Ergenekon davasında söz alan tutuklu sanık Semih Tufan Gülaltay, Danıştay saldırısı ile Ergenekon´un bağını gösterecek şekilde kendisi aleyhinde şok ifade veren tanık Esra Gökçimen´in yalan söylediğini iddia etti ve mahkemenin bu yalanlara müsade etmemesini istedi. ´İzin vermeniz durumunda Türkiye´nin zarar görmesine neden olursunuz. Mahkemenin vereceği karardan kimse memnun olmazsa Türkiye kaosa sürüklenir.´ diyen Gülaltay, tanık Gökçimen´in tanık koruma programından faydalanması konusunda mahkemenin aldığı kararı da eleştirdi. Bugünkü duruşmada sanıklar ile hakimler arasında daha önceki duruşmalarda yaşanmadığı kadar sert ve yoğun tartışmalar yaşandı.
Gülaltay´dan mahkemeye tehdit
Ergenekon davasında söz alan tutuklu sanık Semih Tufan Gülaltay, Danıştay saldırısı ile Ergenekon´un bağını gösterecek şekilde kendisi aleyhinde şok ifade veren tanık Esra Gökçimen´in yalan söylediğini iddia etti ve mahkemenin bu yalanlara müsade etmemesini istedi. ´İzin vermeniz durumunda Türkiye´nin zarar görmesine neden olursunuz. Mahkemenin vereceği karardan kimse memnun olmazsa Türkiye kaosa sürüklenir.´ diyen Gülaltay, tanık Gökçimen´in tanık koruma programından faydalanması konusunda mahkemenin aldığı kararı da eleştirdi. Bugünkü duruşmada sanıklar ile hakimler arasında daha önceki duruşmalarda yaşanmadığı kadar sert ve yoğun tartışmalar yaşandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Ergenekon ana davasının 183. duruşmasına İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşılar Muzaffer Tekin, Fikret Emek ile birleştirilen Cumhuriyet gazetesine molotof kokteyli atılması davasının tutuklu sanıkları Bedirhan Şinal ve Boğaç Kağan Murathan´ın da aralarında bulunduğu toplam 24 tutuklu sanık duruşmada hazır bulundu. Sanıklardan Güler Kömürcü Öztürk´ün de geldiği duruşmaya tutuklu sanıklardan Ergün Poyraz, Sevgi Erenerol ve Hayrettin Ertekin katılmadı.
Mahkeme Başkanı Köksal Şengün´ün mazeretli olması nedeni ile Hasan Hüseyin Özese´nin Başkan olarak çıktığı mahkeme heyetinde üye hakimler Hüsnü Çalmuk ve Sedat Sami Haşıloğlu yer aldı. Başkan Özese, tanıklardan Sinan Berberoğlu´nun adreslerinde bulunamadığının bildirildiği söyledi. Tutuklu sanık Alparslan Arslan´ın Danıştay saldırısından bir gün önce Ankara´da yemekte biraraya geldiği belirtilen Gonca Bahar veya Gonca Giray adlı kadının açık kimliğiyle ilgili araştırma yapıldığının bildirildiğini söyledi. Başkan Özese, Kubbealtı isimli lokantada yenilen yemeğe katılan ve mahkemede tanık olarak dinlenilen Koray Yılmaz´ın bu kadını tanımadığı şeklinde ifadesi olduğunu hatırlattı. İkinci Ergenekon davasının tutuksuz sanıklarından avukat Ertaç Giray´ın beyanında ise kendi eşinin Gonca Giray olduğunu söylediği ve adresini bildirdiğini ifade eden Özese, tanık çağrılan Muzaffer Gökçimen´in ise yurt dışına giriş ve çıkış kayıtlarının bildirildiğini anlattı.Tanık dinlenme işlemine bu celsede ara verdiklerini belirten Özese, duruşmada sanıklar ile avukatların taleplerinin alınacağını açıkladı. Özese, yeni birleştirilen davanın 6 tutuklu sanığının da konuşmak isteyebileceğini belirterek her talep yapacak sanık ya da avukatın konuşmaları için yarım saatlik sınırlama getirdiğini açıkladı.
Ergenekon davası ile en son birleştirilen Cumhuriyet gazetesine molotof kokteyli atılmasına ilişkin davanın tutuklu sanığı Boğaç Kağan Murathan konuşmak için söz istedi. Hakkında yapılan bir iftira nedeniyle 30 aydır tanımadığı kişilerle birlikte tutuklu olarak yargılandığını ileri sürdü. Hakkında herhangi bir teşhis dahi yapılmadığını savunan Murathan, tahliye talebinde bulundu.
Tutuklu sanık Semih Tufan Gülaltay ise mahkemede tanık olarak ifadesi alınan Esra Feride Gökçimen´in emniyet müdürlüğüne verdiği ifadenin yanlış olduğunu savundu. Duruşma sırasında sorduğu sorularla Gökçimen´in baskı altında yalan ifade verdiğini iddia eden Gülaltay, Tanık, ailem tarafından 31 ay önce tehdit edildiğini iddia etmiştir. Burada ifade verdiğinde sizler de gördünüz. Tehdit edilmiş bir kişi hali var mıydı? Ailem ve benim hakkımda söylediği fütursuzca sarf ettiği yalanlar, aldığı tehditten korkan bir kişinin aksine korkusuz bir kişinin söyleyebileceği sözlerdir. dedi. Tanık Gökçimen´in yalan ifade verdiğini tekrarlayan ve mahkemenin bu yalanlara müsade etmemesini isteyen Gülaltay, İzin vermeniz durumunda Türkiye´nin zarar görmesine neden olursunuz. Mahkemenin vereceği karardan kimse memnun olmazsa Türkiye kaosa sürüklenir. ifadesini kullandı. Tanık Gökçimen´in tanık koruma programından faydalanması konusunda mahkemenin aldığı kararı da eleştiren tutuklu sanık Gülaltay, Esra Feride Gökçimen hakkında tutuklama kararı verilmesini talep etti.
Tanık Gökçimen´den şok ifade
Ergenekon Terör Örgütü sanığı Semih Tufan Gülaltay´ın şirketinde çalışan Esra Feride Gökçimen, önceki günkü duruşmada, Danıştay saldırısından 2 gün önce Emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ve Alparslan Arslan´ın Semih Tufan Gülaltay´ın şirketinde toplantı yaptıklarını ayrıntıları ile anlattığı ifadesinin ardından kendisinin ölümle, oğlunun ise sakat bırakılacağına yönelik tehdit edildiğini açıklamıştı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Esra Feride Gökçimen´in verdiği dilekçeleri dikkate alarak, tanık korunmasına ilişkin yönetmelik gereği ?yakın koruma? şeklinde fiziki koruma sağlanmasına karar vermişti.
Gülaltay, Osman Yıldırım´a saldırmaya kalktı
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Ergenekon ana davasında yaşanan tartışmaların ardından peşpeşe verilen araların ardından duruşmaya tutuklu sanık Mehmet Demirtaş´ın talebi ile devam edildi. Küçük bir hesapla 12 ayda toplam 6 saat konuşmalarına müsade edildiğini belirten Demirtaş, Burada en küçüğünüz olarak sayın mahkeme heyetine itidale davet ediyorum. dedi. Demirtaş, mahkeme heyetini daha önce aldığı kararlar ve dinlenen tanıklardan örnekler vererek eleştirdi. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Demirtaş´ı da Mahkeme heyetine hakaret anlamına gelecek sözler söylememeye dikkat edin. diyerek uyardı. Demirtaş, Bunları siz yaptınız efendim. Yaptıklarınızı anlatıyorum. dedi.
Demirtaş´ın, dava kapsamında dinlenen tanıklar hakkında ağır sözler söylemesi üzerine sanık Osman Yıldırım Demirtaş´a Terbiyeli ol lan.. diye bağırdı. Demirtaş´ın, sanık Osman Yıldırım´a yönelik Yemleyin onu. demesi üzerine de Yıldırım´ın sanık Demirtaş´a hitaben küfür ettiği gözlendi.
Bunun üzerine sanıklardan Doğu Perinçek, mahkeme heyetine ´Siz nasıl hakimsiniz? Adam küfür ediyor. S...... diyor´ diye bağırdı. Aynı anda sanıklardan Semih Tufan Gülaltay, sanık Osman Yıldırım´ın üzerine saldırdı. Ancak bazı sanıklar ile görevli jandarmalar Yıldırım ile Gülaltay´ın arasına girdi. Güçlükle zaptedilen Gülaltay, görevli jandarma personeli tarafından zor kullanılarak salon dışına çıkarıldı. Diğer sanıkların itirazı üzerine Osman Yıldırım da mahkeme başkanı tarafından dışarı çıkarıldı.
Sanık Demirtaş, mahkeme başkanı Özese tarafından, Mahkeme heyetine yönelik hakaret etmeyin. şeklindeki sözleriyle sık sık uyarıldı. Bu uyarıların ardından Demirtaş, O zaman son sözümü söylüyorum. Varlığım Türk varlığına armağan olsun. dedikten sonra yerine oturdu. ( Cihan)
ÜMİTLERİNİ KAYBEDEN SANIKLAR ORTAMI GERMEYE ÇALIŞIYOR
Bugün 183. duruşması yapılan Ergenekon davasında bir kez daha görüldüğü gibi, sanıkları hakimlerden Hasan Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu´na karşı kin güttüğü söylenebilir. Çünkü bu iki hakim kolay tahliye kararları vermiyor. Birçok kez reddi hakim talebiyle bu iki hakimi davadan aldırmaya çalıştılar ama başaramadılar. Bu iki hakimle bir çok kez duruşmalarda tartışmalara girdiler, haklarında çeşitli ithamlarda bulundular. Ancak başaramadılar. Birçok üst mahkeme bu talepleri reddetti. Sanıklar bugünkü duruşmada bulunmayan mahkeme başkanı Köksal Şengün´ü bu iki hakime tercih ediyorlar. Gerçi Şengün´le de birçok kez tartışmaya girdiler, onun hakkında da reddi hakimde bulundular. Ancak Şengün´ü, tahliye kararları vermesi nedeniyle biraz daha tercih ettikleri söylenebilir. Haşıloğlu ve Özese´ye karşı ise hiçbir saygıları yok. Bu nedenle şimdi bu iki hakimi germek üzerine bir savunma politikası izliyorlar. Bu taşkınlıkların tanık Feride Gökçimen´in şok ifadesinden sonra artması dikkat çekiyor. Dava henüz sonuçlanmış değil. Mahkeme, Danıştay saldırısını geçiştiren Ankara´daki mahkemenin aksine en ince detaylara kadar inceleme yapıyor, örtbas ve yok edilen kamera kayıtları gibi şok ayrıntıları ortaya çıkarıyor. İşte yargılamanın bu şekilde sürmesi sanıkların taşkınlıklarının arttırıyor. Bu taşkınlıkların da Gökçimen´in ifadesi sonrasında birden yoğunlaşması dikkat çekiyor ve Ergenekon ile Danıştay bağlantısına dair iddiaları güçlendiriyor. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
HAKİMLERLE AĞIZ DALAŞI
Ergenekon ana davasında tutuklu sanıklarının taleplerini sundukları sırada mahkeme heyetini hedef alan yüksek tonlu ifadeleri ve Mahkeme Başkanı Özese´nin de yüksek sesle ikazlarda bulunması, duruşma salonunda gerginliğe neden oldu. Önce bu tartışmaya izleyicilerden bazıları bağırarak tepki gösterdi. Ardından duruşma salonundan çıkmak istemeyen 2 izleyici, jandarmaya direndi. Bir izleyici, Memura mukavemet suçlamasıyla tutanak tutulup savcılığa sevk edildi. Veli Küçük´ün konuştuğu sırada yaşanan tartışmanın ardından mahkemeye ara verildiğinde de izleyiciler, duruşma salonundan ayrılmak istemeyince jandarma ile aralarında tartışmalar yaşandı.İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Ergenekon ana davasının bugün görülen duruşmasında sanıklar ile avukatların taleplerinin alınmasına devam edildi. Tutuklu sanık Doğu Perinçek, mahkemenin kendisine verdiği 4 duruşmadan men etme cezasının, kendi talebi üzerine getirilen tanıkların ifadelerinin alınmasına denk getirildiğini savundu. Tecrit hücresinde kaldığını, 1.80 metreye 1.80 metre boyutundaki hücrede 3 kişi kaldıklarına dikkat çeken Perinçek, Hücrede pencere yoktu, dilekçemiz üzerine gelip bir delik açıp cam taktılar. Hakimler pencerenin tanımını biliyorlar. dedi.
Perinçek´in Faşist koşullarda yargılama yapıyorsunuz. sözleri üzerine Başkan Özese Cezaevlerindeki uygulamalar mahkemenin dışında. Buradaki yargılama ile ilgisi yok. Mahkemeyi rencide ediyorsunuz. diye uyardı. Perinçek ise Sistem bu. Mahkeme bunun dışında diyemezsiniz. Bu Amerikan merkezli Super NATO´nun bir operasyonu. diye konuştu.
PERİNÇEK İLE BAŞKAN ÖZESE ARASINDA TARTIŞMA
162 emekli ve muvazzaf askerin tutuklu olduğu Balyoz davasını hatırlatan Perinçek, Amerikan emperyalizmi, Genelkurmay Başkanı´nı esir aldı. Bütün subayları hapiste olan Genelkurmay Başkanı özgür mü? Türk ordusunu direnmesin, mücadele etmesin diye zindanlara tıktınız. Yargılamanın işlevi budur. Korku imparatorluğu Silivri ve Hasdal zindanlarının duvarları üzerinde duruyor. diye konuştu. Perinçek´in bu sözleri üzerine Özese, Mahkemeyi hedef alıyorsunuz. diye yeniden uyarıda bulundu. Perinçek ise Siz beni susturmaya çalışıyorsunuz diye bağırarak Ben içinde vatan sevgisi, vicdanlarında yurtseverlik kırıntısı olan hakimler arıyorum. O vicdan kırıntılarına seslenmek istiyorum. Sizi başka nasıl etkileyebilirim. diye konuştu.
MUZAFFER TEKİN OTURDUĞU YERDEN MAHKEME BAŞKANINA BAĞIRDI
Özese yeniden Mahkemeyi itham ediyorsunuz. diye müdahale ettiği sırada tutuklu sanık Muzaffer Tekin, Bağırmadan konuş diye bağırdı. Özese ise Oturduğunuz yerden müdahale etmeyin. diye Tekin´in ikaz etti. Tekin´in birkaç kez aynı cümleyi bağırarak söylediği görüldü. Perinçek, Hakime gerekli olan sükuneti kaybettiğinize, heyecanlandığınıza göre demek ki vicdanınız rahatsız oluyor. diye konuştu. Özese´nin, Dosya kapsamında kalarak konuşması ve yarım saatlik süresinin dolduğu uyarısı üzerine Perinçek konuşmasını, Hakimler hakikat duygusunu kaybetti. Dosya kapsamından bize bahsetmeyin. Her şey tertip her şey yalan. Hakikat ortada ama hakikatin bir kıymeti yok burada. Hakikat sizi rahatsız ediyor. sözleriyle bitirdi.
TEKİN SÜRESİ KONUSUNDA SIK SIK UYARILDI
Mahkemenin, tanık olarak dinlenen Esra Feride Gökçimen´i sorduğu sorularla aklamaya ve desteklemeye çalıştığını ileri süren tutuklu sanık Muzaffer Tekin, bu durumu esefle ve dehşetle izlediğini söyledi. Sanık Tekin, Başkan Hasan Hüseyin Özese´ye hitaben Benimle şahsi bir husumetiniz olmadığına inanıyorum ama bizi siyasete ve medyaya malzeme yapıyorsunuz. Bu tutumunuzdan lütfen vazgeçin. dedi. Özese´nin, Mahkemeyi hedef alan sözler söylüyorsunuz. şeklindeki uyarısı üzerine sanık Tekin, sesini yükselterek Burada suç ve suçlu yaratıyorsunuz. 3 dakikan kaldı, 5 dakikan daha var gibi sözlerle savunma bile yaptırmıyorsunuz. Benim 2-3 aydır çalışarak hazırladığım savunmama saygınız yok. şeklinde tepki gösterdi. Başkan Özese ise Yarım saatlik süre, savunma yapmak için yeterli. Ayrıca buranın bir disiplini ve kuralı var. Uymak zorundasınız. diye uyarıda bulundu.
NOTLARINI BULAMAYAN TEKİN: DAHA DA KONUŞMUYORUM
Başkan Özese tarafından 7 dakikasının kaldığı hatırlatılan Tekin, önce konuşması için yanında getirdiği notları bulmaya çalıştı. Notları uzun süre bulamayan Tekin, Başkan Özese´nin tekrar ikaz etmesi üzerine Daha da konuşmuyorum be. diyerek notlarını topladı. Tekin´in, Bu gerçekler bozuyor sizi. şeklindeki sözlerine Başkan Özese, Konuşmanızda mahkemeyi hedef alamazsınız. şeklinde uyarıda bulundu. Kürsüden ayrılırken Tekin, Bugün makam ve yetkinizi, arkanıza aldığınız güçle kendi menfaatinize kullanıyorsunuz. Ancak keser döner sap döner, elbet gün gelir hesap döner. diye tepki gösterdi. Tekin´in duruşma salonundan ihtiyaç için dışarı çıkması üzerine Başkan Özese ile aralarındaki yüksek sesle yaptıkları tartışma sona erdi.
VELİ KÜÇÜK: BENİ KISITLAYAMAZSINIZ
Tutuklu sanık Veli Küçük, savunmasını yaptığı sırada Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, savunma süresini dikkatli kullanması yolunda uyarıldı. Bunun üzerine Veli Küçük, 3,5 yıldır tutuklu yattığını belirterek, Beni kısıtlayamazsınız. İstediğim kadar konuşurum. diye tepki gösterdi. Bu sırada seyirci bölümünden bir kadının Burada vatandaşı yargılıyorsunuz. diye bağırdığı duyuldu. Başkan Özese´nin, konuşan kişinin kim olduğunu sorup ayağa kalkmasını istedi. Seyirci bölümünden 2-3 kişinin ayağa kalkarak Ben konuştum. ve Konuşan benim. gibi karşılık verdikleri gözlendi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Özese, Burası duruşma salonu. Lütfen saygılı olun. dedikten sonra konuşan ve tepki gösterenlerin dışarı çıkarılmasını istedi. Dışarı çıkarılmak istenen iki izleyicinin, kendilerine refakat eden jandarma görevlilerine direndikleri gözlendi. Bunun üzerine de Mahkeme Başkanı Özese´nin talimatıyla salondan dışarı çıkarılan Ahmet Çiftçi adlı izleyici hakkında Memura mukavemet suçlamasıyla tutanak tutuldu. Ayfer Arabacı adlı izleyicinin de duruşma salonuna girmesine yasaklama getirildi. Bu iki izleyiciden Ahmet Bekçi´nin, savcılığa sevk edileceği öğrenildi.
KÜÇÜK: ATATÜRK´ÜN SÖZLERİNİ KİMSE KESEMEZ
Aranın ardından talep konuşması için kürsüye gelen Veli Küçük´e Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese konuşma süresinin dolduğunu sözlerini toparlamasını söyledi. Bunun üzerine tutuklu sanık Veli Küçük, konuşmasını tamamlamadan kürsüden ayrılmayacağını söyledi. Bir süre daha konuşmaya devam eden Küçük´ü mahkeme başkanı, Veli bey, süreniz bitti. Lütfen sözlerinizi toparlayın. sözleriyle tekrar uyardı. Bunun üzerine Küçük´ün avukatı Zeynep Küçük araya girerek başkanın bu uygulamasına itiraz etti. Başkan Özese, avukat Küçük´e söz vermeyerek yerine oturmasını söyledi. Sanık Veli Küçük, kızı ve avukatı olan Zeynep Küçük´e hitaben, Kızım boş ver. Ne yapıyorsun sen biz esaret kampındayız. şeklinde konuştu. Ardından Atatürk´ün bir konuşmasını okumaya başlayan sanık Küçük, mahkemenin sözlerini kesmesine engel olmak için de Atatürk´ün sözünü kimse kesemez. dedi.
KÜÇÜK, JANDARMA YÜZBAŞIYI SEN BANA DOKUNAMAZSIN DİYE TERSLEDİ
Bu bölümün bitmesi üzerine, Başkan Özese, konuşmasını bitirmesini söyledi. Küçük´ün konuşmasına devam etmesi üzerine, mahkeme başkanı sanık Küçük´ün mikrofonunu kapattırdı. Bu arada sanıklardan Muzaffer Tekin ve avukat Zeynep Küçük yerlerinden kalkarak mahkeme heyetine bağırmaya başladı. Mahkeme başkanının jandarmaya Küçük´ün kürsüden alınması talimatı vermesi üzerine, Veli Küçük, hakimlere bağırmaya başladı. Kürsüye gelen görevli Jandarma Yüzbaşı´ya da parmağını sallayarak, Sen bana dokunamazsın, Beni buradan hiç kimse alamaz. sözleriyle tersledi. Bunun üzerine mahkeme başkanı Özese, mahkemenin bir düzeni olduğunu hatırlatarak, Bu düzene herkes uymak zorunda. Siz de uyacaksınız. dedi. Duruşmaya kısa bir ara verdiğini açıklamasının üzerine Veli Küçük bağırmaya devam edince üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu, Mahkemeye saygılı olmak zorundasınız. Bağırmayın. uyarısında bulundu. Buna karşılık sanık Küçük, Sen bağırma be diyerek bağırmaya devam etti. Bu tartışmanın ardından duruşmaya tekrar ara verildi. Küçük´ün, 10 dakika sonra ben yine buradayım. diye bağırdığı gözlendi. ( Cihan)
Senem tahliye edildi
23 Nisan 2011 - Birinci ´Ergenekon´ davasının tutuklu sanıklarından İşçi Partisi, (İP) Merkez Karar Kurulu Üyesi Nusret Senem, tahliye edildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, sanık ve avukatların taleplerine ilişkin alınan ara kararlar açıklandı. Buna göre Mahkeme Heyeti, suç vasfının değişme ihtimali, dosya kapsamı ve mevcut delil durumunu dikkate alarak, 3 yılı aşkın süredir tutuklu bulunan Nusret Senem´in tahliyesine karar verdi. Senem hakkında yurt dışına çıkış yasağı da koyan Mahkeme Heyeti, duruşmayı 30 Mayıs 2011´e erteledi. ( AA)
Alparslan Arslan´ın ev ve iş yerindeki aramaların görüntüleri
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Alparslan Arslan´ın ev ve yazıhanesinde yapılan aramalara ilişkin istenilen kamera görüntüleri, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından mahkemeye gönderildi. Büroda yapılan aramalara ilişkin CD1 içinde yer alan ´170520~1.VOB´ isimli görüntü dosyası içerisinde, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü´ne (TEM) ait yelekler giyen görevlilerin ellerindeki bir belgeyi birbirlerine okuyup tartışmaları yer alıyor. Arslan´ın çalışma masası, masanın ardındaki dolapta yer alan kitaplar ile dava dosyaları dikkat çekiyor. Bir grup görevli masa üzerindeki belgeleri kontrol ederken, bir görevli de masaüstü bilgisayarın kasasını açarak içinden harddiskini alıyor. Arama sırasında TEM görevlisi üzerinde ´Yeditepe Hukuk & Danışmanlık´ ile ´Alparslan Arslan´ yazılı kartviziti kameraya gösteriyor. Başka bir görüntüde, Alparslan Arslan´a ait Kadıköy Vergi Dairesi´nin vergi levhası gösteriliyor. Bilgisayardan sökülen harddisk ve bürodan elde edilen disketler masanın üzerinde kamera ile kayıt altına alınıyor. Alparslan Arslan´ın nüfus cüzdan fotokopisi de masanın üzerinde kayıt ediliyor. Duvarda asılı olan ve Fatih Sultan Mehmet´in İstanbul´u fethetmesini figür eden bir tablo da dikkat çekiyor. Görevliler, inceledikleri dijital verileri bir poşet içine koyuyor. TEM görevlisi, Alparslan Arslan´a ait olduğu tahmin edilen ajandaları kontrol ediyor. Yazıhanenin mutfak bölümü de sıkı bir aramadan geçiriliyor. Mahkemeye gönderilen diğer CD´deki görüntü dosyası içerisinde de Alparslan Arslan´ın evinde yapılan aramalar bulunuyor. ( Cihan)
(22 Nisan 2011), son güncel.: (23 Nisan 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
ERGENEKON DAVASINDAN TANIKTAN ÇARPICI İFADE
Flaş!!! Danıştay tanığı gizli oturumda
Sanık Semih Tufan Gülaltay ile ilgili manşetlerimiz
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap
Danıştay ve Ergenekon davalarının birleştirilmesi manşetlerimiz
Danıştay soruşturması sil baştan
Ergenekon ve benzer davaları tanıkları deşifre ve tehdit ederek etkisiz bırakma gayretleri
Ergenekon davasını engelleme girişimleri