Ecevit´in koruma müdürü sorgulanacak

Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, DSP Milletvekili Recai Birgün´ün bilgisine başvuracak. Birgün, ´Bir konuda bilgime başvuracaklarını söyledi. Bugün kendileriyle görüşeceğim´ dedi. Birgün ile 12. dalgada gözaltına alınan Başkent Üniversitesi Rektörü Mehmet Haberal, eski başbakanlardan merhum Bülent Ecevit´in tedavi süreciyle ilgili mahkemelik olmuştu. Haberal, Birgün aleyhine açtığı davayı kaybetmişti.

Ecevit´in hastalığı mercek altında: Koruma müdürünün bilgisine başvurulacak

Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz, DSP Milletvekili Recai Birgün´ün bilgisine başvuracak. Birgün, ´Bir konuda bilgime başvuracaklarını söyledi. Bugün kendileriyle görüşeceğim´ dedi. Birgün ile 12. dalgada gözaltına alınan Başkent Üniversitesi Rektörü Mehmet Haberal, eski başbakanlardan merhum Bülent Ecevit´in tedavi süreciyle ilgili mahkemelik olmuştu. Haberal, Birgün aleyhine açtığı davayı kaybetmişti.

Ecevit´in koruma müdürüydü

DSP İzmir Milletvekili Recai Birgün Bülent Ecevit´in 6 yıl boyunca koruma müdürlüğünü yapmıştı. Birgün, yaptığı açıklamada savcının Ecevit´in hastalığı sırasında yaşananları araştırdığını söyledi. ( Star)

10.48: Savcı Öz, Birgün görüşmesi ertelendi

Ergenekon Savcısı Zekeriya Öz ile Ecevit´in eski koruma müdürü Birgün´ün yapılması planlanan görüşmesi savcıların yoğunluğu nedeniyle ertelendi. Sabah saatlerinde aranan Birgün, havaalanından geri döndü. Meclis´te gazetecilerin konuya ilişkin sorularını cevaplayan Birgün, Savcı Zekeriya Öz´ün önceki gün öğleden sonra kendisini aradığını ve ´bazı konularda bilgisine ihtiyaç duyduklarını, bu konuda yardımcı olursa memnun olacaklarını´ söylediğini belirterek şunları dedi: Ben de memnuniyetle kabul ettim. Yanımda iki gazeteci olduğu için açık niçin çağrıldığımı sormadım. Havaalanına gittiğimde üç dört gün yoğun olduklarını, görüşmenin önümüzdeki hafta olup olamayacağını sordu. Ben de telefonun ardından havalimanından döndüm.

ŞU ERGENEKON SORUŞTURMASI NELERE KADİRMİŞ! SAYESİNDE BAĞLANTILI BAĞLANTISIZ BİRÇOK OLAY DA AYDINLANIYOR..

Ecevit üzerine bir komplo vardı

Gazetecilerin, Savcı Öz´ün kendisini yakın korumalığını yaptığı eski Başbakan Bülent Ecevit dönemine ilişkin çağırıp çağırmadığına yönelik sorularına Birgün, 2002´den beri gündemde tutmaya çalışıyoruz bu konuyu. O günlerde bir şeyler yaşadık. Hangi konuda bilgime başvurulacak bilmiyorum. diye konuştu. O dönemde Ecevit´in devre dışı bırakılmak istendiğini dile getiren Birgün, şunları söyledi: Başkent Hastanesi´nde gördüğü tedavilerden sonra omurgada çökme meydana geldi. Felç olabileceği bu nedenle hiç kıpırdamadan yatması önerildi. Üç ay boyunca yatakta yatmaya mahkum edildi. Üç ay sonra hastaneye gidip gitmeme konusunu tartışıyorduk. Partili arkadaşlar hastaneye gidersek Ecevit´e iş göremez raporu verileceğini, bunun için hazırlık yapıldığını söylediler. Hastaneye gitmekten vazgeçtik. Dışarıdan gizlice röntgen cihazları getirdik eve. Çökme olduğunu ama bunun felç tehlikesi yaratmadığını tespit etti. Sonra tedaviye başladık ve Ecevit iyileşti. O dönemde, Sayın Ecevit üzerine siyasetçilerin, bürokratların, işadamlarının ve medyanın yer aldığı bir komplo vardı.

Recai Birgün: ´Ergenekon soruşturması uzun bir süreci kapsıyor. Kendi gözlemlerime göre siyasi ayağı araştırılmadığı sürece soruşturma eksik kalacak.´

2002 TÜRKİYE´NİN EN KARANLIK DÖNEMİ

Gelişmeleri Yeni Şafak´a değerlendiren Birgün, DSP-MHP-ANAP koalisyon hükümetinin son dönemlerinde yaşananların kesinlikle incelenmesi gerektiğini belirterek, ?57. hükümetin görevden ayrılmasıyla ilgili sürecin irdelenmesi ve incelenmesi gerekliliğini hep ifade ettik. İddia ediyorum, Türk siyasi tarihinin en karanlık dönemi bu hükümetin yaşadığı son dönemlerdir. Bu dönemde Ecevit´in siyasetten uzaklaştırılması, ardından DSP´nin bazı güç odakları tarafından bölünmesi ve yeni oluşumların kurulması süreci ile 3 Kasım 2002 seçim süreci incelenmeli. Bu sürecin aydınlatılması Türk yargısının görevidir? dedi.Recai Birgün, Ergenekon soruşturmasının uzun bir süreci kapsadığını, ancak kendi gözlemlerine göre siyasi ayağı araştırılmadığı sürece eksik kalacağını belirtti.

Doktorları engellemedim

Bülent Ecevit, Haberal´ın hastanesinden ayrıldıktan sonra hızla iyileşti. GATA´daki tedaviden sonra evinde dinlenen Ecevit´in, doktorlarla görüştürülmediği iddiasına eşi Rahşan Ecevit sert cevap vermişti. Rahşan Ecevit Takvim Gazetesi Ankara Temsilcisi Mehmet Çetingüleç´e verdiği röportajda, ?Bülent çocuk değil ki, onu engelleyeyim? demişti.

Eşinizin doktora gitmesine engel olduğunuz, evde tedavi sürecini aksattığınız iddialarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bülent çocuk değil ki ben onu engelleyeyim, müdahale edeyim. Doktorla görüşmeye de, görüşmemeye de o kendi karar veriyor. Kendi isteğine göre ayarlanıyor görüşmeler. Ben ona müdahale etmedim, etmem. Nitekim doktorlarla telefonda görüşüyordu zaten. Benim Bülent´i 13 gün eve kapatıp doktorlarla görüştürmediğimi söylemek insafsızlık ve büyük bir yalan. İnsan eşinin iyileşmesini istemez mi. Niye doktorlardan kaçırayım onu. Niye görüştürmeyeyim. Bunların hepsi kasıtlı söylentiler. Hasta olan Bülent. Şikayeti olduğunda doktorlarla görüşüyordu. Zaten doktorlar da sürekli arıyor, konuşuyordu.

HABERAL VE ZİLELİ EVE GELDİ

Doktorları eve almadığınız iddiasına ne diyorsunuz? Nasıl olur doktorları eve sokmam? Madem ben eve sokmuyordum, Mehmet Haberal ile Turgut Zileli nasıl geldi? İnsan hasta eşini doktorla görüştürmez mi? Bu nasıl mantık! Doktorlar istediği zaman, gerek gördüğü zaman gelip görür. Nitekim gerek görünce geldiler ve evde herhangi bir inatlaşma olmadı. ( Yeni Şafak)

Önce asker sonra sağlık darbesi!

3 Kasım 2002´deki genel seçimlere kadar 3.5 yıl görev yapan 57. hükümetin son dönemlerinde yaşananlar hala esrarını koruyor. Ecevit hükümetini yıkılması için iki darbe girişiminin yaşandığı da daha sonra ortaya çıktı.

GENERALLERDEN BIRAK MESAJI: Bu girişimlerden ilki, 29 Ekim 2001 tarihinde kuvvet komutanlarının Radikal Gazetesi Ankara temsilcisi Murat Yetkin aracılığıyla Ecevit´in görevden uzaklaşıp yerine Hüsamettin Özkan başkanlığında bir hükümetin kurulması önerisi oldu. Bu öneri Ecevit´e iletildi ancak kabul görmedi. Yetkin, o dönemde yaşananları ´4 yıldızlı 4 general´ ifadeleriyle 31 Ekim 2001 ve 10 Temmuz 2002´de köşesinde anlattı.

ÖZKAN DA GİRİŞİMİ DOĞRULADI: DSP-MHP-ANAP hükümetinin karakutusu Hüsamettin Özkan da askerlerin kendisine yolladığı mesajı 2006´da doğruladı. Yetkin´in ´4 yıldızlı komutanlar´ olarak nitelediği ve 29 Ekim 2001´de görev yapan komuta kademesi şu isimlerden oluşuyordu: Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hilmi Özkök, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Bülent Alpkaya, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cumhur Asparuk, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Aytaç Yalman.

SAĞLIK RAPORUYLA BİTİRME PLANI: Koalisyon hükümetini yıkmaya yönelik ikinci girişim de Ecevit´in yaşadığı sağlık problemleri ile ilgiliydi. 2002 yılı Mayıs ayında sırt ve karın ağrıları ile Ergenekon´da gözaltına alınan Mehmet Haberal´ın sahibi olduğu Başkent Hastanesi´ne başvuran Ecevit´e yanlış tedavi uygulanarak siyasetten tasfiye edilmek istendiği iddiası ortaya atıldı. Daha önce başka rahatsızlıkları için de bu hastaneye giden Ecevit, kendisine ´iş göremez´ raporu verileceğini öğrenince, tedavisini GATA´da sürdürme kararı aldı.

Sağlık tartışmasını Çölaşan tetikledi

Bazı generallerin 2002´de Başbakan Bülent Ecevit´i istifa ettirme planı hükümetin karakutusu Hüsamettin Özkan tarafından reddedilince ikinci aşamaya geçildiği ileri sürüldü. 2002´nin mayıs ayında, Başbakan Ecevit´in hastalığına dair haberler ve yorumlar medyada yeraldı. Hürriyet yazarı Emin Çölaşan´ın 2 Temmuz 2002´de yazdığı yazı Ecevit´in sağlık sorunları nedeniyle artık başbakanlık yapamayacağı yönündeki kampanyanın işaret fişeği oldu. Çölaşan, Ecevit´in, Başbakanlık yapamayacak durumda olduğunu, evinde iyi beslenemediğini, hatta yıkanmadığını, derisindeki lekelerin ve kabarmaların bakımsızlıktan kaynaklandığını yazdı. 8 Temmuz 2002 Hüsamettin Özkan, İsmail Cem ve DSP´den istifa eden 61 milletvekili ile Yeni Türkiye Partisi´ni kurdu. ( Yeni Şafak)

16 Nisan 2009: 2001´in başlarında Ecevit´e suikast duyumu aldık

Bülent Ecevit´in ölümüne kadar en yakınındaki isim olan DSP İzmir Milletvekili Recai Birgün: 2001´in başlarında Ecevit´e suikast duyumu aldık. Tedirgin olduk. Ecevit´i 24 saat sakladık. 1999-2002 arasında olanlar araştırılmalı. Başkent Üniversitesi´nin kurucusu ve Rektörü Mehmet Haberal´ın da gözaltına alındığı son dalga Ergenekon operasyonu, eski başbakanlardan merhum Bülent Ecevit´in 2002 yılında sivil bir darbe ile iktidardan uzaklaştırıldığı iddialarını yeniden gündeme getirdi. Ecevit´in ölümüne kadar en yakınındaki isim olan ve ´Ecevitlerin manevi oğlu diye bilinen DSP İzmir Milletvekili Recai Birgün, çok tartışılacak bir sırrı açıkladı. Bir dönem Ecevit´in korumu müdürü olarak çalışan Birgün, 2001´in başlarında Ecevit´e suikast duyumu aldık. Tedirgin olduk. Ecevit´i 24 saat sakladık. 57. Hükümet zamanında Ecevit´in başına gelenlere, bilerek veya bilmeyerek katkı sağlayanlardan hesap sorulmalı dedi. Ergenekon davası savcısı Zekeriya Öz ile dün yapacağı görüşme son anda ertelenen ve havaalanından geri dönen DSP İzmir Milletvekili Recai Birgün şu çarpıcı açıklamalarda bulundu:

SAVCIYA ANLATACAĞIM: Savcının ne soracağını bilmiyorum. Sadece Haberal ile ilgili değil, emekli emniyet müdürü olduğum için başka konularda da bilgime başvurabilirler. Ancak, rahmetli Ecevit´in tedavisi için gittiği hastanede kötüleştiği, kemik yapısını bozan ilaçların verildiği iddiaları var. Savcıya gördüklerimi bildiklerimi yaşadıklarımı anlatacağım. Asla doktorları suçlamak amacında değilim. Ben bir durum tespiti yapıyorum. Bence son gözaltılar 2002´den sonrası ile ilgili. Ancak 1999-2002 arasında yapılanlar da mercek altına alınmalı.

ECEVİT´E DARBE YAPILDI: 57 hükümet döneminde Ecevit´i siyasetten uzaklaştırma operasyonları yapıldı. DSP ikiye bölünmüş, iktidar devrilmiştir. Darbe yapıldığını 2002´den bu yana iddia ediyorum.

ECEVİT´İ 24 SAAT SAKLADIK: 2001´in başında bizi epey korkutan, kuvvetli bir duyum aldık. Bize ulaşan bilgiye göre suikastı planlayanlar Ecevit´in Cumhurbaşkanlığı´nda bir resepsiyona gideceğini biliyorlardı. Halbuki bu resepsiyon programı önceden belirlenmiş bir program değildi. Doğrusu bu bizi ürküttü. Tüm basının gözü önünde Başbakanı kaçırdık. Gazeteciler Ecevit´in içinde olmadığı bir aracı takip ettiler. Ecevit´i 24 saat sakladık. Mihrakla ilgili bilgi edinemedik.

HASTANEDE OLANLAR: Ben değil, kamuoyu ´Ecevit hastaneye gitti sonra günden güne kötüleşti´ diyor. Biz evde 3 ay nekahat dönemi geçirdik. Hastaneye kati raporu için gideceğimizde eğer gidersek ´İş görmez´ raporu alacağımız yönünde bilgiler, duyumlar geldi. Kendisini siyasetten uzaklaştırma operasyonunda bilerek ya da bilmeyerek çok kişi katkıda bulundu. Bunlardan hesap sorulmalı.

BAŞBAKAN MI HASTA MI: Haberal ve ekibi Ecevit´in Başbakan olduğunu unuttular ve sadece hasta olarak baktılar. Uzun süre evde kalması gerektiğini değerlendirdiler. Oysa biz, Ecevit´in başbakan olduğunu ve toplantılara katılması gerektiğini söylediğimizde önce ´Tamam katılabilir´ diyorlardı ancak sonra ´Katılırsa ölebilir felç olabilir´ açıklamaları yapıldı. Şüphelerimiz arttı.

TEDAVİ KESİLİNCE DÜZELDİ: Beyefendinin tedavi kesilince iyileştiğini gözlemledim. Herkes diyor ki ´Ecevit birden hastalandı, birden düzeldi nasıl oldu bu? Biz de bunun cevabını arıyoruz.

HABERAL BANA DAVA AÇTI: Doğrudan Haberal ile ilgili bir iddiam söz konusu olamaz. Ancak mahkemeliğiz. Haberal ve ekibi bana 365 milyar liralık dava açtı. Mahkeme reddetti. Dosya şimdi Yargıtay aşamasında. Ecevit´in uzaklaştırılması operasyonuna bilerek ya da bilmeyerek doktorlar da katkıda bulundu. Ecevit´in artık başbakanlık yapamayacağı gibi imaj oluşturdular. Haberal ile 2003 yılından bu yana görüşmüyorum.

BAS BAS BAĞIRDIM: Bazı şeylerin belgesi olmaz. Biz bazıları ´bilerek ya da bilmeyerek Ecevit´i tasfiye sürecine dahil oldu´ diyoruz. Ben bas bas bağırıyorum, bu süreçle bir savcı ilgilensin diyorum. Savcıya bildiklerimi anlatacağım ve soracağı her soruya memnuniyetle cevap vereceğim. ( Sabah)

17 Nisan 2009: Ecevit´i yıkmak için Almanya´da kimlerle toplantı yapıldı?

Merhum Bülent Ecevit´in koruma müdürü Recai Birgün, Ergenekon operasyonunun Türk siyasi tarihinin karanlık noktalarını açığa çıkaracağını söyledi. Birgün, Kimse gölge etmesin. dedi. Ergenekon operasyonu, merhum Bülent Ecevit´e yönelik darbe girişimiyle ilgili çarpıcı olayları gün yüzüne çıkarıyor. Ecevit´in koruma müdürü DSP İzmir Milletvekili Recai Birgün, 2001 yılında Ecevit´e suikast planlandığını açıkladı. Bu bilgiyi aldıktan sonra basının önünde başbakanı kaçırdıklarını kaydetti. Bülent Ecevit´in Mehmet Haberal´ın sahibi olduğu Başkent Hastanesi´nden ayrıldıktan sonra iyileştiğine de dikkat çekti. Ardından darbe süreciyle ilgili üç kritik soru yöneltti: Almanya´da özel toplantı yapıldı mı? Bu toplantıya kimler katıldı? Ne tür kararlar alındı?

Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara büyük iş düşüyor

Birgün, önümüzdeki günlerde Ergenekon savcısına bildiklerini anlatacak. Birgün, Ergenekon soruşturmasına kimsenin gölge düşürmemesi gerektiğini vurguluyor. Türkiye´nin ´hukuk devleti´ olduğunun; yargının gerekeni yapacağının altını çiziyor. Ergenekon´un ´Türk siyasi tarihinin karanlık noktalarını ortaya çıkarma operasyonu´ olduğunu dile getiriyor. Siyasilerin polisin arama yaptığı adreslere gitmesinin doğru olmadığı görüşünde. Merhum Ecevit´in koruma müdürüne göre Ergenekon soruşturmasının siyasi ayağı da var. Bunun açığa çıkması için dokunulmazlıkların kalkması şart. İzmir Milletvekili Recai Birgün, Ecevit´in sağlık durumu ve o dönemde yaşananları, ´Türk siyasi tarihinin en karanlık noktası´ olarak tanımlıyor. Bu süreci aydınlatma noktasında Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılara büyük iş düştüğünü belirtiyor. Birgün, şöyle devam ediyor: 57. hükümet döneminde yaşanan karanlık olayların ortaya çıkarılmasını istiyorum. Almanya´da özel toplantı yapıldı mı? Bu toplantıya kimler katıldı? Ne tür kararlar alındı? Bunların üzerinde kimse durmadı. Ne oldu da Bülent Ecevit´in sağlığı birdenbire kötüleşti. Üç ay sonra nasıl oldu da iyileşti. Partimiz neden ikiye bölündü ve ardından neden erken seçime gitme kararı alındı? Umarız bütün bunlar artık ortaya çıkar. ( Zaman)

(15 Nisan 2009), son güncel.: (17 Nisan 2009)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=600