Ergenekon davasında mahkeme KCK dosyasını istedi

İkinci Ergenekon davasının bugün görülen 89. duruşmasında savunmasını yapan tutuklu sanıklardan İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu, Cumhuriyet Çalışma Grubu (CÇG) kapsamında suçlandığını hatırlatarak, suç sayılan ziyaretlerinin iddianamede belirtilen CÇG´nin kuruluş tarihinden iki ay önce gerçekleştiğini savundu ve hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. Duruşmada çarpıcı bir gelişme de yaşandı. Birinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından eski Yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk´ün 26 Ekim 2010 tarihli 164. duruşmadaki talebini yerinde bulan mahkeme heyeti, Diyarbakır´da görülen 7 bin 500 sayfalık KCK dava dosyası ile eklerinin taranarak birer suretlerinin dijital ortamda gönderilmesinin istenmesine karar verdi. Duruşmada ayrıca, Danıştay saldırısının yaşandığı günlere ait kamera kayıtlarının saklanmadığına dair Genelkurmay´ın şüpheli cevabı üzerine gönderilen harddisklerde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildi. Danıştay binasındaki kamera kayıtlarıyla ilgili benzer incelemede şok edici sonuçlar ortaya çıkmış, ilginç şekilde sadece o günlere ait kayıtların harddisklerde bulunmadığı tespit edilmişti.

Ergenekon davasında mahkeme KCK dosyasını istedi

İkinci Ergenekon davasının bugün görülen 89. duruşmasında savunmasını yapan tutuklu sanıklardan İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu, Cumhuriyet Çalışma Grubu (CÇG) kapsamında suçlandığını hatırlatarak, suç sayılan ziyaretlerinin iddianamede belirtilen CÇG´nin kuruluş tarihinden iki ay önce gerçekleştiğini savundu ve hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. Duruşmada çarpıcı bir gelişme de yaşandı. Birinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından eski Yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk´ün 26 Ekim 2010 tarihli 164. duruşmadaki talebini yerinde bulan mahkeme heyeti, Diyarbakır´da görülen 7 bin 500 sayfalık KCK dava dosyası ile eklerinin taranarak birer suretlerinin dijital ortamda gönderilmesinin istenmesine karar verdi. Duruşmada ayrıca, Danıştay saldırısının yaşandığı günlere ait kamera kayıtlarının saklanmadığına dair Genelkurmay´ın şüpheli cevabı üzerine gönderilen harddisklerde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verildi. Danıştay binasındaki kamera kayıtlarıyla ilgili benzer incelemede şok edici sonuçlar ortaya çıkmış, ilginç şekilde sadece o günlere ait kayıtların harddisklerde bulunmadığı tespit edilmişti.

İkinci Ergenekon davasının bugün görülen 89. duruşmasında tutuklu sanıklardan İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu savunmasına başladı. Hilmioğlu, bu davada anlamakta zorluk çektiğini ileri sürdüğü bazı konuları belirtmek istediğini söyledi. Bilim insanı olduğunu dile getiren Hilmioğlu, Hukuk da bir bilim dalıdır. İnsanlık tarihi boyunca bilimin gelişmeye devam etmesi kolay olmamıştır. Gelişmenin önderleri işkencelerle, ölüm cezalarıyla karşılaşmışlardır. Hukukun da gelişmesi zaman zaman çok acı veren süreçlerden sonra gerçekleşebilmiştir. Bir tutuklunun 18.5 ay sonra savunmasını verebilmesi, temel insan haklarına dayalı, eşitlikçi, evrensel çağdaş hukuk kurallarıyla nasıl bağdaşabilir? ifadesini kullandı. 2000 yılından 6 Ağustos 2008 tarihine kadar İnönü Üniversitesi Rektörlüğü yaptığını belirten Hilmioğlu, kısa hayat hikayesini anlattı. Hilmioğlu, Yürütme organının başı Cumhurbaşkanı´dır. Cumhurbaşkanı bana 4 üniversitenin rektörlüğünü emanet etti. Yürütme organını ortadan kaldırmaya teşebbüs etmekle suçlanıyorum, devlet koruması altındayım. Bu akılla, mantıkla bağdaşır mı? diye konuştu.Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Cumhuriyet Çalışma Grubu´na ilişkin iddialara ilişkin açıklama da yapan Hilmioğlu İddianamede benim CÇG ile irtibatım olduğuna ilişkin hiçbir somut delil yoktur. iddiasında bulundu. 2003 yılının sonlarından 2004 yılının ortalarına kadar ülke gündemini YÖK yasa taslağının meşgul ettiğini anlatan Hilmioğlu, bu konuda rektörler ile birlikte dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer´i, dönemin MGK Genel Sekreteri Tuncer Kılınç´ı, Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman´ı ziyaret ettiklerini anlattı. YÖK yasa tasarısından duydukları kaygı ve beklentilerini aktarmak üzere 19 Eylül 2003 tarihinde dönemin Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur´u ziyaret ettiklerini anlatan Hilmoğlu iddiaları özetle şöyle yanıtladı: İddianamede Cumhuriyet Çalışma Grubu´nun (CÇG) kuruluş tarihinin 3 Aralık 2003 olduğu, CÇG´nin bir faaliyeti olarak Sarıkız Darbe Planı´nın ise 6 Aralık 2003 tarihinde kaleme alındığı iddia ediliyor. 2.5 ay önceki rektörlerle JGK´yi ziyaretimizin CÇG´nin bir faaliyeti olduğuna ilişkin iddianın doğru olması zamanlama, fiilen ve mantiken mümkün değildir.

Balbay´dan ´darbe günlükleri´ talebi

Duruşmada tutuklu sanık Gazeteci Mustafa Balbay da söz almak istediğini ifade etti. Balbay, 21 Kasım 2009 günü sorgusu yapılırken Savcı Pekgüzel´e ´Darbe günlükleriyle ilgili bir soruşturma açılıp açılmadığının sorulduğunu, Pekgüzel ise bunun davanın özü olduğu´ şeklinde açıklama yaptığını hatırlattı. ?Benden elde edildiği iddia edilen notların da bu darbe günlüklerinin doğrulayıcısı olduğu öne sürüldü diyen Balbay sözlerine şöyle devam etti: ?Soruşturmayı yürüten savcının üç komutana ilişkin yetkisizlik kararı vererek dosyayı Ankara´ya gönderdi. İddia makamı davanın özünü ayırmış gözüküyor. Yargılama bize yönelik bir darbe iddiasından çok bir hukuka darbeye dönüştü. Sayın heyetinizin bu iddiaları gözden geçirmesini ve yeniden bir değerlendirme yapmasını talep ediyorum

KCK dosya örneği istendi

Öte yandan, Ergenekon ana davasının 26 Ekim 2010 tarihinde görülen 164´üncü duruşmasında yapılan ve sonra değerlendirilmesi kararlaştırılan taleplere ilişkin alınan ara kararlar da açıklandı. Tutuklu sanıklardan eski Yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk´ün talebini yerinde bulan mahkeme heyeti, Diyarbakır´da görülen 7 bin 500 sayfalık KCK dava dosyası ile eklerinin taranarak birer suretlerinin dijital ortamda gönderilmesinin istenmesine karar verildi.

Sıhhiye orduevi harddisklerine bilirkişi incelemesi

Ayrıca, Aralık ayında yasalaşması beklenen elektronik kelepçe uygulamasından muaf tutulması yolunda tutuklu sanık Veli Küçük tarafından yapılan taleple ilgili olarak da bir karar verilmesine yer olmadığına hükmedildi. Kararda, Danıştay saldırısına ilişkin daha önce Sıhhiye Orduevi Müdürlüğü´nden istenen, içinde güvenlik kamera kayıtlarının da bulunduğu bilinen harddiskler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılması da kararlaştırıldı. Buna göre harddiskler üzerinde inceleme yapılarak 16-17 Mayıs 2006 tarihlerine ait görüntülerin harddisk içerisinde olup olmadığının belirlenmesine de karar verildi.

Ataşehir baz araştırması

Nisan ve Mayıs 2006 tarihlerinde Ataşehir ilçe sınırlarındaki Pınar Sitesi´ni gören baz istasyonlarının, söz konusu sitenin bizzat araştırılarak hangilerinin bu siteye hizmet verdiklerinin araştırılmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, dosya sanıkları Osman Yıldırım ve Alparslan Arslan´ın kullandığı cep telefonu numaralarının hangi baz istasyonunu kullandığının araştırılması konusunda geniş yetki verilerek üye hakim Hüsnü Çalmuk´un naip olarak görevlendirilmesine hükmetti.

Sanık ve avukatlara suç duyurusu

Daha önce birçok kez uyarılmasına rağmen mahkeme düzenini bozucu davranışlar gösterdiği bildirilen Vedat Yenerer ve Sevgi Erenerol´un avukatı Vural Ergül´ün CMK´nın 252. maddesinin 1. fıkrasının f bendi gereğince 3 celseye katılmamasına karar veren mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Doğu Perinçek, Mehmet Demirtaş ve avukat Vural Ergül´ün sarf ettikleri sözlerle ilgili olarak Silivri Cumhuriyet Savcılığı´na suç duyurusunda bulunulmasına karar verildi. Ayrıca 26 Ekim 2010 tarihli duruşmada mahkeme heyetine doğru yürüyüp parmak sallayan tutuklu sanık Veli Küçük hakkında da sarf ettiği sözler nedeniyle Silivri Cumhuriyet Savcılığı´na suç duyurusunda bulunulması karara bağlandı. ( Zaman, Cnnturk)

Hilmioğlu´nun savunması Erhan Özen´in ifadeleriyle çelişiyor

02 Kasım 2010: İstanbul´da görülen ikinci Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından eski İnönü Üniversitesi Rektörü Fatih Hilmioğlu´nun yaptığı savunma, geçtiğimiz günlerde Malatya´da görülen Zirve davasında tanık olarak dinlenen Erhan Özen´in verdiği ifadelerle çelişiyor. JİTEM için çalıştığını belirten Özen, ´eski İnönü Üniversitesi Rektörü´nün misyonerlik faaliyetlerini izlediğini, Veli Küçük ve ekibinin faaliyetlerine destek verdiğini´ iddia ediyor. Hilmioğlu ise ´sivillerin darbeye teşebbüsün akılla mantıkla bağdaşmayacağını´ savunuyor. İkinci Ergenekon davasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nce Silivri´de dün görülen 89. duruşmasında eski İnönü Üniversitesi rektörlerinden Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, ´Askeri darbeye zemin hazırlamak´ suçlamasına karşılık Siviller tarafından planlanmış tek bir darbe örneği yoktur. Elverişli vasıtalara sahip olmayan sivillerin darbe yapmaya teşebbüs ettiklerini iddia etmeyi akıl ve mantıkla nasıl bağdaştırabiliriz? sözleriyle kendini savundu. Hilmioğlu´nun savunması, Ergenekon ve Kafes Eylem Planı ile bağlantıları olduğu iddia edilen Zirve Yayınevi Davası´nda tanık olarak dinlenen Erhan Özen´in son iki duruşmada verdiği ifadelerle çelişkiler oluşturdu.

Malatya´daki Zirve davasının 28. duruşmasında yazılı ifadesi okunan Özen, 29. celsede ise bizzat tanık olarak dinlenmişti. Özen, Zirve Yayınevi cinayetinin azmettiricisi olduğunu söylediği Varol Bülent Aral ile Ergenekon davası sanıkları emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin´in irtibatlı olduğunu söylemişti. Kendisinin 1997-2005 yılları arasında JİTEM için çalıştığını kaydeden Özen, kendi ekibinin ve Muzaffer Tekin´le bir araya geldiğinde Varol Bülent Aral´ın konuşulduğunu belirtmişti. 2004 senesinde Muzaffer Tekin, Veli Küçük ve Levent Ersöz´ün Sarıyer Kalender Orduevi´nde bir araya gelip, Malatya´daki misyonerlik faaliyetleri üzerine görüşme yaptığını kaydeden Özen, bu toplantıda bölgede misyonerlere dönük bir operasyon kararı alındığını ifade etmişti. Toplantıda, suikast tarihinin tam belirlenmediğini söyleyen Özen, ancak bu görüşmenin ardından bölgede operasyon faaliyetleri için hazırlıkların başlatıldığını iddia etmişti. O dönem İnönü Üniversitesi rektörünün de Veli Küçük ve ekibinin faaliyetlerine destek verdiğini savunan Özen, Muzaffer Tekin´in bölgedeki üniversite yöneticileriyle özellikle de İnönü Üniversitesi´nin rektörü ile sık sık görüştüğünü kaydetmişti. Özen, Zirve davası için verdiği ilk ifadesinde de misyonerlik faaliyetlerinin ´JİTEM bölge komutanı ve İnönü Üniversitesi rektörü tarafından da izlendiği´ iddiasında bulunmuştu. ( Cihan)

(01 Kasım 2010), son güncel.: (02 Kasım 2010)

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

Ergenekon-PKK bağlantısıyla ilgili manşetlerimiz

Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde ara

Flaş!!! Sıhhiye kameraları da karartılmış

Danıştay saldırısının Ergenekon davasıyla birleştirilmesi manşetlerimiz

Darbe Günlükleri ve Komutanlarla ilgili manşetlerimiz

http://www.kontrgerilla.com/mansetgoster.asp?haber_no=2456