Bugün 28 ?ubat 1997 yary askeri darbesinin 14. yyldönümü. Darbe sürecinde Genelkurmay Karargahy´ndan organize edilen ´irtica brifingleri´nin hangi amaçla yapyldy?y ortaya çykty... Siyaset tarihimize ´Post modern darbe´ olarak giren 28 ?ubat Süreci´nin ünlü ´irtica brifingleri´ne Star ula?ty. Brifinglerde kullanylan Genelkurmay belgesinde Türkiye´nin il il ´birinci ve ikinci derecede riskli iller´ ?eklinde irtica haritasyna bölündü?ü, bu illerdeki kamu yöneticilerinden sivil dernek ve vakyflara kadar herkesin fi?lenerek takibe alyndy?y görüldü.
![]() ![]() ![]() |
28 ?ubat´ta Türkiye´yi böyle bölmü?ler
Bugün 28 ?ubat 1997 yary askeri darbesinin 14. yyldönümü. Darbe sürecinde Genelkurmay Karargahy´ndan organize edilen ´irtica brifingleri´nin hangi amaçla yapyldy?y ortaya çykty... Siyaset tarihimize ´Post modern darbe´ olarak giren 28 ?ubat Süreci´nin ünlü ´irtica brifingleri´ne Star ula?ty. Brifinglerde kullanylan Genelkurmay belgesinde Türkiye´nin il il ´birinci ve ikinci derecede riskli iller´ ?eklinde irtica haritasyna bölündü?ü, bu illerdeki kamu yöneticilerinden sivil dernek ve vakyflara kadar herkesin fi?lenerek takibe alyndy?y görüldü.
Siyaset tarihimize ?Post modern darbe? olarak giren 28 ?ubat Süreci´nin ünlü ?irtica brifingleri?ne star ula?ty. Brifinglerde kullanylan Genelkurmay belgesinde Türkiye´nin il il ?birinci ve ikinci derecede riskli iller? ?eklinde irtica haritasyna bölündü?ü, bu illerdeki kamu yöneticilerinden sivil dernek ve vakyflara kadar herkesin fi?lenerek takibe alyndy?y görüldü.
Otobüslerle karargaha ta?yndylar
Genelkurmay´da düzenlenen ?irtica brifingleri?ne yüksek yargy mensuplary otobüslerle ta?ynmy? ancak brifingin detaylary yyllardyr gizli kalmy?ty. star´yn ele geçirdi?i belgeye göre ülke genelinde 125 irticai vakyf, 44 irticai dernek ve cemiyet, 46 irticai örgüt, tarikat ve cematin bulundu?u belirtildi. Brifingte, tarihi isyanlar ve son seçimler dikkate alynarak Türkiye´nin birinci ve ikinci derece öncelikle mücadele edilecek irtica riski bulunan ?ehirler haritasy olu?turuldu?u görüldü. Yargy ve kamuda ?kadrola?ma?ya dikkat çekilen brifingte, alynan tasfiye kararyna dikkat çekiliyor. ?Kamu kurulu?larynda hyzlandyrylan köktendinci kadrola?manyn durdurulmasy ve tasfiye edilmesi için anayasal kurumlar ve mahalli yargy nezdinden bireysel ve toplu giri?imlerinin ba?latylmasy uygun mütalaa edilmekte? deniyor.
´Gere?ini yapmayandan hesap soraryz´
Belgede, ?Türk Silahly Kuvvetleri Atatürk´ün ilke ve inkylaplarynyn ve Türkiye Cumhuriyeti´nin teminatydyr. Bu gerçek, hükümete, parlamentoya, bakanlyklara ve di?er anayasal kurumlara çe?itli yollardan hissettirilmektedir. Ayny ?ekilde bu de?erlerin korunmasynda görev ve sorumluluklaryny yerine getirmeyen devlet organlaryndan ileride hesap sorulabilece?i bu organlar tarafyndan idrak edilmeye ba?lanmy?tyr.? deniliyor.
Brifinge katylanlar
?Yrtica brifingi?nin ilki 10 Haziran 1997´da Genelkurmay Orbay Salonu´nda düzenlenmi?, yüksek yargyç ve hakimler otobüslerle Karargah´a ta?ynmy?ty. Yakla?yk 400 yargy mensubunun katyldy?y ilk günkü protokolde oturanlar arasynda Anayasa Mahkemesi Ba?kany Yekta Güngör Özden, Yargytay Ba?savcysy Vural Sava?, Yargytay Ba?kany Müfit Utku, Dany?tay Ba?kany Füruzan Ykincio?ullary, daha sonra Yargytay Ba?savcysy olan Sabih Kanado?lu bulunuyordu. Brifingde, Genelkurmay Ystihbarat Ba?kany Korgeneral Çetin Saner ile Ystihbarata Kar?y Koyma ve Güvenlik Dairesi Ba?kany Tümgeneral Fevzi Türkeri, irticai faaliyetleri anlatty.
´Gitmeseydik bizim için ´irticacy´ diyebilirlerdi bundan korktuk´
Dönemin Genelkurmay 2. Ba?kany Orgeneral Çevik Bir´in 28 ?ubat´yn hemen ardyndan Haziran ayynda Genelkurmay Karargahy´nda organize etti?i ?Yrtica brifingleri?ne katylan emekli Yargytay Hukuk Dairesi üyesi Ekrem Serim, o günleri anlatty. Serim, brifingin amacynyn Anayasa Mahkemesi´ndeki Refah Partisi´ni kapatma davasy ve Ba?bakan Recep Tayyip Erdo?an´yn Ystanbul Büyük?ehir Belediye Ba?kany oldu?u dönemde hakkynda 312. maddeden açylan davalar oldu?unu söyledi. Serim, ?Brifinglerde de irtica tehdidinin farkynda olun denilerek, yüksek mahkemenin bu davalarda devleti koruyan kararlar almasyna çaly?yldy? dedi. Pek çok üyenin 12 Haziran´da ikincisi düzenlenen brifinge ?psikolojik basky? nedeniyle gitti?ini belirten Serim ?Gitmeseydik bizim için ´irticacy´ diyebilirlerdi, bu da bizi korkuttu; ´darbe olursa, ba?ymyza bir ?ey gelmesin´ korkusuyla brifinge gitmek zorunda kaldyk. Bir de sunum sonrasy kendilerini zorla alky?lattylar. Bütün bu durum çok gücüme gitti.? ( Star)
28 ?UBAT´TA NE OLMU?TU?
11.01.1997: Erbakan bazy dini cemaat liderlerine Ba?bakanlykta yemek verdi
22.01.1997: Yüksek rütbeli subaylar toplanarak irticanyn geli?imini tarty?ty.
02.02.1997: Aydynlyk için bir dakika karanlyk eylemi ba?latyldy.
03.02.1997: Sincan Belediye Ba?kany Bekir Yyldyz ve Yran büyükelçisinin misafir oldu?u Kudüs Gecesinde sahnelendi.
04.02.1997: Tanklar Ankara Sincan´dan geçti. Genelkurmay 2. Ba?kany Org. Çevik Bir, bunun demokraside balans ayary oldu?unu söyledi. Sincan Belediye Ba?kany Bekir Yyldyz, Yçi?leri Bakanly?y´nca görevden alyndy.
05.02.1997: Süleyman Demirel, Erbakan´y uyarmak üzere bir mektup gönderdi.
04.03.1997: Türkiye Esnaf ve Sanatkarlary Konfederasyonu Ba?kany Dervi? Günday, Türk-Y? Genel Ba?kany Bayram Meral ve DYSK Genel Ba?kany Rydvan Budak, MGK kararlaryna tam destek verdiklerini açyklady.
14.03.1997: 28 ?ubat kararlary, TBMM´de kabul edildi.
25.03.1997: Genelkurmay Ba?kany Orgeneral Karadayy, RP´nin ysrarlaryna sert tepki gösterdi. MGK´nyn anayasal bir kurulu? oldu?unu belirterek, Burada alynan kararlar, herkesin riayet etmesi gereken kararlardyr. dedi. DYP´den hükümetten ayrylma konusunda açyklamalar gelmeye ba?lady.
13.04.1997: Tüm valiler Laiklik Zirvesi için Ankara´ya ça?ryldy.
20.04.1997: ANAP lideri Mesut Yylmaz, Size müjdem, bayramdan hemen sonra bu hükümet yolcudur. Falcylyk falan yapmyyorum, bilerek söylüyorum açyklamasyny yapty.
26.04.1997: Kabinede ilk fireler verildi. Sa?lyk Bakany Yyldyrym Aktuna ile Sanayi ve Ticaret Bakany Yalym Erez istifa etti. DYP´nin 134 olan milletvekili sayysy 115´e dü?tü. Hüsamettin Cindoruk ba?kanly?ynda DTP kuruldu.
30.04.1997: Genelkurmay; Anayasa Mahkemesi, Yargytay ve Dany?tay üyeleri ile üniversite rektörleri ve gazetecilere ´irtica brifingi´ verdi.
14.05.1997: Genelkurmay Ba?kany Karadayy, orgeneralleri 26 Mayys´ta toplantyya ça?yrdy. Ola?anüstü Yüksek Askeri ?ura niteli?indeki toplantyya, Erbakan ve Milli Savunma Bakany Turhan Tayan da davet edildi.
22.05.1997: Yargytay Ba?savcysy Vural Sava?, RP hakkynda kapatma davasy açty.
06.05.1997: Genelkurmay, irticacy ilan etti?i bazy kurulu?lara ambargo koydu. Daha sonra Genelkurmay´yn ´irtica brifingleri´ ba?lady.
11.06.1997: Hakim ve savcylara, medyaya irtica brifingi verildi.
17.06.1997: Komutanlar sürpriz bir zirve yapty. Ankara´da kulaktan kula?a ´darbe´ söylentisi yayyldy.
21.06.1997: Erbakan görevini Çiller´e devretmek için istifa etti. Ancak Cumhurba?kany Demirel, hükümeti kurma görevini ANAP lideri Mesut Yylmaz´a verdi.
17.01.1998: Anayasa Mahkemesi, Refah Partisini kapatty.
Milli Güvenlik Kurulu´nun (MGK) 28 ?ubat 1997´deki toplantysynda alynan kararlaryn üzerinden 14 yyl geçti. MGK tarihinin en uzun toplantysynda alynan kararlar, yeni bir siyasi dönemin kapysyny açty. Anadolu Ajansy ar?ivinden derlenen bilgilere göre, bazy çevrelerce ´postmodern darbe´ olarak nitelenen ve yo?un tarty?malara neden olan 28 ?ubata giden süreçte Türkiye, tarihinin en sycak yyllaryndan birini 1997´de ya?ady. Necmettin Erbakan´yn ba?bakanly?ynda 28 Haziran 1996´da RP-DYP koalisyonu ?eklinde kurulan 54. Hükümette, DYP Genel Ba?kany Tansu Çiller Ba?bakan Yardymcysy ve Dy?i?leri Bakany olarak görev aldy.
Hükümet yetkililerinin 1996 sonbaharyndan itibaren yapty?y bazy konu?malar nedeniyle Türkiye 1997´ye rejim tarty?malarynyn gerginli?iyle ba?lady. 3 Kasym 1996´da meydana gelen trafik kazasynyn ardyndan patlayan ´Susurluk´ skandalyyla çalkalanan ülkede, Aczmendiler´in eylemleri de gündeme geldi.
Ramazan nedeniyle resmi dairelerdeki mesai saatlerinde mahalline göre yapylan düzenlemeler ve çaly?anlaryn iftar saatine yeti?ebilmeleri için bazy illerde ö?le tatilinin kysa tutulmasy, bazylarynda ö?le tatili uygulanmamasy tarty?malara yol açarken; dönemin Ba?bakany Erbakan, tarikat tarty?malarynyn yo?unla?ty?y bir syrada Ba?bakanlyk konutunda bazy tarikat ve cemaat liderine iftar yeme?i verdi.
Yargytay Cumhuriyet Ba?savcyly?y, RP Kayseri il örgütünün Siyasi Partiler Yasasy´na aykyry olarak üniforma niteli?inde tek tip kyyafet giydirdi?i görevlilerle ilgili olarak bu partiye 30 Ocak 1997´de uyaryda bulundu. Ba?savcylyk, RP Kayseri Yl Yönetim Kurulunun 30 gün içinde görevden el çektirilmesini istedi. Yargytay Cumhuriyet Ba?savcyly?y fesih i?leminin yapylmamasy halinde RP hakkynda kapatma istemiyle dava açylaca?yny bildirdi.
KUDÜS GECESY
Sincan´yn RP´li Belediye Ba?kany Bekir Yyldyz´yn 31 Ocak 1997´de düzenledi?i ´Kudüs Gecesi´ne Yran´yn Ankara Büyükelçisi Muhammed Ryza Bagheri de katylarak bir konu?ma yapty. Gecede, ´intifada´ hareketini canlandyran bir oyun sergilendi ve gösterinin yapyldy?y çadyra Hizbullah ve Hamas örgütlerinin liderlerinin posterleri asyldy.
Ba?bakan Erbakan, 1 ?ubat 1997´de kamuoyundan gelen tepkiler ve DYP´deki bazy bakanlaryn ´imza koymayyz´ direni?ine kar?yn üniversitelerde ba?örtüsünü serbest byrakan kararnameyi Bakanlar Kurulu´nda imzaya açty. Bu arada, Susurluk´taki trafik kazasyyla ortaya çykan karanlyk ili?kileri protesto etmek amacyyla düzenlenen ´Sürekli Aydynlyk Yçin 1 Dakika Karanlyk´ eylemi ba?lady.
Öte yandan Sincan´da düzenlenen ´Kudüs Gecesi´ne tepkiler ya?maya ba?lady. Ankara Cumhuriyet Ba?savcyly?y ve DGM Ba?savcyly?y Kudüs Gecesi ve geceyi düzenleyen RP´li Belediye Ba?kany Bekir Yyldyz hakkynda 2 ?ubat 1997´de ayry ayry soru?turma açty.
Sincan´daki açyklamasyyla tepkilere neden olan Yran Büyükelçisi, 3 ?ubat 1997´de Dy?i?leri Bakanly?yna ça?rylarak protesto edildi.
Sincan´da Kudüs gecesiyle ilgili haber yapmak üzere bulunan Star muhabiri I?yn Gürel, Recep Gülmez adly bir ki?i tarafyndan dövüldü. Recep Gülmez daha sonra iki günlük bir takipten sonra tutuklanarak Ankara Merkez Kapaly Cezaevi´ne konuldu.
SYNCAN´DAN GEÇEN TANKLAR
Birçok çevrede bir askerlerin ´uyarysy´ olarak algylanan ve kamuoyunun belle?inde 28 ?ubaty ´sembolize´ eden ´Sincan´dan tanklaryn geçmesi´ hemen bu olayyn ardyndan geldi. Sincan´da 4 ?ubat 1997´de 15 tank ve 20 kariyer, ilçeden geçerek Yenikent´teki tatbikat alanyna gitti. Sabahyn erken saatinde tanklary gören Sincanlylar, ´darbe´ oldu?unu sanarak ?a?kynlyk ya?ady.
Dönemin Yçi?leri Bakany Meral Ak?ener, Sincan´dan tanklaryn geçti?i gün Sincan Belediye Ba?kany Bekir Yyldyz´y görevden uzakla?tyrdy. Ertesi gün Bekir Yyldyz Ankara DGM´deki sorgusundan sonra Terörle Mücadele ?ubesi tarafyndan gözaltyna alyndy. Yyldyz DGM´deki iadesinden sonra 9 ki?iyle birlikte yasa dy?y silahly çeteye yardym ve halky kin ve dü?manly?a tahrik iddiasyyla tutuklandy.
Dönemin Cumhurba?kany Demirel, ´Dini siyasete alet etmek isteyenler hem suç, hem günah i?liyor´ açyklamasy yapty. Dönemin Genelkurmay Ba?kany Orgeneral Ysmail Hakky Karadayy 9 ?ubatta yayymlady?y bayram mesajynda, ´Türk Silahly Kuvvetleri laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti´nin bölünmez bütünlü?ü u?runda her türlü görevi yapacak azim ve kararlyly?a sahiptir´ dedi.
Ba?bakan Erbakan ´Sürekli Aydynlyk Yçin 1 Dakika Karanlyk´ e?lemine katylanlary ele?tirerek, ´I?yk kapatan fesat´ dedi. Dönemin Adalet Bakany ?evket Kazan´yn eylem için ´Elektrikleri söndürüp mum söndü oynuyorlar´ dedi?i iddiasy Alevi vatanda?laryn tepkisine yol açty. Adalet Bakany Kazan ise ´Mum söndürme Alevilerin ananesidir´ dedi. Toplumun çe?itli kesimleri Kazan´yn istifasyny istedi. Kazan, 14 ?ubatta Sincan Belediye Ba?kany Bekir Yyldyz´y cezaevinde ziyaret etti. Tepkilere neden olan ziyaret için Kazan ´Ziyaret medeni bir yakla?ym´ dedi.
Sivil toplum örgütlerinin kadyn temsilcileri tarafyndan Ankara´da miting düzenlendi.
HÜKÜMETTE ÇATLAK
DYP Genel Ba?kany ve Ba?bakan Yardymcysy ve Dy?i?leri Bakany Tansu Çiller, 17 ?ubat 1997´deki GYK toplantysynda ´RP´nin son çyky?laryndan rahatsyz oldu?unu´ söyleyerek, ´Ba?bakan Erbakan´y bu konuda ikaz edece?im´ dedi.
Adalet Bakany Kazan´a ilk tepki hükümet orta?y partiden Devlet Bakany olan I?ylay Saygyn´dan geldi. Saygyn Medeni Kanun´un Kabulünün 71. yyldönümü nedeniyle Kazan´a yapylacak ziyareti iptal etti.
Çiller, 19 ?ubatta Ba?bakan Erbakan´dan habersiz BBP´ye hükümet ortakly?y önerdi.
Yran Büyükelçisi Bagheri, Kudüs Gecesi´ndeki konu?malaryn ardyndan artan tepkiler nedeniyle ülkesine gitti.
´CUMHURBA?KANI´NDAN BA?BAKAN´A UYARI MEKTUBU´
Sincan´daki Kudüs Gecesi´nden 4 gün sonra Yçi?leri Bakanly?yna bir yazy gönderen dönemin Cumhurba?kany Süleyman Demirel, ´belediyelerdeki köktendinci kadrola?manyn derhal incelenmesini´ istedi. Bu uyary üzerine Yçi?leri Bakany Meral Ak?ener valiliklere gönderdi?i yazyda Cumhurba?kany´na bilgi verilmek üzere konunun ara?tyrylmasy talimaty verdi. 21 ?ubat 1997´de Cumhurba?kany Demirel ile görü?en Erbakan, ´Türkiye´nin rejim meselesi yok´ açyklamasy yapty. Ayny gün bir ba?ka açyklama da askeri kanattan geldi. Genelkurmay Ykinci Ba?kany Orgeneral Çevik Bir, Washington´da Türk-ABD Konseyi kapany? balosunda ´Sincan´da demokrasiye balans ayary yaptyk´ dedi.
Adalet Bakany ?evket Kazan, 24 ?ubatta, RP yanlysy 15 derne?in temsilcilerini orduyu ele?tirdikleri için makamyndan kovdu.
´Sycak´ günlerin ardyndan, 26 ?ubatta Cumhurba?kany Demirel´in Ba?bakan Necmettin Erbakan´a ´rejim konusunda endi?elerine dile getirene bir mektup gönderdi?i´ belirtildi. Ve iki gün sonra 28 ?ubat 1997´de MGK, Cumhurba?kany Demirel´in ba?kanly?ynda toplandy. MGK tarihindeki en uzun toplantylaryndan biri olan ve bundan sonraki siyasal ve sosyal geli?meleri belirleyen bu tarihi ´ola?an´ toplanty 8 saat 45 dakika sürdü.
Çankaya Kö?kü´nde saat 15.10´da ba?layan toplanty saat 23.55´te sona erdi. MGK toplantysyna Ba?bakan Necmettin Erbakan, Genelkurmay Ba?kany Orgeneral Ysmail Hakky Karadayy, Dy?i?leri Bakany ve Ba?bakan Yardymcysy Tansu Çiller, Milli Savunma Bakany Turhan Tayan, Yçi?leri Bakany Meral Ak?ener ile Kara Kuvvetleri Komutany Orgeneral Hikmet Köksal, Deniz Kuvvetleri Komutany Oramiral Güven Erkaya, Hava Kuvvetleri Komutany Orgeneral Ahmet Çörekçi, Jandarma Genel Komutany Orgeneral Teoman Koman ve MGK Genel Sekreteri Orgeneral Ylhan Kylyç katyldy. Toplantyda, MYT Müste?ary Sönmez Köksal, Dy?i?leri Bakanly?y Müste?ary Onur Öymen, Emniyet Genel Müdürü Alaaddin Yüksel, Ola?anüstü Hal Bölge Valisi Necati Bilican ve Cumhurba?kanly?y Genel Sekreteri Necdet Seçkinöz, Genelkurmay Ystihbarat Ba?kany Korgeneral Çetin Taner ile MGK Genel Sekreter Ba?yardymcysy Korgeneral Necdet Timur da hazyr bulundu. Toplantyya katylan Emniyet Genel Müdürü Alaaddin Yüksel ile Ola?anüstü Hal Bölge Valisi Necati Bilican, saat 18.00 syralarynda MGK toplantysyndan ayryldy.
Toplanty sonrasynda yayymlanan MGK bildirisinde ´Cumhuriyet ve rejim aleyhtary yykycy ve bölücü gruplaryn, laik ve anti-laik ayrymy ile demokratik ve sosyal hukuk devletini güçsüzle?tirmeye yeltendiklerinin mü?ahade edildi?i´ belirtilerek, ´Anayasa ve Cumhuriyet yasalarynyn uygulanmasyndan asla taviz verilmeyece?i´ vurgulanyyordu. 4 maddelik bildirinin son maddesinde ?öyle deniliyordu:
´Toplantyda bilhassa Anayasa ile Atatürk milliyetçili?ine ba?ly demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olarak belirlenen Türkiye Cumhuriyeti Devleti´ne kar?y ça?dy?y bir kisve altynda zemin olu?turmaya yönelik rejim aleyhtary faaliyetler de gözden geçirilmi?; Türkiye Cumhuriyeti´nin varly?yny, Atatürk ilke ve inkylaplary do?rultusunda, ça?da? medeniyet yolunda, demokratik sistem içerisinde ilerlemesini teminat altyna alan Anayasa ve Cumhuriyet yasalarynyn uygulanmasyndan asla taviz verilmemesi gerekti?i; Anayasa´nyn tanymlady?y Cumhuriyetin demokratik, laik ve sosyal hukuk devlet ilkelerinin sa?lykly bir ?ekilde düzenlenmesine imkan sa?layacak güvenlik, huzur ve toplumsal bary?yn önem ve öncelik ta?ydy?y; Cumhuriyet ve rejim aleyhtary yykycy ve bölücü gruplaryn laik ve anti-laik ayrymy ile demokratik ve sosyal hukuk devletini güçsüzle?tirmeye yeltendikleri; Türkiye´de laikli?in sadece rejimin de?il ayny zamanda demokrasinin ve toplumun huzurunun da teminaty ve bir ya?am tarzy oldu?u; devletin yapysal özünü olu?turan sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleri anlayy?yndan vazgeçilemeyece?i, yasalarla belirlenmi? kurallaryn gözardy edilerek yapylan ça?dy?y uygulamalaryn da hukukun üstünlü?ü ilkesiyle ba?da?mayaca?y; Türkiye´nin 1997 yyly içinde AB´ye tam üye olacak ülkeler listesine girmeyi öncelikli bir hedef alarak sürdürdü?ü, böyle bir dönemde resmi ve sivil kurum ve kurulu?laryn bu sürece katkyda bulunmasynyn gerekli oldu?u, bu sebeple, demokrasimiz hakkynda ku?kulara yol açacak, Türkiye´nin yurtdy?yndaki imajyny ve itibaryny zedeleyecek her türlü spekülasyona son vermek gerekti?ini, Türkiye Cumhuriyeti´nin laik, demokratik insan haklaryna saygyly, sosyal bir hukuk devleti oldu?u yolundaki temel ilkelerinin Anayasamyzyn ve devletimizin teminaty altynda oldu?u; rejimin, kendisine ve gelece?ine yönelik tarty?malaryn, içinde bulundu?umuz ortamda Türkiye´ye yarardan çok zarar verdi?i; açyklanan bu esaslar aksine davrany?laryn, toplumumuzda huzur ve güveni bozarak yeni gerginlikleri ve yaptyrymlara neden olaca?y de?erlendirilmi?, bu konularda alynacak ve alynmasy gereken tedbirlerin Bakanlar Kurulu´na bildirilmesine karar verilmi?tir.´
Milli Güvenlik Kurulu´nun tarihindeki en uzun toplantylardan biri olan 28 ?ubat 1997´de alynan kararlardan sonra siyasi ve sosyal süreç yön de?i?tirdi. Zorunlu temel e?itimin 8 yyla çykmasy ve daha bir dizi kararyn uygulanmasy MGK bildirisinin ardyndan gerçekle?ti.
MGK bildirisinin yayymlanmasynyn ardyndan 1 Mart 1997´de askerlerin MGK toplantysyna getirerek, hükümetten yapylmasyny istedi?i 20 madde belli oldu. Temel e?itimin 8 yyla çykmasy, imam hatip okullarynyn meslek okullaryna dönü?türülmesi, irticai faaliyetlere kary?tyklary için TSK´daki görevlerine son verilen askerlerin belediyelerde istihdam edilmesinin önüne geçilmesi istendi.
MGK bildirisini yorumlayan DYP Genel Ba?kany, Ba?bakan Yardymcysy ve Dy?i?leri Bakany Tansu Çiller, ´Yktidaryn hiçbir icraaty laikli?e aykyry de?ildir´ dedi. Dönemin Ba?bakany Necmettin Erbakan da ´Suni olarak meydana getirilen gerginli?i ortadan kaldyrmak, ülkedeki tansiyonu dü?ürmek hepimizin görevidir´ diye konu?tu.
Erbakan, hükümete bildirilmek üzere MGK´da alynan 20 maddelik kararlar listesinde ´bazy ifadelerin çok sert oldu?unu´ öne sürerek kararlary imzalamady. Genelkurmay Genel Sekreteri Tümgeneral Erol Özkasnak, ´Ordu ile uyum içindeyiz´ diyen Erbakan´a, ´Ordu Atatürk´e inananlarla uyum içindedir´ yanytyny verdi. 3 Martta DYP´nin bazy önde gelen isimleri DYP´nin hükümetten çekilmesini istedi. Çiller, Ba?bakanlyk´ta biraraya geldi?i Erbakan´y ´MGK kararlaryny imzalamasy´ konusunda iknaya çaly?ty.
Erbakan bir basyn toplantysy düzenleyerek yeni hükümet arayy?laryna sert çykty ve ´Hükümet TBMM´de kurulur, MGK´da kurulmaz´ diye konu?tu. RP Genel Ba?kan Yardymcysy Aydyn Menderes Erbakan´a ´Ya imzala, ya çekil´ dedi.
Türkiye´nin önde gelen bazy sivil toplum kurulu?lary MGK kararlaryna tam destek verdiklerini açyklady.
Çiller, Erbakan´dan Temmuz 1997´de Ba?bakanlyk görevini kendisine devretmesini istedi. Bu iste?i reddeden Erbakan 5 Mart 1997´de MGK kararlaryny imzalady. Çiller, Ba?kanlyk Divany toplantysynda MGK kararlary ve uygulanmasy konusunda TBMM´de genel görü?me açylmasy için Erbakan ile anla?tyklaryny, genel görü?me önergesini hafta ba?ynda Meclis´e sunacaklaryny açyklady. Ancak di?er partilerin sert tepki göstermesi üzerine bu plan uygulanamady.
Genelkurmay Ba?kany Orgeneral Karadayy, 5 Martta, Ba?bakan Erbakan´yn görü?me istedi?ini nazik bir üslupla reddetti.
Dönemin Cumhurba?kany Demirel, MGK´nyn anayasal ve kendine özgü bir kurulu? oldu?unu belirterek MGK kararlarynyn uygulanmamasy halinde devletin yürümeyece?ini, uygulamayanlaryn sorumlu olaca?yny söyledi.
KARARLARI UYGULAMA KOMYTESY KURULDU
Ba?bakan Erbakan MGK kararlary için RP´li bakanlar Fehim Adak ve ?evket Kazan ile DYP´li Nevzat Ercan´dan olu?an bir ´uygulama komitesi´ kurdu.
Dönemin DSP lideri Bülent Ecevit, 9 Martta RP´nin katylmayaca?y ve liderlerin bulunmayaca?y hükümet olu?umu ça?rysynda bulundu. Bunun üzerine DSP´li Hüsamettin Özkan partiler arasynda mekik diplomasisi ba?latty.
MGK kararlarynyn uygulanmasyyla ilgili ilk çatlak, 8 yyllyk kesintisiz e?itimde çykty. MGK 8 yyllyk temel e?itimin kesintisiz olmasyny isterken, RP, imam hatiplerin orta kysymlarynyn zorunlu e?itim kapsamynda kalmasyna yol açacak 5 3 modelinde ysrarly olduklaryny bildirdi.
Dönemin Milli E?itim Bakany Mehmet Sa?lam, 10 Martta, 8 yyllyk e?itim için müfredatyn hazyr oldu?unu, Bakanlar Kurulu onaylarsa uygulamaya Eylülde ba?lanabilece?ini bildirdi. Ertesi gün Çiller grup toplantysynda RP´yi ve Erbakan´y uyararak, MGK kararlarynyn Bakanlar Kurulunda ele alynaca?yny vurgulady ve ´Bunun teminaty DYP´dir´ dedi.
RP Grup Ba?kanvekili O?uzhan Asiltürk MGK´nyn, temel e?itimin 8 yyla çykarylmasyyla ilgili kararyny kabul etmeyeceklerini açyklady. Ba?bakan Erbakan MGK kararlary tarty?masyna Bakanlar Kurulu toplantysynda son noktayy koydu. Kararlar, kysa, orta ve uzun olmak üzere üç ayry vadede uygulanacakty. Toplantyda MGK´nyn önlem paketini okuyan Erbakan, ´Bunlaryn ço?u yürürlükteki yasalaryn uygulatylmasydyr. Kimse tereddüt etmesin, bu kararlaryn hepsi uygulanacaktyr´ dedi.
Dönemin ANAP lideri Mesut Yylmaz, 16 Mart 1997´de DYP´ye ´Rejim için birle?elim´ ça?rysynda bulundu.
RP içerisinde MGK kararlar paketine tepkiler sürerken Ba?bakan Erbakan RP´li bakanlara ´MGK kararlary aynen uygulanacak´ talimaty verdi.
Erbakan, 7 yyllyk e?itimin uygulanamayaca?y konusunda MGK´yy ikna için bir rapor hazyrlady ve buna orta?y DYP´den de destek geldi. 8 yyllyk e?itimle ilgili tarty?malara Cumhurba?kany Demirel nokta koydu; ´MGK karar almy?, hükümet uygulanacak demi?, bundan sonrasy için diyece?im bir?ey olmaz.´
MGK kararlaryyla ilgili ilk kez konu?an dönemin Genelkurmay Ba?kany Orgeneral Ysmail Hakky Karadayy, RP´nin ysrarlaryna sert tepki gösterdi. Karadayy, MGK´nyn anayasal bir kurulu? oldu?unu belirterek, ´Burada alynan kararlar herkesin riayet etmesi gereken kararlardyr´ dedi.
Milli E?itim Bakanly?y, 8 yyllyk e?itime bu yyl (1997) geçilece?ini açyklady.
´YOL AYRIMINA GELYNDY´
DYP Genel Ba?kany, Ba?bakan Yardymcysy Çiller, DYP grup toplantysynda MGK kararlaryna direnen orta?yny uyardy. Çiller, ´Hiç kimse bu kararlary gayri ciddi göremez. Bunlar ciddidir´ dedi. Bundan sonra DYP´de ´hükümetten çekilelim´ sesleri yükselmeye ba?lady. Dönemin Sa?lyk Bakany Yyldyrym Aktuna, ´MGK kararlaryna gayri ciddi bir ifadeyle yakla?ylyrsa o zaman bizim uzla?mamyz fevkalade zorla?yr. Hükümet yol ayrymyna gelmi?tir´ dedi. Sanayi ve Ticaret Bakany Yalym Erez, ´Bu hükümet, ülkedeki gerginli?e çözüm getiremez. Vakit geçirmeden geni? tabanly yeni bir hükümet kurulmalydyr´ diye konu?tu. DYP Genel Ba?kan Yardymcysy Mehmet Gölhan, ´Erbakan da bilir ki kararlary uygulamazsa hükümet edemez. Hükümette RP ile bir yol ayrymyna geldik´ açyklamasy yapty. Bazy RP´li yöneticilerden ise 8 yyllyk kesintisiz e?itime kar?y açyklamalar geliyordu.
TOBB, 31 Martta hükümetin derhal çekilmesini istedi. 31 Mart 1997´de toplanan MGK´da, Kurul´un askeri kanady RP´nin MGK kararlaryna yönelik ele?tirilerinden duyduklary rahatsyzly?y dile getirdi.
8 yyllyk e?itimle ilgili tarty?malar ve ya?anan gerginlikler aylarca sürdü. 35 yyllyk gelene?i bozarak Anayasa Mahkemesi´nin kurulu? yyldönümünde konu?an ilk Cumhurba?kany olan Demirel, ´Kimse laik Cumhuriyete alternatif aramaya kalky?masyn´ dedi. Demirel, 22 Nisanda ´Türkiye´nin içinde bulundu?u krizden çyky? yolunu seçim´ olarak gösterdi.
MGK, 26 Nisanda toplandy ve 28 ?ubatta alynan kararlaryn ne kadar uygulandy?yny belirleyebilmek için Yzleme Komitesi kurulmasyny kararla?tyrdy. Bu komite her ay MGK´ya bir de rapor sunacakty.
Dönemin Yargytay Cumhuriyet Ba?savcysy Vural Sava?, 21 Mayys 1997´de ´Anayasa´nyn laiklik ilkesine aykyry eylemlerin oda?y haline geldi?i açyklykla anla?yldy?y´ gerekçesiyle RP´nin sürekli kapatylmasy istemiyle dava açty.
´BATI ÇALI?MA GRUBU´
Genelkurmay Ba?kanly?y bünyesinde 11 Haziranda irticaya kar?y ´Baty Çaly?ma Grubu´ olu?turuldu.
Haziranyn 18´inde Ba?bakan Necmettin Erbakan ile yardymcysy Tansu Çiller, ´giderek artan toplumsal gerginlik nedeniyle hükümetin nasyl devam edece?i´ konusundaki görü?melerinde uzla?tylar. Ba?bakanly?y Çiller devralacak, BBP hükümete girecek ve erken seçim yapylacakty. Bu anla?madan sonra Erbakan ayny gün hükümetin istifasyny Cumhurba?kany Demirel´e sundu. Erbakan Demirel ile görü?mesinde RP, DYP ve BBP´nin anla?ty?yny, Bakanlar Kurulu ve hükümet programynyn hazyr oldu?unu´ bildirdi ve hükümeti kurma görevinin Çiller´e verilmesini istedi.
Cumhurba?kany Demirel ertesi gün muhalefet lideri Mesut Yylmaz, Bülent Ecevit, Deniz Baykal ve Hüsamettin Cindoruk ile görü?tü, ardyndan da hükümeti kurma görevini ANAP Genel Ba?kany Yylmaz´a verdi. Yylmaz´yn görevlendirilmesine RP, DYP ve BBP liderleri tepki göstererek, Demirel´i ele?tirdi.
MGK, 25 Haziranda Demirel´in ba?kanly?ynda toplandy ve bu toplanty Necmettin Erbakan´yn katyldy?y son MGK toplantysy oldu. 30 Haziranda 55. Cumhuriyet Hükümeti ANAP Genel Ba?kany Mesut Yylmaz´yn ba?bakanly?ynda kuruldu. ANAP-DSP ve DTP ortakly?yyla kurulan hükümette DSP lideri Bülent Ecevit Ba?bakan Yardymcysy olarak görev aldy.
MGK kararlaryndan en çok tarty?ylan 8 yyllyk kesintisiz e?itim ile ilgili yasa tasarysy, 16 A?ustos 1997´de TBMM´de 242´ye kar?y 277 oyla kabul edildi. 8 yyllyk kesintisiz e?itim uygulamasy, 1997-1998 e?itim-ö?retim yylynyn açyldy?y 15 Eylülden itibaren uygulanmaya ba?landy.
Bu arada, Anayasa Mahkemesi RP´yi, 16 Ocak 1998´de ´demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykyry davranarak, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlü?ü ve millet egemenli?i ilkelerini çi?nedi?i ve irticai faaliyetlerin oda?y oldu?u´ gerekçesiyle kapatty. Genel Ba?kan Necmettin Erbakan ile ?evket Kazan, Ahmet Tekdal, ?evki Yylmaz, Hasan Hüseyin Ceylan, Ybrahim Halil Çelik´in milletvekillikleri dü?ürüldü ve 5 yyl siyaset yasa?y konuldu. 22 ?ubat 1998´de kararyn Resmi Gazete´de yayymlanmasyyla RP´nin 14 yyl süren siyasi ya?amy sona erdi. ( Zaman)
28 ?UBAT´IN AKTÖRLERY NE YAPIYOR?
NECMETTYN ERBAKAN: 28 ?ubat 1997´deki MGK bildirisinin hedef aldy?y Erbakan, dün hayatyny kaybetti?inde Saadet Partisi´nin genel ba?kanyydy.
ABDULLAH GÜL: Dönemin Devlet Bakany Abdullah Gül, 58. hükümette Ba?bakan, 59. hükümette Dy?i?leri Bakany ve Ba?bakan Yardymcysy, 28 A?ustos 2007´de ise 11. Cumhurba?kany oldu.
TAYYYP ERDO?AN: 1997´de Ystanbul Belediye Ba?kanly?y dü?ürüldü. Bir ?iir nedeniyle mahkûm oldu. 2001´de AK Parti kuruculary arasynda yer aldy. AK Parti, 3 Kasym 2002´de iktidara gelirken Erdo?an siyaset yasa?y nedeniyle seçime giremedi. Daha sonra önce seçildi ve 59´uncu hükümetin ba?bakany oldu. Halen 60. dönem ba?bakany.
YSMAYL HAKKI KARADAYI: Dönemin Genelkurmay Ba?kany´ydy. 30 A?ustos 1998´de ya? haddinden emekli oldu.
ÇEVYK BYR: MGK bildirisi yayymlandy?ynda Genelkurmay 2. Ba?kany´ydy. 1999´da 1. Ordu Komutanly?y´ndan emekli oldu. ´Baty Çaly?ma Grubu´nun kurucularyndan oldu?u ortaya çykty.
EROL ÖZKASNAK: O dönem, Genelkurmay Genel Sekreteri´ydi. Brifingleri yönetti. A?ustos 2000´de emekli oldu. Post-modern darbe teriminin sahibi.
VURAL SAVA?: Dönemin Yargytay Ba?savcysy´ydy. RP´ye açty?y davada ´Baty Çaly?ma Grubu´na ait belgeleri kullandy. 2001´de emekli olduktan sonra Aydynlyk´ta yazdy. DSP´ye girdi. 2003´te istifa etti.
?ENER ERUYGUR, HUR?YT TOLON: O dönem korgeneral olan ?ener Eruygur, Ergenekon davasy sany?y oldu. 2005´te emekli olan Orgeneral Hur?it Tolon, Ergenekon´dan tutuklandy. Ardyndan tahliye edildi. Tutuksuz yargylanyyor.
MESUT YILMAZ: MGK´nyn 28 ?ubat kararlaryny uygulayan ANAYOL- D hükümetinin Ba?bakany Mesut Yylmaz, 14 yyl sonra, Ba?ta Erbakan olmak üzere hükümet bu kararlara kar?y dik durabilseydi, asker daha ileriye gidemezdi dedi. ( Sabah)
EMEKLY ASKERY HAKYMDEN ÇARPICI TESPYTLER
28 ?ubat´yn görgü tany?y emekli Askeri Hakim Yusuf Ça?layan, darbenin yyl dönümünde çok çarpycy tespitlerde bulundu.
ORDUDA ÖRGÜTLÜ BYR AZINLI?IN VESAYETY VAR
28 ?ubat süreci ne kadar ordu hiyerar?isine mal edilmeye çaly?ylsa da bu do?ru de?il diyen Yusuf Ça?layan´a göre bu postmodern darbe, ´toplumdan kopmu?, toplumun de?eerlerini iç tehdit olarak algylayan´ örgütlü bir azynly?yn, ordu üzerinde vesayet kurmasy ile gerçekle?tirildi.
RÖPORTAJ: Seda ?YM?EK (sedasimsek@bugun.com.tr)
Bugün 28 ?ubat. Yakyn tarihte, en son ya?ady?ymyz darbenin yyl dönümü. Millet eliyle iktidara gelemeyip, asker postalyndan iktidar çykaranlaryn son kutlu günü. Ya?ananlar bir film ?eridi gibi gözümün önünden geçiyor. Kurulan havuzlary, hortumlanan bankalary, çaresizli?e, sefilli?e mahkum edilen aileleri, televizyonlardaki irtica yaygaralaryny, okul önlerinde coplanan genç kyzlary, hukuku askerin emrine tahsis eden yargyçlary, milletvekili transferlerini, bir iktidaryn ala?a?y edili?ini hatyrlyyorum. En çok da bütün bunlara kar?y durmasy gereken demokrasi mamûlü siyasetçilerin adeta demokrasiyi arkadan hançerleyip vesayetten nemalanmasy acytyr içimi. Hele cumhurunba?kanynyn, cumhura yönelik suikast giri?iminde oynady?y rolü unutmam mümkün de?il. Nitekim millet de unutmady, yyllarca millete demokrasi mücahidi ?eklinde yutturulan hayat hikâyeleri tanklann, postallaryn içine gömüldü. Yyllar sonra millet eliyle demokrasi seyrimizde yeni bir sayfa açylyrken, onlary, o iktidaryn ortaklaryny Ergenekon ittifakynda, referandum sürecinde hayyr cephesinde, AK Parti´ye, Ba?bakan Recep Tayyip Erdo?an´a yönelik giri?imlerin içinde, belki de gerçek yüzleriyle bulduk. Bunlary dü?ünürken gelen haberle sarsyldyk. Türk siyaseti Erbakan gibi bir nezaket ve zerafet timsalini kaybetti. Bir ömrü bir davaya adady, milletin vicdanynda siyaset mühendislerinin ala?a?y etti?i son ba?bakan olarak yerini aldy. Emekli Askeri Hakim Yusuf Ça?layan, 28 ?ubat´yn yyl dönümünde darbenin kitabyny yazdy, Orduda ve Yargyda Darbeci Ku?atma isimli kitaby bugün raflarda yerini aldy. Darbe öncesi ortam hazyrlama ve darbe psikolojisini tüm orduya, topluma hakim kylma süreçlerini fiili olarak ya?amy?. Yçeriden birisinin gözüyle darbenin kodlaryny te?his ediyor. Kendisiyle 28 ?ubat sürecini ve Türkiye´deki darbe gelene?ini konu?tuk.
■ 28 ?ubat süreci postmoderm darbe olarak tanymlanyyor, öyle miydi?
28 ?ubat postmodern olmak zorunda idi. Çünkü, anar?i ve terörü me?rula?tyrma bir darbe gerekçesi olabilirdi. Ancak, dindar kimlik etrafynda bir anar?i ve terör üretilemedi. Sadece sanal bir irtica korkusu üretilerek bunun üzerinden ve daha çok di?er kurumlar öne çykarylarak, yargynyn, bürokrasinin gücü kullanylarak müdahale yapyldy. Meclis tamamen kapatylmady ancak istenmeyen siyasi partiler askeri güç ile de?il, yargy eliyle kapatyldy.
■ Sizce ordu içinde görü? birli?i sa?lanmy? myydy?
28 ?ubat süreci ne kadar ordu hiyerar?isine mal edilmeye çaly?ylyr ise çaly?ylsyn, bu do?ru de?il. 28 ?ubat, toplumdan kopmu?, toplumun de?erlerini iç tehdit olarak algylayan örgütlü bir azynly?yn ordu üzerinde vesayet kurmalary ile gerçekle?tirilebilmi?tir. BÇG askeri hiyerar?iyi altüst etti.
■ Baty Çaly?ma Grubu (BÇG) nasyl bir rol oynady?
BÇG, TSK´nyn yasal hiyerar?isine paralel olarak olu?turulmu? yasady?y bir hiyerar?idir. Ancak, BÇG hiyerar?isi TSK´nyn normal hiyerar?isini de kendi amaçlary do?rultusunda kullandy. Çünkü, BÇG hiyerar?isi içinde olanlar, ayny zamanda TSK hiyerar?isi içinde emir verme makamynda. Ancak, BÇG hiyerar?isinde rütbe ve kydem hiyerar?isi o kadar keskin de?il. BÇG mensubu olanlar, alt rütbede de olsa, üst rütbeler üzerinde söz ve yetki sahibi olabiliyor. Hiyerar?i altüst oluyor. Askeri disiplin tahrip oluyor. 28 ?ubat sürecinin ilk yyllarynda askeri hiyerar?i tamamen ele geçirilemese de kontrol altyna alyndy.
■ Baty Harekât Konsepti neydi? Daha sonra AK Parti´ye yönelik darbe planlarynda etkisi ne oldu?
Baty Harekât Konsepti, 28 ?ubat´yn öne çykan asker aktörü tarafyndan kaleme alynmy? ve bir askeri hizmet belgesi gibi tüm kurumlara ve devlet kurulu?laryna yayynlanmy? bir belgedir. Postmodern darbenin temel belgesidir. Sadece orduya de?il, tüm devlet kurumlaryna, hatta hükümete ve cumhurba?kanyna dahi bir emir niteli?i ta?ymaktadyr. Durum irtica, vazife darbe formülünün açylymydyr. Daha sonraki devrede bu formülün geri tepti?i görüldü. Halk AK Parti´yi tek ba?yna iktidar yapty. Baty Harekât Konsepti´nin amaçlan aynen korunmakla birlikte, yöntemde de?i?ikli?e gidildi. Durum terör, vazife darbe formülüne tekrar dönü? yapyldy. Arazide bulundu?u iddia edilen askeri malzemeler ve karakol baskynlary, eylem planlary bu çerçevede anlam kazanyyor. Darbeciler siyasi bir sapyktyr
■ Askerler kendi içinde bir müdahalenin gerekli oldu?una nasyl inandyrylyyor?
Darbecilik, 1900´lü yyllardaki pozitivizm ve materyalizm ba?lamyndaki Yslam ve Baty algysynyn üretti?i bir fikri sapmadyr. Toplumun inanç ve de?erler sistemiyle ilgili algy hatalarynyn olu?turdu?u bu zihni sapma yanly? bir iç güvenlik kültürüne yol açty. Bugün resmi ideolojinin ?ekillendirdi?i güvenlik kültürü süreç içinde bir darbe kültürüne dönü?tü. Dini de?erleri ça?da?lyk-irtica, ilericilik gericilik, etnik kimlikleri bölücülük-bölünmez bütünlük gibi ikilemler ekseninde gruplayyp dü?man tanymlamasy yapan darbeci zihniyet, artyk milli iradeyi, meclisi, hükümeti, dindar, demokrat, liberal toplum kesimlerini ve aydynlary adeta dü?man kampyna yerle?tirdi. Kendi toplumuna yabancyla?my?, toplumun inanç ve de?erlerini tehdit olarak algylayan bir zihniyetin gerçekle?tirilecek provokasyonlarla durumdan vazife çykarmaya sürüklenmesi çok kolay oluyor. Çünkü, onlara göre vatan, rejim böyle kurtarylyyor. Darbeciler, siyasi sapyktyr.
Yargyya verilen brifingler durum ve vazife tebli?iydi
■ Yargy nasyl bir rol üstlendi?
Ülkemizde anayasa ve yasalar, özgürlük güvenlik dengesini sa?layan, tüm yönetim etkinliklerini hukuka uygun hale getiren birer hukuk metinleri olmaktan uzaktyr. Mevzuat böyle olunca, mevzuaty uygulayan kurumlar da ideolojik birer aygyta dönü?üyor. Ydeolojik / referans, develerin bu kurumlarynyn i?levini bozmakta, bu kurumlara ide-kolojik reflekslerle hareket eden bir yapy kazandyrmaktadyr. Örne?in, yargy kurumunu, hukuka uygunluk denetimi de?il, resmi ideolojiye uygunluk denetimi yapan bir ideolojik aygyta dönü?türmektedir.
■ 28 ?ubatta sivil yargyya verilen irtica brifingleri askeri yargyya da verildi mi?
Sivil yargyya verilen bir brifing de?il, durum ve vazife tebli?i idi. Askeri yargyya durum ve vazife ile ilgili tüm emirler zaten tebli? ediliyordu.
■ Askeri yargy nasyl kullanyldy?
Daha çok tasfiyelerde hukuki dayanak olu?turmak için bir takym soru?turma emirleri verildi. Örne?in, ba?örtülü foto?raf verenler hakkynda emre itaatsizlikten soru?turma açmak gibi... Ancak, bu tür giri?imler dava açylmasy ile sonuçlansa da, mahkumiyetle sonuçlanmady. Askeri mahkemeler de askeri Yargytay da bu giri?imlere geçit vermedi. Sadece iddianameleri belge olarak kullanabildiler.
■ Yani 28 ?ubat sürecinde askeri yargy sivil yargyya göre daha iyi bir synav my verdi?
Askeri mahkemeler ba?örtülü foto?raf vermeyenler hakkynda beraat karary verdiler. Bu kararlar Askeri Yargytay tarafyndan onaylandy. Yine o dönemde irtica suçlamasy ile doçentlik synavyna giri? hakky elinden alynan bir tabip yüzba?y hakkynda, e?inin ba?örtülü olmasynyn ve e?li olarak e?lencelere katylmamasynyn bir irtica göstergesi olamayaca?y do?rultusunda AYYM´-in bir karary var. Yine AYYM´in irtica suçlamasy nedeniyle sicil yoluyla ihraç edilen iki astsubayyn ihraç i?lemini iptal etmesi üzerine bu astsubaylar bu kez YA? karary ile ihraç edilmi?ti, ancak AYYM, YA? karary aleyhine de karar vererek i?lemi iptal etmi?tir. Bunlar örnek bir yargy duru?udur. Ancak, ayny dönemde brifinge gidip alky? tutanlar synavy kaybetmi?lerdir.
Disiplin kurullary YA?´a dönü?tü
■ Nereler irticadan aryndyrylmak istendi?
Önce irticanyn orduya syzdy?y ileri sürülerek önemli TSK personeli tasfiye edildi. Bunu tüm devlet kurumlary, medya, ?irketler, üniversiteler takip etti. Yrticacy olarak tasnif edilenler milletin ço?unluk kesimlerini kapsayacak boyuta ula?ty.
■ Di?er kurumlarda nasyl bir disiplin mekanizmasy i?letildi?
Bakanlyklaryn ve di?er kurumlaryn yüksek disiplin kurullary birer YA?´a dönü?türüldü. Emniyet kurumunun da YA? benzeri bir üst kurumun kontrolüne ba?lanmasy için çaba sarf edildi. Ancak bu gerçekle?tirilemedi.
Darbenin stratejisi Hipnoz i?levi kazandyrylmy?
■ Türkyye sürekli irtica ya da bölünme tehditleri ile kar?y kar?yya byrakylarak, TSK´ya siyasete müdahale alany my yaratylyyor?
Darbe süreçlerinin ana formülü, Durumdan vazife çykarmaktyr. Kysaca, Durum irtica, vazife darbe veya Durum terör, vazife darbe... 1960 ihtilalinde ve 28 ?ubat postmodern müdahalesinde durum irtica, vazife darbe formülü kullanyldy. 1971 müdahalesi ve 1980 darbesinde ise Durum terör, vazife darbe formülü uygulandy. Ancak, müdahale ve darbelerin asyl sebebi, ne irtica ne de terör. Asyl sebep, Türkiye´ye biçilen role uygun bir ?ekilde vesayet sisteminin uyarlanmasy. Ülkemizde bu tür uyarlama ihtiyacy do?du?unda, darbeyi me?rula?tyracak durumlar yok ise, böyle durumlar olu?turularak vazife çykarylmaya zemin hazyrlanmaktadyr. Böylece siyasete müdahale alany açylmaktadyr.
■ Darbe sürecinde nasyl strateji izleniyor?
Darbeciler önce kurum içi kontrolü ele geçirme, kadrola?ma, kendi yapylaryny ordu yapysy, örgüt çaly?malaryny kurumsal aktiviteler gibi gösterme hedefini gerçekle?tirmeye çaly?yrlar. Bunu sa?lamak için kurum içinde örgüte dahil olmu? unsurlar yanynda, örgüte açykça dahil olmayanlary da tasfiye edip otoritelerini tesis ederek, hiyerar?iyi kontrol altyna alyrlar. Bu hiyerar?ik kontrol sa?lanmadykça, ordunun kurumsal gücünün darbeci amaçlar do?rultusunda kullanylmasy mümkün de?ildir.
■ Darbeci zihniyetin kodlary neler?
Darbeci zihniyet genellikle tarty?ylmaz kavramlary istismar eder. Örne?in laiklik, ulus devlet, üniter devlet, rejim, iç güvenlik, modernle?me ve ça?da?la?ma gibi... Bu kavramlara resmi ideoloji do?rultusunda anlamlar vererek, bu ideolojik algylaryny herkesin inanmasy, benimsemesi gereken mutlak do?rular olarak kabul ediyorlar. Her ?eyi bu ideolojik mihenge vurup dost-dü?man tanymlamasy yapyyorlar. Yç güvenlik kültürü bu kavramlara yükledikleri anlamlar çerçevesinde olu?uyor. Dolayysyyla tehdit algysy da böyle.
■ Darbeciler kurumlar içinde ideolojik bir dü?ünce sistemati?i çerçevesinde mi örgütleniyorlar ?
Darbeci yapylanmanyn en önemli ayaklaryndan birisini ideolojik kadrola?ma olu?turur. Bu sebeple darbeciler sadece kendileri ideolojik örgütlenme ile yetinmez, tüm devlet kurumlarynyn, hatta topyekün halkyn tek tip olarak ideolojik örgütlenmesini öngörürler. Askeri okullar, resmi ideolojinin etkisine en açyk e?itim kurumlary olmu?tur. Ba?ta askeri okullar olmak üzere, okullara bir e?itim ve terbiye i?inden çok, adeta resmi ideolojiyi kitle kültürü haline getirmek için bir toplu ?artlandyrma ve hipnoz i?levi kazandynlmy?tir.
■ Hiyerar?ik bir dü?ünce sistemati?i mi olu?turuluyor?
Emir komuta zincirinde fikrî bir tarty?ma ortamy olmaz. Darbe dönemlerinde, askeri hizmet ve disiplin için gerekli olan emir-komuta zinciri dü?ünce alanyna da yansyr. Hiyerar?inin tepesindeki ki?i ve kurumlaryn siyasi dü?üncesi öne çykar. Mesela, bizzat bana siyasi içerikli bir kitapçyk tebli? edilerek, dü?ünce ve inançlarymy buna göre düzeltmem istenmi?tir. Bu kitapçyk Harp Akademileri tarafyndan yayynlanmy?, ?eriat Mi, Laiklik Mi isimli bir kitapçykty. ( Bugün)
28 ?UBAT´IN MA?DUR GAZETECYLERY O BASKILARI ANLATTI
28 ?ubat 1997´de yapylan Milli Güvenlik Kurulu toplantysy sonucu açyklanan kararlarla ba?layan ve irticaya kar?y oldu?u iddia edilen, ordu ve bürokrasi merkezli sürecin üzerinden 14 yyl geçti. Dönemin Genelkurmay Ba?kany Hüseyin Kyvryko?lu´nun Bin yyl sürecek dedi?i 28 ?ubat ´postmodern darbesi´ Türkiye´de siyasi, idari, hukuki ve toplumsal alanlarda birçok de?i?ime neden oldu. Süreçte, farkly görü?leriyle ön plana çykan gazeteciler de hedef haline geldi. Hazyrlanan andyçlarda bazylary PKK ile i?birli?i yapmakla, bazylary da irticaya destek vermekle suçlandy. Hedef tahtasyna oturtulan gazeteciler i?lerinden, kö?elerinden oldu ama yyllar geçtikçe hepsi bir bir Türkiye´nin önemli yazarlary olarak medya sahnesine geri döndü. Bugün i?te o gazetecilerden be?inin hikayelerini okuyacaksynyz. 28 ?ubat sürecinde ne ile suçlandylar, neler ya?adylar, kimlerin tehditlerine maruz kaldylar, neler hissettiler? Y?te ya?ayanlaryn a?zyndan ´Medyanyn 28 ?ubaty´:
Sabah Gazetesi Yazary NAZLI ILICAK: O?LUM VE BEN Y?SYZ KALDIK
28 ?ubat sürecinde o?lum Mehmet Ali Ilycak´yn çykardy?y Ak?am Gazetesi´nde çaly?yyordum. Fakat sonra Ak?am´yn da?ytymy durduruldu ve bu gazete Mehmet Emin Karamehmet´e devredildi. Ben o dönem 28 ?ubat kararlary ve askerin siyasete müdahalesi kar?ysynda yazylar yazyyordum. Mesela Teoman Koman´y, Veli Küçük´le ilgili gerçekten çok ele?tirel yazylar yazyyordum. Bana önce haber geldi, ´Askerin aleyhine yazy yazmasyn´ diye. Ama ben yazylaryma devam ettim. Sonra bir gün Ak?am Gazetesi yönetiminden beni aradylar ve ´Sizinle görü?mek istiyoruz´ dediler. Ben hemen Mehmet Ali´yi aradym ve ´Odama gelmek istiyorlar, bir ?ey mi var´ diye sordum. O da ´Bana senin i?ine son vermem gerekti?ini söylediler´ dedi. Mehmet Ali onlara ´Ben böyle bir ?eyi yapamam. Bunun gerekçesi ne?´ diye soruyor, onlar ise gerekçeye gerek olmady?yny söylüyorlar. Bunun üzerine ben yönetime telefon ettim ve ´Gelmenize gerek yok, ben anladym´ dedim. Ben gazeteden ayrylyrken Mehmet Ali Ilycak, beni öven bir yazy yazmak istedi. Fakat gazete yönetimi bu yazyyy koymak istemedi. Aralarynda bir münaka?a oldu ve Mehmet Ali bastyrarak bu yazyyy yayynlady. Ertesi gün Mehmet Emin Karamehmet kendisini ziyarete geliyor ve ´Senin i?ine son vermek zorundayyz´ diyor. Ve benim arkamdan o?lumu da i?ten çykardylar, ikimiz de i?siz kaldyk.
O?LUMU KORUMASI YÇYN CEZAEVYNDE BYR ´BABA´ YLE ANLA?TIM
Ben olayyn nasyl oldu?unu sonradan ö?rendim. Erol Özkasnak, Mehmet Emin Karamehmet´i Ankara´ya ça?yryyor ve kendisini ayakta bekletiyor. Bir yandan da telefonda Teoman Koman ile konu?uyor. ´Karaahmet mi Karamehmet mi onu ça?yrdym geldi. Ve ?u an tebli? ettiriyorum kendisine pa?am, merak etmeyin´ diyor. Ve sonra benim çykarylmam için tebligaty Erol Özkasnak yapyyor Karamehmet´e. Dü?ünün, ana-o?ul bu ?ekilde gazeteden çykaryldyk. Olaylar bununla bitmedi. TRT ile olan bandrol meselesi yüzünden o?lumla ilgili haber ve yazy kampanyasy ba?latyldy. TRT Genel Müdürü dolandyrycylyk suçlamasyyla dava açty Mehmet Ali hakkynda ve Mehmet Ali ile gazete yönetimindeki Emin ?irin ve Can Askyn gözaltyna alynarak tutuklandy. Biz neden dolayy tutuklandyklaryny bile bilmiyorduk. 3-5 gün Sa?malcylar Cezaevi´nde kaldylar. Ylk olarak bunlary karantinaya alyyorlar. Bize ´O?lunuza yönelik suikast tertiplenebilir cezaevinde´ ?eklinde bilgi geldi. Ve ben bunun üzerine çok korktum, büyük heyecan ya?adym. Bu cezaevinde ´baba´ denilen insanlar vardy ve bazy insanlary koruma altyna alyyorlardy. Ben de bir ´baba´ ile bir ?ekilde irtibat kurup Mehmet Ali´yi ko?u?a aldyrdym. Davanyn sonunda hepsi beraat etti ama Mehmet Ali yurtdy?yna gitmek zoruynda kaldy ve bu dava üzerinde bir leke olarak kaldy. O dönem Hürriyet Gazetesi´nden Emin Çöla?an hergün bu konuyu yazdy. Bu olay da 28 ?ubat´yn bir ürünüdür.
MEDYA ÇOK KÖTÜ BYR SINAV VERDY
Medya 28 ?ubat sürecinde çok kötü bir synav verdi. Bir avuç gazeteci 28 ?ubat´a direndi. Biz Yeni ?afak´a sy?ynmy?tyk. Mehmet Barlas atyldy oraya sy?yndy, Cengiz Çandar oraya sy?yndy, Fehmi Koru gelmi?ti... Bugün OdaTV baskynyna benzer ?ekilde Yeni ?afak basyldy, kasalaryna girildi. Yeni ?afak çok zulüm gördü ve kimse sahip çykmady bize. En ufak bir ?ey yazynca bizim hakkymyzda çok yüklü tazminat davalary açylyyordu. Gazetenin bunu kar?ylayack gücü yoktu ki. Fazilet Partisi´nin kapatylyp milletvekilli?imin dü?tü?ü günün ertesi günü Hürriyet ve Sabah beni man?ete ta?ydy. Koskoca parti kapatylmy?, onlar man?ete Milletvekilli?i dü?en Nazly Ilycak 60 yylla yargylanacak yazdylar. Ve ben bu davalaryn hepsinden beraat ettim. Tamamen dü?ünce suçundan açylan davalar olmasyna ra?men o gazeteler o man?etleri attylar. Bu bakymdan bence 28 ?ubat´ta Türk basyny çok kötü bir synav vermi?tir.
28 ?ubat neden bin yyl sürmedi?
ERGENEKON´A GÜVENDYLER AMA OLMADI
Bunu söylerken onlar Ergenekon yapylanmasyna güveniyorlardy. Refah-Yol hükümetini devirdikleri gibi sivrilen bütün hükümetleri bu yapylanmayy kullanarak devirebileceklerini dü?ünüyorlardy. Ama ne oldu? Bir kere AK Parti çok güçlü olarak parlamentoya geldi. Ystikrarly bir yönetim kurdu. Hilmi Özkök Pa?a´nyn çok olumlu katkylary oldu. Ergenekon de?ilmeye ba?lady ve yargylanmalar oldu. Ve bu mekanizma bunlaryn elinden alyndy. Halk çok fazla destek verdi AK Parti´ye. Asker de çekinir oldu ve 28 ?ubat bin yyl süremedi. Ordu içinde de darbe planlaryna kar?y çykan bir kesim olu?tu ve oyunlaryny bozdu.
Star Gazetesi Ba?yazary MEHMET ALTAN: CUNTANIN BA?I ÇEVYK BYR´DY
Askerler benim o dönemde çaly?ty?ym gazetenin yönetimine muazzam bir basky yaptylar. Bu abaskylar neticesinde yazylarym haftada dörtten bire indi. Dönemin ko?ullary nedeniyle gazetelerde otosansür de vardy. Bazen yazylarym yayynlanmyyordu. Sabah Gazetesi´nin en az para alan yazary bendim. Askerlerle ö?retmenlerin maa?laryny kyyaslayyp ´Bilgi toplumu olacaksak ö?retmenlerin maa?laryny arttyralym´ diye bir yazy yazdym. O syrada Genelkurmay Genel Sekreteri olan adam patronumu arady ve benim yazylarym üç gün kesildi. Orada ayny ki?i patronuma ´Onun makatyna süngü takyp gezdiririm´ gibi a?yr bir söz de kullanmy?. Bir Güneydo?u gezisinde Siirt Orduevi´nde Özkasnak ile aramyzda bana yönelik kullandy?y bu küfür ve tehditle ilgili kysa süreli bir tarty?ma ya?adym. Bana ´Ben hiçbir zaman öyle bir ifade kullanmadym´ dedi. Nihayetinde biz davetliydik ve orduevindeydik. Bu yüzden çok da ileri gidemedim. Bana bu yazydan sonra ayryca binlerce tehdit mektubu da geldi. Çünkü Türkiye´de askeri bürokrasinin en tahammülsüz oldu?u ?ey maa? kyyaslamasydyr. Ayryca benim sonradan Hasan Cemal´in Kürtler kitabyndaki notlaryndan ö?rendi?im bir olay daha olmu?. Çevik Bir, Dinç Bilgin ile yemek yiyip beni gazeteden atmasyny istemi?. ?u an ortadan kaybolmu?, gökte tutup yerde yiyen, kendilerini dünyanyn en kuvvetli ve kudretlisi gören bir sürü darbecinin daha önce gördü?üm, babama da yaptyklary baskylarynyn ma?duru oldum ben. O dönem Genelkurmay Ba?kany pek ortalarda yoktu. Cuntanyn ba?y Çevik Bir´di. Ve onun da yardymcysy Genelkurmay Genel Sekreteri´ydi. Bunlar sabah ak?am bizlerle u?ra?yrlardy.
ONLARDAN KORKMADIM. BURANIN SAHYBY BENYM
Ben onlardan hiçbir zaman korkmadym. Çünkü buranyn sahibi benim, bizleriz; asker de?il. Buranyn sahibi olarak hisseden bir insan, emekli olacak bir bürokrattan neden korksun... Benim büyük dedem Ysmet Pa?a´nyn hocasydyr. Büyük dedem Hasan Pa?a bütün topçu okullarynyn ba?ynda ve Çanakkale Sava?y´ndaki bütün topçu birliklerini yöneten adamdy.
MEDYA KORKAKTIR, ÖDÜ PATLAR
Medya 28 ?ubat´ta çok kötü bir synav verdi. Medya korkaktyr, ödü patlar. Demokrasinin gere?ini, mesle?in gere?ini yapaca?y yerde gücün iste?ine tapar. Medya ile TSK 28 ?ubat´ta i?birli?i yapty. Ben medya patronuysam neden bir patrona daha tahammül edeyim. Asker patronlary neden kabul eder ki medya patronlary.
28 ?ubat neden bin yyl sürmedi
KENDY GEMYSYNY BATIRAN ORDUNUN TAHMYNLERY ZATEN DO?RU ÇIKMAZ
ABD´nin Irak i?gali syrasynda uygulady?y anlamayan birinin ça?yn geli?imini anlamasyna imkan var my? Kendi gemisini batyran bir ordumuz var. Askerlerin ben hiçbir zaman kendi mesle?iyle ilgili konu?tuklaryny duymadym. Kendi mesle?inde ba?aryly olamayan adamyn ba?ka konulardaki tahminlerinin do?ru çykmasy beklenemez.
Kanal D Haber Genel Yayyn Yönetmeni ve Posta Gazetesi Yazary MEHMET ALY BYRAND: YOK EDYLMEK YSTENDYM
Nazly Ilycak andyçy kö?esinde ilk yayynlady?ynda buna uzun bir süre inanmadym. Türk Silahly Kuvvetleri´nin bir yalany yazyly olarak belgeye sokabilece?ini aklym almady. Ancak hiçbir yalanlama gelmeyince kendimi muazzam yalnyz buldum. Herkes etrafymdan kaçty, birkaç ki?i hariç. Devletin ne kadar gaddar ve acymasyz oldu?unu orada hissettim. Herkes sizden kaçyyor. Do?ru mu de?il mi diye kimse sormuyor. Hayatymyn en güç dönemiydi. Sabah Gazetesi´nden kovuldum, Show TV´den 32. Gün´ün kaldyrylmasy için Özkasnak Pa?a Erol Aksoy´u arayyp tehdit etti ve o da yayyndan kaldyryldy. Yok edilmek istendim ben. Çünkü devletin ve askerin resmi Kürt politikasyyla ben uyu?muyordum, onun aleyhindeydim ve onlara göre yanly? dü?ünüyordum. Ama bugün benim hakly oldu?um, onlaryn haksyz oldu?u ortaya çykty.
O?LUM ´BABA SEN PKK´DAN PARA MI ALIYORSUN?´ DYYE SORUNCA YIKILDIM
Eski?ehir´de bir ?ehit cenazesinde muvazzaf bir subay benim ve Cengiz Çandar´yn ismimizi kullanarak ´Bu hainler ortadan kaldyrylmalydyr´ dedi. Ben de bunun üzerine Genelkurmay Ba?kany´na bir fax mesajy gönderdim. Dedim ki; ´Sizin emrinizdeki bir subay burada benim hayatymy tehdit ediyor. Ya bu lafyny geri alsyn ya da siz bunun böyle olmady?yny açyklayyn´. Onun üzerine Erol Özkasnak Pa?a beni arady ve hiç unutmam ´Siz kim oluyorsunuz da benim genelkurmay ba?kanyma fax çekme cüretini gösteriyorsunuz´ dedi. Ben de ona ´Siz kim oluyorsunuz da bana bunu söyleyebiliyorsunuz´ diye kar?ylyk verdim ve telefonu kapatyp duvara vurarak kyrdym. Benim o?lum Koç Lisesi´nde okuyordu ve bir gün ak?am gelip bana ´Baba sen PKK´dan para alyp yazy yazyyormu?sun, do?ru mu´ diye sordu. Bu benim için yeteri kadar yaralayycy ve kyrycy bir olaydyr. Bundan daha büyük bir ceza olabilir mi?
TÜRK MEDYASI ÇIRILÇIPLAK YAKALANDI
Medya 28 ?ubat´ta synyfta kalmanyn da ötesinde, birkaç yazar hariç yüz karasy bir performans göstermi?tir. Kendi çykarlary için bütün ilkelerini nasyl kolaylykla satabilece?ini göstermi?tir. 28 ?ubat Türk medyasyny çyrylçyplak yakalamy?tyr.
28 ?ubat neden bin yyl sürmedi?
28 ?UBAT´TA ASKERE BALANS AYARI YAPILDI
Byrakyn bin yyly 10 yyl bile sürmedi. Çünkü gayri insaniydi, anti demokratikti, toplumun genelinin beklentilerini kar?ylamayan ki?isel bir vandetaydi. 28 ?ubat Türk demokrasisine Çevik Bir´in dedi?i gibi gerçekten balans ayary yapmy?tyr. Ama askerin istedi?i bir balans ayary olmady, askere balans ayary yapty. Bumerang gibi askere döndü bu süreç
Sabah Gazetesi Ba?yazary MEHMET BARLAS: ANKARA´DAN GELEN TALYMATLARLA SUSTURULDUM
28 ?ubat´ta bana soyady kyrymy yapyldy. E?im Canan Barlas ve ben ayny anda susturulduk. Sadece yazylarymyn kesilmesiyle kalmady, televizyonda da susturuldum. Ankara´dan gelen talimatlarla susturuldum. Çünkü süreçle ilgili yazylarym ve yorumlarym ho?laryna gitmedi. Ben de bunun üzerine Yeni ?afak´ta yazylarymy yazmaya devam ettim. 3 yyl Yeni ?afak´ta yazdym. Y? hayatymyz olumsuz etkilense de bizim ailemiz sa?lam bir ailedir. Aileyi biz iç kale olarak görüyoruz ve dy?arydaki aptallyklary ailemize yansytmyyoruz.
YÜZ KARASI OLARAK TÜRK BASIN TARYHYNE GEÇECEKLER
28 ?ubat´ta merkez medya denilen iki büyük grup, Ankara´dan gelen talimatlarla ortak man?etler attylar, be?enmediklerini susturdular. Bir kartel olu?turarak rekabeti önlediler. Bu bahsetti?im gruplar yüz karasy olarak Türk basyn tarihine geçecekler.
28 ?ubat neden bin yyl sürmedi?
APTAL BYR REJYMYN BYN YIL SÜRECE?YNY SANDILAR
Ça?yn gerisinde kalmy?, özgürlükleri bastyran, demokrasiye dü?man bir rejimin bu ça?da bin yyl sürmesi mümkün mü? Osmanly Ymparatorlu?u bile 600 yyl sürdü, bunlar aptal bir rejimin bin yyl sürece?ini sandylar.
Star Gazetesi Yazary Prof. MAHYR KAYNAK: ÇEVYK BYR BANA ´SENYN ADINI BYZ DE?YL MEDYA YAZDI´ DEDY
28 ?ubat sürecinde Aktüel Dergisi´nde kö?e yazarly?y yapyyordum. Aktüel´in yöneticilerinden Mehmet Demirel bir gün beni ça?yrdy ve ´Askerler senin yazy yazmany istemiyorlar´ dedi ve ben dergiden uzakla?tyryldym. Bunu kimin istedi?ini söylemedi ama ben olaydan bir yyl sonra Çevik Bir ile görü?tüm ve ´Pa?am bana bunu neden yaptynyz?´ diye sordum. Çevik Bir, ´Senin adyn bizim listemizde yoktu, adyn medyada eklendi´ dedi. Ben bunlaryn kimler oldu?unu, hangi güç örgütü oldu?unu biliyorum ama söylemek istemiyorum. Çünkü ben yalnyz bir adamym. Onlarla u?ra?amam. ?emdin Sakyk´yn sözde ifadeleri yüzünden ben andyçlandym. DGM´ye gitti?imizde savcy bana Sakyk´yn ifadesini gösterdi. ?emdin Sakyk diyor ki; ´Mahir Kaynak devletin içimize soktu?u bir ajandyr´. Bu resmi bir belge. Belge bu olmasyna ra?men benim için ´PKK´dan para aldylar´ diyorlar. Bu operasyonu da beni etkisiz kylmak için yaptylar. Çünkü benim Kürtler arasynda iyi bir imajym vardy.
YKY YSTYHBARATÇI BANA GELYP ´HOCAM SENY ÖLDÜRECEKLER´ DEDY
Bu olaylary ya?adyktan sonra en yakyn arkada?larym da dahil bütün çevrem beni terketti. Yapayalnyz kaldym. O süreçte 2 istihbaratçy bana geldiler ve ´Hocam sizi öldürecekler ama biz buna razy de?iliz, sizi yurtdy?yna kaçyralym´ dediler. ´Benim pasaportum bile yok´ dedim, ´Biz size pasaport hazyrladyk bile´ dediler. Bir gün sonra haberleri izliyorum ´Mahir Kaynak Berlin´de görüldü´ diye yazy gördüm. Ben bunun bir operasyon oldu?unu anladym ve kabul etmedim kaçmayy. Ya beni yolda yok edeceklerdi ya da yakalatyp, ´Mahir Kaynak suçlu, kaçyyordu yakaladyk´ diyeceklerdi.
MEDYA TSK´YI TSK DA MEDYAYI YÖNLENDYRYYORDU
Medya ile Türk Silahly Kuvvetleri 28 ?ubat sürecinde ortak çaly?yyorlardy. Hatta ben ´Kimin kimi etkileyece?ini bilemedim´ diye bir yazy yazdym. Medya TSK´yy, TSK da medyayy yönlendiriyordu. Dolayysyyla medya 28 ?ubat´ta çok kötü bir synav verdi. Bir gün bir gazetede bir haber çykty. ´42 yyllyk syr... Mahir Kaynak ahlaksyzlyktan ordudan atyldy´ diye haber yaptylar. Ayny gazetede yine benim hakkymda bir yazy ve diyor ki; 5 Temmuz 1955 tarihinde Gelibolu´ya tayin edildi. Bir te?menin 42 yyl önce nereye tayin edildi?ini nereden biliyor olabilir? Nereden geldi?i belli. ( Habertürk)
(28 ?ubat 2011, 11:24)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Ergenekon savcysy Çolakkady´ya tehdit
Ergenekon´un ortaya çykarylamayan kadrolary
Ergenekon davasyny engelleme giri?imleri