Ergenekon davasında hapis cezası alan bazı sanıkların yurtdışına kaçışları sürüyor. Haklarında yakalama kararı çıkarılan bir çok ismin halen yurtdışında olduğu belirlendi. Sanık ülkücü Levent Temiz´in hakkında hapis kararı çıktığını öğrenince ´vatan sağolsun´ dediği, ardından da Bulgaristan´a kaçtığı ortaya çıkmıştı. Bir başka sanık Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan´ın ise halen bulunduğu Almanya´dan Türkiye´ye dönmeyeceği, yaptığı açıklama ile ortaya çıktı.
13.08.2013 16:42 Ergenekon davasında hapis cezası alan bazı sanıklar hala teslim olmazken, teslim olmayanlar arasında bir çok isimin de yurt dışında olduğu ortaya çıktı. Sanıklar arasında Gazeteci Merdan Yanardağ, Vatansever Kuvvetler Güçbirliği Derneği Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Cinali, Teğmen Mehmet Ali Çelebi de bulunuyor. Avukat Mustafa Hüseyin Buzoğlu, Aydınlık Gazetesi´nden Mehmet Adnan Akfırat, TGB´nin kurucusu Tunç Akkoç ve Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan´ın yurt dışında olduğu belirlendi. Adnan Türkkan Almanya´dan dönmeyeceğini açıkladı. Yasadışı yollarla ve sahte kimlikle yurt dışına kaçan Levent Temiz´in ise iade edilmesi için Bulgaristan makamları ile görüşmeler devam ediyor. Ulusalcı geçinen sanık ülkücü Levent Temiz hakkında hapis kararı çıktığını öğrenince ´vatan sağolsun´ demiş, ardından kayıplara karışan Temiz´in Bulgaristan´da yakalandığı ortaya çıkmıştı. Bir başka ulusalcı geçinen sanık Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan´ın da Almanya´dan Türkiye´ye dönmeyeceği, yaptığı açıklama ile ortaya çıktı.
-Anavatanlarına mı kaçtılar?-
Halen bulunduğu Almanya´dan Ergenekon örgütüne yakınlığı hakkında açılan davada ortaya çıkan odatv internet sitesine bir açıklama yapan Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan, Almanya´dan dönmeyeceğini belirtti. Türkkan Zindanlar yurtseverlerle doldu. Artık tek bir Aydınlıkçıyı dahi gladyo mahkemelerine teslim etmeyeceğiz. Biz asla başka devletlerin boyunduruğu altına girmeyiz dedi.
Almanya Ergenekon sanıklarının yabancısı olmadığı bir ülke. Ergenekon davasının en önemli sanıklarından birisi olan Bedrettin Dalan soruşturma sürecinde gözaltına alınacağını öğrenince yurtdışına firar etmişti. Son bir kaç yıldır Almanya´da olduğu ortaya çıkan Dalan´a Alman gizli servisince sahte pasaport verildiği belgeleriyle ortaya çıktı.
Ergenekon örgütüyle derin bağlantıları olduğu, bu ülkedeki vakıfları aracılığıyla Ergenekon sanıklarına çeşitli miktarlarda para gönderdiği ve Dalan´a sahte pasaport verdiği belgelerle kanıtlanan Almanya, Ergenekon soruşturma ve davasına başından beri soğuk bakıyor.
Ergenekon davasında da ele alınan Prof. Dr. Necip Hablemitoğlu suikastinin ardında Almanya´nın olduğu, bu ülkenin isteği doğrultusunda suikastin Ergenekon örgütünce gerçekleştirildiğine dair çok güçlü bulgular ortaya çıktı. Halen ölümüne dair soruşturması süren Hablemitoğlu´nun ölmeden önceki son araştırması, Alman vakıflarının Türkiye´deki faaliyetleri üzerineydi. Hablemitoğlu´nun, Alman vakıflarının Türkiye´de yasal olmayan çalışmalar yaptığı, etnik ve mezhepsel ayrılıkları körüklediği ve altın madeni karşıtlarını örgütlediği yönünde çok önemli bilgilere ulaştığı ileri sürülüyor. Bu bilgileri 26 Aralık 2002´de Ankara 1. Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesi´nde görülmeye başlanacak 15 sanıklı ´Alman Vakıfları´ davasında açıklaması bekleniyordu. Ancak 8 gün varken öldürüldü.
Alman devletinin ve vakıflarının Türkiye´deki siyasi etkileri son Gezi olaylarında da çarpıcı şekilde ortaya çıktı. Alman başbakanı Angela Merkel, Gezi olaylarına polisin müdahalesini eleştirdi. Korkunç görüntüler var diyen Merkel, G-8 zirvesinde bu konunun ele alınabileceğini belirtip Türkiye´yi tehdit etti. Alman milletvekili Cladio Roth, Türkiye´deki gezi olaylarına aktif şekilde katıldı. Taksim Gezi Parkı´ndaki proteso gösterilerine katılan Almanya Yeşiller Partisi Genel Başkanı ve Federal Meclis Milletvekili Claudia Roth, Türk-Alman Parlamenterler grubu temsilcisi olarak Gezi Parkı´ndaki eylemelere katılmasının hakkı ve görevi olduğunu söyledi. Roth, göstericilerin çevreye vermiş olduğu herhangi bir zarara tanık olmadığını da iddia etti. Başbakan ve milletvekilleri gibi Alman medyası da Gezi olaylarından dolayı Türkiye´ye karşı adeta ilan edilmemiş bir savaş açtı. O günlerde bir başka çarpıcı gelişme daha yaşandı. Gezi olaylarının sürdüğü o günlerde Hatay´da Gezi Parkı eylemcilerine para dağıtılarak provokasyon yapıldığı ihbarı üzerine ´casus evlerine´ ikiz baskın düzenlendi. Eski Bakan Zekeriya Temizel´in kızı Selin Temizel´in de aralarında bulunduğu Alman Arche Nova ve İngiliz MapAction üyesi 8 kişi gözaltına alındı. 6 yabancı ajanlık suçlamasıyla sınır dışı edildi. Konuyla ilgili bir başka gelişme de, Alman vakıflarının Gezi olaylarına aktif desteğinin Başbakan Erdoğan´a sunulan Gezi raporunda yer aldığının ileri sürülmesi oldu. Konuyla bağlantılı ilgili ilginç bir bilgi de, Alman ve ABD vakıflarının Mısır´da siyasi faaliyetlerde bulundukları iddiasının açılan dava sonucunda kanıtlanması oldu. ABD´li bakanın oğlu ile çok sayıda Alman vakıf yetkilisinin de yer aldığı 43 sanık mahkum oldu. Mısır mahkemelerinin davayı sonuçlandırmasından 1 ay sonra Mısır Cumhurbaşkanı Mursi darbe ile devrildi.
-Alman ve Türk gladioları hala etkin-
1990 sonunda İtalya´da patlayan Gladio skandalı sonrasında tüm NATO üyelerinde kurulduğu, İtalyan savcıların ulaştığı belgelerle ve üye ülkelerin yetkililerince yapılan açıklamalarla kanıtlanan Ergenekon benzeri Gladio teşkilatlarının tüm üyelerde tasfiye edildiği açıklanmasına karşın Türkiye´de bunun yapılmadığı yıllardır zaten biliniyordu. Türklere yönelik yakın zamanda yaşanan ve altından Alman derin devletinin çıktığı Dönerci cinayetleri üzerine açıklama yapan Alman araştırmacılar ise teşkilatın Almanya kolunun da halen var olduğunu, Alman ve Türk Gladio teşkilatlarının halen güçlü şekilde varlıklarını sürdürdüğünü ve işbirliği yaptıklarını dile getirdiler.
-Ulusalcılığın 10´da 9´u kaçmak mı?-
Türkiye´nin çeşitli girişimlerde bulunmasına karşın Almanya, Ergenekon firari sanığı Bedrettin Dalan´ı Türkiye´ye iade etmeyi reddediyor. Yine Almanya´nın etkili olduğu Uluslararası Polis Teşkilatı INTERPOL de sanıklar hakkında yakalama kararı çıkartılması taleplerini çeşitli bürokratik gerekçelerle reddediyor. Bu bulgular ışığında halen Almanya´da bulunan Ulusal Kanal Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan´ın da Dalan gibi Türkiye´ye iade edilme olasılığı zayıf görülüyor. Yine bu bulgular ışığında ulusalcı geçinen sanıkların aslında anavatanlarına kaçmış oldukları değerlendirmesi de yapılıyor. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(13 Ağustos 2013, 16:42)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Ergenekon sanığı firar etti
Eski MGK sekreteri tutuklandı
Ergenekon: Sanıklara ceza yağdı
Ergenekon´un bitişine 3 gün kaldı
Flaş!!! Mütalaa: Ergenekon var
Ergenekon ve benzer davaları engelleme girişimleri
Ergenekon, Balyoz ve benzer davalarda delil tartışmaları
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap
Firarlarda özel bir durum mu var?
Almanya, 250 teröristi iade etmiyor
Sanıklara Ergenepol koruması
Interpol´e sunulan Ergenekon raporu
Almanya´dan Dalan´a sahte pasaport
Almanya Dalan´ı iade etmiyor
Almanya Bakıcı´yı da vermiyor
Ergenekon´un Almanya örgütlenmesi konulu manşetlerimiz
Naziler, Alman Ergenekonu´nun kılıfı
Alman vakıfları Ergenekon davasında
Aydınlık´tan Kozinoğlu´na ilginç sansür
Ergenekon´un Almanya örgütlenmesi konulu manşetlerimiz
TAKSİM GEZİ OLAYLARIYLA İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Belgeleriyle Gezi´nin Ardındakiler
O vakıflar iş üstünde yakalandı
Mısır Alman vakıflarını yargılıyor