Taraf gazetesine şok!.. Adalet Platformu ile Abdullah Harun'un suç duyuruları üzerine harekete geçen savcılık, Taraf gazetesi sorumlularına, muhabir Mehmet Baransu ve gazeteci Emre Uslu'ya paralel yapılanma ile bağlantılı şekilde yayıncılık yapma suçlamasıyla soruşturma başlattı.
05.02.2014 12:59 Taraf gazetesine şok!.. Adalet Platformu ile Abdullah Harun'un suç duyuruları üzerine harekete geçen savcılık, Taraf gazetesi sorumlularına, muhabir Mehmet Baransu ve gazeteci Emre Uslu'ya paralel yapılanma ile bağlantılı şekilde yayıncılık yapma suçlamasıyla soruşturma başlattı. Bu paralel yapılanmaya yönelik üçüncü soruşturma oldu.
İstanbul'da flaş gelişme.. “MİT fişlemeleri” ve “MGK planı” haberleri Taraf'ın başına dert oldu! Terörle Mücadele Kanunu’yla yetkili savcılık Taraf’a soruşturma başlattı.
Taraf'ın verdiği habere göre; Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle yetkili savcılık, Taraf ve sorumluları hakkında darbe suçlamasıyla soruşturma başlattı. Soruşturmaya neden olan suç duyurusu, Sakarya Adalet Platformu adlı bir grup tarafından İmdat Geyve adına yapıldı.
HALKI KİN, NEFRET VE DÜŞMANLIĞA SEVK ETMEK
Yıldıray Oğur, Ali Karahasaoğlu, Alper Görmüş ve Cem Küçük'ün yazılarına dayanılarak yapılan suç duyurusunda Taraf'ta yayımlanan haberlerin Türkiye'de "kaos" çıkartmak amaçlı olduğu iddia edildi ve aşağıdaki suçlamalar peş peşe sıralandı:
"Türkiye'de kaos çıkarmak, anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etmek ve edenlere yardım etmek, yasama yürütme ve yargının faaliyetlerini engellemek, hukuka ve kanunlara alenen uymamak ve uymamayı teşvik etmek, halkı kin nefret ve düşmanlığa sevk etmek, çıkar amaçlı organize suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak, kaosa sebep olmak, insanları korkutmak, ekonomik ve toplumsal krizlere sebebiyet vermek, insanlığa karşı işlenen suçlardan (TCK 77. madde) topluma karşı baskı, işkence yapmak, görevi kötüye kullanmak."
Suç duyurusunda; 28 Kasım - 5 Aralık 2013 arasında yayımlanan "Gülen'i bitirme kararı 2004'te MGK'da alındı", "Hükümete ters düşen cemaatler fişleniyor" "Ne sızdırması! Fişlemeleri Başbakanlığa bildirdiler" başlıklı Mehmet Baransu ve Emre Uslu imzalı haberler gerekçe gösterilerek Taraf ve yazarlarının emniyet ve yargı içindeki illegal bir oluşumla bağlantılı olduğu iddia edilmişti.
Dilekçede, bu haberlerin yalan olduğunun ortaya çıktığı ancak Taraf'ın bilinçli olarak bu düzeltmeleri yayımlamadığı savunuldu.
Türkiye yazarları Yıldıray Oğur, Alper Görmüş, Akit yazarı Ali Karahasanoğlu ve Yenişafak yazarı Cem Küçük'ün köşe yazıları da iddialara delil olarak gösterildi. Taraf ve yazarlarına isnat edilen iddialar bununla da bitmiyor. İddialara göre, 7 Şubat MİT krizinden de Taraf ve yazarları sorumlu. Dilekçede, Mehmet Baransu'nun "Daha evdeki bavulu açmadım. Bu klasörde olan belgeydi" tweet'inden de "tehdit" olarak bahsedildi. Ayrıca Taraf'la birlikte hareket ettiği iddia edilen illegal oluşumun kamuoyunda Gülen Cemaati adına hareket ediyormuş gibi göründüğü belirtilerek, aslında Cemaat’in de bu oluşumdan rahatsız olduğu iddia ediliyor. Suç duyurusunda ayrıca söz konusu illegal yapının çözülmesi için Hanefi Avcı'nın da dinlenmesi talep ediliyor. (Taraf - http://www.taraf.com.tr/haber/gazetecilige-darbe-sorusturmasi.htm)
TARAF İDDİALARA CEVAP VERMEK YERİNE SUÇLAMAYI TERCİH ETTİ
Günlerdir yaptığımız yayınlarda suç duyurularını tam metin olarak yayınlıyor, Taraf'ın şok suçlamalara karşı sessiz kaldığına dikkat çekiyorduk. Haklarında soruşturma başlatıldığını bugün manşetten duyuran Taraf gazetesi, bu soruşturma ile gazeteciliğin kısıtlanmaya çalışıldığını iddia etti. "Gazeteciliğe darbe soruşturması" başlığıyla olayı duyuran Taraf, "Taraf'a yapılan suç duyurusu, 2005 ve 2007 yılları arasında Hrant Dink, Perihan Mağden, Orhan Pamuk ve Elif Şafak gibi önemli isimler hakkında suç duyurusunda bulunarak kamuoyunda hedef gösteren avukat Kemal Kerinçsiz ve ekibini hatırlattı." dedi.
Taraf, ayrıca 7 Şubat 2012 MİT gözaltıları krizinden de kendilerini sorumlu tuttuğumuz iddia etti. Oysa bu doğru değil. Suç duyurusunda; MİT krizinin de paralel yapılanmanın bir eylemi olduğu şüphesinden bahsedilmiş ve soruşturma kapsamına alınması talep edilmişti.
Meseleyi bu şekilde saptırmaya çalışan Taraf gazetesinden hala o suç duyurularındaki iddialara yönelik bir açıklama ise gelmiş değil.
İŞTE O SUÇ DUYURULARI
Emniyet ve Yargı içinde Paralel devlet yapılanması ve bu yapılanmanın medyada Taraf gazetesi ile bağlantısına dair üç adet suç duyurusu yapılmış bulunuyor.
1. SUÇ DUYURUSU: TARAF & PARALEL YAPI
İlki; 18 Aralık 2013 tarihinde Sakarya Adalet ve Vicdan Platformu adına İmdat Geyve tarafından yapıldı. TMK ile yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına ulaştırılmak üzere Adapazarı Geyve Cumhuriyet Başsavcılığı'na verilen suç duyurusu dilekçesine 2013/822 evrak kayıt numarası verilmiş ve UYAP'a kaydedilmişti.
Sakarya Adalet Platformu tarafından yapılan 1. suç duyurusuna ulaşmak için tıklayın
2. SUÇ DUYURUSU: TARAF & PARALEL YAPI
Aynı kişi tarafından 2 gün sonra 20 Aralık 2013 tarihinde bir suç duyurusu daha yapıldı. Paralel devlet yapılanması ile Taraf gazetesinin bu yapılanmayla bağlantısına dair iki yeni delil daha sunuldu. Bu ikinci suç duyurusunda, 17 Aralık tarihinde savcı Zekeriya Öz tarafından başlatılan yolsuzluk operasyonlarının da paralel yapılanmayla bağlantılı olduğu ileri sürüldü. Çarpıcı delillerin sunulduğu suç duyurusunda, o operasyonların da soruşturma kapsamına alınması talep edildi.
Sakarya Adalet Platformu tarafından yapılan 2. suç duyurusuna ulaşmak için tıklayın
3. SUÇ DUYURUSU: FETHULLAH GÜLEN & TARAF & PARALEL YAPI
Üçüncü suç duyurusu ise 23 Ocak 2014 tarihinde Milli İradeyi Savunanlar Platformu (MİSAP) adına gazeteci-yazar Abdullah Harun'dan geldi. Doğrudan TMK yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına verilen suç duyurusunda, birkaç aydır yaşanmakta olan paralel devlet iddiaları ile bu yapılanmanın başında Fethullah Gülen’in bulunduğu ve yapılanmayı bizzat idare ettiği şüphesi çok sayıda somut bulgu ile ortaya konuldu ve soruşturma başlatılması talep edildi. Suç duyurusunda, Fethullah Gülen ile birlikte Taraf gazetesi sorumluları, muhabir Mehmet Baransu, gazeteci Emre Uslu, soruşturma ve inceleme sonucunda tespit edilecek diğer kişiler de şüpheli olarak gösterildi.
Milli İradeyi Savunanlar Platformu Abdullah Harun tarafından yapılan 3. suç duyurusu için tıklayın
MÜMKÜNSE ACELE CEVAP BEKLERİZ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamına birbiriyle bağlantısı nedeniyle bu üç suç duyurusunun da alınmış olabileceği değerlendiriliyor. Çok sayıda somut bulguya dayandığı için savcılık tarafından ciddiye alınan suç duyuruları, kesinlikle yayıncılık faaliyetini hedef almıyor. Biz de bir basın mensubu olarak böyle bir hedefleme yapmayı düşünemeyiz. Ancak Taraf, yayıncılık faaliyetinin ötesine geçerek paralel yapılanma ile bağlantılı şekilde örgütsel yayın faaliyetinde bulunmakla itham ediliyor. Ve bu ithama dayanak olarak çok sayıda somut delil gösteriliyor. Bunlara cevap vermek yerine "gazeteciliğe darbe soruşturması" diyerek olayı saptırmaya taraf olmak işe yaramaz. Kanaatimizce, somut delillerin varlığı nedeniyle başlatılan soruşturmanın ilerleyen süreçte büyük bir paralel devlet davasına dönüşmesi kaçınılmaz görünüyor.
Son söz olarak; Taraf'ın sessiz kaldığı o sorulardan birini tekrar soralım:
Emre Uslu ile Mehmet Baransu; Başbakan, Adalet ve İçişleri Bakanı, Emniyet genel müdürleri ve Emniyet istihbarat müdürü gibi devletin en üst yöneticilerinin dahi bilmediği bir operasyonu 4 ay önceden nasıl haber aldılar ve operasyon günü bir web sitesinden nasıl o belgeleri yayınlamaya kalktılar?.. Acaba bu gazetecilik başarısı mı yoksa başka bir şey mi?..
Acele cevap bekleniyor..
(Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(05 Şubat 2014, 12:07)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: