Genelkurmay Başkanlığı´nın ´PKK´lıları dinleme´ gerekçesiyle aldığı cihazlarla sivillere yönelik dinleme yaptığı minibüste, arama kararından altı gün sonra inceleme yapıldığı ortaya çıktı. Araç içindeki cihazların bu altı gün içerisinde değiştirilip değiştirilmediği merak konusu. Dinleme cihazlarının alımında imzası bulunan Genelkurmay İkinci Başkanı Aslan Güner´in ismi soruşturmada şüpheli olarak geçiyor. Güner, Karargah´ta görevli tüm personelin amiri olduğu gibi idari soruşturmayı yürüten üç ismin de amiri ve sicillerini belirleyen isim. Bu kişilerin amirleri olan komutanlarını soruşturmaları ise tartışmaya neden olacak gibi görünüyor.
´Paşa´nın Kulakları´ soruşturması karartılıyor mu?
Genelkurmay Başkanlığı´nın ´PKK´lıları dinleme´ gerekçesiyle aldığı cihazlarla sivillere yönelik dinleme yaptığı minibüste, arama kararından altı gün sonra inceleme yapıldığı ortaya çıktı. Araç içindeki cihazların bu altı gün içerisinde değiştirilip değiştirilmediği merak konusu. Dinleme cihazlarının alımında imzası bulunan Genelkurmay İkinci Başkanı Aslan Güner´in ismi soruşturmada şüpheli olarak geçiyor. Güner, Karargah´ta görevli tüm personelin amiri olduğu gibi idari soruşturmayı yürüten üç ismin de amiri ve sicillerini belirleyen isim. Bu kişilerin amirleri olan komutanlarını soruşturmaları ise tartışmaya neden olacak gibi görünüyor.
Genelkurmaya bünyesindeki GES Komutanlığı´nın ´PKK´lıları dinlemek´ için İsrail´den satın aldığı ve Mercedes marka bir minibüse yerleştirdiği dinleme cihazlarıyla sivillere yönelik dinleme yapıldığının ortaya çıkmasının ardından söz konusu araçta altı gün gecikmeyle inceleme yapıldığı ortaya çıktı. Taraf´ın geçen 30 Ağustos´ta ´Aslan Paşa´nın gizli kulakları´ başlığıyla manşetten verdiği haberde Genelkurmay İkinci Başkanı Org. Aslan Güner´in imzasıyla İsrail´den satın alınan dinleme cihazlarıyla aralarında Baskın Oran, Fikri sağlam gibi yazar ve akademisyenlerin olduğu birçok kişiyi yönelik dinleme yapıldığı ortaya konulmuştu. Haber de ayrıca dinleme cihazının yerleştirildiği Mercedes marka minibüsün Anakara´da kullanıldığı bilgisi yer aldı.
Arama kararını savcılık verdi
Söz konusu araçta arama yapılmasına yönelik savcılık kararına rağmen aramanın karardan altı gün sonra yapılması dinleme cihazının değiştirildiği ve soruşturmanın üstünün örtülmeye çalışıldığı yorumlarını neden oldu. Genelkurmay Başkanlığı, 1 Eylül 2010´da konun soruşturulması için askeri savcılığa emir vermiş ve üç başlıkta soruşturma açılmıştı. Soruşturma ´ yasadışı cihaz alımı, alımın gizlenmesi ve devletin güvenliği ile ilgili gizli kalması gereken bilgilerin temini, açıklanması, başka ülkeyle paylaşması´ konularını kapsıyordu. Askeri savcılık bu soruşturma emrini acil durum olarak tanımladı ve askeri mahkemeden arama kararı almadan, ´resen´ GES Komutanlığında arama işlemi gerçekleştirildi. Ceza Mahkemeleri Kanunu´na göre gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcı ´resen´ arama yapabiliyor. Arama kararını gerekçesi ´gecikmesinde sakıncalı durum´ olarak belirtilmesine rağmen askeri savcılık 6 Eylül´de GES Komutanlığı´na giderek, ilgili cihazlarla ilgili bilirkişi incelemesi yaptırdı.
Cihazlar değiştirildi mi?
İddialara göre GES Komutanlığı´nda kasıtlı olarak görevi ihlal ve delillerin karartılmasına yardım etme suçu işlendi. Yasa gereği savcılık, 1 Eylül de dinlemenin yapıldığı GES Komutanlığı´na gidip. Taraf´ın plakasıyla ortaya çıkardığı aracı muhafaza altına aldırmakla yükümlüydü. Genelkurmay Askeri Savcısı Albay Yavuz Şentürk, Yarbay Tezer Türkay Güven ve Yarbay Yaşar Yüce, 6 Eylül 2010´ da GES Komutanlığı´na giderken araç içindeki cihazların altı gün içerisinde değiştirilip değiştirilmediği merak konusu.
Dosya elden ele gezdi
Askeri savcılığın ihmalleri bununla da sınırlı değil. Savcılık genelkurmay Mahkemesi´nden arama kararı alabilecekken dosya önce Hava Kuvvetleri Askeri Savcılığı´na gönderildi. Bu mahkeme ´Biz itiraz mahkemesiyiz´ diyerek dosyayı askeri savcılığa geri gönderdi. Bu kez dosya Kara Kuvvetleri Askeri Mahkemesi´ne gitti. Bu işlem uzun sürdüğü için arama ancak altı gün sonra yapılabildi.
Karargah´ta bir garip görüşme
Dinleme cihazlarının alımında imzası bulunan Genelkurmay İkinci Başkanı Aslan Güner´in ismi soruşturmada şüpheli olarak geçiyor. İddialara göre, dinlemeyle ilgili haber Taraf´ta yer aldığı gün olaya soruşturan Genelkurmay Asker Savcısı Yavuz Şentürk ve Aslan Güner karargahta bir saate yakın görüştü. Diğer yandan Genelkurmayın açtığı idari soruşturmada görevlendirdiği Genelkurmay İKK ve Güvenlik Daire Başkanı Tümgeneral M. Mutlu Arıkan, Genelkurmay Bilgi Güvenlik Şube Müdürü Kurmay Albay Bayram Tanrısevdi ve MEBS Plan Koordinasyon Daire Başkanı Tuğgeneral Müjdat Uzun´un idari olarak Org. Güner´e karşı sorumlu olmaları soruşturmanın güvenliği konusunda şüphe uyandırıyor. Güner, Karargah´ta görevli tüm personelin amiri olduğu gibi idari soruşturmayı yürüten bu üç ismin de amiri ve sicillerini belirleyen isim. Bu kişilerin amirleri olan komutanlarını soruşturmaları ise tartışmaya neden olacak gibi görünüyor.
Hıfzı Çubuklu uyarmış
PKK´lıları dinleyeceğiz gerekçesiyle cep telefonlarını dinlemek için 2007 yılında İsrail´den cihaz alınmadan önce dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt ve 2. Başkanı Ergin Saygun´un, Tuğgeneral Hıfzı Çubuklu tarafından dikkatli olmaları yönünde uyarıldığı ortaya çıktı. Taraf´ın ulaştığı ?Genelkurmay Adli Müşaviri Tuğgeneral Hıfzı Çubuklu? imzalı belgede, alınacak cihazlarda ?cep telefonu dinleme ve kayıt etme özelliğinin? bulunduğu da itiraf ediliyor.
Mahkeme kararı şart
Çubuklu, cihazların yurtiçinde kullanılması durumunda komutanları yasal mevzuat kapsamında bilgilendiriyor. Mahkeme ve savcı kararı olmadan dinleme yapılamayacağı belirtilen 4 Haziran 2007 tarihli bilgilendirme notu, ?Sayın Komutanım? diye başlıyor. İşte Çubuklu´nun, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve 2. Başkan Orgeneral Ergin Saygun´a yazdığı anlaşılan o yazı: ?Sayın Komutanım. Alınması teklif edilen 2 adet pasif teçhizatın cep telefonlarını dinleme ve kayıt etme yeteneği olduğu anlaşılmaktadır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu´nun 135 inci maddesine göre, ülkemizde sadece hakim veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Savcısı´nın kararı ile şüpheli veya sanığın telefonları dinlenebilmekte veya kayda alınabilmektedir. Bu nedenle, bahse konu sistemin tedarikini müteakip, yurtdışında kullanılmasında herhangi bir mahsur bulunmamakla birlikte yurtiçinde kullanılması ihtiyacı duyulduğunda konunun mevcut yasal düzenlemeler kapsamında ele alınmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir. Arz ederim. Hakim Tuğgeneral Hıfzı Çubuklu? ( Taraf)
(22 Eylül 2010, 12:56)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Genelkurmay´dan soruşturma: Aslan Paşa´nın suçlu kulakları
G.kurmay´ın derin kulakları Kirazlıdere´deydi
G.kurmay´da hangi soruşturma sonuçlandı ki?
Askerlerin Ergenekon ve diğer soruşturmalara müdahalesi
Karargah Evleri gibi diğer soruşturmaları da karartmak istediler