Savcılar finans kaynaklarını kuruttukça, örgüt yenilerini buluyor. Ergenekon ve Balyoz davalarına bakan 18 hakime karşı açılan çok sayıdaki davaya bugün Yargıtay´da devam edildi. Toplam 468 bin TL talep ediliyor. Yargıtay´da peşpeşe açılan bu davalardan amacın, Ergenekon Terör Örgütü´nün yüksek yargıdaki uzantılarını kullanarak mahkemelerin örgütün daha fazla üzerine gitmesini engellemek ve tazminat cezası verdirilen hakimlerin reddi hakimle davalardan çekilmesini sağlamak olduğu ileri sürülüyor. Bu taktik, Vakit gazetesine karşı 367 general tarafından açılan davada, gazeteyi çökertmeyi amaçlayan yüklü miktardaki skandal tazminat cezasını hatırlatıyor. Ergenekon ve benzeri davaların sanıkları, hakimler aleyhine şu ana kadar çok sayıda tazminat davası açmış bulunuyor. Ergenekon savcıları finans kaynaklarını bir bir ortaya çıkarıp çökerttikçe örgüt, finans ihtiyacını karşılamak için yenilerini buluyor. Ergenekon ve balyoz sanıklarının, Kent Otel toplantıları ve ses kayıtlarıyla da ortaya çıktığı gibi, yüksek yargıdaki uzantılarını kullanarak örgütü ayakta tutabilmek için finansman sağlamaya çalıştığı iddia ediliyor. Ergenekon´un cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilen ve Ergenekon sanıkları arasında bir gün bile cezaevinde yatmayan tutuklu sanık Mehmet Haberal´ın açtığı kapıdan diğer sanıklar da peşpeşe geçmiş ve tazminat davası açmışlardı. Hukuk hiçe sayılarak ve kamuoyunun gözünün içine baka baka yürüyen davalara müdahale ediliyor. Yargıtay´ın skandal tazminat kararları kamuoyunda, örgütün ayakta kalmaya, finans bulmaya, savcı ve hakimlerin yıldırılması yoluyla soruşturma ve davaların örgütün yüksek yargı ayağına tırmanmasını engellemeye yönelik olarak yorumlanıyor. İtalyan Ergenekonu ´Gladio´yu çökerten savcının da dediği gibi Kontrgerilla en sert direnişini yargıda gösteriyor.
Örgüte para lazım: Ergenekoncular 468 bin lira istiyor
Savcılar finans kaynaklarını kuruttukça, örgüt yenilerini buluyor. Ergenekon ve Balyoz davalarına bakan 18 hakime karşı açılan çok sayıdaki davaya bugün Yargıtay´da devam edildi. Toplam 468 bin TL talep ediliyor. Yargıtay´da peşpeşe açılan bu davalardan amacın, Ergenekon Terör Örgütü´nün yüksek yargıdaki uzantılarını kullanarak mahkemelerin örgütün daha fazla üzerine gitmesini engellemek ve tazminat cezası verdirilen hakimlerin reddi hakimle davalardan çekilmesini sağlamak olduğu ileri sürülüyor. Bu taktik, Vakit gazetesine karşı 367 general tarafından açılan davada, gazeteyi çökertmeyi amaçlayan yüklü miktardaki skandal tazminat cezasını hatırlatıyor. Ergenekon ve benzeri davaların sanıkları, hakimler aleyhine şu ana kadar çok sayıda tazminat davası açmış bulunuyor. Ergenekon savcıları finans kaynaklarını bir bir ortaya çıkarıp çökerttikçe örgüt, finans ihtiyacını karşılamak için yenilerini buluyor. Ergenekon ve balyoz sanıklarının, Kent Otel toplantıları ve ses kayıtlarıyla da ortaya çıktığı gibi, yüksek yargıdaki uzantılarını kullanarak örgütü ayakta tutabilmek için finansman sağlamaya çalıştığı iddia ediliyor. Ergenekon´un cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilen ve Ergenekon sanıkları arasında bir gün bile cezaevinde yatmayan tutuklu sanık Mehmet Haberal´ın açtığı kapıdan diğer sanıklar da peşpeşe geçmiş ve tazminat davası açmışlardı. Hukuk hiçe sayılarak ve kamuoyunun gözünün içine baka baka yürüyen davalara müdahale ediliyor. Yargıtay´ın skandal tazminat kararları kamuoyunda, örgütün ayakta kalmaya, finans bulmaya, savcı ve hakimlerin yıldırılması yoluyla soruşturma ve davaların örgütün yüksek yargı ayağına tırmanmasını engellemeye yönelik olarak yorumlanıyor. İtalyan Ergenekonu ´Gladio´yu çökerten savcının da dediği gibi Kontrgerilla en sert direnişini yargıda gösteriyor.
Poyrazköy´de ele geçirilen mühimmata ilişkin açılan davanın tutuklu sanığı emekli Deniz Binbaşı Levent Bektaş, ´Balyoz Planı´ davası sanıklarından emekli tuğgeneral Süha Tanyeri, birinci ´Ergenekon´ davasının tutuklu sanığı avukat Kemal Kerinçsiz, ´Balyoz planı´ davası sanığı Tümgeneral Ahmet Yavuz, ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ iddialarına ilişkin davanın sanığı Albay Dursun Çiçek ve ´Ergenekon´ davasının tutuklu sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal´ın, davaya bakan ve tutuklama taleplerini reddeden hakimler aleyhine ayrı ayrı açtıkları tazminat davalarına Yargıtay 4. Hukuk Dairesinde devam edildi.
Davalı hakimlerden savunma
Hakimler İdris Asan ve Davut Bedir´in avukatı Ömer Güntay, davaların görevsiz bir mahkemede açıldığını öne sürerek, Ceza Muhakemesi Kanunu gereği verilen tutuklama kararlarına karşı açılan tazminat davalarının davacının yerleşim yerindeki ağır ceza mahkemesinde açılması gerektiğini savundu. Davacıların öne sürdüğü iddiaların mesnetsiz olduğunu ifade eden Güntay, dava dilekçesindeki bazı ifadelerin ´münasebetsiz evrak´ işlemi görmesi gerektiğini söyledi. Hakimlerin verdiği arama, el koyma ve tutuklama kararlarının yargısal yetkilerinin kullanılması çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini savunan Güntay, hakimlerin ceza yargılamasına ilişkin takdir haklarının tazminat davasına konu edilmesinin hukuka aykırı olacağını belirtti. Tazminat davalarının ancak hakimin haksız fiillerine karşı açılabileceğini öne süren Güntay, hakimlerin eylemlerine haksız fiil olarak bakılamayacağını kaydetti.
Tümgeneral Ahmet Yavuz
´Balyoz planı´ davası sanığı Tümgeneral Ahmet Yavuz´un açtığı davada, Yavuz´un ´hakkında çıkartılan tutuklama kararının kasıtlı olarak Yüksek Askeri Şura´dan birkaç gün önceye denk getirildiğinin ve böylelikle terfisinin engellendiğinin´ öne sürüldüğünü anımsatan Güntay, Türk Silahlı Kuvvetlerinde (TSK) terfilerin TSK Personel Kanunu ve Subay Sicil Yönetmeliği uyarınca yapıldığını belirtti. TSK mensuplarının ancak haklarındaki dava ve soruşturmalar nedeniyle açığa alınmaları halinde terfilerinin durdurulabileceğini anlatan Güntay, Ahmet Yavuz´un terfisine etki edebilecek Genelkurmay Başkanlığınca yapılan bir çalışma olup olmadığının sorulmasını istedi.
Dursun Çiçek
´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ iddialarına ilişkin davanın sanığı Albay Dursun Çiçek´in açtığı tazminat davasında da Çiçek´in avukatı İrem Çiçek, müvekkilinin 7 aydır hukuka aykırı bir şekilde tutuklu bulunduğuna işaret ederek, 2 kez tahliye edilen Dursun Çiçek´in 3. kez tutuklandığını ve tutuklama kararının koşullara aykırı bir şekilde verildiğini öne sürdü. Avukat Ömer Güntay da müvekkillerinin Dursun Çiçek hakkındaki tutuklama kararını nöbetçi hakim olarak verdiklerini anımsatarak, Çiçek´in birden fazla tutuklanıp, salıverilmesinin davaya bakan hakimlerin kusuru gibi gösterilmeye çalışıldığını ifade etti. Güntay, Ceza yargılaması sürerken tazminat yargılamasının yapılmasının Anayasa´ya aykırılık oluşturduğunu belirtti. Birinci ´Ergenekon´ davasının tutuklu sanığı avukat Kemal Kerinçsiz´in avukatı Gönül Kerinçsiz de açtıkları tazminat davasının kişilik haklarının zararının tazminine ilişkin olduğunu vurgulayarak, davanın hakimlerin hizmet kusuru nedeniyle değil, kişisel kusurlarına dayanılarak açıldığını, ceza davasıyla ilgisi bulunmadığını söyledi.
Haberal´ın açtığı davalar
´Ergenekon´ davasının tutuklu sanığı Prof. Dr. Mehmet Haberal´ın davalara bakan hakimler aleyhine açtığı tazminat davaları da görüldü. Haberal´ın avukatı Efsun Ünal, tutuklama ve tutuklamaya yapılan itirazlarla ilgili gerekçesiz kararlar veren hakimlerin Ceza Muhakemesi Kanunu´na aykırı davrandıklarını öne sürdü. Gerekçe gösterilmeden taleplerinin reddedildiğini de ifade eden Ünal, hakimlerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi´ne de aykırı kararlar verdiklerini söyledi. Hakim Sedat Sami Haşıloğlu ve Hüsnü Çalmuk avukatı Sadrettin Haşıloğlu da tazminat davalarının, hakimlik teminatını düzenleyen Anayasa maddelerine aykırı olduğunu savunarak, Haberal´ın sağlık raporlarının tümünün dava dosyasında yer almadığını, Haberal´ın avukatlarının sunduğu sağlık kurulu raporlarına dayanılarak kararlar verildiğini öne sürdü. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki davada Haberal ile ilgili dosyaların tazminat davası dosyasına eklenmesini isteyen avukat Haşıloğlu, Haberal hakkındaki tüm sağlık raporlarının dosyada yer alması halinde hakimlere tazminat cezası veren kararlara imza atılamayacağını savundu.
´Türkiye´de adalet örümcek ağı gibidir´
´Bu raporlar daha önce sunulsaydı davanın seyri değişebilirdi´ diyen Haşıloğlu, ´Türkiye´de adalet örümcek ağı gibidir. Kuvvetli olan ağı delip geçer, zayıf olan takılır. Davacı Haberal, kuvvetli olduğu için bir gün bile cezaevine girmemiş, hastanede sağlık müdahalelerini reddederek hastanede kaldığı süreyi uzatmıştır. Kamuoyunca bilinmesi onun da suç işlemeyeceği anlamına gelmez´ diye konuştu. Haşıloğlu´nun sözleri üzerine Haberal´ın avukatı Serdar Özersin de müvekkili hakkında daha sonra ortaya çıkan sağlık raporlarından haberleri olmadığını söyledi. Özersin, 5 Temmuz 2010 ve 23 Kasım 2010 tarihli raporların da dava dosyasına eklenmesini talep etti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi Başkanı Mustafa Kıcalıoğlu da Haberal ile ilgili sağlık raporlarının istenmesine, ´Balyoz planı´ davası sanığı Tümgeneral Ahmet Yavuz´un terfi durumunun Genelkurmay Başkanlığı Personel Daire Başkanlığından sorulmasına ve dava dosyalarındaki eksikliklerin giderilmesine karar vererek, duruşmaları erteledi. ( Zaman)
18 hakimden 468 bin lira isteniyor
01 Aralık 2010: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, sanıkların tazminat davalarını kabul etti. Emekli Binbaşı Levent Bektaş, emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri, avukat Kemal Kerinçsiz, Tümgeneral Ahmet Yavuz, Albay Dursun Çiçek ve Prof. Dr. Mehmet Haberal, 18 hâkimden 468 bin TL manevî tazminat istiyor. Tazminat talep edilen hâkimlerden 12´sinin avukatlığını üstlenen Ömer Güntay, davaların görevsiz bir mahkemede açıldığını söyledi. Avukat Sadrettin Haşıloğlu ise Türkiye´de adaleti ´örümcek ağı´na benzetirken, Haberal´ın bir gün bile tutuklu kalmadığına dikkat çekti.
2´ye karşı 3 oyla dava kabul edildi
Poyrazköy, Balyoz, Ergenekon ve Kaos Planı davası sanıklarının davaya bakan ve tutuklama taleplerini reddeden hâkimler aleyhine ayrı ayrı açtıkları tazminat davalarına Yargıtay 4. Hukuk Dairesi´nde devam edildi. Emekli Deniz Binbaşı Levent Bektaş, emekli Tuğgeneral Süha Tanyeri, Kemal Kerinçsiz, Tümgeneral Ahmet Yavuz, Albay Dursun Çiçek ve Prof. Dr. Mehmet Haberal, 18 hâkimden toplam 468 bin TL manevi tazminat istiyor. Yargıtay 4 Hukuk Dairesi üyeleri Sadık Demircioğlu ile Kamil Kancabaş´ın muhalefet oyu kullandığı ortaya çıktı. İki Yargıtay üyesi, tazminat davalarının kabul edilmesine ilişkin oylamada Yargıtay´ın görevli olmadığı yönünde oy kullandı. Daire Başkanı Mustafa Kıcalıoğlu ile 2 üyenin ´görevliyiz´ oyu vermesiyle dava kabul edildi. ( Zaman)
Kontrgerilla yargının yükseklerinde yuvalanmış: İşte Yargıtay ile yerel mahkemeler arasındaki fark
4. Asliye, İP´lilerin Öz´den tazminat talebini reddetti
İstanbul 4. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararda, davacılar İşçi Partisi (İP) Genel Başkanlığı ve Ulusal Kanal´ın avukatlarının, özel bir televizyon muhabirinin haber bülteninde Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı Zekeriya Öz ile görüştüğünü söylediği ve bu görüşmenin içeriğini anlattığı iddiaları üzerine dava açtıkları hatırlatıldı. Dava dilekçesinde Zekeriya Öz´ün Ergenekon soruşturmalarının merkezinde Ulusal Kanal ve İşçi Partisi´nin olduğu şeklinde açıklamalar yaptığı belirtilerek kesinleşmiş bir karar olmadan yapılan bu açıklamalar nedeniyle İP için 50 bin ve Ulusal Kanal için 50 bin lira manevi tazminat talep edildiği kaydedildi. Bu talep üzerinde açılan davayı reddeden mahkeme, haberin güncel ve görünen gerçeğe uygun olduğunu belirtti. Mahkeme, kamu yararının bulunduğunu, haber verme ve kamuoyunu bilgilendirme sınırının aşılmadığını kaydetti. Haberi yapan muhabirin bilgileri savcı Öz´den aldığına dair bölümün ise Zekeriya Öz´ün hak alanını ilgilendirdiğine dikkat çeken mahkeme, bu iddianın Öz ve muhabir arasında ispatı gereken bir konu olduğuna karar verdi. Mahkeme, muhabirin avukatlarının ücreti olan bin TL ile, Öz´ün tebligat gideri olan 4 lira 50 kuruşun İP ve Ulusal Kanal´dan alınmasına hükmetti. ( Cihan)
(30 Kasım 2010), son güncel.: (01 Aralık 2010)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Ergenekon´un finans kaynakları manşetlerimiz
Haberal ve onun yargı ile sağlıkta kollanması manşetlerimiz
Böyle olur yükseklerin alçak hukuku: Skandala yargıtay onayı
Haberal´ın dava açtığı iki hakim ´Şemdinli kararını´ hatırlattı
Balyoz hakimlerinden Yargıtay´a isyan: Baskı yapmayın
Ergenekon hakimlerinin Yargıtay tazminatlarıyla yıldırılma çabası
Yargıda kontrgerilla örgütlenmesi
Ergenekon davasını engelleme girişimleri