Islak imza ve andıç davasının 42. duruşmasında talepler alınıyor. Söz alan tutuklu sanık emekli Albay Dursun Çiçek, Deniz Feneri soruşturmasında gerçekleşen tahliyelerin yargılandığı davaya da emsal olmasını istedi. Çiçek´in ardından söz alan albay Ziya İlker Göktaş, Serdar Öztürk ve Hasan Ataman Yıldırım da tahliyelerini istedi.
Islak imza davasında 42. duruşma
Islak imza ve andıç davasının 42. duruşmasında talepler alınıyor. Söz alan tutuklu sanık emekli Albay Dursun Çiçek, Deniz Feneri soruşturmasında gerçekleşen tahliyelerin yargılandığı davaya da emsal olmasını istedi. Çiçek´in ardından söz alan albay Ziya İlker Göktaş, Serdar Öztürk ve Hasan Ataman Yıldırım da tahliyelerini istedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirilerek görülen ´Islak imza ve internet andıcı´ davasının 42. duruşmasına tutuklu sanıklar emekli Albay Dursun Çiçek, Mehmet Deniz Yıldırım, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Korgeneral Mehmet Eröz ve tümgeneral Hıfzı Çubuklu´nun da aralarında bulunduğu 15 tutuklu sanık katıldı. Bu dava kapsamında tutuksuz yargılanan ikinci Ergenekon davasının tutuklu sanığı Hasan Ataman Yıldırım ile birlikte 5 tutuksuz sanık da hazır bulundu. Hakkında yakalama kararı çıkarılan YAŞ kararıyla Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığı´na atanan Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler ve Tümgeneral Mustafa Bakıcı ile kırmızı bülten ile aranmasına karar verilen Bedrettin Dalan´ın da aralarında bulunduğu 9 tutuksuz sanık ise duruşmaya gelmedi.
TALEPLERDE SÖZ HAKKI 15 DAKİKA
Avukat ve sanıkların taleplerinin alınacağını belirten Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, talepler kısmında sanıklara ve avukatlara tanınan sürenin ise 15 dakika olduğunu hatırlattı. Söz almadan oturduğu yerden bağıran sanık Serdar Öztürk ise savunma hakkının kısıtlandığını belirterek karara itiraz etti.
DURSUN ÇİÇEK: ADALET BAKANI TARAFSIZ YARGI İÇİN ÇABALIYOR, DEMEK Kİ ŞÜPHESİ VAR!
Talepler kısmında konuşan emekli Albay Dursun Çiçek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yargılandığını söyleyerek, 18 aydır tutuklu olduğunu belirtti. Sözde İrtica ile Mücadele Eylem Planı´nda parmak izinin bulunmadığını altını çizen Çiçek, 35 yıl TSK´da çalıştığını ve emekli olduğunu söyledi. Çiçek, Biz bu ülkenin güvenliğini sağlayan, bu ülkeye hizmet eden TSK´nın üyesiyiz diye konuştu. Masum insanların özgürlüğünün elinden alınmasının doğru olmadığını savunan Çiçek, Silivri´de benim ve ailemin acı çekmesine neden olanların da yaşadığımız acının 10 katını çekmesini Yüce Allah´dan dilerim dedi. Dursun Çiçek, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, ´Tüm çabamız, daha bağımsız ve tarafsız yargının oluşturulmasıdır´ demiştir. Demek ki Bakan Ergin´in şüpheleri var. İnsanlar 30-40 aydır tutuklu. Bu insan odaklı bir anlayış değildir. Bunun nasıl bir anlayış olduğunu size bırakıyorum diye konuştu. Bir kalemde terörist ilan edildik diyen Çiçek, Deniz Feneri soruşturması kapsamında üç aydır cezaevinde tutuklu bulunan eski RTÜK Başkanı Zahid Akman dahil 6 kişi serbest bırakılmasına da değindi. Çiçek Umarım Deniz Feneri soruşturmasında gerçekleşen tahliyeler bu dava için de emsal olur diye konuştu. Talepler kısmında konuşan albay Ziya İlker Göktaş, Serdar Öztürk ve Hasan Ataman Yıldırım da tahliyesini istedi. Duruşmaya ara verildi.
ALAETTİN SEVİM: BÜYÜKANIT VE BAŞBUĞ TANIK OLARAK DİNLENSİN
İnternet Andıcı Davası´nda 42. duruşmasında sanıkların ve avukatların sözlü ve yazılı taleplerinin alınmasına devam ediliyor. Talepler kısmında söz alan emekli Tuğamiral Alaettin Sevim, ihbar mektubunda adı geçenlerin sanık olarak yer aldığını belirterek, kendi adının ise hiç bir ihbar mektubunda yer almadığını söyledi. Sevim, İrtica ile Mücadele Eylem Planının taslağı olduğu iddia edilen ve Gölcük´te bulunan Proje belgesini hazırladığı iddialarına değindi. Proje belgesinin 2 Mart 2008´de oluşturduğunun ve 21 Mart 2009´da son kez kaydettiğinin iddia edildiğini anlatan sanık Sevim Bu tarihlerin Yaşar Büyükanıt´ın Genelkurmay Başkanlığı´nın son dönemi ve İlker Başbuğ´un ilk dönemi olması nedeniyle Büyükanıt ve Başbuğ´un tanık olarak dinlenmelerini talep ediyorum dedi. Ağustos 2007´de Yüksek Askeri Şura´da amiralliğe terfi ettirilerek Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanlığı´na getirildiğini belirten Sevim, Bana telefon ederek haber veren eski Deniz Kuvvetleri komutanları Oramiral Yener Karahanoğlu ve Metin Ataç´ın da tanık olarak dinlenmelerini talep ediyorum. Beni niye tayin etmişler, örgütün sözde stratejisini açıklasınlar diye konuştu.
DENİZ YILDIRIM: DENİZ FENERİ YÜZYILIN SOYGUNU, ERGENEKON YÜZYILIN MUHALİF AVI!
Tutuklu sanık Aydınlık Dergisi eski Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım, Siyasi olmadığı söylenen Ergenekon davaları ile Deniz Feneri soruşturması arasındaki 7 farkı bulduk diyerek şunları sıralardı: 1. Deniz Feneri´nde tutukluları AKP milletvekilleri ziyaret ediyor. Ergenekon sanıklarını muhalefet eden milletvekilleri ve gazeteci meslek örgütleri ziyaret ediyor. 2. Deniz Feneri tutuklularını ziyarete gidenler kendilerini gizliyorlar, fotoğraf çektirmiyorlar. Ergenekon sanıklarını ziyaret edenler cezaevi önünde basın açıklaması yapıyorlar, çadır kurup tutuklulara sahip çıkıyorlar. 3. Deniz Feneri´nde şüphelileri tutuklayan savcılar sürülür, Ergenekon´da tahliye veren hakimler sürülür. 4. Deniz Feneri´nde Adalet Bakanı savcıların yasal işlemlerini ´yasadışı´ ilan eder. Aynı Adalet Bakanı Ergenekon´da savcıların Yargıtay kararlarıyla sabitlenen yasadışı işlemlerini yasal görür. 5. Deniz Fenerinde 3 ay tutukluluk ceza olarak görülür. Ergenekon´da 3 yıllık tutukluluk zaten cezaya dönüştürülmüş. 6. Deniz Feneri´nde dönemin İçişleri Bakanı davanın köstebeğidir. Ergenekon´da İçişleri Bakanı davanın görünmeyen sahibidir. 7. Deniz Feneri ´yüzyılın soygunu´ davasıdır. Ergenekon ´yüzyılın muhalif avı´ davasıdır. 2 yıldır tutuklu olduğunu belirten Deniz Yıldırım tahliyesini de istediğini sözlerine ekledi.
DURSUN ÇİÇEK´İN AVUKAT KIZINA UYARI
Davanın sanığı Dursun Çiçek´in avukatı ve aynı zamanda kızı İrem Çiçek, talep konuşması sırasında avukatlara tanınan 15 dakikalık süreyi aştığı gerekçesiyle uyarıldı. İrem Çiçek 3 sayfam kaldı. Engizisyon Mahkemesi´ne çevirdiniz diye konuştu. Çiçek´in bu sözleri nedeniyle mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese ve üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu tarafından savunma sınırlarını aştığı gerekçesiyle uyarıldı. İrem Çiçek, duruşmaya ara verildiğinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada şunları söyledi: İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde yapılan özel yargılamalara özel uygulamaların her gün yenisini eklemekte. Savunma hakkının kısıtlandığı bu mahkemede, talep süreleri başlangıçta 1 saat iken, ara kararlarlarla yarım saate, son olarak da 15 dakikaya düşürülmüştür. Adeta Engizisyon Mahkemesi haline dönüştürülen bu mahkemede biz savunma olarak müvekkillerimiz haklarını koruyamayacaksak burada niçin bulunuyoruz dedi.
HAKKINDA YAKALAMA KARARI OLAN NUSRET TAŞDELER BYPASS AMELİYATI OLDU
Hakkında yakalama kararı bulunan YAŞ kararıyla Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanlığı´na atanan sanık Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler´in avukatı Ertuğrul Gülsoy da müvekkilinin GATA´da 2 gün önce bypass ameliyatı olduğunu ve duruşmaya gelemeyecek durumda olduğunu söyledi. Gülsoy, müvekkili hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasını isteyerek, Taşdeler´e ait sağlık raporlarını da mahkemeye sundu.
OTUZBİROĞLU: ANDIÇ ASKERİ MAHALDE ASKERLERCE HAZIRLANDI, O HALDE ASKERİ MAHKEME GÖREVLİ!
Hakkındaki suçlamaları reddeden Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu da, Andıcın yasal ve hukuka uygun olduğunu, asker kişilerin askeri mahalde hazırladıkları bir doküman olduğunu ifade ederek, Andıçta suç unsuru varsa yargılama yeri de askeri mahkemedir diye konuştu. Duruşma avukatların taleplerinin alınmasıyla devam ediyor. (DHA)
SAVCI PEKGÜZEL, İNTERNET ANDICINA KONU SİTELERİN ARAŞTIRILMASINI İSTEDİ
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen internet andıcı davasında taleplerin tamamlanmasının ardından Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, iddia makamının taleplerle ilgili görüşünü açıkladı. Pekgüzel, Genelkurmay Başkanlığı´ndan dava konusu olan İnternet Andıcı belgesinin aslının tüm ekleriyle birlikte gönderilmesi için karar verilmesini istedi. Savcı Pekgüzel, sanıklardan Ziya İlker Göktaş´ın avukatının Genelkurmay Başkanlığınca işletilen sitelerin Başbakanlık ya da Milli Savunma Bakanlığının direktiflerince kurulup kurulmadığının araştırılması talebinin kabul edilmesi yönünde görüş bildirdi. Pekgüzel, bu konunun açıklığa kavuşması için Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığına müzekkere yazılarak isimleri eklenecek internet sitelerinin kurulmasının ve bu sitelerden bir kısmının suç isnadına konu olan yayınlarının bilgi dahilinde bulunup bulunmadığının mahkemeye bildirilmesini talep etti. Genelkurmay Başkanlığı´na müzekkere yazılarak dava konusu belgenin aslının, tüm ekleri ve konu hakkındaki yazışmaların mahkemeye gönderilmesini isteyen Pekgüzel, Başbakanlığın 2006 yılındaki direktifine göre takip edildiği savunulan internet sitelerinin yıllar itibarıyla da listelenerek mahkemeye gönderilmesini istedi.
Pekgüzel, Genelkurmay Başkanlığı´ndan, ıslak imzalı belge konusundaki askeri savcılık soruşturması kapsamında el konulup imajları alınarak emanete alındığı savunulan bilgisayar harddisklerinin incelenip iade edilmek üzere, arama, el koyma, emanete alma evraklarıyla birlikte gönderilmesi yönünde görüş bildirdi.
Harekat Dairesi Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi ve buna bağlı tüm şube müdürlüklerinin 2004-2010 yıllarına ait, evrak kayıt defteri, arşiv defteri gibi tüm defter asıllarının da gönderilmesini talep eden Pekgüzel, 2009 yılı denetleme raporlarının da onaylı bir örneğinin mahkemeye gönderilmesini talep etti.
Pekgüzel, Başbakanlığın 2006 yılındaki direktifine göre takibi Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapıldığı savunulan internet sitelerine dair bir listenin mevcut olup olmadığını hem Başbakanlık Müsteşarlığı, hem de Genelkurmay Başkanlığından sorulmasını talep etti. Savcı Pekgüzel, böyle bir liste varsa yıllara göre listelenerek gönderilmesine karar verilmesini istedi.
Pekgüzel ayrıca, Merkez Komutanlığı´na yazı yazılarak Orgeneral Nusret Taşdeler ve Tümgeneral Mustafa Bakıcı hakkındaki yakalama kararının neden infaz edilmediğinin sorulmasını da istedi. Sanıkların, üzerlerine atılı terör örgütü yöneticisi ya da üyesi olmak ile buna bağlı suçları işlediklerine ilişkin kuvvetli suç şüphesi bulunduğunu söyleyen Pekgüzel, tahliye taleplerinin reddi ile tutukluluk hallerinin devamı yönünde karar verilmesini istedi. Taleplerin ve savcı mütalaasının değerlendirilmesi için duruşmaya ara verildi. ( Cihan)
ARA KARARLAR
28 Ekim 2011 - 03.07: Geç saatlere kadar süren oturum sonrası İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki İnternet Andıcı davasında sanık ve avukatların taleplerine ilişkin alınan ara kararlar Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese tarafından okundu.
ASKERİ SAVCILIĞIN BAŞLANGIÇTA ALDIĞI HARDDİSK İMAJLARI İSTENECEK
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklardan Ziya İlker Göktaş ve avukatının talepleri ile ilgili olarak bilgisayarların imajlarının alındığı yönündeki ifadeleri nedeniyle askeri savcılık tarafından yürütülen soruşturma sırasında alınmış imajların da Genelkurmay Askeri savcılığı´ndan istenmesine karar verdi.
BAŞBAKANLIĞA SUÇ KONUSU SİTELERLE İLGİLİ ANDIÇ DİREKTİFİ OLUP OLMADIĞI SORULACAK
Başbakanlık, Milli Savunma Bakanlığı ve Genelkurmay Başkanlığına ayrı ayrı müzekkere yazılmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, isimleri belirtilen sitelerin kurulması, işletilmesi ve bu sitelerde iddianameye konu yayınların yer alması yönünde herhangi bir somut direktif bulunup bulunmadığının bildirilmesine hükmetti. Mahkeme heyeti ayrıca, Genelkurmay Başkanlığı tarafından işletildiği ve takip edildiği bildirilen sitelerle ilgili olarak 4´er aylık periyotlarda MGK veya Başbakanlığa sunulmak üzere bir rapor hazırlanıp hazırlanılmadığı konusunda ise Genelkurmay Başkanlığından ayrıntılı bilgi göndermesini karara bağladı.
BAŞBUĞ´UN TANIKLIĞINA DAHA SONRA KARAR VERİLECEK
Mahkeme heyeti, Göktaş´ın, emekli Orgeneral İlker Başbuğ´un tanık olarak dinlenilmesi talebinin sanıkların savunmalarının tespitinden sonra değerlendirilmesine karar verdi.
MUSTAFA BAKICI´NIN ERZİNCAN´A GİDİP GİTMEDİĞİ SORULACAK
Mahkeme heyeti, hakkında yakalama kararı bulunan sanıklardan Mustafa Bakıcı´nın Ocak 2008-Aralık 2009 tarihleri arasında herhangi bir sebeple Erzincan´a gidip gitmediği, gitmişse hangi şekilde ve hangi vasıtayla gittiğinin bildirilmesine hükmetti. (Mahkeme, dava konusuyla bağlantılı olduğu gerekçesiyle, ıslak imzalı planın pilot bölge seçilen Erzincan´da uygulandığına dair iddiaları da araştırmakta. Bu iddialar Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı´nca soruşturulmuş ve ardından dava açılmıştı. Ancak Şemdinli davasındaki müdahalelerin bir benzeri yaşanarak dava Yargıtay´a aldırıldı ve darbe hazırlığı suçlamasıyla ağır cezalarla yargılanan sanıkların tümü serbest bırakıldı. Erzincan bölgesinde ayrıca çok sayıda subayın katılımıyla Balyoz darbe seminerinin daha büyüğünün yapıldığı iddia edilmiş, bu iddia savcı olduğu öğrenilen bir gizli tanık tarafından İstanbul´daki bu mahkemede görülen ıslak imza davasında dile getirilmişti. Mahkeme tüm bu iddiaları araştırmak için soruşturmayı derinleştirmiş bulunmakta. Mustafa Bakıcı´nın Erzincan bağlantısının bu amaçla araştırıldığı sanılıyor. Abdullah Harun)
ANDIÇ BELGESİ VE EKLERİ´NİN ASIL NÜSHALARI İSTENECEK
Mahkeme, sanıklar ile avukatların taleplerinin yanında iddia makamının talepleriyle de ilgili bir dizi karara imza attı. Mahkeme, internet andıcı isimli belgenin aslı ve bunda belirtilen eklerin tüm hazırlık aşamasındaki, proje, taslak çalışma gibi ham ve sonraki hallerinin, bu aşamalarda yapılan yazışmaların, görevlendirmelerin, ilgili tüm belgelerin eksiksiz olarak gönderilmesini de Genelkurmay Başkanlığından sorulmasını karara bağladı.
SERDAR ÖZTÜRK İLE AVUKATLARA SUÇ DUYURUSU
Mahkeme heyeti, sanıklardan Serdar Öztürk ve avukat Demet Reçber ile İrem Çiçek´in sarf ettiği sözler nedeniyle gereğini yapılması için Silivri Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Genelkurmay Başkanlığına resen müzekkere yazılmasını kararlaştıran mahkeme heyeti, Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından sanıklardan Dursun Çiçek hakkında açılan dava akıbetinin ve şu anda hangi aşmada olduğunun bildirilmesine hükmetti.
KAPATILAN ANDIÇ SİTELERİNİN SON DURUMU
Genelkurmay Başkanlığınca kapatılmasına karar verildikten sonra bu sitelerin alan adlarıyla ilgili olarak herhangi bir tedbir alınıp alınmadığı, halen bu sitelerin kimler tarafından kullanıldığının bildirilmesine karar veren mahkeme heyeti, internet andıcında adı geçen 4 adet site ve bağlantılı sitelerin tam isimlerinin bildirilmesini de hükme bağladı.
TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Hakkında yakalama kararı bulunan sanıklardan Mustafa Bakıcı´nın emekli olduğuna dair belgenin, Hüseyin Nusret Taşdeler´in de tedavisiyle ilgili raporun Beşiktaş´taki İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekilliğine gönderilmesine karar veren mahkeme heyeti, tahliye taleplerinin reddi ile 15 tutuklu sanığın tutukluluk hallerinin de devamını karara bağladı.
DAVA 19 ARALIK´A ERTELENDİ
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşmayı 19 Aralık 2011´e ertelediklerini açıkladı. ( Cihan)
(27 Ekim 2011), son güncel.: (28 Ekim 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
GENELKURMAY´IN PROVOKASYON SİTELERİ YA DA ´İNTERNET ANDICI´ KONULU MANŞETLERİMİZ
ISLAK İMZALI ´İRTİCA İLE MÜCADELE EYLEM PLANI´ YA DA ´AKP ve GÜLEN´İ BİTİRME PLANI´ MANŞETLERİMİZ
İnternet andıcı iddianamesinde arama yap
Islak İmza iddianamesinde arama yap
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde ara
Flaş!!! Subaydan andıç ihbar mektubu
Flaş!!! Subaydan andıç ihbar mektubu
Genelkurmay´ın ´internet andıcı´ hazırlanması talimatını görmek için tıklayın