Balyoz davasında 90. duruşma başladı. Duruşma sürerken İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal´ın da aralarında bulunduğu baro yönetiminden 11 avukat duruşma salonuna girerek, avukatların bulunduğu bölüme oturdu. Ardından mahkeme başkanı ile aralarında başlayan diyalogda baro avukatları mahkemenin yargılama şeklini eleştirdiler. Ardından da görevimiz bitti diyerek salonu terkettiler. Savcı, Kocasakal´ın açıklamalarının davanın esasına yönelik olduğunu belirterek, ´Baro taraf olduğunu açıkça ortaya koymuştur´ dedi. Geçtimiz yıl 163 tutuklamanın yaşandığı duruşmaya katılan Kocasakal´ın üzüntüden titrediği görülmüştü.
06.04.2012 11:59 Orgeneral Bilgin Balanlı, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski 1. Ordu Komutanları emekli Orgeneraller Çetin Doğan ve Ergin Saygun ile Güney Deniz Saha Komutanı Koramiral Abdullah Can Erenoğlu´nun da aralarında bulunduğu 250´si tutuklu 365 sanıklı ´Balyoz Planı´ davasının 90´ıncı duruşması başladı.İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nce Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda yapılan duruşmaya, emekli orgeneraller Çetin Doğan ve Halil İbrahim Fırtına, emekli Oramiral Özden Örnek ile MHP´den milletvekili seçilen emekli Korgeneral Engin Alan´ın da aralarında bulunduğu 184 tutuklu sanık ile tutuksuz yargılanan 4 sanık katıldı. Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok ile emekli Orgeneral Ergin Saygun´un da aralarında bulunduğu 66 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.
Deliller değerlendirilmeden savcının esas hakkındaki görüşünü açıklaması ve tanık dinleme taleplerinin kabul edilmemesini protesto eden sanık avukatları da duruşmaya katılmadı. Duruşmada, sadece beynindeki kist nedeniyle ameliyat olan tutuklu sanıklardan Levent Kerim Uça´nın avukatı ile tanık dinleme talebi olan Çetin Doğan´ın avukatı Hüseyin Ersöz hazır bulundu. Uça´nın avukatı, müvekkili hakkında verilen Adli Tıp Kurumu Başkanlığı´nın raporuna değinerek, raporda Uça´nın hayati riski olduğu için hastane şartlarında kalmasının gerektiği belirtilerek, müvekkilinin tahliyesini gerekli olduğunun söylediğini kaydetti. Ersöz de bilirkişi dinletilmesi için duruşmaya katıldığını belirterek, Yıldız Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Çoşkun Sönmez´i bilirkişi olarak dinlenilmesi amacıyla duruşmaya getirdiklerini söyledi. Mahkeme heyeti, Sönmez´in tanık olarak dinlenilmesi talebini kabul etti.
-Baro´dan darbe: Duruşma ortasında salona girdiler, eleştirdiler, sonra çekip gittiler-
Sönmez´in tanık olarak dinlenilmeye başlandığı sırada İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal´ın da aralarında bulunduğu baro yönetiminden 11 avukat duruşma salonuna girerek, avukatların bulunduğu bölüme oturdu.Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken´in hangi amaçla duruşmaya katıldıklarını sorması üzerine Kocasakal, Avukatlık Kanunu´nun 76, 95 ve 97´inci maddelerini açıkladı. Mahkemenin adil yargılama hakkını ihlal ettiğini savunan Kocasakal, silahların eşitliğine aykırı davranışlardan ve mesleğin onurunu zedeleyen uygulamadan vazgeçilmesini istediklerini söyledi. Kanunun ve diğer yetkileri çerçevesinde bunları iletmek için mahkemeye geldiklerini ifade eden Kocasakal, avukatların kolektif bir süje olan yargılamanın bir parçası olduğunu kaydetti. Mahkemenin söz isteyen avukata söz vermediğini, avukatın ısrar etmesini mahkemenin duruşma düzenini bozma davranışı olarak gördüğünü ifade eden Kocasakal, savunmaya yapılan bu şekildeki saldırılardan vazgeçilmesini talep etti. Deliller tam olarak toplanmadan, tartışılmadan adil bir sonucun ortaya çıkmayacağını belirten Kocasakal, müdafilerin delil tartışılmasında hiçbir kısıtlamaya tabi tutulmaması gerektiğini kaydetti. Kocasakal, mahkemenin ´gerekirse zor kullanırız´ gibi ifadelerinin avukatlık onuruna uygun olmadığını dile getirerek, yine ´hoplama, zıplama´ gibi ifadelerin de mahkeme tarafından engellenmesi gerektiğin söyledi. Usul kurallarına uygun adil bir yargılama yapılması gerektiğini belirten Kocasakal, avukatların savunma hakkını kısıtlayan uygulamalardan vazgeçilmesini istedi.
-´Baro, taraf olduğunu açıkça ortaya koymuştur´-
Bunun üzerine duruşma salonunda sanıklar arasından ´Bravo´ gibi sözler duyulunca Başkan Diken, bu tür söylemlerin hoş olmadığını söyledi. Diken, ardından Kocasakal´a yönelik olarak da ´Arzu edilirdi ki sizin taleplerinizi avukatlar duruşmaya girerek dile getirsinler. Burada yargılama devam etmektedir. Delillerin tartışılmasında gereken sürenin verileceğini açıklamıştık´ dedi. Avukatların dışarı çıkarılmasıyla ilgili görüntüler izlendiğinde mahkemenin başka bir çaresi kalmadığının görüleceğini ifade eden Diken, ´Müsaade edin, savunmayı alalım, sonra size söz verelim dedik. Mahkemenin düzeni koruma dışında bir şeyi kalmamıştır´ diye konuştu. Avukatların gelerek bu haklarını kullanmasını umduklarını dile getiren Diken, ´Burada, baro olarak iç denetim mekanizması sıfatıyla bulunuyorsunuz. Sanık avukatı değilsiniz. Baro yönetim kurulusunuz, o niyetle gelmişsiniz. Müdafiniz yok. Duruşmayı izleyebilirsiniz. Müdafilik bağınız yoksa lütfen cübbelerinizi çıkarın. Sizler için bir yer ayarlayabiliriz´ dedi.
Kocasakal da savunmanın müdafi olarak duruşmada yer aldıklarını belirterek, ´Zahmet buyurmayın kanunun bize verdiği yetkiyi uyguladık. Özel yetkili mahkemelerin bu tür uygulamalarını yakından izlemeye devam edeceğiz. Görevimiz şimdilik sona erdi. Başka yere geçmiyoruz´ diyerek beraberindekilerle birlikte duruşma salonundan ayrıldı.
Başkan Diken de ´Bizim hiçbir kuruluşun denetimine ihtiyacımız yok. Yargının denetimi kendi mekanizması içindedir´ dedi. Özel yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş da Kocasakal´ın açıklamalarının davanın esasına yönelik olduğunu belirterek, ´Baro taraf olduğunu açıkça ortaya koymuştur´ diye konuştu.Duruşmada daha sonra bilirkişinin dinlenilmesine geçildi.
ADI DARBECİ BARO´YA ÇIKMIŞTI
İstanbul Barosu, Ergenekon ve benzer davaların savcı ve hakimlerine olan sert eleştirileri ve sanıklarına açık desteği nedeniyle ´Ergenekon Barosu´ olarak nitelendirilmekte. Baro Başkanı Ümit Kocasakal, zamanı gelince Ergenekon ve Balyoz gibi özel yetkili mahkemelerde görülen davalara avukat vermemeyi düşündüğünü açıklamıştı. Balyoz davasında 163 tutuklamanın yaşandığı duruşmaya katılan Kocasakal´ın sanıkların tutuklanması karşısında üzüntüden titrediği görülmüştü. Kocasakal, bir hukukçu ve baro başkanından beklenmeyecek ölçüde açıkça CHP taraftarlığı yapmasıyla tanınıyor.
-Sanık avukatı davanın 3 ay ertelenmesini istedi-
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, avukatların duruşmalara katılmadığını belirterek, sanıklara ´Rızanız var mı?´ diye sordu. Sanıklar da rızalarının olduğunu söyleyerek, müdafilik ilişkilerini devam ettirmek istediklerini kaydetti. Diken, ardından avukat Nevzat Güleşen´in mahkemeye dilekçe vererek davanın 3 ay sonraya ertelenmesini istediğini belirtti. Diken, ´3 ay süre ne işe yarayacak? Amaç nedir? Sanıklar dosyaya hakim. Sadece 900 sayfalık mütalaayı okuyacaklar. Bu da 3 günde okunur. Mütalaayı da basılı olarak vereceğiz´ diye konuştu.
Duruşmada daha sonra savcı Savaş Kırbaş, taleplere ilişkin görüşünü açıkladı. Kırbaş CMK´ya göre sanık avukatlarının mazeretsiz bir şekilde duruşmaya katılmamalarının mümkün olamayacağını belirtti. Esas hakkındaki mütalaasını sunduğu için diğer taleplerin reddedilmesini isteyen Kırbaş, sanık avukatlarının duruşmada bulunmalarının zorunlu olduğunu, ancak avukatların duruşmada bulunmadığını dile getirdi. Kırbaş, sanıklar için avukat atanması amacıyla İstanbul Barosu´na yazı yazılmasını talep etti. Sanıklara esas hakkındaki mütalaaya ilişkin savunmalarını hazırlaması için süre verilmesini isteyen Kırbaş, mazeretsiz bir şekilde duruşmaya katılmayan sanık avukatları hakkında da savcılığa suç duyurusunda bulunulmasını, ayrıca bu avukatlar hakkında disiplin soruşturması yapılabilmesi için de İstanbul Barosu´na yazı yazılmasını talep etti.
-Ümit Kocasakal ve 11 avukat hakkında suç duyurusu-
Kırbaş, İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal´ın da aralarında bulunduğu baro yönetimindeki 11 kişinin duruşmaya izinsiz bir şekilde girdiklerini belirterek, Kocasakal´ın açıklamalarının anayasanın yargı bağımsızlığı, mahkemelere emir ve talimat verilemeyeceği hükmüne aykırı olduğunu söyledi. CMK´da baro yönetiminin duruşmalara katılmasıyla ilgili bir düzenleme olmadığını vurgulayan Kırbaş, baro ve yönetiminin davaların süjesi olarak yer almadığını kaydetti. Kırbaş, ´Mahkemeden izin almadan, adeta bir şov amacıyla açıklama yapmıştır. Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs olacağından haklarında savcılığa suç duyurusunda bulunulmasını istiyoruz´ dedi. Duruşmaya öğlen arası verildi.
-´Yargılama kilitlenme noktasına gelmiştir´-
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Balyoz Davası´nın 90. duruşmasının öğleden sonraki bölümü gergin devam etti. Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Mahkeme Başkanı Ömer Diken, sanıklara seslenerek Avukatlarınız yargılamayı kilitlemek için duruşmaya girmiyor. CMK, ´Benim taleplerimi dinlemediğiniz için ben de duruşmaya girmiyorum.´ deme hakkını vermez. CMK´da ´Protesto´ diye bir şey yazmıyor. Avukatların duruşmaya katılma zorunluluğu var. Bu yüzden yargılama kilitlenme noktasına gelmiştir. 2 gündür bu sorunu aşmaya çalıştık. Ancak aşılmıyor. Bu durumda tek kılavuzumuz CMK´dır. Buna göre duruşmayı erteliyoruz ve aldığımız ara kararı üye hakim Murat Üründü okuyacak dedi.
-´Siz sanıksınız protesto hakkınız yok´-
Bu sırada bazı sanıkların, Duruşmayı kapatmayın. Söylemek istediğim bazı konular var demesine rağmen Başkan Diken, kararın okunmasına devam edilmesini istedi. Hakim Üründü´nün ara kararı okumaya başlaması üzerine de sanıkların büyük çoğunluğunun salonu terkettiği gözlendi. Bunun üzerine izleyici bölümünden alkış sesleri yükseldi. Başkan Diken ara kararın okunmasına ara verdirterek jandarma görevlilerinden alkışlamalar nedeniyle izleyicilerin salondan çıkartılmasını istedi. Hemen ardından da Başkan Diken salonu sırayla terkeden sanıklara hitaben, Bir sonraki duruşma için belli saat dilimleri ayarlarız ve o saatlerde duruşma salonundan ayrılmasına yasaklama getirebiliriz. Bu hakkı kanun bize tanıyor. Biz buna rağmen iyi niyetli davranışlarda bulunduk. İhtiyaçlarınızı da gözönünde bulundurarak istediğiniz zaman duruşma salonundan çıkmanıza ve girmenize ses çıkarmıyoruz. Siz tutuklu sanıksınız mahkemeyi protesto etmek gibi bir hakkınız yok. Siz böyle yaparsanız mahkemede önlemini alır diyerek sanıkları uyardı.
Duruşmaya 5 dakika ara verdiklerini açıklayan mahkeme başkanı Ömer Diken, salonun boşaltılmasının ardından ara kararın okunmasına devam edeceklerini açıkladı.
-Sanık albay genelkurmay başkanına seslendi-
İzleyicilerin jandarma görevlileri tarafından salondan çıkartılmalarının ardından mahkeme heyeti duruşma salonuna geldi. Sanıkların söz istemesi üzerine Mahkeme başkanı Ömer Diken sanıklara kısa kısa söz vererek açıklamalarını yapmalarını istedi. Tutuklu sanık Deniz Kurmay Albay Ali Yasin Türker, mahkemenin tanık dinlenmesine ilişkin talepleri reddetmesini eleştirerek, Ben Hilmi Özkök ve Aytaç Yalman´ı nasıl çağırabilirim ki. Buradan şu anki Genelkurmay Başkanı Necdet Özel´e sesleniyorum. Açsın telefon Aytaç Yalman ve Hilmi Özkök´ü çağırsın ve duruşmada hazır bulunmasını sağlasın. Onlar da bildiklerini anlatsınlar. Şu anki Genelkurmay Başkanının o dönem emrinde bulunan subaylar ve öğrencilerden bazılarının darbe girişiminde bulundukları iddia ediliyor. Kendisinin de söyleyecek birşeyleri vardır dedi.
Diğer sanıklar da, sahte dijital verilerle mağdur edildiklerine belirterek tanık ve bilirkişi taleplerinin kabul edilmesini istediler. Emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri ise ?Ben burada hep eşimi uysal durması için uyarıyorum derken sesi ağlamaklı oldu. Bunun üzerine Ömer Diken, mahkeme heyeti çıktıktan sonra ailelerin salona alınabileceğini söyledi.
-Özkök ve Yalman´ın tanık olarak dinlenmesi talebi reddedildi-
Mahkeme heyeti, Genelkurmay eski Başkanı Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman´ın, tanık olarak dinlenmesi, dosyada bulunan dijital verilerle ilgili bilirkişi incelemesi yapılması ve bilirkişi dinlenmesi yönündeki talepleri tekrar reddetti. Mahkeme tanık dinletmek isteyen avukatların huzurda bulunmadığına dikkat çekerek tanık dinlendiği sırada CMK hükümlerince avukatların huzurda bulunmasının zorunlu olduğunu ve müdafilerin kasti olarak duruşmaya katılmadıklarını belirtti. Aynı maddenin devamında ise avukatların duruşmaya katılmasının sağlanmasının ardından yargılamayı uzatma amacı taşımayan ve somut olayların aydınlatılmasına katkıda bulunulacağı düşünülen taleplerin değerlendirilmesine karar verildi.
-Mahkemeden suç duyurusu-
Duruşma devam ederken avukat cübbeleriyle salona giren İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve 10 yönetim kurulu üyesi hakkında ise mahkeme, ?Mahkeme başkanından herhangi bir izin almadan cübbelerini giymiş olarak doğrudan sanık müdafileri için tahsis edilmiş bölüme oturdukları belirtildi. İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal ve yönetim kurulu üyelerinin duruşma salonuna giriş şekillerinin eleştirildiği kararda tavrın, yargılama yapılan mahkemeye talimat verir şekilde olduğu, konuşmada ise mahkemeyi denetlemeye yönelik görüşlerin bildirildiğinin altı çizildi. Kararda mahkemenin Anayasa´nın 138. maddesinde mevcut düzenlemeye göre hakimlerin görevlerinde bağımsız olduğu, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verecekleri, hiçbir organ, makam, mercii veya kişinin yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremeyecekleri anlatıldı. Mahkeme avukatlar hakkında gereğinin yapılması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı´na yazı yazılmasına, disiplin işlemi bakımından da Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı´na müzekkere yazılmasına karar verdi.
-İstanbul barosundan sanıklar için avukat istendi-
Vekaleti olduğu halde 26-27-29 Mart ve 5-6 Nisan tarihlerinde duruşmalara girmeyen avukatlar için ise ?Mahkemeye tepki olarak girmediklerini beyan etmiş olmaları, bir kısmının izleyici kısmında oturmaya devam etmeleri, bu hususun sanıklarca da kabul edilmesi, yargılamanın davam edilebilmesi için sanıklara atılan suçun cezasının alt sınırı dikkate alınınca avukat bulundurulmasının CMK hükümlerince zorunlu olması nedeniyle İstanbul BARO´suna yazı yazılarak avukat tayini istendi.
Tutuklu 250 sanığın mevcut hallerinin devamına karar veren mahkeme heyeti duruşmayı 19 Nisan 2012 saat 09.30´a erteledi.
(06 Nisan 2012), son güncel.: (07 Nisan 2012)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
İstanbul Barosu ile ilgili manşetlerimiz
Yargıda Kontrgerilla örgütlenmesi
Darbeci Baro Taksim´e Hoşgeldin
Ergenekon barosu: Halktan kopukuz
Tutuklamalar ´Darbeci Baro´yu titretti
Darbeci Baro´dan CHP´ye çatışma desteği
ERGENEKON VE BALYOZ DAVALARINDA DELİL TARTIŞMALARI
SAVCILIĞIN ESAS HAKKINDAKİ MÜTALAASININ TAMAMINI (920 sh) OKUMAK İÇİN TIKLAYIN
Flaş!!! Balyoz: Savcıdan esas mütalaa
Balyoz planı ve davasıyla ilgili manşetlerimiz
1. Balyoz iddianamesinde ara
2. Balyoz iddianamesinde ara
3. Balyoz iddianamesinde ara
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap
Ergenekon, Balyoz ve benzer davaları engelleme girişimleri