Kayseri'de FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Anadolu Hukukçular Derneği (AHUDER) üyesi olduğu iddiasıyla 17 avukatın yargılanmasına devam edildi. Bu sanıklardan biri ifadesinde , 'Cezaevindekiler etkin pişmanlığın ihanet olduğunu, ahiretimizi kaybedeceğimizi söylüyorlar' dedi.
29.04.2017 18:23 Kayseri'de FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Anadolu Hukukçular Derneği (AHUDER) üyesi olduğu iddiasıyla 17 avukatın yargılanmasına devam edildi.
Kayseri'de FETÖ/PDY soruşturması kapsamında Anadolu Hukukçular Derneği (AHUDER) üyesi olduğu iddiasıyla yargılanan 17 avukattan biri olan tutuklu sanık avukat, 'Cezaevindekiler etkin pişmanlığın ihanet olduğunu, ahiretimizi kaybedeceğimizi söylüyorlar' dedi.
28 Nisan'da Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davada Burhaniye Kapalı Cezaevi'nden jandarma eşliğinde getirilen tutuklu sanıklar A.K.G., H.Ö., İ.Y., N.C., Mahmut Aydın. ile tutuksuz sanıklar A.Ö., E.Ç.D., E.B., F.Ö., H.B., H.İ.A., İ.B., K.C., M.S., O.H., S.B. duruşma salonunda, tutuklu sanık S.G. ise Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile hazır bulundu. İkinci kez hakim karşısına çıkan 2'si kadın, 6'sı tutuklu 17 sanığın dinlenmesine devam edildi.
İTİRAFLAR
Etkin pişmanlıktan faydalanmak istediğini belirten sanık avukat Mahmut Aydın. mahkemede şunları söyledi:
'Ben terör örgütü üyesi değilim. Avukat olan ablam F.A. da tutukludur. AHUDER'e üye oldum. A.G., beni oturmalara davet etti. Avukatların ağabeyi M.D. vardı. Beni Sami isimli bir kişi ile tanıştırdı, kod ismiymiş. Oturmalarda FETÖ'nün kitabı okunur, arada bir sadaka toplanırdı. Sohbet imamı 2012 öncesi K.G. idi, 2012 sonrası ise Sadık kod isimli hoca sohbet imamıydı. Sadık isimli o kişi 2014'te ABD'ye davet etti. Fetullah Gülen'i ziyaret ettik. İletişim için Bylock indirdiler. Bylock grubumuz vardı, örgütten talimat gelirdi.'
Sanık Mahmut Aydın., cezaevindeki diğer sanıkların etkin pişmanlığın ihanet olduğunu, ahiretlerini kaybedeceklerini söylediklerini belirterek, '9 aydır cezaevinde bu konuşmalardan psikolojik olarak çöktüm. Ailem parçalandı, bu sanıkların konuşmaları ile benim pişmanlığım kat be kat arttı. Bizi piyon olarak kullanmışlar' dedi.
Aydın savunmasında, 'Kayseri'ye geldiğimde cemaate yakın dernek olan Anadolu Hukukçular Derneği'ne üye oldum. Avukatların ağabeyliğini Mehmet Deveci yapıyordu. Dernekte çeşitli toplantılara katıldım. Burada Fetullah Gülen'in kitapları okunuyor, sadaka toplanıyordu. Eylül ayında burs adı altında para topladılar. Ben de para verdim. Katıldığım sohbetlerin imamlığını 2012 öncesi Kemal Göncü, 2012 sonrasında ise 'Sadık' kod adlı İsmail Çelik yapıyordu. Bu kişi, 2014 yılında beni ABD'ye davet etti. Uçak bileti almaya gittiğimizde, adının Sadık olduğu söylenen kişinin gerçek isminin İsmail Çelik olduğunu gördüm. ABD'de Fetullah Gülen'i ziyaret ettik. Gittiğimizde bizi otele yerleştirdiler. Kimseyle irtibatta olmamamızı istediler. Otelde bir gün kaldıktan sonra bizi Pensilvanya'ya çağırdılar. Girişte ve çıkışta gizlilik olması için ziyaret dönüşü farklı otellerde kaldık. Sonra Türkiye'ye döndüm' dedi.
Kayseri'de birçok kamu kurumunun avukatlığını yaptığını söyleyen Mahmut Aydın savunmasına şöyle devam etti:
'Benim kod adım yok. Ancak, benim dışımda herkesin kod adı vardı. Talimat verenler, biat kültürünün yaşatılmasını istediler. Kayseri'de görülen soruşturmalarla ilgili müdahil olmamızı istediler. İletişim kurmak için de telefonuma ByLock indirdiler. Kod adı Sami olan kişiden hangi davalara gireceğimiz konusunda talimat gelirdi. 2014 yılında Battalgazi Kurumlarının Avukatı Ali Fuat Yıldız ile Ankara'ya gittik. Kayyum atanacak şirketlerle ilgili ne yapılması konusunda bilgi aldım. Mal kaçırmak adına arsa devirleri yapıldı. ABD Washington'da cemaatin okuluna kredi çekildiğinde, tutuklu Halit Gazezoğlu, Necmi Somtaş ve Hamdi Kınaş kredi taksitlerini ödediler. Beni piyon gibi kullandılar.'
Baro seçimleri ile ilgili KHK ile kapatılan Anadolu Hukukçular Derneği'nin faaliyetleri hakkında da bilgi veren sanık Mahmut Aydın, Avukat İmamı Mehmet Deveci'nin, baroda etkin olunmasını istediğini belirterek, 'Deveci, 2008 yılında Baro seçimlerinde Ali Aydın'ın desteklenmesini istedi. Ali Aydın kabul etmiyordu, ancak Süleyman Gürkök tarafından ikna edildi. Seçim çalışmalarında avukatlar birbirlerine zimmetlendi. Kayseri'de Ahmet Zeki Üçok'un yargılandığı Astsubaylar davasına müdahil olunması gerektiği konusunda duyumlarım oldu. 9 aydır tutukluyum. Cezaevinde genel olarak psikolojik baskı yapıyorlar. İtirafçı olan, ahiretini kaybeder dediler. Bildiğim her şeyi anlattım, etkin pişmanlıktan yararlanarak tahliyemi istiyorum' dedi.
Mahkeme heyeti, duruşmaya saat: 14.00'a kadar ara verdi.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Bandırma M Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan S.G, SEGBİS kanalıyla savunma yaptı.
S.G, kendisinin de halen başka bir suçtan tutuklu bulunan eşinin de derneğin kurucu üyeleri olmadıklarını belirtti.
Kendisinin de teklif üzerine derneğin yönetim kuruluna girdiğini dile getiren S.G, derneğin hiçbir illegal çalışma içinde olmadığını ileri sürdü.
S.G, FETÖ şüphelilerinin ifade alma işlemlerine eşinin katıldığını ifade ederek, 'Sahibi olduğumuz hukuk bürosunun vergi mükellefi benim. Bu nedenle vekaletlerde her ikimizin adı yer alıyordu. Ayrıca suçun şahsiliği ilkesi vardır. Ancak ben, eşim tutuklu diye ben de tutuklandım. Eşimin tutuklanması benim için gerekçe yapılmış.' dedi.
Cep telefonu numarasını yaklaşık 10 yıldır kullandığını ancak kurum hatlarının da kendisi adına kayıtlı olduğunu belirten S.G, telefonuna da ByLock yüklemediğini ve kullanmadığını öne sürdü.
S.G'nin avukatı Ersin Köseoğlu'nun, sabahki celsede itirafta bulunan tutuklu sanıklardan Mahmut Aydın'ın ifadesini anımsatarak, 'sanıkların kullanıldıklarını' söylemesi üzerine tutuklu sanık H.Ö tepki göstererek, 'Kendi adına konuşsun. Siz de genelleme yapmayın.' dedi. Bunun üzerine mahkeme başkanı, H.Ö'yü söz verilmeden konuşmaması ve ikili diyaloğa girmemesi için uyardı.
Sanıklardan okunan belgelere ve alınan ifadelere karşı söyleyecekleri olup olmadığı sorulması üzerine söz alan A.K.G, Mahmut Aydın'ın ifadesinin yalan ve iftiralarla dolu olduğunu savundu. Mahmut Aydın'ın bir tercih yaptığını ancak bu tercihi masum insanları karalamak için kullandığını öne sürdü.
H.Ö de Mahmut Aydın'ın ifadesinde söylediği gibi baro seçimi için dernekte toplantı yapmadıklarını, iki ayrı otelde toplantı yapıldığını ve gizli olmadığını anlattı.
Kimsenin kendisine 'baro yönetiminde etkili olun' diye talimat vermediğini dile getiren H.Ö, Sadık isimli biri ile de toplantıya katılmadığını savundu.
H.Ö, hiçbir şirketin vekilliğini yapmadığını, 17-25 Aralık süreci sonrası da hiçbir müvekkilinin gözaltına alınmadığını anlatarak, 'Bank Asya'da hesabım yok. MHP'li olup da yönetimde olan tek kişi benim. Ayrıca Mahmut Aydın büroma çok sık gelir giderdi. Büromdaki internet hattından indirildiği belirlenen ByLock'u da bu yüklemiştir. Kayseri'deki FETÖ şirketlerinin 3 avukatı vardır. Biri A.F.Y, ABD'ye gitti. İkincisi E.H, üçüncüsü de bu soldaki şahsiyettir (Mahmut Aydın). Onlar pastayı yedi, biz buraya geldik.' ifadelerini kullandı.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Mahmut Aydın ve İ.Y'nin tahliyesine karar vererek, eksiklerin tamamlanması için duruşmayı 15 Ağustos'a erteledi.
Paralel yapı-03 Ağustos (2016) 'Kayseri Avukat Yapılanması 17 sanık' davası
(29 Nisan 2017, 18:23)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: