Aharun.8m.net|Kontrgerilla.com|HaberKanal.net|Haberver.in .. Terör, derin/paralel devlet, kontrgerilla ve bağlantılı konularda 2001'den beri yayındayız
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Erzincan Milletvekili Erol Tınastepe hakkında hazırlanan fezleke Meclis´e ulaştı. CHP´li vekillerin ´Ergenekon terör örgütüne yardım etmek, suç delillerini bozmak ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs´ suçlamalarıyla yargılanmasının talep edildiği fezlekede, Ahmet Ersin´in gizli tanık Munzur´la yaptığı görüşme de yer alıyor. Fezleke, komisyonda görüşüldükten sonra kabul edildiği takdirde Meclis Genel Kurulu´na gönderilecek. CHP´li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde karar çıkarsa Ersin ve Tınastepe´nin Ergenekon örgütü şüphelisi olarak yargılanmalarının yolu açılacak. Fezlekede adı geçen Erol Tınastepe, komisyonun vereceği kararı beklemeden Meclis´e dokunulmazlığının kaldırılması için dilekçe vereceğini, yargılanmaktan korkmadığını ifade etti.
Ergenekoncu CHP´lilerin fezlekesi Meclis´te
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Erzincan Milletvekili Erol Tınastepe hakkında hazırlanan fezleke Meclis´e ulaştı. CHP´li vekillerin ´Ergenekon terör örgütüne yardım etmek, suç delillerini bozmak ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs´ suçlamalarıyla yargılanmasının talep edildiği fezlekede, Ahmet Ersin´in gizli tanık Munzur´la yaptığı görüşme de yer alıyor. Fezleke, komisyonda görüşüldükten sonra kabul edildiği takdirde Meclis Genel Kurulu´na gönderilecek. CHP´li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde karar çıkarsa Ersin ve Tınastepe´nin Ergenekon örgütü şüphelisi olarak yargılanmalarının yolu açılacak. Fezlekede adı geçen Erol Tınastepe, komisyonun vereceği kararı beklemeden Meclis´e dokunulmazlığının kaldırılması için dilekçe vereceğini, yargılanmaktan korkmadığını ifade etti.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Erzincan Milletvekili Erol Tınastepe hakkında hazırlanan fezleke Meclis´e ulaştı. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı fezlekede vekillerin ´Ergenekon terör örgütüne yardım etmek, suç delillerini bozmak ve adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs´ suçlamalarıyla yargılanmasını talep etti. Fezlekede, Ahmet Ersin´in gizli tanık Munzur´la yaptığı görüşme de yer alıyor. Fezleke, komisyonda görüşüldükten sonra kabul edildiği takdirde Meclis Genel Kurulu´na gönderilecek. CHP´li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılması yönünde karar çıkarsa Ersin ve Tınastepe´nin Ergenekon örgütü şüphelisi olarak yargılanmalarının yolu açılacak. Hakkındaki fezlekeyle ilgili Zaman´a konuşan Erol Tınastepe, komisyonun vereceği kararı beklemeden Meclis´e dokunulmazlığının kaldırılması için dilekçe vereceğini belirtti. Düzenlenen fezlekenin düzmece olduğunu savunan Tınastepe, yargılanmaktan korkmadığını ifade etti. Dosya, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner´in Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı´nca tutuklandığı şubat ayına dayanıyor. 18 Şubat´ta CHP Ahmet Ersin, Erol Tınastepe ve Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir ile Erzurum´a geldi. Ersin, İlhan Cihaner´i cezaevinde ziyaret edeceklerini, Erzincan ve Erzurum´da son günlerde cereyan eden olayları araştıracaklarını ifade etti. Ahmet Ersin ertesi gün, Erzincan Eriza Otel´de Erdal Erdoğan aracılığıyla gizli tanık ´Munzur´la bir araya geldi. Ersin´e ait siyah bond çantanın, görüşmenin ardından Erdal Erdoğan tarafından alındığı otel kamera kayıtlarından tespit edildi. Ersin ve Tınastepe´nin gizli tanıklara 80 bin TL verdikleri öne sürülmüştü. ( Zaman)
CHP´li vekillerden fezleke tepkisi: Deli saçması
10 Haziran 2010:CHP Erzincan Milletvekili Erol Tınastepe ile CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, haklarında düzenlenen ve TBMM Başkanlığı´na gönderilen Ergenekon fezlekesine tepki gösterdi. Ersin Dokunulmazlığım hemen kalksın derken. Tınastepe Bu olayı başından beri takip ediyoruz, rahatsız oldukları için fezleke hazırladılar dedi. Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyesi olan Ersin Fezlekeyi hukukçu gözüyle inceledim tümüyle deli saçması ve dedikodulara dayanıyor. Fezlekede elimde bir bond çanta olduğu duvarın dibine bıraktığım yazılmış benim bond çantam yok ama James Bond´luğa özenen bazı kişilerin olduğu anlaşılıyor dedi. Dokunulmazlıklarının kaldırılması için Meclis Başkanlığı´na ve Karma Komisyona başvuracaklarını söyleyen Ersin, Çünkü bu tür deli saçması iddialarla, tuzak hukukuyla bizi sindirmeye çalışanlarla hukuk önünde hesaplaşmak istiyoruz. Dokunulmazlığımız kaldırılmazsa tepkimiz çok sert olur diye konuştu. Davada 11 tanıktan 10´unun gizli tanık ve sabıkalı olduğuna dikkat çeken Tınastepe de O dosyayı taçlandırmak için, milletvekillerini de işin içine dahil ediyorlar dedi. ( Sabah)
Fezleke hazırlayan savcı hakkında soru önergesi
CHP Erzincan Milletvekili Erol Tınastepe, kendisi hakkında Ergenekon davası nedeniyle fezleke hazırlayan savcı Osman Şanal hakkında Adalet Bakanı Sadullah Ergin´in yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Erol Tınastepe´nin soru önergesinde, dikkat çeken bir dizi soru var. Tınastepe, Erzurum Savcısı Osman Şanal ile Seferberlik Bölge Başkanlığı´ndaki kozmik odada arama yapan hakim Kadir Kayan ve kozmik oda soruşturmasında görevlendirme yapan savcı Mustafa Bilgili´nin de Bakan Sadullah Ergin gibi Hataylı olduklarına dikkat çekti. Erol Tınastepe Bu kişilerle bakan olmadan önce bir tanışıklığınız olmuş mudur? sorusunu yöneltti. CHP´li Tınastepe, Savcı Osman Şanal´ın amcasının oğlu Hasan Şanal´ın AKP Hatay il yönetiminde görev yaptığı iddiaları doğru mudur ? diye sordu. Tınastepe, Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdür Yardımcısı´nın İlhan Cihaner´i arayarak, İsmailağa cemaati soruşturmasıyla ilgili olarak, Böyle soruşturmalar insanın başını belaya sokar dediği iddiasını hatırlattı, bu iddianın da doğru olup olmadığının yanıtlanmasını istedi. ( Cnnturk)
ŞOK SES KAYDI!!! Berk: İşbirlikçi hükümet devam ediyor
Bugün internete ikinci bir şok ses kaydı daha düştü. ´Evinize interneti bilgisayarı sokmayın´ gibi şaşırtıcı ifadeleri de içeren ses kaydının, masum insanları silahlı terörist olarak göstermeye çalışmakla suçlanan ve Ergenekon örgütünün bölgedeki 1 numaralı elemanı olarak yarın yargılanmaya başlayacak olan 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk´e ait olduğu iddia ediliyor: ´Açılım denen şey Türkiye´nin bekasına saldırıdır. ATV televizyonunu izlemeyin. Haa benim eşim seyrediyor. Hayır, ama o bunun farkında değil. Bizim görevimiz karakol savunmak değil´ diyen Berk, hükümeti ´işbirlikçilikle´ suçluyor. Türkiye´nin bir kaosa sürüklendiğini söylüyor. TSK´yı kendisiyle özdeşleştiren Berk, ´Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar bir kaosa sürüklenmek üzere biliyorsunuz. Tek ayakta kalan kurum silahlı kuvvetler. Silahlı kuvvetlere karşı da terör, irtica, kurum dışından yine silahlı kuvvetlere yıpratma kampanyası. Burda yargıyı kullanmak, emniyeti kullanmak gibi çok yönlü bir taarruz veya baskı var.´ sözleriyle yarın huzuruna çıkacağı mahkeme üyelerini de töhmet altında bırakmaktan çekinmiyor. Ergenekon Terör Örgütü´ne üyelik gibi çok ağır bir suçla suçlanmasına ve aşağıda tamamı yeralan ifadelerine karşın Orgeneral Berk´in hala 3´ncü Ordu komutanlığı görevini sürdürüyor olması, bugün son anda il dışında görevlendirilerek yarınki duruşma için çıkması gereken mahkemeden ve yargıdan bir kez daha kaçırılacağı iddiası ve savcılara ifade vermeyi reddetmesi gibi çeşitli ayrıntılar bir araya getirildiğinde, hukukun nüfuz edemediği bir hareket olarak fiili bir askeri kalkışmanın şu an Erzincan´da hala varlığını sürdürdüğü görülebiliyor.
ŞOK SES KAYDI!!! Berk: İşbirlikçi hükümet devam ediyor
Bugün internete ikinci bir şok ses kaydı daha düştü. ´Evinize interneti bilgisayarı sokmayın´ gibi şaşırtıcı ifadeleri de içeren ses kaydının, masum insanları silahlı terörist olarak göstermeye çalışmakla suçlanan ve Ergenekon örgütünün bölgedeki 1 numaralı elemanı olarak yarın yargılanmaya başlayacak olan 3. Ordu Komutanı Saldıray Berk´e ait olduğu iddia ediliyor: ´Açılım denen şey Türkiye´nin bekasına saldırıdır. ATV televizyonunu izlemeyin. Haa benim eşim seyrediyor. Hayır, ama o bunun farkında değil. Bizim görevimiz karakol savunmak değil´ diyen Berk, hükümeti ´işbirlikçilikle´ suçluyor. Türkiye´nin bir kaosa sürüklendiğini söylüyor. TSK´yı kendisiyle özdeşleştiren Berk, ´Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar bir kaosa sürüklenmek üzere biliyorsunuz. Tek ayakta kalan kurum silahlı kuvvetler. Silahlı kuvvetlere karşı da terör, irtica, kurum dışından yine silahlı kuvvetlere yıpratma kampanyası. Burda yargıyı kullanmak, emniyeti kullanmak gibi çok yönlü bir taarruz veya baskı var.´ sözleriyle yarın huzuruna çıkacağı mahkeme üyelerini de töhmet altında bırakmaktan çekinmiyor. Ergenekon Terör Örgütü´ne üyelik gibi çok ağır bir suçla suçlanmasına ve aşağıda tamamı yeralan ifadelerine karşın Orgeneral Berk´in hala 3´ncü Ordu komutanlığı görevini sürdürüyor olması, bugün son anda il dışında görevlendirilerek yarınki duruşma için çıkması gereken mahkemeden ve yargıdan bir kez daha kaçırılacağı iddiası ve savcılara ifade vermeyi reddetmesi gibi çeşitli ayrıntılar bir araya getirildiğinde, hukukun nüfuz edemediği bir hareket olarak fiili bir askeri kalkışmanın şu an Erzincan´da hala varlığını sürdürdüğü görülebiliyor.
Değerli arkadaşlarım, ben bu toplantıda, biraz önce iç güvenlikle ilgili arkadaşlar güzel bilgiler verdiler. Ordu komutanı olarak bu fırsattan istifadeyle hem iç güvenlikle ilgili hem de genel hususlar ile ilgili konular hakkında sizlere bazı konuları iletmek zorundayım. Ben öncelikle iç güvenlikle ilgili genel esaslar konusunda 3ncü ordu komutanlığında ne yapmak istiyoruz, ne yapıyoruz? Karşımızdaki kim? Bunlarla ilgili sizlere bilgi vereceğim. 3ncü ordu komutanlığının birinci vazifesi: bölgemizdeki teröristleri arayıp bulup öldüreceğiz. Beni daha önce çalışan arkadaşlar bilirler ben çok açık konuşurum. Görevimiz bu. Değerli arkadaşlarım bizim görevimiz karakol veya bir tepeyi savunmak değil. Ben toprağımı savunmuyorum. Toprak benim. Toprağa hakimim. Yüzde yüz hakimim. Toprak bizim elimizde. Tabiiki karakola taciz olduğunda savunacağız. Görev şu: gece dağda operasyon yapacağız gündüz hiç bir şey yapmıyacağız. Hareket hareket diyoruz. Bu kadar mücadeleden sonra, bu kadar tecrübeden, eğitimden sonra bazı hataları artık yapmamamız lazım. Şeye düşmek, pusuya düşmek, karakolu bastırmak bunlar benim kabul edemiyeceğim şeyler. Çünkü bunları çok aşmamız lazım. Herşeyden şüphelenmek lazım. Herşeyi sorgulamak lazım. Herşeyden şüphelenmemiz lazım. Benim sizlerden istediğim. Terörü öldürmek değil, teröriste eylem yapma imkanı bırakmamak. Genelkurmay başkanının dediği gibi temas sağlamak gol pozisyonuna girmek gibidir. Tamam gol pozisyonuna gireriz, temas sağlarız gol atamayız önemli değil. Tabiki bazen şehit verebiliriz. Her zaman herşey olabilir. Ama hatadan vermemek önemli. Verilir. Operasyonlarda orda da şurda da. Kararlı olmak çok önemli. Şu var kendimize güvenmemiz lazım. Hiç bir şeyden korkmayın. Arkadaşlarım kendi güvenliğini sağlayamayan başkasının güvenliğini sağlayamaz.
Türkiye tarihinde olmadığı kadar kaosa sürükleniyor
Türkiye tarihinde hiç olmadığı kadar bir kaosa sürüklenmek üzere biliyorsunuz. Tek ayakta kalan kurum silahlı kuvvetler. Silahlı kuvvetlere karşı da terör, irtica, kurum dışından yine silahlı kuvvetlere yıpratma kampanyası. Burda yargıyı kullanmak, emniyeti kullanmak gibi çok yönlü bir taarruz veya baskı var. Olayları gördünüz. Yine taraf gazetesi, geçenlerde 17 ağustosta meydana gelen dört tane erin şehit olduğu elbombası hadisesindeki savcının aldığı ifadeler, taraf gazetesinde. Karargahta yine ergenekon var diye evraklar taraf gazetesine gidiyor. Bu öyle kolay kolay yapılabilecek iş değil. Mutlaka bir yerden şeyleri var ama vermiyor, bulamıyoruz. Şimdi sizlere, evvela size söyleyeyim, yarın bugünden kötü olacak. İyiye gitmiyor. Ama en önemli husus, kendi içimizdeki birliği sağlamakta. Esas unsur. Yani silahlı kuvvetlerin tek yumruk olması lazım. Birbirimize inanmamız, birbirimize güvenmemiz, birbirimizi sevmemiz lazım.
Başımızdaki işbirlikçi hükümet devam ediyor
Değerli arkadaşlar, silahlı kuvvetler bu ülkenin direğidir. Yıkılırsa onlarda altında kalacak bu devletin. Yani boşuna uğraşıyorlar. Büyük bir şeyle gidiyorlar. Başımıza gelen işbirlikçiler onlar devam ediyorlar. Bütün amaçları birbirimize düşürmek. Pısırık ve pasif hale getirmek.
Arap efsanesi yerine Ergenekon efsanesine imza atmaktan gurur duyarım
Orgenaralin ergenekon çiftliği, orgeneralin ergenekon sergisi diyebiliyorlar. Tam da ergenekon davasının başladığı gün. Bunlar ellerindekini biriktiriyor zamanı gelince kullanıyorlar. Yani ordaki dava ile burdaki ergenekon, ne ilgisi var. Benim ergenekon, bütün destanlarına, efsanelerinden benim için daha farklı. Arap´ın hiç bir efsanesi bana göre ergenekon efsanesinin destanın yanına uğrayamaz. Arabın, arabın efsanesini mi koyacaktık. Yani türklüğümüzü, benim, geçmişimizi, biz sanki suç işlemişiz gibi ortaya koymaya çalışıyorlar. Ne hale geldik. Onu belirtmek için bunu söylüyorum. Şimdi ergenekon imzasını atmaktan da şeref duyarım. Şeref duyarım.
Evinize internet sokmayın
Arkadaşlar çok dikkatli olmak zorundayız. Güvenlik çok önemli. Evrak güvenliği çok önemli. Telefon, cep telefonu ile görüşmeyin, ev telefonunu kullanmayın. Zorunlu olmadıkça kullanmayın. Cep telefonuyla konuşmayın hepsi dinleniyor. Hepsinin şeyinde şey alınıyor. Yarın nerelerden neler çıkartacaklar. Bilgisayar, internet çok önemli, evinize dahi sokmayın. Size tavsiyem evinize bu internet olmasın. Çocuğunuz varsa gitsin orduevinde bilmem nerde orda internetle varsa, hani var ya, orda kullansın. Evinize sokmayın.
Personel çok çalışkan da olsa mesai sonrası ne yapıyor bakın
Arkadaşlarım, harp okulundan subay mı yetiştiriyoruz, takım komutanı mı yetiştiriyoruz çok özür diliyorum manyak mı yetiştiriyoruz. Ona kim öğretti? El bombasının pimini çek ere ver. Böyle bir cezanın uygulandığı bir yer hiç aklınıza gelir mi? Böyle acayip ceza olur mu? Bu eğitim kimde var? Böyle bir şey yok. Bir teğmenin yaptığını genelkurmay başkanı günlerdir, günlerdir hesabını vermeye çalışıyor, genelkurmay başkanı. Hiç kimsenin silahlı kuvvetlere zarar verecek hareketleri yapmak hakkı değildir. Kimsenin. Genelkurmay başkanı dahil, kimse silahlı kuvvetlere zarar verecek hiçbir şey yapamaz. Personel çok çalışkan da olsa mesai sonrası ne yapıyor bakınİşimize yaramayan personeli derhal kaldırıp, kolundan tutup atacaksınız. Bakın kimseye acımayın. Silahlı kuvvetlere uymayan, silahlı kuvvetlerin içine bilmem başka bir amaçla sokulmuş, personeli mutlaka kolundan tutup atacaksınız. Bakın acıma zamanı geçmiştir. Bunun içinde herkesin bir astını çok iyi tanıması lazım. Herkes bir astını, bir astını yalnızca mesaide tanımayacak. Tugay komutanına soruyorum teğmeni, üsteğmeni en çalışkan adam diyor. Tabur komutanı en çalışkan adam diyor. Peki mesaiden sonra ne yapıyor. Mesaiden sonra ev tutmuş dışarıya gidiyor. Hiçbir bekar subay, astsubay dışarıda bulunamaz. Ordu bölgesinde dışarıda ev tutup oturamaz. Bu böyle. Misafirhanede kalacak, kışlada kalacak, orduevinde kalacak ama dışarıda bekar subay astsubay durmaz. Teğmenin ne işi var. Ha ne yapar teğmen. Evrakları çoğaltırken, dağıtımını yaparken gereksiz yerlere göndermeyin. Evrak ne kadar dağılmışsa, hassasiyeti, riski o kadar artıyor. Az evrak çıkarın. Gereksiz şeyler çıkarmayın. İmzasız gereksiz evrakı çıkarmayın.
Başbakan çıkıyor diyor ki bu gazeteleri almayın Öyleyse siz de onun istediklerini almayın
Arkadaşlara söyleyeceğim diğer bir konu; şimdi geçen bir birliğe gittik sabah gazetesi var. Başbakan çıkıyor diyor ki; bu gazeteleri almayın. Ama hiç dikkat etmiyoruz. Ne işi var zaman gazetesinin, star gazetesinin? Bunları tezgahın altına sokarsın. Mücadeleyi mutlaka bir emir alarak yapmamak lazım.
Açılım denen şey türkiyenin bekasına saldırıdır
Biraz önce söyledim, çok yönlü bir saldırı var, tamamen türkiye cumhuriyet´inin bekasına yönelik, alıştırmalar var, açılım denen şeyler var, hala biz kürt sorunu diye konuşuyoruz. Kürt sorunu diye bir sorun yok türkiye´de. Kürt sorunumuz yok. Hepiniz görev yaptınız. Hangimizin kürtlerle sorunu var.
Eşleriniz ATV seyrediyor mücadelenin farkında değil
Artık herkes kendi üstüne düşen görevi yapmak zorunda. Yapmamız lazım. Çünkü, yapılanmanın gücünü çökertemedik. Çökertmek zorundayız. Çökerteceğiz, ha televizyon. Atv televizyonunu izlemeyin. Buraya 24 tane kanal koyduk. Bazı kanalları çıkartın, almayın, haa benim eşim seyrediyor. Hayır, ama o bunun farkında değil. Mücadele yalnız bir cephede değil. Her cephede, her cephede yapmak durumundayız. Her şeyi düşünmek zorundayız. ( Habervaktim)
CHP´li Ersin´in gizli tanığa rüşvet vermesi polis raporunda
CHP´li Ahmet Ersin´in, Erzincan´daki Ergenekon soruşturmasının gizli tanığı ´Munzur´la Eriza Otel´deki buluşması Erzincan Emniyet Müdürlüğü´nün hazırladığı rapora da girdi. Rapora göre görüntüleri ortaya çıkan buluşmada, ifadesinden vazgeçmesi için yüklü miktarda para teklif edilen ´Munzur´a avans bile verildi.
CHP´li Ersin´in gizli tanığa rüşvet vermesi polis raporunda
CHP´li Ahmet Ersin´in, Erzincan´daki Ergenekon soruşturmasının gizli tanığı ´Munzur´la Eriza Otel´deki buluşması Erzincan Emniyet Müdürlüğü´nün hazırladığı rapora da girdi. Rapora göre görüntüleri ortaya çıkan buluşmada, ifadesinden vazgeçmesi için yüklü miktarda para teklif edilen ´Munzur´a avans bile verildi.
CHP´li Ahmet Ersin´in Erzincan´daki Ergenekon soruşturmasının gizli tanığı ile Eriza Otel´de yaptığı görüşmede ´Munzur´a para teklif edildiği bilgisi polis raporuna da girdi. Erzincan Emniyet Müdürlüğü´nün ´Tanık Koruma Büro Amirliği´ne gönderdiği 19 Şubat 2010 tarihli raporda, Ahmet Ersin ve Paradise Pastanesi´nin sahibi Abdullah Erdoğan ile kardeşi Erdal Erdoğan´ın otelde bir araya geldiği, bu görüşmede gizli tanık ´Munzur´a bir kısmı peşin geri kalanı taksitle ödenmek üzere yüklü miktarda para teklif edildiği belirtildi.
Kayıp ihbarına inceleme
Albay Dursun Çiçek imzalı ´Millete ihanet´ belgesini Erzincan´da uygulamakla suçlanan Başsavcı İlhan Cihaner´in tutuklandığı soruşturmayla ilgili iddianamenin ek delil klasörlerinde CHP´nin gizli tanıklara yönelik baskısını kanıtlayan bir belge daha çıktı. Cihaner´in tutuklanmasından sonra soruşturmayı yürüten Savcı Osman Şanal´ın HSYK tarafından yetkilerinin alındığı gün ´Munzur´un kayıp olduğu yönündeki ihbarı değerlendiren Erzincan Emniyet Müdürlüğü ekipleri, inceleme yaparak rapor hazırladı. Ek delil klasörlerine de giren raporda, Başsavcı İlhan Cihaner´in ´Munzur´ ve diğer gizli tanıkları baskı altına almak ve ifadelerinden vazgeçirmek için yaptığı girişimlere de yer verildi. Cihaner ve jandarma yetkililerinin, Erzurum Savcısı Osman Şanal ve eski İliç Savcısı Bayram Bozkurt aleyhine ifade vermeleri için gizli tanıklara vaatlerde bulunarak ifade imzalattıkları belirtilen raporda şöyle denildi: Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı´nda alınan ifadelerinde E.Z ve Ö.B. isimli şahıslara (gizli tanıklar) Erzincan Başsavcısı Cihaner´in almış olduğu ifadeler okunmuş ve şahıslar özetle bu okunanların kendi beyanları olmadığını, bunların zorlama ifadeler olduğunu, o esnada alkollü olduklarını, Ö.B. ise okur yazar olmadığını, sadece imza attığını ne yazıldığını bilmediğini beyan etmişlerdir. E.Z. bu ifadesini aynı gün mahkeme huzurunda da ikrar etmiştir.
Jandarma´dan Adliyeye
Erzincan Başsavcılığı´nın bu kişiler hakkında ´iftira´ suçlamasıyla soruşturma başlattığına yer verilen raporda, Paradise Pastanesi sahibi Abdullah Erdoğan ve kardeşi Erdal Erdoğan´ın organizasyonuyla gizli tanıkların jandarma tarafından gözaltına alınarak önce Jandarma Komutanlığı´na ardından da adliyeye götürülerek ifadelerine başvurulduğu anlatıldı. Polis raporunda Son derece kısa olan ifadelerinde ise şahıslar özetle eski İliç Savcısı Bayram Bozkurt ve Erzurum Savcısı Osman Şanal´dan şikayetçi olduklarını, müfettişlere detaylı ifade vermek istediklerini beyan etmişlerdir denildi.
Görüntüler polisi doğruluyor
Gizli tanıkla görüşmesini önce inkâr eden ardından ´tesadüfen karşılaştım´ diyen CHP´li Ersin´in, ´Munzur´la görüştürüldüğünü otelin güvenlik kamerası kayıtları ortaya koymuştu. Randevunun görüntüleri, buluşmayı organize eden Erdal Erdoğan´ın, elinde çanta ile otele giren Ahmet Ersin´i, ´Munzur´la tanıştırdığını belgelemişti. Kayıtta, Ersin´in sütunun dibine bıraktığı çantayı, daha sonra Erdoğan´ın alması dikkat çekmişti. Çanta´da daha sonra ´Munzur´a verilmek üzere para olduğu ileri sürülmüştü. CHP´li Ersin´in gizli ´Munzur´a 80 bin TL teklif ettiği de iddia edilmiş, ancak Ersin Çantada pijama ve traş takımım vardı. Para yoktu diyerek kendini savunmuştu. Görüşmeye aracılık eden Erdal Erdoğan ise geçtiğimiz günlerde ´örgüt üyesi olmak´ suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Avansı otelde verdi
Raporda Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner ve jandarma yetkilerinin gizli tanıkları ifadelerinden vazgeçirmeye yönelik girişimlerinin ardından yaşananlara da yer verildi. Cihaner´le gözaltına alınmadan önce görüşen ve CHP lideri Deniz Baykal´a Erzincan´daki soruşturmayla ilgili rapor yazan İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in gizli tanık ´Munzur´la 19 Şubat 2010 tarihinde yaptığı görüşme şöyle anlatıldı: Eriza Otel isimli işyerinde kalmakta olan CHP Milletvekili Ahmet Ersin ile Erzincan Atatürkçü Düşünce Derneği Başkanı Hüseyin Baydaş ve yine yukarıda belirtilen Abdullah Erdoğan ve kardeşi Erdal Erdoğan isimli esnaf şahıslar marifetiyle görüştürülmüşlerdir. Alınan bilgiler arasında şahıslara yüklü miktarda para teklif edildiği ve bu paranın bir kısmının avans olarak verildiği hususları da bulunmaktadır. ( Yenişafak)
Erzincan Ergenekon soruşturmasına fiilen müdahale ederek suç işleyen CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in gizli tanık Munzur´la yaptığı görüşmeye dair bir açıklama da tutuklanan Başsavcı İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman´dan geldi. Sekman, Eriza Oteli´ndeki görüşmeye kendisini Ahmet Ersin´in çağırdığını söyledi: ´Ahmet Ersin benim tesadüfen orada olduğumu söylüyor. Halbuki beni kendisi iki kere çağırdı. Nasıl böyle bir açıklama yapar hayret ediyorum´ Sekman, Ersin´in istemesi halinde bunu ispat edebileceğini söyledi.
Ersin´in bir yalanı daha çıktı: Avukatı otele o çağırmış
Erzincan Ergenekon soruşturmasına fiilen müdahale ederek suç işleyen CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in gizli tanık Munzur´la yaptığı görüşmeye dair bir açıklama da tutuklanan Başsavcı İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman´dan geldi. Sekman, Eriza Oteli´ndeki görüşmeye kendisini Ahmet Ersin´in çağırdığını söyledi: ´Ahmet Ersin benim tesadüfen orada olduğumu söylüyor. Halbuki beni kendisi iki kere çağırdı. Nasıl böyle bir açıklama yapar hayret ediyorum´ Sekman, Ersin´in istemesi halinde bunu ispat edebileceğini söyledi.
CHP´li Ahmet Ersin´in Erzurum´da devam eden davanın gizli tanığıyla görüşmesi büyük yankı uyandırmıştı. Görüşmeyi başta yalanlayan Ersin, görüntülerin internete düşmesinin ardından olayı kabul etmek zorunda kalmıştı. İnternete düşen görüntülerde buluşmada gizli tanık Munzur´un yanı sıra İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman ve yine aynı soruşturma kapsamında perşembe günü ifadesine başvurulan Paradise Pastanesi´nin sahibi Erdal Erdoğan da yer alıyordu. Oteldeki görüşmede gizli tanıkla bir ilişkisinin olmadığını söyleyen Sekman, kendisinin oraya Ersin´in daveti üzerine gittiğini ve 10 dakika görüşüp ayrıldığını belirtti. Sekman, Görüşmeden bir gün önce Ersin´le Erzurum´da karşılaştık. Birlikte oturup sohbet ettik. Beni ertesi gün birlikte kahvaltı etmeye davet etti. Ben müsait olmadığımı, işlerim olduğunu söyledim. Ertesi gün saat 10 sularında bir telefon geldi. ´Sayın vekilim sizi çaya davet ediyor´ denildi. Ben de gittim. Nasıl olur da, benim orada bulunmamı tesadüf diye niteler hayret ediyorum. dedi. ( Zaman)
Kontrgerilla yargısı suskun: Ya aynı şeyi AK Parti yapsaydı?..
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in Erzincan davasının gizli tanıklarından Munzur ile görüşmesi deşifre oldu. Ersin de, internet sitelerinde görüntüleri yayınlanan ´skandal buluşmayı´ önce inkar etse de daha sonra doğruladı. Ancak olayla ilgili şu ana kadar ne soruşturma başlatıldı ne de yüksek yargı mensuplarından herhangi bir açıklama geldi. CHP´li vekilin, gizli tanıkla görüşmesine büyük tepki gösteren hukukçular ise Ersin hakkında Türk Ceza Kanunu´nun 281. ve 288. maddelerine göre; ´suç delillerini karartmak ve adil yargılamaya müdahale´den soruşturma başlatılması gerektiğini belirtiyor. Emekli Başsavcı Reşat Petek, söz konusu buluşmayı ´hukuki skandal´ olarak değerlendirdi. Petek´e göre; hem Ersin hem de görüşmede bulunan İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman hakkında ayrı bir soruşturma açılması gerekiyor. Eski Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu da soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiği görüşünü dile getirdi. Emekli Savcı Gültekin Avcı ise ´Eğer terör örgütüne üyeliği söz konusu ise Ersin hakkında dokunulmazlığı dikkate alınmadan soruşturma başlatılmalı´ açıklamasını yaptı. Ersin-Munzur görüşmesine AK Parti´den de tepki geldi. Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, internette yayınlanan görüntülerin kendisi için sürpriz olmadığını belirterek ´Özellikle Yargıtay Başkanı, HSYK´nın değerli üyeleri, merak ediyorum bu çıkan görüntüler karşısında da bir bildiri yayımlarlar mı?´ diye sordu.
Kontrgerilla yargısı suskun: Ya aynı şeyi AK Parti yapsaydı?..
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in Erzincan davasının gizli tanıklarından Munzur ile görüşmesi deşifre oldu. Ersin de, internet sitelerinde görüntüleri yayınlanan ´skandal buluşmayı´ önce inkar etse de daha sonra doğruladı. Ancak olayla ilgili şu ana kadar ne soruşturma başlatıldı ne de yüksek yargı mensuplarından herhangi bir açıklama geldi. CHP´li vekilin, gizli tanıkla görüşmesine büyük tepki gösteren hukukçular ise Ersin hakkında Türk Ceza Kanunu´nun 281. ve 288. maddelerine göre; ´suç delillerini karartmak ve adil yargılamaya müdahale´den soruşturma başlatılması gerektiğini belirtiyor. Emekli Başsavcı Reşat Petek, söz konusu buluşmayı ´hukuki skandal´ olarak değerlendirdi. Petek´e göre; hem Ersin hem de görüşmede bulunan İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman hakkında ayrı bir soruşturma açılması gerekiyor. Eski Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu da soruşturmanın gizliliğinin ihlal edildiği görüşünü dile getirdi. Emekli Savcı Gültekin Avcı ise ´Eğer terör örgütüne üyeliği söz konusu ise Ersin hakkında dokunulmazlığı dikkate alınmadan soruşturma başlatılmalı´ açıklamasını yaptı. Ersin-Munzur görüşmesine AK Parti´den de tepki geldi. Grup Başkan Vekili Bekir Bozdağ, internette yayınlanan görüntülerin kendisi için sürpriz olmadığını belirterek ´Özellikle Yargıtay Başkanı, HSYK´nın değerli üyeleri, merak ediyorum bu çıkan görüntüler karşısında da bir bildiri yayımlarlar mı?´ diye sordu.
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in gizli tanık Munzur ile görüşmesine en büyük tepki hukukçulardan geldi. Hukukçular, Ersin hakkında Türk Ceza Kanunu´nun 281. ve 288. maddelerine göre; ´suç delillerini karartmak ve adil yargılamaya müdahale´ kapsamında hakkında soruşturma başlatılmalı. diyor. Bu suçun cezası 3 yıl hapis.
CHP´li Ersin: Çantada pijamalarım vardı
Gizli tanık Munzur´la yaptığı görüşmesi deşifre olan CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, dün kendini ilginç gerekçelerle savundu. Ersin, Munzur ile ailevi konuları görüştüğünü ileri sürdü. Elindeki siyah evrak çantasının içerisinde ise pijama ve tıraş takımı olduğunu iddia etti. Üzerine fazla gelindiğini öne süren Ersin, Bir daha da Erzurum´a, Erzincan´a gitmeyeceğim. Benden bu kadar. Bundan sonrası yargıyı ilgilendirir. ifadesini kullandı. Ersin´in gizli tanıkla görüşmesi ilginç bir seyir takip etti. Milletvekili, görüşmeyi önce yalanladı, ancak bir süre sonra Munzur´la buluştuğunu doğrulayarak Ben oturuyordum, onlar yanıma geldi. açıklamasını yaptı. Oysa önceki gün internete düşen görüntülerde Ersin´in gizli tanık Munzur´un yanına gittiği görülüyor. Ersin, görüşme yaptığı otelde gecelediğini; görüşmeye dışarıdan değil odasından geldiğini söyledi. Otel lobisinde bir vatandaşın gelerek kendisinden yardım istediğini, Eşimle sorunlarım var. İşim yok. Ankara veya İzmir´e taşınmak istiyorum, bana iş bulun. Burada can güvenliğim de yok. dediğini aktaran Ersin, kendisinin de yardımcı olamayacağını belirttiğini söyledi. Ersin, elindeki çantayla ilgili olarak da Ben odamdan çantayla indim. İçinde pijama takımım ve tıraşlığım var. Eğer çantanın içinde para varsa ve ben bunu Munzur´a vereceksem, herkesin içinde verecek kadar enayi miyim? şeklinde konuştu. Çantayı bulunduğu yerden kendisinin değil de başkasının almasını da Orada unuttuğum için ardımdan başkası getirdi. sözleriyle açıkladı. Görüntülerde, tutuklanan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman´ın da yer almasını Bilemiyorum, kalabalık bir topluluk vardı. Sekman da belki ordadır şeklinde açıklayan Ahmet Ersin, Sekman´la daha önce bir görüşme yaptığını ise, Erzurum´dan geldiğimiz akşam Cihaner´in avukatıyla baroda görüştük. O akşam Cihaner´in eşiyle de görüştük. sözleriyle doğruladı. Artık konuyla ilgilenmeyeceğini kaydeden Ersin, şöyle konuştu: Yargıya müdahale ettiğimi düşünmüyorum. Ama açıkçası artık kusacak hale geldim. Bir daha Erzurum´a, Erzincan´a gitmeyeceğim. Benden bu kadar... Tutuklu kişileri özgürlüğüne kavuşturmak gibi bir şeyim yok. Benim görevim bitti, bundan sonrası yargıyı ilgilendirir.
Ersin suçüstü yakalandı, savcılar harekete geçsin
Görüntüler benim için sürpriz olmadı, yadırgamadım. Her seferinde yargının bağımsızlığını savunan CHP, yargıya en büyük baskıyı yapıyor. CHP, devam eden davaların, soruşturmaların hakimleriyle, savcılarıyla görüşme yollarını arayıp, bir kısmıyla görüşerek, tanıklarıyla görüşüp ifadelerini değiştirmeye zorlayarak, soruşturma ve kovuşturmalara bizzat müdahil oluyor. Görüntülerle ilgili cumhuriyet savcılarını göreve çağırıyorum. Bunların hepsi TCK´ya göre suçtur, savcılar bunlarla ilgili soruşturmaları başlatmak zorundadır ve burada bir tercih hakları yoktur. Öte yandan yüksek yargının, özellikle Yargıtay Başkanı ve HSYK´nın üyelerinin görüntüler karşısında bir bildiri yayınlayıp yayınlamayacaklarını merak ediyorum. CHP´nin Sayın Genel Başkanı, milletvekilleri ve partilileri, kimi yüksek yargı görevlileri nezdinde bir dokunulmazlığı haiz. Onlar ne yaparsa yapsınlar en ufak bir açıklama yok.
Hukuki bir skandal, Erzincan soruşturması kapsamına alınmalı
Emekli Başsavcı Reşat Petek: Bu görüşme, hukuki bir skandaldır. Çünkü devam eden bir dava var ve davada çok önemli delillere tanıklık etmiş birisinin hayati tehlikesi göz önüne alındığında bu şekilde deşifre olması skandalın ciddiyetini ortaya koymaktadır. Munzur´un bu görüşmeden sonra ifadesini değiştirip değiştirmediği bu davanın seyrini gerçekten etkileyecek bir gelişmedir. Munzur ile yapılan görüşme adli bir vakadır ve suç teşkil etmektedir. Ersin´in bu girişimini savcıların soruşturma kapsamına almaları gerekir. Aynı şekilde Başsavcı İlhan Cihaner´in avukatı Hamit Sekman hakkında da ayrı bir soruşturma açılması gerekir ve avukattan savunması istenir.
Gizli tanığın başına bir iş gelirse sorumlusu CHP´li milletvekilidir
Eski Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu: Bir siyasi parti milletvekilinin gizli tanık ile görüşmesi etik ve ahlaki değildir. Gizli tanıkla yapılan görüşme soruşturmanın gizliliğini ihlal etmiştir. Delillerin karartılması ve tanıkların baskı görmüş olma ihtimallerini yükselten bir görüşmedir. Soruşturmanın gizliliğini ihlal etmekten dolayı Ersin hakkında cumhuriyet savcıları tarafından soruşturma başlatılmalı. CHP´nin davadaki tavrı belli, açık bir şekilde Başsavcı İlhan Cihaner´in yanında olduğunu biliyoruz. CHP milletvekilinin bu davada Cihaner aleyhine tanıklık yapan gizli tanıkla görüşmesi şüpheleri artırmıştır. Gizli tanığın başına bir iş gelirse sorumlusu Ahmet Ersin´dir.
Emekli Savcı Gültekin Avcı: Bu görüşme, CHP´nin Ergenekon´un avukatlığını yaptığı iddialarını doğruluyor. Davası süren ve ülke gündemini meşgul eden bu hukuki süreçte bir milletvekilinin gizli tanıkla görüşmesi, temasa geçmesi hukuki değildir. Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcıları, Ersin´in gizli tanıkla olan görüşmesini mutlaka soruşturma kapsamına alması gerekir. CHP´nin illegal bir şekilde davaya müdahil olması, Ergenekon terör örgütü ile bir teması mı var şüphesini artırıyor. Ersin´in gizli tanıkla temasa geçmesi ´suç delillerini karartmak ve adil yargılamaya müdahale etmek´ suçu kapsamına girer. Ersin´in neden müdahil olduğu açıklığa kavuşmalı, eğer terör örgütüne üyeliği söz konusu ise Ersin hakkında doğrudan dokunulmazlığı dikkate alınmadan soruşturma başlatılmalı. Terör örgütüne üyeliği söz konusu değil ise o zaman Türk Ceza Kanunu´nun 281. ve 288. maddelerine göre hakkında soruşturma başlatılmalıdır. Ersin´in soruşturma kapsamına alınması davanın selameti açısından önem arz etmektedir.
Ahmet Ersin´in siyah çantası
Nazlı Ilıcak (Sabah): Yargıya siyaset karıştı mı, işte böyle istenmedik manzaralar çıkar ortaya. CHP İzmir milletvekili Ahmet Ersin, Erzurum-Erzincan hattında, en hararetli tartışmaların yaşandığı günlerde, tutuklanan MİT görevlileriyle görüştü. (29 Aralık 2009) 18 Şubat 2010´da, Eriza Otel´de, gizli tanık Erdal Z., Ömer B. ve Munzur kod adlı S.Z. ile Paradise Pastanesi´nin sahipleri Abdullah ve Erdal Erdoğan kardeşlerle bir araya geldi. 22 Şubat 2010´da ise, Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´i cezaevinde ziyaret etti. Ve ne görelim! Eriza Otel´in güvenlik kameraları, siyah bir çanta alışverişini tesbit etmiş! CHP milletvekili Ahmet Ersin, siyah bir çantayla otelin lokantasına giriyor. Birileriyle tokalaştığı görülüyor. Sonra da bir masaya oturuyor. Elindeki çantayı ise, hemen yanındaki sütunun dibine bırakıyor. Görüşmeler tamamlanınca, Eriza Otel´den çıkıp gidiyor. Kısa bir süre sonra, siyah çantayı, Erdal Erdoğan´ın alıp götürdüğü fotoğraf karelerine yansıyor.
Çantalı buluşma sonrası gelişmeler-1: Tanıklar Savcı Cihaner´e giderek ifade değiştirdi
Milletvekili, Çantamı otelde unutmuştum; bana getirdiler dese de, gene, zihnimizi kurcalayan soru işaretleri mevcut. Çünkü, Ahmet Ersin, gizli tanıklarla ErizaOtel´de buluşuyor; hemen sonra, Erdal Z., S.Z. (Munzur) ve Ömer B. isimli gizli tanıklar, Erzincan Savcılığı´na giderek, ifade değiştiriyorlar, Erzurum Savcısı Osman Şanal´dan baskı gördük; bu yüzden İlhan Cihaner aleyhinde konuştuk diyorlar. CHP milletvekiliyle gizli tanıkları buluşturan kişiler Erdal Erdoğan ve Abdullah Erdoğan, Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in yakın arkadaşı. (Hatta gazetelerde, Paradise Pastanesi´nde birlikte resimleri bile çıktı) Milletvekili Ahmet Ersin´in unuttuğu çantayı da alan kişi Erdal Erdoğan.
Çantalı buluşma sonrası gelişmeler-2: Ersin TV´de Savcı Şanal´a yüklendi
CHP milletvekili, Eriza Otel´deki buluşmadan hemen sonra (20 Şubat 2010´da) Haber Türk´e, Osman Şanal´ı tertip içinde gösteren şu beyanatı veriyor: Erzurum Savcısı Osman Şanal, Munzur´a, ´İfadeni biz yazacağız, sen de imzalayacaksın. İmzalamazsan, buradan çıktıktan sonra başına ne geleceğini garanti edemeyiz´ demiş.
Çantalı buluşma sonrası gelişmeler-3: Erzurum´daki mahkemeye çağrılan tanıklar tekrar ifade değiştirdi
Yukarıdaki gazete haberi üzerine, gizli tanık Munzur, yeniden Erzurum Özel Yetkili Mahkemesi´ne çağrılıyor; kendisine Osman Şanal´dan şikayetçi olup olmadığı soruluyor. Munzur, Jandarma´nın zoruyla Erzincan Adliyesi´ne iki arkadaşımla gittik ve ifade metnini okumadan imzaladık diye konuşuyor. (Munzur´un bu açıklamaları, Erzurum Özel Yetkili Mahkemesi´nce kabul edilen iddianamede mevcut.) Erzurum Adliyesi´ne Jandarma beni baskı altına aldı ve okumadan ifade imzalattı diyen Munzur´u, birkaç gün önce, Ankara´da gördük. Gene ifade değiştirmişti. Ve gene, Erzurum Savcısı Osman Şanal´ı, CHP milletvekili Erol Tınaztepe´ye şikayet ediyordu. Munzur´un bu davranışı, aldığı paranın hakkını vermeye çalışıyor diye yorumlanamaz mı?
Ersin zor durumda
CHP milletvekili Ahmet Ersin zor durumda. Siyah çantanın hesabını vermek mecburiyetinde. Çantayı unuttum; getirdiler diyor ama bu görüşmenin hemen ardından, 3 gizli tanığın Erzincan´daki mahkemede neden ifade değiştirdiğini açıklamıyor. Ayrıca, gizli tanıklarla ilişkiyi kuran ve sütun dibinde unutulan çantayı alan kişinin, Erzincan Savcısı İlhan Cihaner´in yakın arkadaşı Erdal Erdoğan olması, sadece bir tesadüf mü? Boşuna Siyaset, adalete müdahale etmesin demiyoruz. Edildiği takdirde, Ahmet Ersin durumuna düşmek ihtimali var. Yalnız, kamuoyunda mahcup olmak söz konusu değil. Sanırız olay, yargıya intikal edecektir. ( Nazlı Ilıcak, Sabah)
CHP, Erzincan´da yargıya meydan okudu
Ergenekon´un avukatlığını üstlenen CHP, örgütün Erzincan ayağındaki soruşturmaya siyaset tarihinde eşine rastlanmayacak şekilde müdahil oldu. Aralık ayında Erzincan´daki bazı MİT ve askeri personelin soruşturma kapsamında tutuklanmasıyla harekete geçen CHP´liler, bu süreçte yasaları çiğnemekten kaçınmadı. CHP lideri Deniz Baykal, olayın ´mezhepsel´ yönü olduğunu savunarak ´Alevi-Sünni´ çatışmasına neden olabilecek bir iddia ortaya atarken, İzmir Milletvekili Ahmet Ersin bölgeye yaptığı iki ayrı gezide adeta sanık avukatları gibi davrandı. Erzincan soruşturması, Ergenekon davası kapsamında ildeki bazı MİT ve askeri personelin önce gözaltına alınıp, ardından tutuklanmasıyla başladı. Olaya ilk andan itibaren yakın ilgi gösteren CHP yönetimi, İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´i bölgeye gönderdi. Ersin, 20 Aralık 2009´da MİT ve askeri personeli Erzincan´da tutuklu oldukları cezaevinde ziyaret etti. Aynı gün Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´le görüştü ve hazırladığı raporu Deniz Baykal´a sundu. Erzincan Raporu´na, CHP´nin şubat ayındaki Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Raporu´nda yer verildi. Soruşturmayı yürüten Erzurum özel yetkili savcılarına sert eleştirilerin bulunduğu raporun ekleri arasında soruşturma kapsamında delil olarak kullanılan gizli dinleme CD´lerinin de yer aldığı ortaya çıktı. Mahkeme dışında bir kişinin elde etmesi ve yayınlaması suç olan bu CD´lerin rapora neden eklendiği sorusuna Ersin, Ne olacak canım, elden ele dolaşıyor böyle şeyler. diyerek cevap verdi. Ersin, kayıtları Başsavcı Cihaner´den aldığı iddialarına Başsavcı ile görüşmemden çok sonra bana posta ile geldi. karşılığını verdi. Ancak Cihaner´le görüşmesinden sadece 3 gün sonra Baykal´a sunduğu raporda bu kayıtların olduğu belirlendi.
CHP´liler soruşturmaya fiilen müdahale ediyor
Erzincan Başsavcısı Cihaner´in 16 Şubat´ta tutuklanmasının ardından CHP´liler yargıyı hedef aldı. Tutuklanma olayının ardından CHP Erzincan´a 3 milletvekilinden oluşan yeni bir heyet gönderdi. Ahmet Ersin başkanlığındaki heyet, ilk iş olarak tutuklanan Cihaner´le görüştü. Heyet, daha sonra da askeri cezaevine giderek aynı kapsamda tutuklanan Eskişehir İl Jandarma Komutanı Recep Gençoğlu ve Jandarma İstihbarat elemanları ile bir araya geldi. CHP´li vekillerin Erzincan ziyaretinde başsavcıyla ilgili ağır suçlamalar yönelten gizli tanıklarla görüştükleri ve ifadelerini değiştirmeleri konusunda baskı yaptıkları ifade edildi. Ahmet Ersin, olayı önce yalanladı sonra da bir kişiyle görüştüğünü ancak bu kişinin gizli tanık olduğunu daha sonra öğrendiğini savundu. İddialara göre Ersin´le görüşen gizli tanık Munzur, önce Jandarma tarafından bir süre alıkondu ve ifade değiştirmeleri konusunda baskı gördü. Gizli tanık Fırat ise konuya ilişkin çarpıcı ifadeler kullandı: Jandarmalarca Erzincan Adliyesi´ne götürüldük. Pastane sahibi E.E. sürekli yanımızdaydı. Bize ´Sizi CHP milletvekilleri ile görüştüreceğim. Ankara´da yüksek hakimlerle, başsavcıyla görüştüreceğim. ´Erzurum´da baskı altında ifade verdik´ diye yeniden ifade vereceksiniz. Milletvekilleri sizinle, Uğur Dündar´la birlikte görüşecekler.´ dedi. Gizli tanıklar perşembe ve cuma günü Erzincan-Ankara-İstanbul hattında yoğun bir trafik yaşadıklarını, 80 bin TL karşılığında ifadelerini değiştirerek Erzurum Savcısı Osman Şanal´ı suçlamalarının istendiğini ve kendilerine 50 bin TL ödendiğini öne sürdü.
Erzincan´da görüşülen gizli tanıklar ardından özel bir operasyonla Ankara´ya getirildi. Başrolde bu kez CHP milletvekili Erol Tınastepe vardı. Tınastepe, Munzur´la yaptığı görüşmeyi doğrularken gizli tanığın herkesçe tanındığını savundu. Tınastepe, şöyle konuştu: Erzincan davasının gizli tanıkları Ankara´da yanıma gelip ´Baskı altında ifade verdik. İfadelerimizi değiştireceğiz.´ dedi. Önceden baskı ile ifadeleri alındığını, yeni ifade vermek istediklerini bildirdiler. Bana gezmeye geldiklerini söylediler. Biraz da gezelim bu konuda görüş alışverişi yapalım diye Ankara´ya gelmişler. CHP´li milletvekilleri Erzincan soruşturması süresince hukuk dışı işlere imza atarken, Baykal her fırsatta hükümetin bu süreçte yargıya müdahale ettiği tezini işledi. Böylece vekillerin hareket alanını genişletmiş oldu. CHP liderinin ilk tepkisi soruşturmayı ´tasfiye ve sindirme anlayışı´ olarak nitelemek oldu. Başsavcının tutuklanmasından sonra parti genel merkezinde yaptığı basın toplantısında İlk kez bir adliye başka bir adliyeyi basmıştır. Bu tutuklamanın yetkili bir merci tarafından yapıldığına inanmak imkansızdır. dedi. HSYK´nın Erzurum´daki savcıların özel yetkilerini kaldırmasını HSYK gereğini yapmıştır. diyerek destekledi. Ardından şöyle konuştu: Bu olayı yapanlar başarılı olurlarsa Türkiye´de kimse güvende olmayacaktır. Bu yaşanan olay bir kırılma noktasıdır. Tutuklamanın adeta ´bir darbe´ olduğunu savunurken 20 Şubat´ta Bolu´da Cihaner´in tutuklanmasına neden olan delillerin uydurma olduğunu savundu. 23 Şubat´ta partisinin grup toplantısında Erzincan´daki soruşturmada hükümetin yargının göbeğinde olduğunu öne sürdü. 2 Mart´taki grup toplantısında şu inanılmaz cümleyi kurdu: Başsavcı cumhuriyet kanunlarını uyguladığı için tutuklandı. ( Zaman)
Erzincan´da olma sebebi sanıklara destekti, görüştüğü kişiler de davayla ilgili
Mahmut Övür (Sabah): Önceki gün Ülke TV´de ve internet sitelerinde insanı şoke eden görüntüler yayınlandı. CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, hukuken görüşülmesi suç olan Gizli Tanık la buluşuyor. Hatta iddiaya göre bir kenara koyduğu siyah çantasında da 80 bin lira para var. Yargıtay Başsavcısı harekete geçti mi bilmiyorum ama gizli tanıklarla görüşüp haber yapmak bile suç... Peki, CHP gibi bir partinin milletvekili neden bir gizli tanıkla görüşür? Önce şunu söyleyelim: Gizli tanık Munzur savcılık iddianamesine göre Erzincan´daki Ergenekonu deşifre eden kişi... CHP Milletvekili Ahmet Ersin, Erzincan´a gidip gizli tanıkla görüştüğü ortaya çıkınca şöyle demişti: Görüşmedim... Ancak çok değil üç gün sonra Munzur´la görüştüğünü kabul etmek zorunda kaldı ve şunları söyledi: Ben oturuyordum onlar yanıma geldi. Boşanma işi varmış, işsizmiş onlardan bahsetti... Önceki gün ortaya çıkan kamera görüntüleri bu sözleri de yalanlıyor. Milletvekili Ersin, elinde çanta pastaneye gidiyor ve gizli tanıkla el sıkışarak masasına oturuyor. Aynı masada tutuklanan başsavcı Cihaner´in avukatı, yine Cihaner´in yakın arkadaşı pastane sahibi Erdal Erdoğan da var. Çantanın içinde ne olup olmadığı dava dosyasında yer alıyor ve kokusu daha sonra çıkacak ama burada hukuk açısından çok net suç olan bir şey var: Bir CHP milletvekillinin gizli tanıkla görüşmesi... Görüntünün ortaya çıkmasından sonra Ersin kendini şöyle savunuyor: Bana gizli tanık demediler. Bir vatandaş sizinle görüşmek istiyor dediler. Gizli tanık olduğu alnında yazmıyor ki. Dolayısıyla gizli tanık olduğunu bilmiyordum. İnanılır gibi değil. Bir siyasi partinin milletvekili bu kadar pervasız olabilir mi? Siz oraya neden gittiniz Ahmet Ersin? Cihaner davasına destek olmak için gitmediniz mi? Konuştuğunuz isimler de tam bu davayla ilgili... Cihaner´in avukatı, arkadaşı ve Cihaner´i yaktığı iddia edilen gizli tanık... ( Mahmut Övür, Sabah)
Erzincan Barosu: Gizli tanıkla görüşme suç savcılar harekete geçmeli
16 Mart 2010: Erzincan Barosu Başkanı Can Tekin, devam eden bir davada gizli tanıklarla görüşmenin suç olduğunu belirterek, savcıları göreve çağırdı. Tekin, Bu olay açıkça yargıya müdahaledir. İleriki süreçte Munzur´un ifadesini geri çekmesi halinde, bu davada bir delilin kararması anlamına gelir. Kamuoyunun, çıkacak karara şüphe ile yaklaşmasına neden olur. dedi. CHP Milletvekili Ahmet Ersin´in Erzincan´da süren Ergenekon davasının gizli tanıklarından Munzur´la görüşmesine tepki dinmiyor. Tanığın deşifre olmasına sebep olan Ersin´in bu tavrı, Erzincan´da başta baro olmak üzere birçok sivil toplum kuruluşu tarafından kınandı. Baro Başkanı Can Tekin, bir davanın tanıklarıyla görüşülmesinin yargıya olan güveni sarsacağının altını çizdi. Erzincan´daki davayla ilgili gündeme gelen bir başka nokta da, davanın Alevileri sindirme politikasına dönüştüğü iddiası. Baro Başkanı Tekin, bu söylemle davanın sulandırılmaya çalışıldığını kaydetti. Davanın bir ceza davası olduğunu söyleyen Tekin, Bu davaya ´Alevileri sindirme çalışması´ şeklinde bakılması son derece yanlış. Bu bir ceza davasıdır. Bir kere tutuklananların çoğu Sünni insanlar. Bu bile iddianın ne kadar temelsiz olduğunu gösteriyor. Bazı karanlık mahfiller, bu tarz oyunlar oynayarak ayrımcılık yapmaya çalışıyorlar. Herkes sağduyulu olmalı. Söylenen sözlere dikkat etmeli. şeklinde konuştu Alevi araştırmacı-yazar İhsan Ünlü de, kentte Alevi ve Sünni vatandaşların birlikte yaşadığını belirtirken, atılmaya çalışılan ayrılık tohumlarının halkın sağduyusuyla aşılacağını söyledi. Ünlü, İnsanları birbirine düşürmeye çalışan oyunlara halkımız prim vermeyecektir. dedi. ( Zaman)
(13 Mart 2010, 12:38), son güncel.: (16 Mart 2010)
İşte Kontrgerilla yargısı: CHP´nin yüksek yargıda dokunulmazlığı var
CHP´li Ahmet Ersin´in Erzincan-Ergenekon soruşturmasının gizli tanıklarıyla görüşüp para dolu çanta bıraktığını gösteren şok kamera kayıtları Türkiye´yi sarsmaya başladı. AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in ´Erzincan´da gizli tanık Munzur ile görüştüğü ve bir otelin lobisinde çanta bıraktığı´ yönündeki iddialarla ilgili Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdı. Bozdağ ayrıca, ´Gördüğüm kadarıyla CHP´nin Sayın Genel Başkanı, milletvekilleri ve partilileri, kimi yüksek yargı görevlileri nezdinde bir dokunulmazlığa haiz. Bu dokunulmazlık nereden kaynaklanıyor, onu da merak ediyorum´ dedi. İddialar karşısında yüksek yargıdan herhangi bir açıklama yapılıp yapılmayacağını merak ettiğini söyleyen Bozdağ, ´Her defasında yargının bağımsızlığından bahseden yüksek yargının üyeleri, özellikle Yargıtay Başkanı, HSYK´nın değerli üyeleri, ben şimdi merak ediyorum; bu çıkan görüntüler karşısında da bir bildiri yayınlarlar mı, bir açıklama yaparlar mı? Gördüğüm kadarıyla CHP´nin Sayın Genel Başkanı, milletvekilleri ve partilileri, kimi yüksek yargı görevlileri nezdinde bir dokunulmazlığa haiz. Onlar ne yaparsa yapsınlar en ufak bir açıklama yok. Bu dokunulmazlık nereden kaynaklanıyor, onu da merak ediyorum´ diye konuştu.
İşte Kontrgerilla yargısı: CHP´nin yüksek yargıda dokunulmazlığı var
CHP´li Ahmet Ersin´in Erzincan Ergenekon soruşturmasının gizli tanıklarıyla görüşüp para dolu çanta bıraktığını gösteren şok kamera kayıtları Türkiye´yi sarsmaya başladı. AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in ´Erzincan´da gizli tanık Munzur ile görüştüğü ve bir otelin lobisinde çanta bıraktığı´ yönündeki iddialarla ilgili Cumhuriyet savcılarını göreve çağırdı. Bozdağ ayrıca, ´Gördüğüm kadarıyla CHP´nin Sayın Genel Başkanı, milletvekilleri ve partilileri, kimi yüksek yargı görevlileri nezdinde bir dokunulmazlığa haiz. Bu dokunulmazlık nereden kaynaklanıyor, onu da merak ediyorum´ dedi. İddialar karşısında yüksek yargıdan herhangi bir açıklama yapılıp yapılmayacağını merak ettiğini söyleyen Bozdağ, ´Her defasında yargının bağımsızlığından bahseden yüksek yargının üyeleri, özellikle Yargıtay Başkanı, HSYK´nın değerli üyeleri, ben şimdi merak ediyorum; bu çıkan görüntüler karşısında da bir bildiri yayınlarlar mı, bir açıklama yaparlar mı? Gördüğüm kadarıyla CHP´nin Sayın Genel Başkanı, milletvekilleri ve partilileri, kimi yüksek yargı görevlileri nezdinde bir dokunulmazlığa haiz. Onlar ne yaparsa yapsınlar en ufak bir açıklama yok. Bu dokunulmazlık nereden kaynaklanıyor, onu da merak ediyorum´ diye konuştu.
Bozdağ, gazetecilerin, ?CHP´li Ersin´in, Erzincan´daki Ergenekon yapılanmasını deşifre eden ´Munzur´ adlı gizli tanık ile bir otelde görüştüğü ve otele çanta bıraktığı? yönündeki iddialara ilişkin sorularını cevapladı. Haberlerin doğru, görüntülerin gerçek olması halinde, bu tür bir davranışın Türk Ceza Kanununa göre tartışmasız bir suç olduğunu belirten Bozdağ, bunun, resen takibi gerekli bir suç olduğunu kaydetti. Bozdağ, ?Zannedersem Cumhuriyet savcılarının, yasaların kendilerine verdiği yetkiyi kullanarak tahkikat başlatmış olmaları gerekiyor. Eğer herhangi bir tahkikat başlatmamışlarsa, ben buradan aracılığınızla çağrı yapmak isterim; bu açıkça bir suçtur, Cumhuriyet savcılarını yasal görevlerinin gereğini yapmaya davet ediyorum? diye konuştu.
Bu dokunulmazlık nereden kaynaklanıyor?
Bekir Bozdağ, şöyle devam etti: ?Tabii ki CHP´ye, sadece Ahmet Ersin´in bu davranışıyla bakmamak lazım. Ben hiç de yadırgamadım. Neden, çünkü Genel Başkan adeta her salı grup konuşmasını veya partinin başka yerlerdeki konuşmalarında, toplantılarında, her yeri bir duruşma salonuna döndürüyor. Orada devam eden soruşturma ve kovuşturmaların içindeki deliller, dosya içerisinde olanlar, olmayanlar -nasıl vakıf, nasıl bilgi ediniyor bilmiyoruz ama- bilmediği dosyalarla ilgili içindeki her şeyi biliyormuş gibi bir takım hukuki değerlendirmeler, savunmalar yapmaktadırlar. Tabii bu oldukça manidardır. Bunların olmaması lazım; Meclis çatısı altında da başka yerlerde de. Devam eden davalar ve soruşturmalarla ilgili siyasiler dahil hiç kimsenin yargılamayı, soruşturmayı etkileyecek eylem veya söylemlerde bulunmaması lazım. CHP, hem devam eden davaların, soruşturmaların hakimleriyle, savcılarıyla görüşme yollarını arayarak, bir kısmıyla görüşerek, tanıklarıyla görüşüp -haberler doğruysa- ifadelerini değiştirmeye zorlayarak, her duruşmada milletvekillerini görevlendirip, orada görev yapan hakim ve savcılar üzerinde nüfuz ve baskı kurmak suretiyle soruşturma ve kovuşturmalara bizzat müdahil olmaktadırlar. Bunların hepsi TCK anlamında suçtur ama ben bugüne kadar Cumhuriyet savcılarının açık açık ceza hukuku ihlal edildiği ve suçlar işlendiği halde bu konularla ilgili bir soruşturma açtığını duymadım. Devam eden davalar ve soruşturmaların esasını etkilemek ve yargı görevini yapanları etkilemek, adli soruşturmayı etkilemek için kim ne beyanda bulunuyorsa bulunsun bunlar resen takibi gerekli suçlardır. Savcılar bunlarla ilgili soruşturmaları başlatmak zorundadırlar. Burada bir tercih hakları yoktur. Ama bugüne kadar da böyle bir şey olmadı.? İddialar karşısında yüksek yargıdan herhangi bir açıklama yapılıp yapılmayacağını merak ettiğini söyleyen Bozdağ, ?Her defasında yargının bağımsızlığından bahseden yüksek yargının üyeleri, özellikle Yargıtay Başkanı, HSYK´nın değerli üyeleri, ben şimdi merak ediyorum; bu çıkan görüntüler karşısında da bir bildiri yayınlarlar mı, bir açıklama yaparlar mı? Gördüğüm kadarıyla CHP´nin Sayın Genel Başkanı, milletvekilleri ve partilileri, kimi yüksek yargı görevlileri nezdinde bir dokunulmazlığa haiz. Onlar ne yaparsa yapsınlar en ufak bir açıklama yok. Bu dokunulmazlık nereden kaynaklanıyor, onu da merak ediyorum? diye konuştu. ( Hürriyet)
Yargıtay Başsavcısı İP´e ve CHP´ye karşı uyuyor Cihaner gözaltına alınınca uyanıyor
Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in Erzincan Ergenekon soruşturması kapsamında makamında gözaltına alınması üzerine HSYK-Danıştay-Yargıtay üyeleri peşpeşe açıklamalar yaparak Başsavcının gözaltına alınmasını protesto etmişler, böylece inanılmaz bir skandala imza atmışlardı. Oysa Cihaner mahkeme kararlarıyla gözaltına alınmıştı ve halen tutuklu olarak cezaevinde bulunuyor. Defalarca yapılan tahliye talepleri de reddedilen Cihaner´in gözaltına alınmasında bir yanlışlık olsaydı şimdiye kadar çoktan dışarıda olurdu. Gözaltı üzerine HSYK hemen devreye girerek gözaltını yapan ve soruşturmayı yürüten Erzurum özel yetkili savcılarının yetkilerini, yani soruşturmayı ellerinden aldı. Danıştay ve Yargıtay üyeleri de açıklama yaparak HSYK´nın kararını onayladıklarını ilan ettiler. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya ise bir açıklama yaparak, Habur, Erzincan ve Erzurum´daki adli tahkikatların incelemeye alındığını belirterek, AK Parti´yi kapatmak için gözdağı vermiş oldu. Oysa Erzincan Ergenekon soruşturmasının iddianamesi bir kaç hafta sonra tamamlanarak mahkemeye sunuldu ve kabul edilerek Başsavcı Cihaner, 2 numaralı sanık olarak terör örgütü üyeliği suçlamasıyla yargılanmaya başladı. Yargıda kadrolaşmış karanlık güçlerin net bir şekilde deşifre olduğu bir olay olmuştu aslında Cihaner´in gözaltına alınması.
Flaş!!! CHP´li Ersin´in Gizli Tanıkla görüşme kaydı yayınlandı
CHP Milletvekili Ahmet Ersin Erzincan´da gizli tanıklarla buluştuğu eliza otelinin silindiği söylenen güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde CHP´li Ersin´in gizli tanıkla tanıştırılması tokalaşması ve konuşmaları detaylı olarak görünüyor. Şok görüşmeye Cihaner´in avukatı Hamit Sekman ve Paradise Pastanesi´nin sahibi de katılıyor. Bu görüntüler CHP´yi çok zorda bırakacak... Gizli tanıkların ifadelerini değiştirilmesi için CHP para teklif etti mi? Ersin´in çantasında ne vardı? Bu çantayı neden bir başkası aldı? Burası CHP´lilerle Gizli tanıkların buluştuğu Eriza Otel.... CHP Milletvekili Ahmet Ersin Erzincan´da halen yürütülen soruşturma için bu şehre geliyor ve iddianamede şok itiraflarda bulunan gizli tanık Munzur ile görüşüyor. Şok görüşmeye Cihaner´in avukatı Hamit Sekman ve Paradise Pastanesi´nin sahibi de katılıyor. CHP´li Ahmet Ersin gizli tanıklarla buluşmaya elinde bir çanta ile geliyor. Ersin getirdiği çantayı bırakıyor daha sonra o çantayı gizli tanıklara ifadelerini değiştirmeleri yönünde baskı yapan, onları Ankara gönderen ve bugün gözaltı sonrası Erzurum nakli yapılan, Paradise Pastanesi sahibi Erdal Erdoğan alıyor. Erdoğan çantayı alıp çıkınca peşinden Gizli Tanık Munzur da çıkıyor. Yani çantayı CHP´li Ahmet Ersin getiriyor, ama çantayı gizli tanık ekibi alıp götürüyor.
FLAŞ!!! CHP´li Ersin´in Gizli Tanıkla görüşme kaydı yayınlandı
CHP Milletvekili Ahmet Ersin Erzincan´da gizli tanıklarla buluştuğu eliza otelinin silindiği söylenen güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde CHP´li Ersin´in gizli tanıkla tanıştırılması tokalaşması ve konuşmaları detaylı olarak görünüyor. Şok görüşmeye Cihaner´in avukatı Hamit Sekman ve Paradise Pastanesi´nin sahibi de katılıyor. Bu görüntüler CHP´yi çok zorda bırakacak... Gizli tanıkların ifadelerini değiştirilmesi için CHP para teklif etti mi? Ersin´in çantasında ne vardı? Bu çantayı neden bir başkası aldı? Burası CHP´lilerle Gizli tanıkların buluştuğu Eriza Otel.... CHP Milletvekili Ahmet Ersin Erzincan´da halen yürütülen soruşturma için bu şehre geliyor ve iddianamede şok itiraflarda bulunan gizli tanık Munzur ile görüşüyor. Şok görüşmeye Cihaner´in avukatı Hamit Sekman ve Paradise Pastanesi´nin sahibi de katılıyor. CHP´li Ahmet Ersin gizli tanıklarla buluşmaya elinde bir çanta ile geliyor. Ersin getirdiği çantayı bırakıyor daha sonra o çantayı gizli tanıklara ifadelerini değiştirmeleri yönünde baskı yapan, onları Ankara gönderen ve bugün gözaltı sonrası Erzurum nakli yapılan, Paradise Pastanesi sahibi Erdal Erdoğan alıyor. Erdoğan çantayı alıp çıkınca peşinden Gizli Tanık Munzur da çıkıyor. Yani çantayı CHP´li Ahmet Ersin getiriyor, ama çantayı gizli tanık ekibi alıp götürüyor.
Şimdi izleyeceğiniz görüntüler CHP´yi çok zorda bırakacak... Gizli tanıkların ifadelerini değiştirilmesi için CHP para teklif etti mi? Ersin´in çantasında ne vardı? Bu çantayı neden bir başkası aldı? Burası CHP´lilerle Gizli tanıkların buluştuğu Eriza Otel.... CHP Milletvekili Ahmet Ersin Erzincan´da halen yürütülen soruşturma için bu şehre geliyor ve iddianamede şok itiraflarda bulunan gizli tanık Munzur ile görüşüyor. Şok görüşmeye Cihaner´in avukatı Hamit Sekman ve Paradise Pastanesi´nin sahibi de katılıyor. CHP´li Ahmet Ersin gizli tanıklarla buluşmaya elinde bir çanta ile geliyor. Ersin getirdiği çantayı bırakıyor daha sonra o çantayı gizli tanıklara ifadelerini değiştirmeleri yönünde baskı yapan, onları Ankara gönderen ve bugün gözaltı sonrası Erzurum nakli yapılan, Paradise Pastanesi sahibi Erdal Erdoğan alıyor. Erdoğan çantayı alıp çıkınca peşinden Gizli Tanık Munzur da çıkıyor. Yani çantayı CHP´li Ahmet Ersin getiriyor, ama çantayı gizli tanık ekibi alıp götürüyor. CHP´li Ersin, gizli tanıklarla Erzincan´da buluştuğunu doğrulamış ama Ben oturuyordum onlar yanıma geldi. Boşanma işi varmış işsizmiş onlardan bahsetti demişti. Bu görüntülerle CHP milletvekili Ahmet Ersin´in gizli tanıklarla tesadüf eseri görüşmediği ve Munzur´un kendisinin gelerek ailevi sorunlarını anlatmadığı resmen ortaya çıkıyor. Görüntülerde otel´deki hareketlilikte dikkat çekiyor. Asıl kafa karıştıran konu ise Ahmet Ersin´in bıraktığı çantanın bir başkası tarafından alınması. Kanunlara göre yürütülmekte olan bir davanın kesin hükmü verilinceye dava ile ilgili kişileri etkilemek suç teşkil ediyor. CHP´li vekil görüntülerde daha önce söylediğinin aksine hareket ediyor. Munzur vekili değil, milletvekili Munzur´u buluyor. T.C.K´nın 288. maddesi şöyle diyor: Bir olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma veya kovuşturma kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar savcı, hakim, mahkeme, bilirkişi veya tanıkları etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu görüntüler CHP´nin bizzat Erzincan soruşturmasının içine dahil olduğunu resmen ortaya koyuyor. Gizli tanıklarla yakın temas halinde bulunan CHP´li vekilin bu görüntülerinin savcılığı harekete geçirip geçirmeyeceği merak ediliyor? ( Sonsayfa)
Gizli tanıkla görüştüğünü bilmiyormuş
12 Mart 2010: CHP Milletvekili Ahmet Ersin, Erzincan´da gizli tanıkla yaptığı görüşme videosunun ortaya çıkması üzerine yaptığı açıklamada, görüştüğü kişinin gizli tanık olduğunu bilmediğini iddia etti. Ersin, evrak çantasının içinde ise pijaması ile tıraş takımının olduğunu ileri sürdü. CHP İzmir Milletvekili Ersin, gizli tanık olduğu iddia edilen kişi ile otel lobisinde görüştüğünü kabul etti. Şahsın, kendisine ailevi sorunlarının olduğunu ve can güvenliğinin olmadığını anlattığını öne süren CHP´li Ersin, kendisinin savcılığa başvurmayı önerdiğini söyledi. Ersin, görüntülerdeki çantanın ise para çantası olmadığını söyledi. Elinde siyah bir çanta ile Meclis´te dolaşan Ersin, Çanta bu çantadır. Çantanın içinde para yoktu. İçinde pijamam ve traş takımım vardı. İl Başkanlığı´na gidecektim. Çantamın olmadığını fark ettim. Getirmelerini söyledim. Biri alıp getirdi dedi. Ersin, görüştüğü şahsın gizli tanık olduğunu bilmediğini ileri sürdü. Benim gizli tanıkla ne işim olabilir? diye iddialara tepki gösteren Ersin, Çantanın içinde para yoktu. 80 bin TL olduğu iddia ediliyor. Benim Ziraat Bankası´na 20 bin TL tüketici kredisi borcum var. Bu kadar parayı nerden bulurum? Benim karanlık işlerle ne işim olabilir? sözlerini kendini savundu. Gizli tanık ile görüşme iddialarına tepki gösteren Ersin´in, Gizli, biz orada bir çalışma yaptık. Ben herkesle görüşürüm. Bu şahıs bana gizli tanık olduğunu söylemedi. Ama gizli tanık olsa bile yine hiç tereddütsüz görüşürdüm. ifadelerini kullanması dikkat çekti. ( Cihan)
(11 Mart 2010, 16:02), son güncel.: (12 Mart 2010)
CHP´li milletvekillerinin Erzincan soruşturmasındaki gizli tanıklarla buluşup baskı ve para karşılığı ifade değiştirmeye çabaladığı iddiaları bir süredir medyada yer alıyor. CHP´li milletvekilleri de gizli tanıklarla buluştuklarını kabul etmiş, ancak ikna için olmadığını savunmuşlardı. Son olarak ´sonsayfa´ sitesinde yayınlanan ve gizli tanık pazarlıklarını fotoğraflarla işleyen haber CHP´lileri çok kızdırdı ve daha önce kabul ettikleri açıklamalardan çark ederek gizli tanıklar üzerinden kendilerine komplo kurulmaya çalışıldığını iddia ettiler. Oysa CHP´lilerin gizli tanıklarla görüşerek ifade değiştirmeye zorladığına dair haberler bir kaç haftadır medyada yer alıyordu ve sonsayfa´nın haberi bu haberlerin sonuncusu idi. CHP´lilerin soruşturmaya fiili müdahalesi gizli tanıklarla da sınırlı değil. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in elindeki dinleme kayıtlarının CHP´ye sızdırıldığının ortaya çıkması, partiyi zor durumda bırakmıştı. Suçlamaların hedefinde, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin var. Partinin birçok faaliyetinde kilit rol üstlenen Ersin, Erzincan Raporu´nu da hazırlayan isim. Ersin, Başsavcı Cihaner´in tespit ettiği dinleme kayıtlarını da rapora ekleyerek Genel Başkan Deniz Baykal´a sunmuştu. Gizli soruşturmadaki delillerin bu şekilde parti raporuna eklenmesinin suç olduğunun hatırlatılması üzerine de şu karşılığı vermişti: ´Ne olacak canım, elden ele dolaşıyor böyle şeyler.´ CHP´lilerin halen sürmekte olan bir soruşturmaya fiilen müdahale etmesi üzerine kamuoyundan ve hukukçulardan gelen tepkiler giderek çoğalmakta ve suç işledikleri için CHP´lilerin de savcılıkça soruşturma konusu yapılması istenmekteydi. Ve dün Erzincan-Ergenekon soruşturmasında çok önemli bir gelişme yaşandı. CHP´li milletvekilleriyle gizli tanıkların buluşturulduğu yerlerden biri olarak sık sık adı geçen Paradise Pastanesi´ne polis operasyonu yapıldı ve üç gözaltı yaşandı. Polis pastanede bulunan çok sayıda evrak ve bilgisayar kayıtlarına el koydu. Soruşturmada adının daha sık geçmesinin, Ergenekon´a sempatizanlığın da ötesine geçerek soruşturmaya fiilen müdahalede bulunmaya kalkmasına kamuoyunda giderek artan tepkilerin, gizli tanık ikna girişimlerinin bu kadar göz önünde olmasından duyulan rahatsızlığın ve belki de dünkü polis operasyonunun, CHP´li çevreleri endişelendirdiği, günler sonra ve ortaya çıkan çok sayıda delile rağmen şimdi iddiaları yalanlama basitliğine kaçmaya sevkettiği anlaşılıyor.
CHP´li milletvekillerinin Erzincan soruşturmasındaki gizli tanıklarla buluşup baskı ve para karşılığı ifade değiştirmeye çabaladığı iddiaları bir süredir medyada yer alıyor. CHP´li milletvekilleri de gizli tanıklarla buluştuklarını kabul etmiş, ancak ikna için olmadığını savunmuşlardı. Son olarak ´sonsayfa´ sitesinde yayınlanan ve gizli tanık pazarlıklarını fotoğraflarla işleyen haber CHP´lileri çok kızdırdı ve daha önce kabul ettikleri açıklamalardan çark ederek gizli tanıklar üzerinden kendilerine komplo kurulmaya çalışıldığını iddia ettiler. Oysa CHP´lilerin gizli tanıklarla görüşerek ifade değiştirmeye zorladığına dair haberler bir kaç haftadır medyada yer alıyordu ve sonsayfa´nın haberi bu haberlerin sonuncusu idi. CHP´lilerin soruşturmaya fiili müdahalesi gizli tanıklarla da sınırlı değil. Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in elindeki dinleme kayıtlarının CHP´ye sızdırıldığının ortaya çıkması, partiyi zor durumda bırakmıştı. Suçlamaların hedefinde, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin var. Partinin birçok faaliyetinde kilit rol üstlenen Ersin, Erzincan Raporu´nu da hazırlayan isim. Ersin, Başsavcı Cihaner´in tespit ettiği dinleme kayıtlarını da rapora ekleyerek Genel Başkan Deniz Baykal´a sunmuştu. Gizli soruşturmadaki delillerin bu şekilde parti raporuna eklenmesinin suç olduğunun hatırlatılması üzerine de şu karşılığı vermişti: ´Ne olacak canım, elden ele dolaşıyor böyle şeyler.´ CHP´lilerin halen sürmekte olan bir soruşturmaya fiilen müdahale etmesi üzerine kamuoyundan ve hukukçulardan gelen tepkiler giderek çoğalmakta ve suç işledikleri için CHP´lilerin de savcılıkça soruşturma konusu yapılması istenmekteydi. Ve dün Erzincan Ergenekon soruşturmasında çok önemli bir gelişme yaşandı. CHP´li milletvekilleriyle gizli tanıkların buluşturulduğu yerlerden biri olarak sık sık adı geçen Paradise Pastanesi´ne polis operasyonu yapıldı ve üç gözaltı yaşandı. Polis pastanede bulunan çok sayıda evrak ve bilgisayar kayıtlarına el koydu. Soruşturmada adının daha sık geçmesinin, Ergenekon´a sempatizanlığın da ötesine geçerek soruşturmaya fiilen müdahalede bulunmaya kalkmasına kamuoyunda giderek artan tepkilerin, gizli tanık ikna girişimlerinin bu kadar göz önünde olmasından duyulan rahatsızlığın ve belki de dünkü polis operasyonunun, CHP´li çevreleri endişelendirdiği, günler sonra ve ortaya çıkan çok sayıda delile rağmen şimdi iddiaları yalanlama basitliğine kaçmaya sevkettiği anlaşılıyor.
Milletvekillerinin gizli tanıklarla görüşmesi, ardından Radikal muhabiri ile röportajın organize edilmesi ve bu kirli ilişkilerin ´ sonsayfa´ tarafından Türkiye gündemine taşınması CHP´lileri çılgına döndürdü. Bu gelişme sonrasında CHP´den yapılacak açıklamayı bekleyen sonsayfa.com CHP´li yöneticilerin açıklamalarının ardından bu ipsiz, sapsız, mesnetsiz ve gerçeklikten uzak suçlamalara cevap verme kararı aldı. Önce CHP´lilerin komplo kurulduğuna dair yaptığı açıklamayı yayınlıyoruz. Daha sonra bu açıklamaların ne kadar dengesiz, aynı zamanda bilgi eksikliğinden kaynaklandığını ve suçüstü yakalanan vekillerin kendilerini kurtarmak için nasıl kamuoyunu yönlendirdiğini açıklayacağız. İşte CHP´li çok önemli bir ismin ağzından o açıklama:
CHP´nin açıklaması
?Sonsayfa muhabirleri tarafından, Gizli tanıkları ayarlanmış ve Radikal muhabiri ile buluşturulmuştur, o sırada görüntüleri de alınmıştır. Gizli tanıklar CHP ye kurulmak istenen komplonun bir parçası haline getirilmek istenmektedir. Erzincan Eriza Otel´de Sayın Ahmet Ersin´in yanına iş istemek için gelen ve daha sonra sonra Ankara´ya gelerek sözde baskı altında ifade vermiş de bunu düzeltmek istiyormuş gibi davranarak CHP´li milletvekillerini heveslendirip soruşturmaya bulaştırmak isteyen gizli tanık Munzur ve çevresindekiler bu kumpasın parçasıdır. CHP camiası olarak bugüne kadar adı geçen gizli tanıklara hiç itimat etmedik ve onlarla Erzincan soruşturması çerçevesinde hiç görüşmedik. Sonsayfa.com´un yaptığı ve yazdığı haber de tamamen bir komplodur ve habercilik anlayışı ile bağdaşmayacak davranışlardır. Gizli tanıkların yanındaki Davut Konıg denilen mafyacı adam, Radikal muhabirine CHP´lilerle dava çerçevesinde görüştük diye yalan söylemişlerdir. Bizden hiç kimse gizli tanıkları yönlendirecek şekilde görüşmemiştir, telefonda varsa bir söyleyeceğiniz niye bizi rahatsız ediyorsunuz, gidin resmen ifade verin denmiştir. Yarın birgün Sonsayfa sitesinde CHP´li etkin bir isimle gizli tanık Munzur´un parti binalarımızdan birinde görüşmesini gösterir bir fotomontaj yayınlanırsa, buna da kimse şaşırmamalıdır. Komplo kurulmak istenen CHP her dönem hukuka saygılı hareket etmiştir ve etmeye devam edecektir.
Birinci iddia: Sonsayfa muhabirleri tarafından gizli tanıklar ayarlanmış ve Radikal Gazetesi muhabiri ile buluşturulmuştur. - Her şeyden önce sonsayfa.com´un dışarıda çalışan bir tek muhabiri yoktur. Dolayısıyla diğer bütün internet sitelerinde olduğu gibi sonsayfa.com ajanslardan haberleri almaktadır. Özel haberlerle ilgili konularda ise muhabirimiz olmayan fakat sonsayfa.com´u seçen kişiler tarafından son derece önemli haberler için sitemiz bilgilendirilmekte ve tercih edilmektedir. Bu bütün internet siteleri için geçerlidir. Böylelikle CHP´lilerin açıklamalarının ve suçlamalarının tamamı aslında daha ilk cümlede çürümektedir.
İkinci iddia: Gizli tanıklar CHP´ye kurulan komplonun parçası haline getirilmek istenmektedir. - Sonsayfa.com gizli tanıkların fotoğraflarını ilk kez haberin yayınlandığı gün görmüştür. Daha önce gizli tanık munzur´un kim olduğu konusunda herhangi bir bilgisi yoktur. Ama CHP milletvekili Ahmet Ersin Erzincan´a giderek bir pastane de (dün yapılan baskın sırasında bu pastanede gözaltılar da yaşanmıştır) gizli tanık Munzur´la görüşmüş ve olayın basına sızmasının ardından aile ve boşanma konularının görüşme sırasında ele alındığını söylemek zorunda kalmıştır. Erzincan´daki çok önemli bir soruşturma için bu il´e giden milletvekilinin yine bu soruşturma da gizli tanık olarak ifade veren Munzur´la yaptığı ailevi sohbeti okurların ve Türkiye´nin değerlendirmesine bırakıyoruz. Yine bir başka milletvekili Erol Tınaztepe´nin Gizli tanıklar Ankara´ya gezmeye gelmiş onlara gidip ifade vermelerini söyledim şeklindeki komik açıklamasını da yine kamuoyunun takdirlerine sunuyoruz.
Üçüncü iddia: CHP camiası olarak bugüne kadar adı geçen gizli tanıklara hiç itimat etmedik ve onlarla Erzincan soruşturması çerçevesinde hiç görüşmedik. Sonsayfa.com´un yaptığı ve yazdığı haber de tamamen bir komplodur ve habercilik anlayışı ile bağdaşmayacak davranışlardır. - Türkiye´nin gündemini alt üst eden bir soruşma yapılıyor ve bu soruşturma için CHP Genel Başkanı Deniz Baykal avukatlık görevini üstlenerek soruşturma tamamlanmadan bahse konu kişileri savunmaya başlıyor, ardından genel başkana şirin görünmek isteyen vekiller soluğu Erzincan´da alıyor. Durum böyle iken, gizli tanıklarla pastanede gizlice bir araya geliniyor ve CHP´li vekil soruşturmayla direkt bağlantısı olan ve çok önemli itiraflarda bulunan Munzur´la soruşturma kapsamında bir tek konuşma dahi yapmıyor. CHP´lilerin bu iddiasına parti tabanlarından inanacak bir kişi dahi bulamayacakları gün gibi ortada iken, kafa karıştırmaya yönelik bu tür açıklamalarla olay, örtbas edilmeye çalışılmaktadır.
Dördüncü iddia: Gizli tanıkların yanındaki Davut Konig denilen mafyacı adam, Radikal muhabirine CHP´lilerle dava çerçevesinde görüştük diye yalan söylemişlerdir. Bizden hiç kimse gizli tanıkları yönlendirecek şekilde görüşmemiştir, telefonda varsa bir söyleyeceğiniz niye bizi rahatsız ediyorsunuz, gidin resmen ifade verin denmiştir. - Ateş olmayan yerden duman çıkmaz diye bir söz vardır. CHP bu konuda sabıkalıdır. İki CHP milletvekili her ne kadar biri, ailevi nedenlerden ötürü, diğeri de Ankara´ya gezmeye geldiler ben de görüştüm demiş olsa bile gizli tanık Munzur´la biraraya geldiklerini kendileri itiraf etmişlerdir. Şimdi ellerinde hiç bir delil yok iken ve bir tek muhabirimiz dışarıda çalışmıyor iken, SONSAYFA.COM MUHABİRLERİ bize komplo kurdu suçlaması CHP´li idarecilerin acizliğini ortaya koymaktadır.
Beşinci iddia: Yarın birgün Sonsayfa sitesinde CHP´li etkin bir isimle gizli tanık Munzur´un parti binalarımızdan birinde görüşmesini gösterir bir fotomontaj yayınlanırsa, buna da kimse şaşırmamalıdır. Komplo kurulmak istenen CHP her dönem hukuka saygılı hareket etmiştir ve etmeye devam edecektir. - CHP´lileri anlaşılan büyük bir telaş sarmış. Şimdi gizli tanık Munzur´la parti binalarından birinde yapılan görüşmenin ortaya çıkmasından korkuyorlar. Bu görüşme fotoğraflı olarak basına yansırsa şimdiden fotomontaj açıklaması ise kendilerince önlem alıyorlar. Ve bu önlemi de sonsayfa.com´u suçlayarak yapıyorlar. Bizi fotomontajlı resimler yayınlamakla itham ediyorlar. Fotoğraflar ortadadır. Uzmanlar bu fotoğrafları günlerce tetkik edebilir. Fotomontaj olmadığına onlar da kanaat getireceklerdir.
Tanıklarla buluşmanın ortaya çıkması planları altüst etti
VE SON OLARAK; Sonsayfa.com CHP´lilerin bu telaşını anlamaktadır. Ortada çok büyük bir soruşturma halen yürümektedir ve iki milletvekilinin gizli tanıklarla buluşması ve bu tanıkların bazı gazetecilerle görüşmesi, ardından bu görüşmelerin ortaya çıkması bütün planları alt üst etmiştir. CHP´liler önce kamuoyuna gizli tanıklarla ilgili buluşmalarında yaptıkları görüşmelerin içeriğini tam olarak açıklamalıdırlar. Ailevi konular ve gezmek için gelmişler görüştük safsatasına, bu ülkenin insanını aptal yerine koyarak inanmaları beklenmemelidir. Bu açıklamalar beş yaşında bir çocuğu dahi inandırmada kullanılan aciz bir yöntemdir. Kaldı ki görüşmeler soruşturmanın çok ciddi boyutlara ulaşıp tutuklamaların başlamasından hemen sonra gerçekleşmiştir. Sonsayfa.com ne CHP´lilere ne de bir başka partiye, kişiye ve kuruma komplo kurmaz. Bu basının işi değildir. Basın elindeki gücü komplo kurmak için değil vatandaşlara gerçeği anlatmak, göstermek ve hizmet için kullanır. Ama bu konuda ehil olanlar (bunlar her kim iseler) herkesi kendileri gibi görerek, suçlayıcı açıklamalar ve belgesiz mesnetsiz değerlendirmelerle kamuoyunu yanıltmaya çalışmaktadırlar. Sonsayfa.com CHP´li yöneticilerin deliye döndükleri haberin yayınlanmasının ardından yaptıkları bu açıklamaları ortaya çıkan skandalı ört bas etmek için yapıldığını bilmektedir. Türkiye´nin en büyük partilerinden biri olan CHP´nin böylesine kirli ve karanlık işlerin içine girmesini anlamak mümkün değildir. Soruşturmanın seyrini değiştirecek gizli tanıklarla yapılan görüşmeler bu karanlık işlerin açık seçik bir örneği olarak karşımızda durmaktadır. Bu vesileyle sonsayfa.com elinde delil ve belge olmazsızın haber yapmamaktadır. Sitemizin muhabirinin komplo kurduğunu söyleyerek ortaya çıkan CHP´lileri, bu iddialarını ispat etmeye davet ediyoruz. İspatlayamadıkları takdirde komplo iddiaları için kamuoyundan özür dilemelerini bekliyoruz.
Tanıkları etkilemeye çalışmak suçtur
Ve CHP´li vekillere çok önemli bir hatırlatma yapma gereği duyuyoruz. Anayasanın 288. maddesi şöyle diyor: Bir olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma veya kovuşturma kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar savcı, hakim, mahkeme, bilirkişi veya tanıkları etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır. Kısaca CHP´li vekiller suç işlemiştir. Bu görüşmeleri kendi ağızlarından itiraf etmişlerdir. Bu konuda savcıların harekete geçmemesi de ayrı bir konudur. ( Sonsayfa)
Gizli tanıklarla buluşan CHP´li vekillerin Türk Ceza Kanunu´na göre suç işlediği ortaya çıktı. Eski Savcı Gültekin Avcı, vekillerin özel yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve delilleri karartma suçundan soruşturulması gerektiğini, milletvekilleri ve bir muhabirin gizli tanıklarla irtibata geçmesinin kabul edilemeyeceğini belirtti. TCK 288. maddeye göre bu suçun cezası 3 yıl hapis.
CHP´lilerin gizli tanıklarla görüşmesi açık bir suç
Gizli tanıklarla buluşan CHP´li vekillerin Türk Ceza Kanunu´na göre suç işlediği ortaya çıktı. Eski Savcı Gültekin Avcı, vekillerin özel yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve delilleri karartma suçundan soruşturulması gerektiğini, milletvekilleri ve bir muhabirin gizli tanıklarla irtibata geçmesinin kabul edilemeyeceğini belirtti. TCK 288. maddeye göre bu suçun cezası 3 yıl hapis.
CHP, Silivri ve Erzurum´daki davada yargıya açıkça müdahale ediyor. Genel Başkan Deniz Baykal, davanın avukatı olduğunu söylerken CHP´li vekiller, Ergenekon örgütüne verdikleri desteği duruşmada sanıkların yanlarına oturarak göstermekten bile çekinmiyor. Ahmet Ersin ve Erol Tınastepe ise Erzincan´daki dava için devreye girmiş durumda. İki vekilin bir gazeteyi kullanarak gizli tanıklarla görüştüğü ortaya çıktı. Hukukçulara göre bu, açıkça yargıya müdahale. Eski Savcı Gültekin Avcı, CHP´li vekillerin Türk Ceza Kanunu´nun (TCK) 288. maddesine göre suç işlediğini söyledi. Avcı, Ergenekon soruşturmasının CHP´ye yönelmesini istedi. CHP´li vekillerin gizli tanıklarla görüşmesinin hem özel yargılamayı etkilemeye teşebbüs hem de delilleri karartma suçu olduğunu kaydeden eski savcı, bu girişimin otomatik olarak soruşturmayı gerektirdiğini belirtti. Gizli tanıkların ´hassas bilgiler veren hukuki kaynaklar´ olduğuna işaret eden Avcı, bu isimlerle milletvekilleri ve bir muhabirin irtibata geçmesinin, kabul edilemeyeceğini anlattı. CHP´nin gizli tanıklarla bu şekilde temas kurmasını utanç verici olarak değerlendiren Avcı, şöyle konuştu: Siyasal bir partinin, hassas bir davaya bu şekilde ve bu derece müdahil olması, hukuk devletinde kabul edilebilir bir şey değil. Çok vahim bir durum. Türk Ceza Kanunu´nun 288. maddesi şöyle: Bir olayla ilgili olarak başlatılan soruşturma veya kovuşturma kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar savcı, hakim, mahkeme, bilirkişi veya tanıkları etkilemek amacıyla alenen sözlü veya yazılı beyanda bulunan kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu suçun basın ve yayın yolu ile işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılır. ( Zaman)
Erzincan Başsavcısı Cihaner´in tutuklandığı soruşturmada gizli tanıkla görüştüğü iddia edilen CHP´li Ahmet Ersin, görüşmeyi doğruladı ancak gizli tanık olduğunu bilmediğini iddia etti. Benzer olay AK Partili milletvekilleri için geçerli olsaydı derhal harekete geçeceğinden şüphe duyulmayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya´nın bu skandal görüşmeye karşı hala sessizliğini sürdürmesi dikkatlerden kaçmıyor.
CHP´li Ersin: Gizli tanıkla görüştüm ama
Erzincan Başsavcısı Cihaner´in tutuklandığı soruşturmada gizli tanıkla görüştüğü iddia edilen CHP´li Ahmet Ersin, görüşmeyi doğruladı ancak gizli tanık olduğunu bilmediğini iddia etti. Benzer olay AK Partili milletvekilleri için geçerli olsaydı derhal harekete geçeceğinden şüphe duyulmayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Yalçınkaya´nın bu skandal görüşmeye karşı hala sessizliğini sürdürmesi dikkatlerden kaçmıyor.
CHP´li Ahmet Ersin, Erzurum´da Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in de tutuklandığı soruşturmanın gizli tanığıyla görüştüğünü doğruladı. Kanal A´da yayınlanan ve Ömer Şahin´in sunduğu Görüş Farkı programına katılan CHP milletvekili Ahmet Ersin, Erzurum´da incelemelerde bulunurken bir kişiyle basın mensuplarının da olduğu bir ortamda görüşme yaptığını söyledi. Şahsın konuşmalarından şüphelendiğini söyleyen Ersin, bu kişinin gizli tanık olduğunu sonradan öğrendiğini iddia etti. ( Samanyoluhaber)
İkna odasında gizli tanıklar ikna edilmeye çalışılıyor
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in, Ergenekon´dan tutuklanan Erzincan Savcısı İlhan Cihaner soruşturmasında gizli tanıklık yapan üç isimle Erzincan Eriza Otel´de görüştüğü iddia edilmiş, görüşmede ADD Başkanı Hüseyin Beydaş´ın da olduğu ileri sürülmüştü. Ersin, Erzincan Başsavcısı Cihaner´in tutuklanması üzerine bölgeye gitmişti. 2 gündür kayıp olan Munzur kod adlı gizli tanık S.Z. ve diğer gizli tanıklar E.Z. ve Ö.Z.´nin Erzincan´daki Eriza Otel´de oldukları iddia edilmişti. Başsavcı Cihaner´i cezaevinde ziyaret eden CHP heyetine başkanlık eden CHP milletvekili Ahmet Ersin ile Erzincan ADD Başkanı´nın, verdikleri ifadelerle soruşturmada önemli yer tutan gizli tanıkları Erzincan Valiliği´nin yakınındaki bir otel odasında ikna etmeye çalıştıkları iddia edildi. İkna edilmeye çalışılanlar arasında gizli tanık Munzur da bulunuyor. Hatırlanacağı üzere soruşturmada adı geçen Munzur kod adlı gizli tanıktan birkaç gündür haber alınamıyordu. ( Star)
Başsavcı resimde de görüldüğü gibi CHP ve İP´e karşı uyuyor
CHP, İstanbul´da yürütülen Ergenekon soruşturması gibi Erzincan´daki soruşturmayı da eleştiriyor. Sanıklarla mahkemedeki duruşmalarda aynı sıralara oturmaya kalkışmaktan dahi çekinmeyen CHP´li milletvekillerinin milletvekilliklerinin düşürülmesi için İstanbul´daki Ergenekon savcıları mahkeme heyetinden girişimde bulunmasını talep etmiş ancak reddedilmişti. AK Parti hakkında kapatma hazırlığı yaptığı artık açığa çıkan Yargıtay başsavcısının haklarında çıkan Ergenekon delillerine rağmen CHP ve İşçi Partisi için 2 yıldır kapatma davası açmamakta direnmesi Ergenekon´un yargıya ne kadar derin sızmış olduğuna dair açık bir kanıt teşkil ediyor.
´Gizli tanıkla AK Parti milletvekili görüşseydi kıyameti koparırlardı´
27 Şubat 2010: CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in, gizli tanık Munzur ile görüşmesine tepkiler devam ediyor. AK Parti´nin hukukçu milletvekillerinden, TBMM Adalet Komisyonu Üyesi ve Denizli Milletvekili Mehmet Salih Erdoğan, mahkemenin işini milletvekillerinin yapmaması gerektiğini söyledi. Erdoğan, Yargıyı yargıya bırakalım. Hem yargının siyasallaştığını söyleyeceksin hem de milletvekili olarak sanık ve tanıklarla görüşeceksin. Bunlar doğru şeyler değil. Hukukun uygulanması mahkemeye bırakılmalıdır. dedi. Benzeri görüşmeyi bir AK Partili bir vekil yapsa yer yerinden oynayacağına dikkat çeken Erdoğan, Bizde böyle bir görüşme olsa gök kubbe partinin başına indirilir, kıyamet koparılırdı. CHP görüşünce normal karşılanıyor. şeklinde konuştu. Eski DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan da, Bir milletvekilinin görevi midir, bir davanın tanığıyla görüşmek? Onun gizli tanık olduğunu bilmemesi diye bir şey olur mu? Yargı üzerinde öyle müdahaleler olmaya başladı ki siyasetçinin yapmaması gereken şeyler oluyor. diye tepki gösterdi. ( Cihan)
(25 Şubat 2010, 15:10), son güncelleme. (27 Şubat 2010)
ŞOK İDDİA!!! CHP´li Ersin gizli tanıklarla görüştü
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in, Ergenekon´dan tutuklanan Erzincan Savcısı İlhan Cihaner soruşturmasında gizli tanıklık yapan üç isimle Erzincan Eriza Otel´de görüştüğü ve tanıklıktan vazgeçmeleri için ikna etmeye çabaladığı ve üç gizli tanığın halen otelde olduğu iddia edildi. Görüşmede ADD Başkanı Hüseyin Beydaş´ın da olduğu ileri sürüldü. CHP Milletvekili Ahmet Ersin, dün Erzurum´da basına yaptığı açıklamada, Erzincan´daki gizli görüşmesini itiraf etmişti. Bu CHP´nin soruşturmaya müdahil olduğu anlamına geliyor. Yargıtay C. Başsavcısı Yalçınkaya´nın AK Parti´den fırsat bulabilirse bu ayrıntıyla ilgilenip ilgilenmeyeceği merak ediliyor.
ŞOK İDDİA!!! CHP´li Ersin gizli tanıklarla görüştü
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in, Ergenekon´dan tutuklanan Erzincan Savcısı İlhan Cihaner soruşturmasında gizli tanıklık yapan üç isimle Erzincan Eriza Otel´de görüştüğü ve tanıklıktan vazgeçmeleri için ikna etmeye çabaladığı ve üç gizli tanığın halen otelde olduğu iddia edildi. Görüşmede ADD Başkanı Hüseyin Beydaş´ın da olduğu ileri sürüldü. CHP Milletvekili Ahmet Ersin, dün Erzurum´da basına yaptığı açıklamada, Erzincan´daki gizli görüşmesini itiraf etmişti. Bu CHP´nin soruşturmaya müdahil olduğu anlamına geliyor. Yargıtay C. Başsavcısı Yalçınkaya´nın AK Parti´den fırsat bulabilirse bu ayrıntıyla ilgilenip ilgilenmeyeceği merak ediliyor.
İkna odasında gizli tanıklar ikna edilmeye çalışılıyor
CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin´in, Ergenekon´dan tutuklanan Erzincan Savcısı İlhan Cihaner soruşturmasında gizli tanıklık yapan üç isimle Erzincan Eriza Otel´de görüştüğü iddia edildi. . Görüşmede ADD Başkanı Hüseyin Beydaş´ın da olduğu ileri sürüldü. CHP Milletvekili Ahmet Ersin, dün Erzurum´da basına yaptığı açıklamada, Erzincan´daki gizli görüşmesini itiraf etmişti. Ersin, Erzincan Başsavcısı Cihaner´in tutuklanması üzerine bölgeye gitmişti. 2 gündür kayıp olan Munzur kod adlı gizli tanık S.Z. ve diğer gizli tanıklar E.Z. ve Ö.Z.´nin Erzincan´daki Eriza Otel´de oldukları iddia edildi. Dün Başsavcı Cihaner´i cezaevinde ziyaret eden CHP heyetine başkanlık eden CHP milletvekili Ahmet Ersin ile Erzincan ADD Başkanı´nın, verdikleri ifadelerle soruşturmada önemli yer tutan gizli tanıkları Erzincan Valiliği´nin yakınındaki bir otel odasında ikna etmeye çalıştıkları iddia ediliyor. İkna edilmeye çalışılanlar arasında gizli tanık Munzur da bulunuyor. Hatırlanacağı üzere soruşturmada adı geçen Munzur kod adlı gizli tanıktan birkaç gündür haber alınamıyordu. ( Star)
Başsavcı resimde de görüldüğü gibi CHP ve İP´e karşı uyuyor
CHP, İstanbul´da yürütülen Ergenekon soruşturması gibi Erzincan´daki soruşturmayı da eleştiriyor. Sanıklarla mahkemedeki duruşmalarda aynı sıralara oturmaya kalkışmaktan dahi çekinmeyen CHP´li milletvekilleri için İstanbul´daki Ergenekon savcıları milletvekilliklerinin düşürülmesi için mahkeme heyetinden girişimde bulunmasını talep etmiş ancak reddedilmişti. AK Parti hakkında kapatma hazırlığı yaptığı artık açığa çıkan Yargıtay başsavcısının haklarında çıkan Ergenekon delillerine rağmen CHP ve İşçi Partisi için 2 yıldır kapatma davası açmamakta direnmesi Ergenekon´un yargıya ne kadar derin sızmış olduğuna dair açık bir kanıt teşkil ediyor.
Herkese eşit bazılarına daha eşit mesafede bir Başsavcı
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç´ın tarafsızlığına gölge düştü dediği Başsavcı Abdurrahman Yalçınkaya doğrudan değil ama koruması aracılığıyla konuştu; Tüm hukuki süreci izleyip herkese eşit mesafede tarafsız bir açıklama yapılacak dedi. Yalçınkaya, başsavcılık önünde bugün de kendisini bekleyen gazetecilere açıklama yapmadı. Ama koruması aracılığıyla açıklama yapılacağını duyurdu. Buna göre, başsavcılık açıklaması bugün değil, ne zaman yapılacağı da net değil. Başsavcılık hukuki süreci izleyecek. Başsavcı Yalçınkaya, korumasının tabiriyle, Tarafsız , herkese eşit mesafede bir açıklama yapacak. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Erzincan, Erzurum ve Habur soruşturmalarıyla ilgili inceleme başlatmış, bunu duyururken de siyasi etki olup olmadığı sorusuna yanıt aranacağını belirtmişti. Başbakan Yardımcısı Arınç, dün yaptığı açıklamada, Habur ile ilgili ana muhalefet gensoru verirken, başsavcının önergeyi destekler bir açıklama yapması tarafsızlığına gölge düşürmüştür demişti.
Gizli tanık araçları jandarmada
Ergenekon soruşturması kapsamında Erzincan´da yürütülen soruşturmanın gizli tanıklarına yapılan baskı ile ilgili olarak baş döndürücü gelişmeler yaşanmaya devam ediyor. Gizli tanıkların araçlarının konunun jandarmanın yetkisinde olmamasına rağmen İl Jandarma Alay Komutanlığı´nın bahçesinde olduğu ileri sürüldü. Erzincan´da gizli tanıklara baskı yapıldığı yönündeki iddiaları doğrulayan bir somut gelişme daha yaşandığı öğrenildi. Alınan bilgiye göre, Erzincan Emniyet Müdürlüğü´ne konuyla ilgili bir ihbar telefonu geldi. Kendisini gizli tanık Munzur (S.Z.)´un yakın akrabası olarak tanıtan kişi, asker tıraşlı kişilerin S.Z.´yi iteleyerek bir pastaneye soktuğunu, gizli tanık Munzur´un hayatının tehlikede olduğunu aktardı. Polisi arayan şahıs, akrabası olan S.Z.´yi dün öğleden önce Ordu Caddesi´nde gördüğünü, yanında sivil ve asker tıraşlı kişiler olduğunu ifade etti. S.Z´.nin endişeli ve korkmuş halde olduğunu anlatan şahıs, S.Z. ve yanındakileri arklarından takip ettiğini, şahısların Ordu Caddesi üzerindeki Paradise Pastanesi´ne S.Z´yi iteleyerek girdiklerini söyledi. Bir süre sonra S.Z.´nin pastaneden endişeli tavırlarla çıktığını ifade etti. Şahıs, gazetelerde Munzur kod adlı gizli tanık kayboldu haberini gördükten sonra polisi aradığını söyledi. Akrabam S.Z.´yi koruyun diyerek telefonu kapattı. (Cihan)
O tutanaklar AK Parti´de olsaydı?
Adem Yavuz Arslan (Bugün): Ankara kulislerindeki ´kapatma beklentisi´ne gelirsek. Yaklaşık iki ay önce kapatma davası hazırlıkları ile ilgili kulisleri aktarırken dosyanın tamamlandığını, üç ana başlıkta 700 sayfa olduğunu, açılım, telekulak ve dikta iddialarının omurgayı oluşturduğunu aktarmıştık. Tabii bol bol gazete kupürü olduğunu da. Hatta başsavcının ´hissetme´ açıklamasıyla ´bu iş ciddi galiba´ yorumları yapılır olmuştu. Son günlerde beklenti yükseldi. Eskiden Genelkurmay´ın ışıklarına bakılırdı şimdi Yargıtay´a bakılıyor. Espriler, senaryolar havada uçuşuyor. Oysa bu konu tiye alınmayacak kadar ciddi bir konu. Bir kapatma davasının Türkiye´ye neye mal olduğu ortada. Hükümet kanadı ´kapatma beklentisi´ içinde değil. Hem ´gerekçesi yok´ diyorlar hem de ´yedek´ senaryoları hazır. Hem ´boynunu uzatıp giyotini beklemeyecek´ hem de ´hemen seçime gidecek.´ Başka ´sürprizler´ de konuşuluyor ama onların dedikodu mu kulis mi olduğunu ayrıt etmek için erken. Burada bir parantez açmak lazım. Malum olduğu üzere birinci kapatma davasının delilleri internetten toplandığı için Yalçınkaya´nın adı ´Google Savcısı´na çıkmıştı. Yüksek sesle dile getirilmiyor ama iktidar partisinde herkes Yalçınkaya bize delil ararken CHP ve İşçi Partisi´ne kör mü diyor. Aslında bu eleştiri çok da haksız değil. İP´nin lideri ve yöneticileri terör örgütü üyeliğinden tutuklu. Her eylemi tartışmalı. CHP ise hem Ergenekon´un avukatı hem de Erzincan´ın. Hem milletvekilleri Silivri´ye gidip avukat sıralarında oturuyorlar hem de Erzincan´a gidip kaybedilen gizli tanıklarla, beraberinde ADD yöneticileriyle toplantı yapıyorlar. Tamamen gizli olması gereken bir soruşturmanın yine gizli kalması gereken belgeleri kopyalanıp CHP´ye teslim ediliyor. Abartı diyenler CHP´nin 25 Aralık 2009 tarihli Erzincan Raporu´na bakabilir. Gizli bilgiler Baykal´a ulaştırılmış. Yasa dışı dinleme kayıtları CHP´ye yollanmış. Hatta Kılıçdaroğlu´na yollanan yanlış bir belge yüzünden ne kadar zorda kaldığı da unutulmadı. Kime karşı hangi gerekçeyle yapıldığı önemli değil. 2010 Türkiye´sinde artık parti kapatmaların konuşulmaması gerekiyor. Gerekli düzenlemeyi yapmadığı için de vebal hükümetin boynunda. Ama başsavcının da tüm partilere eşit mesafede olmasını beklemek çok da lüks olmasa gerek. Sahi, AK Partili bir vekil gizli tanıklarla toplantı yapsa, yasa dışı dinleme kayıtlarını alsa, başsavcıyla sık sık kahve içse ne olurdu? ( Adem Yavuz Arslan, Bugün)
Ayrıntılar netleşiyor: Paradise Pastanesi´nin sahibi Cihaner´le çok iyi dost
22 Şubat 2010: CHP´li Ahmet ERSİN ile 18 Şubat´ta ERİZA OTEL´de görüştürüldüğü, görüşme sırasında gizli tanıkların araçlarının da Jandarma´nın parkında bekletildiği öğrenildi. Terör örgütü üyesi suçundan tutuklanan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan CİHANER´in tutuklanmasının ardından Gizli Tanıklar E.Z., Ö.B. ve E.Z´nin kardeşi S.Z., Paradise Pastanesi´nin sahibi Abdullah ERDOĞAN´ın kardeşi Erdal ERDOĞAN ve bazı Jandarma Personeli´nin organizesinde CHP´li Milletvekili Ahmet ERSİN ile 18 Şubat´ta ERİZA OTEL´de görüştürüldüğü, görüşme sırasında gizli tanıkların araçlarının da Jandarma Komutanlığı´nın parkında bekletildiği öğrenildi. Pastane sahibi, Cihaner´le çok iyi dost olduklarını habervaktim´e de doğruladı.
CİHANER Ne Yazdığını Bilmediğimiz İfadelere İmza Attırdı
E.Z ve Ö.B.´nin, İlhan CİHANER tarafından yürütülen soruşturmada ifadeleri kullanılmıştı. Ancak E.Z ve Ö.B., Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı´na 14.01.2010 tarihinde verdikleri ifadelerinde, İlhan CİHANER tarafından alınan eski ifadelerini reddettiler.
İfade Verirken Alkollüydük
Her iki şahıs da ?ifadelerinin zorlama ifadeler olduğunu, ifade esnasında çok alkollü olduklarını ve ifade kağıtlarında ne yazdığını bilmeden imza attıklarını? söylediler.
Ö.B.: Okuma Yazmam Yok
Ayrıca Ö.B., okuma yazma bilmediğini söyledi. İfadelerinin ardından mahkemeye sevk edilen E.Z. ve Ö.B., Erzurum 2. ACM Heyeti karşısında da bu ifadelerini tekrar ettiler ve Gizli Tanık oldular.
CİHANER Gizli Tanıkları Gözaltına Aldırdı
Erzurum´daki ifadelerinin ardından E.Z. ve Ö.B. Erzincan´a dönüşlerinde İlhan CİHANER tarafından gözaltına alındılar. İfadelerinde Erzurum´daki beyanlarını tekrar etmeleri ve CİHANER aleyhine ifade vermeleri üzerine, CİHANER tarafından haklarında ?iftira? suçundan soruşturma açıldı.
ERİZA Otel´de Buluşma
CİHANER´in tutuklanmasının ardından Gizli Tanıklar E.Z., Ö.B. ve E.Z´nin kardeşi S.Z., Paradise Pastanesi´nin sahibi Abdullah ERDOĞAN´ın kardeşi Erdal ERDOĞAN ve bazı Jandarma Personeli´nin organizesinde CHP´li Milletvekili Ahmet ERSİN ile 18 Şubat´ta ERİZA OTEL´de görüştürüldüler. Bu sırada gizli tanıkların araçları da Jandarma Komutanlığı´nın parkında bekletiliyordu. Bazı Jandarma personeli, CHP´li Ahmet ERSİN ve Erdal ERDOĞAN´ın, gizli tanıkları CİHANER aleyhindeki ifadelerini geri çekmeye ikna etmeye çalıştığı ileri sürüldü. Nitekim ERİZA OTEL´de CHP´lilerle görüşen gizli tanıklar, S.Z. E.Z. ve Ö.B., resmi giyimli Jandarma Personeli ve Erdal ERDOĞAN tarafından, Erzincan Cumhuriyet Başsavcılığı´na götürülerek tekrar ifade verdirildi.
Gizli Tanıklara Para da Teklif Edildi mi?
Gizli tanıkların CHP Milletvekili ile görüşme, CİHANER hakkındaki ifadelerini geri çekme ve Erzincan Adliyesi´nde tekrar ifade vermeleri hususunda, gizli tanıklara baskı yapıldığı ve yüklü miktarda para teklif edildiği ileri sürülüyor.
Pastanenin Sırrı
Kamuoyu, birkaç gün boyunca Gizli Tanık Munzur olan S.Z.´nin kaybolduğu gerekçesiyle hakkında ihbar telefonları açıldığını ve daha sonrasında Ordu Caddesi üzerinde asker traşlı ve sivil giyimli kişilerle birlikte ve endişeli olduğunun görüldüğünü duymuş, akabinde bu şahıslar tarafından iteklenerek sokulduğu PARADİSE PASTANESİ´ni merak etmişti. Paradise Pastanesi sahibi Abdullah ERDOĞAN ve kardeşi Erdal ERDOĞAN´ın, eski Erzincan Başsavcısı İlhan CİHANER ve CHP milletvekili Ahmet ERSİN ile yakın ilişki içinde oldukları ve çok sık görüştükleri ortaya çıktı. ERDOĞAN Kardeşlerin, İlhan CİHANER´le Erzincan´da sürekli birlikte görüldükleri, birlikte sık sık şehir dışına çıktıkları, başsavcının gerek binek araç gerekse masraflarını karşılayarak ?sponsorluğunu? yaptıkları, Erzincan´a geldiği günlerde CHP Milletvekili Ahmet ERSİN´i karşıladıkları ve ERSİN ve askerler arasındaki geliş - gidiş trafiğini ayarladıkları, çevrelerinde ?askerlerin, başsavcının ve milletvekillerinin dostu olup arkası güçlü esnaf? olarak bilindikleri, gelen bilgiler arasında yer alıyor.
Pastane sahibi Habervaktim´e doğruladı
Konuyla ilgili olarak habervaktim´in ulaştığı pastane sahibi Abdullah Erdoğan, CHP üyesi olduğunu CHP´den aday olduğunu belirterek, Savcı İlhan Cihaner´le tanıştığını ve dostluğunun bulunduğunu doğruladı. Erdoğan, Cihaner ile sık sık bir araya geliriz o çok iyi bir insan. Onun kimseye haksızlık yapacağına inanmıyorum. İnsancıl yönü çok ağır basar dedi. ( Habervaktim)
CHP´li Ersin, suçu böyle savundu: Ne olacak canım?
23 Şubat 2010: Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner´in elindeki dinleme kayıtlarının CHP´ye sızdırıldığının ortaya çıkması, partiyi zor durumda bıraktı. Suçlamaların hedefinde, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin var. Partinin birçok faaliyetinde kilit rol üstlenen Ersin, Erzincan Raporu´nu da hazırlayan isim. Ersin, Başsavcı Cihaner´in tespit ettiği dinleme kayıtlarını da rapora ekleyerek Genel Başkan Deniz Baykal´a sunmuştu. Gizli soruşturmadaki delillerin bu şekilde parti raporuna eklenmesinin suç olduğunun hatırlatılması üzerine de şu karşılığı verdi: Ne olacak canım, elden ele dolaşıyor böyle şeyler. Ahmet Ersin, verdiği çelişkili bilgilerle de zor duruma düştü. AK Parti Grup Başkan Vekili Suat Kılıç, Ersin´in rapora koyduğu ses kayıtlarını bizzat savcının kendisinden aldığını iddia etmişti. Bunu reddeden Ersin ise dinleme CD´lerinin kendisine Ankara´da ulaştırıldığını ileri sürmüştü. Kendisini savunurken, Kayıtlar bana çok sonra ulaştı. demişti. Fakat, tarihler CHP milletvekilini yalanlıyor. 21 Aralık´ta Erzincan´dan dönen Ersin, iki gün içinde raporunu hazırlamış ve 25 Aralık 2009 tarihinde de Baykal´a sunmuştu. Yani Başsavcı Cihaner´le görüşmesinden 4 gün sonra. Aynı zamanda TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi olan Ersin, iki kez Erzincan´a giderek Cihaner´le görüştü. İlk olarak 20 Aralık tarihinde bölgeye giden CHP İzmir Milletvekili, önce Cumhuriyet Başsavcısı Cihaner ve bazı TSK mensuplarını ziyaret etmiş, ardından da askerî cezaevinde tutuklu bulunan İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürü Binbaşı Nedim Ertan, yardımcısı Üsteğmen Ersin Ergut ve Astsubay Orhan Esirger ile görüşmüştü. Erzurum özel yetkili cumhuriyet savcıları tarafından iki kez ifadeye çağrılan 3´üncü Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk´le görüşmemiş, gerekçesini de, Zaten komutandan alacağım bilgileri başkalarından aldım. Komutanla görüşmeye gerek yok. şeklinde açıklamıştı. Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal´la neden görüşmediğini de şöyle izah etmişti: Görüşme ihtiyacı duymuyorum. Ben gerekli bilgileri değişik çevrelerden hem gece hem gündüz yaptığım görüşmelerle izlenimlerini aldım. 21 Aralık akşamı Ankara´ya dönen Ahmet Ersin, iki gün içinde raporunu hazırlamıştı. 25 Aralık´ta genel başkana sunduğu bu rapora söz konusu dinleme kayıtlarını da koymuştu. Ersin, Zaman´ın CD´ler çok sonra ulaştı diyorsunuz ama görüşmeden 2 gün sonra hazırladığınız raporda yer alıyor. hatırlatması üzerine, Savcıyla görüşmemden belki bir hafta sonra, belki birkaç gün sonra bana ulaştı, tam hatırlamıyorum. şeklinde çelişkili ifadeler kullandı. ( Zaman)
(19 Şubat 2010, 12:53), son güncel.: (23 Şubat 2010)
15.07.2016 22:46 Türkiye, 15 Temmuz saat 22:00'den beri şok dakikalar yaşıyor.. İlk önce Jandarmadan bazı birliklerin İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlayan köprüleri tanklarla ulaşıma kapattığı haberleri geldi. İlerleyen dakikala..
Tamamı15.7.2016
17.07.2016 14:13 TSK'daki Fetö'cülerin
darbe girişimi "çılgınca" ve "gözü dönmüş" olarak
değerlendiriliyor. Bir çok detay bu değerlendirmeye yol açıyor.
Örneğin Meclis'in bombalanması.. Örneğin TRT'yi ele geçirirken
canlı yayında darbe..
Tamamı17.07.2016
20.01.2015 21:02 Fetullah Gülen
cemaatinin Marmara bölge imamı ile birlikte 8 il imamı olduğu
iddia edildi. Bu isimlerin fotoğraflı özgeçmişleri yayınlandı.
Bu imamların bir devlet memuru gibi terfi alarak kademe kademe
yükseldiği iddia ediliyor..
Tamamı20.01.2015
11.03.2014 14:52 Türkiye'de dün yargıda şiddetli bir deprem yaşandı. Daha önce benzeri yaşanmayan bu depremin merkez üssü, Ergenekon davasına bakan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi oldu. Ergenekon davasına bakan İstanbul ..
Tamamı11.3.2014
19.12.2015 23:00 Abdullah HARUN / kontrgerilla.com - 27 Nisan e-muhtırası soruşturmasında 'şüpheli' olarak sorgulanan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın ifadesi ortaya çıktı. Kontrgerilla.com'un ulaştığı iki sayfalık ifaded..
Tamamı19.12.2015
12.10.2015 19:46 Maişet derdi nedeniyle yaklaşık 1 yıldır günlük yerine haftalık haber girişine geçmek zorunda kaldık. Dikkat edenler bunu farketmiştir. Saatlerdir süren bu haftalık haber girişini de az önce tamamlamış ve internet..
Tamamı12.10.2015
18.08.2015 20:19 HSYK tarafından haklarında terör örgütü üyeliği suçlamasıyla soruşturma başlatılan, ardından mahkemece yakalama kararı çıkarılan savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara'nın yurtdışına kaçtıkları ortaya çıktı. Mahkeme eski s..
Tamamı18.08.2015
09.10.2016 13:55 Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın beraat kararının bozulması yönünde görüş bildirdi. 6 Ekim'de yaşanan gelişmeye göre, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına B..
Tamamı9.10.2016
24.06.2013 11:20 Taksim Gezi olaylarına
katılanlar.. Haber, açıklama ve attıkları twitlerle destek
verenler.. 'Çapulcu' olduklarını açıkça belirtenler.. 'Mesele
Gezi değil sen hala anlamadın mı?' diyerek hükümeti bir
ayaklanma ile devirmeye destek verenler..
Tamamı24.06.2013
16.12.2018 11:00 İstanbul'da, Fetö yargısının etkin olduğu dönemde açılan ve 237 sanığın müebbet hapse mahkum edildiği, Fetö ile mücadelenin başlamasının ardından davanın kumpas olduğuna dair somut delillerin ortaya çıkması üzerine.. Tamamı16.12.2018
08.11.2014 13:58 Yıllardır ABD'de yaşayan Türk vatandaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye dönmekten kesinlikle vazgeçtiği ileri sürülüyor. Gülen cemaatinin liderliğini yapan Fetullah Gülen, kendisine DGM tarafından dava açılmadan hemen önc..
Tamamı8.11.2014
01.11.2014 17:35 Erdoğan'ın ilk kez 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla başkanlık ettiği Ekim ayı MGK toplantısı 10 saati aşarak en uzun MGK rekorunu kırdı. 28 Şubat süreci kararlarının alındığı MGK toplantısı ise 8 saat sürmüştü. MGK'da paralel..
Tamamı1.11.2014
08.02.2014 15:18 Tarih: 7 Şubat 2012.. Ankara, Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş bir olayla sarsıldı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan dahil 5 MİT yöneticisi hakkında savcılık tarafından yakalama kararı çıkartıldı.. Sabah gazetesinden A..
Tamamı8.2.2014
14.01.2014 15:48 Gülen cemaatinin lideri Fethullah Gülen'in paralel yapıyı uzaktan yönetmek için yaptığı telefon görüşmeleri bugün internette yayınlandı. (1) Görüşmelerde Gülen'in, bir dini cemaat liderinin ötesine geçerek siyaset..
Tamamı14.1.2014
03.11.2014 19:23 Balyoz davasında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği 'hak ihlali' kararı üzerine yeniden yargılama başladı. Duruşma, Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Anadolu Adalet Sarayı'ndaki 450 kişilik Şehit Hakan Kılıç Konferans Salo..
Tamamı3.11.2014
02.12.2013 16:57 Sivil Toplum Kuruluşu Adalet Platformu, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı vakıflar hakkında, yasak olmasına karşın Türkiye'deki siyasi olaylara müdahale ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusund..
Tamamı2.12.2013
19.06.2013 17:17 Taksim Gezi olayları 19 günlük bir süreç sonra polisin Gezi parkını boşaltmasıyla sona erdi. Ancak artçı gelişmeler sürüyor. İki gündür 'duran adam' eylemi gündemde. Hükümeti protesto eden ve Gezi eylemcilerine destek ..
Tamamı19.6.2013
21.11.2022 14:22 Ankara'da, Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'cü olmayan askeri öğrencilerin
"şok mangası" yöntemiyle fiziki ve psikolojik şiddet uygulayarak okulu bırakmalarına neden oldukları ileri sürülen 8 eski asker hakkında
"işkence ..
Tamamı21.11.2022
29.11.2022 10:33 Ankara'da, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) karargahında yaşanan olaylara ilişkin aralarında 4 eski generalin de bulunduğu 132 sanıklı dava dosyasının istinaf incelemesi tamamlandı..
Tamamı29.11.2022
30.11.2022 13:13 Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldıkları ve örgütün kentteki sözde 'ana komuta kademesi'nde yer aldıkları iddia edilen, aralarında örgütün sözde 'sıkıyönetim komutanı' ve dönemin 14. Me..
Tamamı30.11.2022
29.11.2022 11:03 Bursa'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Bursa'da sözde 'sıkıyönetim komutanı' olmayı beklerken 'yakalanan ilk darbeci' olan dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş'un da..
Tamamı29.11.2022
29.11.2022 10:43 Ankara'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın kaldığı oteli darbecilere bildirdiği belirlenen eski başyaver Ali Yazıcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ile eski Dalaman Deni..
Tamamı29.11.2022
29.11.2022 10:22 Ankara'da, Yargıtay'ın 15 Temmuz darbe girişiminden önce açılan FETÖ çatı davasında, örgütün tepe yöneticileri eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, keski Zaman Gazetesi İm..
Tamamı29.11.2022
02.12.2022 09:55 Ankara'da, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince FETÖ'nün darbe girişiminde yer alan dönemin Genelkurmay Başkanlığı adli müşavirleri Hayrettin Kaldırım ve Muharrem Köse'nin de aralarında bulundu..
Tamamı2.12.2022
28.11.2022 13:39 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün "Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat, Kafes eylem planı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Amirallere Suikast" gibi davalardaki usulsüzlüklere ilişkin polis mem..
Tamamı28.11.2022
28.11.2022 15:42 İstanbul'da, kamuoyunda 'Poyrazköy davası' olarak bilinen dava ve soruşturmalarda görev alan 48 eski hakim ve savcı hakkında 'gizliliği ihlal', 'iftira', 'suç delillerini yok etme', 'kişisel verileri hukuka aykırı olar..
Tamamı28.11.2022
02.12.2022 12:37 Ankara'da, FETÖ irtibatı nedeniyle hakkında dava açılan eski Albay Cengiz C.'nin, 1985'te yapılan askeri lisesi sınav sorularını, 'örgüt abisi' aracılığıyla önceden aldığını itiraf etmesi, verdiği bilgilerin doğru çı..
Tamamı2.12.2022
30.11.2022 12:40 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında muvazzafların da bulunduğu 28'si tutuklu 138 askerin 'kamu malına zarar verme' suçundan altışar yıl ile 'Anayasal düzeni ort..
Tamamı30.11.2022
30.11.2022 12:29 İstanbul'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul Valiliğinin işgalini konu alan 90 sanıklı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan eski Yarbay Recep Karaçam'ın yeniden yargılan..
Tamamı30.11.2022
28.11.2022 13:24 Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada dosyaları ayrılan 6'sı tutuksuz, 13'ü firari 19 sanığın yargılanmasına devam edildi..
Tamamı28.11.2022
21.11.2022 12:10 Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden hüküm giyen eski İl Emniyet Müdürü Ahmet Zeki Gürkan ile terörden sorumlu emniyet müdür yardımcısı İsmail Bilgin'in, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu yasa ..
Tamamı21.11.2022
21.11.2022 11:57 Adana ve Hatay'da MİT tırlarının durdurulması ve aranmasını organize ettikleri gerekçesiyle haklarında 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıl 5'er ay hapis cezası istemiyle dava açılan Fetullahçı Terör Örgütü'nün ..
Tamamı21.11.2022