FBI eski çalışanlarından önemli bir isim olan Sibel Edmonds, cemaatle ilgili Türkiye'de son dönemde olup bitenleri bir 'CIA operasyonu' olarak değerlendiriyor ve şu tespiti yapıyor: 'Gülen sadece bir sembol. Asıl önemli olan, bu sembolün arkasındaki güç, yani CIA, yani ABD silah sanayisi. 1997'den sonra CIA Gülen'i oyuna dahil etti. CIA onu ABD'ye getirdi ve ne tesadüf ki CIA merkezinin hemen yanı başında bir eve yerleştirdi.' Amacın AK Parti iktidarını devirme planı olduğunu söyleyen Edmonds, 'Türk halkı gözünü açık tutmaya devam etmeli' diyor.
04.03.2014 13:42 Mahmut Övür (Sabah): 'Bu bir CIA operasyonu'.. Erdoğan hükümetine yönelik 17 Aralık'ta başlayan operasyon ve saldırıların görünen adresinin artık Gülen Cemaati olduğu çok açık. Açık olmayan ise bu "kavga"nın arka planı...
O arka planda şu sorunun cevabı yatıyor: Acaba 12 yıllık iktidar döneminde birlikte hareket eden, aynı kitleye hitap eden AK Parti ve Gülen Cemaati, neden siyasi tarihimizde görülmeyen bir kavgaya tutuştu? Hem de her şeyin "mubah" görüldüğü bir kavgaya...
Böyle sert bir kavgayı sadece "yolsuzluk hassasiyeti" ile açıklamak kimseye inandırıcı gelmiyor. Çünkü ortada bunu çok aşan ve sadece iktidarı değil devleti de tehdit eden bir durum var.
Başbakan'ın ses kayıtlarının sızdırılması, Adana'da art arda TIR operasyonlarının yapılması ve Türkiye'nin El Kaide örgütüyle bağlantılı gösterilmesi gibi...
Üstelik bu saydıklarımız son iki ayda ortaya çıkan işaretler.
Oysa 2010'dan bu yana içeride Oslo süreci, KCK ve 7 Şubat MİT operasyonu gibi engellemeler, dışarıda ise İsrail ve ABD'deki Neocon eksenli Başbakan Erdoğan'a yönelik "diktatör" iddialı kampanyalar da var. Peki, bütün bunlar neydi ve arka planında ne yatıyordu?
Bu konuda çok şey söylendi ama ABD'de yaşayan Sibel Edmonds'un söyledikleri ve tespitleri bir hayli ilginç. Edmonds sıradan biri değil, 11 Eylül 2001 saldırılarından sonra söyledikleri o kadar çarpıcıydı ki, Kongre'de kurulan komisyona ifade verdiği gibi ünlü 60 Dakika Programı'nın da konuğu olmuştu. Kendisini Türk-Amerikan olarak tanıtan Edmonds, bir İran Azerisi.
1988'de ABD'ye gider ve George Washington Üniversitesi'nde Ceza Hukuku ve Psikoloji eğitimi alır. 11 Eylül saldırılarından beş gün sonra da FBI'da Türkçe, Azerice ve Farsça çevirmen olarak işe girer. Ve tanınmasına yol açan olay da bundan sonra yaşanır.
Nisan 2001'de FBI'ya Usame Bin Ladin'in ABD'de dört-beş şehre uçakla saldıracağına ilişkin istihbarat gelir. Ama FBI bunu ilgili yerlere bildirmez. Edmonds bunu fark eder etmez üstlerine bildirir. Ancak üstleri de bir şey yapmaz. O da durumu kamuoyuna açıklar ve ortalık karışır.
İşte FBI'yı içeriden bilen Sibel Edmonds'un kısa geçmişi böyle. Edmonds, Gülen Cemaati'yle ilgili de ilginç analizlere imza atan bir isim. Son analizinde Türkiye'de olup bitenleri bir "CIA operasyonu" olarak değerlendiriyor ve şu tespiti yapıyor:
"Gülen sadece bir sembol. Asıl önemli olan, bu sembolün arkasındaki güç, yani CIA, yani ABD silah sanayisi. CIA'nın yapmak istediği, söz konusu ülkeyi tamamen kontrol altına almak, iç ve dış politikasını yönetmekti. 1997'den sonra CIA Gülen'i oyuna dahil etti. CIA onu ABD'ye getirdi ve ne tesadüf ki CIA merkezinin hemen yanı başında bir eve yerleştirdi."
Edmonds, kavganın nedenini de özet olarak şöyle anlatıyor: "Erdoğan değişmiş, aşırı güven kazanmıştı. Erdoğan'daki bu aşırı güven sadece bir neden. Diğer bir neden de Erdoğan'ın İsrail'e karşı sert tutumu, sözünü geçirebiliyor görüntüsüydü."
Bundan sonra Başbakan Erdoğan'a karşı bir kampanya başladı. Asıl amacın AK Parti iktidarını devirme planı olduğunu söyleyen Edmonds, planın başarılı olup olmayacağına ilişkin ise şunları söylüyor:
"Türkiye, Mısır ya da Libya'dan tamamen farklı bir ülkedir, dinamikleri çok çok farklıdır. Öncelikle, Türk insanı gerçekten de farkındalığı yüksek bir kitledir. Aptallar için tasarlanmış iki partili sistem, Türkiye'de çalışmaz. Burada bilinç düzeyi son derece yüksek bir halk kitlesinden bahsediyoruz. Eğitimli ve düşünen insanların olduğu bir ülkede bu kadar kolay oyunlar sergileyemezsiniz. Bu çok zordur. Türk halkı gözünü açık tutmaya devam etmeli." (Mahmut Övür / Sabah)
------------------------------------------------------------------------------
EDMONDS: CIA DEMEK CEMAAT DEMEK
10.03.2014 14:03 FBI'ın tercümanlığını yapan gazeteci Sibel Edmonds, hükümet ve cemaat arasında yaşananlara farklı bir boyut getirdi: CIA, Fethulah Gülen'i kullanarak Erdoğan'ı bitirmek istiyor.
Sibel Edmonds 2001 - 2002 yılları arasında FBI'ın Orta Asya masasında tercümanlık yapan bir FBI çalışanıydı. Bölgeyle ilgili her önemli ve gizli belge onun elinden geçerken bazı belgeleri açıklayıp hedef haline geldikten sonra FBI'den ayrılıp gazetecilik yapmaya başladı. Türkiye, ABD ve Orta Asya konusunda uzman sayılan Edmonds önceki akşam aHaber'de yayınlanan Yaz Boz programında önemli açıklamalarda bulundu. İşte o açıklamalardan önemli satırbaşları:
25 MİLYAR DOLARLARI VAR
Uzun süre Türkiye'de yaşadım ve Türkiye iç politikasını çok yakından takip ediyorum. Amerikalı insanlar şaşırıyor, "Erdoğan önceleri bir melekken, nasıl oldu da ABD için şimdi bir şeytan, bir düşman haline gelebildi?" diye soruyorlar. Erdoğan'ın başına gelenler Fethullah Gülen'le arasındaki kavgayla başladı. Gülen sadece bir sembol. Asıl önemli olan ve işi yapan Gülen markası. 1997'den sonra CIA Gülen'i oyuna dahil etti. CIA onu ABD'ye getirdi ve ne tesadüf ki, CIA merkezinin hemen yanı başında bir eve yerleştirdi. Gülen 15 yıldır ABD'de yaşıyor ve 20-25 milyar dolarlık bir ağı kontrol ediyor ve kimse gerçekten bu paranın nerden geldiğini bilmiyor. Gülen cemaati ve CIA bununla kalmadı tabii ki, Türkiye'de büyük bir medya ağı kuruldu, satın almalar yoluyla, polis teşkilatına, hukuk ve askeri alanlara sızdılar.
CEMAAT VE İSRAİL AŞKI
Erdoğan güçlenince ise bu yapıya başkaldırdı. Aslında bu "Gülen" markasının arkasındaki CIA vb. derin yapılara da başkaldırıydı bu. Diğer bir neden de Erdoğan'ın İsrail'e karşı sert tutumu, sözünü geçirebiliyor görüntüsüydü. Türkiye'deki bütün partilere, medyaya rağmen bunu eleştiren de Fetullah Gülen'di. Gülen'in ABD'deki en büyük destekçisi de ordaki Yahudi lobisidir. Bu noktada başka bir olay patlak verdi; Gezi Parkı olayları. Gülen, Erdoğan'la aralarındaki kavgada, bunu bir fırsat olarak değerlendirmek istedi. Ve Gülen protestolara kendi cemaatinden insanları soktu. Erdoğan, başına neler geleceğini anlamıştı. CIA ve Gülen işe el atmış, protestolarda aktif rol oynamaya başlamıştı. Ve eş zamanlı olarak ABD ve Avrupa basınında Erdoğan "diktatör" olarak anılmaya başlandı.
KOCA BİR TEHDİT
CIA'nın kukla hükümetler kurduğu ve ardından bir gecede onları yok ettikleri bilenen bir gerçek. Aynı şey Erdoğan'ın da başına geliyor. Öte yandan Gülen'in ABD dışında CIA ile birlikte açtığı okullar tek tek kapatılıyor. Çünkü bu ülkeler, Gülen cemaatinin varlığının kendi ülkelerinin ulusal güvenliğine bir tehdit olduğunu, CIA ile ortak operasyonlarda kullanıldığını kavradılar. (Takvim)
------------------------------------------------------------------------------
GÜLEN'İN KEFİLİ CIA
10.03.2014 15:22 1999 Mart’ından bu yana ABD'de yaşayan Fethullah Gülen’i zora sokacak ilginç bir “detaya” ortaya çıktı. 2008 yılında Pensilvanya Eyalet Bölge Savcılığı’na başvuran Gülen, Yeşil Kart talebinde bulundu. Avukat H. Ronald Klasko tarafından hazırlanan Gülen’in savunma dosyası, ABD Vatandaşlık ve Göçmenlik Bürosu (USCIS) tarafından onaylandıktan sonra 10 Ekim 2008 tarihinde kabul edildi. Buraya kadar her şey normal! Ancak, avukat Klasko, hazırladığı dosyada Gülen’e neden Yeşil Kart verilmesi gerektiğini şu sözlerle savundu: “Olağanüstü yetenekleri olan yabancı eğitimci…”
EĞİTİM SİSTEMİYLE ÖVÜNMÜŞ
Akşam gazetesinin haberine göre, başvuru dosyasında Gülen’in 1980’lerde eğitim alanında özel girişim ve kurumlarının oluşmasını sağlayan “modern” bir öğretim sistemini dile getirdiği iddia edildi. Avukat Klasko, Gülen’in “modern” eğitime geçişte en önemli argümanının “İslami değerleri ve laik olmayan eğitim aktivitelerini” savunmak olduğunu öne sürdü. Dosyada, Gülen’in 1990’lı yıllarda yurtdışında yaşayan Türklerin yabancılara entegrasyonunu sağlamak, arasında “uçurumu kapatmak” için ise “dinler arası diyaloğu” savunduğuna yer veriliyor.
TEMİNAT ETTİĞİ MADDELERE ZIT
Ancak, 17 Aralık operasyonunun ardından ortaya çıkan paralel devletin mimarı olarak gösterilen, devlet içinde devlet oluşturan, yurtlarında kalan öğrencileri cemaatin hükümete karşı faaliyetlerine katılmadığı için kovan Gülen’in Yeşil Kart dosyasındaki teminatını çiğnediği görülüyor. Dosyada, Gülen’in faaliyetleri ve etkisini, hiçbir şekilde siyasi amaç için kullanmayacağına vurgu yapılarak, "Eğitimin, kamu kurum ve kuruluşlarının, kültürel meselelerin ve bilimin siyasallaştırılmaması fikrinin savunucusudur" ifadesi yer alıyor. Yeşil Kart başvurusu yaparken bu teminatı veren Gülen'in, Türkiye'de hükümete darbe girişimi, kamu kuruluşlarına, paralel yapıya hizmet eden kişiler yerleştirmesi gibi faaliyetleri bu teminatı hiçe saydığını gösteriyor. Uzmanlar, Gülen'in Türkiye'de yaptığı uygulamalarla Yeşil Kartı’nın tehlikeye girdiğini vurguluyor.
BOŞ VATTE BULUNMUŞ
Daha önce Pensilvanya Eyalet Savcılığı tarafından reddedilen Yeşil Kart başvurusunun ardından Fethullah Gülen'in avukatı H. Ronald Klasko, ikinci kez dosya sundu. Gülen'in dosyasında yurt- dışında yaşayan Türklerin entegrasyonundan modern eğitime geçişte yapılması gerekenlere kadar birçok madde var. Ancak 17 Aralık'la birlikte başvuru dosyasındaki tüm vaatler yerle bir oldu.
REFERANSLARI CIA AJANLARI
Gülen'in daha önceki Yeşil Kart talebi Pensilvanya Eyalet Bölge Savcılığı’nca reddedilmişti. Savcılık gerekçesinde “Çok büyük ticari holdinglerle desteklenen geniş ve etkili, din ve siyasi bir hareketin lideri” olduğu yönünde deliller sunmuştu. Savcılık belgelerinde Gülen projelerinin finans ortaklarından birisinin de CIA olduğunun altı çizilmişti. Gülen’in mahkemeye sunduğu referanslar ilişkiyi doğrular nitelikte. Gülen'in referansları arasında CIA’nın eski analiz ve Balkanlar uzmanı George Fidas, eski CIA ajanı ve Rand Corporation danışmanı Graham Fuller ve ABD’nin eski Ankara Büyükelçisi Morton Abramowitz de yer almıştı. (Akşam)
(04 Mart 2014, 13:42), son güncel.: (10 Mart 2014, 15:22)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: