Yine Nisan, yine Muhtıra.. Balyoz davasıyla ilgili dün Genelkurmay´dan çok tartışılacak bir açıklama geldi. ´Görevli ve emekli 163 personelin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir´ denilen açıklama, adil yargılamaya açık müdahale olarak yorumlandı. Balyoz sanıklarının tutuksuz yargılanma taleplerinin reddine ilişkin mahkeme kararlarının internet sitesine aynen konulması dikkat çekti. Açıklama, hukukçuları ayağa kaldırdı. Zekeriya Öz´ün görevden alınmasından umutlanan Genelkurmay, Balyoz davasına bakan ve tutuklama kararlarında direnen hakimlerin de aynı şekilde görevden alınması için baskı uyguluyor. Hatırlanacağı gibi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da hakimlerin görevden alınmasını istemiş, Zekeriya Öz değişikliğini yeterli görmemişti.
Öz yetmedi, yeniçeriler başka kelle istiyor
Yine Nisan, yine Muhtıra.. Balyoz davasıyla ilgili dün Genelkurmay´dan çok tartışılacak bir açıklama geldi. ´Görevli ve emekli 163 personelin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir´ denilen açıklama, adil yargılamaya açık müdahale olarak yorumlandı. Balyoz sanıklarının tutuksuz yargılanma taleplerinin reddine ilişkin mahkeme kararlarının internet sitesine aynen konulması dikkat çekti. Açıklama, hukukçuları ayağa kaldırdı. Zekeriya Öz´ün görevden alınmasından umutlanan Genelkurmay, Balyoz davasına bakan ve tutuklama kararlarında direnen hakimlerin de aynı şekilde görevden alınması için baskı uyguluyor. Hatırlanacağı gibi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu da hakimlerin görevden alınmasını istemiş, Zekeriya Öz değişikliğini yeterli görmemişti.
Zekeriya Öz´ün görevden alınması, Genelkurmay´ı umutlandırdı. Genelkurmay dün ´6 Nisan Muhtırası´ olarak da adlandırılan bir bildiri yayınladı. Başka kellelerin de istendiği anlaşılan yeniçerilerin bildirisi, hukukçuları ayağa kaldırdı. Camilerin bombalanmasından Türk jetinin düşürülmesine kadar birçok kanlı eylemin yer aldığı Balyoz darbe planı davasıyla ilgili dün Genelkurmay´dan çok tartışılacak bir açıklama geldi.Görevli ve emekli 163 personelin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir. denilen açıklama, adil yargılamaya açık müdahale olarak yorumlandı. Balyoz sanıklarının tutuksuz yargılanma taleplerinin reddine ilişkin mahkeme kararlarının internet sitesine aynen konulması dikkat çekti.
Açıklama, hukukçuları ayağa kaldırdı. Tepkiler özetle şöyle: Eski AYİM üyesi Em. Hakim Alb. Veysi Savaş: Açıklama, mahkemenin tutukluluk kararını doğruluyor. Sanıkların serbest bırakılması durumunda delillerin karartılacağı anlaşılıyor. Em. Yargıtay Savcısı Ahmet Gündel: ´Tahliye etmeniz gerekir´ gibi ifadeler, hukuk devleti açısından talihsizliktir. Hukukçular Birliği Vakfı Bşk. Sinan Kılıçkaya: Bildiri hakkında soruşturma açılmalı. Em. Hakim Alb. Rüştü Atpulat: Bu beyanat, bağımsız mahkemeler üzerinde baskı kurma gayretidir. SDÜ Hukuk Fak. Dekanı Prof. Faruk Turhan: Yapılan, Anayasa´ya aykırıdır. Mahkemelere tavsiyede bulunmak bile yasaklanmıştır. Em. Askeri Hakim Ümit Kardaş: Bu, direkt yargıya müdahale, mahkemeye baskıdır. Tamamı suçtur. Em. Askeri Hakim Yusuf Çağlayan: Açıklama TSK´nın tarafsızlığına zarar vermiştir.
İşte Genelkurmay´ın 6 Nisan muhtırası
TARIH : 06 Nisan 2011, SAAT : 15:20, NO : BA - 05 / 11
1. 5-7 Mart 2003 tarihinde 1´inci Ordu Komutanlığında yapılan bir plan semineri ve bu seminerle ilişkilendirilmeye çalışılan ve bir darbe planı olduğu iddia edilen planla ilgili olarak başlatılan kovuşturma işlemi devam etmektedir.
2. Halen tutuklu bulunan 163 askeri personelin, tutuksuz yargılanmak üzere yaptıkları müracaat 5 Nisan 2011 tarihinde itiraz mahkemesi tarafından ikinci kez reddedilerek, tutukluluk hallerinin devamına karar verilmiştir.
3. Devam eden yargı sürecine müdahale anlamına gelebilecek davranışlardan özellikle kaçınan Türk Silahlı Kuvvetleri, yargılamayı etkilemeyecek şekilde, çeşitli defalar açıklamalar yaparak, ilgili makamları bilgilendirerek, yapılan seminerin ne olduğunu, nasıl yapıldığını, neleri kapsadığını ve kimlerin hangi emirlerle katıldığını tereddüte yer bırakmayacak şekilde izah etmiştir. Benzer hususlar, savcılık makamlarınca görevlendirilen bilirkişi raporlarında da açık bir şekilde yer almaktadır.
4. Hal böyle iken, Türk Silahlı Kuvvetlerinin görevli ve emekli 163 personelinin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir.
5. Bu nedenle, dün verilen tutukluluk halinin devamına ilişkin kararı kamuoyunun bilgisi için olduğu gibi yayınlıyoruz.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur. ( Tsk.tr)
Hukukçular: TSK yargıya müdahale ediyor, suç işliyor
Bildiri yargıya zarar verir
Emekli Hakim Albay Rüştü Atpulat: Genelkurmay´ın bu beyanatı, bağımsız mahkemeler üzerinde baskı kurma gayreti gibi. Emekli ve muvazzaf TSK mensubu olan 163 kişiye, darbeye teşebbüs suçu atfediliyor. En son Gölcük´te çıkan belgeler, darbeye teşebbüs edildiğinin açık kanıtlarıdır. Kaldı ki dosyalardaki delilleri mahkeme bilir, ne biz ne de Genelkurmay değil. Dosya içeriğini en iyi bilen bağımsız mahkemelerin verdiği kararlara resmi kurumların saygı göstermesi gerekir. Aksi takdirde bu tür beyanatlar, parlamenter sistemin üç ayağından biri olan yargıya zarar verir.
Soruşturma açılmalı
Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya: Açıklamayı yargıya müdahale olarak değerlendiriyorum. ´Savcılar değişti´ diye yargılamanın da değişeceğini düşünmenin yargıyı anlamamak olduğunu düşünüyorum. Savcılar değişse de yargı işine devam edecektir. Bu açıklama, yargılamanın nasıl olması gerektiğini, sanıkların tahliye edilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Bu bildiriyi yapanlar hakkında soruşturma açılmalıdır. Bir şeyin doğru olup olmadığına yargı karar verir. Birimlerin vermesi doğru değildir. Darbe olup olmadığına yargı karar verir. Herkes yargıya saygılı olmalıdır.
Genelkurmay´ın yetkisi yok
Emekli askeri Hakim Ümit Kardaş: Genelkurmay´ın yaptığı açıklama çok ağır. Bu, direkt yargıya müdahaledir. Yani, Biz bu konularda kalkıp bunu demiştik, şunu demiştik, bunu yazmıştık, bunu çizmiştik, bir şey olmadığı aslında belli, bu personeli o halde niye tutuklu tutuyorsunuz? anlamı çıkıyor. Genelkurmay´ın böyle bir açıklama yapma yetkisi yok. Bunların tamamı suç. Doğru değil. Bu açıklama mahkeme üzerinde inanılmaz bir baskıdır. Mahkeme kararıyla ilgili belgelerin yayımlanmasını anlayamadım. Bu iyi bir şey değil.
Açıklama Anayasa´ya aykırı
Süleyman Demirel Üniversitesi Öğretim üyesi Prof. Dr. Faruk Turhan: Yapılan açıklama Anayasa´nın, mahkemelerin bağımsızlığı düzenleyen 138. maddesinin 2. fıkrasına göre; ´Hiçbir organ, makam, mercii veya kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere emir ve talimat veremez, genelge gönderemez, tavsiye ve telkinde bulunamaz.´ hükmüne aykırılık teşkil edecek niteliktedir. Bu hükme göre; idarenin mahkemelere ne yönde karar vermesi gerektiği hususunda tavsiyede bulunması bile yasaklanmıştır.
Hukuk devleti kabullenilmeli
Süleyman Soylu (Eski DP Genel Başkanı): Anayasa´nın 138. maddesi, devam etmekte olan bir davaya müdahaleyi men ediyor. Türkiye´nin bir hukuk devleti olduğunu kabul etmek gerekiyor. Ciddi ve güvenilir bir kurumun hukuka yol göstericilik yapması, önemli bir tartışma konusudur. Bu durum, bir hukuk devleti zafiyetinin ortaya çıkmasına neden olur. Sürekli darbeyle anılan kurum bu kamburdan kurtulmalıdır. Yürüyen bir davayı akamete uğratacak girişimde bulunmak yerine sürecin bir an önce sonuca gitmesi için yardımcı olunması gerekir.
TSK, tarafsızlığını kaybetti
Emekli Hakim Yusuf Çağlayan: Genelkurmay´ın resmi sitesinde açıklama yayınlanması kurumlara olan güveni zedeleyecek yönde olmuştur. TSK, bu şekilde bir değerlendirme yapacak durumda değildir. Balyoz davasında tarafsız olması gerekirken maalesef tarafsızlığını kaybetmiştir. Yargı, afaki bir karar vermemiştir. TSK´nın aynı vesayetçi zihniyetle hareket ettiği anlaşılıyor. Masumiyet karinesine sarılan TSK, geçmişte mahkemeye çıkartılmadan ihraç edilen subaylara aynı şekilde yaklaşmamıştır.
Açıklama, mahkemenin kararını doğruluyor
Eski AYİM Üyesi emekli Hakim Albay Veysi Savaş: TSK´nın adil yargılamayı etkileyecek açıklaması, alışkanlığını bozmadığını gösteriyor. TSK´nın kurumsal sahiplenmeyle 163 sanığın tutukluluğunu eleştiren açıklaması kamuoyunda ciddi rahatsızlığa sebep olacaktır. Genelkurmay´ın bu yolu deneyerek açıklama yapması şık değil. Tutukluluk halinin devam etmesinden rahatsızlık duyuyorsa o zaman yargı yolunu denemesi gerekiyordu. Açıklama, mahkemenin tutukluluk kararını doğrulamaktadır. TSK´nın sanık personele sahip çıkması ve bu sanıkların serbest bırakılması durumunda delillerin karartılması gibi durumların ortaya çıkmasına sebep olacağı anlaşılıyor. Bu beyanatın Balyoz sanıkların lehine değil aleyhine olacağını düşünüyorum.
Amaç, hakimleri baskı altına almak
Emekli Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel: Türk Silahlı Kuvvetleri´nin kurumsal olarak bu şekilde görüş bildirmesi, demokrasi ve hukuk devleti açısından talihsizliktir. Oyçokluğuyla tahliye talebinin reddedilmesi, mahkeme başkanının muhalif kalması TSK´ya mahkemeden böyle bir talepte bulunma hakkını asla vermez. Genelkurmay´ın bu açıklaması doğru değildir. Adil yargılamayı ihlaldir. Mahkemeyi ve hakimleri baskı altına almaktan başka bir şey değildir.
Balyoz sanığı tümgeneral, tutuklanmadan önce arşivleri sildirmişti
Mahkeme, Genelkurmay açıklamasının ekinde sunulan tutukluluğun devamına ilişkin ara kararında ´sanıkların delilleri karartma ve yeni delil elde edilmesine engel olma tehlikesi´ne yer verdi. Genelkurmay, internet sitesinden yaptığı açıklamada, 163 personelin tutukluluk halinin devamını anlamakta güçlük çekilmektedir. yorumunu yapsa da, sanıkların delil kararttığına yönelik haberler kamuoyunun gündemine gelmişti. Taraf gazetesi 20 Mart´ta yayımlanan haberinde Balyoz sanığı Harp Akademileri Komutanlığı Kurmay Başkanı Tümgeneral Ahmet Yavuz´un, tutuklanmadan 15 gün önce arşivlerdeki bütün harp oyunu ve plan seminerlerinin silinmesini emrettiğini ortaya çıkardı. Habere göre imha edilenler arasında, Balyoz darbe planıyla ilgili belgeler de yer aldı. Tümgeneral Yavuz´un 27 Ocak 2011´de ´Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı´nın emriyle´ akademi personeline gönderdiği emirde, ´gerçek duruma göre icra edilen plan seminerlerine ait gizli dosyaların bilgisayarlarda depolanmaması´ emrediliyordu. Arşivlerde bulunan belgelerin elektronik hallerinin de bilgisayardan silinmesini isteyen Yavuz, silinmiş dosyaların ´ortak paylaşım alanı´nda bulunan kopyalarının da imha edilmesini, elektronik olarak silinmesini emretmişti.
Yarın tahliye olsa kamu vicdanında derin yaralar açılır
Balyoz davasıyla ilgili olarak TSK´nın internet sitesinde yapılan basın bildirisine AK Parti´den de tepki geldi. Gazetecilerin konuyla ilgili sorusu üzerine AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, bildiriyi yargıya müdahale olarak değerlendirdiklerini açıkladı. Çelik, Yargı kararlarını herkes beğenmeyebilir, herkes eleştirebilir. Fakat ordu gibi elinde silah bulunduran bir kurum, kurumsal tepki gösterip bunu resmi açıklamaya dökerse tabii ki yargıya müdahale olur. Tutukluluk haline ben karar verecek değilim. Yargılamayı yapan ben değilim. Hukukun üstünlüğüne inanıyorsak mahkemelere saygı göstermek gerekir. Yapılan açıklama yargıya açık müdahaledir. Doğru bir davranış değil. Keşke hiç yapmasalardı. Yarın bir gün doğal akışı içinde bazı sanıklar tahliye edilirse kamu vicdanında Arkasında silahlı güç vardı, destek açıklaması geldi ve tahliye edildiler. düşüncesi oluşur. Bu durum, kamu vicdanında derin yaralar açar. dedi.
Yargının bağımsızlığı zedelenmemeli
BBP Genel Sekreteri Mustafa Destici: Hukukun üstünlüğü ve yargının bağımsızlığı korunmalı, zedelenmemeli. Bütün kurumlar görev ve sorumluluklarının bilincinde olmalı. Bu yargılamalar konusunda iktidar savcı, muhalefet ise avukat konumuna geldi. Siyaset bu işten elini çekmeli, bağımsız ve tarafsız yargıya bırakılmalı. Yargı da gecikmemeli.
Direkt yargıya müdahale
HAS Parti Genel Başkan Yardımcısı Şeref Malkoç: Genelkurmay şimdiye kadar siyasete müdahale ederdi. Şimdi artık direkt yargıya müdahale ediyor. Böyle bir müdahale, Anayasa´nın 138. maddesine aykırıdır ve suç teşkil eder. İlginçtir, 2007 genel seçimlerinden önce de ünlü 27 Nisan bildirisi yayınlanmıştı. Kim, neden bu açıklamayı yaptı bilemem.
Genelkurmay, askeri bilirkişi raporunu görmezden geldi
Genelkurmay Başkanlığı, yayımladığı bildiride, 1. Ordu Komutanlığı´nın başlattığı askeri soruşturma kapsamında oluşturulan ve Balyoz´un bir darbe planı olduğu iddiasını teyit eden bilirkişi raporunu görmezden geldi. Askeri savcılığın talebi üzerine Kurmay Pilot Binbaşı Ahmet Erdoğan tarafından hazırlanan bilirkişi raporunun sonuç bölümünde, incelenen planın basında yer alan Balyoz darbe planına benzediği vurgulanıyordu. Bilirkişi, planın uygulama esaslarının ötesinde tedbir ve faaliyetleri içeren, hükümeti devirip devlet idaresine el koymayı öngören bir plan olduğuna dikkat çekiyordu. Raporda bazı siyasetçilerin fotoğraflarının planda kullanıldığına da dikkat çekiliyordu. ( Zaman)
Genelkurmay´ın açıklamasına hükümetten ilk tepki
Genelkurmay Başkanlığı´nın, tutuklu ?Balyoz Davası? sanıklarıyla ilgili yaptığı açıklamaya hükümet kanadından ilk tepki Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay´dan geldi. Günay, Silahlı Kuvvetlerin yazılı açıklamasını eleştirdi. Bakan Günay, yargıya intikal etmiş olaylara dışarıdan yorum yapmanın doğru olmadığını söyledi. Günay, ?Bizim ülkemizde eski, sevimsiz geleneği olan bir tavır. Bunu, devam ettirilmemesi gereken bir refleks olarak nitelendirelim. Resmi bir sitede yer alması, komuta kademesinden sadır olması, bunların olmamasını temenni ederdim. Bu açıklama karar eşiğinde yapılmış olsaydı ciddi müdahale sayılabilirdi.? dedi. Açıklamanın, tutuklu ailelere karşı insani bir borç hissiyle yapılmış olabileceğini ve metnin içinde ?yargı sürecini etkileyici açıklamadan kaçınma? gibi özenli bir cümle de olduğunu söyleyen Ertuğrul Günay, ?Bu açıklama karar sonrası yapıldı. Eğer karar aşamasında yapılmış olsaydı ciddi bir müdahale sayılabilirdi.? diye konuştu. Özellikle seçim öncesi bu tür açıklamalardan kaçınılması gerektiğini ifade eden Bakan Günay, 27 Nisan e-muhtırasının 22 Temmuz seçimlerinde AK Parti´nin oylarını artırdığına da işaret etti. Günay, ?Herhalde herkes öğrenmştir. 27 Mayıs´tan bugüne bu tür davranışlara muhatap olanlar büyüyegelmiştir. Bundan sanırım herkes gereken dersi çıkarmıştır.? ifadelerini kullandı.
Meclis Başkanı Şahin de Genelkurmay´ın açıklamasına tepki gösteren bir diğer isim oldu. Şahin, ´Keşke böyle bir açıklama yapılmasaydı´ diye konuştu... ( Cihan)
Ahmet Altan: Gölcük belgelerini de sitelerine koysunlar
Ahmet Altan (Taraf): Genelkurmay, internet sitesine ?balyoz muhtırasını? koymuştu. Galiba ?Nisan sendromu? var bizim generallerde, yağmurlar başlayınca muhtıraları azıyor ve dayanamayıp bir tane yazıveriyorlar. ?Yargı sürecine müdahale anlamına gelebilecek davranışlardan özellikle kaçınan Türk Silahlı Kuvvetleri? diye başlayıp yargı sürecine müdahale ediyorlar. Balyoz´dan ?bir darbe planı olduğu iddia edilen? diye söz ediyorlar ve generallerin tutukluluğuna itiraz ederek, mahkeme kararını sitelerine koyuyorlar.
Böyle tehditkâr muhtıralar yayınlamak yerine daha somut davranmalılar bence. Türk Silahlı Kuvvetleri´ne ait Gölcük karargâhından çıkan torba torba belgenin içindekileri sitelerinde yayınlamalılar, ortada bir darbe planı olmadığını hep birlikte görmemizi sağlamalılar. Mahkeme kararlarını ?belge? olarak sitelerine koyabildiklerine göre Gölcük´ten çıkanları da koyabilirler, değil mi? Aksi takdirde söyledikleri tehditten öte bir mana ifade etmez.
Tutuklama meselesine gelince, evet bu ülkede tutuklama süreleri hukuk ve insanlık adına yüz kızartıcı biçimde insafsızca uzun, bu süre mutlaka kısaltılmalı. Milli Güvenlik Kurulu´nda generaller sivil amirlerine yasaların değiştirilmesini önersinler, yıllardır bir konsere, bir gösteriye katıldığı için ?örgüt üyeliğinden? içeri atılıp, yargılanmadan tutulan binlerce insanın mağduriyetini de ortadan kaldıracak bir değişiklik için fikirlerini söylesinler ve tutukluk süresi bu ülkede yaşayan bütün insanlar için kısaltılsın. Herkesi içeri atıp sonra sadece Ergenekon ve darbe sanıklarını kurtarmaya kalkmak biraz tuhaf oluyor çünkü. ( Ahmet Altan / Taraf)
(07 Nisan 2011, 11:11)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
BALYOZ İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Balyoz Planı manşetlerimiz
FLAŞ Flaş!!! Balyoz´da 163 tutuklama
Flaş!!! Balyoz´da reddi hakim ve tutuklama itirazları reddedildi
Savcı Zekeriya Öz´ün görevden alınmasıyla ilgili manşetlerimiz