Paralel Yapı, 2012'deki MİT krizi sonrası Başbakan Tayyip Erdoğan ve MİT Başkanı Hakan Fidan'ı yakın takibe aldı. Kanunsuzca yapılan dinleme ve takip görüntüleri CD'lerle dış basına ve yabancı örgütlere servis edildi. Operasyonu yaptığı tespit edilen polis müdürleri Mahir Çakallı ve Yakup Saygılı geçtiğimiz günlerde meslekten atıldı. İki paralel şef hakkında casusluk soruşturması açılması da bekleniyor. Bu arada, ihraç edilen bu isimlere yönelik incelemelerde şok detaylar ortaya çıkıyor. 17 Aralık yolsuzluk operasyonunda etkin rol alan Yakup Saygılı, 2002'de Emniyet'in düzenlediği 700 milyar TL bedelli 5 teknik takip ve dinleme aracı ihalesinde usulsüzlük yaptığı suçlamasıyla ceza almış.. Saygılı'nın işlediği fiilin takipçisi olan kişi ise Gülen Grubu aleyhine kitap yazdığı için dört yılı aşkın bir süredir cezaevinde tutulan dönemin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı Hanefi Avcı olmuş. Saygılı'nın tayinini Bingöl'e çıkarttıran Avcı, aralarında 'üst yargı imamı' olduğu belirtilen Emniyet eski 1. Hukuk Müşaviri Osman Karakuş'un da aralarında bulunduğu Gülen Grubu'nun etkili isimlerinin baskılarına boyun eğmemiş ve kararından geri adım atmamış.. Saygılı'nın yolsuzluk olayına bulaşması şaşırtıcı oldu. Meslekten ihraç kararı çıkması üzerine paralel medyadan Taraf gazetesine bir açıklama yapan Saygılı, 'Bu soruşturmayı (17 Aralık) yapmasaydım, çocuklarımın yüzüne bakamazdım' diyordu.
11.06.2014 11:35 Hükümeti düşürmek için 17 ve 25 Aralık sürecini yürüten paralel yapı, iki yıl önce yaşanan MİT krizinin ardından Başbakan Tayyip Erdoğan ile yakın çevresini takibe aldı. Elde ettiği görüntü ve dinlemeleri, suç unsuru olarak tanımlayarak iç ve dış medya ile gizli örgütlere servis etti. 17 Aralık sürecinin ardından İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'nde yer alan paralel yapıya bağlı bazı polislere soruşturma açılmıştı.
100'ÜN ÜZERİNDE İHRAÇ OLACAK
5 ay süren soruşturmaların ardından, daha önce görev yerleri değiştirilen, silah ve rozetlerine el konan ve açığa alınan eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı ile eski İstanbul Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı geçen hafta meslekten ihraç edildi. Son olarak da İçişleri Bakanlığı Yüksek Disiplin Kurulu, Saygılı'nın yardımcısı Kazım Aksoy ile emniyet amiri İbrahim Şener, başkomiser Arif İbis, komiser Mustafa Demirhan ve polis memuru Ercan Taş'ı geçen gün meslekten ihraç etti.
Aynı soruşturma kapsamında açığa alınan polis memurları Mahmut Yavuz ile İsa Karayiğit'in ihracına ise gerek duyulmadı. Kurul, müfettiş raporları doğrultusunda İstanbul Emniyet Müdürlüğü'yle ilgili 30'un üzerinde raporu değerlendirmeye aldı. İçinde mükerrer ihraçların da bulunacağı 100'ün üzerinde ihraç kararı, önümüzdeki günlerde açıklanacak. Soruşturma dosyaları kapsamında son savunmaları alınan ihraç edilen ilk isimlerin, 2012'de yaşanan MİT krizinin ardından Başbakan Erdoğan ile yakın çevresini takibe alıp, elde ettiği görüntü ve dinlemeleri sözde suç unsuru olarak tanımlayarak iç ve dış medya ile gizli örgütlere servis ettiği ortaya çıktı.
Müfettiş raporlarıyla belgelenen bu gerçekler ışığında ihraç edilen isimlerin, casusluk suçlamasıyla yargılanmaları bekleniyor. Başını, Çakallı ile Saygılı'nın çektiği ilk kadronun, Başbakan Erdoğan'ın 10-17 Nisan 2012'de Haliç Kongre Merkezi'nde yaptığı bir görüşmeyi takip ettiği ve elde ettiği görüntü ve dinleme kayıtlarını servis ettiği ortaya çıktı. İddiaya göre; Organize ve Narkotik Suçlardan Sorumlu İl Emniyet Müdür Yardımcısı'yken, sorumluluk alanına girmemesine rağmen, resmi yazıyla Haliç Kongre Merkezi'ne başvuran Çakallı, kongre merkezinden temin ettiği güvenlik kamerası görüntülerini müfettiş raporlarına göre dönemin Mali Suçlarla Mücadele Müdürü Yakup Saygılı'ya verdi. Saygılı ve ekibi de bu görüntüleri, fotoğrafa ve CD'ye dökerek önce iç basına ardından da dış basın ve gizli örgütlere servis etti. Bu örgütlerin arasında Türkiye'ye düşman tutumları olan devletlerin gizli örgütleri de var. Yine Başbakan Erdoğan ve çevresini kanunsuz dinleyip, kayıtlarını sosyal medyadan yayan paralel yapı, suç kapsamına sokmaya çalıştığı bu kayıtları topladıktan 20 ay sonra ise sözde yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarına kalkıştı ve devletin parasıyla otomobil kiralayıp bakan takip etti. (Sabah)
17 ARALIK'IN BEYİN TAKIMINDAYDILAR
Paralel yapılanmanın Emniyet'i saran ağı temizlenmeye devam ediyor.. Mahir Çakallı ile Yakup Saygılı'nın, 17 Aralık darbe operasyonunu düzenleyen paralel yapılanmanın İstanbul Emniyeti'ndeki beyin takımı içerisinde yer aldıkları belirtiliyor. Bu iki isimle birlikte toplam 7 polis şefi daha geçtiğimiz günlerde meslekten ihraç edildi. 17 Aralık sonrası hemen hemen tüm illerde başlayan temizlik operasyonunda şu ana kadar yüzlerce polis amiri görev değişikliği ile başka illere gönderildi. Bazıları hakkında İçişleri Bakanlığına bağlı müfettişlerce soruşturma başlatıldı. Haklarında somut delillere ulaşılan isimler ise polislik mesleğinden ihraç ediliyor.
Son olarak Organize'den Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Mahir Çakallı, Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı, Mali Şube Müdür Yardımcısı Kazım Aksoy ile aralarında 1 Emniyet Amiri, 1 Başkomiser, 1 komiser ile polis memurunun bulunduğu toplam 7 polis görevlerinden ihraç edildi. Bu isimlerin özellikle 17 Aralık operasyonlarında aktif rol alan personellerden olduğu öğrenildi.
17 ARALIK PARALEL OPERASYONUNUN BAŞINI ÇEKTİLER
Mahir ÇAKALLI (İkinci sınıf emniyet müdürü): 17 Aralık 2013 tarihinde, sözde anıtlar ve imar yolsuzlukları iddiasıyla TOKİ ve Fatih Belediyesi'ne operasyon düzenlenmişti.
Yakup SAYGILI (Üçüncü sınıf emniyet müdürü): 17 ve 25 Aralık operasyonlarının fezlekesini yazan ve basına sızdıran isim olarak biliniyordu. Gizlice bakan takibinden, yasa dışı dinlemelerin talimatını verdiği ileri sürülüyor.
Bu isimler ayrıca tape ve ses kayıtlarını medyaya sızdırmakla da suçlanıyor.
Haklarında ihraç kararı verilen diğer 5 polis ise, 'belgeleri imha etmekle' suçlanıyor.
Kazım AKSOY (Dördüncü sınıf emniyet müdürü): MİT krizinin yaşandığı dönemde Terörle Mücadele'de görevliydi. 17 ve 25 Aralık operasyonlarının en etkin isimlerinden birisi oldu.
İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şubesi Müdür Yardımcısı Kazım Aksoy, Mali Şubede görevli Emniyet Amiri İbrahim Şener, Başkomiser Arif İbiş, Komiser Mustafa Demirhan ve Polis Memuru Ercan Taş "Herhangi bir göreve ilişkin yazılı belge veya mikro filmleri kasıtlı olarak yok etmek" ve "Yetkisini ve nüfuzunu kendisine veya başkalarına çıkar sağlamak amacıyla veya kin ve dostluk nedeniyle kötüye kullanmak" iddialarıyla suçlandı. Aynı soruşturma kapsamında açığa alınan bir memurun ise ihracına gerek duyulmadı. (Sabah)
ŞOK: YAKUP SAYGILI'YA YOLSUZLUK SUÇUNDAN CEZA VERİLMİŞ!
Bu arada, ihraç edilen polis şeflerine yönelik incelemelerde şok detaylar ortaya çıkıyor. Bunlardan biri, 17 Aralık yolsuzluk operasyonunda etkin rol alan İstanbul eski Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı'nın yolsuzluk suçlaması nedeniyle daha önce ceza aldığının ortaya çıkması oldu. Meslekten ihraç kararı çıkması üzerine paralel medyadan Taraf gazetesine bir açıklama yapan Yakup Saygılı, “Bu soruşturmayı yapmasaydım, çocuklarımın yüzüne bakamazdım” demişti. Saygılı, “Ben 100 lira için rüşvet alan polis memurlarını cezaevine attıran şube müdürüyüm. Bu soruşturmada olduğu gibi, 100 milyon, hatta milyarları cebimizden alan insanlarla ilgili işlem yapmasaydım çocuklarımın yüzüne bakamazdım. Vicdanım çok rahat” diyordu.
SAYGILI, AK PARTİ İKTİDARINDAN ÖNCE YOLSUZLUKTAN CEZA ALMIŞ!
Hükümete yargı darbesi girişimi olarak nitelendirilen 17 Aralık operasyonunun mimarlarından İstanbul eski Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı'nın yolsuzluk suçlaması nedeniyle ceza aldığı ortaya çıktı. Tarihlerde ilginç.. Yolsuzluk operasyonu adı altında yürütülen 17 Aralık darbe girişiminin kurmay kadrosunda yer alan Saygılı'nın yolsuzluğa bulaştığına ilişkin belgeler Sabah gazetesinde yayınlandı. Bu belgelere göre Saygılı, 2002'de Emniyet Genel Müdürlüğü'nde yapılan bir ihaledeki usulsüzlükten ötürü kınama cezası aldı. Kınama cezasının verildiği tarih ise ilginç bir tesadüf eseri 17 Aralık 2003..
YARGIDA ENGEL!
Ancak bu ceza, paralel yapı yargıda etkili olduğu için Ankara 5. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Emniyet Genel Müdürlüğü, bu konuyla ilgili adli yönden 31 Ekim 2003'te soruşturma izni verdi, ancak Ankara Bölge İdare Mahkemesi soruşturma izni verilmesine dair kararı da kaldırdı.
SAYGILI'NIN BELALISI HANEFİ AVCI OLMUŞ
Yakup Saygılı'nın işlediği fiilin takipçisi olan kişi ise Gülen Grubu aleyhine kitap yazdığı için dört yılı aşkın bir süredir cezaevinde tutulan dönemin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanı Hanefi Avcı idi. Avcı, Saygılı'nın tayinini Bingöl'e çıkarttı. Aralarında 'üst yargı imamı' olduğu belirtilen Emniyet eski 1. Hukuk Müşaviri Osman Karakuş'un da aralarında bulunduğu Gülen Grubu'nun etkili isimlerinin baskılarına boyun eğmedi ve kararından geri adım atmadı.
İŞTE O BELGELER
2002'deki ihale usulsüzlüğüne dair 200e'te başlatılan soruşturmanın belgelerine SABAH Özel İstihbarat Bölümü ulaştı. 2003/485 nolu belgelerden biri Emniyet Genel Müdürlüğü Merkez Disiplin Kurulu Raporu başlığını taşıyor. Bu belgede Saygılı, 'görevde kayıtsızlık gösterme, görevi savsaklama, geçerli bir özrü bulunmaksızın işi geç teslim etme' eylemleriyle suçlanıyor.
Suça konu olan ihale, Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'na merkez ve taşra teşkilatlarında kullanılmak üzere 700 milyar+KDV bedelle obzervasyon aracı (teknik takip ve dinleme minibüsü) temin edilmesi projesiyle ilgili. Beş aracın obzervasyon aracına dönüştürülmesine ilişkin ihale, Ever Turizm İnşaat Ticaret adlı bir şirkete verildi. Araçlar firma tarafından Emniyet Genel Müdürlüğü'ne geç bir tarihte teslim edildiği halde önceden teslim edilmiş gibi tutanak düzenlendi. Firmaya daha işi bitirmeden tüm taahhütlerini yerine getirmiş gibi ödeme yapıldı ve araçlar 20 Aralık 2002'de eksiksiz teslim edilmiş gibi gösterildi.
İnceleme komisyonu 23 Kasım 2003'de bir rapor hazırladı firmanın konuyla ilgili yükümlülüklerini yerine getirmediğini tespit etti. Açılan soruşturma sonucunda müfettişler Yakup Saygılı'yı suçlu buldu.
Bir diğer olayda Diyarbakır KOM için 7 adet gözlemleme aracı ihalesini alan Saraç firmasının adı geçiyordu. Saygılı, araçların revizyonuyla ilgili firmanın kusurlarını kapatmaktan 2003/106709 No'lu dava dosyasında görevi ihmalden yargılandı. Saygılı bu konuyla ilgili de kınama cezası aldı. (Sabah)
(11 Haziran 2014, 11:35)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: