Başbakan Erdoğan, Fethullah Gülen hakkında ilk kez 'Örgüt lideri' ifadesini kullandı: 'Örgütün lideri Amerikadan birilerinin izlendiğini, bu izlenme bilgisini engellediğini, gece yarısı bunların takip edildiğini, buna benzer vakaların kendisinde olduğunu söylüyor. Bazı gazeteciler duymadı görmedi, hukuk yargı görmüyor. Bunlar suç teşkil etmiyormu? Her meselede konuşan malum o bir iş veren örgütü var ya bu meselede ağzını bile açmadı. Çünkü onların da CD'leri var, kasetleri var ellerinde. Aradan aylar geçti bir tane savcı da çıkıp sen neyi itiraf ediyorsun diye dava açmadı..'
11.02.2014 21:20 Başbakan Erdoğan, Fethullah Gülen hakkında ilk kez 'Örgütün lideri' ifadesini kullandı. Paralel yapılanmanın sınavlarda usulsüzlükten şantaj ve tehdide kadar ne kadar kirli iş varsa bulaştığını söyleyen Başbakan Erdoğan 'Örgütün lideri Amerika'dan birilerinin izlendiğini, bu izlenme bilgisinin kendisine ulaştığını, bunu engellediğini itiraf ediyor' dedi.
MHP ile CHP'li isimlere ait olduğu iddia edilen kasetlerin paralel yapının işi olduğunu ileri süren Başbakan Erdoğan, ''40 yıl boyunca devlete sızmaya çalışmış bir yapı söz konusu. Amaçları için her yolu meşru kılan bir anlayışla sızmış'' dedi.
Erdoğan ayrıca "Mersin'de validen belediye başkanına, AK Parti İl Başkanlığı'ndan CHP'ye, MHP'den BDP'ye kadar tüm partiler dinlenmiş ve kaydedilmiş. Sadece benim, Cumhurbaşkanımızın değil, bakanların, milletvekillerinin, bürokratların, sanatçıların, gazetecilerin görüşmelerini dinlenmiş. Bunlar şantaj amacıyla kullanılmış" açıklamasında bulundu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grup Toplantısı'nda milletvekillerine hitap etti. Konuşmasının büyük bölümünü paralel yapıya ayırdı.
-Bu millet asırlarca asırlarca inim inim inledi. Yavrusu şehit olup geldiğinde düşmanı sevindirmeyeceğim diyerek başını bir an yere eğmemiş. Bu başka analarda olmaz, bu ancak bizim analarımızda olur.
BAŞÖRTÜLÜSÜN OKUYAMAZSIN DEDİLER
-Ama bir devlet dairesine gidince yüzüne bakılmamış. Başörtülüsün sen buraya giremezsin demişler. Sen okuyamazsın demişler. Sen köylüsün demişler. Taşralısın demişler. Fakirsin demişler. Yetmemiş daha da ileri gitmişler sen makarnacısın, sen aptalsın, göbeğini kaşıyansın demişler. Bu ülke bunları gördü. Demokrasiye geçilmiş olması, sandığın ortaya konması seçme hakkı verilmesi bile milletin kararının duyulmasına yetmedi.
TEZGAHI BİZ BOZDUK
-Tarihte ilk kez milli irade bu kadar güçlenmiş, AK Parti dik duruşu sayesinde millet devletiyle kucaklaşmıştır.
-Birileri bu durumu içine sindirememiştir. Hükümetleri sermaye kuruyor sermaye yıkıyordu. 11 yıl önce bir avuç zümre kazanıyordu, işte bu çarkı kara düzeni istikrarsız tezgahı biz alt üst ettik.
DİRİNİ DEĞİL ÖLÜNÜ SEVDİLER
-Senin derdinle hiç bir zaman dertlenmediler. Senin gözyaşını hiçbir zaman hissetmediler. Evet bunlar senin dirini değil ölünü sevdiler.
-Cumhuriyet tarihimizde hatta yüzlerce asırlık tarihimizde millet iradesi ilk kez bu ölçüde karar süreçlerine AK Parti döneminde yansımıştır.
-Artık bu ülkeyi idare fırkası değil sizler yani millet idare ediyor. Bundan rahatsız oluyorlar.
BU ÜLKE FAİZ LOBİSİ VAİZİ LOBİSİ TARAFINDAN İDARE EDİLEMEZ
Bu ülke faiz lobisi vaiz lobisi sermaye lobisi tarafından idare edilemez. Kimin ne meselesi varsa bunu Türkiye'de görmelidir, sandıkta görmelidir.
Bizim karşımıza mertçe siyaset meydanına çıkmıyorlar. Millet bunun arkasında değil karşısında. Bilrikleri için ne siyaset ne de sandığa yanaşmıyorlar.
BURADAN İLAN EDİYORUM
-CHP'nin iradesine bu süreçte çok açık bir şekilde ipotek konulmuştur. MHP'nin iradesine bu süreçte çok açık bir şekilde ipotek konulmuştur. Gizli görüntü, gizli ses kayıtları CHP'yi de MHP'yi de esir almıştır. CHP'nin gizli görüntü kayıtlarıyla nasıl şekillendiğini, Sayın Baykal'ın nasıl gönderildiğini tüm millet açık, net bir şekilde gördü. Bu oyunun arkasında da paralel yapı vardı. Bunu ben burada ilan ediyorum. Şimdi onlar düşünsünler.
HODRİ MEYDAN ELLERİNDEN GELENİ YAPSINLAR
-Biz irademizi sinsi yapılara teslim etmedik etmeyeceğiz. Milli iradeyi ipi uluslararası çevrelerde olan parale yapıya peşkeş çekmeyeceğiz. Hodri meydan ellerinden geleni yapsınlar. Hangi kirli araç varsa kullansınlar. Çiğ yemedik ki karnımız ağrısın. Abdestimizden şüphemiz yok ki namazımızdan şüphemiz olsun.
HERKESİ DİNLEMİŞLER
-Mersin'de validen belediye başkanına, AK Parti İl Başkanlığı'ndan CHP'ye, MHP'den BDP'ye kadar tüm partiler dinlenmiş ve kaydedilmiş. Sadece benim, Cumhurbaşkanımızın değil, bakanların, milletvekillerinin, bürokratların, sanatçıların, gazetecilerin görüşmelerini dinlenmiş. Bunlar şantaj amacıyla kullanılmış.
BOYUN EĞERSEK MİLLETİN EMANETİNE İHANET ETMİŞ OLURUZ
-Biz buna boyun eğmeyeceğiz. Eğer biz buna boyun eğersek milletin emanetine ihanet etmiş oluruz. Eğer buna boyun eğersek Türkiye'nin geleceğini karartmış oluruz.
İNTERNET DÜZENLEMESİ
-Şimdi CHP MHP sen hükümetsin gereğini yap diyor. O zaman HSYK ile ilgili anayasa değişikliğine neden yanaşmadınız? İşte biz bunun için istedik bunu. İnternetle ilgili yaptığımız düzenlemeye neden karşı geliyorsunuz?
-İnternetle ilgili yaptığımız düzenlemeye neden destek vermiyorsunuz da itiraz ediyorsunuz? İnternet yapısı işte bu; paralel yapıyı bu dinlemeleri, izlemeleri, ortam dinlemlerini bütün bunları çökertmeye yöneliktir. Hükümet gereğini yapıyor ve yapacak. Ama siz neden uzakta duruyorsunuz? Sizi kimin, neyle tehdit ettiğini açıklayın.
SİBER ZORBALAR
-Siber zorbaların cirit attığı internet ortamı var. Türkiye'de siber zorbalığın bir türü de kasetlerdir. Çocuklarımız gençlerimizi korumanın yanında siyaseti korumaya çalışıyoruz. Aklı olan, evde küçük çocuğu olan bu düzenlemeye karşı çıkmaz çıkamaz. CHP gibi MHP gibi siber zorbalığın acısını çekmiş partiler bunun karşısında duramaz. Eğer duruyorlarsa başka tehdit vardır.
40 YIL BOYUNCA DEVLETE SIZMAYA ÇALIŞMIŞ BİR YAPI SÖZ KONUSU
-Yaklaşık 40 yıllık bir süreç söz konusu. Sadece bizim zamanımızda değil, 40 yıl boyunca devlete sızmaya çalışmış bir yapı söz konusu. Amaçları için her yolu meşru kılan bir anlayışla sızmış. Böyle bir yapı söz konusu. Bu yapı şeffaf değil. açık değil. Karşımızda sınırları, ilkeleri, yapılanmaları, finansmanları açık olmayan bir yapı var.
-Bu yapının tabanında hasbi samimi saf ve temiz duygularla hizmet aşkıyla mücadele veren kardeşlerimiz var. Ama tavanında, lider kadrosunda çok farklı hedeflerin peşinde koşan bir kadro var
YIKIM PROJESİ
-17 Aralık saldırısı, sadece AK Parti'ye yönelik bir saldırı değildir. Millete, ülkemize, yeni Türkiye'ye yönelik bir saldırıdır. 17 Aralık bir sadece ve sadece bir yıkım projesidir.
AYNI ANDA HASTA OLMUŞLAR
-Aynı anda hasta olmuşlar. Kimisi resmi iznini kullanıyor, kimisi de bir yerlerden rapor almak suretiyle genel kurulun toplanmaması için adım atıyor. Bunlar devleti çalıştırmamanın adımlarıdır. Bu nasıl anlayıştır? Hani dürüsttünüz siz? Tezgahı bu şekilde çalıştırıyorlar. HSYK'ya siz bunun için mi seçildiniz? Oranın genel kurulunu çalıştırmamakı için mi seçildiniz. HSYK'nın Parlamento'da yasalaşma noktasında çıkmasını engelleyenlere sesleniyorum; siz bunu engellediniz, burayı çalıştırıyorsunuz. Bu ne demektir; siz paralel yapıyla müşterek hareket ediyorsunuz, ey CHP, ey MHP.
MAHİR ZEYNALOV'UN SINIR DIŞI EDİLMESİ
Bir tanesi Azeriymiş, bu gazetede yazarmış. Bizim iktidarımızın yurt dışı ettiği söyleniyor. bunlarda yaşan meşrudur. Bir defa Basın yayın enformasyon sizin basın kartınızı uzatır ya da uzatmaz. İrade onlara aittir. Bunun için buradan izin alınır. benim için twee atmış. benim bundan haberim yok. Benim bu kadar boş zamanım yok. Tweet atanlara hakaret etmiyorum. Ben gece gündüz demeden işime bakıyorum.
BEDDUALARIMIZ BİLE TUTMADI DİYORLAR
-Ameliyatımızı bile gündem konusu yapıp ya diyor beddularımız bile tutmadı diyor. Böyle şeyler olabilir mi? Ne çirkin yakıştırmalar var. Demek diyor iyi Müslüman değilsiniz.
ÖRGÜTÜN LİDERİ
-Örgütün lideri Amerikadan birilerinin izlendiğini bu izlenme bilgisinin engellediğini gece yarısı bunlar takip edildiğini buna benzer vakaların kendisinde olduğunu söylüyor. Bazı gazeteciler duymadı görmedi, hukuk yargı görmüyor. Bunlar suç teşkil etmiyormu?
TÜSİAD'A TEPKİ
-Her meselede konuşan malum o bir iş veren örgütü var ya bu meselede ağzını bile açmadı. Çünkü onların da CD’leri var, kasetleri var ellerinde. Aradan aylar geçti bir tane savcısı da çıkıp sen neyi itiraf ediyorsun diye dava açmadı. Herkes susuyor, biz konuşuyoruz.
LİDERİ AMERİKA'DA
Alım sınavlarında usulsüzlükler yapıldığını belirten Erdoğan, 'Şantajdan tehdide, nüfuz kullanmaktan iltimasa, usulsüzlükten yolsuzluğa kadar ne kadar kirli iş varsa hemen hepsine bulaşmışlar. Bir Müslüman, Müslüman kardeşinin zaafını araştırır daha da ileriye gidip bunları kaydeder, bunları şantaj olarak kullanabilir mi? Örgütün lideri Amerika'dan birilerinin izlendiğini, bu izlenme bilgisinin kendisine ulaştığını, bunu engellediğini, buna benzer başka vakaların kendisinde olduğunu itiraf ediyor. Şu ana kadar bizim dışımızda birtane genel başkan da çıkıp, bunun hesabını sormadı. Bazı gazeteciler bunu hiç duymadı, görmedi. Hukuk, yargı hiç duymuyor. Bunlar suç teşkil etmiyor mu? Her meselede konuşan malum o bir işveren örgütü var ya bu meselede ağzını bile açmadı. Çünkü onların da CD'leri var, kasetleri var ellerinde. Aradan aylar geçti birtane savcı da çıkıp 'ya sen orada ne yapıyorsun, sen neyi itiraf ediyorsun' diye soruşturma başlatmadı, dava açmadı. Artık yeter, yetti. Madem ki onlar yazıyor, onlar çiziyor, onlar konuşuyor, onlar dinliyor, onlar CD'lerle ülkemizi idare etmeye çalışıyor. Artık biz de hem konuşacağız hem adımlarımızı atacağız' diye konuştu.
BUNLAR İNANIN ALLAH'A VERECEKLERİ HESABI DA DÜŞÜNMÜYORLAR
-Bunların millete verecek hesabı var mı, yok böyle bir şey, Bunların sadece liderlerine verecekleri hesapları var. Bunlar inanın Allah'a verecekleri hesabı da düşünmüyorlar. Çünkü bu millete verilecek hesap başka. Önce halka ve biz hakka verilecek hesabın gayreti ile koşuyoruz.
MESELENİN KÖKÜ 12 EYLÜL'DE
-Bu meslenin kökü 12 Eylül 1980 darbesinde. Meselenin kökü 28 Şubat'ta. Biz 7 Şubat hadisesi olduğunda meselenin ciddiyetini kavradık. 17 Aralık darbe girişimiyle birlikte şu anda bu meselenin üzerine tek başına biz gidiyoruz. Bu meselede de tek başımıza bırakıldık. Biz bu yolda aynı şekilde devam deceğiz.
SON NEFESİMİZE KADAR
-Şu anda yargıda bu meseleyle ilgili hazırlıklar yapılıyor. Hiçbir mağduriyetin, haksız mahkumiyetin üstü kapatılmayacak. Son nefesimize kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Bu yapı içindeki kardeşlerime tekrar sesleniyorum. Başlarını iki ellerinin arasına alıp tekrar tekrar düşünmelerini istiyorum. Nasıl sinsice bir kumpasın içinde olduklarını görmelerini temenni ediyorum. Bu yapının bu ülkenin milli bankasına, MİT’e, çözüm sürecine nasıl saldırdığını görsünler. Bu yapının Türkiye’nin küresel projelerine nasıl saldırdığını görsünler.
HÜKÜMETLERİ SERMAYE DEĞİL KASETLER DEĞİL SANDIK BELİRLEYECEK
-Aramızdan milli irade hırsızları çıksa da, milletten aldığı emaneti örgüt liderlerine peşkeş çekenler olsa da biz bir ve beraber olarak millet iradesini savunmaya devam edeceğiz. Türkiye’de hükümetleri sermaye değil, medya değil, kasetler değil sandık belirleyecek"
ESKİ İSTANBUL
CHP'nin ileri gelenlerinden biri "eski İstanbul'u size iade edeceğiz" demiş. Bu CHP bu. Eski İstanbul çöp dağları ile, hava kirliliği ile gazetelerin maske dağıttığı İstanbul'du. Siz busunuz. Bunlar taş üstüne taş koyamazlar.
BAŞBAKAN'DAN ZAMAN MUHABİRİNE TEPKİ: BU İDDİALARIN ALTINDA PATRONLARIN VAR
Öte yandan gün içerisinde Başbakan Erdoğan'dan Gülen cemaatine bir tepki daha geldi. Erdoğan, internete düşen ses kayıtlarıyla ilgili soru soran Zaman gazetesi muhabiri üzerinden cemaate yüklendi. "Bu iddiaların hepsinin altında patronların var" diyerek başladığı konuşmasında, Urla'daki villaların şahsıyla ilgili olmadığını ve yargı sürecinin devam ettiğini söyleyen Erdoğan, kendisine hakaret edildiği için Habertürk'ü aradığını söyledi ve kimi zaman bu şekilde hukuka dayalı aramaları gerçekleştirdiğini ifade etti.
Başbakan Erdoğan, İspanya Başbakanı Rajoy ile birlikte düzenlediği basın toplantısında Zaman gazetesi muhabirinin sorularını cevapladı. Oldukça sert bir üslupla, internete düşen ses kayıtlarıyla ilgili sorularını cevaplayan Erdoğan, bu tür iddiaların arkasında cemaat medyasının olduğunu iddia etti. İşte Erdoğan'ın o sözleri;
"Öncelikle iddia ediliyor ifadelerini bir kenara koy. İddia ediyoruz de. Çünkü bu iddiaların hepsinin altında patronlarınız ve dışa bağlı olduğunuz yer var. Urla’daki olayı söylüyorsunuz. Bu olay şahsımla alakalı değil. Hukukta bir kaide vardır, bunu öğren. Müddei iddiasını ispatla mükelleftir. Müddei kim. Mensubu olduğun gazete. Şu anda yargı süreciyle ilgili bu konuyu neden gelip bana yöneltiyorsun. Bunu patronlarına sor. Benim senede 3-5 kere görüştüğüm çok yakın bir dostuma ait 35 yıllık bir yerdir. Bunu da patronlarına söyle. Ama patronların doğru konuşmamayı adet edindikleri için burada da aynı şeyi devam ettirmektedirler. Bununla ilgili başbakanı lekeleyemezsiniz.
HABERTÜRK GÖRÜŞMESİ
Evet Fas’tan aradım. Sadece hatırlatmayı yaptım. O şahıslarda altyazıyla ilgili olarak bize yapılan hakaretlerle ilgili gerekli uygulamayı yaptılar. Ben ya da arkadaşlarım yeri gelmiş bu tür hakaretler yapıldığı zaman sizin gazetenize de demişizdir. Sabah–ATV ile ilgili havuz ifadesini kullanıyorsunuz. Bunu siz uyduruyorsunuz. Ne havuzu? Hisselerini amcasına satıyor. Havuz mu bu? Bunları patronlarına söyleyecek irade zaten sende yok. Söylesen de netice alamazsın. Maşallah birileri rüyalara büyük itibar ediyorlar. Tweetleri iki katına arttırmayı söylüyorlar. Sen de fetvayı aldığınıza göre tweetleri iki katına arttırmaya devam et.”
(11 Şubat 2014, 21:20)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: