Başbakan Erdoğan ile diğer devlet yöneticilerinin kullandığı kriptolu (şifreli görüşme sağlayan) cep telefonlarında güvenlik ihlali şüphesiyle başlatılan soruşturmada TÜBİTAK'ta çalışan ve kriptonlu telefonlara bakan 5 kişinin izne ayrıldığı, bu kişilerin kurumla irtibatlarının kesildiği öğrenildi. Kripto yazımında imzası bulunan bölümün başında o dönem, Başbakanlık'ta bulunan 'böcek'lerle ilgili 'Benden raporda tahrifat yapmam istendi' açıklamasıyla dikkat çeken Hasan Palaz bulunuyordu. Palaz geçtiğimiz günlerde görevden alınmıştı.
26.02.2014 14:03 Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan'a ait olduğu iddia edilen ses kaydına ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Işık, "Sayın Başbakanın telefonu dinlenmiş. Yeni atanan Bilgem Başkanına verdiğim talimat kesinlikle kriptolu telefonların incelenmesi. Bu talimat dün verilmedi. 1 Şubat'ta göreve gelen Arif Ergin'e verdiğimiz talimattır. Sistemin güvenliğini, donanımını ve yazılımını bir incelemeye alacağız. Kriptolu telefonlara bakan 5 kişi izne ayrıldı ve kurumla irtibatları kesildi. Sonuç ortaya çıkana kadar incelememiz sürecek" dedi.
SES KAYITLARI MONTAJ
Ses kayıtlarını TÜBİTAK tarafından incelenip incelenmeyeceğine ilişkin ise Işık, "Ben o ses kayıtlarını ilk dinlediğimde açık bir montaj olduğunu hissettim. Bu çok açık ve net montaj. Başbakanlık böyle bir inceleme isterse biz yaparız. Teknik incelemeyi gerektirmeyecek kadar açık montaj. Sayın Kılıçdaroğlu açık montajı görmüyorsa Ağrı Dağı'nı Konya'da zannediyor herhalde. Kriptolu telefonların dinlendiğini biliyoruz. Ama kimin nasıl dinlediği teknik incelemenin ardından ortaya çıkacak" diye konuştu. (İHA)
MAM BAŞKANI TUNABOYLU GÖREVDEN ALINDI
Bakan Işık, Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı Doç. Dr. Bahadır Tunaboylu'nun da görevden alındığını bildirdi.
BAŞBAKAN AÇIKLAMIŞTI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, dün AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada "TÜBİTAK'ta yeni yapılanmaya bakanımız gidiyor. Devletin kriptolu telefonlarını bile dinliyorlar. Bu kadar alçak. Bir Cumhurbaşkanı Başbakan ve bakanları ile konuşamaz. Değişiklik yapıldığı anda hortladılar. Bunlarla ilgili yasal süreci işleteceğiz. Bunların izini süreceğiz. Bunlar böyle kalamaz. Kaldığı sürece ailelerin mahremi diye bir şey kalmaz. Hukuksuz kayıtlarla binlerce kişiye şantaj yapabilirlerdi" demişti.
PARALEL ELEMANLAR KRİPTODA AÇIK KAPI BIRAKTI
Binlerce kişiyi dinlediği ortaya çıkan paralel yapılanmanın TÜBİTAK'taki elemanlarının kriptolu telefonların yazılımında açık kapı bıraktığı tahmin ediliyor. Bu açık kapı kullanılarak devletin zirvesinin 'kırmızı hat'taki tüm dinlemeleri dinlendi.
Hayali örgüt üreterek başlattığı soruşturmada binlerce suçsuz vatandaşı dinleyen paralel yapılanmanın, devlet sırlarına ulaşmak için kullandığı yöntem de deşifre oldu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın da kullandığı kırmızı hatlı kripto telefonlara şebekenin sızdığı anlaşıldı. Yüksek güvenlikli olarak TÜBİTAK tarafından üretilen ve devlet kurumlarında gizli bilgilere haiz kişilerin kullanımına sunulan telefonlar için hazırlanan yazılımda örgüt mensuplarının imzası olduğu öğrenildi. Devletin en mahrem sırlarını ele geçirmeyi amaçlayan şebeke, TÜBİTAK'taki hücrelerine verdiği talimatla, kripto telefonları dinleyebilmek için yazılımda 'açık kapı' bıraktırdı.
BAŞINDA PALAZ VARDI
Teknik bir casusluk yöntemi kullanılarak yapılan dinleme, kripto telefonların yazılımında 'açık port' bırakılarak gerçekleşti. TÜBİTAK'a bağlı Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi (BİLGEM) tarafından yazılan 'kırmızı hatlı telefonların kripto kodları'nda algoritma hesabıyla çarpışık usulde perdelenen açık portlar bırakıldı. Skandalı, MİT teknik personelinin kriptolu hatlarda yaptığı inceleme ortaya çıkardı. Devlet adamlarının bu yöntemle 'perdeleme' yapılarak dinlendiği belirlendi. Kripto yazımında imzası bulunan BİLGEM'in başında o dönem, Başbakanlık'ta bulunan 'böcek'lerle ilgili 'Benden raporda tahrifat yapmam istendi' açıklamasıyla dikkat çeken Hasan Palaz bulunuyordu.
TÜBİTAK ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR
Skandalın ortaya çıkmasıyla cihazdaki açık portlu yazılımın kaldırılarak yerine yeni yazılım konulacağı öğrenildi. Cihazları üreten TÜBİTAK'ın çalışma yürüttüğü ve devletin zirvesinin kullandığı telefonlar için yeni şifreleme sistemi hazırlandığı belirtildi. Kripto telefonlarda yapılan casusluk sonucu elde edilen devlet sırlarının yabancı gizli servislerin eline geçtiği düşünülüyor.
Casus yazılım şüphesi
Donanımı ve yazılımı TÜBİTAK-BİLGEM'e ait yüzde 100 yerli üretim MİLCEP mobil telefonları ilk olarak 2008 yılı aralık ayında kullanıcıyla tanıştı. Yıllar içinde geliştirilen ve Başbakan Erdoğan'ın da kullandığı MİLCEP K-2 modelinin nasıl dinlenebildiğiyle ilgili görüş bildiren uzmanlar, bu cihazın kripto yazılımına girmenin normalde mümkün olmadığına dikkat çekiyor. Ancak dinleme işleminin cihaz içindeki yazılımı kontrol eden başka bir yazılım, yani arayüz ile gerçekleşmesinin mümkün olduğunu ifade eden uzmanlar, MİLCEP K-2'nin içine ikinci bir yazılımın yüklenmiş olma ihtimali üzerinde duruyor.
3 alıcının 2'si yurtdışında
MİT'in skandalı ortaya çıkarmasıyla Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı da uyarıldı ve artık bu telefonlar kullanılmamaya başlandı. İstihbarat birimlerinin incelemesiyle telefonların hangi merkezlerden dinlediği de tespit edildi. Dinlemelerin ikisi yurtdışı olmak üzere 3 merkezden yapıldığı bilgisine ulaşıldı. Konuyla ilgili TÜBİTAK'ın içinde de inceleme başlatıldığı öğrenildi.
Nasıl çalışıyor?
Telefon görüşmesi başlamadan önce iki kriptolu cihaz da birbirinin sertifikasını kontrol ediyor ve tek kullanımlık bir kripto anahtarı oluşturuyor; tıpkı tekkullanımlık banka şifresi gibi... Telefon mikrofonundan çıkan konuşma sesi, şifreli algoritma ile 'veri' haline dönüştürülüyor. Matematiksel fonksiyon zinciri olarak tanımlanan bu algoritmik veri, GSM şebekesinin veri kanalından karşı cihaza iletiliyor. Bu sırada ses kanalı kullanılmıyor. Karşı cihaza aktarılan veri çözülüp tekrar sese dönüşüyor. Telefon görüşmesi bitiminde ise iki cihazın da kullandığı tek şifre kendi kendini imha ediyor. Telekulak bu şekilde önlenmiş oluyor.
TÜBİTAK'TA CEMAAT KADROLAŞMASI BÖYLE YAPILMIŞ
27.02.2014 12:03 Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Devletin kriptolu telefonlarını bile oradan dinlemişler" diye işaret ettiği TÜBİTAK'la ilgili skandallara bir yenisi daha eklendi. TÜBİTAK'a bağlı Bilişim ve Bilgi Güvenliği İleri Teknolojiler Araştırma Merkezi'nin (BİLGEM), "yüksek gizlilik" dereceli Kripto Yazılım Birimi'nde görev yapan 40 kişilik personelin büyük bölümü, adı cemaatle anılan Fatih Üniversitesi mezunu çıktı.
Akşam gazetesinin haberine göre Paralel yapının deşifre edilmesinin ardından TÜBİTAK Başkan Yardımcılığı ve BİLGEM Başkanlığı görevinden alının Hasan Palaz'a bağlı özel birimde görev yapan Fatih Üniversitesi mezunu 30'un üzerinde personelin, Palaz tarafından 2012 yılından itibaren işe alındığı da belgelerle kanıtlandı. Fatih Üniversitesi mezunu personelin bir bölümünün kadrolu, bir bölümünün ise proje bazında görevlendirildiği belirtildi.
UZMANLIKLARI BELLİ DEĞİL
Ulusal güvenlikle ilgili özel birimde görev yapan personelin ağırlıklı olarak Fatih Üniversitesi mezunları arasından seçilmesi ve bu kişiler arasında elektronik ve bilgisayar bölümü dışındaki alakasız bölümlerden mezun isimlerin de yer alması şüpheleri artırdı.
BAĞLANTILARI İNCELENİYOR
TÜBİTAK'ta yürütülen idari soruşturma kapsamında görevden uzaklaştırılarak izne çıkarılan 5 kişinin de Kripto Yazılım Birimi'nde görev yaptığı öğrenildi. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık'ın, başlattığı idari soruşturmada bu birimde görev yapan personelin kimlik ve bağlantıları da mercek altına alınacak.
KRİPTOLU TELEFONU KİMLER KULLANIYOR
Devlet sırrı niteliğindeki gizlilik dereceli görüşmeler için projelendirilen kriptolu telefonları devletin zirvesinin yanında kritik personeller de kullanıyor. Cumhurbaşkanı, Başbakan, MİT Müsteşarı, Genelkurmay Başkanı, kuvvet komutanları ile stratejik kamu kurum ve kuruluşlarının başkanlarında da kriptolu telefonlardan bulunuyor. Yazılımı TÜBİTAK tarafından geliştirilen kriptolu telefonların, uluslararası sularda görev yapan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı gemilerde de bulunduğu öğrenildi.
5 PERSONELİN KURUMLA İRTİBATI KESİLDİ
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "TÜBİTAK, maalesef, paralel yapının sızma girişiminde bulunduğu kurumlardan birisi. Bu konuda hassasiyetle çalışıyoruz" dedi. Işık, TÜBİTAK'ta aralarında Marmara Araştırma Merkezi Başkanı Doç. Dr. Bahadır Tunaboylu'nun da bulunduğu bazı personelin görevden alındığını söyledi. Işık, “Bu sabah Bilgem’deki kriptolu telefonlara bakan 5 kişi izne ayrıldı ve çalıştıkları mekanla irtibatları kesildi. Başbakanımızın dünkü açıklamalarının ardından bir idari soruşturma, iki teknik araştırma yapılması talimatı verdim” diye konuştu.
MONTAJ OLDUĞU AÇIK
Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen ses kaydını dinlediğinde açık bir şekilde montaj olduğunu anladığını belirten Işık, “Başbakanlık TÜBİTAK’tan teknik inceleme isterse yaparız ama teknik incelemeye gerek duymayacak kadar açık bir montaj” dedi.
AÇIK PORT ARANACAK
Bakan Işık'ın talimatı ile başlatılan teknik inceleme kapsamında kriptolu telefonlarda, dinlemeye imkan tanıyacak açık port bulunup bulunmadığı tespit edilecek. Sabit ve mobil telefonların şifreleme kodlarının ve şifre algoritmaların geliştirildiği Kripto Yazılım Birimi, bankacılık sektöründe kullanılan ve bilgi kaçaklarına karşı özel olarak üretilen gizlilik dereceli bilgisayar yazılımlarını da hazırlıyor. (Akşam)
------------------------------------------------------------------------------
TEDBİREN İŞTEN UZAKLAŞTIRILDILAR
27.02.2014 16:43 Bakan Işık, görevden alınan 5 Tübitak görevlisi ile ilgili yeni bir açıklama yaptı. Işık, 'Şu anda dünden farklı bir durum yok. Bu yapılan incelemenin selameti açından bu beş arkadaşın çalıştıkları kurumla irtibatı kesildi. İşten atılma diye bir şey şu anda yok. Bu incelemenin sağlıklı yapılabilmesi açısından alınan bir tedbirdir.' dedi.
------------------------------------------------------------------------------
KRİPTOLU TELEFONLARI IMEI'DEN DİNLEDİLER
19.07.2014 10:50 Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, TRT Haber’de katıldığı ‘3Gün’ programında TÜBİTAK’taki paralel yapılanmayı ve devletin tepesindeki isimlerin kullandığı kriptolu telefonların dinlenmesine uzanan süreci anlattı. Işık, kripto yazılımında bazı korsan satırlar bulunduğunu, kriptoları yazan iki kişiden birinin ise 17-25 Aralık günlerinde felç geçirdiğini söyledi. “Paralel dinlendi diye kriptolu telefondan vazgeçemeyiz” diyen Işık, “Şimdi yenilerini yapıyoruz. Yıl sonunda bitirmiş oluruz. Kriptoları ayrı, anlık şifreleri ayrı birimlerde üretilecek” diye konuştu.
-Hedef askeri ve stratejik birimler: Paralel yapı, gücün, stratejik bilginin ve paranın olduğu yerde örgütleniyor. ‘Hizmet ve eğitim hareketi’ olarak görünüyorlar, ancak askeri, stratejik projelerin, kriptolu telefonların üretildiği, bilirkişi raporlarının verildiği birimlerde kadrolaşmışlar. Temel Bilimler Enstitüsü ve çevre teknolojileri gibi alanlara ilgi göstermemişler.
-Kriptoyu dinleyen içeriden: Dışardan bu kriptolu telefonu dinleme şansı yok, bunu biliyoruz. Ama hırsız evdeyse ne yapacaksınız? Hırsız evde. Kriptolu telefon nasıl dinlenir, kriptoyu yazanlar belli güvenlik açıkları bırakırlar veya kriptonun sertifika ve şifrelerini, güvenlik kodlarını başka yere aktararak dinleyebilirler.
-TİB’in silinen kayıtlarından çıktı: TÜBİTAK’ta üretilen 164 kriptolu telefon, Cumhurbaşkanı’ndan Başbakan’a, Genelkurmay’dan MİT’e, bakanlardan Anayasa Mahkemesi Başkanı’na kadar devlet büyüklerine verilmişti. 80 telefonun dinlendiğini biliyoruz; başından beri...
-IMEI numaralarıyla dinlemişler: Başta, TÜBİTAK’ta dinleme yapıldığını düşünüyorduk. Ancak Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndaki incelemelerde, görevden alınanların silmeye çalıştığı kayıtlar arasında, bu telefonlardan 80’inin IMEI numarasına rastlandı. Yüzde 99,9 Cumhurbaşkanı dahil tamamı dinlenmiştir.
-Şifre ve numaralar TÜBİTAK’tan: Telefonların kripto şifreleri ve IMEI numaraları sadece TÜBİTAK’taki birimde var; bu numara ve şifreler Emniyet ve TİB’deki yapıyla paylaşılıyor, kriptolu verinin anlık şifrelemesi çözülerek bir yere kaydediliyor. İşte şimdi o ‘uç’u yani nereye kaydedildiğini araştırıyoruz. Yurtdışında mı, içinde mi?..
-‘Hizmet’ askeri bilgiyi ne yapacak?: Bir hizmet hareketi ülkesinin başbakanını, dışişleri bakanını, genelkurmay başkanını, MİT müsteşarını, anayasa mahkemesi başkanını niye dinler? Hangi hizmet için? Bu bilgiler ancak başka ülke istihbarat servislerine yarar. Hatırlayın, Almanya Başbakanı Merkel’i, pek çok Avrupa liderini Amerika dinlemişti.
-Kriptoyu yazan felç geçirdi: Kripto yazılımında da bazı korsan satırlar bulduk. Kriptoları yazan iki kilit isim vardı; biri görevden ayrıldı, özelde çalışıyor, diğeri de 17-25 Aralık günlerinde felç geçirdi. Kasti bir durum var diyecek durumda değiliz. Ama bizim açımızdan enteresan tabii...
-Paralel bilirkişiler: Paralel yapı, TÜBİTAK’ta etkin hale gelince, teknik bilirkişi olacakları belirlemiş, hakimler demiş ki ‘şu bilirkişi bu hard diske baksın’. Şimdi, bu dijital veriler değiştirilmiş mi, ilave yapılmış mı artık hepimizin tereddüdü var. Biz de TÜBİTAK’ta bilirkişi olarak atananlar dahil, birçok kişinin ilişiğini kestik. Adli yönden de savcılık soruşturma yürütüyor.
-Yeni kriptolu telefon geliyor: Paralel organizasyon sonucu telefonlar dinlendi diye kriptolu telefondan vazgeçemeyiz. Bütün telefonları topladık. Şimdi yenilerini yapıyoruz. Yıl sonunda bitirmiş oluruz. Kriptoları ayrı, anlık şifreleri ayrı birimlerde üretilecek. (Star)
(26 Şubat 2014, 14:03), son güncel.: (19 Temmuz 2014, 10:50)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: