Avrupa Birliği (AB) Komisyonu´nun 14 Ekimde açıklayacağı İlerleme Raporu´nda YARSAV´a yönelik sert eleştiriler yer alıyor. Ulusal galeyan günlerinde olsaydık, ?batılılar içişlerimize ne karışıyor?? itirazından ekmek çıkarabilirdik. Bitti... Bu tür ulusalcılıkta ekmek yok artık. Raporda, HSYK için de bir bahis var: Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya´nın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından meslekten ihraç edildiği hatırlatılıyor ve ?bu orantısız kararın HSYK´nın bağımsızlığı hakkında şüpheler uyandırdığı? dile getiriliyor. Bir eklemede de ben bulunayım: Kenan Evren ve arkadaşları hakkında iddianame hazırlayan Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu da HSYK tarafından ihraç edilmişti. Kayasu, AİHM´de dava açtı, HSYK´yı mahkum ettirdi. Dolayısıyla, bağımsız ve tarafsız bir kurul olan HSYK´nın Kayasu´yu yeniden mesleğe iade etmesi gerekiyordu ki, bunu yapmadı. Bunu yapmadığı gibi, Kayasu´nun avukatlığa dönüş yolunu da tıkadı. Nitekim, ?Eşitlik, ancak eşit insanlar arasında olur? diyen ve dünya tarihinde görülmemiş bir ayrımcılığa imza atan İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, HSYK´nın (AİHM tarafından da mahkum edilmiş) ?hukuk dışı? kararını gerekçe göstererek, Kayasu´nun avukatlık hakkını ?bir kez daha? elinden aldı. Kayasu ve Sarıkaya konusunda aşırı hassas HSYK, bakıyoruz, makamına çağırdığı gazetecileri ?mafya adına? uyaran Bakırköy Cumhuriyet savcısı Ali Çakır hakkında herhangi bir işlem yapmıyor. Eminağaoğlu ise susuyor... Başkanlığını yaptığı illegal kurum adına sürekli ?yargı bağımsızlığı?ndan, hakim ve savcı dokunulmazlığından sözediyor ama Bakırköy Cumhuriyet Savcısı´nın kimi tasarruflarını ve alengirli ilişkilerini hiç görmüyor.
AB´nin ilerleme raporu Yargıdaki Kontrgerillacıları kıvrandırdı
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu´nun 14 Ekimde açıklayacağı İlerleme Raporu´nda YARSAV´a yönelik sert eleştiriler yer alıyor. Ulusal galeyan günlerinde olsaydık, ?batılılar içişlerimize ne karışıyor?? itirazından ekmek çıkarabilirdik. Bitti... Bu tür ulusalcılıkta ekmek yok artık. Raporda, HSYK için de bir bahis var: Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya´nın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından meslekten ihraç edildiği hatırlatılıyor ve ?bu orantısız kararın HSYK´nın bağımsızlığı hakkında şüpheler uyandırdığı? dile getiriliyor. Bir eklemede de ben bulunayım: Kenan Evren ve arkadaşları hakkında iddianame hazırlayan Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu da HSYK tarafından ihraç edilmişti. Kayasu, AİHM´de dava açtı, HSYK´yı mahkum ettirdi. Dolayısıyla, bağımsız ve tarafsız bir kurul olan HSYK´nın Kayasu´yu yenidenmesleğe iade etmesi gerekiyordu ki, bunu yapmadı. Bunu yapmadığı gibi, Kayasu´nun avukatlığa dönüş yolunu da tıkadı. Nitekim, ?Eşitlik, ancak eşit insanlar arasında olur? diyen ve dünya tarihinde görülmemiş bir ayrımcılığa imza atan İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, HSYK´nın (AİHM tarafından da mahkum edilmiş) ?hukuk dışı? kararını gerekçe göstererek, Kayasu´nun avukatlık hakkını ?bir kez daha? elinden aldı. Kayasu ve Sarıkaya konusunda aşırı hassas HSYK, bakıyoruz, makamına çağırdığı gazetecileri ?mafya adına? uyaran Bakırköy Cumhuriyet savcısı Ali Çakır hakkında herhangi bir işlem yapmıyor. Eminağaoğlu ise susuyor... Başkanlığını yaptığı illegal kurum adına sürekli ?yargı bağımsızlığı?ndan, hakim ve savcı dokunulmazlığından sözediyor ama Bakırköy Cumhuriyet Savcısı´nın kimi tasarruflarını ve alengirli ilişkilerini hiç görmüyor.
Değerli Ömer Faruk Eminağaoğlu´na kötü haber... Avrupa Birliği (AB) Komisyonu´nun 14 Ekimde açıklayacağı İlerleme Raporu´nda YARSAV´a yönelik sert eleştiriler yer alıyor... ?Batılılar içişlerimize ne karışıyor?? denilebilir. Dolayısıyla, sözkonusu rapor ciddiye alınmaz, YARSAV´cılar ve yargıya müdahale etmeyi alışkanlık haline getirmiş kesim bildiğini okumaya devam eder. Rapor taslağında, ?Türkiye´de yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı ve yeterliliği hakkındaki endişelerin sürdüğü? belirtiliyor. Eminağaoğlu bunu da ciddiye almayabilir. Başka? Üst düzey yargı ve ordu mensuplarıyla, yargıçlar ve savcılar derneğinin, önemli davalarda ?yargının tarafsızlığını tehlikeye sokabilecek açıklamalarda bulundukları? öne sürülüyor. Ulusal galeyan günlerinde olsaydık, ?batılılar içişlerimize ne karışıyor?? itirazından ekmek çıkarabilirdik. Bitti... Bu tür ulusalcılıkta ekmek yok artık. İçişlerimize de karışacaklar, ?içeri?ye (ve kurumlarımıza) çeki düzen vermemizi de isteyecekler. Bunu isteyebilsinler diye bir ton belgenin altına imza attık. İnönü döneminden beri ha babam belge imzalıyoruz, kendimizi birtakım yükümlülüklerin altına sokuyoruz.
Raporda, HSYK için de bir bahis var: Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya´nın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından meslekten ihraç edildiği hatırlatılıyor ve ?bu orantısız kararın HSYK´nın bağımsızlığı hakkında şüpheler uyandırdığı? dile getiriliyor. Bir eklemede de ben bulunayım: Kenan Evren ve arkadaşları hakkında iddianame hazırlayan Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu da HSYK tarafından ihraç edilmişti. Kayasu, AİHM´de dava açtı, HSYK´yı mahkum ettirdi. Dolayısıyla, bağımsız ve tarafsız bir kurul olan HSYK´nın Kayasu´yu yeniden mesleğe iade etmesi gerekiyordu ki, bunu yapmadı. Bunu yapmadığı gibi, Kayasu´nun avukatlığa dönüş yolunu da tıkadı. Nitekim, ?Eşitlik, ancak eşit insanlar arasında olur? diyen ve dünya tarihinde görülmemiş bir ayrımcılığa imza atan İstanbul Barosu Başkanı Muammer Aydın, HSYK´nın (AİHM tarafından da mahkum edilmiş) ?hukuk dışı? kararını gerekçe göstererek, Kayasu´nun avukatlık hakkını ?bir kez daha? elinden aldı. Kayasu ve Sarıkaya konusunda aşırı hassas HSYK, bakıyoruz, makamına çağırdığı gazetecileri ?mafya adına? uyaran Bakırköy Cumhuriyet savcısı Ali Çakır hakkında herhangi bir işlem yapmıyor. Eminağaoğlu ise susuyor... Başkanlığını yaptığı illegal kurum adına sürekli ?yargı bağımsızlığı?ndan, hakim ve savcı dokunulmazlığından sözediyor ama Bakırköy Cumhuriyet Savcısı´nın kimi tasarruflarını ve alengirli ilişkilerini hiç görmüyor.
İlerleme Raporu´nda, ?Hükümetin Ağustos ayında onay verdiği yargı reformu stratejisini herkesin görüşü alınarak hazırlanması ve doğru yönde reformlar içermesi nedeniyle memnuniyetle karşıladığı? hususu da dile getiriliyor. Eminağaoğlu ve benzerleri bundan da hoşlanmayacak. İster hoşlansınlar, ister hoşlanmasınlar. Bu reform hayata geçecek. Hoşlansalar da geçecek, hoşlanmasalar da geçecek.
Ergenekon Barosu´na veto: Kayasu avukatlık yapabilecek
13 Kasım 2009: Darbecilerin yargılanması için suç duyurusunda bulunduğu için meslekten men edilen eski savcı Sacit Kayasu, hukuk mücadelesini kazandı. Türkiye Barolar Birliği (TBB), Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi´nin (AİHM) göreve iade kararı verdiği Kayasu´nun, avukatlığa dönmek için yaptığı müracaatını reddeden İstanbul Barosu´nun kararını iptal etti. 12 Eylül darbesinin mimarı Kenan Evren hakkında zamanaşımı dolmadan soruşturma açan Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu, iddianamesinde, İleride başka darbelerin olmasını önlemenin yolu bu işe kalkışan kimselerin yargı önünde hesap vermesiyle kesilebilir. demişti. Bu girişimin ardından Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından meslekten çıkarılan Kayasu hakkında orduya hakaret etmek ve görevi kötüye kullanmak suçlarından dava açıldı. Yargıtay´ın, görevi kötüye kullandığına karar verdiği Kayasu, 1 yıl hapis ve 3 ay memuriyetten yasaklama cezası aldı. Hapis cezası 988 lira para cezasına çevrilip ertelendi. Kayasu, Türkiye´de yargı yolu kapalı olduğu için AİHM´ye başvurdu. AİHM´nin, 9 ay önce ´hakların iadesi´ yönünde karar vermesinin ardından önce HSYK ardından da İstanbul Barosu´na müracaat etti. AİHM kararıyla mesleğe dönüş yolunun açıldığını, İstanbul´da avukatlık yapmak istediğini bildirdi. Avukatlık kaydının yapılması talebini içeren dilekçeyi 24 Nisan 2009´da İstanbul Barosu´na verdi. Ancak Baro, Haziran 2009´da, eski savcının, HSYK tarafından görevinden ihraç edilmiş olduğunu gerekçe göstererek kaydın yapılmayacağını açıkladı. Kayasu, bu kararı TBB´ye şikayet etti. Ancak, bu şikayet de dikkate alınmadı. Zaman Gazetesi, 31 Temmuz 2009´da olayı gündeme getirince İstanbul Barosu´na bağlı avukatlar harekete geçti. İmza toplayarak, Kayasu´nun mesleğe kabul edilmesi için baroya dilekçe sundular. Baro, eski kararında direndi. Yönetim kurulu üyeleri avukatlar Tayfun Aktaş, Ufuk Özkap ve Turgay Demirci muhalif kalınca konu yeniden TBB´nin gündemine geldi. TBB Yönetim Kurulu, önceki akşam bir kez daha toplanarak Kayasu´nun avukatlık mesleğine kabul edilmesine oybirliğiyle karar vererek, baronun ret kararını kaldırdı. İstanbul Barosu Ergenekon soruşturma ve davasına yönelik tek taraflı eleştirileriyle sürekli gündeme geliyor. (Zaman)
(14 Ekim 2009), son güncel.: (13 Kasım 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Ahmet Kekeç, Star
Kontrgerilla´nın yargıdaki örgütlenmesi
AB´den net tavır: Askere muhtıra, Ergenekon davasına destek
İstanbul Barosu ve Başkanı Muammer Aydın´la ilgili manşetlerimiz