teknolojileri AŞ, İsim Tescil Bilişim AŞ, FBS Digital AŞ, FBS Bilişim Çözümleri Limited Şirketi'nin silahlı terör örgütü FETÖ/PDY'ye finans sağladıkları ifade edildi.
Gizli Tanık ifadesi
Fezlekede, beyanı alınan gizli bir tanığın örgütün firmadaki faaliyetlerine ilişkin detaylı anlatımları yer aldı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Kaçakçılık ve Mali Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan fezlekede, beyanına yer verilen gizli tanık 'Mushap', İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'nin Türkiye'nin en büyük isim ve hosting firması olduğunu anlattı.
Türkiye genelinde yaklaşık 300 bine yakın müşterisi, 500 binin üzerinde de domain ve hosting barındıran firmanın bu sektörün lideri olduğunu aktaran gizli tanık, 'Bu şirketin yeri Üsküdar Bulgurlu'da olup, kamuoyunda FETÖ örgütü olarak bilinen Paralel Yapının İstanbul'u eyalet eyalet, bölge bölge böldüğü Kadıköy, Üsküdar ve Acıbadem bölgelerini kapsayan eyaletin ana finansör firması İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'dir.' ifadelerini kullandı.
Gizli tanık 'Mushap', her haftanın salı günleri bu firmada paralel yapı mensuplarının Abdullah Büyük'ün önderliğinde toplantılar yaptıklarını, bu toplantılarda kimin ne kadar kurban ve burs parası vereceği, Zaman ve Bugün gazetelerinin abone sayılarının artırılması, üye bulunması gibi konuların karara bağlandığını, Amerika'dan bizzat Fetullah Gülen'in ses ya da görüntülü videolarının izlendiğini kaydetti.
'Birçok kişinin özel bilgileri firma aracılığıyla kontrol edilmektedir'
Firmanın, domain ve hosting sektöründe Türkiye lideri olduğunu belirten gizli tanık, şu bilgileri verdi:
'Malum paralel yapı operasyonlarından önce, kaymakamlıklar, belediyeler gibi birçok kamu ve kuruluşları bu firmadan hosting hizmeti almaktaydı. Teknik yönden bu şu anlama gelmektedir. Herhangi bir kaymakamlık mailleri, mail ortamında yapılan tüm yazışmalar bu firmanın sunucuları vasıtasıyla yapıldığından istenilen mailler okunabiliyor ve bir örneği halen paralel yapı mensuplarınca saklanmaktadır. Gerekli olduğunda da istihbari amaçlı örgüt tarafından kullanıldığına neredeyse eminim. Hatta basından ABD'de kurulduğunu duyduğum FETÖ örgütünün istihbarat ofisine bu mailerin anında ulaştırıldığını da düşünmekteyim. Bugün basında ' Fuat Avni' diye bilinen bu örgütün sosyal sayfa fenomeninin de bilgi kaynağı olarak altyapı oluşturmaktadır. 300 bin olan müşterilerinin, 500 bin sayısı ile aldığı bilişim hizmetlerinden dolayı birçok kişinin özel yazışmaları, özel bilgileri, şirket sırları da bu örgüt tarafından bu firma aracılığıyla kontrol edilmektedir. Hatta araştırılırsa bilişim hizmeti alan bu şirketlerin mali olarak himmet parası adı altında bir ödemeleri var ise kesinlikle özel maillerden elde ettikleri bilgilerin şantaj olarak gösterilerek elde edildiğini bu şirkette geçirdiğim çalışma sürecinden ve gördüklerimden değerlendirmekteyim.'
Gizli tanık, mütevelli heyetine giren kişilerin dindar olmasının çok önemli olmadığını vurgulayarak, 'Toplantıya başlarken bir kutu koyulur. Buraya içinden gelen 100-200 lira civarında para hayır olarak toplanır. Her hafta çetele tutarlar kimin ne kadar nafile ibadet ettiğini belirlerlerdi. Mesela Ferhat Tunalı ismini kullanan Abdullah Büyük'ün, Fetullah Gülen'den gelen talimatla toplu bir şekilde hareket edilerek Twitter da 'dersanemi kapatmayın' şeklinde tweetler atılması bu toplantılarda alınan kararlardan birisidir.' ifadelerini kullandı.
Bu toplantılarda, 17-25 Aralık'la ilgili bir veya iki basımlık siyasi içerikli bir mecmua bastırdıklarını anlatan gizli tanık, bu gazetenin Türkiye genelinde gizli bir şekilde tüm mütevelli heyetine dağıtıldığını kaydetti.
Gizli tanık 'Mushap', 7 Haziran'daki seçimlerde mütevelli heyetleri toplantılarında imamların iktidara yönelik suçlayıcı söylemlerde bulunduğunu belirterek, 'Muhalefet partililerin Zaman gazetesi okuyarak sohbetlere katıldıklarını, Cihan Haber Ajansı'ndan imamlara basın kartı çıkartılarak seçimlerde CHP ve HDP sandıklarında resmen görev alınmasının sağlanacağını söylediler. Bu toplantıda Fetullah Gülen'in videosunda Cumhurbaşkanına 'Yezid' diyordu. 'Yezidi iktidar etmemek için batıda CHP'ye, doğuda HDP'ye oy verilmesini' bizzat Fetullah Gülen videoda söyledi. Ben bu videoları defalarca o heyette izledim. Ancak MHP'ye giderek aynı talepte, imamlar bulunduklarında, bu HDP'ye oy verme konusunda MHP tabanı ile anlaşamadıkları için toplantılarda artık MHP'ye de hakaret edilmeye başlanmıştı.' bilgisini verdi.
'Mütevelli toplantıları tüm Türkiye'de salı günleri yapılır'
Mütevelli heyet toplantılarının tüm Türkiye'de salı günleri yapıldığını kaydeden gizli tanık 'Mushap', 'Bir kişi mütevelli heyetine yeni giriyorsa ona seccade, cübbe, tespih, Kur'an-ı Kerim hediye edilir. Eğer katılan kişi çok büyük bir iş adamı ise o kişiye verilen seccade tespih, takkenin Fetullah Gülen'den geldiği ve bizzat onun tarafından hediye edildiği söylenir ki bu örgüt içi bir ritüeldir.' ifadelerini kullandı.
Gizli tanık, mütevelli heyetleri programının çok sıkı olan ve sürekli devamlılık isteyen bir yapı olduğunu belirterek, 'Bu toplantılara 'anneniz, babanız aynı anda ölmediği sürece gelmek zorundasınız' derler. Bu talimatın bizzat Fetullah Gülen tarafından verildiği aktarılır. Mütevelli heyetine yükseltilen kişiye burada artık sorumluluklar verilir. Burada da başarılı olan kişilerin de daha üst sınıf mütevelli sınıfına geçerek yeni iş imkanları ve güçlü olarak şirketlerle ticaret yapması yani büyümesi sağlanır. Buradaki başarıların da devam etmesi durumunda kişinin sonu gelmeyecek bir zenginlik ve ferah ortamı sağlayarak bu kişiler cemaatin kasası haline gelmektedir.' dedi.
Örgütte hiçbir mütevellinin imamlık vasfına geçemediğini ve yönetici olamadığını anlatan gizli tanık, 'Zaten manevi açıdan çok iyi derecede olsalar bile ekonomik durumu iyi değilse mütevelli olamayacağı gibi özel yetiştirilmemişse örgütte yönetici vasfına getirilmez. İşin özü cemaatin sürekli yeni insanlar kazanarak genişleme çabasının gerçek maksadı dini bir faaliyet olmayıp tamamen maddi kaynaklarını arttırmaktır. Dini faaliyetleri ise insanların sahip oldukları imkanları örgütün amaçlarına yönlendirmek için kullanılan bir araçtan ibarettir.' bilgisini verdi.
Örgütün gizli toplantılarını yaptığı mekanlar
Öte yandan gizli tanık 'Mushap'ın örgütün gizli toplantılarını yaptığı mekanların yerini ve içeriğini anlattığı beyanı da fezlekede yer aldı.
Acıbadem'de bulunan Alperen Öğrenci Yurdu'nun en üst katında toplu şekilde toplantıların yapıldığını anlatan gizli tanık, kurban zamanı eyalete ayrılan bölgeden alınan tüm etlerin burada toplandığını söyledi.
Gizli tanık, örgütün basın yayın üssü olarak nitelendirdiği ve ismini hatırlamadığını belirttiği Külliyede, yurt içi ve yurt dışından öğrenci adı altında getirilen şahıslara profesyonel olarak 'cemaate hizmet imamlığı eğitimi' verildiğini, yetiştirilen kişilerin tekrar yurt içi ve dışında görevlendirildiğini, bu Külliyede yetiştirilen imamların aynı devlet kademesi gibi yurt içi ve yurt dışı tayin atamalarını yaptıklarını anlattı.
Büyük toplantıların organize edilerek örgütün kararlarının alındığı FEM Okulu Kayışdağı'na ilişkin bilgiler de veren gizli tanık, en son dershanelerin kapatılması sırasında yine propaganda amaçlı konuşmalar yapıldığını dile getirerek, 'Bu toplantıda tüm Anadolu yakası heyetleri vardı. Yaklaşık 600 kişilik grupta herkes rastgele boş bulduğu yere oturmaktaydı. Bu konuşma sonrası cemaatte samimi inanan kişiler 'biz hizmet için buradayız, boş verin siyasetçileri bunları konuşmayın' diye tepki gösterdi ve durumun farkına varan benim gibi kişilerin cemaatten ilk kopuşu başlamıştı.' ifadelerini kullandı.
Gizli tanık, İsim Tescil İnternet Teknolojileri AŞ'nin ise aynı şekilde gizli toplantıların, görüşmelerin yapıldığını, güvenli üs olarak görülen binada ortam dinlemesi yaptıklarını, cemaatin finans ayağının burada döndüğünü, himmet adı altındaki toplanan paranın aklandığı bir yer olduğunu aktardı.
Yenisahra'da bulunan TUSKON'a bağlı İş Adamları Derneğinde de himmet toplantılarının yapıldığını belirten gizli tanık, yine Acıbadem'de bulunan 7 öğrenci evinde aynı faaliyetlerin yapıldığını, üs düzey bürokrat, asker, polis, savcıların geldiği toplantılarda ise örgütte güvenilir ailelerin evlerinde buluşma sağlandığını, bu buluşmaların aynı evlerde kesinlikle tekrarlanmadığını, buluşma sırasında ise evin ailesinin toplantı süresince evden ayrıldığını anlattı.
Gizli tanık 'Mushap', bu yerlerin dışında örgütün, bazı otellerde de toplantılar yaptığını belirterek, bu toplantılara ailelerin eşleri ile katıldığını, burada seçilecek toplantı odasının ise kameralı olmamasına dikkat edildiğini kaydetti.
(20 Mayıs 2017, 16:25)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: