AK Parti´yi sarsacak şok ses kaydı.. İnternete düşen ve Tuğgeneral Muhittin Yenikeçeci´ye ait olduğu iddia edilen ses kaydında Türkiye gündemini sarsacak içerikte ifadeler yer alıyor. Hedefte AK Parti var: ´Türkiye´deki mücadele doğucu, islamcı olanlarla biz ulusalcılar arasında.. Maalesef doğucu, islamcı damar 50 yılda bir çok etkin oluyor. Yabancıların desteği ile iktidar oluyorlar.. Son 8-10 senede AKP´nin yapısal değişikliklerine rağmen hala biz diz çökmüyoruz. Bakın komutanlarımızı koruyoruz.. Hükümetin 2.adamı Bülent Arınç ´önümüzde kimse duramaz´ diyor. Hadi yap bakalım.´
27.01.2012 17:23 Dailymotion.com sitesine Tuğg. Muhittin Yenikeçeci´ye ait olduğu iddia edilen bir ses kaydı yayınlandı. Söz konusu ses kaydında çarpıcı iddialar var. Halen İstanbul Garnizon Komutanı olan Tuğg. Muhittin Yenikeçeci daha önce İnternet Andıcı davasının Rusya´ya kaçan firari sanığı Tümg.Mustafa Bakıcı´yı gizleyerek savcılardan kaçırdığı iddialarının yer aldığı ses kayıtları ile gündeme gelmişti. Yenikeçeci´nin ses kaydından bazı başlıklar şu şekilde:
“Aldığım eğitim gereği söylüyorum. İç güvenliğimiz, bir albaya bırakılmaz. Jitemi bir albaya kurduracak değiliz”
“Askeri vesayetten bahseden AKP kendisi HSYK´ı vesayetine aldı. “
“Devleti yöneten şahıslar hangi açılımı yaparsa yapsın, ekonomiyi ne kadar düzeltirse düzeltsin toplumdaki normalleşmeyi sağlayamazlar”
“Türkiye´deki mücadele doğucu, islamcı olanlarla biz ulusalcılar arasında”
“Maalesef doğucu, islamcı damar 50 yılda bir çok etkin oluyor. Yabancıların desteği ile iktidar oluyorlar”
“Son 8-10 senede AKP´nin yapısal değişikliklerine rağmen hala biz diz çökmüyoruz. Bakın komutanlarımızı koruyoruz”
“Hükümetin 2.adamı Bülent Arınç “önümüzde kimse duramaz” diyor. Hadi yap bakalım.”
İŞTE SES KAYDININ TAM METNİ
Aldığım eğitim gereği söylüyorum. İç güvenliğimiz, bir albaya bırakılmaz. Jitemi bir albaya kurduracak değiliz. Kendimizle ilgili biz silahlı kuvvetler olarak mensupları olarak tereddüde düşmeyelim diyorum yani. Ben yani TSK´de görevlerim itibariyle, aldığım eğitim itibariyle, bir organizasyon teşkilatlanma özellikle bu içgüvenliğe dönük yani tecrübem, aldığım eğitim, harp okulunun ötesinde silahlı kuvvetler akademisinin ötesinde aldığım eğitim falan hiç bir zaman böyle bir yapılanma bir albaya bırakılmaz bu işler. Sonra bu tip yapılanmalar çok yukarıda organize edilir. Stratejik şekilde yani genelkurmay seviyesinde bunun altında bir tuğgeneral bir albay bir tümgeneral ancak bir takım görevler olarak bir takım efendim o da hissetmez yani neyin içerisinde görev alır kendi normal bir tugay sevk ediyorum gibi bir bilmem ne yapıyorum gibi bir olay içerisinde olur yani. Böyle jitemi mitemi bir albaya falan kurdurmazlar yani. Böyle sahipsiz değil silahlı kuvvetler. Bu işler çok ciddi işlerdir onu söylemek istiyorum yani.
Tuğg. Keçeci: askeri vesayetten bahseden AKP kendisi HSYK´ı vesayetine aldı. Burada yani bir nasıl anlatayım şimdi yani ne dendi mesela efendim biz vesayeti kaldıracağız. Değil mi temel amaç bu. Demokrasi ileri demokrasi bilmem ne bakın. HSYK seçimleri nasıl oldu HSYK seçimleri. Ne oldu HSYK hükümetin vesayeti altında değil mi? Hükümetin vesayeti altında değil mi? Yani silahlı kuvvetlerin cumhuriyetin kuruluş esaslarından bu devletin kurulmasındaki o süreçten ondan sonra efendim bir duruşu var. Şimdi ülke sorunlarına bu tavırla bakarsanız bunların baktığı gibi bakmamış oluyorsunuz.
Tuğg. Keçeci: Devleti yöneten şahıslar hangi açılımı yaparsa yapsın, ekonomiyi ne kadar düzeltirse düzeltsin toplumdaki normalleşmeyi sağlayamazlar. İzleyin bakın devleti yöneten şahısların duruşlarına bakın. Biz şunu söylüyoruz. Ben bunu en yüksek toplantılarda da seslendiriyordum. Diyorum ki efendim bak siz hangi açılımı yaparsanız yapın siz hangi ekonomik düzeltmeyi yaparsanız yapın siz hangi ülkenin ekonomik gücünü artırma gelişme işte kalkınma bilmem ne yaparsanız yapın işte anlaşın konuşun toplumda normalleşmeyi sağlayamazsınız. Teslim olmakla devlet olunmaz yaa.
Bunlar denendi Türkiye´de. Ondan sonra ne oldu. İşte biliyoruz ne olduğunu. İki ana damar var. İşler, sorun derin. Türkiye´deki mücadele doğucu, islamcı olanlarla biz ulusalcılar arasında. Çok kısa ordan geleyim. İki ana damar var yani birisi efendim doğucu islamcı anlayıştan gelen, hürriyet ve itilaf fırkası çizgisinden gelen, eski şey döneminde, damat feritlerin, vahdettinlerin ondan sonra demokrat parti işte bilmem özal ondan sonra bunların getirdiği bir çizgi var.
Bir de efendim Türkçülükten gelen yani bu ittihat terakkinin, o osmanlının yıkılış döneminde canlandırmak istediği milli mücadeleyi yapan yani düşmanla işbirliği yapmadan milli mücadeleyi yapan, ondan sonra kendi bağımsızlık hareketini, kendi modernleşme aydınlanma çağını kendisi oluşturmaya çalışan, kendi sermayesini kendisi yaratmaya çalışan bir de ulusalcı bir damar var. Bu mücadele bunun mücadelesidir.
Tuğg. Keçeci: Maalesef doğucu, islamcı damar 50 yılda bir çok etkin oluyor. Yabancıların desteği ile iktidar oluyorlar. bu mücadeleyi şöyle de çevirebilirsin. Cumhuriyet´i kurarken çarpışan yüzde 60 ile rakam bu kadar yüksek mi diyeceksiniz böyledir bu iş yani. Düşmanla işbirliği yapan yüzde 40 arasındaki mücadeledir bu. Birisi kompradordur yabancıyla işbirliği yapar. Onunla kalkınır. Bize mutlaka yabancı desteği lazım biz bunun sayesinde oluruz der. Bu mücadele budur.
Bunlar hep devrim kanunları şunlar bunlar hep bu zorunluluktan çıkmıştır. Şimdi maalesef her 50 yılda bir bu yapı çok etkin olur. Biz bunu nerde görüyoruz. Mesela cumhuriyet resepsiyonunda görüyoruz istanbul´da. Bu bir tarihsel mücadele. Bu mücadelenin bir tarafında bu coğrafyadan istifade etmek isteyen güçler var. Bir de bunların işbirlikçileri var. Bu damar, bazen yabancılarla işbirliği yapıp bu ülkeyi teslim alabilir. Onların desteğiyle iktidar da olabilir. Ama onların emellerine de alet olup onların çıkarları doğrultusunda da çalışabilir. Bakın bu böyledir yani. Bunun bir sürü örneği var.
Tuğg. Keçeci: Son 8-10 senede AKP nin yapısal değişikliklerine rağmen hala biz diz çökmüyoruz. Bakın komutanlarımızı koruyoruz. Şu son 8-10 senedir Türkiye´deki yapısal değişliklikte millet tanımındaki değişiklikteki olan olayları kilometre taşlarıyla bir anlatma fırsatı bulabilsem yani. Ama öbür tarafta da biz, işbirliği yapmadan bu düşmana karşı mücadele ettik. Mücadele bunun mücadelesi. Haa bu tabi hala çökmüyoruz diz. Hala teslim olmuyoruz bir mücadele veriyoruz. Bakın komutanlarımızı koruyoruz. Destek sağlıyoruz. Biz inzibat olarak destek sağlıyoruz. Genelkurmay başkanı tamam dese teslim olsa değil mi?
Tuğg. Muhittin Keçeci: Hükümetin 2.adamı Bülent Arınç “önümüzde kimse duramaz” diyor. Hadi yap bakalım. Bir de tabi rahatsız oluyor adamlar. Yani yüzde 50 oy aldı. Bu kadar kaynaklandı, güçlendi. Ya bu güç bu günün gücü değil. Bu güç 1978´lerden beri 30 senedir 32 senedir 33 senedir organize edilen bir güç. Bunların ekonomik varlıkları var. O ekonomik varlığı siyasi bir varlığa çevirmişler. Koskoca adam hükümetin ikinci adamı değil mi mesela Arınç “ne olursa olsun bizim önümüzde kimse duramaz” diyor. Hadi yapsınlar bakalım. Böyledir bu işin rajonu budur yani. Adını ne koyarsanız koyun. Milli tavır budur yani. ( Dailymotion.com)
(27 Ocak 2012, 17:23)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Tuğgeneral Yenikeçeci´nin ses kaydını dinlemek için tıklayın
Ses kayıtları, parmak izi ve ıslak imza gibi doğrulanabilir mi?
Ergenekon soruşturma sürecindeki ses kayıtları