Adalet Bakanlığı, Sincan Ağır Ceza Mahkemesi ile ilgili soruşturma başlattı. 3 Bakanlık müfettişi mahkeme dosyalarını inceliyor. Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz, 3 Adalet Bakanlığı müfettişinin Sincan Adliyesi´nde teftişte bulunduğunu belirterek, ´Teftiş bizimle mi ilgili bilmiyorum, şu anda inceleme devam ediyor´ dedi.
FLAŞ FLAŞ!!! Sincan Ağır Ceza Mahkemesi´ne soruşturma
Adalet Bakanlığı, Sincan Ağır Ceza Mahkemesi ile ilgili soruşturma başlattı. 3 Bakanlık müfettişi mahkeme dosyalarını inceliyor. Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz, 3 Adalet Bakanlığı müfettişinin Sincan Adliyesi´nde teftişte bulunduğunu belirterek, ´Teftiş bizimle mi ilgili bilmiyorum, şu anda inceleme devam ediyor´ dedi.
Sadece Ergenekon savcıları soruşturulsun diyenlere şok
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Kaçmaz, rutin teftişlerini geçen yıl geçirdiklerini kaydederek, ´Yapılan teftişin normal olmadığını´ öne sürdü. İzinde olduğu için Sincan Adliyesi´ndeki teftişin tam olarak kapsamını bilmediğini ifade eden Kaçmaz, ´3 müfettiş inceleme yapıyor. İzinde olduğum için sebebini bilmiyorum. Olağan teftiş olup olmadığını bilmiyorum. Bizimle ilgili mi, değil mi onu da bilmiyorum´ diye konuştu.
Adalet Bakanlığı: İnceleme çok önce başlatılmıştı
Bazı haber kanalları ile internet sitelerinde incelemenin ´Cumhurbaşkanı Gül hakkındaki yargılama kararına´ bağlanması üzerine Adalet Bakanlığı bir açıklama yaptı. Kaçmaz hakkında bir kısım iddialar bulunduğunun altı çizilen açıklamada, Söz konusu inceleme, Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında verilen karardan önce başlatılmıştır. denildi.
Savcı Ferhat Sarıkaya´yı meslekten atan HSYK nedense Osman Kaçmaz´ı görmezden gelmiş hatta terfi ettirmeye kalkmıştı
Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı´nın ´kayıp trilyon´ davasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkında kovuşturma yapılmaması kararını iptal etmiş bu karar hukukçular arasında bile şaşkınlıkla karşılanmıştı. Cahit Nalbantoğlu´nun savcılık kararına yaptığı itirazı sonuçlandıran mahkemenin kararında Gül´e ´özel evrakta sahtecilik´ ve ´Siyasi Partiler Kanunu´na aykırılık´ suçlarından dolayı soruşturma açıldığı soruşturma sonunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bu skandal kararı, kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar vererek sonuçsuz bırakmıştı. Sincan 1. Ağır Ceza daha önce de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında ´Sayın Öcalan´ sözüne verilen takipsizlik kararının kaldırılmasına karar vermesiyle dikkat çekmişti. (Cihan)
HSYK´nın sinsi planı: Ankara 2. Ağır Ceza başına Osman Kaçmaz´ı getirip Ergenekon ve diğer davaları buraya aldırmak
27 Temmuz´daki kritik HSYK toplantısında alınan kararlardan biri de özel yetkili Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nin kurulması oldu. Başkanlığına Osman Kaçmaz´ı getirmek isteyen kurul üyeleri, hükümetin karşı çıkması nedeniyle bu planlarını gerçekleştiremediler ve mahkemeye herhangi bir atama yapılmadı. Ancak bu atamanın Eylül dönemindeki kurul toplantılarında tekrar gündeme getirileceğine kesin gözle bakılıyor.
SU UYUR KONTRGERİLLA UYUMAZ.. HÜKÜMET DE UYUMAZ..
Kozlar elinde olan hükümet korsan girişimlere karşı ağırlığını koyuyor
Uzmanlara göre, bugün peşpeşe gelen Adalet Bakanlığı´nın 27 Nisan muhtırasına verdiği tepkiye benzer sert açıklaması ve Sincan Ağır Ceza mahkemesine teftiş kararı, Meclisin yargıdaki Ergenekon uzantılarına meydanı bırakmayıp sonu nereye giderse gitsin savaşacağını göstermiş oluyor. Bu gelişmeler, HSYK´da kozlar elinde olan hükümetin Ergenekon soruşturma ve davasının pasifize edilmesine, bu ve diğer kritik davaların ince hesaplarla arkadan kuşatılarak çökertilmesine izin vermeyeceğine dair kararlılığını gösteriyor. Bu gelişmeler Su uyur Kontrgerilla uyumaz uyursa hükümet uyur sözünün haksızlık olduğunu gösteriyor.
JAMMER İŞE YARAMAMIŞ.. TELEFONLARI YİNE DİNLENMİŞ..
31 Temmuz 2009: Hakim Kaçmaz´dan Karşı Hamle: ´Yapılan teftiş kanaatimce yasadışı telefon dinlemelerine dayanıyor´
Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi Osman Kaçmaz Adalet Bakanlığı´nın gönderdiği müfettişlerle ilgili suç duyurusunda bulundu. Gül ve Erdoğan hakkındaki kararları nedeniyle gündeme gelen hakim Kaçmaz, yasa dışı dinlendiğini ve bu delillerle kendisinin suçlanmaya çalışıldığını öne sürerek suç duyurusunda bulundu. Cumhurbaşkanı Gül ve ve Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında verdiği kararlarla gündeme gelen Kaçmaz, izinde iken mahkemeye Adalet Bakanlığı´ndan gelen üç müfettiş tarafından baskın düzenlenmişti. Bakanlık yetkilileri, Rutin işlem yorumunu yaparken hakim Kaçmaz, rutin teftişlerini geçen yıl geçirdiklerini kaydederek, ´Yapılan teftişin normal olmadığını´ öne sürmüştü. İzinden dönen Kaçmaz, Yasa dışı delil oluşturulmaya çalışılıyor iddiasıyla iki suç duyurusunda bulundu. Kaçmaz, biri HSYK´ya diğeri Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu´na olmak üzere iki suç duyurusunda bulundu. Kaçmaz suç duyurusunda Ne şekilde elde edildiği bilinmeyen telefon kayıtları CMK´ya aykırı olarak tanıklara sorulduğunu ifade etti.
KONUŞULANLAR YASALSA BİR İNSAN NİÇİN BU KADAR ÖNLEM ALIR, KİŞİSEL JAMMER KULLANIR?..
Müfettişler ifade aldıkları personeli tehdit etti aleyhime kışkırttı
Soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan personelin tehdit edildiğini öne süren Kaçmaz, şunları söyledi: ?Müfettişlerce hakkımda yürütülen soruşturma sırasında ne şekilde elde edildiği belli olmayan birtakım telefon görüşmelerinin tanıklara okunduğunu yapmış olduğum iddia edilen özel görüşmelere ilişkin Ceza Muhakemesi Kanunu´nun 135-6 maddesinde sayılan katalog suçlarla ilgisi bulunmayan sorular sorulduğunu tanıklara bu görüşmeler varmış gibi imaj yaratılarak birtakım tehdit ve baskı yöntemleri ile beyanlarının alındığını bu şekilde hakkımda delil oluşturmaya çalışıldığını öğrendim. Hakkımda yürüttükleri soruşturma esnasında belirttiğim şekilde yasadışı sorgu ifade yöntemleri kullanılarak ve kanaatimce yasadışı elde edildiği ve daha önce de bu konuda Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı´na şikayette bulunduğum ve hatta dinlememi engellemek için birtakım yöntemler kullanarak engellenmeye çalıştığım halde telefonlarımı dinleyen adalet başmüfettişleri ve müfettiş hakkında şikayetçiyim haklarında gerekli yasal işlemlerin yapılmasını, ivedilikle soruşturmaya yansız tarafsız müfettişlerin görevlendirilmesi için gereğini yapılmasını saygılarımla arz ederim.?
ODASINA JAMMER KOYAN HAKİM
Sincan 1.Ağır Ceza Mahkemesi Hakimi Osman Kaçmaz odasına Başbakan, Cumhurbaşkanı ve Genelkurmay Başkanı gibi insanların korunmasında kullanılan jammer cihazı koydurtmuştu. Kaçmaz konuyla ilgili Herkes biliyor ki herkes dinleniyor. Ama kim tarafından dinlendiğimiz konusunda şüphemiz var. Yani yasal dinleme değil tabi ki Hakim Kaçmaz Şüpheleriniz mi var dinlendiğinize dair sorusuna Kesinlikle, mesela bakın Ergenekon davasına bakan hakimimiz bile öyle demedi mi? diye konuşmuştu.
YARSAV DA OSMAN KAÇMAZ GİBİ TELEFON DİNLEMESİNDEN KORKUYOR
İLGİNÇ TESADÜF! YARSAV, ANKARA ADLİYESİ´NE BAŞVURMASI GEREKİRKEN OSMAN KAÇMAZ´IN MAHKEMESİNE GİTMİŞTİ
YARSAV Başkanı, kendisine ve derneğe ait telefonların ve bilgisayar yazışmalarının, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi´nin verdiği 3´er aylık genel izleme ve dinleme yetkileriyle dinlenip izlendiği iddiasıyla MİT, Emniyet ve Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise görevlilerin mahkemenin verdiği kararları uyguladığı, bunun suç olarak nitelenemeyeceği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına karar vermişti. Eminağaoğlu, aldırtamadığı karar sonrası ilginç bir taktik izlemiş ve Ankara Adliyesi´ni pas geçerek karara Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi´nde itiraz etmişti. Osman Kaçmaz´ın başkanı olduğu mahkeme de, cumhuriyet savcısının yapılan şikayet karşısında soruşturma başlatıp delilleri toplamak suretiyle karar vermesi gerektiğine işaret etmiş ve kararda Eminağaoğlu´nun şikayetlerinin dikkate alınıp incelenmediği öne sürülmüştü.
2. TAKİPSİZLİK KARARI OSMAN KAÇMAZ VE YARSAV BAŞKANINI ÜZDÜ
Osman Kaçmaz´ın bu kararı üzerine tekrar başlatılan ve Ankara Cumhuriyet Savcısı Harun Kodalak tarafından yürütülen soruşturma da tekrar kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmişti. Takipsizlik kararında, şikayetçinin, hakkında suç duyurusunda bulunduğu kurumlar tarafından telefonlarının hukuka uygun ya da aykırı mahkeme kararlarıyla dinlendiğine, izlendiğine dair delil elde edilemediği, MİT, Emniyet ve TİB görevlilerinin, mahkeme kararlarına uymaktan ibaret eylemlerinin suç teşkil etmediği ifade edildi. Kararda, telefonlarının dinlenildiğine yönelik şikayette bulunan kişiye, yasal olarak yapılan dinleme ve izleme faaliyetlerinin açıklanmasının yasa gereği mümkün olmadığına işaret edilmiş ve kararda, şunlar kaydedilmişti: ´Vatandaşlarını her türlü tehlikeden korumak, kamu düzenini sağlamak, toplumun barış ve huzur içinde yaşamasını temin etmek, devletin en temel görevidir. Bu amaçla, ilgili güvenlik güçlerinin ve istihbarat kurumlarının 5397 sayılı yasa ve diğer ilgili yasalar kapsamındaki faaliyetlerinden vazgeçmesinin mümkün olamayacağı da inkar edilemez bir gerçektir. Bu noktada önemli olan, devletin ilgili kurumlarının ve görevlilerinin, söz konusu faaliyetleri yerine getirirken, bireyin Anayasa ve yasalarla güvence alınan özgürlüklerine ve özel hayatına karşı yapılabilecek, suç niteliğindeki keyfi eylemlerinin önlenebilmesidir.´ Kararda, 5397 sayılı yasanın, 1, 2 ve 3. maddelerinde, istihbarat amaçlı dinleme ve izleme faaliyetlerinin, belirtilen amaçlar dışında kullanılamayacağının düzenlendiğine dikkat çekilmişti. Kararda, ´Toplumun büyük kesimince paylaşılan kaygıları gidermek, şu halde yargı erkinin değil, yasama ve yürütme erkinin görevidir´ ifade edilmişti.
OSMAN KAÇMAZ´IN GİDEREK ARTAN TELAŞI GÖZLERDEN KAÇMIYOR
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül´ün Kayıp Trilyon davasından yargılanmasını isteyen ve geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanlığı müfettişlerinin teftiş yaptığı Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi´nin Başkanı Osman Kaçmaz´ın avukatı Baykal Doğan, Adalet Bakanlığı müfettişlerinin elinde müvekkilinin yaptığı telefon konuşmalarına ilişkin belgeler bulunduğunu tespit ettiklerini bildirdi. Avukat Doğan, Kaçmaz´ın konuyla ilgili bugün Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı´na başvurduğunu söyledi. Doğan, bürosunda düzenlediği basın toplantısında, Kaçmaz hakkında Adalet Bakanlığı´nca başlatılan soruşturma sürecinde kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve yasa dışı birtakım uygulamalar hakkında bugüne kadar gereği yapılmadığı için gereğinin yapılması hususunda görevli kuruluşların harekete geçirilmesi amacıyla açıklama yapmaya gerek duyulduğunu belirtti. Kaçmaz´ın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hakkındaki takipsizlik kararının kaldırılması kararını vermesi nedeniyle suçlanarak hedef haline getirildiğini savunan Doğan, Bu konuda kamuoyunun bilgilendirilmesi ve soruşturmayı yapan kişiler hakkında gereğini yapmakla görevli kişilerin uyarılmasına ihtiyaç bulunmaktadır dedi. Müfettiş heyetinin, Türk Ceza Kanunu´nda ceza yaptırımına bağlanan bir suç ya da disiplin suçu dolayısıyla soruşturma yürütüp yürütmediklerini bilmediklerini belirten Doğan, bu konuda Kaçmaz´ın müfettişlere yaptığı şahsi müracaatın reddedildiğini kaydetti.
Doğan, 30 Temmuz tarihinde Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı´na yazılı başvuruda bulunarak soruşturma işlemleri kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerin talep edildiğini kaydetti ve Ancak bugüne kadar bu yönde herhangi bir işlem yapılmamış, yasanın amir hükümlerinin ihlaline devam edilmiştir. Edindiğimiz birtakım bilgilere göre soruşturmayı yürüten heyetin elinde müvekkilimin yapmış olduğu telefon konuşmalarına ilişkin belgeler bulunduğunu tespit etmiş bulunmaktayız. Bu da soruşturma sırasında müvekkilimin telefonunun dinlenildiğinin açık bir göstergesidir. Yani soruşturmayı yürüten müfettiş heyeti Ceza Muhakemesi Kanunu´nun (CMK) 135/6 maddesinde belirtilen suçlara ilişkin soruşturma yürütmektedir. Bunun dışında müvekkilimin telefonunun dinlenmesi mümkün bulunmamaktadır dedi.
´Belki müvekkilim Kaçmaz CMK´nın 135/6 maddesinde sayılan suçlardan birini işlediği asılsız, imzasız bir şekilde teftiş kurulu başkanlığına ihbar edilmiş olabilir´
Teftiş kurulunca yürütülen soruşturma kapsamında Sincan Adliyesinde görevli memur, zabıt katibi, yazı işleri müdürü, hakim, Cumhuriyet savcısı ve ağır ceza mahkemesi başkanlarının tanık olarak dinlendiğini de ifade eden Doğan, Bu kişilerin tanık olarak ifadelerini aldıkları sırada yasak sorgu ve ifade alma yöntemi olarak tanımlanan bir takım eylemleri gerçekleştirdikleri haber alınmıştır dedi. Kaçmaz´ın CMK´nın 135/6 maddesinde sayılan suçlardan birini işlediğinin kabul edilmesi halinde bu suçların yetkili ve görevli Cumhuriyet savcılarınca soruşturulması gerektiğini kaydeden Doğan, Velev ki Kaçmaz´ın bu tür bir suçu işlediği moda olduğu üzere asılsız, imzasız, nereden geldiği belli olmayan bir şekilde teftiş kurulu başkanlığına ihbar edilmiş olabilir. Bu durumda Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı, ihbar edilen suçu, soruşturmakla görevli Cumhuriyet başsavcılığına bildirmekle görevlidir diye konuştu.
´Müvekkilim telefon dinlemeyi engellemek için jammer kullanıyordu dolayısıyla dinlenmişse yasadışıdır!´
Kaçmaz hakkındaki telefon dinlemelerinin yasa dışı olduğunu savunan Doğan, müvekkilinin dinlenileceğini öngörerek daha önce belli sistemler kullanma gereğini hissettiğini söyledi. Kaçmaz´ın odasına Jammer koydurduğunu anlatan Doğan, ayrıca yasa dışı dinlenebileceğini düşünerek yetkili ve görevli Sincan Cumhuriyet Başsavcılığına müracaatta bulunduğunu, başsavcılığın bu konuda takipsizlik kararı verdiğini kaydetti. Doğan, bu takipsizlik kararının kaldırılması ve Adalet Bakanlığı müfettiş heyetinin elinde bulunan telefon dökümlerine ilişkin bilgi, belge, CD gibi tüm delillere el konularak muhafaza altına alınması veya bir suretinin kendisine verilmesi için Kaçmaz´ın bugün Sincan Cumhuriyet Başsavcılığına başvurduğunu bildirdi.
Sorular
Avukat Doğan, Kaçmaz´ın telefonun dinlenilmesine ilişkin bir soru üzerine, telefon dinlemelerinin yasa gereği ancak mahkeme kararıyla yapılabileceğini söyledi. Adalet Bakanlığı müfettişlerinin böyle bir hakkı bulunmadığını ifade eden Doğan, Buna ilişkin tüzükte bir düzenleme bile olsa dinleme yapmak mümkün değildir. İster mahkeme kararı ister yasa dışı olsun Kaçmaz hakkındaki dinleme kayıtları hükme esas alınamaz dedi. Kaçmaz hakkında Ergenekon soruşturması kapsamında bir ihbar bulunup bulunmadığının sorulmasına karşılık Doğan, Soruşturmanın neye dayalı olduğunu sorduk, söylemediler. Ergenekon soruşturması ile ilgili ise soruşturma yetkisi özel yetkili savcılarda olmalıdır diye konuştu. Bir soru üzerine de Doğan, soruşturma kapsamında adliye çalışanlarının tehdit, korkutma, işine son verme, hapse atılma gibi yöntemlerle ifadelerinin alındığını ileri sürdü. Baykal Doğan, şu ana kadar Osman Kaçmaz´ın ifadesinin alınmadığını, bu konuda talepte bulunulmadığını da kaydetti.
Kaçmaz´ın avukatı herkesi tepki göstermeye çağırdı
Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz´ın avukatı Baykal Doğan, Kaçmaz hakkında hangi konuda soruşturma yapıldığını bilmediklerini söyledi. Doğan, müvekkiline yapılanlar için aydınlar, kurum ve kuruluşlardan karşı duruş göstermelerini istedi. Müvekkilinin telefonlarının yasadışı yollarla dinlendiğini iddia eden Doğan, dinlenmeye karşı odasında sinyal kesici jammer kullandığını belirterek, Yasadışı dinlenebileceğini düşünerek ve öngörerek Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı´na müracaatta bulunmuştur. Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı görevlileri yeterli araştırma ve inceleme yapılmaksızın takipsizlik kararı verilmiştir. Belirttiğimiz üzere müvekkilimin yasadışı dinlendiği şu an soruşturma yapan teftiş heyetinin elinde bulunan telefon dinleme dökümleri ile sabit olmuş ve yasadışı elde edilen bu kayıtlar soruşturmada halen kullanılarak suçun işlenmesine devam edilir vaziyettedir. Müfettiş heyeti elinde bulunan telefon dökümlerine ilişkin bilgi, belge, cd, flash bellek ve bunun gibi tüm delillere el konularak muhafaza altına veya bir suretinin alınması için Sincan Cumhuriyet Başsavcılığı´ndan müvekkilimce talep edilmiştir. dedi.
Müvekkilimi hizaya getirmeyi başarırlarsa diğer tüm laik, demokratik, liberal aydınları, kurumları, kuruluşları da getirirler!
Teftiş heyetinin, Sincan Adliyesi´ndeki görevlileri ´tehdit, korkutma, görevden uzaklaştırma ve hapse atma´ gibi yöntemlerle korkutarak ifade aldığını ileri süren Doğan, amacın üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek olduğunu savundu. Doğan, Adalet Bakanlığı ve özellikle Teftiş Kurulu Başkanlığı içerisinde ideolojik bir yapılanma oluşturarak bunun sağlayacağı baskı ile yürütmenin istediği kararları veren bir yargı organı mı amaçlanmaktadır? Unutulmamalıdır ki bunun sağlanması durumunda ülkenin laik, demokratik, liberal tüm aydınları, kurumları, kuruluşları, baskı altına alınarak aynı yöntemle hizaya getirilecektir. Bu süreci bu kişilerin doğru olarak tahlil edip bir gün sıranın kendilerine de geleceğini unutmayarak gerekli karşı duruşu göstermelidirler. diye konuştu.
Eminağaoğlu: Eşzamanlı soruşturma düşündürücü
Bu arada, Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Anayasa Mahkemesi Raportörü Ali Rıza Aydın hakkındaki işlemin, Adalet Bakanlığı tarafından kendisi ve YARSAV kurucu üyesi Osman Kaçmaz hakkında başlatılan inceleme ve soruşturma süreciyle eş zamanlı olmasının düşündürücü olduğunu bildirdi. Eminağaoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, 26 Kasım 2006´dan bu yana YARSAV Genel Sekreterliği görevini yürüten Anayasa Mahkemesi Raportörü Ali Rıza Aydın´ın, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç tarafından rotasyon gerekçesiyle Sayıştay´a gönderilmek istendiğini ifade etti. Bunun, bir mahkemenin kişiye özel yapılandırılmasına yönelik adım atma, örgütlenme özgürlüğüne müdahale ve yargı bağımsızlığı yönlerinden kabul edilemez olduğunu savunan Eminağaoğlu, Sayıştay´da görev yapanların YARSAV´a üye olamayacaklarını, bu nedenle girişimin doğrudan örgütlenme özgürlüğüne müdahale niteliği taşıdığını ileri sürdü. ( cnnturk)
SUÇLAMALAR ÇOK CİDDİ
Adalet Bakanlığı müfettişlerinin elinde, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hakim Osman Kaçmaz hakkında çok ciddi deliller olduğu ortaya çıktı. Mahkeme kararı ile yapılan dinlemelerden, Kaçmaz´ın suç kapsamına giren bazı görüşmeler yaptığı belirtiliyor. Şimdi Başkent Ankara Kaçmaz´ın kimlerle ne zaman ve ne görüştüğünü merak ediyor.
DETAYLAR NETLEŞİYOR
Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hakim Osman Kaçmaz hakkında başlatılan soruşturmanın detayları, gün yüzüne çıkmaya başladı.
DİNLEME KARARI MAHKEMEDEN
Soruşturma sürecinde, Kaçmaz hakkındaki şüphelerin araştırılması için telefonlarının dinlenmesi kararı alındığı ve Kaçmaz´ın mahkeme kararıyla dinlendiği belirtiliyor.
KİMLERLE GÖRÜŞTÜ? NE KONUŞTU?
İddialara göre; bu dinlemeler sonucunda Kaçmaz´ın bazı karanlık isimlerle bağlantıda olduğu bilgisine ulaşıldı. Dahası, bu görüşmelerde suç olarak nitelenen bazı konuşmalar yaptığı anlaşıldı.
SUÇ İŞLEMEK AMACIYLA ÖRGÜT KURMA, İHALEYE FESAT KARIŞTIRMA, SİLAHLI ÖRGÜTE ÜYE OLMA VEYA BU ÖRGÜTLERE SİLAH SAĞLAMA
SUÇLAMALAR AĞIR: CMK 135/6. MADDESİ
Teknik takibin hangi suç isnadıyla yapıldığı da netleşmeye başladı. Kaçmaz, Ceza Muhakemeleri Kanunu´nun 135 taksim 6. maddesiyle suçlanıyor. İşte o suçlardan bazıları: Suç işlemek amacıyla örgüt kurma, İhaleye fesat karıştırma ve Silahlı örgüt veya bu örgütlere silah sağlama. Kaçmaz´ın bu suçların kapsamına girdiği iddia edilen faaliyetleri mesai arkadaşlarına da soruldu. Müfettişler, mahkemede görevli memur, savcı ve hakimlerin tanık olarak ifadesini aldı. Hakim Osman Kaçmaz, telefonunun dinlendiğini anlayınca kendi çapında önlemler almaya başladı. Dinlemeleri önlemek için odasına sinyal kırıcı JAMMER cihazı yerleştirdi. Ve hala da bu cihazı kullanmaya devam ediyor. Kamuoyu ise, Kaçmaz´ın suç işlemiyorsa dinlenmesini neden önlemeye çalıştığını ve teknik takibe takılan o görüşmelerde kimlerle ne konuştuğu merak ediyor. ( Samanyoluhaber)
FLAŞ!!! Eminağaoğlu taktiği uygulayan Sincan hakimi, müfettişlere savunma yapmadı
2 Eylül 2009: Ergenekon bağlantısı sebebiyle hakkında soruşturma açılan Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz, Adalet Bakanlığı müfettişlerine ifade vermedi. YARSAV Başkanı Eminağaoğlu da Kaçmaz´a destek için bakanlığa geldi. Kaçmaz, dün sabah saatlerinde avukatı Baykal Doğan´la birlikte Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı´nın bulunduğu Konya yolundaki binaya geldi. İçeride yaklaşık 45 dakika kalan Kaçmaz, ifade vermeden binadan ayrıldı. Kaçmaz´ın avukatı, soruşturmaya esas bilgi ve belgelerin gizlilik kararı gerekçesiyle kendilerine verilmediğini iddia etti. Yargıçlar ve Savcılar Birliği Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu da binaya gelerek Kaçmaz´a destek verdi.
Osman Kaçmaz´ın avukatı Baykal Doğan, müfettişlerden soruşturmaya esas bilgi ve belgeleri talep ettiklerini, ancak gizlilik kararı bulunduğu gerekçesiyle verilmemesi üzerine savunma yapamayacaklarını bildirdiklerini söyledi. Doğan, Belgelere dayanarak savunma yapmamız istendi. Bilmediğimiz, görmediğimiz, incelemediğimiz belgelere dayanarak yapılan soruşturmada sorulara cevap veremeyeceğimizi ifade ettik. dedi. Doğan, idari yargıya başvuracaklarını kaydetti. Doğan, müvekkili hakkında yürütülen soruşturmanın göreviyle ilgili olduğunu, iddia edildiği gibi Ergenekon kapsamında sorular yöneltilmediğini iddia etti. Osman Kaçmaz´ın ifadesi sırasında Adalet Bakanlığı binasına gelen YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, çıkışta yaptığı açıklamada meslektaşına haksızlık yapıldığını öne sürdü. Kaçmaz´a destek için geldiğini belirten Eminağaoğlu, müfettişlerin delilleri, nasıl elde ettiğini hakim ve savcılara açıklamadan savunma alma yoluna gittiğini, bunun dünyada örneğinin olmadığını savundu.
Kaçmaz´a destek veren Eminağaoğlu hakkında Adalet Bakanlığı müfettişlerince tarafsızlığını yitirdiği, TCK´nın 277. maddesine aykırı şekilde Ergenekon davasında görev yapan hakim ve savcıları etkilemeye teşebbüs ettiği iddiasıyla yürütülen soruşturma devam ediyor. Bakanlık, Kaçmaz hakkında başlatılan teftişin Ergenekon soruşturmasıyla bağlantılı olduğunu bildirmişti. Ayrıca Kaçmaz´ın da aralarında bulunduğu bazı hakim ve savcılarla ilgili soruşturmanın bir yıl önce başlatıldığını belirtmişti.
Hakimler ve Savcılar Kanunu´na göre, belirtilen süre içinde veya belirtilen bir tarihte savunmasını yapmayan hakim ve savcı, savunma hakkından vazgeçmiş sayılıyor. Kanuna göre müfettişler Kaçmaz´ın soruşturma evrakını Bakanlık Ceza İşleri Genel Müdürlüğü´ne gönderecek. Ceza kovuşturması (dava) yapılmasına veya disiplin cezası uygulanmasına gerek olup olmadığı Adalet Bakanlığı´nca takdir edilerek, soruşturma evrakı disiplin yönünden HSYK´ya ceza davası yönünden ise Yargıtay´a gönderilebilecek. ( Zaman)
FLAŞ!!! Adalet Bakanlığı´ndan müfettişleri suçlayarak ifade vermeyen Sincan hakimine sert tepki
3 Eylül 2009: Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz´a, hakkında yürütülen soruşturma kapsamında savunması istenilen konuların önceden tebliğ edildiğini bildirdi. Başkanlık, ´buna karşın Kaçmaz´ın mahkeme kararlarını hiçe sayıp, dayanak belgelerin örneklerinin kendisine verilmemesini gerekçe göstererek savunma vermekten kaçındığını, bunu müfettişlerce savunmasının kısıtlandığı şeklinde göstermek istediğini´ öne sürdü. Teftiş Kurulu Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, ´bugün bazı basın yayın organlarında, Adalet müfettişlerinin ifade için çağırdığı Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz´ın savunma hakkının kısıtlandığına ilişkin gerçeği yansıtmayan bir takım beyan ve iddiaların yer aldığı´ belirtilerek, bu nedenle açıklama yapmaya ihtiyaç duyulduğu ifade edildi. Açıklamada, haberlerde Osman Kaçmaz´ın avukatı Baykal Doğan´ın, kurul çıkışında, ´soruşturmaya ilişkin belgelerin kendilerine verilmediği, bilmedikleri, görmedikleri, incelemedikleri belgelere dayanılarak sorulan sorulara cevap veremeyecekleri gerekçesiyle ifade vermeyi reddettikleri´ yönünde açıklama yaptığı hatırlatıldı.
´KISITLAMA KARARI NEDENİYLE TÜM BELGELER VERİLMEDİ.´
Haberlerde ayrıca, ifade sırasında Bakanlığa geldiği belirtilen YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu´nun da soruşturma sürecinin hukuka uygun olmadığı yönünde açıklama yaptığı bilgisine yer verildiği kaydedilen açıklamada, şöyle denildi: ´Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığının yaptığı tüm soruşturmalar Anayasa, Hakimler ve Savcılar Kanunu, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğü ve Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde ve bağımsız mahkemelerce verilen kararlar uyarınca yürütülmektedir. Teftiş Kurulu Başkanlığınca görevlendirilen başmüfettişler tarafından Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz hakkında yürütülmekte olan soruşturma sırasında, suç teşkil ettiği ve disiplin cezasını gerektirdiği düşünülen eylemleri hakkında savunmasının istendiğine ilişkin dört sayfadan oluşan yazı tebliğ edilmiştir. Yazıda, savunma talebinde isnat edilen tüm hususlar olay, yer, kişi, tarih ve saat olmak üzere ayrı ayrı açıklanmıştır. İlgili, avukatı aracılığı ile soruşturmanın dayanağı tüm belgelerin verilmesini talep etmiş ise de bağımsız mahkemelerce verilen kısıtlama kararları nedeniyle bu mümkün görülmemiştir.´
´ÖNCEDEN KARARLAŞTIRDIKLARI BİR TUTUM SERGİLİYORLAR´
Müfettişler tarafından savunması istenilen konuların 11 Ağustos 2009´da kendisine tebliğ edildiği ve 7 gün içerisinde yazılı olarak savunma vermesinin talep edildiği belirtilen açıklamada, ´Ancak kendisi, bizzat müfettişlere sözlü savunma vereceğini ifade ederek yazılı savunma vermeyi kabul etmemiştir´ denildi. Bunun üzerine 1 Eylül 2009´da Kaçmaz´ın telefonla sözlü savunmaya davet edildiği ve 2 Eylül 2009 tarihli bazı gazetelerde savunma için çağrıldığına ilişkin haberlerin yer aldığının görüldüğü ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi: ´Hakim Osman Kaçmaz hakkında yürütülen soruşturmayla ilgili kendisine yöneltilen sorular, görev yaptığı adliyede ve bizzat kendi mahkemesinde bulunan dosya ve yazışmalar ile kolayca ulaşabileceği bilgi ve belgelere ilişkindir. Bazıları ise mahkeme kararı ile dinlenen ve içeriği kendisine açıklanan telefon konuşmalarına ve medya önünde kamuoyuyla paylaştığı beyanlarına dayanmaktadır. Buna rağmen kendisi ve vekili, mahkemelerce verilmiş iletişimin tespiti ve teknik takip kararlarını veren mahkeme ve hakim ile kararda başka isimlerin bulunup bulunmadığını deşifre etmeye yönelik taleplerini yineleyip, önceden kararlaştırdıkları anlaşılan bir tutum sergileyerek sözlü savunma yapmayacaklarını belirttikten sonra kuruldan ayrılmışlar ve basına açıklama yapmışlardır. Osman Kaçmaz´ın sözlü savunmasının alınması sırasında, savunma istenilen hususların kendisine önceden tebliğ edildiği ve kısıtlama kararlarını ihlal etmeyecek şekilde okunabileceği müfettişlerce açıkça izah edilmiştir. Buna karşın, bir hakim olarak öncelikle kendisinin saygı gösterip uyması gereken mahkeme kararlarını hiçe sayıp, dayanak belgelerin örneklerinin kendisine verilmemesini gerekçe göstererek savunma vermekten kaçınmış ve bunu müfettişlerce savunmasının kısıtlandığı şeklinde göstermek istemiştir. Bu tutum, tamamıyla soruşturmayı etkisiz kılmaya, süreci uzatmaya ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik bir çaba olarak değerlendirilmiştir.´ ( Zaman)
FLAŞ!!! Osman Kaçmaz çete soruşturmasında izlenmekte olan savcıya dinleniyorsun diye haber göndermiş
4 Eylül 2009:Adalet Bakanlığı Müfettişleri, Sincan Hakimi Osman Kaçmaz´ın önüne 7 maddelik ağır suçlamalar içeren 4 sayfalık bir talep yazısı koydular. İşte o suçlamalar:
OKYANUS BAŞSAVCISINA UYARI
Konya ve Adana´da gerçekleştirilen Okyanus Operasyonu sanıkları ile eski Konya Başsavcısı M. Fatih Özdemir´in telefon görüşmeleri dinlemeye takıldı. Özdemir hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmamışken Osman Kaçmaz, Şehmuz Ernas adlı şahsı arayarak Özdemir´i dinlendiği konusunda uyarmasını, bu uyarının da kendisinden geldiğini söylemesini istedi.
ESKİ HSYK ÜYESİNİN RİCASI!
Eski HSYK Başkanvekili Fehmi Ulusoy 1 Mart 2009´da Kaçmaz´ı arayıp tapuda yolsuzluk yapmak suçundan tutuklanan Mehmet Kurt ve İbrahim Uygaç´ın akrabası olduğunu ve yardımcı olmasını istedi. Kaçmaz ?Tamam olur başkanım? karşılığı verdi. Sincan 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde süren davada mahkeme suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, rüşvet ve icbar suretiyle irtikap suçlarından yargılanan Kurt ve Uygaç´ı serbest bıraktı. Sincan Başsavcılığı´nın karara itirazı ise Kaçmaz´ın başkanı olduğu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildi.
ART TV´ye YARSAV MESAJI
Ergenekon kapsamında arama yapılan Mustafa Özbek´in televizyonu ART´ye Kaçmaz, 10 Ocak 2009´da gece geç saatlerde cep telefonundan mesaj gönderdi. Mesajda ?Yargıya baskının nasıl olduğunu görmek için bugünkü Zaman gazetesindeki YARSAV Başkanı ile ilgili kaldırılan takipsizlik kararı? denildiği belirlendi.
GAZETECİYE HABER YAPTIRMAK
Cumhurbaşkanına yargı yolu açan tartışmalı karar, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ve İP´in Star Ankara Temsilcisi Şamil Tayyar hakkında açtığı davalarla ilgili gazeteci N.K ve Y.G´ye haber yaptırmak.
MESAİDE İKEN ŞEHİR DIŞI GEZİ
Mesai saatlerinde ve izinli olmadığı gün ve saatlerde Antalya, İstanbul, Bodrum´a izinsiz olarak ziyaretler yapmak.
E-İMZA DA SAHTECİLİK
Yıllık izinde olduğu Ekim 2008´de, İstanbul´da olduğu sırada, Ankara´da bulunuyormuş gibi elektronik imzayla göreve başlamış gibi göstermek ve resmi evrak hazırlatmak.
GÖREVE GELMEYİP MAĞDUR ETME
Mustafa Kılıçarslan isimli sanığın ifadesi alınıp serbest bırakılması kararı verilmesine rağmen, mahkeme heyetine gelmeyerek 1 gün nezarette kalmasına sebebiyet vermek.
JAMMER KAÇAK MI?
Müfettişler ayrıca, yasaya göre izne ve ruhsata bağlı kullanılabilen dinlemeleri önlemek için Jammer cihazını makam odasına kurdurtan Kaçmaz´dan bu izin ve ruhsatları istedi. ( Star)
KENDİSİ HAKKINDA ERGENEKON KAPSAMINDA SORUŞTURMA BAŞLATILAN OSMAN KAÇMAZ LAİKLİĞİN ARDINA SIĞINMAYA ÇALIŞMIŞTI.. LAİKLİK BUNUN NERESİNDE?.. OSMAN KAÇMAZ OKYANUS ÇETE SORUŞTURMA BAŞSAVCISINI KOLLUYOR O DA OKYANUS ÇETESİNİ.. BALIKLAR ÇETELEŞİP KOKARSA SAVCI VE HAKİMLERLE TUZLANIR. YA ONLAR DA KOKARSA?..
ÇETE LİDERİNDEN BAŞSAVCIYA ÖVGÜ: GÖĞSÜNÜ BİZE SİPER ETTİ
Sincan hakimi Kaçmaz´ın ´dinleniyorsun´ bilgisini sızdırdığı eski Başsavcı Özdemir´in, Nusret Argun´un liderliğini yaptığı organize suç örgütünü koruyup kolladığı ortaya çıktı. Çete lideri Başsavcı için ?Delikanlı adam. Bize de gövdesini siper edip, sahip çıkan adam.? diyor. Konya organize polisinin ´Final´ kod adlı çete operasyonunda, Sincan 1. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Osman Kaçmaz´ın ´teknik takip altındasın´ bilgisini sızdırdığı Konya eski Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Fatih Özdemir, dinlemeye takılmaktan kaçamadı. Kurduğu organize suç örgütü aracılığıyla 10 milyar dolar haksız kazanç elde ettiği belirtilen çete lideri Nusret Argun´a ait otelde defalarca toplantıya katıldığı polis kamerası tarafından görüntülenen Özdemir´in, çeteye hamilik yaptığı iddianamede ve polis fezlekesinde yer aldı. Nusret Argun´un kendisi ile birlikte örgüt yöneticiliği suçundan tutuklanarak cezaevine gönderilen arkadaşı Naci Kalay ile yaptığı bir görüşmede, Konya´da Özdemir başsavcı olduğu sürece rahat edeceklerini söylediği kayıtlara geçti. Görüşmede Argun´un, ?Başsavcı çok delikanlı bi adam. Bizim de çok sevdiğimiz bi insan. Bize de gövdesini siper edip, sahip çıkan adam. Tamam mı ağabeycim? şeklindeki sözleri, başsavcı ile çete arasındaki ilişkiyi deşifre eden delil olarak fezlekeye girdi.
SUÇLULARA RAHAT YOK
BALIKLAR ÇETELEŞİP KOKARSA SAVCI VE HAKİMLERLE TUZLANIR. YA ONLAR DA KOKARSA?.. O ZAMAN BAŞKA İLİN SAVCI VE HAKİMLERİ DEVREYE GİRER
Konya Adliyesi´nden soruşturma izni alamadığı için operasyonu Adana Özel Yetkili Cumhuriyet Savcıları ile yürüten organize ekipleri, baskının yapıldığı gün Argun ile Özdemir´in bir konuşmasına daha tanık oldu. Kayıtlara göre, ev ve işyerlerinde polisin arama yaptığını söyleyen Nusret Argun´a, Özdemir şu karşılığı veriyor: ?Benim de haberim yok. İzindeyim de. İzni Adana´dan almışlardır? diyor.
KAÇMAZ´I JAMMER DE KORUYAMADI KONUŞMALARI DİNLEMEYE TAKILDI
Arkadaşı Konya eski Başsavcısı Mehmet Fatih Özdemir´e ´dinlendiği´ konusunda bilgi sızdırdığı tespit edilen Osman Kaçmaz´ın üçüncü bir kişi aracılığıyla haber gönderdiği iddia edildi. Ancak Özdemir hakkında teknik takip kararı alındığını Şeyhmus Ernas isimli kişiye aktararak haber ulaştıran Kaçmaz da teknik takibe takıldı. Buna göre, Kaçmaz, aracı Şeyhmus Ernas´a, Özdemir´e dinlendiği bilgisini vermesini istiyor ve bu bilgiyi kendisinin verdiğinin özellikle belirtilmesini vurguluyor. ( Star)
Abdullah Harun
(29 Temmuz 2009), son güncel.: (05 Eylül 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Osman Kaçmaz´la ilgili manşetlerimiz
HSYK üzerinden Ergenekon davasını akamete uğratma çabaları
Ergenekon soruşturmasını/davasını akamete uğratma girişimleri
Kontrgerilla´nın yargıdaki örgütlenmesi