2004 yılındaki ´alçak uçuş´la ilgili soruşturmada gelişme.. Aksa Camii´nin minaresine çarpan iki F4 pilotu ´şüpheli´ sıfatıyla ifadeye çağrıldı.
04.12.2012 13:01 2004 yılında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan´ın Ankara´daki evinin üzerinden alçak uçuş yaparak Aksa Camii´nin minaresine çarpan F-4 savaş uçaklarını kullanan iki pilot, şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrıldı. Pilotlar Üsteğmen Ayşegül Akgül ile Üsteğmen Erkin Uyar´ın, bu hafta sonuna kadar ifadeye gelmesi bekleniyor. Olayla ilgili soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Mustafa Bilgili´nin, pilotların emri kimlerden aldıklarını ve alçak uçuş talimatını kimin verdiğini tespit edeceği öğrenildi.
-´Kartala çarpmamak için alçaktan uçtuk´ savunması savcıya inandırıcı gelmedi-
27 Ekim 2004 tarihinde alçak uçuş yapan F-4 savaş uçağı, Erdoğan´ın Ankara Keçiören´deki evinin üzerinden geçerek, evin yakınındaki Aksa Camii´nin minaresinin alemine çarpmıştı. Başbakan´ın evde olduğu sırada ve o gün yapılacak Milli Güvenlik Kurulu öncesinde gerçekleşen olayda, minareden ve uçaktan düşen parçalar 2 kişiyi yaralamıştı.
Askerî savcılık tarafından takipsizlik verilerek kapatılan olaya ilişkin soruşturma 8 yıl sonra bir suç duyurusu üzerine Savcı Mustafa Bilgili tarafından tekrar açıldı. Bilgili, Hava Kuvvetleri Komutanlığı´ndan istediği 27 Ekim 2004 tarihinde yaşanan olayla ilgili tüm bilgi ve belgeleri inceledikten sonra pilotlar Üsteğmen Ayşegül Akgül ve Üsteğmen Erkin Uyar´ın ifadesinin alınmasına karar verdi. Savaş uçağının kokpitinden yapılan orijinal kayıtları ve pilotların ses kayıtlarını inceleyen Bilgili, pilotların kartala çarpmamak için alçak uçuş yaptığı savunmasının gerçeği yansıtmadığını ortaya çıkardı. Bilgili, ardından pilotları ifadeye çağırdı. Ancak pilotlar dün gelmedi. Bu hafta sonuna kadar ifadeye gelecekleri öğrenildi.
OLAY NEDİR?
27 Ekim 2004 tarihinde gerçekleşen olayda Başbakan Erdoğan´ın evinde olduğu sırada jetler konutun üzerinden alçak uçuş yaptı. Uçuşlar o kadar alçaktı ki Başbakan´ın mahallesinde paniğe neden oldu. Eylemde bir F-4 uçağı Başbakan´ın evinin yaklaşık 200 metre yakınında bulunan Aksa Camii´nin minaresinin ucundaki aleme (hilal) çarptı. Hilalle birlikte uçaktan küçük parçalar da caminin avlusuna düştü. Yaşanan vahim olayda büyük bir facianın eşiğinden dönüldü. Çünkü uçuşlar öğle ezanının okunmasına beş dakika kala caminin etrafının kalabalık olduğu bir sırada yapılmıştı. Olayda iki kişi düşen parçalarla yaralandı.
-Birazdan MGK toplantısına gireceğim, orada teslim ederim-
Çarpmadan kısa bir süre sonra Milli Güvenlik Kurulu toplantısına gitmek için evden ayrıldığı sırada caminin önündeki kalabalığı görerek olay yerine gelen Başbakan Erdoğan, vatandaşlarla konuşarak bilgi aldı. Minareden ve uçaktan düşen parçalardan bir kısmını yanına alan Erdoğan´ın, Biraz sonra zaten toplantıya gidiyorum. Orada bunları teslim ederim. dediği kaydedildi. Konu ile ilgili dönemin askeri yetkilileri inceleme başlattı. Aksa Camii´ne gelen askeri yetkililer incelemelerde bulundu ve düşen parçaların kalanlarını yanlarında götürdü.
Olayın görgü şahitleri uçakların hepsinin alçaktan uçtuğunu söyledi. Üçerli şekilde dört ayrı grup olarak F-4´lerin geçtiğini belirten görgü tanıkları, minareye çarpan uçağın üçüncü gruptan olduğunu kaydetti. Minareye çarpan uçak bir süre yalpaladı ve düşmek üzereyken pilot uçağı toparlayarak geri döndürdü. Hava Kuvvetleri Komutanlığı Genel Sekreterliği konuyla ilgili yaptığı açıklamada, tören provaları esnasında pasaj geçişi yapan F-4 uçaklarından birinin Subayevleri Aksa Camii minaresine istem dışı temas ettiğini ileri sürdü.
-Balyoz planı kapsamında hükümete gözdağı uçuşuydu-
Olay o gün bizzat Başbakan Erdoğan tarafından MGK´ya taşındı. O günlerde Hava Kuvvetleri Komutanlığını emekli Orgeneral İbrahim Fırtına yürütüyordu. Fırtına, halen Balyoz davasında en önemli sanıklardan biri olarak tutuklu olarak yargılanıyor. Sonraki yıllarda olay bir daha gündeme gelmedi. Ta ki 2009´un son aylarında yapılan Balyoz Operasyonu sonrasına kadar. Deşifre olan Balyoz Darbe Planı´nın “Oraj” yani “Fırtına” aşamasına göre, Meclis´in üzerinden savaş uçakları uçurulacak ve bu yolla hükümete “ayağını denk al” mesajı verilecekti. Burası çok önemli... Balyoz´daki Oraj Harekatı ile Başbakan´ın evinin yanındaki caminin üzerinden F-4´lerin uçurulması aynı döneme rastlıyor. Bu rastlantı akıllara uçağın minareye çarpmasının Oraj Harekatı´nın bir parçası olup olmadığı sorusunu getiriyor.
-Balyoz´u biz o zaman biliyorduk-
Başbakan Erdoğan´ın, parçaları MGK toplantısında ilgililere teslim edeceğini söylemesi o zaman çok anlamlı bulunmamıştı. Ancak bu olaydan 6 yıl sonra Balyoz darbe planının ortaya çıkması üzerine, Başbakan´ın yaptığı açıklamaların oldukça manidar olduğu, herşeyden haberdar olan Başbakan´ın öylesine konuşmadığı anlaşılıyor. Başbakan Erdoğan, Balyoz darbe planının ortaya çıkması üzerine şunları söylemişti. Siz zannediyor musunuz ki biz bunları hiç duymuyoruz. Ama biz işimize baktık. Ne yazık ki onlar da işlerine baktılar.
-Uçağın yaklaşma görüntüleri kaza olasılığını ortadan kaldırıyordu-
6 Eylül 2010 tarihinde o alçak uçuşla ilgili Akit gazetesinde çarpıcı görüntüler yayınlandı. Minareye çarpan Fantom savaş uçağının kokpitinden yapılan orijinal kayıtlarda, dakika dakika minareye yaklaşma görüntüleri, olayın kaza olasılığını ortadan kaldırıyordu.
-Hava Kuvvetleri iddiaları yalanladı-
Tartışmalar üzerine 7 Eylül 2010 tarihinde internet sitesinden bir açıklama yapan Hava Kuvvetleri Komutanlığı, iddiaları yalanlamıştı: F-4 uçaklarından birinin, Subayevleri Aksa Camii minaresine istem dışı temas ettiği, temas sonucu cami minaresi aleminde hafif hasar oluştuğu, uçağın salimen üssüne döndüğü kamuoyuna duyurulmuştur. Meydana gelen uçak olayına başka bir anlam yüklenmesinin maksatlı olduğu değerlendirilmektedir.
-´Önümüze çıkan kartala çarpmamak için alçaktan uçtuk, kaza oldu´-
Ancak bu yalanlamanın işe yaramadığı savcılığın bu konuda soruşturma başlatmasıyla anlaşılıyor. Olayla ilgili açıklama yapan bazı askeri havacılar da kaza olasılığını mümkün görmemişlerdi. Aksa Camii´nin minaresinin alemine çarpan uçağı yönlendiren kişinin emekliye sevk edildikten sonra MHP´den milletvekili yapılan Tuğgeneral Kürşat Atılgan olduğu ortaya çıkmış ve Atılgan, “Önümüze çıkan kartala çarpmamak için alçaktan uçtuk ve kaza oldu” açıklaması yapmıştı. Atılgan´ın bu açıklaması ise uzmanlar tarafından inandırıcı bulunmadı. Uzmanlar, minarenin alemine çarpan uçak filosundaki üçüncü uçağın uçakları yöneten Atılgan tarafından yönlendirildiğini, bu yüzden bunun bir kaza değil bilerek yapılmış bir şey olduğunu belirtiyorlar. Uzmanlara göre, Kürşat Atılgan üç uçaklı filonun komutanı ve sağ ve sol koldaki uçakları da yönlendiriyor. Yani bu tür uçuşlarda filoyu yöneten kişi uçuşun bütün detayını ayarlıyor, kararları o veriyor. Sağ ve sol koldaki uçakların pilotları da Atılgan´ın lideri olduğu ana uçağın yönlendirmesine göre hareket ediyor. Minareye çarpan üç numaralı uçak da liderin yönlendirmesiyle hareket ediyor. Lider hiçbir uyarıda bulunmuyor ve pilot son anda tırmanışa geçerek minareye tamamen çarpmaktan kurtuluyor. Ayrıca ses kayıtlarının hiçbir yerinde “kartal”dan söz edilmiyor.
-´O sürat ile havada kartalı göremezsin´-
Konuyla ilgili konuşan emekli Havacı Binbaşı Mustafa Hacımustafaoğulları, olayın Atılgan´ın emriyle gerçekleştiğine dair elinde çok önemli bilgiler olduğunu belirtiyordu. Hacımustafaoğulları, uçuş yapan bir uçağın belli bir seviyenin altına inmemesi gerektiğinin altını çizerek, “Ancak burada deniz seviyesinden yükseklik 1060 metre. Yani kara ile mesafe sadece neredeyse 150 metre. Meskun mahal üzerinde alçak uçuşyapılmaz. Çünkü bir pilot hatası ya da teknik arıza beraberinde felaketleri getirir. Sadece özel tedbirler alınması gerektiği anlarda alçak uçuş yapılır. Bence bu uçuş göz göre göre katliam. Çok maksatlı bir uçuş” ifadelerini kullandı. Emekli Binbaşı Hacımustafaoğulları şöyle dedi: “Ergenekon şüphelisi savcı İlhan Cihaner yargılanırken mahkemenin üzerinden geçirilen uçaklardan farksız. Bir de komutan çıkmış ´Kartal´dan söz ediyor. O sürat ile havada kartalı göremezsin. Görsen de yapacak bir şeyin yok. Onu o denli görecek yeteneğe sahip bir pilot zaten o alçak uçuş hatasını da yapmaz. Uçuş hakkında tüm yetkili merciler derhal inceleme başlatmalıdır.” (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
İşte Erdoğan´ın evinin üstündeki alçak uçuşun orijinal görüntüleri ve pilotların ses kayıtları
(04 Aralık 2012, 13:01)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Flaş!!! Alçak Uçuş´a soruşturma
Alçak Uçuş´la ilgili manşetlerimiz
Başbakan´ın evinin üstünde jetler Balyoz için uçtu
Hava Kuvvetleri ´alçak´ uçuşu geçiştirdi: Yok öyle bir şey
Erdoğan´a ´alçak´ uçuşlu gözdağı
Flaş!!! Balyoz: Savcıdan esas mütalaa
Savcılığın Esas mütalaasını (920 sh) okumak için tıklayın
BALYOZ PLANI VE DAVASI MANŞETLERİMİZ
1. Balyoz iddianamesinde ara
2. Balyoz iddianamesinde ara
3. Balyoz iddianamesinde ara
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap