Birinci Ergenekon davasına 215. duruşma ile devam ediliyor. Duruşmada Doğu Perinçek´in avukatları reddi hakim talebinde bulundu, talep mahkemece reddedildi. Ardından Gizli Tanık ´Kıskaç´ın ifadesinin alınmasına geçildi. Kıskaç, sanıklar; Veli Küçük, Mehmet Fikri Karadağ, Osman Gürbüz ve Oktay Yıldırım hakkında ciddi iddialarda bulundu. ´Sabancı ve Hablemitoğlu´nu Ergenekon öldürdü´ diyen tanık bazı ayrıntılar verdi.
05.03.2012 12:31 29´u tutuklu 108 sanıklı Birinci Ergenekon Davası´nın 215. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nin bitişiğinde bulunan küçük salonunda yapılan duruşmaya emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ve Alparslan Arslan´ın da aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık katıldı. Duruşmadan men cezası bulunan tutuklu sanıklar İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Osman Yıldırım, Semih Tufan Gülaltay, Bedirhan Şinal, İsmail Sağır, Erhan Timuroğlu, Özkan Kurt ile diğer tutuklu sanıklar Hayrettin Ertekin, Sedat Peker ve Ergün Poyraz duruşmaya katılmadı. Tutuksuz sanıklardan ise Nusret Senem ve Güler Kömürcü duruşmada hazır bulundu.
ARSLAN´IN BABASINDAN ÇIPLAK AYAK TEPKİSİ
Bu arada duruşma öncesinde Danıştay saldırısının faili Alparslan Arslan´ın babası İdris Arslan ve annesi Hatice Arslan oğlunun duruşmaya yalın ayakla getirildiğini söyleyerek tepki gösterdi. Arslan´ın ailesi bir süre jandarma görevlileriyle tartıştı. Ardından izleyiciler bölümüne oturdu. Arslan´ın çorap giymediği ve terlikle salonda bulunduğu görüldü.
REDDİ HAKİM TALEBİ
Mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese duruşmaya Gizli Tanık Kıskaç´ın ifadesinin alınmasına devam edileceğini belirtti. Bunun üzerine Doğu Perinçek´in avukatları 16 duruşmadan men cezası alan Perinçek ile davanın esas hakkındaki karar duruşmasına kadar men edilen avukat Hasan Basri Özbey´in gizli tanığın ifadesi sırasında salonda bulunması gerektiğini belirterek itiraz etti. Perinçek´in avukatı Mehmet Cengiz, Gizli tanığın Doğu Perinçek´in ve avukat Hasan Basri Özbey´in gıyabında dinlenmesi usüle ve yasaya aykırıdır dedi. Cengiz talebinin gerekçelerini açıklamak istedi ancak Mahkeme Başkanı süresinin dolduğu gerekçesiyle konuşmasına izin vermedi. Bunun üzerine Mehmet Cengiz, reddi hakim talebinde bulunduğunu ifade etti. Başkan Özese taleplerin değerlendirilmesi için duruşmaya ara verdi.
TALEPLERİ REDDEDİLİNCE AVUKATLAR SALONU TERK ETTİ
Aranın ardından Başkan Özese, reddi hakim talebini usüle aykırı olduğu gerekçesiyle reddederken, Doğu Perinçek ve avukat Hasan Basri Özbey´in gizli tanık dinlenirken salonda bulunmaları talebini de yasaya ve usüllere aykırı olduğu gerekçesiyle reddetti. Kararın ardından söz alan Avukat Mehmet Cengiz, Burada adil bir yargılama yapılmıyor. Görevimi yerine getiremeyeceğim için duruşma salonundan çıkıyorum diyerek salonu terk etti. Doğu Perinçek´in salonda bulunan çok sayıda avukatı da Cengiz ile birlikte salonu terk ederek karara tepkilerini gösterdi. Duruşma salonunda bulunan bazı izleyicilerin de avukatların bu tepkisini alkışladığı görüldü. Başkan Özese, görevlileri uyararak alkışlayanların salondan çıkarılmasını istedi. Alkışlayan izleyiciler salondan dışarı çıkarıldı.
GİZLİ TANIKTAN PERİNÇEK´E AĞIR SÖZLER
Duruşmaya ´Gizli Tanık Kıskaç´ın ifadesinin sesi ve görüntüsü bozularak alınmasıyla devam edildi. Gizli tanık Kıskaç, Aydınlık ve İşçi Partisi´nin web sitesinde yayınlanan, İfadesini kağıttan okuduğu ve mahkemede Türk ordusuna karşı psikolojik harekat yapıldığı şeklindeki haberleri eleştirdi. Kıskaç, Bana kimse hiçbir şekilde yazılı metin vermemiştir. Psikolojik harekat Doğu Perinçek´in sanatıdır. Kıbrıs savaşı zamanında Rauf Denktaş´a Faşist olduğunu söylemiştir. Şimdi kendisi neden sıçrıyor? Perinçek, Kıbrıs çıkartmasıyla ilgili Türk ordusuna ´işgalci´ Rauf Denktaş´a da ´faşist´ demiştir. Doğu Perinçek ile birlikte istediği yerde açık oturuma çıkarım. diye konuştu.
İDRİS ARSLAN´DAN İKİNCİ TEPKİ
Gizli tanığın sesinin düşük çıkması üzerine sorunun giderilmesi için duruşmaya ara verildi. Bu sırada Alparslan Arslan´ın babası İdris Arslan, Mahkeme Başkanı Özese´ye seslenerek oğlunun yalın ayakla salonda bulunduğunu çoraplarını kendisine vermek istediğini söyledi. Başkan Özese, Arslan´a Sizin davaya müdahale hakkınız yok. Yazılı olarak iletin diyerek salondan ayrıldı. Duruşma aranın ardından ´Gizli tanık Kıskaç´ın ifadesinin alınmasıyla devam edecek. ( DHA)
SABANCI VE HABLEMİTOĞLU´NU ERGENEKON ÖLDÜRDÜ
Kıskaç, sanıklar; Veli Küçük, Mehmet Fikri Karadağ, Osman Gürbüz ve Oktay Yıldırım hakkında ciddi iddialarda bulundu. Gizli tanık Kıskaç, Veli Küçük´ün Giresun Jandarma Komutanı olarak görev yaptığı döneme ilişkin açıklamalarda bulundu. Sivas kırsalında çatışmadan kaçan teröristlerin Veli Küçük´ün görev yaptığı bölgelere gittiğini söyleyen Kıskaç, Küçük´ün Giresun´da göreve başladığında nüfuzunu kullanarak Sivas İmranlı İlçe Jandarma Bölük Komutanı olan Menderes Güçlü´yü Giresun Şebinkarahisar Bölük Komutanlığı´na getirdiğini öne sürdü. Kıskaç, Orada da zamanla teröristler çıktı. dedi.
Önce JİTEM´de sonra da MİT adına çalıştığını ifade eden Kıskaç, 90´lı yıllarda cezaevinde bulunduğunu, o dönemde de idarede mektup okuma komisyonunda görev yaptığını anlattı. Cezaevine gelen bazı mektuplarda Sabancı suikastı sanığı Fehriye Erdal´ın Almanya´daki adresinin de bulunduğunu dile getiren Kıskaç, Erdal´ın adresinin ´Almanya´nın Frankfurt şehrindeki Petersberger STR 30 Türkan Erdoğan Apartmanı´ olduğunu öğrendim. MİT´e verdiğim adres daha sonra Uğur Dündar tarafından Arena´da yayınlandı dedi. Sabancı cinayetinin basit bir olay olmadığını, bir kırılma noktası olduğunu belirten Kıskaç, Veli Küçük´ü herkes tanır, Veli´yi herkes bilir. Hatta Özdemir Sabancı suikastinin olduğu dönemde Sabancı Center güvenlik müdürlüğünü emekli Tümgeneral Öner Pehlivanoğlu yapıyordu. Öner Pehlivanoğlu, Veli Küçük´ün bir numaralı arkadaşıdır. Bu generale karşı kimse bir şey yapmadı. dedi.
´OSMAN GÜRBÜZ, HABLEMİTOĞLU´NU ÖLDÜRDÜĞÜNÜ SÖYLEDİ´
İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanığı Osman Gürbüz tarafından tehdit edildiğini söyleyen ve mahkemelik olduklarını belirten Kıskaç, bunun üzerine Gürbüz´ü internetten araştırdığını söyledi. Gürbüz´ün Antalya Kuvay-i Milliye Derneği üyesi olduğunu öğrendiğini ifade eden Kıskaç, Ben cezaevindeyken Şerife Gürbüz bana amcası Osman Gürbüz´ün Hablemitoğlu cinayetini işlediğini söyledi. şeklinde konuştu. Daha sonra Osman Gürbüz ile Merter Mc Donalds´ta yaptıkları görüşmede Sıkmasaydım bu kadar para olur muydu? Necip´i öldürdüm, parayı aldım. Patron benim. Jandarmada komutanım var, adı da Levent Ersöz. Bunun dışında 2 bin adamım var.´ dedi. ifadelerini kullandı. Osman Gürbüz´ün itiraflarını Merter´de Mc Donalds´ın kameraları tarafından çekildiğini söyleyen Kıskaç, kayıtları İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü´ne gönderdiğini ancak hiçbir işlem yapılmadığını savundu.
22 Nisan 2006 günü Çamlıca Kız Lisesi´nde Veli Küçük´le görüştüğünü ifade eden Kıskaç, toplantıya Oktay Yıldırım´ın da katıldığını aktardı. O zaman Çamlıca gişelerinden kaçak geçiş yaptıklarını belirten Kıskaç, Kayıtlarda da vardır. Toplantının ardından Veli Küçük´e Osman Gürbüz´ü anlattım. Küçük de bana, ´Osman Gürbüz bizim adamımız´ dedi. Veli Küçük ve Osman Gürbüz, Necip Hablemitoğlu cinayetinin ardından yollarını ayırmış. ifadelerini kullandı.
´DAVAMI ÇEKMEK İÇİN DEMİREL´İN KORUMASI ARADI´
Tehdit nedeniyle Osman Gürbüz ile davalık olduklarını hatırlatan Kıskaç, davayı geri çekmesi için Kuvayi Milliye Derneği´nin Antalya Şubesi sorumlusu olan Ali Pur´un kendisini aradığını belirtti. Pur´un İstanbul Emniyet Müdürü Orhan Taşanlar´ın okul arkadaşı olmasının yanı sıra eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel´in de eski koruması olduğuna dikkat çeken Kıskaç, Pur´un sıklıkla kendisini arayarak davayı geri çekmesini istediğini söyledi.
´FİKRİ KARADAĞ, HAZIRLADIĞI 13 BİN KİŞİLİK ´HAİN´ LİSTESİNİ ÇALDIRDI´
Davanın tutuklu sanığı Fikri Karadağ´a, Osman Gürbüz´ü kast ederek Bu itirafçı teröristin aranızda işi ne? dediğini anlatan Kıskaç, İlerleyen günlerde Fikri Karadağ beni telefonla arayarak uçakla İstanbul´a geleceğini söyledi. dedi. Kıskaç, Karadağ, arabasında muhafaza ettiği çanta içindeki 13 bin kişilik hain listesini bana gösterdi. Sonra pastanede bir süre oturup konuştuk. Arabaya tekrar döndüğümüzde çantanın çalındığını gördük. Karakola giderek şikayette bulunduk. Çanta bulundu ancak içi boştu. ifadelerini kullandı. ( Cihan)
JİTEM´İ TEOMAN KOMAN VE AYDIN İLTER KURDU
29´u tutuklu 108 sanıklı dava süresince tartışma konusu olan JİTEM´in varlığıyla ilgili de ilginç iddialarda bulunan Gizli Tanık Kıskaç, JİTEM´in ana kurucularının eski Jandarma Genel Komutanı Teoman Koman ve emekli Orgeneral Aydın İlter olduğunu iddia etti. Sivas´ta JİTEM için 1991 yılında çalışmaya başladığını öne süren gizli tanık, Bayburt´ta silahlı eğitim gördüğünü ve ekipteki tek sivil olduğunu iddia etti. 1991-1995 yılları arasında aralıksız olarak JİTEM´de çalıştığını söyleyen Kıskaç, JİTEM yok diyen yalan söylüyor. JİTEM´i emekli Albay Arif Doğan değil Teoman Koman kurmuştur. Ana kurucuları Teoman Koman ve Aydın İlter´dir. Eşref Bitlis JİTEM´e karşıydı. Orduda emir-komuta zinciri vardır. JİTEM silahlı güçtür ancak lağvedildi dedi.
ABDULLAH ÇATLI KAZADA ÖLMEDİ, ÖLDÜRÜLDÜ
Abdullah Çatlı´nın Susurluk´taki kazada ölmediğini yaralı kurtulduğunu, kazadan hemen sonra ise öldürüldüğünü öne süren gizli tanık, söz konusu cinayeti Antalya JİTEM Grup Komutanlığı´ndan Başçavuş Hakan ve Yüzbaşı Kadir Tahir´den öğrendiğini savundu. Olay sonrası kazaya ilişkin video kayıtları ve fotoğraflar gördüğünü öne süren tanık Kıskaç, Abdullah Çatlı´nın arabadan indiği, kapının üst tarafında tutunduğuna yönelik 2 fotoğrafı gördüm. Abdullah Çatlı´nın kafasının ortasında yarık vardı, arabanın sol tarafının dışında yerde oturur vaziyetteydi. Bu fotoğrafı JİTEM çekti şeklinde konuştu. Kazayla ilgili bir de kamera kaydı izlediğini ifade eden Kıskaç, söz konusu kayıtlarda kamyonun altına giren arabanın sağdan sola kayda alındığını iddia etti.
Gizli Tanık Kıskaç´ın ifadesine ara veren Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese duruşmayı yarın saat 09.00´a erteledi. ( DHA)
-Gizli TanıkPoyraz da Çatlı öldürüldü demişti-
06.03.2012 10:56Birinci Ergenekon davasında daha önce ifade veren Gizli tanık Poyraz da, Abdullah Çatlı ile Gonca Us´un Susurluk´taki kaza sırasında değil, boyunları kırılarak öldürüldüğünü, bunu Veli Küçük´ün de bildiğini iddia etmişti.
-Osman Yıldırım da Hablemitoğlu´nu Gürbüz öldürdü demişti-
Yine Birinci Ergenekon davasının sanıklarından olan Osman Yıldırım da mahkemedeki ifadesinde Hablemitoğlu´nun Osman Gürbüz tarafından öldürüldüğünü söylemişti.
(05 Mart 2012), son güncel.: (06 Mart 2012)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Necip Hablemitoğlu ile ilgili manşetlerimiz
Özdemir Sabancı cinayeti ile ilgili bazı manşetlerimiz
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap