Ergenekon´un terör örgütü olduğu iddiaları örgüt içinde yer almış elemanların itiraflarıyla da giderek güçleniyor. Ergenekon davasının sanıklarından biri gizli tanıklığa başvurdu. Dokuz farklı konuyla ilgili olarak ayrıntılı ifade veren gizli tanık ´Anadolu´ bombaları ve ordu içindeki asker-sivil örgütlenmeyi anlattı. Ergenekon sanığı iken gizli tanık olan Anadolu´nun ifadeleri şok iddialar içeriyor: ´Demirtaş, Oktay Yıldırım´a ´Danıştay bombalarının bizim olduğu anlaşılırsa naneyi yedik´ dedi. TSK içindeki gizli yapılanmayı Tolon ve Şener´den duydum. Kıvrıkoğlu bana yapının en büyük sivil ayağının ´Encümen-i Daniş´ olduğunu söyledi.´
Danıştay bombalarının bizim olduğu anlaşılırsa naneyi yedik
Ergenekon´un terör örgütü olduğu iddiaları örgüt içinde yer almış elemanların itiraflarıyla da giderek güçleniyor. Ergenekon davasının sanıklarından biri gizli tanıklığa başvurdu. Dokuz farklı konuyla ilgili olarak ayrıntılı ifade veren gizli tanık ´Anadolu´ bombaları ve ordu içindeki asker-sivil örgütlenmeyi anlattı. Ergenekon sanığı iken gizli tanık olan Anadolu´nun ifadeleri şok iddialar içeriyor: ´Demirtaş, Oktay Yıldırım´a ´Danıştay bombalarının bizim olduğu anlaşılırsa naneyi yedik´ dedi. TSK içindeki gizli yapılanmayı Tolon ve Şener´den duydum. Kıvrıkoğlu bana yapının en büyük sivil ayağının ´Encümen-i Daniş´ olduğunu söyledi.´
Gizli tanıklığa başvuran sanık ´Anadolu´dan bomba itiraflar
Soruşturma ve davanın ciddiyetle ilerlediğini ve büyüdüğünü gören sanıklar itiraflara yöneliyor. Ergenekon Terör Örgütü, hem Ergenekon savcılarının takibiyle hem de örgüt elemanlarının itiraflarıyla giderek çözülüyor.
Gizli Tanık ´Anadolu´ Ergenekon hakkında çok şeyler bildiği iddia edilen Adli Tıp´çı Ümit Sayın mı?
Ergenekon örgütünün üst düzey yöneticisi olmakla suçlanan Kemal Alemdaroğlu´nun avukatı Metin Çetinbaş, bir duruşmada ´Anadolu´ rumuzlu gizli tanığın Ümit Sayın olduğunu söylemiş, bunun üzerine cumhuriyet savcıları da Terörle Mücadele Kanunu´na göre bir kişiyi teröre hedef gösterdiği gerekçesiyle Çetinbaş hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istemişti. 26 Ağustos´ta yapılan duruşmada da Hakim Köksal Şengün, tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz´in isteği üzerine, gizli tanık ´Anadolu´ya ait ifade örneği ve gizli kimlik bilgilerinin kendisine gönderildiğini açıklamıştı.
Üçüncü Ergenekon iddianamesinin dayanağı, yani delil klasörleri sanık avukatlarına verilmişti. 1454 sayfada toplanan kanıtlar 185 klasöre ancak sığdı. Binlerce belgenin bir araya getirildiği klasörlerde en dikkat çekici bölümlerden biri Ergenekon sanıkları arasında yer alan, aynı zamanda soruşturma kapsamında ifade veren gizli tanık ´Anadolu´nun iddiaları oldu. Mehmet Demirtaş ve Oktay Yıldırım arasındaki ´bomba´ konuşmalarına tanık olduğunu belirten Anadolu, Demirtaş´ın ?Bu Danıştay bombalarının bizim olduğu anlaşılırsa naneyi yeriz? dediğini söylüyor. Ergenekon üyeliğinden Silivri Cezaevinde tutuklu bulunduğu belirtilen Anadolu, 10 başlık altında sıraladığı ifadelerinde ?Ergenekon örgütünün tam olarak mahiyetini iddianameden sonra anladım? diyor.
Bombaları Oktay Yıldırım koydu
Gizli tanık Anadolu, 11 Nisan 2009´da verdiği ifadede, geçmişte yaşadığı ve cezaevinde kaldığı süre içerisinde şahit olduğu olaylarla ilgili vicdanen adalete yardımcı olmak istediğini söyledi. Gizli tanık, Ergenekon davasının ilk günlerinde duruşmaya verilen arada sanıklardan Mehmet Demirtaş ve el bombalarının sahibi olduğu iddia edilen emekli astsubay Oktay Yıldırım arasında geçen görüşmeye şahit olduğunu belirterek şunları anlattı: ?Mehmet Demirtaş, ´Bu Danıştay bombalarının bizim bombalar olduğu anlaşılır ise naneyi yeriz´ dedi. Bunun üzerine Oktay Yıldırım´da ´Bizim bombalar olduğu anlaşılmaz, kafile numaraları farklı´ dediğini duydum ve o sırada içeri girdiğimde konuşmayı kestiler. Bir sefer de kendisine şaka yolu ile ?Bombaları çatı katına sen mi koydun? diye sorduğum da kendisinin koyduğunu söyledi.
Hükümeti devirmek istiyorlardı
Dokuz farklı konuyla ilgili olarak ayrıntılı ifade veren gizli tanık Anadolu, 2004 yılında Kayseri Tugay´ına bir konuşma için gittiğinde, Tugay Komutanı Reha Taşkesen ile özel odasında görüşme yaptığını ifade etti. Anadolu, görüşmede konunun ?Derin devlet?e geldiğini ve Taşkesen´in TSK bünyesinde sivillerle birlikte organize olmuş gizli bir örgüt yapılanmasından bahsettiğini de anlattı. Gizli tanık, Tugay Komutanı Taşkesen´in bu yapılanmanın başında askerlerin olduğunu ve sivil toplum örgütleri ile bazı bürokratların hükümeti beğenmedikleri, icraatları bulunduğunda hükümeti devirmek ve askeri darbe yapmak olduğunu kendisine anlattığını söyledi.
96´dan beri gizli yapılanma var
2005 yılında Fenerbahçe Orduevi´nde görüştüğü eski Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu´nun 1996´dan beri askeriye içinde gizli bir yapılanma ve örgütlenme olduğundan bahsettiğini, örgütlenmenin başta gelen sivil kanadının ise Encümen-i Danış toplantıları olduğunu söylediğini iddia etti. Anadolu, Kıvrıkoğlu´nun ayda bir yapılan bu toplantılarda alınan kararları gizlice MGK´ya ve üst düzey bürokratik makamlara yolladığını, bu grubun içindeki üst düzey komutanlar arasında eski Genelkurmay başkanları ile İsmail Hakkı Karadayı´nın da olduğunu söylediğini aktardı. Gizli tanık, ?Ayrıca bakanlar, üst düzey bürokratların bu grupta olduğun, sivil kanatta TSK ile irtibatlı en üst düzey kurulun bu kurul olduğunu ve irtibatların bu kurul üzerinden yoğun olarak sağlandığını söyledi. Benim bu görüşmeyi yaptığım ay haziran ayı olabilir? dedi.
Seçimler öncesi eylem
2006´da Ankara Merkez Orduevi´nde Ergenekon sanığı emekli Orgeneral Hurşit Tolon ile yaptığı görüşmede, Tolon´un TSK içindeki gizli yapılanmadan sözettiğini anlatan gizli tanık, STK´larla da işbirliği yapıldığını kaydetti. Anadolu, Hurşit Tolon´un, Türkiye Topluluğu, ADD, Çağdaş Eğitim Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği gibi STK´ların hükümeti yıpratıp bir yıl sonra süresi dolacak olan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi ciddi bir baskı yapmayı düşündüklerini söylediğini anlattı. Gizli tanık Anadolu, 2006 Şubat ayında yaptığı bu görüşmede Tolon´un, Türkiyem Topluluğu´na girip ayrıldığını söylediğini ve eylemler için Cumhurbaşkanlığı seçiminin olduğu zamanın uygun olduğunu söylediğini ifade etti.
Büyükanıt da varmış
Gizli tanık Anadolu, 2006´da emekli orgeneral Şener Eruygur ile yaptığı görüşmede ise TSK içindeki gizli yapılanma içinde Yaşar Büyükanıt´ın olduğunu ileri sürdüğünü söyledi. Anadolu, Eruygur´un, Genelkurmay´ın bilgisi dahilinde özel görevle Atatürkçü Düşünce Derneği´nin başına getirildiğini kendisine söylediğini anlattı. Anadolu, katıldığı toplantılar sonrasında yapılanmanın adının Ergenekon olduğunu öğrendiğini söyledi. Anadolu, Tolon´un bahsettiği gizli örgüt içinde önde gelen kurumun ADD olduğunu söylediğini, Çağdaş Eğitim Vakfı ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği´nin kendileri ile hareket ettiğini anlattığını ve yaptıkları organizasyonlarda Cumhurbaşkanlığı örtülü ödeneğinden kendilerine para verildiğini ancak ne kadar verildiğini söylemediğini belirtti.
İstihbaratın bilgisi vardı
2006 kış aylarında emekli Tümgeneral Alaattin Parmaksız´ın İstihbarat Daire Başkanı olduğu dönemde yaptığı görüşmede Parmaksız´ın TSK içindeki gizli yapılanmanın Genelkurmay İstihbaratı´nın bilgisi dahilinde olduğunu ve hükümeti ortadan kaldıracak güçte olduklarını söylediğini anlattı.
Alemdaroğlu´nun toplantısına Demirel de katıldı
Gizli tanık Anadolu, İstanbul Üniversitesi eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu´nun da 2004 Mayıs-Haziran aylarında TSK içindeki yapılanmadan bahsederek üniversite yapılanmasında görevli olduğunu anlattığını kaydetti. Gizli tanık şunları anlattı: ?Görevi kabul etmedim. Yaşar Hacı Salihoğlu´nun bu yapılanma içinde üniversitede askerler ile irtibat sağlayan kişi olduğunu, Jeopolitik Dergisi´ni çıkardığını, askerler ile toplantılar yaptığını emekli askerlerin yazılarının bu dergide yayımlandığını söyledi. Yaşar Hacı Salihoğlu´nu tanımam ancak 2003 yılında Tandoğan´da yapılan ´Cumhuriyet´e Saygı´ adlı mitingin askerlerin koordinesinde yapıldığını, ´Ordu Göreve´ pankartlarının da aynı kapsamda yapıldığını ve bu pankartları aynı mitingde Atatürkçü Düşünce Derneği Konfederasyonu tarafından yapıldığı bu derneğin Türk Solu Dergisi ve İleri Dergisi ile irtibatlı olduğunu bana söyledi. Ayrıca Kemal Alemdaroğlu ´Taksim Toplantıları´ adı altında yemekli toplantılar düzenliyordu. Bir seferde bu toplantılara Süleyman Demirel katıldı. Bu toplantıda Süleyman Demirel Türkiye´nin kötüye gittiğini ve değişmesi gerektiğini anlatıyordu.?
STK ve ordu arasında irtibat sağlıyorlardı
Ergenekon sanığı Doç. Dr. Emin Gürses ile birlikte yargılandığı ayrıntısını da veren gizli tanık Anadolu, Gürses´le yaptığı görüşmede Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol´un kilisede yaptığı toplantılardan da bahsettiğini anlattı. Bu yapılanmanın içinde emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli yüzbaşı Muzaffer Tekin ile Erenerol´un bulunduğunu ve bu kişilerin STK´larla ordu arasında irtibat sağladıklarını anlattığını kaydetti. Gürses´in bu yapılanmanın adının Ergenekon olduğunu söylediğini, sanıklardan Şener Eruygur´un verdiği bilgi ve belgeler doğrultusunda yazar Ergün Poyraz´ın kitap yazdığını, JİTEM´in ise Poyraz´a çalıştığını belirtti. ´Gizli´ ibareli belgelerinde Eruygur tarafından Poyraz´a verildiğini anlattığını söyleyen Anadolu, emekli Binbaşı Fikret Emek´e duruşmada ?Bombaları neden evinde bulundurdun? diye soruduğumda annesinin evinde unuttuğunu söyleyerek komik bir cevap verdiğini kaydetti. Anadolu, ?Benim örgütün sivil ve askeri yapısı ile doğrudan ve dolaylı olarak bir alakam yoktur. Ancak bu şahıslar ile devletin büyükleri olduğu için yakınlaştım. Ergenekon´un tam olarak mahiyetini iddianameden sonra fark ettim? dedi.
Hükümeti mitinglerle yıpratacağız
Gizli tanık, 2006´da Ankara Merkez Orduevi´nde emekli Orgeneral Hurşit Tolon ile arasında geçen görüşmeyi de şöyle aktarıyor: Oraya Şener Eruygur ve ADD´ler ile alakalı görüşmelere gitmişti. Hükümetin gitmesi gerektiğini söyledi. TSK içindeki gizli örgüt yapılanmasının başında Org. Y. B´nin olduğunu söyledi. Ciddi organizasyonlar düşündüklerini ve bunun için Cumhurbaşkanlığı örtülü ödeneğinden kendilerine para verildiğini söyledi. Kendisi bana görev teklif ettiğinde Kadıköy ADD üyesiydim. Genelkurmay´ın bilgisi dahilinde özel görev ile ADD´nin başına getirildiğini belirtti. Ayrıca gizli örgütün Türkiye´de askeri müdahale yapabilecek bir yapılanma olduğunu söyledi. Sürekli darbe olacağı beklentilerini dile getiriyordu.?
Tümgeneral Parmaksız:Hükümet gitmezse darbe ile ortadan kaldırılacak
Ek klasörlerde yer alan gizli tanık Anadolu´nun verdiği bilgilere göre Ergenekon yapılanmalarının bütün yıpratma çalışmalarına rağmen hükümetin gitmemesi halinde müdahale etmeyi planladıklarını da anlattı. Gizli Tanık Anadolu, emekli Tümgeneral Alaattin Parmaksız´ın da TSK içindeki gizli yapılanmadan söz ettiğini öne sürerek, bunun Genelkurmay istihbaratının bilgisi dahilinde olduğunu söylediğini belirtiyor. Tümgeneral Parmaksız´ın ´Hükümet gitmezse bir müdahaleyle hükümet ortadan kaldırılacak. Bununla ilgili ciddi çalışmalar yaptıklarını´ söylediğini aktaran Anadolu, TESAV Başkanı Agah Oktay Güner´in de kendisine benzeri şeyler söylediğini anlatıyor. Anadolu, Ergenekon sanıklarından Kemal Alemdaroğlu´nun da ?Gizli yapılanmanın üniversite sorumlusuyum? dediğini öne sürüyor. Anadolu ayrıca, Alemdaroğlu´nun 2003´te Tandoğan meydanında yapılan ´Cumhuriyet´e saygı mitingi´nin askerlerin koordinesinde yapıldığını, ´Ordu Göreve´ pankartlarının da aynı kapsamda açıldığını anlattığını iddia ediyor.
Vatanseverler davasında çete liderinin ifadelerinde Parmaksız paşa ve Ergenekoncular
Girdap Operasyonu ile yakalanan Vatanseverler çetesi (Vatanseverler Kuvvetler Güç Birliği Hareketi - VKGB) lideri Taner Ünal´ın mahkeme dosyasında yer alan konuşmasında Ergenekoncular için ?Bunlar ihtilal hazırlıyor. Muzaffer Tekin Cumhurbaşkanı, Parmaksız Paşa Genelkurmay Başkanı olacakmış? dediği ortaya çıkmıştı. ( Yenişafak)Vatanseverler çetesi davasının Ergenekon davasıyla birleştirilmesine karar verilmişti.
Ankara polisinin düzenlediği Girdap Operasyonu kapsamında tutuklanan Vatanseverler Güç Birliği Hareketi lideri Taner Ünal´ın, Ergenekon Terör Örgütü ve Danıştay saldırısı ile ilgili ilginç bazı açıklamaları ortaya çıktı. Ünal konuşmalarında, Ergenekon´da tutuklanan Kuvayı Milliye Derneği Başkanı emekli Albay Fikri Karadağ ile arkadaşlarının ihtilal peşinde koştuğunu söylüyordu. Taner Ünal, mahkemeden alınan izinle yapılan dinlemede kaydedilen konuşmasında emekli Tümgeneral Alaaddin Parmaksız ve emekli Albay Fikri Karadağ ile yaptıkları toplantıda konuşulanları dernek yöneticisine şu şekilde anlatıyor: ?Kardeşim dedim. Yani hoş geldiniz, iyi yaptınız, memnun oldum. İki tane dedim, Mümtaz, şey paşa subay, size nasıl yardımcı olabilirim? Ne yapmak istiyorsunuz? Hedefleriniz neler, dedim. Fikri Karadağ dedi ki, biz dedi, paşaların kellelerini çuvala dolduracağız dedi. Anlamadım dedim. Evet dedi, biz ihtilal yapacağız, ihtilali de Muzaffer Tekin yapacak dedi. Hayırdır paşam dedim ya ben birden şoka uğradım yani. Ne kellesi dolduracaksınız dedim PKK´lı kellesi falan mı dolduracaksınız dedim. Hayır dedi. Paşaların kellelerini dolduracağız dedi. Bu memlekette dedi çok vatan haini paşa var dedi. Ben tabii Alaattin Parmaksız biraz tersler diye şey yaptım. İşte dedi Genelkurmay Başkanım da burada dedi. Muzaffer Tekin Cumhurbaşkanı olacak dedi. Kendisi de başbakan filan olacak. Bunun üzerine gönderdim bunları. Ne ihtilali yapıyorsunuz siz dedim.? VKGB lideri Taner Ünal´a göre Muzaffer Tekin ihtilal yaptıktan sonra Cumhurbaşkanı olacak, Genelkurmay Başkanlığı´na ise emekli Tümgeneral Alaattin Parmaksız getirilecekti. Kuvayı Milliye Derneği Başkanı emekli Albay Fikri Karadağ ise ihtilalde Başbakanlık görevini üstlenecekti.
(31 Ağustos 2009, 11:40)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: