Susurluk dönemi cinayetleriyle ilgili şok açıklamalarda bulunan ve tutuklamalara neden olan eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın´dan yeni bir itiraf daha. Çarkın, bugün savcılıkta verdiği ek ifadede, 1994 yılında Kırıkkale´de öldürülen eczacı Metin Vural cinayetinin de polis özel harekatçılarının işi olduğunu iddia etti.
Çarkın: Vural cinayeti de özel harekat işi
Susurluk dönemi cinayetleriyle ilgili şok açıklamalarda bulunan ve tutuklamalara neden olan eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın´dan yeni bir itiraf daha. Çarkın, bugün savcılıkta verdiği ek ifadede, 1994 yılında Kırıkkale´de öldürülen eczacı Metin Vural cinayetinin de polis özel harekatçılarının işi olduğunu iddia etti.
Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinin yürüttüğü bazı faili meçhul cinayetlere ilişkin soruşturma kapsamında tutuklu bulunan Susurluk davası hükümlüsü eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısına bir kez daha ifade verdi. Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel, jandarma eşliğinde öğle saatlerinde Ankara Adliyesine getirilen Çarkın´ın yaklaşık 2,5 saat süreyle ek ifadesini aldı. Savcı Yüksel, daha önce de Çarkın´ın ifadesini almıştı. Çarkın, ifade işleminin ardından adliyeden ayrılırken, gazetecilerin sorularına, ´Adalet er geç yerini bulur´ karşılığını verdi.
Çarkın: Metin Vural cinayeti de özel harekatçıların işi
Çarkın, verdiği ek ifadede 1994´te Kırıkkale´de Metin Vural´ı öldürenlerin özel harekatçı polisler olduğunu iddia etti. Ayhan Çarkın, Ankara Adliyesi´nde Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Yüksel´e 2 buçuk saat boyunca ifade verdi. Çarkın´ın bu kez Kırıkkale´de eczacılık yapan Metin Vural´ın ölümü ile ilgili sorgulandığı öğrenildi. Çarkın´ın ifadesinde, Vural´ın özel harekat polisleri tarafından öldürüldüğünü kabul ettiği gelen bilgiler arasında. Kırıkkaleli eczacı Metin Vural ölümü ile ilgili soruşturma dosyası daha önce Savcı Şemsettin Özcan´daydı. Özcan, yetkisizlik kararı vererek dosyayı faili meçhuller soruşturmasını yürüten Savcı Hakan Yüksel´e göndermişti.
Eczacı Metin Vural cinayeti nedir?
Yıllarca ANAP Kırıkkale Milletvekili olarak TBMM´de görev yapan ve bir dönem TBMM Adalet Komisyonu Başkanlığı´nı yürüten Alparslan Pehlivanlı, silahlı bir saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. 1994´te, Kırıkkale Keskin çıkışında Hacı Vural isimli bir şahıs, Pehlivanlı´nın aracının önüne çıkarak, yaylım ateşi açtı. Pehlivanlı olay yerinde can verdi. Hacı Vural, saldırının ardından yakalandı. Yargılama sırasında cinayetin siyasi husumetten kaynaklandığı ortaya çıktı. Saldırganın cezaevine konulmasının ardından Keskin ilçesi bir başka cinayetle daha sarsıldı. Pehlivanlı´nın katili Vural´ın ağabeyi ANAP Keskin İlçe Başkanı Eczacı Metin Vural da silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. Metin Vural´ın katil veya katilleri bulunamadı. Olay, halen emniyet kayıtlarında faili meçhul cinayet olarak duruyor. O günden bu yana da sürekli olarak, Pehlivanlı´nın intikamını almak için saldırganın ağabeyini vuran veya vuranlar kim? sorusu soruluyordu. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
Çarkın itiraf etti: ´Biz ÖLDÜRDÜK!´
18 Ağustos 2011 -Özel Yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekilliğinin yürüttüğü faili meçhul cinayetlere ilişkin soruşturma kapsamında tutuklu bulunan Susurluk hükümlüsü eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın dün yeni bir itirafta bulundu. Ankara´daki faili meçhul cinayetler soruşturmasını yürüten özel yetkili Savcı Hakan Yüksel, soruşturma kapsamında daha önce itiraflarda bulunan özel harekat polisi Ayhan Çarkın´ın ikinci kez ifadesine başvurdu. Sincan F tipi Cezaevi´nde tutuklu bulunan Çarkın dün öğle saatlerinde getirildiği Ankara Adliyesi´nde yaklaşık 2.5 saat ifade verdi. Soruşturma savcıları Hakan Yüksel ve Mehmet Özgür, Çarkın´a Kırıkkale 1995 yılında öldürülen Keskin eski ANAP ilçe başkanı Metin Vural cinayetini sordu. Metin Vural´ın öldürülmesi olayını arkadaşlarıyla işlediklerini itiraf eden Çarkın, cinayeti özel harekat polisleri Sait Yıldırım, Ahmet Sakarya ve Oğuz Yorulmaz ile birlikte işlediklerini söyledi. Vural´ın infazı sırasında bulunmadığını iddia eden Çarkın, Vural ile birlikte gözaltına alınan İdris Diri´yi de öldürülmekten kurtardığını savundu. Çarkın´ın ifadesinde Vural´ın öldürülmesi talimatını dönemin üst düzey bir yetkilisinin verdiği iddiasında bulunduğu kaydedildi. İfade sırasında soruşturma savcılarının ´suçladığın kişiler suçlamaları reddetti´ sözlerine Çarkın´ın Getirin devletin kayıtlarını görsünler dediği öğrenildi. Çarkın´ın özel harekat polisi arkadaşlarının kendisini de öldürmeye çalıştığını iddia ederek, Kendim kurtuldum dediği belirtildi. Çarkın, ifade işleminin ardından adliyeden ayrılırken, gazetecilerin sorularına, ´Adalet er geç yerini bulur´ karşılığını verdi.
SANIĞIN ANNESİ GÜNDEME GETİRDİ
1994 yılında eski özel harekatçılar tarafından öldürüldüğü iddia edilen Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın, Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanı Namık Erdoğan, Avukatlar Faik Candan ve Yusuf Ekinci cinayetleri ile ilgili soruşturma dosyasına 1994 yılında öldürülen Vural´ın dosyası da dahil edilmişti. Vural´ın öldürülmesiyle ilgili iddiayı Susurluk sanıklarından Oğuz Yorulmaz´ın annesi gündeme getirmişti. Anne Yorulmaz, öldürülen ANAP Milletvekili Alparslan Pehlivanlı´nın katilini oğlunun arkadaşlarıyla öldürdüğünü iddia etmişti. Anne Yorulmaz, bu cinayetle ilgili talimatın üst düzey bir siyasi tarafından Abdullah Çatlı´ya verildiğini, Çatlı´nın da cinayeti oğluna ihale ettiği iddiasında bulunmuştu. Yorulmaz´ın iddialarının ardından savcılık, ANAP eski Milletvekili Alparslan Pehlivanlı´nın katil zanlısı Hacı Vural´ın ağabeyi Metin Vural´ın öldürülmesi ile ilgili faili meçhul dosyayı yeniden açtı. Soruşturma kapsamında bu güne kadar Çarkın´ın itirafları kapsamında özel harekat polisleri Ayhan Özkan, Seyfettin Lap, Enver Ulu, Uğur Şahin, Ayhan Akça, Ahmet Demirel tutuklanarak cezaevine gönderildi.
METİN VURAL´IN ÖLÜMÜ
MHP kökenli Alparslan Pehlivanlı, ANAP´ta siyaset yaparken 1991 genel seçimleri öncesi seçim bölgesi Keskin´in ANAP´lı İlçe Başkanı Metin Vural´la anlaşmazlığa düştü. Vural ile aralarında sert bir tartışma yaşandığı iddia edilen Pehlivanlı, daha sonra Vural´ın partiden ihraç edilmesinde önemli rol oynadı. Vural´ın ise bu durumu hazmetmediği için yakın çevresine Pehlivanlı´yı öldürteceğim dediği iddia edilmişti. 14 Nisan 1994´te dönemin Kırıkkale Milletvekili Pehlivanlı´nın aracı, önüne geçen bir araçtan kurşun yağmuruna tutuldu. Pehlivanlı, olay yerinde hayatını kaybetti. Cinayetle ilgili Metin Vural´ın kardeşi Hacı Vural, Halim Ünver ve Üçler Talay tutuklandı. Cinayetten 8 ay sonra 9 Ocak 1995´te Metin Vural´ın aracı üzerinde seyyar mavi renkli tepe lambası olan bir araç tarafından durduruldu. Ellerinde telsiz olan ve kendilerini polis olarak tanıtan kişilerin Vural´a kimlik göstererek Ankara´ya götüreceklerini söyleyerek kendi araçlarına aldığı, o sırada Vural´ın yanında bulunan İdris Diri´yi ise serbest bıraktıkları kayıtlara girmişti. Vural başından vurulmuş halde bulunmuştu. Vural´ın öldürülmesi olayı faili meçhul olarak kalmıştı. ( Bugün)
MESUT YILMAZ, VURAL´IN ÖLDÜRÜLMESİNİ ÇATLI´DAN İSTEDİ
1990´larda meydana gelen faili meçhul cinayetlerle ilgili itiraflarıyla gündem yaratan eski özel harekât polisi Ayhan Çarkın, dün savcıya verdiği ek ifadesinde, ANAP Kırıkkale Milletvekili Alparslan Pehlivanlı´nın ölümünden sorumlu tutulan ANAP Keskin İlçe Başkanı Metin Vural´ın ?alınmasını?, eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz´ın Abdullah Çatlı´dan istediğini, bunun üzerine Vural´ın ?alınarak? öldürüldüğünü açıkladı. Çarkın, isimlerinin ölüm listesinden silinmesini isteyen Kürt işadamlarının Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin´e çantalar dolusu paralar verdiğini söyledi.
1994 yılında öldürülen Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın, Sağlık Bakanı Teftiş Kurulu Başkanı Namık Erdoğan, avukatlar Faik Candan ve Yusuf Ekinci cinayetini itiraf eden eski özel harekâtçı Ayhan Çarkın, dün Ankara Özel Yetkili Savcısı Hakan Yüksel´e ikinci kez ifade verdi. Çarkın´ın ek ifadesine Taraf ulaştı. İfadesinde 1994 yılında öldürülen ANAP Kırıkkale Milletvekili Alparslan Pehlivanlı´nın ölümünden sorumlu tutulan ANAP Keskin İlçe Başkanı Metin Vural cinayetiyle ilgili itiraflarda bulunan Çarkın, olayla ilgili şunları anlattı: ?Metin Vural cinayetinin meydana geldiği gün Oğuz Yorulmaz beni Kırıkkale merkezde olduğum sırada aradı. ´Senle görüşmem lazım. Kırıkkale Keskin yolu üzerinde beni görürsün´ dedi. Ben olay yerine gittiğimde yol kenarında araçlarını durdurmuşlardı. Metin Vural´ın yanında bir kişi daha vardı. Oğuz´a neler olduğunu sorduğumda, ´bu şahısları Ankara Özel Harekât Daire Başkanlığı´na götüreceğiz. Çünkü bunlardan biri Pehlivanlı´nın ölüm olayı ile ilişkili. Bunun alınmasını Mesut Yılmaz, Abdullah Çatlı´dan istemiş. Bu nedenle Metin Vural´ı Ankara´ya götüreceğiz´ dedi. Ben de bunun üzerine Vural´ın yanındaki şahsın götürülmesine gerek olmadığını söyledim, şahsın koluna girerek, ´buradan uzaklaş´ dedim. Ben, Vural´ın gözaltına alınması ile ilgili bilgileri Oğuz Yorulmaz aracılığıyla öğrendim. Metin Vural´ın gözaltına alındığında Smith Wesson 357 Magnum isimli bir silahı da varmış, onu da hatırlıyorum. Vural cinayeti liste dışı işlenen bir cinayetti.?
´Listeden çıkmak için para verdiler´
Dönemin Başbakanı Tansu Çiller tarafından açıklanan Kürt işadamlarına yönelik ?ölüm listesi?ne değinen Çarkın, bu konuda şunları söyledi: ?Mehmet Ağar ve İbrahim Şahin´in bilgisi dahilinde gerçekleştirilen infazlarla ilgili ölüm listesinden haberdardım. Hatta bu ölüm listesinde olduğunu öğrenen iş adamları kendilerini kurtarmak ve isimlerini listeden çıkartabilmek için yüklü miktarda çantalar dolusu paraları İbrahim Şahin aracılığıyla Mehmet Ağar´a getirildiğini duymuştum. Bir keresinde bir iş adamının çantalar dolusu parayı Şahin´e teslim ettiğine de şahitlik ettim.? Ayhan Çarkın, Ergenekon Davası tutuklularından Veli Küçük, Ayhan Akça ve İbrahim Şahin´in ortak bir işadamı aracılığıyla Azerbaycan´da görüştüklerini iddia etti.
İnfaz ekibi Antalya´da kurs gördü
İfadesinde asker ve polis özel harekât arasındaki ilişkiye de dikkat çeken Çarkın, ?İnfaz işlerini gerçekleştiren özel harekât polisleri bir kısım asker kökenli şahıslarla Antalya´da ´rehine kurtarma´ adı altında 50 günlük özel bir eğitime tabii tutuldular. Bu eğitime askerler ve özel harekât polisleri birlikte katıldılar. Eğitimin koordinatörü Korkut Eken´di. Eken bu eğitime katılanların tamamını iyi bilir. Bu eğitimden Mehmet Ağar da haberdardı. Ayrıca Ağar´ın haberi olmadan böyle bir eğitim yapılamazdı. İnfaz işlemleri gerçekleşirken sahte görev belgesi düzenlenmiş. İnfaz işlemleri gerçekleştiği sırada bu işlemleri gerçekleştiren görevlilere farklı illerde görevliymiş gibi görev kağıtları düzenleniyordu. Mesela Ayhan Akça ve Ziya Bandırmalıoğlu, Tarık Ümit isimli MİT ve Emniyet arasında çalışan şahsı aldıklarında Ayhan Akça Diyarbakır ilinde görevli gözüküyordu? diye konuştu.
Çarkın: Adalet er geç yerini bulur
Ayhan Çarkın dün Ankara Adliyesi´ne getirildiği sırada Taraf ´ın sorularını yanıtladı. ?Son gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?? şeklindeki soruya ?Her şey hayırlı olacak, hayırlı? diye yanıtlayan Çarkın, ?Arkadaşlarınız suçlamaları reddetti? sorusuna ise ?Adalet er geç yerini bulur? şeklinde yanıt verdi. Çarkın, ?infaz emirlerini kim verdi?? sorusuna da ?Adaleti izleyin ortaya çıkar? diye yanıt verdi. ( Taraf)
´AĞABEYİMİ ESKİ BAŞBAKAN MESUT YILMAZ ÖLDÜRTTÜ´
Faili meçhul cinayetler arasında yer alan eski ANAP Keskin İlçe Başkanı Metin Vural´ın öldürülmesi ile ilgili olarak kardeşi Taci Vural, çarpıcı iddialarda bulundu. Taci Vural, ağabeyi Metin Vural´ın öldürülme talimatını dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz´ın verdiğini iddia etti.Alpaslan Pehlivanlı ile ağabeyi Metin Vural´ın arasının çok iyi olduğunu söyleyen Taci Vural, Ağabeyim bazı sebeplerden dolayı partiden ihraç oldu ve Alpaslan Pehlivanlı ile arası açıldı. 1994 seçimlerinde Keskin´de belediye başkanlığını Pehlivanlı´nın desteklediği aday kazandı. Ortaya Pehlivanlı, ´Evinizi yıkacak, işyerlerinizi kapatacak´ diye söylentiler çıktı. İddiaya göre Pehlivanlı, 14 Nisan 1994´te büyük ağabeyim Hacı Vural tarafından öldürüldü. Ağabeyim Hacı Vural, 24 yıl hapis cezası aldı. dedi.
Pehlivanlı´nın cenazesine katılan dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz´ın ´Bunun hesabı mutlaka sorulacak´ ifadesini kullandığını öne süren Taci Vural, Yılmaz, İbrahim Şahin´e öldürülmesi için emir verdi. İbrahim Şahin de Abdullah Çatlı´ya talimat verdi. Bunun üzerine Abdullah Çatlı da Oğuz Yorulmaz´a talimat verdi. Oğuz Yorulmaz ve Ayhan Çarkın, ağabeyimi arayarak, ´devletin önemli bir işi var´ dedi ve Keskin yolunda buluşmak istedi. Yanına yeğenimi alan ağabeyim buluşma noktasına gittiler. Burada yeğenimi araçtan indirerek, ağabeyimi ´Özel Harekat Daire Başkanlığı´na götüreceğiz´ diyerek aldılar. Daha sonra jandarmalar Keskin´e yakın Hasandede rampasında ağabeyimin cesedini buldular. Bizi de teşhis için götürdüler. Cesedin ağabeyim Vural, olduğunu teşhis ettik. Ağabeyim göz atına alındığında Smith Wesson 357 Magnum isimli bir silahı da vardı. O onlarda hale duruyor. diye konuştu.
Ağabey Vural´ın katillerinin bulunması için Kırıkkale Savcılığı´na daha önceden suç duyurusunda bulunduklarını açıklayan Vural, Dosya şu anada Ankara Ağır Ceza Mahkemesi´ne gönderildi. İnşallah ağabeyimin ölümüne sebep olan Yılmaz´ın adalet karşısında hesap vereceğine inanıyorum. Bu inanç bizim dimdik ayakta durmamıza sebep oluyor. şeklinde konuştu. ( Cihan)
ÇARKIN´IN VURAL´I ÖLDÜRMEKLE SUÇLADIĞI 4 ÖZEL TİMCİ DE ÖLMÜŞ
04 Eylül 2011 - Susurluk hükümlüsü eski özel harekat polisi Çarkın´ın, ANAP Keskin İlçe Başkanı Vural´ın infazında yer aldıklarını ileri sürdüğü dört özel timcinin de öldüğü belirlendi. Ankara´da faili meçhul cinayetlerle ilgili süren soruşturmada Susurluk hükümlüsü, eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın´ın, 9 Ocak 1995´te Kırıkkale Kenanbey obasında ölü bulunan ANAP Keskin İlçe Başkanı Metin Vural´ın infaz edildiği ekipte yer aldığını iddia ettiği 4 eski özel timcinin de hayatta olmadığı ortaya çıktı. Çarkın, 1990´lı yıllarda avukat Yusuf Ekinci, eski DEP İl Başkanı avukat Faik Candan, Altındağ Nüfus Müdürü Mecit Baskın ve Sağlık Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Namık Erdoğan´ın öldürülmesiyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanmıştı. Çarkın, 17 Ağustos´ta savcılığa verdiği ek ifadesinde da, ANAP´ın kan davası haline gelen ve 1994 yılında öldürülen ANAP milletvekili Alparslan Pehlivanlı´nın katil zanlılarından Hacı Vural´ın ağabeyi ANAP Keskin İlçe Başkanı olan Metin Vural´ın da, özel harekatçılar tarafından öldürüldüğünü itiraf etmişti.
Dört isim vermişti
Çarkın, Vural cinayeti ile ilgili olarak, Oğuz Yorulmaz´ın kendisini arayarak, ?Seninle görüşmemiz lazım. Kırıkkale Keskin yolu üzerinde görürsün? dediğini, olay yerine gittiğinde, Yorulmaz, Sami Gece, Ahmet Sakarya ve Sait Yıldırım´ın bir aracı durdurduklarını, araçta Vural ile yanında bir kişinin daha olduğunu, Yorulmaz´ın, ?Bu şahısları Ankara´ya Özel Harekat Daire Başkanlığı´na götüreceğiz. Çünkü Vural´ın, Alparslan Pehlivanlı´nın ölümüyle ilgili alınmasını bazı siyasiler istemiş. Bu nedenle Vural´ı Ankara´ya götüreceğiz? dediğini iddia etti. Çarkın, Vural´ın yanındaki şahsın götürülmesine itiraz ederek, bu kişiyi olay yerinden uzaklaştırdığını söyledikten sonra, ?Daha sonra öğrendiğime göre Vural öldürülmüş. Ancak ben nasıl öldürüldüğünü görmedim. Oğuz Yorulmaz´a sorduğum sırada da infaz edildiğini söyledi? dedi.
Hiçbiri hayatta değil
Çarkın´ın Vural cinayetinde isimleri geçen 4 özel harekatçının da hayatta olmadığı ortaya çıktı. Çarkın´ın ismini verdiği polislerden son olarak Sait Yıldırım, Haziran ayında evinde ölü bulunmuş, bıraktığı notta ise ?Ölümümden Ayhan Çarkın sorumludur? yazdığı iddia edilmişti. Savcılık, ölüm olayını şüpheli bularak, Yıldırım dosyasını da soruşturmaya dahil etmişti.
Oğuz Yorulmaz: Susurluk davasından yargılandı. 4 yıl hapis cezası aldı. 290 gün hapis yatıp, serbest kaldı. 2005 yılında Bursa´da bir barda çıkan kavga sonucu başından tek kurşunla vuruldu.
Ahmet Sakarya: Çarkın, ilk ifadesinde Sakarya´yı, Mecit Baskın, Yusuf Ekinci ve Faik Candan cinayetlerine karışmakla ve Candan´ı bizzat öldürmekle suçladı. Çarkın, ifadesinde, Sakarya için ?Kanser dediler, buna inanmıyorum? dedi. Savcılıktan alınan bilgiye göre, Sakarya´nın hayatta olmadığı, ancak ölümünün doğal yollardan meydana geldiği bildirildi.
Sami Gece: Çarkın, ifadesinde, Gece için de ?kanser dediler? dedi. Savcılıktan alınan bilgiye göre, Gece´nin de hayatta olmadığı, ancak yine ölümünün doğal yollardan meydana geldiği bildirildi.
Sait Yıldırım: Çarkın, avukat Yusuf Ekinci cinayetine karıştığını ileri sürdü. 2011 yılında Haziran ayında Ankara Eryaman´daki evinde ölü bulundu. Glock tabancasıyla evinde intihar etti ve ?Ölümümden Ayhan Çarkın sorumludur? yazılı bir not bıraktı. ( Milliyet)
(17 Ağustos 2011), son güncel.: (04 Eylül 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Ayhan Çarkın´ın şok itirafları ve gözaltına alınışı manşetlerimiz