numaralı 160 GB hard disk SEAGATE marka 9UM67KBA seri numaralı hard diske kopyalanmıştır. Kingston marka FSD08DR08G0102C seri numaralı 1 GB'lık Hafıza kartı Seagate Marka 9 UM67KBA seri numaralı hard diske kopyalanmıştır . Kuantum marka 354112160381PGZXX Seri numaralı 40 GB hard disk, B1'den B247 'ye kadar numaralandırılmış CD ve DVD, C1'den C23'e kadar numaralandırılmış teyp kaseti ele geçirilmiş. Müştekinin ev aramasında ele geçirilen dijitallerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine müştekinin ikametinde yapılan aramada 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Müşteki Savcılık ifadesinin ardından tutuklama talebiyle sevk edildiği mahkemeden serbest kalmıştır. 06.06.2012 tarihli savcılık mütalaasında şahıs hakkında örgüt üyesi olmaktan yeterli delil olmadığı için beraat talep edilmiştir. 25/12/2014 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''İlk okulu Siirt'te Orta okulu Bingöl Genç'te Liseyi Muş İmam hatipte okuduktan sonra Muş'a yerleştim. 1979 yılında Muş'ta önce Müezzin olarak daha sonrada İmam olarak çalışmaya başladım. Körfez savaşı dönemine kadar Fetullah GÜLEN'i tanıyor ve saygı duyuyordum. Ancak o süreçten sonra Fetullah GÜLEN'in Müslümanlarla birlikte Hristiyan ve Yahudilerin de cennete gireceği söyleminden sonra ben o gruptan uzaklaşarak kendimce doğru bildiklerimi camilerde ve bulunduğum sohbet ortamlarında dile getirmeye başladım. Benim bu açıklamalarımdan sonra tanımadığım ve isimlerinin bilmediğim kişiler tarafından uyarılıyordum.Hatta benim bulunduğum ortamlarda bulunanlar zaman zaman Fetullah GÜLEN'in Yahudilerin adamın olduğunu, amacının başka olduğunu, söylüyorlardı. Bende bundan dolayı zaman zaman halkımızı uyarıyorduk bu uyarıları Fetullah GÜLEN tarafından sert bir şekilde algılanarak bize karşı bir cephe aldığını hem duyuyor hem de hissediyorduk. Sevk edildiğim Cumhuriyet Savcılığında ifademi alan Cumhuriyet Savcısının bana karşı bu bombaları sen koymuşsun, ben kabul etmeyince bana hitaben sen sakallısın diye bomba koymayacak mısın Hizbullahcılarda bunu çok gördük şeklinde bana baskı yapıldı ve bana sık sık sen yalan söylüyorsun şeklinde hakaret edildi. Nezarethanede iken gözaltına alınanlardan bazı gençlere şantaj mahiyetinde bir takım şeylerin gösterilerek soruşturmayla ilgisi olmayan şeylerin sorulduğunu ve bombalar ile ilgili suçu kabul etmeleri yönünde tehdit edildiğini duydum. Benimle beraber gözaltına alınan kişilerin herhangi bir radikal söylemlerine şahit olmadım. Bu kişilerin cihat konusuyla ilgili teşviklerini de duymadım görmedim bilmiyorum. Ben bu soruşturma ile ilgili olarak ben ve çevreme iftira atılmıştır. Ben Fetullah GÜLEN gibi düşünmediğimden dolayı bana iftira atan kişi yada kişilerin Fetullah GÜLEN ve cemaati olduğuna inanıyorum hiçbir şüphem yoktur. Çünkü daha önceden tanıdığım için o grubun mensuplarının Fetullah GÜLEN'in talimatı dışında hareket etmediğini biliyorum. Bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM. '' demiştir. El Kaide terör örgütünün yapısı incelendiğinde; örgüt üyelerinin genellikle belirli bir mesleklerinin olmadığı, eğitim seviyelerinin düşük olduğu, devletin camilerinde ve devletin resmi imamlarının arkasında namaz kılmadıkları, diyanet işleri başkanlığını ihanet olarak gördükleri, demokrasinin şirk olduğu düşüncesini savundukları, İdeolog olarak gördükleri Abdullah AZZAM ile Seyit KUTUP ve Hasan El Benna'nın kitaplarını okudukları ve bu kişilerin düşüncelerini savundukları görülmüş. İslam'ın en radikal ve en sert yorumu olan Selefi-Vahhabi ideolojiyi referans aldıkları, cihadı benimsedikleri gözlenmiştir. Adı geçen müştekinin sosyolojik ve ekonomik durumu da göz önüne alındığında El Kaide örgütüne mensup kişilerin aksine, uzun bir süre diyanet işleri başkanlığına bağlı camilerde imam olarak görev yaptığı ve emekli olduğu, eğitim seviyesi düşük, kültürel yapısı zayıf, ve bilinçsiz dini konulara sahip örgüt üyeleri ile bağlantısının olma ihtimalinin düşük olduğu, yine müştekinin
SAYFA: 151   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

soruşturma safhasında her hangi bir eyleminin yada eylem teşebbüsünün olmadığı, ikametinde yapılan aramada bahse konu örgütlerle ile ilişkilendirilebilecek bir bulgu yada bilgiye ulaşılamadığı, müştekinin daha önceki süreçte gerek kendisinin gerekse ailesinden birisinin terör örgütleri ile irtibatının tespit edilmediği anlaşılmış. Müştekinin 2009/1016 sayılı soruşturma kapsamında El kaide terör örgütü ile ilişkilendirilmeye çalışılmasının belirli bir amaç ve hedef doğrultusunda yapıldığı anlaşılmıştır. 31- MAHMUT EREN Cumhuriyet Mah. Demokrasi Cad. No:59/3 Çekmeköy/İSTANBUL adresinde ikamet eder. Halen 05334305116 numaralı telefon hattını kullanır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grup mensuplarına ders verdiği ve (05334305116) numaralı telefon hattını kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (0533 4305116) numaralı hatla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 8 defa, 12 ay yani 06/05/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu(0533 4305116) numaralı hatla ilgili olarak dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 16 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 09/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Soruşturmadan, 1 gün sonra haberim oldu, hatta arkadaşlarımı ziyarete Emniyet Müdürlüğüne geldim. Görüşme imkanı olmadığı için görüşemeden geri gittim. Bu soruşturmadan önce Fetullah GÜLEN'in bizim çevremizi hedef gösterdiğini Mehmet DOĞAN hoca bizi tedbirli olmamız konusunda uyardı. Son zamanlarda tanımadığımız şahısların sohbetlere, özellikle Hoca abinin yakınına gelen yabancı tanımadığımız kişiler artmaya başladı. Polis olduklarından şüpheleniyordum.Bu soruşturmada benimde hedef müşteki olarak dinlendiğim ve izlendiğimden benim haberim yoktu ancak ben sürekli telefonlarımın dinlendiği şüphesindeydim. Bu soruşturmayla ilgili yaklaşık 1 sene kadar önce beni İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne şüpheli olarak çağırdılar. Şirinevlerdeki evden haberim var. Bu ev Turgut YILDIRIM'ın abisinin ikamet ettiği bir adresti. Abisi ruhsal problemler nedeniyle intihar edince ailesi tarafından hayır amaçlı Kuran okunması, sohbet edilmesi için ayrılmış bir evdi. Fetullah GÜLEN grubuna ait olduğu bilinen dershanelerden birisi bu adrese yakındı. Bu dershaneden gelip giden arkadaşları da vardı. Bu gelenlerin birçoğu haber kaynağı olaraktan iş görüyor olabilir. Bu adresin kapısı giriş çıkışı kontrol altında değildir. Birçok kişide anahtar vardır. Kötü niyetli kişilerin bu eve girmesi ve anahtarı ele geçirmesi zor değildir. Benim ve tanıdığım kişilerin daha önce de söylediğim gibi yer altı yer üstü hiçbir örgütle cemaatle, grupla, siyasetle işi olmamıştır. Yapılan bu operasyonun en üst düzeydeki sorumlusunun dış güçlerin oyunudur Fetullah GÜLEN'de bu oyunun maşasıdır. Ben, belirtilen soruşturmanın tamamen bir iftira olduğunu düşünüyorum. Bu iftiradan dolayı maddi ve manevi olarak zarar gördüm. Bundan dolayı bize bu iftirayı atan Fetullah GÜLEN ve bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden medya sorumluları, polis amirlerinin ve müdürleriyle, sivil tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' demiştir.
SAYFA: 152   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

32- MÜŞTEKİ MAHMUT DOĞAN Beşköprü Mah. 3158 Sokak Safaevler sitesi C Blok No: 9/2-Serdivan/Sakarya adresinde ikamet eder. Halen 05558738911 numaralı telefon hattını kullanır. Kullanmakta olduğu (0507 2938780) numaralı telefon hattından 25/05/2009 tarihinde hedef şahsılardan Mehmet DOĞAN ile yapmış olduğu görüşmeye istinaden 05/06/2009 tarihinde (T3418013) Aidiyet numaralı personel tarafından iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması hususunda rapor tanzim edilmiş. Bunun üzerine (0507 2938780) numaralı hatla ilgili olarak 08/06/2009 tarih ve 2009/704 teknik takip karar numarasıyla (3 aylık) iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 6 defa 12 ay, yani 04/04/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (0507 2938780) numaralı hatla ilgili olarak dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 23/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni olarak görev yapmaktayım. Ben ilk orta ve liseyi Manisa ilinde okudum. Üniversite eğitimi Erzurum Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde aldım. 1999 yılında Milli Eğitim Bakanlığına girdim ve halen öğretmen kadrosu ile görev yapmaktayım. Ben bu soruşturmayı öz amcamın olan ve bu soruşturma kapsamında yaklaşık 17 ay kadar cezaevinde kalan amcam Mehmet DOĞAN ve yine aynı asılsız suçlamayla cezaevine giren ve yaklaşık (5) ay cezaevinde kalan babam Ahmet DOGAN'dan dolayı bilirim. Benim amcam Mehmet DOĞAN bir İslam alimidir. Bize ve kendisinden din öğrenenlere Kuran ve hadisin dışında hiçbir şey anlatmamıştır. Kendisinin herhangi bir terör örgütü veya siyasi parti ile herhangi bir ilişkisi yoktur. Zaten kendisi halinde kendi halinde yaşayan bir insandır. Beyinsel olarak MS hastasıdır ve %80''in üzerinde görme özürlüdür. Bende yılda bir yada iki defa memleketime gittiğim zaman kendisi aile büyüğüm olduğundan kendisini ziyaret ederim. Zaten kendisi sürekli barış ortamını destekler, doğu ve güneydoğu Anadolu bölgelerimizde faaliyet sürdüren PKK/KCK terör örgütüne de gençlerin ve halkımızın destek vermemesi yönünde sürekli telkinlerde bulunur. Kendisi böyle bir insandır. Bildiğim kadarıyla bu konu ile alakalı benimle ilgili herhangi bir soruşturma ve dava açılmadı. Ayrıca yasal olarak beni dinledikten sonra dinleme bitiminde hiçbir şekilde Cumhuriyet Başsavcılığından bana dinlendiğim ve suçla alakalı herhangi bir bulgunun bulunmadığı yönünde herhangi bir tebligat yapılmadı. Ben bu olayı babam ve amcamın davasına bakan avukatlardan duydum. '' demiştir. Ben sizlere asıl müracaat etmek istediğim konu şudur. Benim amcam olan çevresinde tanınan ve sevilen, emekli imam olan dini bilgisinden dolayı MOLLA MUHAMMED olarak bilinen Mehmet DOĞAN yapmış olduğu dini sohbetlerde ve dini konular ile ilgili olarak hazırlayarak TAŞHİYE adlı yayın evi aracılığıyla yayınladığı kitaplarında, 1-Bizzat Kuran, sünnet ve icma-ı ümmet (sahabe ve sonraki gelen dört mezhep imamlarının bir konuda toplu olarak verdikleri hüküm) ve kıyas-ı fukaha (dört mezhep imamının görüşleri) göre imani ve dini yönden Yahudi ve Hristiyanlarla dinler arası diyalog yapılamayacağını defalarca işlemişti. Ancak bu konuyla ilgili olarak bunlar böyle diyorlar falan diye kesinlikle kimsenin ismini belirtmemiştir.
SAYFA: 153   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

2-Yine amcam Mehmet DOĞAN tarafından İslam'ın şartlarından biri olan ZEKAT konusunda zekatın kimlere verilip verilmeyeceği hususlarında kitaplar yazıldı. Kendisinin yazmış olduğu kitaplarında ve sohbetlerde; Zekatın fakir fukaranın hakkı olduğunu, kurum, yurt ve okulların tüzel kişiliğine verilen zekat ve fitrenin dinen uygun olmadığını, ayrıca Müslüman olmayanlara zekat verilemeyeceği konularını işlemiştir. Zaten bu husus Kuran'ı Kerim kitabında Tövbe süresinde (8) sınıfa zekat verileceği açıkça ifade edilmektedir. Mehmet DOĞAN'da bu sekiz sınıfa verileceğini beyan etmiştir. 3-Mehmet DOĞAN İslam'da tesettürün furuat (teferruat) olmadığını. Kuran'daki bir çok ayetle tesettürün Allah'ın emri olduğunu dile getirmiştir. İman edilmesi gereken bir husus olduğu kitaplarında ve yaptığı sohbetlerde açıklamıştır. 4-Yine amcam Mehmet DOĞAN, CİHAT konusu ile ilgili olarak yazmış olduğu kitaplarında ve sohbetlerinde, Müslim, Buhari başta olmak üzere tüm sahih hadis kitaplarında geçen cihat ile ilgili hadisleri anlatmıştır. Hem de anlatırken tam hadis kitaplarında belirttiği şekilde anlatmıştır. Dahilde ise cihatın kesinlikle silah ile olmayacağını, ilmen olacağını açıklamıştır. Yukarıda dört başlıkta açıklamış olduğum konuları kullanarak kendisine menfaat temin ettiğini düşündüğüm Fetullah GÜLEN cemaati olarak bilinen yapı, amcamın yaptığı bu açıklamaların menfaatlerine ters olmasından dolayı , bu yapı mensuplarınca amcam, babam, babamın teyzesinin oğlu emekli savcı Mehmet Selim ÇELİK birinci derecede hedef olarak alınarak El Kaide terör örgütü mensupları oldukları şeklinde asılsız suçlamalara muhatap olmaları sağlanmıştır Beni de bu yönde dinlemiş ve takip etmiş olabilirler. Sorumluların bulunarak haklarında gerekli yasal işlemlerin yapılmasını istiyorum. 33 - MÜŞTEKİ MAHSUM YEŞİLIRMAK Elmas bahçeler mah. Kırk sokak no:9/A- Osmangazi/Bursa adresinde ikamet eder. Halen 0539 6595270 numaralı telefon hattını kullanır. Şüpheli Ali Fuat YILMAZER imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 21/11/2009 tarihli yazısında ''Afganistan'daki çatışma bölgelerine gönderilmek üzere adak kurban yardımı topladığı'' 0538 3363726 numaralı hattı ve enes4900@hotmail.com isimli E-Posta adresini kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullandığı iddia edilen 0538 3363726 numaralı hat ve enes4900@hotmail.com isimli E-Posta adresiyle ilgili olarak 25.11.2009 tarih ve 2009/2078 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Soruşturma süresince mağdur ile ilgili olarak 2 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Mağdurun kalmış olduğu yurtta ki odasında yapılan aramada ; 1 adet 356826/02/820383/2 imeı numaralı Nokia 1100 marka cep telefonu, 1 adet 353463/01/211951/0 imeı numaralı Samsung E250 Marka cep telefonu ile telefonların içinde bulunan ve üzerinde 0904-0704-5403-3 rakamları yazılı Turkcell sim kart, 090626030077-7 rakamları ile yazılı Turkcell sim kart, 1 adet ''cihadmedya.com'' ibareleri ile başlayan kurşun kalemlerle başlayan kağıtlar, 1 adet yolumu seçtim ve hayır asla vazgeçmeyeceğim ibare ile yazılan kağıtlar ele geçirilmiştir. Mağdurun kaldığı yurttaki odasında ele geçirilen dijitallerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Mağdurun ailesinin ikamet ettiği Muş Merkez Kültür Mahallesi 174. Sokak Bahriye Yapı Kooperatifi No: 16/1 sayılı adreste yapılan aramada; (1) adet Dente DM 2132 seri nolu AMD 3200+/ 1024 MB/ 160 CB kasa üzerinde özellikleri belirtilen siyah bilgisayar (kart okuyucusunun ve DVD ROM arasında kalan parçası bulunmayan), (1) adet Hyundai DVD, (1) adet Valve Pack CD, 1 adet Princo CD, (1) adet Princo CD ''üzerinde mert internet ve kurmanç yazılı) (5) adet CD (1) adet DVD ele geçirilmiştir. Ele geçirilen hard diskin yapılan incelemesinde; Abdullah AZZAM adlı Word belgesinin
SAYFA: 154   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

olduğu, cihadın manası ve cihad 44 isimli Word belgelerinin olduğu, www.diriliszamani.com isimli internet sitesinden alındığı iddia edilen Cihadın lügat manası, Cihadın ıstılahı manası, Kuran da ''cihad'' isimli Word belgelerinin olduğu iddiasıyla tutanak tanzim edildiği anlaşılmıştır. Mağdurun ikametinde ve kaldığı yurtta yapılan aramalarda yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine yapılan aramalarda 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Mağdur Savcılık ifadesinin ardından serbest kalmıştır. 06.06.2012 tarihli savcılık mütalaasında mağdur hakkında örgüt üyesi olmaktan yeterli delil olmadığı için beraat talep edilmiş. 18/02/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Belirtilen soruşturmaya nasıl ve ne şekilde dahil edildiğimi bilmiyorum. Radikal tahşiye soruşturmasıyla ilgili bir şey bilmiyorum. Konuya vakıf değilim. Soruşturma dahilinde tarihini tam olarak hatırlamıyorum ama Hınıs'ta öğrenciyken polisler tarafından gözaltına alındım.kimlik kontrolüm yapıldıktan sonra İstanbul iline getirildim. Daha sonra savcılıktan serbest bırakıldım. Muş'ta ikamet ettiğim dönemde Mehmet DOĞAN isimli müşteki ile aynı mahallede ikamet etmekteydim. Kendisinin emekli imam olduğunu biliyorum. Kendisi ve grubuyla her hangi bir bağlantım yoktur.Kendisiyle kayda değer bir tanışıklığımda yoktur. Hiçbir şekilde de görüşmedim. 0538 3363726 numaralı hat benim üzerime kayıtlı değildir. Hatırladığım kadarıyla bu hat amcam Ahmet DÖNDER üzerine kayıtlıydı. Ancak belirttiğiniz bu tarihlerde bu hattı ben 6 ay yada 8 ay süreyle kullandım. enes4900@hotmail.com isimli E-Posta adresi bana ait değildir. Bu E-Posta adresini ben kullanmadım. Kimseden davacı yada şikayetçi değilim.'' demiştir. 2009/1016 sayılı soruşturma kapsamında hedef şahıs olarak haklarında tahkikat yürütülen müştekilerin hiç birinin Mahsum adlı mağdurla uzaktan yakından tanışıklıkları yada münasebetlerinin olmaması, yine mağdur Mahsum YEŞİLIRMAK'ın beyanından da anlaşılacağı üzere dosya kapsamındaki diğer hedef şahısları tanımadığı anlaşılmış. Tüm bu veriler birlikte değerlendirildiğinde, şüpheli Ali Fuat YILMAZER imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğü 21/11/2009 tarihli yazının ve Mahsum YEŞİLIRMAK adlı mağdurun soruşturmaya dahil edilmesinin belirli bir amaç ve hedef doğrultusunda yapıldığı değerlendirilmiştir. 34- MÜŞTEKİ MEHMET DOĞAN Sunay Mah. Atatürk Bulvarı No:202 Iç Kapı No: 10 Merkez/ MUŞ adresinde ikamet eder. Halen 0507 2416999 numaralı telefon hattını kullanır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grubun lideri olduğu ve (0532 7796694) numaralı telefon hattını kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (05327796694) numaralı hatla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 5 defa, 9 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (0532 7796694) numaralı hatla ilgili olarak dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 2 tane teknik takip çalışmasının yapıldığına dair fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; 1 adet Toshiba marka X8PDFG5N5CD6 seri numaralı 250 GB Hard Disk, 1 adet Toshiba marka 351867022439092 Imeı numaralı cep telefonu, 1 adet Sony marka model : PCG-7D2L Contains FCC ID No : PD9WM3B2200BG Numaralı Gri renkli üzerinde Sony
SAYFA: 155   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

Vaıo yazan Laptop, 1 adet üzerinde askeri not defteri ibaresi bulunan içinde el yazımı notların bulunduğu not defteri, 1'den 104'e kadar numaralandırılmış ve Resul DOĞAN tarafından da paraflanmış 104 adet CD, 1 adet 8255K26 DOS ibaresi bulunan Disket, 3 sayfa üzerinde isimler ve telefon numaralarının yazılı bulunduğu sarı renkli doküman, 1 adet üzerinde WD ibaresi bulunan WXC808055882 sen nolu siyah renkli Hard Disk, 1 adet üzerinde EVEREST yazılı seri numarası okunmayan ancak model : HDC-265 MATERİAL Aliminyum Bus Power şeklinde ibareler bulunan gri renkli hard disk, 1 adet kahverengi renkli üzerinde not ibaresi bulunan içinde el yazımı notların bulunduğu not defteri, 1 adet üzerinde Kutbettin 0538 499 30 97 ibaresi bulunan not kağıdına yazılı doküman, 1 adet 89902860341325378196 112k seri nolu avea sim kart muhafaza kabı 1 adet 0805080397171 seri nolu Türkcell Simpulus sim kart, 1 adet Mehmet DOĞAN isimli şahsa ait 354176/02/025615/2 imei numaralı telefon ve içinde takılı vaziyette 0809260013145 seri nolu Türkcell Simpulus Hafıza kartı ele geçirilmiş. Müştekinin ev aramasında ele geçirilen dijitallerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine müştekinin ikametinde yapılan aramada 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanmış. 16/12/2014 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Bu dava benim şahsıma yapılmış bir dava olsaydı davamdan vazgeçerdim ancak bu şahsıma ait bir dava değildir ancak Kuran'a ve Hadis'e bağlılığımdan dolayı ecnebi bir örgüt Yahudi ve Hristiyanları temsil ederek buradaki bir maşayı kullanarak Kuran'a tecavüz, Kuran ve Hadis'e tecavüz dolayısı ile bütün Müslümanların hukukuna tecavüz ve bütün İslam milletlerine tecavüz olduğundan dolayı ben bu haktan vazgeçmem, şayet vazgeçtiğim takdirde Kuran'dan ve Hadisten, ve Müslüman denen Müslümanların hakkından vazgeçiyorum demektir, bundan böyle ben hukuki ammeden dolayı (ilahi ve beşeri hukuk) vazgeçtiğim takdirde hem ilahi hukuka ve tüm Müslümanların hukukuna tecavüz etmiş oluyorum, bu tecavüze girmemek için ve bu hakta bana ait olmadığı için sesim giderse bütün dünyaya bağırarak diyorum ki Kuran hesabına bütün milleti İslam adına bu davayı başımıza açanlardan davacı ve şikayetçiyim, davadan vazgeçmem ise Müslümanlığımdan, imanımdan ve İslam milletinden vazgeçmem demektir bu sebeplerle beni ve sırf beni sevdiği için diğer birtakım arkadaşlarımı bu şekilde asılsız ve mesnetsiz deliller uydurarak hürriyetten yoksun kalmama ve beni sevenlerinde hürriyetten yoksun kalmasına sebebiyet veren tüm kişi ve bu kişileri kullanarak tarafımıza bu suçlamaları isnat eden şahıslardan davacı ve şikayetçiyim.'' demiştir. 35 - MÜŞTEKİ MEHMET NURİ TURAN Sanayi Mahallesi Gaziosmanpaşa Caddesi No:67 Daire: 10 Güngören/İSTANBUL adresinde ikamet eder. Halen 0532 2134802 numaralı hattı kullanır. Soruşturmaya konu Tahşiye yayınevinin ortaklarında olur. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grubun faaliyetlerini finanse ettiği, aynı zamanda İstanbul il sorumlusu olduğu ve (0532 2134802) numaralı telefon hattını kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (0532 2134802) numaralı hatla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte
SAYFA: 156   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

aralıksız olarak toplam 5 defa, 9 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (0532 2134802) numaralı hatla ilgili olarak dinleme kararı alınmış. Müştekinin kullandığı (0533 3988632) numaralı hatla ilgili olarak toplam 4 defa 4 ay süreyle dinleme kararı alınmış. Yine Müştekiye ait mehmetnurituran@ttmail.com isimli E-Posta adresiyle ilgili olarak toplam 2 defa 2 ay süreyle e-posta adresine gelen iletilerin kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 6 tane teknik takip çalışmasının yapıldığına dair fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; süs eşyası olarak adlandırılan 1 adet Muşta, 1 adet Uç kısmı 20,5 cm toplam 30,5 cm olan sarı kabzeli hançer, 1 adet uç kısmı 14,5 cm toplam 25,5 cm siyah kabzeli hançer, 1 adet Puma marka uç kısmı 15 cm toplam 27 cm kama, 1 adet Alce marka uç kısmı 21,5 cm toplam 35 cm kama, 1 adet uç kısmı 53 cm toplam 75 cm kılıç, 1 adet uç kısmı 39 cm toplam 51,5 cm kama ile 1 adet Mehmet Nuri TURAN'a ait bulundurma ruhsatlı Nogont marka 7,62 mm çapında 17885 Seri numaralı toplu tabanca, 1 adet Mehmet Nuri TURAN a ait taşıma ruhsatı bulunan Baretta marka 9 mm çapında G884562 Seri numaralı Tabanca ve bu tabancaya ait 3 adet şarjör 12 'si Baretta marka Tabancanın şarjöründe basılı olmak üzere toplam 44 adet 9x19 mm çapında MKE yapımı fişek, 50 adet Nagant marka 7,65 çapında silah mermisi, 200 adet Nagant marka 7,62 mm çapında fişek, 100 adet Nagant marka 7,62 mm çapında MKE yapımı Fişek, 136 adet MKE yapımı 9x19 mm çapında fişek, 1 adet Doktor ABDULLAH AZZAM ''İslami Direnç harekat Hamas'' isimli kitabı, 1 adet Doktor Abdullah AZZAM ''Cihat kervanı'' isimli kitabı, 1 adet Doktor Abdullah AZZAM ''Müslüman halkın Cihatı'' isimli kitap, 1 adet Doktor Abdullah AZZAM ''Cihat Dünya Gündeminde'' İsimli kitabı, 1 adet Doktor Abdullah AZZAM ''Cihatın Fazileti'' isimli kitabı, 1 adet Doktor Abdullah AZZAM ''Marksizmin çöküşü ( Kızıl Akrep)'' isimli kitabı, Yazılı sayfaların 1'den 9'a kadar numaralandırılan Şehzade ile Başlayıp ''tre'' ile biten ve M. Nuri tarafından sayfalar imzalanan Stickar defteri, Tarafımızdan 1'den 7'ye kadar numaralandırılan MEHMET ÇELEBİ ile başlayan '' 2061964'' ile biten ve M. Nuri TURAN tarafından imzalanan not kağıtları, 1 adet Sony marka 32 MB K424S4B seri nolu hafıza kartı, 1 adet Sony marka 64 MB I514E3B seri nolu hafıza kartı, 1 adet Nokia marka 512 MB AX07035ESE seri nolu hafıza kartı, 1 adet Kingmax marka 256 MB 6390835 seri nolu hafıza kartı, 1 adet Nokia marka 1 GB 0725K49223U seri nolu hafıza kartı, 1 adet 128 MB SMS 328FFES Seri numaralı hafıza kartı, 1 adet 2 GB 0730K873084 Seri numaralı hafıza kartı, 1 adet Sandisk marka 526 MB 06325016675 Seri numaralı hafıza kartı, tarafımızdan 1'den 7'ye kadar numaralandırılan ve üzeri M. Nuri TURAN tarafından imzalanan mini DVD, 1 adet Sait HAVVA'nın ''50. Yılında Müslüman Kardeşler Teşkilatı'' adlı kitap, 1 adet Yahya ZEKERİYAGİL 'in ''İCAZUL KURAN '' isimli kitabı, 1 adet ABDULLAH AZZAM Cihat Dersleri -1 isimli kitabı, 1 adet Abdullah AZZAM Cihat dersleri -2 isimli kitabı, Tarafımızdan 8'den 4' e kadar numaralandırılan ve M. Nuri TURAN tarafından imzalanan CD, 1 adet ''İbn Tevmiye Külliyatı'' (8 Cilt) isimli kitap ele geçirilmiş. Ayrıca evde bulunan HP Marka Bilgisayar içindeki SEAGATE Marka 80 GB kapasiteli SN : 5JV5PM1C Numaralı Hard disk, DELL marka Laptop içindeki Samsung marka 250 GB kapasiteli SN : S133JDOPA07768 Numaralı Hard disk, Apple macbook marka Laptop içindeki Hitachi Marka 120 GB kapasiteli SN : IX9150YWW5A4A Numaralı Hard diske el konulmadan arama yapılan evde bilişim şubesi suçlarından gelen uzman personel tarafından Seagate marka 500 GB kapasiteli SN : 9VM68JGY Numaralı Hard diske imajının alındığı anlaşılmıştır. Müştekinin ikametinde ele geçirilen dijital verilerin yapılan incelemesinde Yahya ZEKERİYAGİL tarafından yazılmış, Mir'ât-ül Cihâd isimli kitabın 3 cildinin dijital kopyalarının bulunduğu Word belgeleri, İcazul kuran isimli eserin dijital kopyalarının bulunduğu Word belgeleri, waw isimli klasörde Risale-i Nur Külliyatı eserlerinin izahatı şeklindeki ders-dini sohbet tarzındaki, Mehmet DOĞAN isimli şahsın olduğu değerlendirilen, ses kayıtlarının bulunduğuna dair tutanak tanzim edilmiş. Dijital verilerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek bir suç ve suç unsuruna rastlanılmadığı görülmüş. Savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanmış ve 17 ay tutuklu kaldıktan sonra 20.05.2011 tarihinde yapılan duruşmada serbest kalmıştır. 16/12/2014 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle;
SAYFA: 157   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

''Beyan ettiğim adreste ikamet ederim iddialara ilişkin olarak İstanbul emniyet müdürlüğü TEM şube müdürlüğü, 25/05/2014, 11/11/2014 tarihlerindeki şikayetlerim doğrudur beyan ederim. Yine İstanbul Emniyet Müdürlüğü Elektronik şube müdürlüğüne avukatım tarafından gönderilmiştir, içeriği doğrudur. Daha öncesinde yaşanan hikayeme dair anlattığım hususlarda tümüyle doğrudur. 06/04/2004 tarihinde BMB Mustafa KAPLAN Burhan, BOZGEYİK, Bünyamin ATEŞ'le birlikte kurduk. Bu yayınevi altında Rahle, Tahşiye ve Cihangir isimli marka tescili yaptırdığımız yayınevleri vardı. Bu yayınevlerinden özellikle tahşiyede Risale-ı Nur eserlerini esas alan eserlerimiz yayınlanmaktaydı. Özellikle de Mehmet DOĞAN hocamızın vermiş olduğu derslerde tutulan notları bir araya getiren Mustafa KAPLAN'ın yazdığı eserler yayınlanmaktaydı. Mehmet hocamızın gerek derslerini dinleyen gerekse buna dair eserlerini okuyan, tedrisinden geçen bir çok il ve ilçedeki kişiler ders halkaları oluşturmuşlardı. Mehmet hocamızın fikirlerini ve görüşlerini esas alarak ilmi çalışmalarını yürütmekteydiler. Bu ilmi çalışmalar içerisinde kesinlikle şiddete yönelik söylemler yok idi. Yani terörize eylemler yapılması hususunda söylemler olmadığı gibi zaman zaman kendisine danışan birçok Afganistan ülkesine gitmek istediğini söyleyen gence namazınızı kılın dersinize devam edin, bu işlerden uzak durun, kendinizi koruyun şeklinde nasihatler vermekteydi.Şüpheli Fetullah GÜLEN ile Mehmet Doğan hocamızın ve kendisini seven kişilerin fikir ayrılıkları vardı. Dinler arası diyalog, tesettür, zekat, cihad hususlarında tamamen farklı görüşlerde idiler. Mehmet hocada bunu ilmi delilleri ile ispata çalışıyordu. O dönemde Fetullah GÜLEN grubu tarafından doğrudan olmasa da internet üzerinden bu fikirler ile ilgili doğrudan olmasa da uyarılar yapılmaktaydı. Hatta yayın evimizin kitaplarına da bu sebeple ambargo uygulanmaktaydı. O dönemde 06/04/2009 tarihinde şüpheli Fetullah GÜLEN'in Herkul.org isimli internet sitesinden yapmış olduğu konuşmayı dinlediğimde, daha önceki olaylar silsilesini de bildiğimden doğrudan Mehmet Doğan hocamızı ve yayınevimizi ve bizleri hedef aldığını anladım. Özellikle şüphelinin bu konuşmasında yapabilirler şeklindeki sözlerinin grubuna yönelik müntesiplerine yapın talimatı anlamına geldiğini fark etmiştim. Çünkü ben çok okuyan bir kişiyim ve özellikle de şüpheli Fetullah GÜLEN'e atfedilen bir kitabı okuduğum gibi bir çok sohbetini de dinledim. Bu konuşma ve yazılarda hemen hemen hiç bir şey anlayamama rağmen çevresindeki şahısların özellikle yapabilirler edebilirler şeklindeki sözlerini emir telakki ettiklerini görünce sohbet ve konuşmalarını bu açıdan gözden geçirerek takip etmeye başladım. Bu sebeple de 06/04/2009 tarihli konuşmasının Mehmet Doğan hocamız ve çevresindekileri hedef aldığını anladım. Bu sebeple çevremdekilere yayın evinin ve hocamızın ve çevresindekilerin hedef gösterildiğini belirterek adli başvuruları yapacağımı söylediğimde bunu duyan Mehmet DOĞAN hocamız ısrarla bana yapma ayıptır. Bu süreçte bu hususa ilişkin durumu ve sebebi öğrenmek üzere Said Nursi üstadın talebesi Mustafa SUNGUR ile görüştüm. Konuşmayı kendisine gösterdim. Önce çok şaşırdı. Bu arada ben Mustafa SUNGUR'a Fetullah GÜLEN ile görüşüp bundan kendisini vazgeçirmesi için girişimde bulunmasını rica ettim. Bunun üzerine Mustafa SUNGUR, Fetullah GÜLEN bizi dinlemiyor, irtibata geçmekte artık çok zor olur dedi. Zaten kendisi yaşlı ve hasta olduğu için bu görüşme ile ayrıldık. Bu görüşmem 2009 yılı Nisan ayında Fetullah GÜLEN'in konuşmasından bir kaç gün sonra gerçekleşmiştir. Yine ifademde belirttiğim gibi kapalı çarşıda esnaf olan Mustafa AKIN ile görüşmek istedim. Mustafa Akın, Fetullah GÜLEN ile irtibatlı olan bir kişi idi. Sanırım kapalı çarşıda abi olarak biliniyordu. Konuşmayı Mustafa Akın'a anlattım hedef gösterildiğimiz söyledim. O da sizinle ne alakası var dedi. Ben de kendisine konuşmada yayın evimizin doğrudan bildirildiğini söyleyince o da araştıracağını söyledi. 2009 yılı mayıs ayı ortalarında şüpheli Fahri SARRAFOĞLU beni aradığında vatan caddesindeki Van kahvaltı salonunda buluştuk Arabama bindi. Akdeniz caddesinde Otel Ber'in önünde arabada 1 saate yakın sohbet ettik Devamında bana Gülen cemaati adına detayını belirtmiş olduğum şekilde tehdit ve uyarıyla karışık sözleri söyledi Şunu belirtmek isterim ki Fahri SARRAFOĞLU'na Gülen cemaatine tabi olduğunu düşünmediğim için şaşırdım. Bunlarda ne alakan var diye sordum. Onlarda bu aralar işlerim var mealinde detayını hatırlayamayacağım sözler söyledi. Son olarak da bu işleri bırak, sen iş adamısın, senin bu tavrın hocayı üzüyormuş dedi. Ben özellikle Fahrinin benim Fetullah GÜLEN'e yönelik bilmesine rağmen bunu nasıl bana söyleyebildiğine şaşırmıştım. Bunu söylerken ki amacım görüşlerimizin tamamen zıt görüşler olmasıdır. Ben bu süreçte takip edildiğimi anladım. Hatta bir ara evin yanında araçta bekleyen müştekinin polis olduğunu ve
SAYFA: 158   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

beni takip ettiğini anlayınca cama vurdum Buralarda heder olma bana telefonuna ver evden çıkınca seni ararım dedim. Hiçbir şey söylemedi. 10. ayda da memlekete gittiğimde kardeşim bana polislerin beni sorduğunu, daha sonra 22/01/2010 günü evimde arama yapıldı. Hedef Tahşiye olmasına rağmen evim arandı ancak suç unsurları olduğunu düşündükleri eserlerin yayınlandığı tahşiye yayınevi aranmadı Herkesin evinde İcazül Kuran adlı esere el konuldu ancak yayınevinde yüzlerce esere yönelik işlem yapılmadı. Evimden iki adet ruhsatlı tabancama el konulup, evimde yüzden fazla parçadan oluşan bıçak, hançer ve sair kesici alete el konulmadı. Bir çok kesici alet olmasına rağmen kılıçları almadılar ancak sadece neye göre tespit ettiklerini bilemediğim şekilde 4 adet hançerim alındı. Tutuklandıktan sonra benimle birlikte yargılananlardan Abdulbaki AKKUŞ, Cezmi ÇATALKAYA özel hayatlarına ilişkin konuşmalar gündeme getirilerek kolluk görevlileri tarafından bombaların Mehmet Nuri TURAN'a yahut yahut Mustafa kaplan'a ait olduğunu söyleyin sizi serbest bırakalım aksi takdirde konuşmalarınızı çevrenize göndererek rezil ederiz dediklerini anlattılar. Özetle hiçbir şekilde irtibatımız olmadığı, fikri görüşlerimizin de bir birine uyuşmadığı halde El-Kaide terör örgütü ile irtibatlandırılarak aleyhimizde operasyon yapılması nedeni ile ifademde belirttiğim şüpheli Fetullah GÜLEN kolluk güçleri medya yetkili ve sorumlularından davacı ve şikayetçiyim.'' demiştir. 36 - MÜŞTEKİ MEHMET SALİH ÖZMEN Başak Mah. İbn-i Sina Cad. No:8/2 Başakşehir/İstanbul adresinde ikamet eder. Halen 05063027914 numaralı telefon hattını kullanır. Müşteki hakkında soruşturma kapsamında teknik takip (fiziki takip) işleminin yapıldığı, yapılan bu teknik takip işlemlerine ait mahkemeden alınması gereken her hangi bir teknik takip kararının olmadığı tespit edilmiştir. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 20/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''1992 yılından beri kamu görevlisiyim, 1992-1994 arası Afyon, 1994-2000 arası Kocaeli, 2000-2015 yılları arası da İstanbul ilinde görev yaptım. 20/12/2009 tarihinde tanzim edilen 17/12/2009 tarihli ve 2009/2281 teknik takip kararına ilişkin yapıldığı iddia edilen fiziki takip tutanağındaki 0920 ile başlayan satırın altındaki fotoğraftaki kişi benim. Mevlana Camii girişindeki görüntüm olduğunu düşünüyorum. Benim ve kardeşlerimin hiçbir illegal yapıyla bağı veya bağlantısı yoktur, bu yapılanların son zamanlarda medyaya yansıdığı üzere bir konuşma ve hedef gösterme doğrultusunda iftira olduğunu düşünüyorum. Benim hakkımda hiçbir mahkeme kararı olmadan örgüt üyesiymişim gibi çalışma yapıldığı için, belirtilen soruşturma kapsamında kumpas talimatını veren Fetullah GÜLEN ve bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan, özel hayatımın gizliliğinin ihlal ettikleri için ve El-Kaide Terör örgütü ile irtibatlı gibi göstermeye çalıştıkları için DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' demiştir. 37 - MÜŞTEKİ MEHMET SURURİ KALE Bahçelievler Mah. Naci Kasım Sokak No: 23/1 Bahçelievler/İstanbul adresinde ikamet eder. Halen 0532 2829849 numaralı hattı kullanır. Kullanmakta olduğu 0532 2829849 numaralı telefon hattından 26.09.2009 tarihinde hedef şahıslardan Ünal TÜRKAL ile telefonla görüştüğü tespit edilerek T3419086 Aidiyet nolu personel tarafından 28.09.2009 tarihinde iletişiminin kayıt altına alınması yönünde rapor
SAYFA: 159   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

yazılmış. Bunun üzerine (0532 2829849) numaralı hatla ilgili olarak 05.10.2009 tarih ve 2009/1463 teknik takip kararına istinaden 3 ay süreyle iletişimin dinlenmesi kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu ilk dinleme kararıyla beraber itibaren devam eden süreçte toplam 2 defa 6 ay süreyle dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 13 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 1 tane teknik takip çalışmasının yapıldığına dair fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; 1 adet üzerinde ''Pazaristan A.Ş'' ibaresi yazılı mavi renkli ajanda, 1 adet üzerinde ''maksimum'' ibaresi yazılı kırmızı renkli not defteri, 1 adet üzerinde ''2004 Ak Parti İlçe Başkanlığı'' ibaresi yazılı Lacivert renkli ajanda, 1 adet SIN: 80201231 Seri nolu Arçelik Marka Diz üstü bilgisayar, 3 adet üzerleri paraflanmış mikro kameraya ait mini DVD, 11 adet üzeri taraflarca paraflanmış DVD ve CD, 4 adet Türkiye Diyanet Vakfı Genel Merkezi Bağış Makbuzu yazılı koçan, 1 adet Rahle yayınlarına ait üzerinde İcazul Kuran Müellif Yahya ZEKERİYAGİL İbaresi yazılı kitap, 1 adet üzerinde Demokrasinin mahiyeti ibaresi yazılı el kitapçığı, 56 adet KMKA yapımı 7,65 mm çaplı dolu tabanca fişeği, 2 adet GECO marka 7,65 mm çaplı dolu tabanca fişeği, 1 adet siyah kabzeli üzerinde '' BORA SITAİNLESS STEEL ibaresi yazılı bıçak, 6 sayfa üzeri taraflarca paraflanmış iletişim tespit tutanağı ile başlayan ''Aidet No: 34.T.050884'' ile biten bilgisayar çıktısı doküman, 24 sayfa üzeri 7 den 30 a kadar numaralandırılmış doküman, 39 adet üzeri ''Flocchl 12 İtalya'' ibaresi yazılı beyaz renkli dolu av fişeği, 105 adet üzerinde '' U.E.E 12 ESPANA '' ibareli yazılı yeşil renkli dolu av fişeği, 1 adet AG15424 seri nolu yarı otomatik siyah renkli av tüfeği, 1 adet yedek namlu, 1 adet siyah renkli seyyar dipçik ele geçirilmiştir. Müştekiden ele geçirilen dijital verilerin yapılan incelemesinde her hangi bir suç unsuruna rastlanılmamış. Savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanmıştır. 07/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''İlk ve orta öğretimimi Muşta tamamladım. Rahmetli amcam Fikret Fikri KALE ile ticaret ve müteahhitlik işi yaptım. Ben gözaltına alındığım günün gecesi nezarethanede iken bir ara elektrikler kesildi bu esnada beni alarak yukarı çıkardılar. Daha sonra görsem tanıyamayacağım isimlerini bilmediğim bana kendisini savcı olarak tanıtan iki şahıs ve kendini hakim olarak tanıtan bir şahıs beni bir odaya aldılar.Bana El-Kaide ile bir bağlantın var mı? Selefi misin? gibi benim hiçbir bilgim ve alakam olmayan birtakım sorular sordular. Ve birtakım notlar alarak beni tekrar nezarethaneye aldılar gözaltında bulunduğum 4. günü beni nezarethaneden çıkartarak yukarı çıkardılar ve avukat refakatinde ifadem alındı ifademi alan görevliler başka görevlilerdi. İfade alma esnasında bana karşı herhangi bir baskı ve tehdit uygulamadılar. Ancak benimle birlikte gözaltına alınan arkadaşlarımıza baskı ve tehdit uygulandığını duyduk. Benim evimde yapılan arama esnasında arama yapan polislerden birinin telefonda konuşurken birden ''aha bahçelievlerde bir evde bomba bulundu'' şeklinde yüksek sesli olarak söyledi ve sevindiklerini hissettim. Ben bu soruşturma kapsamında gözaltına alınmam ve akabinde tutuklanmam sebebi ile işlerim bozuldu ve çok büyük bir maddi ve manevi kayba uğradım. Ben bu sebeplerden dolayı iflas ettim. 2014 yılı ramazan Bayramının birinci günü ikametime girmeye çalışan şahısların bekçiyi görerek kaçması olayını yaşadım. Bu olaydan önce çevreden yine bize karşı bir kumpas kurulabileceği yönünde duyumlar aldım ikametime girilmesi olayının bana ve soruşturma kapsamında gözaltına alınan şahıslara kumpas kurulması olayı ile bağlantılı olduğunu düşünmekteyim. Bu olay ile ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Savcılığına dilekçe ile başvurdum dilekçim 2014/77206 soruşturma numarası ile kayda alınarak soruşturma başlatıldı. Bana haksız yere hiç alakam olmadığı halde soruşturmaya dahil edilerek mağdur edildim. Bana kumpas kurulmuştur. Kumpasın sorumlusu ise Fetullah GÜLEN ve talimatını uygulayanlardır. Ben, belirtilen soruşturma kapsamında kumpas talimatını veren Fetullah GÜLEN ve bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' Demiştir.
SAYFA: 160   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

38 - MÜŞTEKİ MEHMET YILMAZ DÜŞÜNÜKLÜ Mehmet Nesih Özmen Mah. Şehit Abdurrahman Ay Sokak Nur Sitesi No: 6/9 Güngören/İstanbul adresinde ikamet eder. Halen 0506 8273156 numaralı hattı kullanır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında gruba ait medresede dini eğitim verdiği, propaganda çalışmaları kapsamında diğer illerdeki grup mensuplarına ziyaretler düzenlediği ve (0506 8273156) numaralı telefon hattını kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (0506 8273156) numaralı hatla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 5 defa, 9 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (0506 8273156) numaralı hatla ilgili olarak dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 16 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 2 tane teknik takip çalışmasının yapıldığına dair fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; 1'den 3'e kadar numaralandırılan 3 adet CD, 1 adet Samsung SGH-D780 model 354462023455144 ve 354463023455142 imeı numaralı cep telefonu 1 adet bu telefona takılı vaziyette bulunan 88902860361214379733/12K seri nolu 5068273156 GSM numaralı sim kart, 1 adet yine bu telefona takılı vaziyette bulunan 1 GB Sandisk marka Mikro SD kart, tarafımızdan 4 ile numaralandırılan DVD 1 adet İzahat-ı Hulusiye isimli Tahşiye yayınlarından çıkma Kasım 2005 tarihli kitap, 1 adet Rumuzul Kuran isimli ilahiye yayınlarından çıkma kitabın 1. Cildi, Reddül Evham isimli Rahle yayınlarından çıkma aralık 2004 tarihli kitabın 1. ve 2. Cildi, Kitapların bunduğu televizyon dolabının içerisinde tarafımızdan 5'ten 8'e kadar numaralandırılan CD ve DVD, 1 adet Miratul Cihat isimli Rahle yayınlarından çıkma kitabın 1. Cildi, 1 adet Nuzül-i İsa isimli Rahle yayınlarından çıkma kitap, 1 adet Mükütebat-ı Nursiye ve Hulusiye isimli Tahşiye yayınlarından çıkma kitap, Reddül evham isimli Rahle yayınlarından çıkma kitabın 2.3.ve 4. Ciltleri, 9'dan 29'a kadar numaralandırılan CD ve DVD, Kitaplığın altında bulunan üzerinde herhangi bir ibare bulunmayan bilgisayar kasası içerisinde 1 adet Maxtor marka Y3323CHE Seri nolu 120 GB kapasiteli sabit diskin olduğu görülmesi üzerine bu sabit diskin imajı Seagata marka 9VM65271 seri nolu 500 GB Sabit diskin içerisine alınmıştır. Dell ibareli Siyah çanta içerisinde 1'den 21'e kadar numaralandırılan doküman ve kartvizit, 1 adet 8990010501070040414 seri nolu üzerinde mavi kalem ile yazılmış yazılar bulunan sim kart muhafaza kabı, 1 adet 89902860357089481661012k seri numaralı sim kart muhafaza kabı, 1 adet 89902860361214379733 seri numaralı ve 5062273156 numaralı sim kart dahil muhafaza kabı, 222den 36'ya kadar numaralandırılan doküman, 1 adet Smith wesson marka 51220 seri nolu 38cal toplu tabanca ve 444812 seri nolu bulunma ruhsatlı silahın ruhsatının 31.12.2002 tarihinde süresinin sona erdiği anlaşıldığından silaha ve ruhsata el konulmuştur . 302'dan 722've kadar numaralandırılan CD ve DVD, 1 adet biz küfrü hoş görenlerden değiliz isimli Ömer ÜNGÜT2e ait Tahkikat yayınlarından çıkma kitap, 732ten 76'ya kadar numaralandırılan Cd ve DVD, 77'den 128'e kadar numaralandırılan CD ve DVD, 1 adet Kırmızı Siyah renkli üzerinde herhangi bir ibare bulunmayan telefon fihristi, 1 adet üzerinde fihrist ibaresi bulunan kırmızı renkli telefon fihristi, 37'den 469'a kadar numaralandırılan doküman, Samsung marka cep telefonu içerisinde bulunan 1 adet 1GB kapasiteli Sandisk marka micro
SAYFA: 161   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

SD Hafıza kartının imajı ( yedeği) Segate marka 9VM65271 seri nolu 500GB kapasiteli sabit diskin içerisinde alınmış ve ikamette çıkan materyallere el konulmuştur. Müştekinin ev aramasında ele geçirilen dijitallerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Müşteki Savcılık ifadesinin ardından tutuklama talebiyle sevk edildiği mahkemeden serbest kalmıştır. 25/12/2014 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''İlk orta ve lise öğrenimimi Muş'ta yaptıktan sonra 1973 yılında Erzurum Atatürk Üniversitesi Yabancı Diler bölümünü kazanarak 1976 yılına kadar Erzurum'da okudum ve aynı yıl Muş Vakıflar Öğrenci Yurdu Müdürü olarak atandım ve çalışmaya başladım. Muşta çalıştığım dönemde muşta bulunan okullarda Din Kültürü ve yabancı dil derslerine girdim. 2009 yılının nisan ayında Fetullah GÜLEN'in Herkul.org isimli sitesinde yapmış olduğu açıklama ile benim bir dönem ortak olarak çalıştığım Mehmet Nuri TURAN'ın sahibi olduğu Tahşiye yayınları hakkında yapmış olduğu konuşmadan sonra ben ve çeşitli nur cemaati mensuplarından arkadaşlarımız ile yaptığımız görüşmelerde Fetullah GÜLEN'in böyle bir konuşma yapmasının nedeni olarak bazı gruplara gözdağı vermek için olduğunu kendi aramızda konuşuyorduk. Nezarethanede iken aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınanlardan isimlerini hatırlamıyorum ancak gençlerden bazılarına şantaj mahiyetinde bir takım şeylerin gösterilerek soruşturmayla ilgisi olamayan şeylerin sorulduğunu ve istenilen cevapların verilmemesi durumunda kendilerinin tehdit edildiğini duydum. Ancak bu taleplerde bulunanları tanımıyorum. Gözaltına alınanlar arasında bazılarını kısmen tanırım bazılarını ise hiç tanımam. Turgut YILDIRIM'ı tanımıyorum. Ben bu soruşturma ile ilgili olarak ben ve çevreme iftira atılmıştır. Bu iftira benim inancımdan dolayı atılmıştır. Başkaları gibi düşünmediğimden dolayı bana iftira atan kişi yada kişilerin Fetullah GÜLEN ve cemaati olduğuna vicdani bir kanaatle inanıyorum ve bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' demiştir. 39 - MÜŞTEKİ MUHAMMET SAİT HIZIROĞLU Ömer Nasuhi Bilmen Mah. Necip Fazıl Kısakürek Cad. Nene hatun Sitesi No: 20/8-Yakutiye/Erzurum adresinde ikamet eder. Halen 5368111127 numaralı telefon hattını kullanır. Kullanmakta olduğu (0536 2174808) numaralı telefon hattından 22.05.2009 tarihinde hedef şahıslardan Mehmet DOĞAN ile yapmış olduğu telefon görüşmesine istinaden 07/06/2009 tarihinde (T3418013) Aidiyet numaralı personel tarafından iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması hususunda rapor tanzim edilmiş. Bunun üzerine 0536 2174808) numaralı hatla ilgili olarak 08/06/2009 tarih ve 2009/703 teknik takip karar numarasıyla (3 aylık) iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmişlerdir. Alınan bu ilk dinleme kararıyla beraber devam eden süreçte toplam 6 defa yaklaşık 10 ay yani 04/04/2010 tarihine kadar dinleme kararı alınmış. Yine müştekinin kullandığı iddia edilen 0534 4356300 numaralı hatla ilgili olarak 06.01.2010 tarihinden itibaren toplam 3 defa 3 ay süreyle dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 12 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 23/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle;
SAYFA: 162   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

''İlk Orta ve Lise Tahsilimi Erzurum İlinde yaptım, 1977 yılında Ankara Üniversitesi ilahiyat Fakültesi Bölümünü kazanarak, Ankara İline gittim, 1980 yılında kendi isteğim ile mezun olmadan Erzurum İline döndüm, Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümünü bitirdim. Tahşiye adı altında kitap basanları tanıyorum, bunlardan Mustafa KAPLAN'ı gazetecilik yaptığı dönemde takip ediyordum, daha sonra kendisi ile İstanbul ilinde bulunduğum dönemde hasta olduğunu duyup yine ziyaretine gittim, kendisi ile birkaç defa görüştüm, Bünyamin ATEŞ isimli şahsıda yine gazete yazarlığından bilirim, kendisi ile yine İstanbul İlinde görüştüm, bu şahıslar ile dini konulardan sohbetlerim olmuştur, benim ve bu şahısların EL-KAİDE ile bir irtibatım ve irtibatları yoktur, 2009 yılında tutuklanarak cezaevine gittiklerini biliyorum, ama yukarıda söylediğim gibi herhangi bir yasa dışı bir örgütle bağlantıları yoktu. Muşlu Mehmet DOĞAN benim babamın arkadaşıdır. Kendisini Elazığ İlinde bulunan İbrahim Hulusi YAHYAGİL hocanın yanında gördüm, ben İbrahim Hulusi YAHYAGİL'in ders tarzını takdir ettim ve sürekli yanına gidip geldim Mehmet DOĞAN hocayı ilk defa orada gördüm, halende görüşürüm. Ben kişilik itibari ile ne televizyon nede İnternetle aram yoktur, ama son dönemde gazete ve televizyonlarda Fetullah GÜLEN'in konuşmalarından duydum, TAHŞİYECİLER olarak bilinen grubu kendisine rakip olarak görmüş ve bu konuşmayı yapmış olabilir, ben Fetullah GÜLEN'i çocukluğumdan bu yana tanıdığım için fikri yapısını bildiğim için söylüyorum. Ben Fetullah GÜLEN'i çocukluğumdan bu yana tanırım, babamda tanır, bizi aynı operasyon kapsamında gözaltına almamalarının sebebi babamın ve benim eskiden tanış olmasından kaynaklanabilir. Eğer kanuna, hukuka aykırı bir fiil ya da suç işlendiyse davacı ve şikâyetçiyim.'' demiştir. 40 - MÜŞTEKİ MUHAMMET YILDIZ Yazlık Yeni Mah. Sazlık Sokak B1 Blok No: 5B1/5 Gölcük/Kocaeli adresinde ikamet eder. Halen 0532 6913920 numaralı telefon hattını kullanır. Kullanmakta olduğu (0532 6913920) numaralı telefon hattından 06.10.2009 tarihinde hedef şahıslardan Mehmet DOĞAN ile yapmış olduğu telefon görüşmesine istinaden 15.10.2009 tarihinde (T3419086) Aidiyet numaralı personel tarafından iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması hususunda rapor tanzim edilmiş. Bunun üzerine (0532 6193920) numaralı hatla ilgili olarak 16/10/2009 tarih ve 2009/1887 teknik takip karar numarasıyla (3 aylık) iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmişlerdir. Kullanmakta olduğu (0532 6193920) numaralı hat ve hmuhammedyildiz@gmail.com isimli E-Posta adresiyle ilgili olarak toplam 2 defa yaklaşık 5 ay yani 13/04/2010 tarihine kadar iletişimin kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 12 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 23/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''İlk ve orta tahsilimi Muş İlinde lise tahsilimi ise Gölcük İmanı hatip lisesinde okudum. Yüksek Öğrenimimi Marmara Üniversitesi İlahiyat fakültesinde 2000 yılında bitirdim. Halen Marmara Üniversitesi sosyal Bilimler Enstitüsünde Yüksek lisansımı yapmaktayım. 1997 yılında Diyanet İşleri Teşkilatında din görevlisi olarak göreve başladım. Mehmet DOGAN'ı babamın meslektaşı (İmam hatip) ve mesai arkadaşı olması hasebi ile tanırım. Mehmet DOĞAN'ın herhangi bir grubu olup olmadığını bilmiyorum. Benim Masak tarafından hazırlanan yada savcılıkça hakkımda mali yönden araştırıldığıma dair herhangi bir bilgim, şahsıma iletilmiş bildirim ve ifade alma işlemi olmadı. Hakkımda ne gibi bir işlem yapıldığım bilmiyorum. Hangi verilere dayanarak hakkımda işlem yapıldığını hala anlamış değilim. Muşlu Mehmet DOĞAN yukarda bahsettiğim gibi babamın arkadaşı, meslektaşı, mesai arkadaşı ve emekli bir imam olarak tanırım. Ama bunun dışında hiçbir bağım yoktur. Bu soruşturmada
SAYFA: 163   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

şahsıma yönelik hak ihlali olmuşsa veya usulsüzlük yapılmışsa, usulsüzlüğe ve hakkımın ihlaline karışan her keşten davacı ve şikâyetçiyim.'' demiştir. 41 - MÜŞTEKİ MUHLİS ERGEN Mehmet Nesih Özmen Mah. Barış Sokak Barış Sitesi No: 1/2 Güngören/İstanbul adresinde ikamet eder. Halen 0532 5770665 numaralı telefon hattını kullanır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grup mensuplarına ders verdiği ve (05325770665) numaralı telefon hattını kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (05325770665) numaralı hatla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 8 defa, 12 ay yani 06/05/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (05325770665) numaralı hatla ilgili olarak dinleme kararı alınmış. Yine müştekiye ait Muhles1962@hotmail.com E-Posta adresiyle ilgili toplamda 6 defa 6 aya yakın bir süre mail adresine gelen iletilerin kayıt altına alınması kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 1 tane teknik takip çalışmasının yapıldığına dair fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmıştır. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 05/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; 1980 yılında Muş Endüstri meslek lisesinden mezun oldum. 1984 yılının Ekim ayında emekli olduğum Teiaş adlı kurumda işe başladım. 2011 yılı ocak ayında bu kurumdan emekli oldum. Nur Cemaatinin bir kolu olan ve benimde içinde bulunduğum grup hakkında soruşturma yürütülmesinin temel sebebi Risale-i Nur fikirlerini ve düşüncelerini yayımlayan Tahşiye yayınevinin kitaplarında genelde Fetullah GÜLEN'in ''dinler arası diyalog düşüncesini, zekat kavramını, Kurban olayını eleştiren'' yazılar yazılmasıdır. Bende bu yüzden bu soruşturmaya dahil edildiğimi düşünüyorum. Benim evimin yanında bulunan Merter'deki dershanenin anahtarı birden fazla kişide bulunur. Bundan dolayı Bahçelievlerde ki dershanenin anahtarının da birden fazla kişide olması ya da sabit bir yere bırakılması muhtemeldir diye düşünüyorum. Bahçelievler ilçesinde bulunan mühimmatlarla ilgili her hangi bir bilgim yoktur. Fakat bizi hedef gösteren Fetullah GÜLEN'e bağlı kişi ya da kişiler tarafından kumpas amaçlı oraya bırakıldığını düşünüyorum, bu düşüncem operasyonun yapıldığı 22.01.2010 tarihinden bu yana aynıdır. Çünkü o dönemde buna benzer vakalar Fetullah GÜLEN'e bağlı emniyet ve yargı içindeki kişi ya da kişiler tarafından gerçekleştirildi. Örnek vermek gerekirse Hanife AVCI, Ahmet ŞIK olayı gibi, çünkü bu olayların kumpas olduğunu ve art niyetli yapıldığını sadece ben değil kamuoyu düşünüyor ve tartışıyordu. Benim belirli bir süre takip edilip telefonlarımın dinlenilmesi sonucunda gözaltına alınmamın sebebini bilmiyorum. Fakat gözaltına alınan ve operasyona maruz kalan arkadaşlarımın benden hiçbir farkı yoktur. Benimde onlarında yasa dışı her hangi bir olayı, gayesi yoktur. Ben gözaltına alınan birçok arkadaşımdan daha fazla Risale-i Nur okur ve bu düşünceleri savundum, savunuyorum. Ayrıca şunu belirtmek isterim ne ben, ne Mehmet DOĞAN, ne de diğer arkadaşlar radikal söylemlerde bulunmayız, El-Kaide'yi öven eylem ve söylemlerde bulunmayız. Bu söylemlerin kitaplarda da yazıldığına şahit olmadım. Bizim tek düşüncemiz, Kuran'ın gösterdiği doğrultuda hareket etmektir. Ben, belirtilen soruşturma kapsamında kumpas talimatını veren Fetullah GÜLEN ve
SAYFA: 164   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' demiştir. 42 - MÜŞTEKİ MUHAMMET EMİN KARAKAYA Kurtuluş Mah. Adnan Menderes Cad. Turan Konut Koop. Sitesi E Blok No: 43/6 Gürsu/Bursa adresinde ikamet eder. Halen 0541 2496749 numaralı telefon hattını kullanır. Kullanmakta olduğu (05549768068) numaralı hatla 03.08.2009 tarihinde hedef şahıslardan Abdulbaki AKKUŞ ile telefonla yapmış olduğu görüşmeye istinaden kullanmakta olduğu ebuyusufantakyevi@hotmail.com isimli mail adresi ve 0554 9768068 numaralı hatla ilgili olarak T3417883 Aidiyet nolu personel tarafından 03.10.2009 tarihli raporla iletişiminin kayıt altına alınması yönünde rapor yazılmış. Bunun üzerine (0554 9768068) numaralı hat ve ebuyusufantakyevi@hotmail.com isimli e-posta adresiyle ilgili olarak 07/10/2009 tarih ve 2009/1512 teknik takip karar numarasıyla (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayda alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 2 defa, 6 aylık süre ebuyusufantakyevi@hotmail.com isimli e-posta adresi ve (0554 9768068) numaralı hat ilgili iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Yine müştekiye ait (0554 9768068) numaralı hatla ilgili 1 defaya mahsus 3 aylık süre dinleme kararının alındığı görülmüş. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 12 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmış. 2009/1016 sayılı soruşturmanın hedef şahısları arsında bulunan müşteki Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının yürüttüğü 2009/69074 sayılı soruşturma kapsamında 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine konulmuş. 06.06.2012 tarihli savcılık mütalaasında müşteki hakkında örgüt üyesi olmaktan yeterli delil olmadığı için beraat talep edilmiştir. 23/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Lise öğrenimime kadar Muş ilinde bulundum. Daha sonra abilerimle İstanbul iline yerleştik. 2003 yılı Ağustos ayı içerisinde Bursa iline taşındım. Tekstil İşinde çalışıyorum. Ben 16 yaşından beri Said'i Nursi'nin yazmış olduğu Risaleleri okurum. Bu risalelerle tanışmam Muş ilinde bulunduğum esnada İstasyon Mahallesinde bir camide imamlık yapan Mehmet DOĞAN vasıtası ile oldu. İstanbul iline geldikten sonrada Merterde bulunan üniversite öğrencileri ve normal vatandaşlarında kaldıkları Risalei nur dershanesine gidip gelmeye devam ettim. 2003 yılının Ağustos ayından itibaren Yıldırım ilçesindeki Mesken semtinde bulunan dershanede hemşerilerimizle beraber Risale-i nur okumaya devam ettik. O dönemde Fetullah Gülen cemaatine mensup polisler tarafından takip ediliyorduk. Bu polisler bizim derslerimize katılan şahısları da değişik şekillerde korkutarak derslere katılmamalarını sağlamaya çalışıyorlardı. Derslere katılan arkadaşlarımıza aracınız kazaya karışmış diyorlardı bu arkadaşlarımızda tedirgin oluyorlardı. Bu şahıslar sivil polislerdi. Biz tedirgin olduğumuz için Mesken den taşınmaya karar verdik. 2007 yılından itibaren biz Yıldırım ilçesinde bulunan Erikli Mahallesinde bir daireyi dershane olarak tuttuk. Sohbetlerimize burada devam ettik. Tam olarak tarihini hatırlamıyorum 2007 yılı içerisinde bir gün biz Erikli Mahallesinde bulunan dershanede sohbet yaparken kapı çaldı. Dışarıda ortalama 30 yaşlarında iki erkek müşteki vardı. Bize kimliklerini göstermeden kendilerinin icra polisi olduklarını ve burada daha önce oturan birisi hakkında araştırma yaptıklarım söylediler. Bundan bir hafta sonrada kendilerini polis olduğunu söyleyen şahıslar Esenevler Mahalle Muhtarına giderek bizim dershanemizde örgütsel çalışma yaptığımızı söylemişler.
SAYFA: 165   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

22 Ocak 2010 tarihinde yapılan operasyonda benim evime de polisler geldi. Geldiklerinde yanlarında Muhtar veya binada bulunan başka bir kimse yoktu. Bütün evi aradıktan sonra en son odada kitapların arkasında 7.65 şarjörsüz beze sarılı silahı bulduklarını söylediler. O anda kamera çekimde değildi. Silahı bulduktan sonra kamera gelsin dediler. Birkaç dakika sonra bir şey daha bulduk dediler. O an da kamera silahı çekiyordu. O anda bir kutunun 9 mm çapında mermi bulduklarını söylediler. Bahsi geçen ebuyusufantakyevi@hotmail.com isimli e-posta adresinden haberim yoktur, hiç kullanmadım da. Bu işe sebebiyet veren Fetullah GÜLEN, basın ayağında bulunan Hidayet KARACA, Ekrem DUMANLI ve zaman gazetesinde tahşiyeyi örgütmüş gibi yazan köşe yazarlarından ve Samanyolu TV'deki Tek Türkiye dizisinin yapımcıları ve senaristlerinden, İstanbul'da bu işi başlatan ve Bursa ayağında da bu işi devam ettiren polis ve polis müdürlerinden, yargı ayağında bulunan Savcı Ferruh GÜN'den ve tutuklamayı yapan ismini hatırlamadığım Nöbetçi hakimden davacı ve şikayetçiyim.'' demiştir. 43 - MÜŞTEKİ MURAT ÖZTÜRK Esenevler Mah. Seher Yeri Sok. Erez Apt. No:13/12 Ümraniye/İSTANBUL adresinde ikamet eder. Halen 05326402771 numaralı telefon hattını kullanır. Kullanmakta olduğu 05056309513 numaralı hatla 02.09.2009 tarihinde hedef şahıslardan Mehmet Yılmaz DÜŞÜNÜKLÜ ile yapmış olduğu görüşmeye istinaden, yine kullanmakta olduğu 0532 6402771 numaralı hatla 10.09.2009 tarihinde hedef şahıslardan Faris MAĞIN ile yapmış olduğu görüşmeye istinaden hakkında iletişimin tespit edilerek kayıt alınması hususunda rapor tanzim edilmiş. Bunun üzerine 05056309513 ve 05326402771 numaralı hatlarla ilgili olarak iletişim tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte toplamda 2 defa 6 aylık süreyle dinleme kararı alınmış. Yine müştekinin kullanmakta olduğu muratozturk@msn.com isimli e-posta adresleriyle ilgili olarak toplamda 2 defa 5 aylık süre mail adresine gelen iletilerin kayıt altına alınması kararı alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 1 tane teknik takip çalışmasının yapıldığına dair fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; (12) adet l'den 12'ye kadar numaralandırılmış CD, (461) adet 1'den 461'e kadar numaralandırılmış ve paraflanmış bilgisayar çıktısı doküman, (1) adet İKAZNAME başlıklı pembe renkli 43 sayfalık doküman, (1) adet ÎKAZNAME başlıklı mavi renkli 51 sayfalık doküman, (1) adet CİHADNAME başlıklı 42 sayfalık doküman, (1) adet 36 yapraklı küçük bloknot içerisinde el yazması ifadelerinin bulunduğu, (2) adet Mesailü'z-Zekat isimli Rahle Yayınlarından çıkmış müellif Yahya ZEKERİYAGİL ibareli kitap, (2) adet Nuzul-i İsa Aleyisselam isimli Rahle Yayınlarından çıkmış müellif Yahya ZEKERİYAGİL ibareli kitap, (2) adet Miratül-Cihad 2 isimli Rahle Yayınlarından çıkmış müellif Yahya ZEKERİYAGİL ibareli kitap, (2) adet Reddül Evham 1 isimli müellif Abdurrahman AKTEPE ibareli Rahle Yayınlarından çıkmış kitap, (2) adet Reddül Evham 2 isimli müellif Abdurrahman AKTEPE ibareli Rahle Yayınlarından çıkmış kitap, (2) adet Reddül Evham 3 isimli müellif Abdurrahman AKTEPE ibareli Rahle Yayınlarından çıkmış kitap, (2) adet Reddül Evham 4 isimli müellif Abdurrahman AKTEPE ibareli Rahle Yayınlarından çıkmış kitap, (2) adet Reddül Evham 5 isimli müellif Abdurrahman AKTEPE ibareli Rahle Yayınlarından çıkmış kitap, (10) adet üzerinde çeşitli tarihler ve ibareler bulunan kaset, (83) adet 13'ten 101'e kadar numaralandırılmış ve paraflandırılmış CD, 462'den 634'e kadar numaralandırılmış ve paraflandırılmış ESRARNAME başlıklı 72 sayfalık el yazması ve bilgisayar çıktısı doküman, (1) adet ACER Marka PC Bilgisayara ait 5ND26L9 seri nolu seagata marka hard disk, (1) adet TOSHIBA Marka Laptop bilgisayar üzerindeki Toshıba marka 174VFIM95 seri nolu 160 GB hard disk, (1) adet Sandisk Marka AB0406RQ CHINA ibareli 65 MB kapasiteli SD kart, 1 adet 899660188000266540 AWA ibareli Sim Kartı ve (1) adet 899060187000330575 AWA ibareli sim kartı, (1) adet yaklaşık 15 cmX10cm ebatlarında siyah
SAYFA: 166   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

kaplı C.H DEFTERİ yazılı defter, 1 adet siyah ajanda, 1 adet icazul kuran 1,2 isimli rahle yayınlarından çıkmış müellif Yahya ZEKARİYAGİL isimli kitap, 1 adet El-cihad isimli tahşiye yayınlarından çıkan müellifi Bediüzzaman Said Nursi yayına hazırlayanlar; Bünyamin ATEŞ, Burhan Bozgeyık,Mustafa Kaplan ibareli kitap, 1 adet üzerinde isim listesi bulunan 635 numaralı tek sayfa ortadan yırtılmış el yazması doküman ele geçirilmiş. Müştekinin ev aramasında ele geçirilen dijitallerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine müştekinin ikametinde yapılan aramada 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Müşteki savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanmış. 06.06.2012 tarihli savcılık mütalaasında şahıs hakkında örgüt üyesi olmaktan yeterli delil olmadığı için beraat talep edilmiş. 07/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''İlk ve orta öğrenimimi Üsküdar ilçesinde, Lise öğrenimimi ise Düzce imam hatip lisesinde tamamladım. Lisans eğitimimi ise Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden 1983 yılında mezun olarak tamamladım. BMB yayıncılığa ait kitaplardan okuduklarım vardır. Bu yayınevine ait kitaplar baskıya girmeden önce imla yönünden, ayet ve hadislerin harekeleri yönünden yanlışların düzeltilerek tashih ediyordum. Bu yayınevine ait kitapların içeriği genelde Risale-i Nurun şerh ve izahı, Kuranı Kerimin, ayetlerinin tefsiri, hadis ve fıkıh konularından oluşmaktaydı. Ayrıca kitapların içeriğinde Fetullah GÜLEN'in öne sürdüğü bir takım tezleri (dinler arası diyalog düşüncesi, zekât kavramı, kurban olayı, başörtüsü bir furuattır) eleştiren konulardan oluşuyordu. Örnek vermek gerekirse dinler arası diyalog düşüncesinin sınırları belirlenmişti, ticari ve zanaatsal anlamda diyalogların olabileceği fakat din noktasında diyalogların olamayacağı her dinin kendine ayrı özellikleri olduğunu ve İslamiyet'in son din olarak kabul edildiği ve toparlayıcı mana taşıdığı düşüncesi hâkimdi. Yine zekâtın kimlere verilip verilemeyeceğine (ihtiyaç sahiplerine verilebileceğine ) dair net bilgiler veriyordu. Bu da Gülen grubunun zekât anlayışına tamamen ters geliyordu. Yine kurbanın Kuranı Kerimin emrettiği şekilde yerine getirilebileceği, Kurbanda ticari bir kaygı güdülmemesi gerektiğine dair izahatlarda bulunuyordu. Bu yayınevinin yayınladığı kitaplarda radikal söylemlerin olmadığını belirtmek isterim. Şüpheli olarak ifademin alındığı gün soruların birçoğu yapılan tapelerden oluşuyordu. Bunun dışında tarafıma suç isnat edebilecek herhangi bir somut bilgi ve belge göremedim. İfade alma aşamasında tarafıma herhangi bir baskı ya da tehdit olmadı fakat benimle beraber gözaltında bulunan şüphelilerden 2-3 kişinin özel olarak nezarethaneden çıkarılarak farklı odalara götürüldüğünü duydum. Benimle beraber gözaltında bulunan Abdulbaki AKKUŞ isimli kişiye uygunsuz kadın resimleri gösterilerek itirafçı olması yönünde baskı yapıldığını, yine Engin TAVUKÇU adlı kişiye de itirafçı olması yönünde baskı yapıldığını duydum. 22.01.2010 günü evimde yapılan arama sonucunda polislere ait arabayla emniyete gelirken araç içerisinde bulunan polisler bana ''ya siz çok iyi insansınız, fakat mensubu olduğunuz grupta kötü insanlar var. Aranızda kadın satıcıları da var'' dediler. Bende bu konuşmalara herhangi bir yorum getirmedim. Dershanelerin kapı anahtarlarının birden fazla kişilerde bulunduğunu biliyorum. İstanbul ili Bahçelievler ilçesinde bulunan 22.01.2010 günü yapılan operasyonda mühimmat ele geçirilen dershaneye daha önce hiç gitmedim. İlk defa operasyon günü öğrendim. Buranın kapı anahtarının da diğer dershaneler gibi birden fazla kişide bulunması muhtemeldir. Fetullah GÜLEN'in vermiş olduğu kumpas talimatı sonucunda, onun talimatlarına göre hareket eden kişilerin yapmış olduğu operasyona maruz kalarak yaklaşık 8-9 ay cezaevinde kalmam sebebiyle maddi ve manevi olarak birçok kayba uğradım. Bu süreçte ailem ve ben manen ruhsal çöküntü yaşadık. Bakmakla yükümlü olduğum eşim ve 3 çocuğumda maddi olarak zor durumda kaldı. Cezaevinde bulunduğum süre zarfında yüksek tansiyon hastalığına yakalandım. Tekirdağ 2 Nolu F Tipi Cezaevinde bulunduğum süre zarfında beni ziyarete gelen yakınlarım 30 Ağustos 2010 günü trafik kazası geçirdiler. Bu kazada bacanağım olan Cahit ÜSTÜN adlı kişi vefat etti. Eşim ve çocuğum ağır yaralandı. Bu kaza sonucunda bacanağımın ailesi de
SAYFA: 167   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

ruhsal çöküntü yaşadı. Benim ailemde sürekli iyileşmek için hastane hastane dolandılar. Yine cezaevine girmem sonuncunda öğretmen olmam sebebiyle idari yönden açığa alındım. Cezaevinden çıktıktan sonra tekrar mesleğime dönmek için MEB'e dilekçeyle müracaat ettim. Bu müracaatım 3aylık süre sonucunda olumlu bir şekilde sonuçlandı ve öğretmenlik mesleğine geri döndüm. Dilekçemin 3 aylık süre içinde sonuçlanması benim geçmiş dönemdeki CV'min iyi olması ve Milli Eğitim camiasındaki bırakmış olduğum olumlu izlenimdir. Ben, belirtilen soruşturma kapsamında kumpas talimatını veren Fetullah GÜLEN ve bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' demiştir. 44 - MÜŞTEKİ MUSTAFA ABANOZ Şeyh Şamil Mah. Ağrı Dağı cad. 590 Sokak Köşk Birlik Sitesi No: 1A/16 Etimesgut/Ankara adresinde ikamet eder. Halen 0532 5084252 numaralı telefonu kullanır. Kullanmakta olduğu (05333354624) numaralı telefon hattından 29.092009 tarihinde hedef şahıslardan Rıdvan DEĞİRMEN ile yapmış olduğu telefon görüşmesine istinaden 15.10.2009 tarihinde (T3499204) Aidiyet numaralı personel tarafından 27.12.2009 tarihinde iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması hususunda rapor tanzim edilmiş. Bunun üzerine (05333354624-05325084252) numaralı hatlarla ilgili olarak 29/12/2009 tarih ve 2009/1316 teknik takip karar numarasıyla (3 aylık) iletişimin tespit edilerek kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren 02.04.2010 tarihine kadar müştekinin telefonlarını dinlenilmiş. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 1 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. Müşteki hakkında fezleke düzenlenmemiştir. 30/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''1982 yılında hava teknik okulu olan Askeri Okula İzmir Gaziemir'de başladım, 1983 Yılında Astsubay Çavuş olarak mezun olarak göreve başladım, 1983-1989 yılları arasında Konya Hava Üssü'nde görev yaptım, 1989-1995 yılları arasında Hava Kuvvetleri Karargahında Ankara'da görev yaptım, 1996 yılında Subay oldum, 1996 - 2000 yıllarında Hava Lojistik Komutanlığı Ankara'da görev yaptım, 20002002 yıllarında GATA da görev yaptım, 2002-2006 yıllarında Merzifon Hava Üssü'nde görev yaptım ve 2006 Şubat ayında Yüzbaşı rütbesiyle emekli oldum. Ben bahsedilen Radikal Tahşiye ve El-Kaide soruşturması ile ilgili olarak öncelikle görsel ve yazılı yayın organlarından bu örgütlerle ilgili bilgiyi yüzeysel öğrendim, kendimle alakalı olarak böyle bir soruşturmanın olduğunu 2014 yılı içerisinde Ankara Cumhuriyet Savcılığı Talimat Bürosuna çağrılmam üzerine hakkımda bir soruşturmanın daha önceden başlamış olduğunu öğrendim. Burada savcının bana sormuş olduğu soruları cevaplayarak ayrıldım. Bu konuyu şimdi sizin çağırmanızla birlikte tekrar öğrenmiş oldum. Hedef müşteki olarak hakkımda El-Kaide terör örgütüne para yardımı yaptığım şeklinde bir suçlama vardı, 2014 yılı içerisinde tam tarihini hatırlamadığım bir zamanda Ankara Cumhuriyet Savcılığı Talimat Bürosuna giderek İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nın göndermiş olduğu dosya kapsamında şüpheli olarak ifadem alındı, ben orada ifademi verdim bu örgütle ilgili herhangi bir bağlantım olmadığını da ifademde açıkça belirttim. Başkaca herhangi bir yerde ifademe başvurulmadı. Bu konularla ilgili fazlaca bilgim olmadığından ekleyeceğim herhangi bir husus yoktur ancak beni dinleyip ve teknik takip kararı alan ayrıca hakkımda yukarda belirtilen örgütler adıyla da suç isnat eden kişi/kişilerden davacı ve şikâyetçiyim.'' demiştir. 45 - MÜŞTEKİ MUSTAFA KAPLAN
SAYFA: 168   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

Kazım Karabekir Mah. Hoca Ahmet Yesevi caddesi 8/5/A Sokak no.2/3 Bağcılar/İstanbul adresinde ikamet eder. Halen 05338125169 numaralı telefon hattını kullanır. Soruşturmaya konu tahşiye yayınevinin ortaklarındandır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grubun ileri gelenlerinden olduğu, propaganda çalışmaları kapsamında diğer illerimize ve Avrupa ülkelerine sık sık gidip geldiği örgüte eleman kazandırdığı ve (0533 8125169) numaralı telefon hattı ile Zulfikarkeskin@yahoo.com isimli E-Posta adresini kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (05338125169) numaralı telefon hattı ile Zulfikarkeskin@yahoo.com isimli E-Posta adresiyle ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 5 defa, 9 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu mail adresi ve 05338125169 numaralı telefon hattıyla ilgili karar alınmıştır. Yine müştekinin kullanmakta olduğu (0505 5728342) numaralı telefon hattıyla ilgili olarak 01/07/2009 tarih ve 2009/1081 teknik takip karar numarasıyla dinleme kararı alınmış. Alınan bu ilk dinleme kararından sonra toplamda 5 defa 7 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu 05055728342 numaralı telefon hattıyla ilgili karar alınmış. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 16 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak 7 tane teknik takip çalışmasının yapıldığı iddiasıyla operasyon gününden bir sonraki güne ait fiziki takip tutanaklarının olduğu anlaşılmış. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; (28) adet 71'den 98'e kadar numaralandırılmış ve paraflanmış CD, 1 adet Nokia marka 1209 model 3543024757173 İMEİ nolu cep telefonu, (1) adet telefona takılı vaziyette Median mobile 108331114291UJ sen nolu Simkart, (1) adet Mustafa KAPLAN adına tanzim edilmiş Sarı Basın Kartı, (1) adet kahverengi YİMDER ibareli Ajanda, 1 adet üzerinde Muhammed Said Kaplan yazılı telefon defteri, (2) adet sarı renkli üzerinde El-Misak ibaresi bulunan ve Essalamun Aleykum ibaresi ile başlayıp Mustafa KAPLAN ve Bünyamin ATEŞ ibaresi ile biten üzeri paraflandırılmış (7) sayfalık kitapçık, (6) adet üzerinde Hakikat-Name ibaresi bulunan ve içerisinde 1.Mesele diye başlayıp müracaat edilsin ibaresi ile biten (12) sayfalık paraflanmış kitapçık (1) adet üzerinde Davetname ibaresi bulunan ve içerisinde «Mukkademe okunmadan ... diye başlayıp muhtaçtırlar ibaresi ile biten (80) sayfalık kitapçık, (2) adet üzerinde İKAZNAME ibaresi bulunan Kur'anı Azimuşşana diye başlayıp www.hamim.sayfası.com.tr-ibaresi ile biten (43) sayfalık paraflanmış kitapçık, (4) adet üzerinde CİHADNAME ibaresi bulunan içerisinde Sebıllılah cihadın ...diye başlayıp sultan olarak tanırlar ibaresi ile biten paraflanmış (54) sayfalık, (1) adet REDDÜL Evham 5 ibaresi bulunan ve üzeri paraflanmış 1'den 28'e kadar numaralandırılmış 28 sayfa kitapçık, (1) adet Nokia N 73 Model 356260019254937 Seri nolu cep telefonu ve buna takılı vaziyette 0903100537163 nolu Sim Kart ve (1) adet telefon üzerinde Kingston ibareli 1 GB Hafıza kartı, (1) adet Toshiba marka 590871370 seri nolu bilgisayar içerisinden Fujitsu marka 20A50IJ80D21H9 seri nolu teknik imkansızlıktan dolayı yerinde imaj alınamayan hard disk, (35) adet 1'den 35'e kadar numaralandırılmış ve paraflanmış el yazması doküman, (40) adet 1'den 40'a kadar numaralandırılmış ve paraflanmış bilgisayar çıktısı doküman, (1) adet 41 ile numaralandırılan ve paraflandırılmış El Kaide terör örgütü lideri Usame Bin Ladin ile ilgili haberin olduğu Gazete, (70) adet 1'den 70'e kadar numaralandırılmış ve paraflandırılmış CD-DVD, (5) adet 1'den 5'e kadar numaralandırılmış ve paraflandırılmış teyp kaseti, (1) adet Mart 2007 sayı 12 Furkan isimli dergi, (7) adet Miratül Cihad-1 ibareli kitap, (9) adet Miratül Cihad-2 ibareli kitap, (10) adet Miratül Cihad-3 ibareli kitap, (6) adet El-Cihad Bediüzzaman Said Nursi kitap, (2) adet Reddül Evham-1 ibareli kitap, (1) adet Reddül Evham-2 ibareli kitap, (1) adet Reddül Evham-4 ibareli kitap, (1) adet Reddül Evham-5 ibareli kitap, (1) adet İcazü-l Kur'an-1 ibareli kitap, (1) adet Toshiba marka X2731921G seri nolu Laptop içerisinde Hitachi marka J1VM141G96 seri nolu 20 GB kapasiteli Hard disk, (1) adet Seagate Marka S/N:9VM68TD9 seri nolu 500 GB kapasiteli hard disk içerisine imajı alınan 14 adet Disket ve hafıza kartlarının imaj numaraları
SAYFA: 169   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

I - E137C6AF122UDF07306A24CDD1CCC6AED 2-D3E8EFD2135BF774F5206E07454İDABC 3-ED101CBCA9AF8DAA88354F072CACK8B 4-E45C3C93E2BC3AFFA158F4F486BDC686 5-585EBDFD570809647BCF3CC66020F763 6- 4C40663E2617A4C83CDB2CBA94FE2CAB 7 -887D534D1EDEA5145F9A01916D63A413 8 - OE7ABBA3D7DD93F9367B3FF29C32A395B 9 - D219BCD9D0526219E2710AA2F18D4085 10 - 8B32A7379B2E88E0740AB9E67E74F513 1 I - 4ECFB77FDA7DD5314438A180F2E057E4 12 - ED056064E8033A0043E699786A3CF996 13 - 2BBF16435526E602DEL064BBAC1B972 14 - E720D61DBD24C9F0192D195597D35019 2 adet hafıza kartının hash bilgileri, 0630785 seri nolu 32 MB hafıza kartı hash bilgisi 43F420A73504942CDDE8B6019737DD0B, 0631150 seri nolu 32MB hafıza kartı hash bilgisi D054C3F8F16C8E47F9167B75AB2830A1 ele geçirilmiş. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine müştekinin ikametinde yapılan aramada 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Müşteki savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemece tutuklanmış. 17 Ay tutuklu kaldıktan sonra 20.05.2011 tarihinde yapılan duruşmada serbest kalmıştır. Halen tutuksuz yargılanması devam etmektedir. 21/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''İlk Orta ve Lise öğrenimimi Amasya ilinde tamamladım. Fakat Lisenin son iki yılını Tokat ilinde okudum. Lisans öğrenimimi 1978-1984 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat fakültesinde tamamladım.1968 -1980 yılları Milli Eğitim ve Tarım Bakanlığında devlet memurluğu yaptım. BMB yayıncılığa ait kitapları içeriği genellikle Risale-i Nurların Şerhleri ve izahları ile Kuran'ı Kerim ve ayetlerin tefsirlerinden oluşur.Yine yayınevinin kitaplarının içeriğinde toplumu yanlış yönlendirilmesine ön ayak olan düşünceleri eleştiren ve Kuran -ı Kerim de nasıl emrediliyorsa o şekilde yerine getirilmesi gerektiğine dair izahatlardan oluşuyordu. Soruşturma dosyasında adı geçen kişilerden Mustafa SUNGUR'u tanırım. Bu kişi yaklaşık iki yıl önce vefat etti.Kendisi Nur Camiasının ileri gelenlerindendir.Nur Camiasından olan herkes kendisini ismen ya da şahsen tanır.Adı geçen Mustafa AKIN ve Fahri SARRAFOĞLU adlı kişileri tanımam. Fakat Mehmet Nuri TURAN bu kişilerle yapmış olduğu görüşmeleri bana anlatmıştı. Hedef gösterilmemizin ardından camia içerisinde 3-5 arkadaş bir araya gelerek Fetullah GÜLEN'in bizi neden hedef gösterdiğine dair durum değerlendirmesi yaptık. Birkaç arkadaş hedef gösterilmemiz sonucunda suç duyurusunda bulunmamız konusunda görüş bildirdi. Bizde suç duyurusunda herhangi bir sonuç çıkmayacağını düşündüğümüz için bir girişimde bulunmadık. Beni gözaltında bulunduğum sürede ifade alma işlemi dışında kolluk görevlileri, Şube Müdürü olan Yurt ATAYÜN'ün odası olduğunu tahmin ettiğim bir odaya çıkardılar. Oda da basından ve televizyondan tanıdığım Yurt ATAYÜN ve Tufan ERGÜDER adlı
SAYFA: 170   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

kişiler vardı. Bu kişiler bana çay ve meyve ikram edip medeni davrandılar. Bana burada yazarlığını benim yaptığım ve o dönemde henüz basılmamış olan İcaz-ül Kuran kitabın içeriğinden almış oldukları alıntılara dair birkaç bölüm göstererek bunların suç unsuru olduğunu söylediler. Bende kendilerine bizim kitaplarımızın basın savcılarının denetiminden geçtiğini söyleyerek bir suç unsuru olması durumunda gerekli işlemi savcı ve mahkemelerin yapabileceğini ve kitaplarda herhangi bir suç unsuru olmadığını söyledim. Yine oda da bulunduğum esnada Yurt ATAYÜN isimli kişi bana ''Mehmet DOĞAN Grubu bugüne kadar çok düzgün gidiyordu.1-1.5 yıl önce yönünü değiştirmeye başladı. İçine bir el girdi, o el sensin'' dedi. Bende kendisine ''eğer bu cemaat yön değiştirmişse benim bunu tecrübelerim ile görmem ve fark etmem gerektiğini'' söyleyerek ''Sen niyet okuyorsun mahcup olacaksın'' dedim. Yine oda da bulunan Tufan ERGÜDER bana canlı kalkan meselesi ile ilgili fıkıhi bir soru sorarak '' Kafirler harpte Müslümanları canlı kalkan yapsa, o Müslümanlar öldürülebilir mi'' dedi. Bende kendisine '' Cihatla ilgili 3 yıl kitap yazdım, git oku'' dedim. Bunu söylememin sebebi dinin bu konularla ilgili açıklamalar yapmasıdır. Ben 25.01.2010 tarihinde soruşturma savcısı Kadir ALTINIŞIK'a vermiş olduğum ifadeyi kabul eder aynen tekrar ederim. O gün soruşturma savcısına vermiş olduğum ifademde oğlumun uyuşturucudan tutuklandığına dair basında haberlerin çıktığını, bunun kasıtlı ve bilinçli bir şekilde yapıldığını belirterek emniyet içerisine bir terör örgütünün (Fetullah GÜLEN Örgütü) sızdığını ve ele geçirerek yargıyı da devreden çıkarttığını beyan ettim. Çünkü oğlum uyuşturucu suçlaması ile ilgili olarak cezaevine girmedi fakat adli soruşturma geçirmişti. Ama bu konu basında gündeme getirilerek sanki oğlum cezaevine girmiş gibi gösterilerek bana karşı bir itibarsızlaştırma hareketinin yapıldığını düşündüm. 22.01.2010 günü yapılan operasyonda mühimmat ele geçirilen ve tarafımıza terör örgütü olarak yöneltilen suçlamaya konu İstanbul ili Bahçelievler ilçesi Siyavuşpaşa Mah. Barbaros Cad. Dündar Apt No:20/9 sayılı adrese geçmiş dönemlerde birden fazla kez gittim.En son operasyondan bir gün önceki gece 21.01.2010 tarihinde yapılan derse ben katılmadım. Gerek bu adresin gerekse de taziye toplantı dershane ve mevlit amaçlı kullanılan evlerin anahtarlarının birden fazla kişide bulunması, ya da anahtarın sabit bir yere (posta kutusu, paspas altı v.s ) bırakılması muhtemeldir. Benimle beraber Bahçelievler ilçesindeki Turgut YILDIRIM'a ait eve ders yapmak amaçlı gelen bazı kişileri tanırım. Bu evde kalmak amacıyla Mahmut EREN aracılığıyla birkaç kişinin Turgut YILDIRIM'a rica bulunduğunu Turgut bana söyledi. Yine bu adrese benim tanımadığım ilk defa gördüğüm kişiler geliyordu. 2009/1016 sayılı soruşturmanın şüphelileri arasında bulunan Hüseyin BÜYÜKFIRAT ve soruşturmanın başlangıcında adı geçen Agil ALESGER adlı kişileri tanırım. Bu kişiler Azerbaycan ülkesinde ikamet ederler. Hüseyin BÜYÜKFIRAT adlı kişi işadamı olup Nur Camiası içinde bulunmaktadır. Agil ALESGER ise Azerbaycan ülkesinde yayımlanan Yeniçağ Gazetesinde yazarlık yapmaktadır. Bu kişinin de yazılarıyla Nur Camiasıyla ilgili çalışmaları mevcuttur. Kendisi geçmiş dönemde benim 3 cilttik eserimin Rusçaya çevrilmesi konusunda yardımcı oldu.Yine aynı soruşturmamın şüphelileri arasında bulunan mahkemede serbest kalan Mehmet Yılmaz DÜŞÜNÜKLÜ isimli kişinin Fetullah GÜLEN grubuna hizmet ettiğini düşünüyorum. Çünkü bu kişi biz cezaevine girip çıktıktan sonra bizi susturmaya ve pasifize etmeye çalışmıştır. Tam tersine kendisi dershane açarak Anadolu'nun değişik yerlerine giderek dersler yapmaktadır. Gerek benim, gerekse Mehmet DOĞAN ve Said NURSİ'nin izinden giderek Risale-i Nur ve Kuran okuyan kişilerin El Kaide ile veya farklı bir terör örgütleri ile irtibatlarının olması söz konusu değildir. Üzerimize bu tür bir suçlama yapıştırılmaya çalışılarak bizim ilmi yönden yapmış olduğumuz çalışmaların önüne geçilmeye çalışılmaktadır. Ben, belirtilen soruşturma kapsamında kumpas talimatını veren Fetullah GÜLEN ve bu müştekinin talimatları doğrultusunda hareket eden, medya, polis, sivil kişiler ve tüm sorumlulardan DAVACI ve ŞİKAYETÇİYİM.'' demiştir. 46 - MÜŞTEKİ MUSTAFA SERKAN SARAÇ
SAYFA: 171   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

Bulgurlu Mah. Bağlar Cad. Gürpınar Sitesi No B4 Blok D14 Üsküdar/İSTANBUL adresinde ikamet eder. Halen 05073187933 numaralı telefon hattını kullanır. İstihbarat Şube Müdürlüğünden Sorumlu Dönemin Emniyet Müdür Yardımcısı olan şüpheli Ali Fuat YILMAZER İmzalı 18.11.2009 tarihli İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün yazısında ''Yeri ve zamanı tespit edilemeyen bir eylem hazırlığından bahsettiği yönünde teyide muhtaç bilgiler intikal ettiği ve 5348207653-5073187933 numaralı hatlar ile hasanelbenna_@hotmail.com isimli E-Posta adresini kullandığı'' belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden mağdurun kullanmakta olduğu (05073187933) numaralı hat ve hasanelbenna_@hotmail.com isimli E-Posta adresiyle ilgili olarak 24/11/2009 tarih ve 2009/1999 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu iletişim tespiti kararından sonra 03/03/2010 tarihine kadar dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince mağdurla ilgili olarak 6 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu kararlarla ilgili olarak her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmış. Mağdur hakkında fezleke düzenlenmemiş. İfadesine başvurulmamış ya da dava açılmamıştır. 08/01/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Bana söylemiş olduğunuz 2009/1016 sayılı soruşturma hakkında daha önceden herhangi bir bilgim yoktu. Bu soruşturma kapsamında kullanmış olduğum 05073187933 numaralı hattımın dinlenildiğini ve hasanelbenna_@hotmail.com isimli e-posta adreslerime gelen iletilerin kayıt altına alındığını ilk defa burada sizden duydum. Bana bahsetmiş olduğunuz Molla Muhammedciler, Nurcular, Tahşiyeciler, Radikal Mehmet DOĞAN grubu diye adlandırılan grupla benim herhangi bir ilgim alakam yoktur. Bu grup içerisindeki kişi ya da kişileri tanımam. Mustafa KAPLAN adlı kişiyi Vakit yada Akit Gazetesinde yazmış olduğu yazılardan dolayı tanırım. Bu kişinin birkaç defa köşe yazısını okudum. Yukarıda da belirttiğim gibi benim 2009/1016 sayılı soruşturma kapsamında şüpheli olarak bulunduğumu ilk defa burada sizden duydum. Daha önce bu konuyla ilgili emniyette yada adli makamda ifade vermedim. Soruşturma dosyasında ismi geçen bana söylemiş olduğunuz kişilerle herhangi bir tanışıklığım yoktur. Ben 2009/1016 sayılı soruşturma kapsamında telefonlarımı ve mail adreslerimi takibe alan ve beni soruşturmaya dahil eden kişilerin bunları neden yaptığını bilmiyorum. Ben herhangi bir kimseden davacı ve şikayetçi değilim.'' demiştir. Mağdurun ifadesinden de anlaşılacağı üzere Molla Muhammedciler, Tahşiyeciler, Radikal Mehmet DOĞAN grubu diye adlandırılan grupla ya da kişilerle her hangi bir irtibatının veya tanışıklığının olmadığı anlaşılmış. Adı geçen mağdurun 2009/1016 sayılı soruşturma dosyasında hedef şahıs olarak izlenmesinin ve dinlenmesinin belirli bir amaç doğrultusunda olduğu görülmüştür. 47 - MÜŞTEKİ NACİ MUMCU Koyunlu aşağı Mevkii Merkez Rauf Bey Sokak 46 Merkez /Niğde adresinde ikamet eder. Halen 0535 8950104 numaralı telefon hattını kullanır. Kullanmakta olduğu (0535 8950104) numaralı telefon hattından 30.07.2009 tarihinde hedef şahıslardan Hasip DANIŞ ile yapmış olduğu görüşmeye istinaden (T3419086) Aidiyet numaralı personel 01.08.2009 tarihinde iletişimin dinlenerek kayıt altına alınması hususunun uygun olacağına dair rapor tanzim edilmiş. Bunun üzerine kullanmakta olduğu (0535 8950104) numaralı hatla ilgili olarak 03/08/2009 tarih ve 2009/1215 teknik takip karar numarasıyla (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayda alınması kararı alınarak 2009/1016 sayılı soruşturmaya dahil edilmiştir. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 2 defa, 6 ay yani 01/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu 05358950104 numaralı telefon
SAYFA: 172   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

hattıyla ilgili dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince müştekiyle ilgili olarak 15 adet teknik takip kararının alındığı görülmüş. Alınan bu teknik takip kararlarıyla ilgili her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; 1'den 3'e kadar numaralandırılmış CD, 1 adet Samsung Marka S0DWJIGYG01273 seri nolu 80 GB Hard disk, 1 adet 1 ile numaralandırılmış Datace Marka HE6A21A050C Seri nolu disket, 1 adet 32 numara ile numaralandırılmış CD, 1 adet 33 numara ile numaralandırılmış Compact disk, 1 adet 50 yılında Müslüman kardeşler hareketi Said Havva tore Said ŞİMŞEK isimli kitap, 1 adet Kitab'ül Cihad Muhammet Adil TEYMUR'un çevirisini yaptığı Abdullah İbnu MÜBAREK'in yazdığı kitap, 1 adet üzerinde VORM J.P.S.RUER.SOHN SUHL ibareleri bulunan seri no okunmayan çiftli av tüfeği, 32 adet Geco marka 9 mm tabanca fişeği, 1 adet üzerinde Fusıl Rabust Brevete SGD6 caL12 chcke chombpe 70 No : 222 ibareleri bulunan çiftli av tüfeği, 1 adet 58486 seri nolu Takarof olduğu tabir edilen tabanca ve şarjörü 139 adet Fıocchı 7,65 mm fişek, 96 adet MK kısa 9 mm fişek, 2 adet 9 mm uzun dokuz, 1 adet Geco marka uzun dokuz mm fişek, 2 adet MKE yapımı kısa 9 mm boş kovan, 1 adet üzerinde sürme ibaresi bulunan beyaz kemik saplı kama ve kılıfı, 1 adet üzerinde Nur takvimi (4) ibareleri bulunan (8) yapraklı doğa takvimi (2010), 18 adet MKE yapımı av tüfeği fişeği ve kütüklüğü, 1 adet Reddül Evham isimli müellif Abdurrahman AKTEPE (232) sayfalı kitap, 1 adet Mir'atül-Cihad (1) isimli Müelifi Yahya ZEKERİYAGİL (354) sayfalık kitap, 1'den 33'e kadar numaralandırılan bilgisayar ve daktilo çıktısı doküman, 1 adet Kırmızı renkli Türkiye Finans ibareli yazılı kısımları 1'den 18'e kadar numaralandırılan ajanda ele geçirilmiş. Müştekinin ikametinde ele geçirilen dijital verilerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç ve suç unsuruna rastlanmadığı anlaşılmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Müşteki savcılık ifadesinin ardından sevk edildiği mahkemeden serbest kalmış. 06.06.2012 tarihli savcılık mütalaasında müşteki hakkında örgüt üyesi olmaktan yeterli delil olmadığı için beraat talep edilmiş, evinde bulundurduğu ruhsatsız silahlar için 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun hükmüne göre ceza istenmiştir. Müşteki göz altına alındığında el konulan cep telefonun rehber bölümü incelendiğinde 2009/1016 sayılı soruşturmada şüpheli olarak haklarında işlem yapılan ve 2014/133596 sayılı soruşturmanın mağdur-müştekileri olan kişilerden sadece Hasip DANIŞ adlı kişinin kullandığı (0532 3857567) numaralı hattın kayıtlı olduğu 26.01.2010 tarihli kolluk görevlisi tutanağından, yine soruşturma kapsamında müştekinin kullanmakta olduğu 05358950104 numaralı hattıyla yapmış olduğu görüşmelerde ve 24.01.2010 tarihinde şüpheli olarak vermiş olduğu ifaden de anlaşılmıştır. Bu da göstermektedir ki örgütsel bir yapı içerisinde hareket ettikleri iddia edilen kişilerin birbirleriyle bağlantılarının olmadığı anlaşılmıştır. 02/02/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Muşlu Mehmet DOĞAN grubu ile örgütsel manada her hangi bir ilişkim yoktur. 2009 yılında İstanbul'da (İSTOŞ)'da mobilya malzemeleri almak için gitmiştim. Yine İstanbul ili Merter'de bulunan ismini bilmediğim mescitte bir defa tefsir dersine katıldım. Toplam iki saat kadar Muşlu Mehmet DOĞAN ile aynı ortamda bulunmuşluğum oldu. Başkaca bu güne kadar Mehmet DOĞAN ile hiçbir şekilde görüşmem olmamıştır. Hasip DANIŞ isimli müşteki ile örgütsel anlamda her hangi bir ilişkim olmamıştır. Sadece 2007 yılında (2005 model Renault Kango) aracımı Niğde 1. Veya 2. Noterinden satış yaptığımdan dolayı tanırım. Satmış olduğum aracım için bana iki taksit ödeme yaptılar iki defada Niğde iline geldiklerinde misafir ettim ve yemek yedirdim. Şahısla başkaca her hangi bir ilişkim olmamıştır. Hasip DANIŞ ile bu zamana kadarda her hangi bir görüşmem olmamıştır. Radikal Tahşiye veya El Kaide soruşturması kapsamında her hangi bir ilgim ve alakam olmadığı halde isminin geçmesinden dolayı mağdur oldum. Be sebeplerden dolayı davacı ve şikayetçiyim.'' demiştir.
SAYFA: 173   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

48 - MÜŞTEKİ RIDVAN DEĞİRMEN Sunay Mah. Atatürk Bul. Demirkent Sitesi B Blok No: 179/11 Merkez/Muş adresinde ikamet eder. Halen 05322777085 numaralı telefon hattını kullanmaktadır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grubun finansörü olduğu, ve (05072416999-05322777085) numaralı hatları kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (05072416999-05322777085) numaralı hatlarla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmıştır. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 5 defa, 9 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (05072416999-05322777085) numaralı hatlarla ilgili karar alınmıştır. Soruşturma süresince müşteki ile ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu teknik takip kararlarıyla ilgili her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Müştekinin ikametinde yapılan aramada; (50) sayfa üzerinde İKAZNAME yazılı doküman, ,(45) sayfa üzerinde CİHADNAME yazılı doküman, (3) adet CD, (1) adet ''BİSMİLLAHİRAHMANİRAHİM'' başlıklı doküman, (1) adet ''Kadınlarla ilgili Fıkhı Meseleler ve Sualeri'' ibareli yeşil renkli kitap, (1) adet ''Sualler ve Cevaplar'' ibareli yeşil renkli kitap, (1) adet DELL Marka PA-10 Model BRCM9431İMCG seri nolu dizüstü bilgisayar ele geçirilmiş. Müştekinin ev aramasında ele geçirilen dijitallerin yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Müştekinin ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine müştekinin ikametinde yapılan aramada 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Müşteki savcılık ifadesinin ardından serbest bırakılmış. 06/06/2012 tarihinde soruşturma savcısı tarafından verilen Esas Hakkındaki mütalaada müştekinin beraatı talep edilmiştir. 03/02/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Muş'ta ticaret işi ile uğraşıyorum. 22.01.2010 tarihinde gözaltına alındım ve İstanbul Emniyet Müdürlüğüne götürüldüm. Terörle mücadele şubesinde sorgulandım ve beyanımı aldılar. Akabinde savcılığa sevk edildim ve alınan ifademden sonra savcılıktan serbest kaldım. Ben Mehmet DOĞAN'ı Muş merkez istasyon cami imamlığı yapması nedeniyle tanırım. Kendisi ile 8 yıl aynı apartmanda komşuluk yaptım.Kendisini Muş'ta 30 yıldır din alimi olarak bilirim. Hatırladığım kadarıyla Emniyette ifadem sırasında ifademi alan polisler; yapmış olduğum bir telefon görüşmesinde beni arayan bir arkadaşımın ''Çocuğumu özel Çağlayan İlköğretim okuluna kaydettirmek istiyorum, sen ne düşünüyorsun'' diye sorduğunda kendisine cevaben telefonda ''Bence devlet okuluna kayıt yaptır'' dediğimi. Bu telefon görüşmesinden hareketle bana bu görüşmeyi ve neden çağlayan özel okuluna kaydetmesine engel olduğumu sordular. Bunu emniyetteki ifademe geçtiler mi bilmiyorum. Ben bahsi geçen Özel Çağlayan okulunun Fetullah GÜLEN cemaatine ait bir okul olduğunu biliyorum. İfademde de bu konu üzerinde durulmasından da bu cemaatin beni suçlamalarla itibarsızlaştırmaya çalıştıklarını düşündüm. Fetullah GÜLEN'in söylemleri sonrasında bizi o dönemde terör örgütü üyesi olarak niteleyen, telefonlarımızı dinleyen, beni ve arkadaşlarımı mahkemede yargılayan bu yapılanmanın başında Fetullah GÜLEN olduğunu düşünüyorum. Başta Fetullah GÜLEN olmak üzere bu yapılanma içerisinde bulunup beni terör örgütü üyesi olmakla suçlayan kişi yada kişilerden, bunlara yardım edenlerden davacı ve şikayetçiyim.'' demiştir. 49 - MÜŞTEKİ ALAATTİN RECEPOĞLU
SAYFA: 174   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)

Mağdur vefat etmiştir. Oğlu Sabahattin RECEPOĞLU halen Saray mah. 241. Sokak no: 17-Merkez/Muş adresinde ikamet eder. Halen 0532 2304567 numaralı telefon hattını kullanır. Soruşturmanın başlangıcı olarak kabul edilen ve şüpheli Erol DEMİRHAN imzalı İstanbul istihbarat Şube Müdürlüğünün 29/04/2009 tarihli yazısında grubun üst düzey yöneticilerinden olduğu, ve (0533 7743043) numaralı hattı kullandığı belirtilerek; soruşturmayı yürütmekle görevli şüpheliler tarafından her hangi bir araştırma yapılmadan istihbarat yazısına istinaden kullanmakta olduğu (05337743043) numaralı hatla ilgili olarak 06/05/2009 tarih ve 2009/545 teknik takip karar numarası ile (3 aylık) iletişimin tespiti ve kayıt altına alınması kararı alınmış. Alınan bu ilk dinleme kararından itibaren devam eden süreçte aralıksız olarak toplam 5 defa, 9 ay yani 04/02/2010 tarihine kadar kullanmakta olduğu (05337743043) numaralı hatla ilgili dinleme kararı alınmıştır. Yine mağdurun kullandığı (0533 6154697) numaralı hatla ilgili olarak 1 defaya mahsus 1 ay süreyle dinleme kararı alınmış. Soruşturma süresince mağdurla ilgili olarak 15 adet teknik takip kararı alınmış. Alınan bu teknik takip kararlarıyla ilgili her hangi bir teknik takip çalışmasının yapılmadığı anlaşılmıştır. 22.01.2010 tarihinde yapılan operasyonda göz altına alınmış. Mağdurun ikametinde yapılan aramada; Nokia 6610 i ( 353790004577895) imeı numaralı cep telefonu ve 53361554697 seri numaralı Türkcell sim karta el konulmuş. Aramada suç ve suç unsuru olmadığı aramada görevli memur tutanağından anlaşılmış. Yine el konulan cep telefonunun yapılan incelemesinde soruşturmayla ilişkilendirilebilecek her hangi bir suç unsurunun olmadığı anlaşılmıştır. Mağdurun ikametinde yapılan aramada yasak yayınlar arasında bulunan her hangi bir kitap ele geçirilmemiş. Yine mağdurun ikametinde yapılan aramada 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun çerçevesinde değerlendirilebilecek suç ve suç unsuruna rastlanılmamış. Mağdur savcılık ifadesinin ardından serbest bırakılmış. 06/06/2012 tarihinde soruşturma savcısı tarafından verilen Esas Hakkındaki mütalaada müştekinin beraatı talep edilmiştir. Oğlu Sabahattin RECEPOĞLU'nun 11/02/2015 Tarihinde Alınan Müşteki İfadesinden Özetle; ''Rahmetli babam kendi halinde bir esnaf idi. SSK emeklisiydi, kendi halinde 5 vakit namazını kılan cemaatle kılan kimseye zararı olmayan memleketini seven biriydi. Mehmet DOĞAN'ı tanımam. babam esnaf olması münasebetiyle Mehmet DOĞAN'ı tanıyor olabilir. Babam cami cemaati olduğu için tanıması da gayet doğaldır. Babam 22.01.2010 tarihinde sabah namazında evde gözaltına alındı. Gözaltına alındığı zaman ne ile suçladığından habersizdi. Muş ilinden İstanbul iline götürüldüğünde bende yanında bulundum. Hayatımda babam iki olaya çok üzülmüştür. Birincisi babasının vefatı, ikincisi de gözaltına alınması olmuştur. Babamın fotoğrafları görüntüleri yaklaşık üç gün boyunca televizyon kanallarında sürekli terör örgütü üyesi adı ile sürekli teşhir edildi.Bu haberlerden dolayı toplumda itibarımız zedelendi. Bizi sevmeyen pek çok insan bunu koz olarak kullanmışlardır.Halende kullanmaya devam etmektedirler. Hala bu olay nedeniyle evimize gelmeyen akrabalarımız bulunmaktadır. Şunu da belirtmek isterim ki; Babam bu olay neticesinde beş ay sonra kanser hastalığına yakalandı. Bunda en büyük etken uğradığı haksızlık nedeniyle yaşadığı üzüntüdür. stres ve kederdir. Babam her hangi bir vesile ile gittiğimiz taziyelerde sürekli olarak dışlandı. Buna da çok üzüldü, bunu da çok defa dile getirdi. Hayatını kaybettiği güne kadar ''Yarabbi biz Kuran'ı sevdiğimiz için başımıza geldi sen benim hakkımı al'' dedi. Bunu hastanede gördüğü esnada bile tekrar etti. Sürekli ağlıyordu. Bu olay kendisini çok derinden etkiledi. hayatını kanser nedeniyle kaybetmesine neden de bu olaydır. Babamın hayatının kaybetmesine sebep olan hastalığa yakalanmasının ardında ki sebep kesinlikle bu haksız suçlamadır. Bu nedenle hem haksız suçlamalar nedeniyle, hem de babamın hayatını kaybetmesi nedeniyle iki defa şikayetçiyim.'' demiştir. 50 - MÜŞTEKİ SADRETTİN BÜTE
SAYFA: 175   (Orjinal sayfalar, temin edilince görüntülenebilmeleri için siteye eklenecektir..)