Odatv´de şok belge: Baykal´a seks komplosu

Ergenekon soruşturması kapsamında Oda TV´deki aramada ele geçirilen bir belge, Deniz Baykal´ın CHP Genel Başkanlığı´ndan uzaklaştırması için kullanılan ´kaset´ tezgahının arka planına ışık tutuyor.

04.03.2011 11:33 Ergenekon soruşturması kapsamında Oda TV´deki aramada ele geçirilen bir belge, Deniz Baykal´ın CHP Genel Başkanlığı´ndan uzaklaştırması için kullanılan ´kaset´ tezgahının arka planına ışık tutuyor.

Belgede, Baykal´ın ikna edilebilmesi için ´Varan 2´nin kullanılması isteniyor. İddiaya göre, Oda TV´nin sahibi Soner Yalçın, kamuoyunda CHP´nin yayın organı olarak bilinen Halk TV´yi almak için çalışmalar yapıyor. Bu kapsamda Baykal´ın da kapısını çalmayı planlıyor. Belgede Baykal´ın ikna edilememesi durumunda kaset şantajı planlanıyor: Halk TV´yi devralırsak parasal sıkıntımız kalmaz. Kılıçdaroğlu da istekli. Her türlü desteği alırız ama Baykal direniyor. Baykal engelini aşmalıyız. İkna için Varan 2...

Oda TV´de yapılan aramada ele geçirilen bir belge, eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal´a yönelik ´kaset´ tezgahının arka planına ilişkin çarpıcı bilgiler veriyor. Belgede Halk TV´nin satışına razı olmayan Deniz Baykal´ın ikna edilebilmesi için ´Varan 2´nin kullanılması isteniyor. Şöyle deniliyor: Baykal engelini aşmalıyız. İkna için Varan 2

Odatv belgeleri kamuoyunu sarsacak

Ergenekon soruşturması kapsamında 14 Şubat´ta Oda TV´de yapılan aramada ele geçirilen belgeler kamuoyunu sarsacak nitelikte. Belgelerden biri Deniz Baykal´ı CHP genel başkanlığından eden kaset skandalıyla ilgili. İddiaya göre, Oda TV´nin sahibi Soner Yalçın, kamuoyunda CHP´nin yayın organı olarak bilinen Halk TV´yi almak için çalışmalar yapıyor. Dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal´ın ikna edilememesi durumu dikkate alınarak 4 aşamalı bir plan yapılıyor. İşte o ifadeler: Kılıçdaroğlu´na destek zorunlu. Liderlik çekişmesi yaratılmak istendiği açık. Haber içeriklerine dikkat! Sav´ın oğlunun ..... ilişkileri... CHP´ye zarar verilmemeli. Hanefi ile ilgilenmeye devam etsin... Avukatlarla irtibatına dikkat etsin. Halk TV´yi devralırsak parasal sıkıntımız kalmaz. Kılıçdaroğlu da istekli. Her türlü desteği alırız ama Baykal direniyor. Baykal engelini aşmalıyız. İkna için Varan 2... Gürsel bize yakın. Halk TV için de çabalıyor. Ancak hoca sevmiyor. Fethullahçı diyor.

Varan 1´le ikna olmazsa Varan 2

Deniz Baykal´ın Mayıs 2010´da internete düşen kaseti için ´Varan 1´ tabiri kullanılmıştı. Videonun sonunda ´Varan 2 çok yakında´ ifadesi yer alıyordu. Oda TV´de ele geçirilen ´Ulusal Medya 2010´ isimli belgede Halk TV´nin, Oda TV ve Sözcü gazetesi ile ortak hareket edeceği vurgulanıyor.

Baykal´a komplo iddiasında İklim Ayfer Kaleli (Bayraktar) sorgulanacak

Odatv´de ele geçirildiği iddia edilen belgeler üzerinden İklim Ayfer Kaleli´yi (Bayraktar) gözaltına alana polis ekipleri, sorguda bu konunun üzerinde duracak. Oda TV´ye yönelik düzenlenen operasyon kapsamında yapılan telefon dinlemelerinde Halk TV´nin Deniz Baykal´a yakınlığıyla bilinen 5 iş adamından alınarak başına Soner Yalçın´ın getirilmesinin amaçlandığı iddiası ortaya atılmıştı. Oda TV´de yapılan aramalarda ele geçirilen ?Halk TV´nin alınması ve Baykal´a yönelik dört aşamalı eylem planı? isimli belgeyi değerlendiren polis, Halk TV´yi vermek istemeyen Deniz Baykal´a ikinci bir komplo kurulduğu iddiası üzerinde duruyor. Polisin iddiasına göre, telefon dinlemelerinde Oda TV´nin Ankara muhabirlerinden İklim Bayraktar´ın çevresindekilere Baykal´ın kendisine ilgi duyduğunu söylediği öne sürüldü. Bu iddialardan sonra Bayraktar´ın Deniz Baykal´ı arayarak samimi bir şekilde konuşup, başbaşa görüşmek istediğini söylediği iddia edildi. Halk TV´nin Soner Yalçın´a devrinde yardımcı olmadığı öne sürülen Deniz Baykal´ın bu yönde bir komplo içine çekilmek istendiği iddiasından yola çıkan polisin, dünkü operasyonda gözaltına alınan İklim Bayraktar´ı bu konuda sorgulayacağı öne sürüldü.

CHP´li İnce ile ilgili şok iddia

Ankara´da gözaltına alınanlardan OdaTV Muhabiri İklim Ayfer Kaleli ile Soner Yalçın arasında geçen telefon konuşmaları Soner Yalçın´a sorulmuştu. Görüşmelerde İklim Kaleli, gece yarısı içkili bir biçimde evinin kapısına gelen CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce´nin Genel Başkan Kılıçdaroğlu´nun yaptığı gizli bir toplantıyla ilgili bilgi verdiğini, Kılıçdaroğlu´nun kuyusunu kazdığını iddia etmiş, İnce yalanlamıştı.

Cemaat PKK´ya yakın gösterilecek

Oda TV´de ele geçirilen bir belge PKK´yla ilgili. Yalçın Küçük tarafından Oda TV yetkililerine gönderildiği öne sürülen belgede, PKK´nın amaçları doğrultusunda yayın politikası izlenmesi isteniyor. İşte o tavsiyeler: Örgütün Öcalan´ın kontrolünde olduğunu sürekli vurgula. Örgütü zayıf gösterecek yayınlardan uzak dur. PKK´ya sıkıntı çıkaracak haberler yayınlanmasın. Kürtlerin tek muhatabı Öcalan vurgusu yapılacak. Cemaat PKK ile anlaştı, yakınlaşıyor konusu işlensin. Şehit cenazelerini hükümete karşı kullanalım. Cemaati yurtdışı istihbarat örgütleri ile bağlantılı gösterelim özellikle İsrail ve Amerika. ( Zaman, Vatan, Star)

Orakoğlu ´Ergenekon ve Balyoz´da sürpriz gözaltılar olabilir´ demişti

Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanı Bülent Orakoğlu, iki hafta önce, 16 Şubat 2011 tarihinde Kanal A TV´de Ergenekon ve Balyoz davasıyla ilgili çarpıcı iddialarda bulunmuştu. Bülent Orakoğlu, gözaltına alınan gazeteci Soner Yalçın´dan sonra sırada 5 gazetecinin daha olduğunu iddia etmişti. Eski Genelkurmay Başkanları İlker Başbuğ ve Yaşar Büyükanıt´ın da yargılanacağını savunan Orakoğlu, ´Bana göre sıra onlara da gelecektir´ derken çarpıcı bir iddia daha ortaya atmıştı: ´Hiç ummadığınız insanlara da sıra gelebilir. Askeri kışkırtan siviller yargılanabilir. Farkı insanlar gözaltına alınabilir.´

Gözaltına alınanlar Ergenekon adına medya faaliyeti yürütmekle suçlanıyorlar

Ergenekon soruşturması kapsamında Odatv.com adlı internet sitesi ve gazeteci Soner Yalçın´ın evinde ele geçirilen belgeler ışığında dün yeni bir operasyon düzenlendi. Operasyonun gazeteciler, MİT ve siyasilere yönelik olduğu öğrenildi. Özel Yetkili Savcı Zekeriya Öz´ün talimatı ve İstanbul Nöbetçi 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nin gözaltı ve arama kararıyla İstanbul ve Ankara´da eşzamanlı operasyon gerçekleştirildi. Gazeteciler Ahmet Şık ile Nedim Şener ve MİT mensubu Kaşif Kozinoğlu´nun da aralarında olduğu 11 kişinin ev, işyeri ve otomobilleri arandı. Yurtdışında olan Kozinoğlu dışındaki 10 isim gözaltına alındı. 16 adreste yapılan aramalarda çok sayıda belge, doküman ve DVD´ye el konuldu. Bilgisayarları kayıtları kopyalanan şüphelilerin Ergenekon adına medya faaliyetleri yürüttükleri iddia ediliyor.

İşte gözaltına alınan isimler

Polis memuru Aydın Bıyıklı, gazeteci Sait Çakır ve Coşkun Musluk dışında gözaltına alınan diğer isimler şöyle:

Nedim Şener: Polis aracına bindirilirken Hrant için, adalet için diyen Şener, Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları isimli kitap nedeniyle 28 yıl hapis istemiyle yargılandı ve beraat etti.

Ahmet Şık: Gülen cemaati ile ilgili basılmamış kitabı Odatv baskınında Soner Yalçın´ın bilgisayarında çıkmış O kitabın orada ne işi var demişti.

Prof. Dr. Yalçın Küçük: 1993´te Suriye´de Bekaa Vadisi´nde terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmesi ile gündeme gelmişti.

Odatv muhabiri İklim Ayfer Kaleli: CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce için Geç saatte evime gelip, CHP´deki gizli toplantıları aktardı demişti. İnce ise Bir konuda kendisine gazetecilik yaptırmak istiyordum. Bunu yapamadı, eline yüzüne bulaştırdı diye yanıtlamıştı.

Odatv Ankara Temsilcisi Mümtaz İdil: Kültür Bakanlığı´nda Sinema Telif Hakları Genel Müdürlüğü, Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevinde bulundu. Yayınlanmış 17 eseri bulunuyor.

Odatv Koordinatörü Doğan Yurdakul: Birçok gazete ve dergide çalıştı. 35 yılın ardından emekli oldu.

Gazeteci Müyesser Yıldız: Polis Başmüfettişi´nin gazeteci eşi, polis lojmanlarındaki evinde gözaltına alındı. Bir süredir Odatv´de köşe yazarlığı yapıyor.

Kozinoğlu listede

MİT´çi Kaşif Kozinoğlu´nun 10 Ocak 2011´de yurtdışına çıktığı belirlendi. MİT kaynakları, Kozinoğlu´nun gelişmelerden haberdar olduğunu ve görevlendirme için uzun zaman önce gittiği yurtdışından en kısa sürede döneceği vurguladı. Dış Operasyonlar Dairesi´nde görevli olan Kozinoğlu, Özel Harp Dairesi´nde görevliyken Polis Özel Harekat timlerini eğitmek üzere görevlendirildi. Binbaşı rütbesi ile Özel Kuvvetler Komutanlığı´ndan emekli olup MİT´te çalışmaya başlamıştı. Eski bir bordo bereli ve ´gizemli MİTçi´ olarak tanınıyor. Alaattin Çakıcı´nın yargılandığı çete davasının Yargıtay´da lehine sonuçlanması için dönemin Yargıtay Başkanı Eraslan Özkaya ile özel görüşme yapmak suçundan 5 ay hapis cezası almıştı. Kozinoğlu MİT´e vermiş olduğu yüksek lisans diplomasının sahte olduğunun ortaya çıkmasıyla da gündeme gelmişti. 2004´te MİT Dış Operasyonlar Daire Başkan Yardımcılığı görevini sürdüren Kozinoğlu´nun, Çakıcı ile ilgili tartışmalar sürerken yer altı dünyasının ünlü ismi, ´Oflu Osman´ olarak bilinen Osman Cevahiroğlu´nun cenazesine katılması da dikkat çekmişti.

PKK´yı zayıf gösterecek yayınlardan uzak dur

Ergenekon sanığı Soner Yalçın´ın sahibi olduğu Odatv´de ele geçirilen notlarda, internet sitesinin PKK haberlerinde izleyeceği yayın politikası hakkında çok önemli bilgiler yer aldı. Notlarda PKK´yla ilgili sıkıntı çıkaracak haber yapılmasın. Bu konuda propaganda çok önemli, örgütün eylemleri bu noktada kullanılabilir ifadeleri yer aldı.

Gazeteci Soner Yalçın´ın sahibi olduğu internet haber sitesi Odatv´den ele geçirilen delillerin son operasyonun gerekçesini oluşturduğu belirtildi. Odatv operasyonunda ele geçirilen belgelerde CHP´nin kontrolündeki Halk TV´nin satın alınmasına ilişkin çarpıcı ayrıntılar ile Odatv´nin terör örgütü PKK´nın amaçları doğrultusunda yayın politikası izlemesine ilişkin notların olduğu öne sürüldü. Baykal´ı ikna planı İddiaya göre ele geçirilen notlarda, iktidara karşı kullanmak üzere Halk TV´nin seçimler öncesi CHP´den satın alınmasına ilişkin Odatv ekibinin yürüttüğü çalışmaların detayları ortaya çıktı. Ele geçirilen belgelerde Halk TV´nin çoğunluk hisselerini elinde bulunduran Deniz Baykal´ın satışa ikna edilmesi amacıyla bazı planların yapıldığı öne sürüldü.

PKK İLE ŞOK İŞBİRLİĞİ

Odatv operasyonunda ele geçirildiği öne sürülen bir not ise sitenin PKK´nın amaçlan doğrultusunda yayın yaptığını gözler önüne serdi. Ergenekon sanığı Yalçın Küçük ile Odatv yetkilileri arasında yapılan bir toplantı notlarının bulunduğu belgede, PKK hakkındaki haberlerde izlenecek yayın politikası hakkında çok önemli bilgiler yer aldı. Notlarda şu ifadelerin yer aldığı iddia edildi:

- Örgütün Öcalan´ın kontrolünde olduğunu sürekli vurgula. Örgütü zayıf gösterecek yayınlardan uzak dur.

- PKK´yla ilgili sıkıntı çıkaracak haber yapılmasın.

- Pehlivana söyleyelim şehit cenazelerini öne çekelim, hükümete karşı kullanalım. İmralı´dan gelenleri çarpıcı bir şekilde vurgula...

- PKK özdeştir Kürtler, Kürtler´in tek sözcüsü. Kürtler´le konuşulacaksa PKK ile konuşulacak. Satır aralarında vurgulayalım. Tek muhatap Öcalan.

- Öcalan´ın söylemleri sürekli gündemde kalsın. Hükümet ile anlaşma yönünde gündemi sıcak kalsın. Bu konuda propaganda çok önemli, örgütün eylemleri bu noktada kullanılabilir.

KORKUNÇ KOMPLO

PKK-cemaat konusu işlensin

- Cemaat PKK ile anlaştı, yakınlaşıyor konusu işlensin, bir şeyler bulun. Medya önünde bir temas şekli yaratılamaz mı? Örgüte destek veren işadamlarının çocuklarından bu okullarda okuyan yok mu? Bunların medyasında eskiden örgüte yakın yayınlarda çalışmış eleman Sivil toplum kuruluşlarında, ortak sivil inisiyatiflerde yan yana getirmeye çalışalım, makul temaslar kurduralım, yandaş medyadaki bazı isimler aracı olsun.

- AKP ve Cemaat kamuoyunda kısa vade en etkili şekilde PKK üzerinden vurulabilir. Her türlü fırsat değerlendirilmeli.

- Cemaat, yurtdışı istihbarat örgütleri ile bağlantılı gösterelim özellikle İsrail ve Amerika.

- Ordunun olmazsa olmaz olduğu vurgusunu her fırsatta gündeme taşımak önemli. Özellikle şehit cenazeleri büyük bir fırsat, Öcalan´ın ve BDP´nin her açıklaması, ´ordunun yıpranması bunlara alan açtı´ şeklinde verilmeli. Her şehit cenazesinde komutanlar içeride vurgusu.

- Öcalan ile aynı safta görünmemiz sürece zarar veriyor, Öcalan´a M. Öztüzün üzerinden AKP´ye sıcak mesajlar vermesi iletilsin. (Müyesser bakacak)

- Turgut Kazan´ın Demirtaş ile görüşmesinin deşifre olması ters tepti, her yere sızmışlar daha dikkatli olmalı. Yaver daha dikkatli olmalıydı... Yaver´in Yargıtay´daki odasında ve K. Karacanın evinde böcek var mı bakılacak. (Müyesser ilgilensin)

Gazetecilere sipariş üzerine kitap yazdırmışlar

Ergenekon üyeliği ile ´halkı kin ve düşmanlığa teşvik´ suçlamasıyla gözaltına alınan gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık´ın emniyet üzerinde tasfiyeye dönük kitap yazdıkları öne sürüldü. Soner Yalçın ve ekibinin, Ergenekon soruşturmalarını yürüten savcı ve polisleri hedef alıp ´tasfiye´ amaçlı çalışmalar yaptıklarının da Odatv´den ele geçirilen belgelerde yer aldığı öne sürüldü. Soner Yalçın´ın bu amaçla Devrimci Karargah´tan tutuklanan Hanefi Avcı´nın kitabında, ekibi ve Nedim Şener üzerinden girişimlerde bulunduğu belirtildi. Ele geçirilen bir notta Nedim´in emniyet bağlantıları önemli, irtibatlarını devam ettirsin. Nedim ile Hanefi´nin Dink konusundaki görüş ayrılıkları gündem yapılmamalı, üzerinde durulursa savunmamız ve etkisini artırmamız zor olabilir, Nedim bu konuda duyarlı olmalı, çok fazla Hanefi´nin üzerine gidilmemeli, ana gündemden kopup Hanefi´yi tartışılır hale getirmiş oluruz şeklinde ifadelerin olduğu ileri sürüldü.

Nedim, Ahmet´le görüşsün

Bir başka notta ise Emniyet eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun´a emniyet içinde çatışma çıkarmaya yönelik kitap yazdırılmaya çalışıldığı bilgileri yer aldı. Bu çalışmayla ilgili olarak da Gazeteci Ahmet Şık´a görev verildiği öne sürüldü. ´Şık-Sabri Kitap´ başlığının olduğu öne sürülen notta, Sabri´nin kitap konusunda çekincesi var ikna etmeye çalışalım, kitabı seçimden önce yetişmeli. Nedim Ahmet Şık´la bu konuda görüşsün. Kitaba çalışırken cesur olun. Çıkarma ve ekleme yapmaktan çekinmeyin. Bu kitap Simon´dan daha kapsamlı olmalı. Nedim´i kutlarım. Ahmet´i çalıştırsın. Hanefi çıkacak ve size katılacak. Emin ve Sabri´ye moral verin. Sabri adıyla çıkmasına zorlayın. Çabuk olması şart. Seçimden önce yetişsin şeklinde ifadelerin olduğu iddia edildi.

Davalar sekteye uğrasın

Sabri Uzun´un kabul etmemesi halinde gazeteci Ahmet Şık´ın adıyla yayınlanması planlanan ´Gülen Cemaati ve emniyet ilişkisi´ iddialarını içeren kitap taslağı da Odatv´den çıktı. Notlardan Odatv ekibi ve Şener´in müdahil olduğu anlaşılan bu kitabın üzerinde eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun´dan katkı alınması istenen pek çok yerin işaretlenmiş olduğu görüldü. Tıpkı Avcı´nın kitabında olduğu gibi, Ergenekon davalarını sekteye uğratma amaçlı, emniyet içi çatışma ve kadrolaşma imalı bir kitap hazırlandığı görülüyor.

İşte kitaba eklenmesi istenilen notlardan bazıları:

´Veren´i de eklersek fena olmaz´

En sonda da Hanefi Avcı´yı anlatıp, cezaevine gönderdiğimiz sorularımıza ayrıntılı yanıtlar isteyeceğiz. Kitabın sonu ise Devrimci Karargah denen örgütün ne menem bir şey olduğunu ve kuşkuları dile getirecek Mümkünse örgütü yönettiği iddia edilen yurtdışındaki Serdar Kaya ile mail yoluyla röportaj yapılıp kuşkularımızla ilgili sorular soracağız. Kitabın ilgili bölümüne Nurettin Veren olayını da eklersek fena olmaz unutma!

- Hakkında cemaat soruşturması yapıldıklarını bildiğimiz emniyetçiler şimdi hangi mevkideler? Terfi ettiklerini söylüyorsa bunu anlatmalıyız. Adı cemaatçi diye soruşturma dosyasına girenlerin terfilerin yazmak elimizi güçlendirir. Aynı zamanda cemaatin karşısında duranların başına ne geldiğini yaz. Bildiğimiz birkaç ismin dışında bilmediklerimiz varsa öğren. ( Bugün)

Ahmet Şık kim?

Derin Gazetecinin SAHTE Gerçeği

Ergenekon operasyonun son dalgasında gözaltına alının Ahmet Şık kimdir? İşte Ahmet Şık´ın gözaltına alınmasına şaşıranlar için ŞOK Ahmet Şık gerçeği... Ahmet Şık´ın Ergenekon Operasyonu´nda gözaltına alınması üzerine klasik bir söylem gelişti. Medya Mahallesi Programı´ndan başlayarak ?Nokta Dergisi´nde darbe günlüklerini o yazmıştı. Ergenekon´u Anlama Kılavuzu diye kitabı var... Bu kişinin Ergenekon´la ilgisi olduğunu söylemek saçmalıktır? söylemi tekrar tekrar seslendirildi.

Peki gerçek böyle mi?

Birinci yanlış Ahmet Şık´ın Darbe Günlükleri´ni yazdığı iddiası. O günlükleri Ahmet Şık yazmadı. O günlükler, Nokta´nın Genel Yayın Yönetmeni Alper Görmüş´ün deyimiyle ?Nokta´ya geldi ve Nokta tarafından edit edildi? Nokta´nın Darbe Günlükleri sayısı kitap kalınlığında ve Alper Görmüş tarafından yazılmıştı. Ahmet Şık´ın imzasıyla Nokta´da çıkan şey, 2007 Medya Andıçı´ydı... Ama Nokta´da o dönem çalışan herkes bilir ki bu haberi Ahmet Şık bulmadı... Alper Görmüş o belgeleri Ahmet Şık´a edit etmesi için verdi. Ahmet Şık ise etik dışı davranarak belgelere imzalı yazdı. Nezaketiyle bilinen Alper Görmüş, imzasını çıkartmadı. Ama Ahmet Şık, sürekli ayıp ederek, her ortamda, çıktığı tv programlarında bunu kullandı ve ?Andıç´ı ben ortaya çıkardım? dedi. Bu nedenle Şık ve Nokta´nın çalışanlarının arası açıldı ve gerilim oluştu. Bu gerilim nedeniyle Alper Görmüş, devamında Nokta´nın ortalığı sarstığı onlarca belgenin hiçbirini Ahmet Şık´a vermedi. Tamamı yazı işleri kadrosu tarafından edit edildi ve imzasız olarak yayına kondu. Çünkü Alper Görmüş´ün bir prensibi vardı ve bunu açıkça Nokta´da yazdı. ?Biz bu belgeleri ´ele geçirdik´ demiyoruz. Bu tip belgeler gelir. Bu belgeler biz yayınlayacağımız için bize geldi.? Görmüş bunu anlatırken Hürriyet´in ?Hürriyet´in ele geçirdiği belgeler? gibi inandırıcı olmayan Asker servisi olduğu her halinden belli haberlerinden de örnekler vermişti. Ahmet Şık´ın birinci propagandasının gerçeği bu...

Gelelim ikincisine... Ahmet Şık´ın Ergenekon´la ilgili yönettiği siteler ve yazdığı kitaplar var gerçekten. Peki buradaki düşünceleri Ergenekon Operasyonu´na destek mi veriyor yoksa dinamitliyor mu? Ahmet Şık Ergenekon operasyonuna hiçbir zaman destek vermedi. İşte yazdığı, ?Kontrgerilla ve Ergenekon´u anlama kılavuzu? kitabının arka kapağından bir bölüm:

?Ergenekon operasyonlarının ?Avrupa Birliği yoluna girmiş, demokratikleşmeyi önüne hedef koymuş bir Türkiye´de? kontrgerillanın sorgulanması, yargılanması ve tasfiyesi anlamına geldiğini düşünenler fena halde yanıldılar.

Ergenekon operasyonlarının darbelerle hesaplaşmak demek olduğunu ve darbecilerin TSK´nın direnişine rağmen tasfiye edildiklerini düşünenler de yanıldılar. ´Tüm kötülüklerin anası´ Ergenekon´un hareketsiz kılınması sonucunda artık faili meçhul cinayetlerin, provokasyonların, menşei devlet olduğu herkes tarafından bilinen karanlık eylemlerin son bulacağını ve bu ülkeyi yönetenlerin hiç değilse kendi yasalarına saygılı davranacaklarını zannedenler yanıldılar.

Kısa süre içinde görüldü ki, ´Ergenekon´ adı verilen bu operasyonlar, kâh emekli generalleri gözaltına alarak, kâh toprağa gömülü kimi silah depolarını açığa çıkararak, kâh bazı gizli belgelerin bilinir hale gelmesini sağlayarak, ya da kontrgerillanın beyni olduğu öne sürülen Genelkurmay Seferberlik Tetkik Kurulu Başkanlığı´nın kozmik odasında aramalar yaparak; zülfüyare dokunuyor gibi görünse de, geniş yığınların özlemini çektiği demokrasiye dair beklentileri karşılamaya muktedir değildi. Ve yaşananlar, şimdiye kadar neredeyse geleneksel hale gelmiş, zorbalığa ve kan dökmeye dayalı yönetme biçimini tasfiye etmekten fersah fersah uzaktı, neden? ?

Ahmet Şık´ın Ergenekon´la ilgili yazdığı kitabı tanıtmak için arka sayfasına koyduğu metin bu. Kitabın içeriğine uzun uzun girmenin anlamı bile yok. Ergenekon´a Soner Yalçın ?kabadan? dalarken, Ahmet Şık´a, ?inceden? dalma rolü düşmüştü. Bunu iyi de yapıyordu. Özetle; Ahmet Şık´ın Andıç´ı ortaya çıkartan gazeteci olduğu yalan. Onu Alper Görmüş avucuna edit etsin diye verdi ama o imzalı yazdı. Ergenekon´u deşifre ettiği de hikaye. Ergenekon Operasyonu´na ince operasyon çeken ekipteydi. ( Postmedya)

MİT´in kozmik belgeleri Odatv´den çıktı

Oda TV´den çıktığı öne sürülen MİT´in kozmik belgelerinin Soner Yalçın´a Kaşif Kozinoğlu tarafından verildiği, Hanefi Avcı´nın kitabının yazımına Soner Yalçın ve dün gözaltına alınan gazetecilerden yardım ettiği öne sürüldü. Vatan gazetesinin haberine göre; operasyonla ilgili ilginç detaylar ve iddialar ortaya atıldı. Gazeteci Soner Yalçın´ın sahibi olduğu Oda TV´ye geçtiğimiz ay düzenlenen operasyonda, binlerce CD, dijital veri ve binlerce sayfalık belgeye el konulmuştu. Soner Yalçın ve iki çalışma arkadaşı tutuklanarak cezaevine gönderildi. Oda TV´de yapılan aramalarda MİT´e ait olduğu belirlenen ve kozmik odalarda tutulması gereken bazı bilgi ve belgelere de ulaşıldı. ( Star)

(04 Mart 2011, 11:33)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

Flaş!!! Odatv´ye 2. baskın

ODATV İLE İLGİLİ MANŞETLERİMİZ

Ergenekon davasını engelleme girişimleri

Kontrgerilla Medyası

Virüs adı: Oda.. Hedefi: Ergenekon´u bozmak

Ergenekon medyası ´karanlık oda´da yapılandırıldı

Sabah Akşam ´Karanlık Oda´yı aydınlattı

Flaş!!! Odatv´ye baskın

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=3049