Flaş!!! Anter dosyası tekrar açıldı

17 yıl önce, 1992 yılında Diyarbakır´da JİTEM adına çalışan PKK itirafçıları tarafından öldürüldüğü iddia edilen gazeteci yazar Musa Anter cinayeti ile ilgili soruşturma evrakı, faili meçhul dosyalar arasından indirildi. Musa Anter´i kaçırıp öldürdükleri iddiasıyla altı JİTEM elemanı hakkında 17 yıl aradan sonra soruşturma başlatıldı. Olayın yaşandığı tarihten beri Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı´nın tozlu raflarındaki faili meçhul dosyalar arasında bulunan Musa Anter dosyası, özel yetkili savcı tarafından yeniden incelemeye alındı. Abdülkadir Aygan´ın itiraflarını ihbar kabul eden Diyarbakır özel yetkili Başsavcılığı, olaya adı karışan JİTEM elemanları hakkında yakalama kararı çıkardı.

FLAŞ!!! Musa Anter cinayeti dosyası 17 yıl sonra tekrar açıldı

17 yıl önce, 1992 yılında Diyarbakır´da JİTEM adına çalışan PKK itirafçıları tarafından öldürüldüğü iddia edilen gazeteci yazar Musa Anter cinayeti ile ilgili soruşturma evrakı, faili meçhul dosyalar arasından indirildi. Musa Anter´i kaçırıp öldürdükleri iddiasıyla altı JİTEM elemanı hakkında 17 yıl aradan sonra soruşturma başlatıldı. Olayın yaşandığı tarihten beri Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı´nın tozlu raflarındaki faili meçhul dosyalar arasında bulunan Musa Anter dosyası, özel yetkili savcı tarafından yeniden incelemeye alındı. Abdülkadir Aygan´ın itiraflarını ihbar kabul eden Diyarbakır özel yetkili Başsavcılığı, olaya adı karışan JİTEM elemanları hakkında yakalama kararı çıkardı.

Musa Anter dosyası faili meçhul cinayet dosyalarının bulunduğu tozlu raflardan indirildi. Diyarbakır Başsavcılığı, Aygan´ın ´cinayete karıştılar´ dediği 5 kişi için yakalama kararı çıkardı. 17 yıl önce JİTEM adına çalışan PKK itirafçıları tarafından öldürüldüğü belirten gazeteci-yazar Musa Anter cinayeti failleriyle ilgili soruşturma evrakı ´faili meçhul dosyalar´ arasından indirildi. Eski PKK ve JİTEM itirafçısı Abdulkadir Aygan´ın anlattıklarını ihbar kabul eden Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, olaya adı karışan JİTEM elemanları hakkında yakalama kararı çıkardı.

DOSYA ZAMAN AŞIMI SINIRINA GELDİ

DiyarbakIr´da 20 Eylül 1992 günü Musa Anter´i kaçırıp öldürdükleri gerekçesiyle 6 JİTEM elemanı hakkında soruşturma başlatıldı. Tozlu raflardaki faili meçhul dosyalar arasında bulunan Musa Anter dosyası özel yetkili savcı tarafından yeniden incelemeye alındı. 3 yıl sonra zamanaşımına girecek dosya için Başsavcılık, Abdulkadir Aygan´ın itiraflarını ihbar kabul ederek, olayı failleri olduğu ileri sürülen PKK itirafçıları Cemil Işık, Ali Ozansoy, Abdulkadir Aygan, Hamit Yıldırım, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım ve Ankara´da öldürülen Binbaşı Cem Ersever ile ilgili çok yönlü bir soruşturma başlattı.

HEPSİ İÇİN YAKALAMA EMRİ ÇIKTI

Kendisi de faili meçhul bir cinayete kurban giden JİTEM´ci Ersever dışındaki tüm zanlılar hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Adı geçenlerin ayrıca kullandıkları kimliklerle yurtdışına giriş-çıkış yapıp yapmadıklarının Emniyet Genel Müdürlüğü´ne sorulması için yazı yazıldı. Ayrıca adı geçen bu kişilerin tanık koruma kanunundan faydalanıp yeni kimlik alıp almadıkları, almışlarsa yeni kimlik bilgilerinin soruşturma dosyasına gönderilmesi için de İçişleri Bakanlığı Vatandaşlık Genel Müdürlüğü´ne yazı gönderdi.

AYGAN İSVEÇ´TEN YENİDEN İSTENDİ

İsveç hükümeti Abdulkadir Aygan´ın iade edilmesine ilişkin Adalet Bakanlığı´ndan ´hangi sıfatla ve ne amaçla iadesinin istendiği´nin açıkça belirtilmesini istedi. Bunun üzerine Diyarbakır Başsavcılığı, Aygan´ın itiraf ve faaliyetlerini içeren dosyayı ivedi olarak Adalet Bakanlığı´na gönderdi. Dosyada Aygan´ın, Anter cinayeti başta olmak üzere itiraflarındaki birçok olayın faili ve tanığı olduğu, iade edilmesi halinde, bu olayların faillerinin zamanaşımına uğramadan cezalandırılacağı ifade edildi.

Oğlu Dicle: Dava bizim için bir şans

İsveç Hükümeti´nin koruma tahsis ettiği Abdülkadir Aygan, üç yıl önce İsveç´te yüz yüze görüştüğü Musa Anter´in kızı Rahşan Anter´e babasını nasıl öldürdüklerini anlatmıştı. Musa Anter´in oğlu Dicle Anter, ETÖ soruşturmasının babasının cinayetinin aydınlatılması açısından bir şans olduğunu belirterek Ergenekon soruşturmasının genişletilmesi ve belki üçüncü iddianamenin hazırlanmasıyla birlikte bu umudum daha da çok artacak. İnşallah hayal kırıklığına uğramam dedi. ETÖ davasına müdahil olma isteklerinin mahkeme heyeti tarafından kabul edilmediğini belirten Dicle Anter, hazırlanmakta olan üçüncü ETÖ iddianamesine babasının cinayetinin de eklenmesini beklediğini söyledi. Abdülkadİr Aygan, Musa Anter´in kızı Rahşan Anter´e İsveç´te babasını nasıl öldürdüklerini anlatmıştı. Aygan geçen ay, Adalet Bakanlığı´nın Musa Anter öldürüldüğünde yanında olan ve ağır yaralı kurtulan Orhan Miroğlu ile Ankar´ın kızı Rahşan Anter´in eski kişisel başvuruları üzerinden temellendirdiği iade talebi üzerine mahkeme kararıyla gözaltına alınmış ve bir süre sonra serbest bırakılmıştı. Öte yandan Aygan´ın, İsveç hükümeti yetkililerine ´Öcalan hakkımda tehdit içerikli açıklamalar yapıyor. Yurt dışında da can güvenliğim kalmadı´ başvurusu yaptığı bunun üzerine özel koruma altına alındığı öğrenildi.

Ape Musa´yı Hamit öldürdü

İtirafçı Abdülkadir Aygan, Musa Anter cinayetini şu şekilde anlatmıştı: Hogir, ben, Mustafa Deniz, Ali Ozansoy, Yeşil`in Land Rover´ıyla Silvan yolunun çıkışındaki tepeye geldik. Ali Ozansoy ana telsiz istasyonunda bekliyordu. Hogir´le ben yokuşun başında kaldık. Yeşil, yanına Mustafa Deniz`i alarak tepeye doğru devam etti. Hamit de otele Musa Anter`i almaya gitmişti. Plana göre, Hamit, Musa Anter`i bir taksiyle buluşma noktasına getirecek ve Hogir de onu orada vuracaktı. Ama aradan iki saat geçmesine rağmen Hamit`ten ses çıkmadı. (...) Şehirde silahlar patladı. Yeşil polis telsizini dinliyordu. ´Ortalık karıştı, ne olduğu anlaşılamıyor, merkeze gidelim` dedi. Merkeze geldiğimizde Ali Ozansoy, `Hamit, Ape Musa`yı (Musa Amca) vurmuş` dedi. Biraz sonra Hamit geldi ve `Tamam vurdum` dedi.´

Gizli tanık Emek cinayetini anlattı

Ergenekon ikinci iddianamesinde yer alan gizli tanıklar da Musa Anter cinayetinin aralarında Ergenekon sanıklarının da bulunduğu JITEM yöneticileri tarafından öldürüldüğü iddiası yer alıyor. İddianamede ´Gizli Tanık Emek´in ifadesi şöyle özetleniyor: Alaattin Kanat ile yaptığı sohbette kendisine Ergenekon yapısı ile ilgili olarak, ´yapının çok büyük olduğunu, kimsenin dokunamadığını, örgüt içerisinde üst düzey insanların olduğunu, Yeşil Kod Mahmut Yıldırım, itirafçılar, bazı ünlü paşalar ve Veli Küçük gibi kişilerin bu yapı içerisinde yer aldığını, itirafçılarında içerisinde bulunduğu Yıldız Timi´nin Musa Anter´i öldürdüğünü, bu yapılanmaya karşı olan ve PKK ile bağlantılı şahısların öldürülmesi olaylarını gerdçekleştirdiğini.. beyan etmiştir.

Susurluk Raporu: Anter´i Yeşil vurdu

ETÖ sanıklarından elde edilen dökümanlarda da Anter cinayeti ayrıntılarıyla anlatılıyor. Bay Eymür.doc isimli dosyada, Emekli General Hasan Kundakçı´nın Özel Harp Dairesi (ÖHD) (kontragerilla) eylemleri için Ahmet Cem Ersever´i görevlendirdiği, kontragerillanın bir çok cinayet işlediği, PKK´nın uyuşturucu trafiğinden elde ettiği geliri önlemek için uyuşturucu trafiğini yönetmeye başladığı, Ersever´in en önemlı elemanlarının kod adlarının Mete, Mahmut, Hakan, Çerkez Ethem, Testere ve Yeşil olduğu, bu şahısların Elazığ İHD Başkanı Metin Can, Dr. Hasan Kaya, DEP milletvekili Mehmet Sincar ve Musa Anter cinayetlerini işlediği belirtiliyor. Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş`ın hazırladığı Susurluk Raporu`nda, Anter cinayetinin Yeşil tarafından planlanıp uygulandığı anlatıldı. ( Star)

07 Nisan 2009: Zaman aşımı süresi 30 yıla çıktı

Musa Anter´in oğlu Dicle Anter: ´Babamın katili Şırnak´ta korucu. Katil biliniyor ama önemli olan azmettiricilerin bulunması´

Musa Anter´in oğlu Dicle Anter, 17 yıl sonra soruşturma dosyasının yeniden açılmasıyla zamanaşımı süresinin 20 yıldan 30 yıla çıkacağını söyledi. Babasının katili olduğu hem Abdülkadir Aygan´ın itirafları hem de Orhan Miroğlu´nun anlatımlarıyla ortaya çıkan Hamit Yıldırım´ın Şırnak´ta koruculuk yaptığını söyleyen Anter, ?Böyle bir tablo karşısında güçsüz kalıyorsunuz? diye konuştu. Dicle Anter, babasının öldürülmesiyle ilgili dosyanın yeniden açılması konusunda şunları söyledi: Sevinmeli miyiz bilmiyorum: 17 yıl sonra soruşturmanın yeniden canlandırılması konusunda sevinmeli miyiz bilmiyorum. Ergenekon´un birinci iddianamesinde müdahil olmak istedik ama kabul edilmedi. Bu haberin doğru olduğuna inanmak istiyoruz.

17 yıldır bu konuda sesimizi yükseltmek istedik. Kutlu Savaş´ın hazırladığı Susurluk Raporu´nda Musa Anter´in öldürülmesinin hata olarak vurgulanması bu cinayeti devletin işlediğinin itirafıydı. Bu dönem görev başında olan Mehmet Ağar, Doğan Güreş, Ünal Erkan gibi kişilerin de yargılanmasını istedik. Bu kişilerin konuşması lazım, ama konuşmadılar. Şimdi haklarında soruşturma yürütülenler itirafçılar. Ama itirafçılar tek başına bir güç değiller. Azmettiriciler kimdir. Azmettiricilerin kim olduğu büyük bir devlet sırrı mıdır? Hamit Yıldırım adlı kişinin babamı öldürdüğü kesin. Orhan Miroğlu da söylüyor. Olay sırasında Miroğlu babamın yanındaydı. Bu kişi (Hamit Yıldırım) Şırnak´ta koruculuk yapıyor yıllardan beri. Böyle bir tablo karşısında güçsüz kalıyorsunuz.

Zamanaşımı 30 yıla çıktı

Dicle Anter, zaman aşımı süresinin cinayet dosyasının tekrar açılmasından sonra 30 yıla çıktığını ifade etti. Dicle Anter şöyle konuştu: ?Üç yıl sonra zamanaşımı nedeniyle dava ortadan kalkacaktı. Soruşturmanın açılması bu bakımdan olumlu oldu. Şimdi zamanaşımı süresi otuz yıla çıkacak.? Abdülkadir Aygan´ın ´Bir savaş mahkemesi oluşturulsun, ben her şeyi orada açıklarım´ dediğini hatırlatan Dicle Anter ?Türkiye Aygan´ın iadesini istiyor ama iadenin ne kadar yararlı olacağından kuşkuluyum. Burada susturulabilir. Bu sadece bizim acımız değil, Türkiye´nin acısıdır. Eğer çağdaş bir toplum düzeyine erişeceksek, sadece babamın öldürülmesiyle değil, bütün faili meçhul kalmış olaylarla yüzleşilmesinin şart olduğunu düşünüyorum? dedi. ( Radikal)

Musa Anter´i JİTEM ve PKK Öldürdü

30 Mayıs 2011 - Faili meçhul cinayetlerden birisi de Musa Anter cinayeti. Peki Anter´i kim öldürdü? Anter, Diyarbakır´a nasıl çekildi? Yalçın Küçük bu cinayeti biliyor muydu? Aksiyon Dergisi´nin bugün piyasaya çıkan sayısında Haşim Söylemez imzasıyla yayımlanan ´Musa Anter cinayetinde PKK-JİTEM işbirliği: ORTAK KURŞUN´ başlıklı haberde ilginç ayrıntılara yer veriliyor. Haberde Musa Anter´in JİTEM ve PKK´nın ortak organizasyonu sonucu öldürüldüğü belirtiliyor. Musa Anter´i İstanbul´dan Öcalan´ın talimatları doğrultusunda bazı kişilerce Diyarbakır´a gönderildiğinin altı çiziliyor.

Anter´in öldürülmesi için JİTEM ve PKK ortak karar almış ve bunun için Musa Anter´in Diyarbakır´a gönderilip burada infaz edilmesi için gereken şartlar hazırlandı. İddia edildiği gibi Anter´i öldüren kişinin Hogir kod adlı Cemil Işık(1994´te Almanya´da PKK tarafından öldürüldü) değil PKK´nın önemli isimi Şeyhmus Kaya olduğu belirtiliyor.

Yine aynı şekilde Öcalan Anter´in öldürüleceğini biliyormuşcasına cinayetten bir gün sonra Ali Fırat ismi ile Yeni Ülke gazetesinde tam sayfa bir başsağlığı ilanı yayımlıyor olması. Musa Anter´in Diyarbakır´a gideceğini o ödenmede sık sık Öcalan ile telefon görüşmesi yapan Ergenekon sanığı Yalçın Küçük´ün de durumdan haberdar olduğuna dikkat çekiliyor.

Cinayetin üst düzey bir generalin bilgisinde gerçekleştirildiği konusunda dergideki haberdeki ayrıntılardan biri. Musa Anter´in öldürülmesi için Diyarbakır´da büyük bir hazırlık yapılmıştı. Bunu Yeşil kod adlı Mahmut ile Öcalan´ın talimatıyla PKK´lılar ortak yaptı. Organize operasyon sonucunda Musa Anter 20 Eylül 1992´de öldürüldü.

Haber´de Ahmet Cem Ersever´in de bildiği ancak daha sonra işin içinde JİTEM mensubu Yeşil ve PKK organizasyonu olduğunu öğrenince Diyarbakır´dan Adıyaman´a geçtiği aktarılıyor. İddiaya göre Ersever durumu polise haber vererek cinayetin önlenmesi istendi. Bununu için polis Anter´i İstanbul´da durdurmak için vapurda kimlik kontrolü yaptığı ve Anter´in Diyarbakıruçağını kaçırmasını sağladığının altı çiziliyor. Ancak Anter PKK ile arasındaki kavgayı sulh ile bitirmek için Diyarbakır´a gitmesi gerektiği için Malatya uçağına bilet alarak bu şehir üzerinden Diyarbakır´a geçti.

CİNAYET SİLAHI İBRAHİM ŞAHİN´DE Mİ?

Bugüne kadar Anter cinayeti hakkında birçok şey söylenmesine karşın olayda kullanılan silahın akıbeti hakkında bir bilgi elde edilemedi. Aygan´a göre, Hamit silahı yakındaki çöp bidonuna attı. Fakat detaylı yapılan aramalarda polis bölgede tabancaya rastlayamadı. Olayda ikinci bir silah daha kullanıldı ve bunu kullanan kişi de sokakta ortaya çıkan Kuzey Iraklı Fersan Kemal Zeki idi. Bu şahsın Ergenekon sanıklarıyla ilişkileri olduğu belirtiliyor. Eğer bahse konu silah (cinayette kullanılan asıl silah) bulunmuş olsaydı birçok sorunun cevabı ortaya çıkacaktı. Bu konuda ortaya atılan en önemli iddia şu: Silahı kullanan Şeyhmus Kaya, tabancayı tekrar Yeşil´e verdi. Yeşil de daha sonra tabancayı Korkut Eken üzerinden İbrahim Şahin´e ulaştırdı. Tabii Ergenekon cephanelikleri arasında olma ihtimali de oldukça yüksek. Bunun için balistik incelemenin yeniden yapılması mümkün. Çünkü günümüz teknolojisi silah ve mermiyi belirleme konusunda hayli gelişmiş durumda.

Derginin haberine göre Musa Anter cinayetinin hukuken çözülmesi için itirafçı Ali Ozonsoy ve adını değiştiren Hamit Yıldırım aynı şekilde öldürüldüğü söylenen ancak hala hayata olduğu ve İhsan hakan adına kullanan itirafçı Mustafa Deniz´in görüşüne başvurulması gerektiğini altı çiziliyor. Haberde cinayeti için Öcalan ve Veli Küçük ve Fikri Kardağ´ında bilgisi olduğu vurgusu yapılıyor. Aynı şekilde PKK´nın kafa adamı olan ve Anter´i Diyarbakır´a gitmesini sağlayan o dönemde Kürt gazetelerinde çalışan kişilerinde olayla ilgili verecekleri bilgiler cinayetin PKK ayağını önemli ölçüde çözecek nitelikte. O dönmede Kürdistan Medya Sorumlusu olan Şükrü Gülmüş,´ yazarım´ dediği Musa Anter´in Diyarbakır´a gitmesinden haberinin olmadığını Öcalan ile telefonla konuşan diğer kişilerin bu konuda bildiklerini anlatması gerektiğini söylüyor. Musa Anter´in öldürülmesinde kısa bir süre önce İbrahim Şahin´nin de Diyarbakır´da bulunduğu ve Bahçet Cantürk ile vakit geçirdiği biliniyor. Bu da İbrahim Şahin´in cinayeti bildiğini gösteren önemli ayrıntılardan birisi olarak derginin haberinde altı çiziliyor. Zapsu ailesinin damadı olan 1917 yılında doğan ve uzun süre Kürt siyasi hareketi içinde ve davalarında bulunan Kürt şair Musa Anter cinayetinin zaman aşımına uğramamsı için bir an önce yetkililerin ortaya çıkan yeni isimler ve belgeler ışığında olayı çözmesi gerekmektedir. Çünkü Anter cinayeti çözülürse faili meçhul cinayetlerin seri şekilde çözüleceği inancı oldukça yüksek. Çünkü Vedat Aydın cinayetinin zaman aşımına uğraması gündemde. ( Aktifhaber)

(03 Nisan 2009), son güncel.: (30 Mayıs 2011)

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mansetgoster.asp?haber_no=552